İçeriğe atla

Nazlı Ecevit

Nazlı Ecevit
DoğumFatma Nazlı
4 Ocak 1900(1900-01-04)
İstanbul, Osmanlı İmparatorluğu
Ölüm14 Ağustos 1985 (85 yaşında)
Ankara, Türkiye
Defin yeriCebeci Asri Mezarlığı, Ankara
MilliyetTürk
VatandaşlıkTürkiye Türkiye Cumhuriyeti
MeslekRessam
Etkin yıllar1948-1975[1]
Tanınma nedeniTürk ressam ve Türkiye Cumhuriyeti'nin 16. başbakanı Bülent Ecevit'in annesi
Evlilik
Fahri Ecevit
(e. 1924; ö. 1951)
Çocuk(lar)Bülent Ecevit
Akraba(lar)Rahşan Ecevit (gelini)

Fatma Nazlı Ecevit (4 Ocak 1900 - 14 Ağustos 1985), Türk ressam. TBMM VII. ve VIII. dönem Milletvekili Fahri Ecevit'in eşi ve 16. Türkiye Başbakanı Bülent Ecevit'in annesidir.

Hayatı

Özel hayatı

Nazlı Ecevit; 4 Ocak 1900 tarihinde İstanbul'da dünyaya geldi. Soylu bir aileye mensup olan Ecevit'in babası Albay Emin Sargut, büyükbabası ise Ferik Salih Paşa'dır. Zamanın padişah yaverlerinden olan Ali Kırat Paşa da annesinin babasıdır.

1870 yılında açılmış olan Darülmuallimat'ı (Kız Öğretmen Okulu) bitiren Nazlı Ecevit; Kurtuluş Savaşı'na katılmak üzere Kastamonu'ya giden babasıyla beraber şehir şehir dolaştı ve Kastamonu, Bolu ve İzmit'te öğretmenlik yaptı. İstanbul'a dönünce ilk Türk kadın ressamlardan olan Mihri Müşfik'in etkisi altında kalarak Sanayi-i Nefise Mektebi'nin[2] Resim Bölümü'ne kayıt oldu, burada Ömer Adil Bey'den dersler alarak 1922 yılında mezun oldu.

Nazlı Ecevit'in mezarı, Cebeci Asri Mezarlığı.

Çalışma hayatına Feyhaman Duran'ın atölyesinde başlayan Ecevit; ilk yıllarında Beşiktaş Kız Ortaokulu'nda resim öğretmenliği yaptı, sonrasında ise İstanbul ve Ankara'daki konservatuvarlarda eğitim verdi. 1924 yılında Fahri Ecevit ile evlendikten sonra Ankara'ya yerleşti, bir süre Ankara Kız Lisesi ve Musiki Öğretmen Okulu'nda görev yaptı. 14 Ağustos 1985 tarihinde 85 yaşında Ankara'da vefat etti.

Sanat hayatı

Her ne kadar tüm ömrü boyunca resme ilgi duymuş olsa da, çeşitli sebeplerden dolayı bir süre çalışmalarına ara vermiş olan Nazlı Ecevit; 1948-1975 yılları arasında aktif olarak sanatını devam ettirmiş ve neredeyse her yıl Devlet Resim ve Heykel Sergilerine katılmıştır. Aynı zamanda Galatasaray sergilerinin de vazgeçilmez sanatçısı olan Ecevit'in; başta İş Bankası, Milli Kütüphane, Ankara ve İstanbul Resim ve Heykel Müzeleri başta olmak üzere birçok resmi ve şahsi koleksiyonda resimleri bulunmaktadır. Meydan Larousse gibi ünlü ansiklopedilerde ise sıkça ismi geçmektedir. Resimle sadece sanatçı olarak ilgilenmeyen Ecevit, bir süre Güzel Sanatlar Birliği'nin de başkanlığını yaptı. 1975 yılında, 75 yaşındayken, İstanbul'da düzenlenen Resim, Heykel ve Seramik Festivali'nde İstanbul Arkeoloji Müzesi Müdürlüğü tarafından verilen bir madalyayla onurlandırılmıştır.[3]

Sanat tarzı

Nazlı Ecevit, öğrencilik yıllarında daha çok çalışmalar yapmasına[4] karşın mezun olduktan sonra peyzaj, portre ve ölü doğa türlerinde yoğunlaşarak; geleneksel doğacı anlayış çizgisinde ilerlemiştir. Aynı zamanda izlenimci etkiler taşıyan üslubu; atölyelerinde eğitim aldığı Mihri Müşfik ve Feyhaman Duran'dan izler taşır. Eğer çalışmaları bir kategorilendirmeye tabi tutulursa; imparatorluktan cumhuriyete geçiş dönemini oldukça iyi yansıttıkları ve Türkiye'de “asker ressamlar kuşağı” olarak adlandırılan akıma uyum sağladıkları açıkça görülür.[5]

Daha çok doğa üzerine eskizler çizmiş ve çalışmış olması Ecevit'i sadece bir manzara ressamı olarak tanımlamaya olanak vermez, çünkü portrelerinde izlenimciliğin de etkisiyle daha kişisel bir anlatım yakalamayı başarmıştır. Nazlı Ecevit'in resimlerinde desen, rengi dengeleyen ve hatta bazı yerlerde onun etkisini ikinci plana iten bir olgu olarak karşıya çıkmaktadır. Yağlıboya, suluboya, pastel ve karakalem kullanarak resimler yapmıştır.[5]

Önemli eserleri

Nisan 2000'de İstanbul'da gerçekleştirilen bir müzayedede, Nazlı Ecevit'in "Bebek" isimli tablosu, dönemin parasıyla tam 12 milyar Türk lirasına bir kolleksiyonere satılmıştır.[6] Yine aynı yıl İstanbul'un Nişantaşı semtinde bulunan Artium isimli bir sanat galerisinde düzenlenen sergide ise Ecevit'e ait olan "Salacakta Kız Kulesi" 14.5 milyar, "Boğazdan Buzların Geçtiği 1954 yılındaki İstanbul" ise 5 milyar Türk lirasına satılmıştır.[7] 2003 yılında ise dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan, özel isteğiyle Ecevit'in "Salacak'tan" adlı tablosunu Başbakanlık Konutu'na getirterek makam odasının bulunduğu koridora astırmıştır.[8]

Kaynakça

  1. ^ "Nazlı Ecevit Kimdir". Filozof.net. 15 Ağustos 2018 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 14 Ağustos 2019. 
  2. ^ Rabia Karabağ (21 Mayıs 2018). "Türk Kadınının İlk Sanat Okulu: İnas Sanayi-i Nefise Mektebi". Arsız Sanat. 9 Mayıs 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 14 Ağustos 2019. 
  3. ^ "Nazlı Ecevit". Turkish Paintings. 19 Ağustos 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 14 Ağustos 2019. 
  4. ^ "Fatma Nazlı Ecevit". TarihNeDio. 11 Ocak 2018. 16 Ağustos 2018 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 14 Ağustos 2019. 
  5. ^ a b "Nazlı Ecevit". Tarih Notları. 17 Mart 2012. 15 Ağustos 2018 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 14 Ağustos 2019. 
  6. ^ "Nazlı Ecevit'in tablosuna 12 milyar". Hürriyet. 11 Nisan 2000. 16 Ağustos 2018 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 14 Ağustos 2019. 
  7. ^ "Nazlı Ecevit'in iki tablosuna 19.5 milyar". NTV. İstanbul: Anadolu Ajansı. 2 Haziran 2000. 14 Ağustos 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 14 Ağustos 2019. 
  8. ^ "Ecevit'in annesi Nazlı Ecevit'in tablosu Başbakanlık makamına asıldı". TGRT Haber. 20 Temmuz 2003. 14 Ağustos 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 14 Ağustos 2019. 

Dış bağlantılar

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">İbrahim Çallı</span> Türk ressam

İbrahim Çallı, Türk ressam.

<span class="mw-page-title-main">Hüseyin Avni Lifij</span> Çerkes asıllı Türk vatandaşı ressam

Hüseyin Avni Lifij, Çerkes asıllı Türk vatandaşı ressam.

<i>Fausto Zonaro</i> İtalyan ressam (1854–1929)

Fausto Zonaro, İtalyan ressam.

<span class="mw-page-title-main">Cemal Tollu</span>

Cemal Sait Tollu, Türk ressam.

Eşref Üren, Türk ressam ve yazar.

<span class="mw-page-title-main">Feyhaman Duran</span> Türk ressam ve hattat

Feyhaman Duran, Türk ressam ve hattat. Türk Resim Sanatı'nda, portre sanatının ilk ve en önemli temsilcisi sayılır. 1914 Çallı Kuşağı ressamlarındandır. Özellikle Atatürk ve İnönü portreleriyle ünlenmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Hikmet Onat</span> Türk ressam

Hikmet Onat, Türk ressam.

Mihri Rasim ya da bilinen ismiyle Mihri Müşfik Hanım, Türk ressam.

<span class="mw-page-title-main">Nazmi Ziya Güran</span> Türk ressam ve sanat eğitimcisi

Nazmi Ziya Güran, Türk ressam ve sanat eğitimcisi.

<span class="mw-page-title-main">Hale Asaf</span> Türk kadın ressam

Hale (Salih) Asaf, Türk ressamdır.

Galatasaray Sergileri, 1916-1951 yılları arasında her yıl ağustos ayında İstanbul'da önceleri Galatasaraylılar Yurdu'nda, daha sonra Galatasaray Lisesi'nde açılan ve Türkiye'de resim sanatının gelişiminde önemli etkisi olan geleneksel karma sergidir.

<span class="mw-page-title-main">Müfide Kadri</span> Türk ressam

Müfide Kadri Türk ressam, besteci.

<span class="mw-page-title-main">Ali Sami Boyar</span> Osmanlı Türkü ressam

Ali Sami Boyar, Türk ressam ve müzeci.

Sabiha Ziya Hanım, Türk ressam ve heykeltıraş. Sanayi-i Nefise Mektebi'nin heykel bölümünden mezun olan ilk kadın sanatçıdır.

<span class="mw-page-title-main">İnas Sanâyi-i Nefîse Mektebi</span> Osmanlı güzel sanatlar üniversitesi

İnas Sanayi-i Nefise Mektebi, kadınlara güzel sanatlar eğitimi vermek için İstanbul'da 1914 yılında kurulan ve 1920’lerde kız-erkek ayrımının kalkmasına kadar hizmet veren okuldur.

Güzin Duran, Türk ressam ve hattat.

Bedia Güleryüz; Silistre'den İstanbul'a göç eden bir ayan ailesinin kızı olarak 1903 tarihinde İstanbul'da doğmuş ve 1991 yılında 88 yaşındayken ölmüştür. İlk Türk kadın ressamlardan olan Bedia Hanım; kuşaklardır hat sanatına ilgi duymuş ve icra etmiş olan bir aileden geliyor olmasına rağmen resim sanatına yönelmiş ve İnas Sanayi-i Nefise Mektebi’ne kayıt olarak Feyhaman Duran’dan desen ve pentür, Ahmet Haşim'den sanat tarihi ve Nurettin Ali Bey'den anatomi dersleri almıştır. Burada, izlenimcilik akımında uzmanlaşarak mezun olmuş ve okuldan sonra iki yılı Berlin'de, bir yılı da New York'ta olmak üzere toplam üç sene yurt dışında kalarak incelemelerde bulunmuştur. Berlin’de kaldığı süreç boyunca Arthur Kampf ile çalışan Güleryüz, Türkiye'de ise Güzel Sanatlar Birliği’nin son dönemlerinde Nazlı Ecevit'le beraber sergilere katılmıştır. Bir açık hava ressamı olan Bedia Hanım eserlerine doğada başlayıp ve doğada bitirmiş; Ankara Resim Sergisi'nin 49. yılındaki gösterimine " Boğaziçi Çubuklu", " Eski İstanbul - Zeyrek", " Natürmort" ve " Çiçekler" isimli eserleriyle katılmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Harika Lifij</span> Türk ressam

Harika Hanım, Türk ressam.

Müzdan Arel, Osmanlı ve cumhuriyet döneminin ilk kadın ressamlarındandır.

İstanbul Resim ve Heykel Müzesi resim koleksiyonu, 1937’de Türkiye modern sanatının başlıca eserlerini korumak ve kamuyla paylaşmak amacıyla kurulmuş, yüzlerce yıllık sanat tarihimizin en önemli arşividir. 27 Ekim 1915'te Sanayi-i Nefise Mektebi'nin büyük salonunda sergilenen 141 parçalık Elvâh-ı Nakşiye Koleksiyonu, saray dışında oluşturulan ilk koleksiyon özelliğini taşımaktadır. Bu koleksiyonun 87'si yerli 10'u yabancı ressam tarafından yapılan tablolardan ve 44 kopya eserden oluşmaktadır. Elvâh-ı Nakşiye’den Osman Hamdi Bey tablolarına, Geç Kübist ve Art deco tarzı resimlerden 1950-1980 yılları arasında kendini gösteren soyut resimlere kadar Cumhuriyet tarihinin en önemli ressamlarının eserlerini barındırmaktadır.