İçeriğe atla

Nepotizm

Nepotizm, kayırmacılık veya akraba kayırma, öznel ve adil olmayan şekilde yapılan ayrımcılık.

Nepotizm kavramının Latince'de “Nepot” sözcüğünden geldiği, İngilizcede ise "Nephew" (yeğen) olduğu değişik çalışmalarda ifade edilmiştir. Nepotizm, kamu örgütlerinde ve iş örgütlerinde karşılaşılan önemli sorunlar arasındadır. Türk Dil Kurumu bu kavramı arkadaş veya akraba kayırma" şeklinde açıklanmıştır.[1] Türkçede nepotizm anlamında iltimas, torpil, dayıcılık ve kohumbazlık sözleri de bulunmaktadır.[2][3] Nepotizm kavramı günümüzde akraba ve yakınların aynı işletmede işe alınması şeklinde ele alınmaktadır. Ayrımcılık içeren alımlar bir kimsenin beceri, kabiliyet veya eğitim düzeyine bakılmaksızın istihdam edilmesi yönündedir. Nepotizm kavramı öznel bir şeklide yapıldığından dolayı genellikle mağdurlar yarattığı düşünülmektedir. Aynı zamanda bu ayrımlar örgütsel ilişkilere de zarar verebilir. Bu ayrımcılıkların kişileri yükseltici veya ayrıcalıklı bir konuma getirmesi durumunda diğer insanlar tarafından memnuniyetsizliğe neden olacağı belirtilmektedir.

Nepotizm kavramı Rönesans öncesi Papa'ların, nitelikleri ve eğitim düzeyine göz önüne almadan yeğenleri için üst düzey kademelerde iş bulma çabalarına dayanmaktadır. Bu çabalar sonucunda kiliselerin etkinliği tartışmaya açık hale gelmiş ve Papa yeğeni olmayan kişiler üzerinde olumsuz etki yarattığı belirtilmiştir. Nepotizm kavramı Türkçede kayırmacılık olarak kullanılsa bile aslında kayırmacılıktan daha azını ifade etmektedir. Görülen kayırmacılıklarda tanıdık, eş-dost kayırmacılığı için daha çok “kronizm”, siyasal ve dinsel kayırmacılık için “patronaj” ve iktidara ve seçmen kesimlerine yönelik kayırmacılık için de klientalizm terimi kullanılmaktadır.[4]

Moda ve sinema ünlülerinin ünlü olmuş çocukları ile ilgili başlayan tartışmayı gündemine alan New York Magazine Dergisinin 2022 yılını The Year of the Nepo Baby ilan ettiği ve İngilizcedeki nepo baby şeklindeki ifadenin Türkçeye nepotizm bebeği veya nepotizm anlamındaki kohumbazlık sözcüğünden hareketle kohumbala şeklinde aktarıldığı ifade edilmektedir.[5]

Favoritizm ve Nepotizm bağlantısı

Nepotizm kavramının, daha genel anlamda ayrıcalıklı grup (favored group) anlamındaki kelime kökünden gelen Favoritizm kavramı altında incelenmesi mümkündür. Favoritizm kavramı, toplulukların iç grup ve dış grup olarak ikiye bölünmesi ile oluşur ve bölünme sırasında, etnik ve bölgesel ayrımcılık, tarikatçılık, mezhepçilik gibi sebeplerle oluşturulan iç gruplara ayrıcalık verilmesi ve dış grupların dışlanması durumudur.[6]

Favoritizm kavramı, aktif veya pasif olarak ortaya çıkabilir. Aktif olması durumunda özel olarak taraftarlık olarak da isimlendirilmektedir. Bazı durumlarda, söz, giyim, semboller gibi dışavurumlar içerirken, bazı durumlarda sadece ait olduğu veya bireyin kendisini ait olarak görmek istediği sosyal yapılara içsel bağlılığından ibarettir. Bazı durumlarda bu ait olma ve bir iç gruba ayrıcalık sağlama duygusu, insanın doğal hislerinden birisi olarak kabul edilen aidiyet duygusu ile de birleşmektedir.[7]

İç gruba ayrıcalık sağlanması (favoritizm) doğal olarak dış grupların küçük görülmesini de (derogasyon) beraberinde getirir.[8] Dış grup deregasyonu olarak geçen bu durum, aynı zamanda iç grubun üyelerinin, dış gruptakiler tarafından saldırı altında olması algısına paralel ilerlemektedir.[9] Bazı durumlarda bu saldırının sebebi olarak dış grubun, iç grup üyelerinin önünü kesmesi algısı olabildiği gibi bazı durumlarda da dış grup deregasyonu, sınıfsal kategorizasyonun doğal bir sonucu olarak görülmektedir.[10]

Kaynakça

  1. ^ Nepotizm 20 Şubat 2018 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi., Türk Dil Kurumu, Erişim tarihi: 30 Haziran 2016
  2. ^ PAÜ İngilizce Sözlük
  3. ^ Eş ve Yakın Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
  4. ^ Aile işletmelerinde nepotizm algısı ve iş tatmini ilişkisi 16 Eylül 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi., Süleyman Demirel Üniversitesi İktisadi ve idari Bilimler Fakültesi Dergisi Y.2010, C.15, S.2 s.93-109. --- Doç.Dr. Tuncer ASUNAKUTLU ve Yrd.Doç.Dr. Umut AVCI, Erişim tarihi: 30 Haziran 2016
  5. ^ Sanattan Yansımalar, 22.12.2022, Sosyal medyada çalkalanan Nepo Baby ne demek?
  6. ^ Aronson, E., Wilson, T. D. & Akert, R. D. (2009). Social psychology (7. bas.). Upper Saddle River: Prentice Hall. ISBN 0-13814478-8. ISBN 978-0-13814478-4. 2 Şubat 2017 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 7 Aralık 2016. 
  7. ^ Baumeister, R. F., & Leary, M. R. (1995). The need to belong: Desire for interpersonal attachments as a fundamental human motivation. Psychological Bulletin, 117(3), 497-529. doi:10.1037/0033-2909.117.3.49
  8. ^ Brewers, Marilynn B. (1999). "The Psychology of Prejudice: Ingroup Love and Outgroup Hate?". Journal of Social Issues. 55 (3). ss. 429-444. doi:10.1111/0022-4537.00126. 
  9. ^ Hewstone, Miles; Rubin, Mark; Willis, Hazel (2002). "Intergroup Bias". Richard J. Crisp (Ed.). Social Psychology. 3. New York, NY: Routledge. ss. 323-344. 
  10. ^ Zhong, Chen-Bo; Phillips, Katherine W.; Leonardelli, Geoffrey J.; Galinsky, Adam D. (2008). "Negational categorization and intergroup behavior". Personality and Social Psychology Bulletin. 34 (6). ss. 793-806. doi:10.1177/0146167208315457. PMID 18391025. 

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Bilinç</span> Algı ve bilgilerin zihinde duru ve aydınlık olarak izlenme süreci. Düşünen öznenin kendisini anlama ve bilme durumu.

Bilinç, genel olarak, insanda farkındalığın, duygunun, algının ve bilginin merkezi olarak kabul edilen yetidir. Zihnin kendi içeriklerinin farkında olduğu, içebakış yoluyla bilinen, duyumları, algıları ve anıları ihtiva eden bölümüdür.

  1. Kişinin kendisine, yaşantılarına, çevresine, öteki kişilere, bir bütün olarak içinde yaşadığı dünyaya ilişkin farkındalığı, yaşanan deneyimlerden kendiliğinden doğan kendinin farkında olma görüngüsü;
  2. Öznenin duygularına, algılarına, bilgilerine ve kavrayışlarına bağlı olarak kendini anlama, tanıma ya da bilme yetisi;
  3. Bilme edimi ile bilinen içerik arasındaki ilişkiyi her ikisini de içerecek biçimde bir üst düzeyde kurabilme becerisi;
  4. Acı çekme, isteme, bekleme, düş kırıklığına uğrama, korkma gibi belli bir nesnesi bulunan bütün “geçişli” yaşama edimlerini olanaklı kılan ana ilke;
  5. Düşünen öznenin kendisine dönerek, kendisini kendi düşünceleri ile kavraması, kendisine bir başkası olarak dışarıdan bakabilmesi durumu;
  6. “İçebakış” yoluyla zihnin kendi deneyimlerinin gerçekliğini kavrama edimi;
  7. Zihinsel yaşamın geçmiş duyumları, algıları, bilgileri bellekte tutma yeteneği;
  8. Kişinin kendi içinde yaşadıklarına ya da dışarıda olup bitenlere yönelik incelmiş sezgisi, bütün yaşadıklarına ilişkin genel görüşü;
  9. Üzüntü, sevinç, hüzün gibi tek tek yaşantı durumlarına ilişkin kendilik izlenimleri, şeylerin kişiye nasıl göründüğüne yönelik görüngübilimsel yaşantılar bütünü.
<span class="mw-page-title-main">Anksiyete</span> hoş olmayan bir iç karışıklık durumu ile karakterize edilen duygu

Kaygı, endişe ya da anksiyete, hoş olmayan bir iç çatışma durumu ile karakterize olan, sıklıkla ileri geri ilerleme gibi sinirsel davranışların eşlik ettiği bir duygudur. Bu durum, beklenen olaylar karşısında öznel olarak hoş olmayan dehşet duygularıdır.

Toplumsal grup, üyeleri arasında etkileşim olan, ortak amaç ve çıkarlara sahip, belirlenen değer ve normları paylaşan insanların birlikteliğini ifade etmektedir. Toplumsal grup, hem sosyal psikolojinin hem de sosyolojinin çalışma konularından biridir. Bununla birlikte, psikologların ve sosyologların toplumsal grubu ele alış biçimleri farklılık göstermektedir.

<span class="mw-page-title-main">Sosyal psikoloji</span> toplumun insanların düşüncelerini ve davranışlarını nasıl etkilediğini araştıran bilim dalı

Sosyal psikoloji bireylerin düşüncelerinin, iç dünyalarının ve davranışlarının başkalarının gerçek, hayalî ve anlaşılan oluşundan nasıl etkilendiğine dair bir bilimsel çalışmadır. Bu alanda araştırma yapanlar genellikle psikolog veya sosyolog'lardan oluşmaktadır. Buna rağmen bütün sosyal psikologlar hem birey, hem de topluluk bazında çalışırlar. Benzerliklerine rağmen iki alan amaçları, yaklaşımları, yöntemleri ve terimlerinde farklılaşırlar. Biyofizik ve kavrama psikolojisi gibi sosyal psikoloji de disiplinlerarası bir alandır.

<span class="mw-page-title-main">Ebeveyn</span> biyolojik ya da manevi çocuğa sahip anne/baba

Ebeveyn kavramı, temel anlamda çocuğa bakım vermekle sorumlu olan biyolojik ya da evlat edinen anne ve/veya babayı kapsamaktadır.

Meritokrasi, yönetim gücünün, yetenek ve kişilerin bireysel üstünlüğüne yani liyakata dayandığı yönetim biçimidir. Bu yönetim şeklinde idare gücü, üstün özellikleri olduğu düşünülen kişiler arasında paylaştırılmaktadır, kayırma yoktur. Özellikle kamu yönetiminde daha bilgili ve yetenekli kişilerin seçilmesi ve yine hizmet içindeki ilerleme ve yükselmelerinin bilgi, başarı ve yetenek kıstaslarına göre yapılmasını amaçlar. Osmanlı Devleti'ndeki devşirme sistemi buna benzer bir örnek olarak gösterilebilir.

Kast sistemi veya kast, bir bireyin belirli bir sosyal tabakalaşma sistemi içinde doğduğu sabit bir toplumsal gruptur. Böyle bir sistem içinde, bireylerin yalnızca aynı kast içinde evlenmeleri (endogami), genellikle belirli bir meslekle bağlantılı yaşam tarzlarını takip etmeleri, bir hiyerarşi içinde gözlemlenen ritüel bir statüye sahip olmaları ve belirli kastların diğerlerinden daha saf veya daha kirli olduğu düşünülen kültürel dışlama kavramlarına dayalı olarak diğerleriyle etkileşimde bulunmaları beklenir. “Kast” terimi ayrıca karıncalar, arılar ve termitler gibi ösosyal böceklerdeki morfolojik gruplara da uygulanır.

Karşılıklı yardımlaşma veya evrimsel iş birliği, biyolojide birbirleri için yararlı olan ve aralarında yardımlaşma davranışları sergileyen canlı organizmaların davranışlarını tanımlamak için kullanılan terimler olup bu evrimsel yardımlaşma, bir iş birliği temelinde yararlı oldukları için doğal seçilim tarafından seçilmişlerdir. Bu tanıma göre, altrüizm (fedakarlık), dayanışma gösteren canlı için ilk bakışta doğrudan yararı olmayan bir karşılıklı yardımlaşma şeklidir. Hem yardımda bulunan, hem de yardım alan canlı için doğrudan faydaları olan karşılıklı yardımlaşma davranışları ise "karşılıklı yararlı" davranışlar olarak tanımlanır. Doğal seçilimin karşılıklı yardımlaşma davranışlarının bazı türlerini neden onaylayıp tercih ettiğine dair bazı açıklayıcı teoriler bulunmaktadır. Bu teoriler birbirlerini dışlamamakla beraber aşağıda tartışılan teorilerin birden fazlası karşılıklı yardımlaşma davranışının bir yönünü açıklamada katkıda bulunabilir.

<span class="mw-page-title-main">İş (sosyal-ekonomi verimlilik)</span> bir kişinin para kazanmak amacıyla yaptığı faaliyet

İş veya çalışma, insanların kendilerinin, başkalarının veya toplumun ihtiyaç ve isteklerini karşılamak için yaptığı amaçlı bir faaliyettir. Ekonomi bağlamında iş, ekonomide diğer üretim faktörleri ile birlikte mala ve hizmete katkıda bulunan insan faaliyetidir.

Benlik; öz varlık, birini kendisi yapan şey, onu diğerlerinden ayıran temel şey, kendilik olarak farklı biçimlerde tanımlanabilen bir kavramdır. Daha genel anlamda ise benlik, özne olarak "ben"in nesne olan "ben" hakkında düşünmesi olarak ifade edilebilir.

Pozitif psikoloji, 1990'lı yılların sonlarında başlayan bir akımdır ve günümüze geldikçe önem kazanan bir araştırma alanı haline gelmiştir. Pozitif psikoloji hakkındaki araştırmalar ve kuram geliştirme çabaları sayıları gittikçe artan bir psikolog grubunun dikkatini çekmektedir ve hümanistik psikoloji hareketinin en uzun soluklu mirasını temsil edebilir. Ancak bazı psikologlar, hakkını teslim etseler de, pozitif psikolojiyi hümanistik psikolojinin ‘’ yeniden paketlenmesi’’ olarak görüyorlar. Pozitif psikoloji, “bireylerin, grupların ve kurumların uygun bir şekilde işlev görmesine yardımcı olan ve onların gelişmelerine katkı sağlayan durumlar ve koşulların bir çalışması” olarak tanımlanmıştır.

Sistemi meşrulaştırma kuramı, mevcut politik, sosyal ve ekonomik sistemlerin meşrulaştırılmasının ardında yatan psikolojik süreçleri açıklamaya çalışan bir sosyal psikoloji kuramıdır.

Sosyal kimlik kuramı, grup olgusunun analizinde iç grup dinamikleri, gruplar arası ilişkiler ve kolektif benliğe yönelik açıklamalar getiren bir sosyal psikoloji kuramıdır. Sosyal psikologlar Henri Tajfel ve John Turner tarafından geliştirilmiştir. Kişisel bilişsel süreçleri, kişiler arası etkileşimleri ve sosyolojik süreçleri bir arada ele alarak sosyal kimlik kavramının farklı analiz düzeylerinden incelenmesini mümkün kılmaktadır.

Kültürlerarası psikoloji, değişkenlik ve değişmezlik de dahil olmak üzere, farklı kültürel koşullar altında insan davranışlarının ve zihinsel süreçlerin bilimsel bir çalışmasıdır. Davranış, dil ve anlamdaki kültürel farklılığı tanımak için araştırma yöntemlerini genişleterek psikolojiyi genişletmeyi ve geliştirmeyi amaçlar. Akademik bir disiplin olarak psikoloji büyük ölçüde Kuzey Amerika ve Avrupa'da geliştiği için, bazı psikologlar, evrensel olarak kabul edilen yapıların, daha önce varsayıldığı kadar değişmez olmadığı konusunda endişe duymuşlardır, özellikle de diğer kültürlerde dikkate değer deneyleri çoğaltma girişimlerinin değişen başarıları vardır. Etki, biliş, benlik kavramları ve psikopatoloji, anksiyete ve depresyon gibi ana temaları ele alan teorilerin, diğer kültürel bağlamlara "dışa aktarıldığında" dış geçerliliğe sahip olup olamayacağı, kültürel psikoloji, kültürel farklılıkları hesaba katmak için kültürel farklılıkları hesaba katmak için tasarlanmış yöntemleri kullanarak bunları yeniden inceler. Her ne kadar bazı eleştirmenler kültürlerarası psikolojik araştırmalardaki metodolojik kusurlara işaret etseler ve kullanılan teorik ve metodolojik temellerdeki ciddi eksikliklerin psikolojideki evrensel ilkeleri araştırmaya engell olduğunu iddia etseler de, kültürler arası psikologlar, fizik veya kimya gibi evrenselleri aramaktan ziyade farklılıkların (varyans) nasıl ortaya çıktığını araştırmaya yönelmektedirler.

Sosyal baskınlık kuramı (SBK) artı değer üreten toplumlarda görülen grup temelli sosyal hiyerarşinin nasıl oluştuğunu ve sürdürüldüğünü açıklamak hedefiyle Jim Sidanius ve Felicia Pratto isimli iki Amerikalı sosyal psikolog tarafından geliştirilen bir gruplararası ilişkiler kuramıdır.

Fırsat eşitliği, kişilerin hayata eş imkanlarla başlaması ve mevcut fırsatlara herkesin eşit derecede sahip olması gerektiğini belirten, Amerikan ve Fransız devrimlerinin de temel yapısı olan eşitlik türü.

Zihin felsefesinde, bilişsel psikolojide, sinirbilimde ve bilişsel bilimde zihinsel temsil, dış gerçekliği temsil eden varsayımsal bir içsel-bilişsel semboldür. Başka bir deyişle de "belirli varlıkları veya bilgi türlerini açık bir şekilde işlemek için resmi bir sistem ve sistemin bunu nasıl yaptığına dair bir spesifikasyon" sembolünü kullanan zihinsel bir süreçtir. Zihinsel temsil, gerçekte duyularla mevcut olmayan şeylerin zihinsel imgesidir. Çağdaş felsefede, özellikle zihin felsefesi ve ontoloji gibi metafizik alanlarında, zihinsel temsil, fikirlerin ve kavramların doğasını açıklamanın ve tanımlamanın yaygın yollarından biridir.

<span class="mw-page-title-main">İç grup ve dış grup</span>

Sosyoloji ve sosyal psikolojide, iç gruplar, bir kişinin kendisini psikolojik olarak özdeşleştirdiği toplumsal gruplardır. Dış gruplar ise tersine, bireyin kendini özdeşleştirmediği toplumsal gruplardır. İnsanlar; akran grupları, aileler, spor takımları, siyasi partiler, cinsiyetler, dinler veya milletlerle kendini özdeşleştirebilir. Toplumsal gruplarla ve kategorilerle psikolojik olarak özdeşleşme ile çeşitli olgular arasında ilişkiler bulgulanmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Küçük gruplar sosyolojisi</span> Sosyal grup tiplerini inceleyen sosyolojinin alt dalı

Küçük gruplar sosyolojisi, sosyal ilişkilerden kaynaklanan eylem, etkileşim ve bunların sonucunda oluşan sosyal grup tiplerini inceleyen sosyoloji dalıdır. Kavram ilk defa Fransız yazar ve sosyolog Gabriel Tarde tarafından kullanılmıştır. Sosyal hayatta toplum, büyük bir sosyal gruptur, toplumun içinde alt gruplar yer almaktadır. Küçük grupların büyük gruplar içinde olmaları sosyal gruplarla ilgili bir özelliktir. Alan, uluslararası ilişkilerde kullanılan alanlardandır ve grup özelliklerinin karar vermeyi nasıl etkilediği ile ilgili çalışmaları ele alır. Kültürel antropologlar ve siyaset bilimciler tarafından veri toplama amaçlı olarak kullanılmıştır. Küçük gruplar sosyolojisi, toplumların içerisinde barındırdığı çeşitli küçük grupları mikro sosyolojik düzeyde ele alır, küçük grupların iletişimindeki görev, süreç ve ilişki çatışmalarını inceler.

Martijn van Zomeren, University of Groningen'deki Davranışsal ve Sosyal Bilimler Fakültesi’nde misafir profesör olarak görev yapmakta olan, kolektif eylemler konusunda gerçekleştirdiği çalışmalarla tanınan Hollandalı bir sosyal psikologdur.