İçeriğe atla

Nedîm

Nedim
نديم
Nedim'i betimleyen bir tasvir
Doğum1681
İstanbul
Ölüm30 Ekim 1730
İstanbul, Beşiktaş
Defin yeriKaracaahmet Mezarlığı, İstanbul
MeslekŞair
DilTürkçe
Vatandaşlık Osmanlı İmparatorluğu
DönemLale Devri
Edebî akımMahallileşme
AkrabalarMehmet Efendi (Baba)

Nedîm (Osmanlıcaنديم; 1681, İstanbul - 30 Ekim 1730, İstanbul), Divan Edebiyatı eserleri veren Türk bir şairdi. Şöhretini, Osmanlı İmparatorluğu'nun 1718-1730 yılları arasındaki Lâle Devri'nde kazandı. Hayatı ve eserleri ile Lâle Devri ruhûnun en önemli temsilcisi olarak kabul edilir.

Yaşamı

17. yüzyıl sonu ile 18. yüzyılın ilk çeyreğinde yaşadı. Asıl adı "Ahmed" olan Nedîm, İstanbul'da muhtemelen 1681 yılında doğdu.[1] Babası Mehmed Efendi, Sultan İbrahim'in iktidarı esnasında kazaskerlik görevinde bulundu. Küçük yaşlarda medrese eğitimi alan Nedîm; burada Arapça ve Farsça öğrendi. Daha sonra fıkıh eğitimi aldı.

Bir şair olarak tanınma gayreti içindeki Nedîm, Osmanlı Sadrazamı Çorlulu Ali Paşa'ya birkaç kaside yazdı. Aynı zamanda Topkapı Sarayı'na girişini sağlayan Çorlulu Ali Paşa'nın halefi olan Nevşehirli Damat İbrahim Paşa'ya yazdığı kasideler oldu. Lale Devri'nin sadrazamı olan Damat İbrahim'in himayesi altında daha sonra kendisini meşhur yapacak olan eserlerini ve yaşam tarzını ortaya koydu. Şair gerek yaşamı, gerekse şiiri ile estetik, sanat ve eğlence eğilimleri ile göze çarpan bu devrin önemli bir temsilcisi olarak kabul görmektedir.

İzn alub cum'a nemâzına deyû mâderden

Bir gün uğrılayalım çerh-i sitem-perverden

Dolaşub iskeleye doğrı nihân yollardan

Gidelim serv-i revânım yürü Sad'âbâde.

Anne(n)den cuma namazına (gideceğiz) diye izin alıp

Zalim felekten bir gün çalalım.

Issız yollardan iskeleye doğru dolaşıp,

Yürü uzun boylu sevgilim Sadabad'a gidelim.

Ölümü

Nedîm'in Patrona Halil İsyanı esnasında öldüğü bilinmekle birlikte, ölüm nedeni konusunda muhtelif rivâyetler vardır. Hassas bir ruhsal yapısı olduğu ve evham hastalığından muzdarip olduğu bilinmektedir. Râmiz Tezkiresi'nde, Nedîm'in Patrona Halil İsyanı akabinde “illet-i vehîme”den dolayı öldüğü yazılıdır. Kemiksiz-zâde Safvet’in Nuhbetü’l Asar’ında ise içki alışkanlığı yüzünden öldüğü kaydedilir. En meşhur rivayet, Müstakim-zâde’nin Mecelletü’n Nisab’ında yazan isyankârlardan kaçarken Beşiktaş'taki evinin çatısından düşerek öldüğü görüşüdür. Bir başka rivayet ise Damad İbrahim Paşa ve şürekâsına yapılan işkenceden ötürü dehşete kapılıp korkudan öldüğü şeklindedir. Nedîm'in mezarı, Üsküdar'da Karacaahmet Mezarlığı'ndadır.

Eserleri ve şiir anlayışı

Günümüzde Divan edebiyatının en önemli şairlerinden biri olarak görülse de bu algı ancak yakın zamanda oluşmuş ve sağlığında iken Nedîm o kadar büyük takdir görmemiştir. Örneğin "Reîs-i Şâirân" (رئيس شاعران) (şairler reisi) unvanı, III. Ahmet tarafından ona değil, şimdilerde daha az bilinen Osmanzâde Tâib'e verilmişti. Yaşadığı dönemde kendisinden daha meşhur olan başka şairler de vardı.

Gerek kasidelerinde, gerekse tebrik ve kutlama amaçlı yazdığı şiirlerinde çağdaşı Divan şiirlerinde görülen kalıp, imge ve rumuzları kullanan Nedîm, şarkı ve gazellerinde ise hem dil, hem de içerik bakımından yenilikçi bir yola girmiş görünüyor.

Nedîm'in içerikçe en bariz yeniliği İstanbul kentini şiirlerinde açılışta (matla) kullanmasıdır. Bu mesela İstanbul'u vasıf zımnında Damad İbrahim Paşa'ya kasîdesinin matla beytinde görülür:

Bu şehr-i Sıtanbûl ki bî-misl-ü behâdır
Bir sengine yekpâre Acem mülkü fedâdır
Bu İstanbul şehri ki misli benzeri yoktur
Bir taşına bütün Acem mülkü fedadır

Üstelik önceki şairler soyut ifadeleri çokça yüceltmesine rağmen, Nedîm ise şarkılarında somut ifadeler kullanmaktan ve hatta döneminin mekân, moda ve kıyafetlerine temas etmekten geri kalmaz:

Sürmeli gözlü güzel yüzlü gazâlân anda
Zer kemerli beli hancerli cüvânân anda
Bâ-husûs aradığım serv-i hırâmân anda
Nice akmaya gönül su gibi Sa'd-âbâd'a
Sürmeli gözlü, güzel yüzlü âhûlar onda
Altın kemerli, beli hançerli civanlar onda
Özellikle aradığım, salınıp giden selvi boylular onda
Nasıl akmaya gönül su gibi Sadabât'a

Şiirlerinde genellikle zevk ve aşkı işleyen şair, devlet büyüklerine kasideler sundu. Aşk ve şarap kavramlarının sık sık geçtiği gazeller yazdı. Çağının bütün yaşantısı, bayramlar, helva sohbetleri, şehzadelerin doğuşu, düğünler, güzel yapılar onu etkiliyor, bu olaylar hiç değilse bir "tarih düşürmesine" vesile oluyordu.

Eserleri "Nedîm Dîvânı" adı altında toplanmıştır. Bu dîvânın bilinen en eski tarihli nüshası, tahminî H. 1149 (M. 1737) yılına ait olan ve Türk Tarih Kurumu Kütüphanesi Y. 13 numarada kayıtlıdır. Divan edebiyatındaki soyut sevgili ve mekânlar, Nedim'in şiirlerinde somuta dönüşür. Yani sevgilisi beşeri aşkı anlatır ve de gerçektir. Zevk, eğlence, içki şiirlerinin temelini oluşturmuştur. Soğuk ve yapmacı anlatımdan kaçınmış, anlatmak istediklerini içten bir şekilde şiirlerine dökmüştür. Bunları da daha çok gazelleriyle anlatmıştır.

Büyük şair, divan şiirinin katı kurallarına herkes gibi uysa da, bazı yenilikler yapmaktan geri durmamıştır. Bazı eserlerinde aruz yerine hece ölçüsü kullanmıştır. Eserleri Nedim Divanı Sahaifü'l-Ahbar (çeviri) Aynî Tarihi (çeviri).[2]

Kaynakça

  1. ^ Macit, Muhsin, Prof. Dr., Nedîm Dîvânı, 2012, T.C. Kültür Ve Turizm Bakanlığı Kütüphaneler Ve Yayımlar Genel Müdürlüğü kültür eserleri, ISBN 978-975-17-3638-3 28 Şubat 2013 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.
  2. ^ "NEDÎM - TDV İslâm Ansiklopedisi". TDV İslam Ansiklopedisi. 2 Eylül 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 8 Haziran 2021. 

Dış bağlantılar

  • Gölpınarlı, Abdülbâkî; ed. (1972 2. bas. 2005) Nedim Divanı. İstanbul: İnkılâp ve Aka Kitabevleri Koll. Şti., ISBN 975-10-2225-8.
  • Macit, Muhsin; Doç. Dr., ed. (1997) Nedim Divani, İstanbul:Akdağ Yayınları, ISBN 975-338-107-7 .
  • Kudret, Cevdet; Nedim. ISBN 975-10-2013-1.
  • Şentürk, Ahmet Atilla. "Nedîm" in Osmanlı Şiiri Antolojisi. pp. 596–607. ISBN 975-08-0163-6.
  • Cengiz, Halil Erdogan, (1972) Divan Şiiri Antolojisi say.591, Ankara: Bilgi Yayinevi
  • Andrews, Walter G. "Nedîm" in Ottoman Lyric Poetry: An Anthology. pp. 253–255. ISBN 0-292-70472-0. (İngilizce)
  • Mansel, Philip. Constantinople: City of the World's Desire, 1453–1924. London: Penguin Books, 1997. (İngilizce)

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Divan (edebiyat)</span> Divan edebiyatı şairlerinin eserlerini topladıkları antolojik eser

Divan, Divan edebiyatı şairlerinin belli bir düzene göre şiirlerini topladıkları yapıt.

<span class="mw-page-title-main">Fuzûlî</span> 15. ve 16. yüzyılda yaşamış Türk şair

Fuzûlî, Azerbaycan Türkçesi, Arapça ve Farsça eser veren Osmanlı dönemi Türk divan şâiridir. Asıl adı Mehmed bin Süleyman'dır. Oğuzlar'ın Bayat boyuna mensuptur. Arapça ve Farsça eserleri de bulunmakla birlikte Azerbaycanca'nın en önemli lirik şairi olarak kabul görmüştür. Mehmed Fuzûlî Alevî Müslümanların Yedi Ulu Ozanlarından birisidir.

<span class="mw-page-title-main">Nevşehirli Damad İbrahim Paşa</span> 118. Osmanlı sadrazamı

Nevşehirli Damad İbrahim Paşa, III. Ahmed saltanatında, 9 Nisan 1718 - 1 Ekim 1730 tarihleri arasında sadrazamlık yapmış Türk asıllı Osmanlı devlet adamı. Oğuzlar'ın Beydilli boyuna mensup Boynuinceli aşiretindendir. İsmi Lale Devri ve Nevşehir ile özdeşleşmiştir. Enderundan yetişen sadrazamların on üçüncüsü ve Osmanlı sadrazamlarının yüz otuzuncusudur.

<span class="mw-page-title-main">III. Ahmed</span> 23. Osmanlı padişahı (1703–1730)

III. Ahmed divan edebiyatındaki mahlasıyla Necib, 23. Osmanlı padişahı, 102. İslam halifesi ve Lale Devri padişahıdır.

Divan edebiyatı, Türk kültürüne has süslü ve sanatlı bir edebiyat türüdür. Bu edebiyata genellikle "divan edebiyatı" adı uygun görülmekte olup bunun en büyük nedenlerinden birisinin şairlerin manzumelerinin toplandığı kitaplara "divan" denilmesi olduğu kabul edilmektedir. Öte yandan, divan edebiyatı gibi tabirlerin modern araştırmacılar tarafından geliştirildiğini ve halk-tekke-divan edebiyatları arasındaki ayrımların bazen oldukça muğlak olduğu ve bu edebiyatlar arasında ciddi etkileşimlerin de bulunduğu vurgulanmalıdır.

<span class="mw-page-title-main">Hayâlî Bey</span> Osmanlı şairi

Hayâlî Bey (خيالى) Türk Divan edebiyatı şairinin mahlası. Asıl Adı Mehmet'tir. “Bekâr Memi” diye anılmıştır. Eserleri zengin bir hayal gücüyle yazılmış, ince ve duyarlı bir üsluba sahiptir.

<span class="mw-page-title-main">Lale Devri</span> Osmanlı Devleti tarihinde bir döneme verilen isim

Lâle Devri, Osmanlı Devleti'nde, 1718 yılında Avusturya ile imzalanan Pasarofça Antlaşması ile başlayıp, 1730 yılındaki Patrona Halil İsyanı ile sona eren gerileme devri içinde yaşanmış bir ara dönemdir. Bu dönemin padişahı III. Ahmet, sadrazamı Nevşehirli Damat İbrahim Paşa'dır.

<span class="mw-page-title-main">Patrona Halil İsyanı</span> Lideri Patrona Halil olan Lale Devrini bitiren isyan

Patrona Halil İsyanı, Osmanlı Devleti'ndeki Lale Devri'nin sonunu getiren ayaklanmadır. Patrona Halil idaresindeki ayaklanma 28 Eylül 1730'da başlayıp günlerce sürmüştür. Sadrazam Nevşehirli Damat İbrahim Paşa idam edilmiş; Sultan III. Ahmed tahttan indirilmiş, yerine yeğeni I. Mahmud tahta geçirilmiş ve böylece Lâle Devri sona erdirilmiştir.

Sünbülzade Vehbî, 18. yüzyılın dîvan şairlerindendir. Asıl adı Mehmet olup, Maraş'ta 'Sünbülzadeler' olarak anılan ailenin bireylerindendir.

Sâdâbâd, 18. yüzyılda Kağıthane Deresi kıyısında Haliç'e doğru uzanan düzlük mesire ve eğlence alanına Lale Devri'nde verilen ad.

Azmizade Haleti, Osmanlı Divan şairidir. Osmanlı zamanında doğmuş, kadılık, kazaskerlik ve şairlik yapmıştır. Asıl adı "Mustafa" idir.

Zekeriyâzâde Yahyâ Efendi 16. yüzyılın son yarısında ve 17. yüzyılın ilk yarısında çok uzun yaşayan, Sultan I. Mustafa, Sultan IV. Murat ve Sultan İbrahim devirlerinde üç defa Şeyhülislam olarak yüksek devlet görevi yapmış bir âlim ve aynı zamanda ünlü bir Türk divan şairidir.

Zâtî, tanınmış bir Divan Edebiyatı şairidir. Ziya Paşa tarafından Türk şiirine temel koyan şairlerin üçüncüsü olarak anılmıştır. Çok sayıda şiir yazmış olması nedeniyle değişik eserlerin değişik estetik standartlarda olması sonucu ortaya çıkmıştır.

Leskofçalı Galip, 19. yüzyıl divan şairi.

Figânî, 16. yüzyıl Osmanlı divan şairi.

Zübeyde Fıtnat Hanım, 18. yüzyılda yaşamış bir divan şairidir. Divan edebiyatında kendinden sonra gelen kadın divan şairleri arasında bir zirve olarak görülmüştür Şiirleri kadar nükteleri, kendisi ile Koca Ragıp Paşa ve şair Haşmet çevresinde geçtiği varsayılan latifelerle de tanınmıştır.

Hoca Dehhani, Horasanlı şair ve bilim insanı. Divan Edebiyatı'nın ilk şairidir. 13. yüzyıl ile 14. yüzyıl arasında yaşamıştır.

<span class="mw-page-title-main">Seyyid Vehbi</span>

Seyyid Vehbi, divan şairi ve nesir yazarı.

<i>Lale Devri</i> (film)

Lale Devri, Nezihe Muhiddin eserinden uyarlanmış 1951 yapımı Vedat Ar filmi.

Safiye Sultan-zâde Mehmed Rezmî, Osmanlı Divan şairidir.