İçeriğe atla

Nene Hatun

Kontrol Edilmiş
Nene Hatun
Erzurum Aziziye Tabyalarındaki Nene Hatun heykeli
Doğum1857
Çeperli, Palandöken, Erzurum
Ölüm22 Mayıs 1955 (97-98 yaşlarında)
Erzurum, Türkiye
Defin yeriAziziye Şehitliği
Erzurum Aziziye Tabyası

Nene Hatun (d. 1857 - ö. 22 Mayıs 1955, Erzurum), 93 Harbi sırasında Erzurum'da Aziziye savunmasına katılan, Rus işgaline karşı Erzurum'daki halk direnişinin simgesi hâline gelmiş Türk kadın kahraman.

Rus askerlerin 8 Kasım 1877 gecesi Aziziye Tabyası'nı ele geçirdiği haberinin Erzurum'da sabah ezanında minarelerden duyurulması üzerine Osmanlı askerine yardım için taş ve sopalarla mücadeleye giren şehir halkına katılmış ve gösterdiği yararlılıklar sonucu efsaneleşmiştir.

1955 yılında Türk Kadınlar Birliği tarafından Yılın Annesi seçilen Nene Hatun, Türkiye’de “Yılın Annesi” unvanı verilmiş ilk kadındır.[1] Ayrıca Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından verilmiş olan “3. Ordunun Nenesi” unvanını taşır.[2]

Yaşamı

Nene Hatun 1857'de Erzurum'un Çeperli köyünde dünyaya geldi. Babasının adı Hüseyin, annesinin adı Zeliha'dır.[3]

Aziziye savunması sırasında 20 yaşında olan Nene Hatun, köyünden Mehmet Efendi ile evliydi.[] Rus ordusunun Pasinler'i işgal edip Erzurum'a doğru ilerlemesi üzerine düşman işgali altında kalma endişesinden ötürü bir çokları gibi eşi ile birlikte Erzurum'a göç ettiler. Rusların Deveboynu Savaşı'ndan sonra Erzurum'un varoşlarındaki tabyaları da işgal etmesi üzerine Nene Hatun, 3 aylık oğlunu evde bırakarak şehrin savunmasına katıldı ve yararlılık gösterdi.

Nene Hatun ve ailesi savaştan sonra Erzurum'a yerleşti. Erzurum'da Eminkurbu Mahallesinde Kına Sokağındaki otuz beş numaralı evde ikamet etti.[4] 1934'te çıkan Soyadı Kanunu'yla Kırkgöz soyadını aldı.[5]

Nene Hatun'un dördü erkek (Yusuf, Nazım, Abdurrahman ve Musa), ikisi kız (Asime ve Nevriye) olmak üzere altı çocuğu olmuştur. Oğullarından ikisi I. Dünya Savaşı'nda öldü.[6][7][8]

Cumhuriyet gazetesinin İstanbul muhabiri gazeteci İsmail Habib Sevük’ün 1937 yılında Erzurum'da Nene Hatun ve diğer 93 Harbi gazileriyle yaptığı röportajla Nene Hatun Türkiye'ye tanıtıldı.[9]

Geçim sıkıntısı çeken Nene Hatun, 1943 yılında ulusal kadın kahramanlardan Nâme Hanım ile birlikte cumhurbaşkanına bir dilekçe yazarak yardım istemiştir.[10]

Nene Hatun, 1952 yılından itibaren Aziziye Anıtı yapılması çalışmaları sırasında yeniden gündeme geldi. 9. Kolordu Komutanı Korgeneral Refik Koraltan ve karargahı Erzurum’da bulunan Üçüncü Ordu'nun Komutanı Nurettin Baransel Paşa, dönemin belediye başkanı, Erzurum valisi ile TBMM, Nene Hatun'a sahip çıkmıştır.[9] 1952 yılında 30 Ağustos Zaferi kutlamalarında kendisine “3. Ordunun Nenesi” unvanı verildi.[2] Türk Kadınlar Birliği'nin girişimi ile Türkiye'de ilk defa Anneler Günü'nün kutlandığı 1955 yılında birlik kendisine “Yılın Annesi” unvanını verdi.[1][11]

Nene Hatun, zatürre teşhisiyle tedavi gördüğü Erzurum Numune Hastanesi'nde 22 Mayıs 1955 günü 98 yaşında öldü. Cenazesi, resmi törenle Aziziye Şehitliği'ne defnedilmiştir.[3]

Hakkındaki eserler

  • 1911 yılında Erzurum Valiliği yapan Mehmet Emin Yurdakul Nene Hatun'dan ve Aziziye mücadelesinden söz eden makaleler yayınlamıştır.[9]
  • Cumhuriyet gazetesinin İstanbul muhabiri gazeteci İsmail Habib Sevük 1937 yılında geldiği Erzurum'da Nene Hatun ve diğer 93 Harbi gazileriyle yaptığı röportajla bu şahsiyetleri Türkiye’ye tanıtmıştır.
  • General Ali Fuat Cebesoy 1956 yılında yayınlanan “Moskova Hatıraları”'nda Nene Hatun'dan ve Aziziye kahramanlarından söz etmiştir.[9]
  • Başrollerinde Türkan Şoray ve Kadir İnanır'ın rol aldığı 1973 yapımı Gazi Kadın adlı film, Nene Hatun'un hayatını konu alır.[12]
  • Talat Uzunyaylalı'nın 2006 yılında yayımlanan “Efsane Kadın Nene Hatun” adlı tarihi romanı Nene Hatun'u konu edinmektedir.[9]
  • 2010 yapımı Nene Hatun adlı film, Nene Hatun'un hayatını konu alır.[13]

Kaynakça

  1. ^ a b "Türk Kadınlar Birliği web sitesi, Erişim tarihi:22.05.2015". 24 Kasım 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 22 Mayıs 2015. 
  2. ^ a b "Mehmet Koçyiğit, Nenehatun Kız Anadolu Lisesi Üzerine Tarihsel Bir İnceleme, Atatürk Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü Yüksek Lisans Tezi, 2014". 29 Nisan 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 22 Mayıs 2015. 
  3. ^ a b "Nene Hatun". 16 Şubat 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 9 Şubat 2016. 
  4. ^ "Nene Hatun kimdir? Tarihteki önemi nedir?". Milliyet. 22 Mayıs 2019. 17 Haziran 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 17 Haziran 2020. 
  5. ^ "Türk kadınının kahramanlık simgesi: Nene Hatun". Anadolu Ajansı. 22 Mayıs 2019. 17 Haziran 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 17 Haziran 2020. 
  6. ^ Nene Hatun, M. Talat Uzunyaylalı, Atatürk Üniversitesi Yayını, Erzurum, 2015, s. 67
  7. ^ "Yahya Kürekçi, Tarihimizden Altın Bir Yaprak, Sızıntı Dergisi, Ocak 2006". 23 Nisan 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 22 Mayıs 2015. 
  8. ^ Yunus Emre, Kitap: Mücadelenin Adı Efsane Nene Hatun, Yeni Şafak gazetesi, 05.12.2006
  9. ^ a b c d e "Yaylalı Nene Hatun'u anlattı, Erzurum gazetesi, 12.03.2012". 13 Haziran 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 22 Mayıs 2015. 
  10. ^ "Orhan Yıldırım, Nene Hatun yaşamının son döneminde yardım için İnönü'ye mektup yazmış, Zaman gazetesi, 01.06.2004". 24 Kasım 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 22 Mayıs 2015. 
  11. ^ "Can Alpgüvenç, Vefatının 54. Yıldönümünde Aziziye Kahramanı Nene Hatun, Yüzakı dergisi, Erişim tarihi:22.05.2015". 24 Kasım 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 22 Mayıs 2015. 
  12. ^ Nene Hatun Nasıl "Gazi Kadın" Oldu?, Ntv.com.tr 16.05.2012[]
  13. ^ "Uğur Vardan, Nene Hatun Böyle mi Anlatılır, Radikal gazetesi, 29.10.2010". 7 Mayıs 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 22 Mayıs 2015. 

İlgili Araştırma Makaleleri

1916 (MCMXVI) cumartesi günü başlayan bir artık yıldır.

<span class="mw-page-title-main">Erzurum</span> Erzurum ilinin merkezi olan şehir

Erzurum, Türkiye'nin Erzurum ilinin merkezi olan şehirdir. Erzurum Ovası'nın güneydoğu kenarında, bu ova ile Palandöken dağının temas sahasında kurulmuş olan Erzurum, tarihin ilk dönemlerinden beri yerleşim yeridir. Şehir, tarihî eserleri ve kış sporları tesisleriyle de tanınır.

<span class="mw-page-title-main">93 Harbi</span> Osmanlı İmparatorluğu ile Rus İmparatorluğu arasında 1877-1878 yılları arasında yapılmış savaş

93 Harbi ya da 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı, Osmanlı padişahı II. Abdülhamit ve Rus çarı II. Aleksandr döneminde yapılmış olan bir Osmanlı-Rus Savaşı'dır. Rumi takvime göre 1293 yılına denk geldiğinden Osmanlı tarihinde 93 Harbi olarak bilinir. Hem Osmanlı Devleti'nin batı sınırındaki Tuna (Balkan) Cephesi'nde, hem de doğu sınırındaki Kafkas Cephesi'nde savaşılmıştır. Savaşa hazırlıksız yakalanan Osmanlı Devleti, çok ağır bir yenilgi almıştır. Savaşın başlıca sebepleri; Osmanlı Devleti'nde yaşanan azınlık isyanları, Rusya ve Batı Avrupa ülkelerinde, Osmanlı Devleti'nde yaşayan Hristiyanların insan haklarının çiğnendiği konusunda oluşan tek taraflı kamuoyu, Rusya'nın Balkanlardaki genişleme siyaseti, Romanya ve Bulgaristan'ın bağımsızlık istekleri ve Panslavizm akımıdır. Avrupa'nın büyük güçleri savaşı önlemek için İstanbul'da Tersane Konferansı'nı toplamışlar, ancak Osmanlı Devleti'ne yaptıkları taleplerin reddedilmesi üzerine savaş patlak vermiştir.

<span class="mw-page-title-main">Balkan Savaşları</span> 1912-1913 yıllarında Balkan Yarımadasında yaşanan iki savaş

Balkan Savaşları, Osmanlı İmparatorluğu'nun Balkanlardaki 8 Ekim 1912 - 10 Ağustos 1913 arasında dört devlete karşı yaptığı savaşlardır. Çatışmaların temel nedeni Bulgaristan Krallığı ile Sırbistan Krallığı'nın Balkanlarda hızlanan yayılma faaliyetleridir.

<span class="mw-page-title-main">Aziziye</span> Erzurum ilinin ilçesi

Aziziye, eski ismi Ilıca, Türkiye'de Erzurum ilinin bir ilçesidir. Merkez yani Erzurum Ovasında bulunan mahalleleri Doğu Anadolu Bölgesi'nde Ovacık (Toprakkale) kısmı ise Karadeniz Bölgesi'nde yer alır.

<span class="mw-page-title-main">Hatı Çırpan</span> Türk politikacı

Hatı Çırpan, Türk siyasetçi.

<span class="mw-page-title-main">Deli Halid Paşa</span> Türk asker ve siyasetçi (1883–1925)

"Deli" Halid Paşa veya Halid Karsıalan, Türk asker ve siyasetçidir.

<span class="mw-page-title-main">Ahmed Muhtar Paşa</span> 211. Osmanlı sadrazamı

Ahmed Muhtar, 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı'nın Kafkasya cephesi komutanı, asker, gök bilimci, yazar, eğitimci ve devlet adamıydı. 1912 yılında kısa bir süreyle Osmanlı Devleti'nin sadrazamlığını da yapmıştır. Darüşşafaka Cemiyeti'nin kurucularındandır.

<span class="mw-page-title-main">Alaca, Aziziye</span>

Alaca, Erzurum ilinin Aziziye ilçesine bağlı bir kırsal mahalledir.

<span class="mw-page-title-main">Şenpınar, Şenkaya</span> Türkiyede bir yerleşim

Şenpınar, Erzurum ilinin Şenkaya ilçesine bağlı bir kırsal mahalledir.

Dadaş, Erzurum yöresinde yerleşik veya menşei olarak bu yörenin insanını ya da özellikle bu yöreye ait bir folklor oyunu olan Erzurum barlarını oynayan oyunculardan her birini ifade eder. Bu sebeple dadaş ifadesi üzerinde fikir beyan edenler, bunu Erzurum ve bar sözcükleriyle ilişkilendirirler. Antik isimlerin fonetik açılımı açısından konuya ilişkin olarak anlamda ise şu fikir ileri sürülmüştür. “Theodosiopolis: Te-odo-si Opolis. Erzurum’un antik adıdır. Dadasi/Dağ-atasi-şehri; Atası dağlılar şehri; Dede’os/dadaş şehri bu bakımdan dadaşlar dağlılar olarak tanımlanmış. Dadaş genel anlamda Erzurum Türklerine denir. Genel olarak Erzurum yöresinde 1- Erkek kardeş, 2- Yiğit, delikanlı, babayiğit kimse. 3- Mert, cesur. 4- Arkadaş, dost. anlamlarında kullanılır. Ayrıca Ağabey, bar oynayan delikanlı, Erzurumlu arkadaş, hemşeri, geniş anlamı ile Erzurum bölgesinin efesi şeklinde de ifade edilir. Zaman zaman kişiye hitaben doğrudan söylenilebildiği gibi, bazen de yüceltme sıfatı olarak kullanılır. numune-yi misal bir Erzurumlu, bar tutan, at binen, cirit atan, kabadayı, tığ gibi bir delikanlıdır. Gerek Erzurum ve yöresinde ve gerekse Anadolu 'da dadaş olmanın müstesna bir durum olduğu, "efendilik" anlamında fıtrî (doğmatik), asaletli bir ruh hali olduğuna da inanılır. Bu düşünceden hareketle tarihî bir misyona sahip olan dadaşlar için zaman zaman serhat boylarında bekçi; düşkünün, fakirin, kimsesizin kimsesi; eli ve sofrası açık mert bir köylü, bir esnaf; camilerde görev yapan imanlı, toksözlü, nur yüzlü bir din görevlisi; siyasi açıdan medeni cesareti olan cesur bir hatip, yiğit bir komutan, görevini namus bilen bir devlet memuru, bir öğretmen, bir polis; kendisini ailesine ve çocuklarına adamış Erzurumlu bir ana veya babadır" tanımı, Türk halkının geniş bir kesimi tarafından yapılmaktadır. Ayrıca Dadaş, aile içinde ve dışında herkesin saygınlığını kazanmış, her konuda kendine güven duyulan, sofrası eşe - dosta yoksula düşküne açık, iyi bir aile reisi olarak da bilinmektedir. Türk İstiklâl Harbi boyunca Anadolu'da çıkarılan çeşitli gazetelerde Millî Mücadeleyi destekleyen yazılar kaleme alan ve Türkiye 'de Cumhuriyet döneminin ilk edebiyat tarihi kitabı “Türk Teceddüt Edebiyatı Tarihi” nin de yazarı olan İsmail Habip Sevük " Yurttan Yazılar, 1943 " adlı eserinde " Batı Anadolu'nun zeybeğine karşılık Erzurum'un dadaşı var. Dadaş, külhanbeyi değil kabadayıdır " ifadesi ile birlikte " dadaşlığın bir davranış biçimi, bir yaşama şekli, bir ahlâk anlayışı olarak kabul edilebileceği " vurgusunu yaparak " Dadaşlık ", yazar tarafından bir ibadet türü paralelinde değerlendirilmiş, hatta adeta bir mezhep olarak kendisince yorumlanmıştır. İsmail Habip Sevük 1943 yılında kaleme aldığı eserinde: " Bu mezhebin ibadetleri iyi silah kullanmak, güzel cirit oynamak; millî oyunları iyi bilmek ve paraya ehemmiyet vermemektir. Mezhepte en esaslı iki akide kimseden korkmayacak ve kimseyi öldürmeyeceksin. Korkmak en büyük ayıp, öldürmek ondan daha ayıp... Maksat hayat değil galebedir. Yiğitsen yen, hatta yenil, gene öylesin ; öldürdünse, yenmedin, yiğitliği lekeledin..." şeklinde konuyla ilgili açıklamalara yer vermiştir. Türkiye Cumhuriyeti Devleti 'nin ilk Cumhurbaşkanı olan Türk siyasetçi ve devlet adamı Mustafa Kemal Atatürk 'ün 23 Nisan 1920'de, Ankara'da, Türkiye Büyük Millet Meclisinin açılışında, Erzurum mebusu sıfatıyla Meclis ve Hükûmet Başkanlığına seçilmesi çok dikkat çekicidir. Atatürk'ün, Erzurum Milletvekili olarak ilk mecliste dadaşlar diyarı Erzurum 'u, Erzurumluları temsil etmesi; dadaşların ona, onun da dadaşlara verdiği önemi ortaya koymuştur.

<span class="mw-page-title-main">Andranik Ozanyan</span> Ermeni gerilla ve siyasetçi (1865-1927)

Andranik Toros Ozanyan veya Antranig Paşa veya Voyvoda Antranik, Osmanlı Ermenisi gerilla lideri, Rus Ordusunda Ermeni gönüllülerinden oluşan birliklerden birinin komutanı.

<span class="mw-page-title-main">Fatma Seher Erden</span> Türk Kurtuluş Savaşı milis komutanı

Fatma Seher Erden ya da soyadı kanunundan önceki takma adıyla Kara Fatma, Kurtuluş Savaşı kahramanı kadın askerdir.

<span class="mw-page-title-main">Mecidiye, Ilgın</span> Ilgın ilçesinin köyü

Mecidiye Konya ili Ilgın ilçesine bağlı bir köydür.

Alacadağ Muharebesi, Osmanlı Devleti ve Rus İmparatorluğu arasında yapılan 93 Harbi'nin Kafkas Cephesindeki muharebelerinden biridir. Muharebeyi kazanan Ruslar için Kars'ın önü açılmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Nezihe Muhiddin</span> Türk kadın hakları savunucusu

Nezihe Muhiddin Tepedelengil, Osmanlı-Türk düşünür, gazeteci, yazar, kadın hakları savunucusu.

<span class="mw-page-title-main">Erzurum Muharebesi (1877)</span>

Erzurum Muharebesi (1877), Rusya ile Osmanlı İmparatorluğu arasında 8-9 Kasım 1877'de yapılan savaştır. Ruslar, Erzurum'u almak için hücuma geçtiler. Şehrin eteklerine kadar gelen, Aziziye tabyalarını ele geçiren ve şehir merkezine saldırmaya hazırlanan Ruslara karşı, Nene Hatun ve Erzurum halkı, tabyadan kalan askerlerle birleşip karşı saldırıya geçti. Geceden başlayıp sabaha kadar süren bir savaşın ardından Ruslar, Aziziye Tabyalarını boşaltıp kentten geri çekildiler.

<span class="mw-page-title-main">Erzurum Tabyaları</span>

Erzurum Tabyaları, 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı'nda Erzurum'u savunmak için yapılan ve silahlarla güçlendirilen askeri yapılardır. Antik dönemden beri Anadolu’da şehirlerin savunma ve korunmasına özel bir önem gösterilmiştir. Roma, Bizans, Selçuklu veOsmanlı dönemlerinde şehirlere güçlü sur duvarları yapılarak korunmuştur. 16. yüzyıl başlarında kale ve sur savunma sisteminin uzun menzilde dahi etkili olan toplar karşısında yetersizliği sebebiyle Avrupa devletleri ülkelerinde tabya sistemini uygulamaya başlamışlardı. 18. yüzyılın başından beri de Osmanlı şehirlerinin savunmasında tabyalar kullanılmıştır. Stratejik öneme sahip konumdaki Erzurum şehri çevresine yapılan tabyalarla Osmanlı İmparatorluğu döneminde şehir korunmaya çalışılmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Nene Hatun Tarihî Millî Parkı</span>

Nene Hatun Millî Parkı, Erzurum merkezinde yer alır.

<i>Gazi Kadın</i>

Gazi Kadın / Nene Hatun, yönetmenliğini Osman F. Seden'in yaptığı, başrollerinde Türkan Şoray ve Kadir İnanır'ın yer aldığı, 93 Harbinin atmosferinde geçen bir aşk ve kahramanlık öyküsünü konu alan 1973 Türkiye yapımı sinema filmi.