Heinrich Luitpold Himmler, Alman politikacı ve askerdi. Nasyonal Sosyalist Alman İşçi Partisinin (NSDAP) liderlerindendi ve 1929-1945 yılları arasında Schutzstaffel'in (SS) başkomutanlığını yapmıştı. Nazi Almanyası'ndaki en güçlü devlet adamlarından ve Holokost'un baş mimarlarından biriydi.
Nasyonal sosyalizm ya da Nazizm, kökten Yahudi aleyhtarı, ırkçı, aşırı milliyetçi, völkisch, sosyal Darwinist, anti-komünist, anti-liberal ve anti-demokratik bir ideolojidir. İtalya'da Benito Mussolini önderliğinde kurulan faşizm akımından etkilenerek ortaya çıkmıştır. Meydana gelişi Almanya'da gerçekleşen ve temel ilkeleri Adolf Hitler tarafından ortaya konan nasyonal sosyalizm, Nasyonal Sosyalist Alman İşçi Partisi'nin 30 Ocak 1933'ten Almanya'nın II. Dünya Savaşı'nda teslim olduğu 8 Mayıs 1945 tarihine kadar, 12 yıl 3 ay iktidarda olduğu dönem boyunca Almanya'nın resmî ideolojisi olarak uygulanmıştır.
Etnik temizlik, bir etnik gruba mensup insanların zorla yerinden edilmesini amaçlayan değişik siyasal politikaları ifade eder. Genellikle, zorla göç ettirme, belirli bir nüfusun yerini değiştirme gibi uygulamaların sonucunda ortaya çıkar. Bu terim, etnosid ve jenosid ile yakından ilişkilidir.
Nasyonal Sosyalist Alman İşçi Partisi veya yaygın kısa adıyla Nazi Partisi, Weimar Cumhuriyeti döneminde kurulmuş ve Weimar Cumhuriyeti'ni Nazi Almanyası'na dönüştürüp 1933-1945 yılları arasında yönetmiş olan bir Alman siyasi partisidir. Yirminci yüzyılın ilk yarısında Alman siyasetinde önemli bir yere sahip olmuş partinin programı ve ideolojisi olan nasyonal sosyalizm, radikal antisemitizm ile birlikte etnik milliyetçiliğe dayanan antiliberal ve antikomünist bir görüşteydi. 1921 senesinden itibaren parti başkanlığını sürdürmüş Adolf Hitler'in 1933 senesinde şansölye olmasının ardından 1945 senesine kadar nasyonal sosyalizm döneminde Almanya'nın tek yasal partisi olmuştur.
Ari ırk, 19. yüzyılın sonlarında Proto-Hint-Avrupa mirasına sahip insanları ırksal gruplarla tanımlamak için ortaya çıkmış ve artık kullanılmayan bir tarihsel ırk kavramıdır. Antropolojik, tarihi ve arkeolojik kanıtlar bu kavramın geçerliliğini desteklememektedir. Kavram, Proto-Hint-Avrupa dilini ilk konuşanların insanlığın üstün bir örneğinin belirgin ataları olduğu ve günümüze kadar onların soyundan gelenlerin Sami ve Hamitik ırklarının yanı sıra Kafkas ırkının bir alt ırkını ya da kendine özgü başka bir ırkı oluşturduğu düşüncesinden türemiştir. Günümüzde, bu gruplar arasındaki yakın genetik benzerlik ve karmaşık karşılıklı ilişkiler nedeniyle, insan popülasyon gruplarını kategorize etmeye yönelik bu taksonomik yaklaşımın yanlış yönlendirilmiş ve biyolojik olarak anlamsız olduğu düşünülmektedir. Irk, kültür ve dilin izomorfizmi, modern akademisyenler tarafından hatalı bir anlayış olarak reddedilmiştir. Ari ırk kavramı 19. yüzyıl boyunca Arthur de Gobineau, Richard Wagner ve bilimsel ırkçılığı daha sonra Nazi ırkçı ideolojisini etkileyen Houston Stewart Chamberlain gibi çeşitli ırkçı ve antisemitik yazarlar tarafından benimsenmiştir. 1930'lara gelindiğinde, kavram hem Nazizm hem de Nordizm ile ilişkilendirilmiş ve Aryan ırkını "üstün ırk" olarak tasvir eden, Aryan olmayanları ırksal olarak aşağı ve yok edilmesi gereken varoluşsal bir tehdit olarak gören beyaz üstünlükçü Aryanizm ideolojisini desteklemek için kullanılmıştır. Bu fikirler Nazi Almanyası'nda Holokost'a yol açan devlet ideolojisinin önemli bir parçasını oluşturmuştur.
Ustaşa - Hırvat Devrimci Hareketi, bilinen adıyla Ustaše, 1929-1945 yılları arasında faaliyet gösteren Hırvat, faşist, aşırı milliyetçi örgüt. Üyeleri, yüzbinlerce Sırp, Yahudi, ve Roman asıllı insanı ve II. Dünya Savaşı sırasında Yugoslavya'daki siyasi muhalifleri öldürdü. Genellikle kurbanlarına işkence etmeleri ve onların vücutları parçalama gibi acımasız ve sadist infaz yöntemleri ile tanınıyorlardı.
Ahnenerbe, Nazi Almanyası'nda nasyonal sosyalizm ile birlikte, spiritüel, eski Nordik Germen inanışlarını araştıran, Parapsikoloji ile ilgilenen ve Nazi Partisini oldukça etkileyen medyumlardan oluşan gizli örgüt.
Nürnberg Yasaları, 15 Eylül 1935'te Nürnberg'de yıllık Nazi Partisi toplantısında kararlaştırılan Nazi Almanyası'nda antisemitik yasalardı. Yasalar, Alman ve Yahudi insanlarını sınıflandırdı. Bu kanuna göre, ari ırktan olmayanlar alt sınıf insanlardır ve ari ırkına ait insanlar ile evlenmeleri yasaklanmıştır. Kanunlar 26 Kasım 1935'te Romanları ve Siyahileri da kapsayacak şekilde genişletildi.
Üstün ırk, Nazi Düşüncesinde İskandinav Irk'ından -19. yüzyılın sonları 20. yüzyılın başlangıcında patlak vermiş ve Aryan Irkı olarak adlandırılmıştır- onların oluşturduğu bir kavramdır. Saf Irk düşüncesini ileri sürer. Nazi düşüncesinde İskandinav Irkı, Kuzey Almanya ovalarında milattan önce yaşadığına inanılan ve Proto-Aryanlar olarak adlandırılan ırkçı düşüncedeki bazı kişilerin en saf ırk olarak açıkladığı ırktır. {bknz. Proto-Aryans} Bu ırkın kayıp kıta Atlantis'in en üstün saf ırkı olduğuna inanılır. Naziler, İskandinavların gerçek Aryanlar olduğunu çünkü onların diğer -yöresel olmayan- Slav Irkı, Roman Irkı ve Hint-İranlı olan Hint-Avrupalı ırklar ile en az karışan ırk olduğunu iddia ederler. Bu iddialarını, İskandinav insanların diğer tüm ırklardan üstün olduğuna dayandırırlar. Naziler onların otoritelerini genişletmeye hakkı olduğuna inanırlar. Bu kavram aynı zamanda İskandinavcılık olarak da bilinir. Bu ırkçılıktaki uygulanan asıl politika ise Nazilerin Aryan olduklarını kanıtlamaya çalışmalarıdır.
Porajmos, Roman Kırımı veya Çingene Soykırımı, II. Dünya Savaşı'nda Nazi yönetimince gerçekleştirilen Çingenelere yönelik soykırımdır. Kelime anlamı olarak yok etme ve yıkım anlamına gelen Porajmos veya Pharrajimos ve yine toplu katliam anlamındaki Samudaripen kelimeleri bu soykırımı ifade etmede kullanılmaktadır.
Generalplan Ost ya da kısaca GPO, Nazi Almanyası hükûmetinin planlı soykırım ve etnik temizlik amacıyla geniş ölçekte hazırladığı Orta ve Doğu Avrupa'nın Alman kolonizasyonunu içeren plan. II. Dünya Savaşı sırasında Nazi Almanyası'nın işgal ettiği bölgelerde uygulanacaktı. Plan, savaş sırasında kısmen gerçekleşti ve dolaylı olarak ve doğrudan milyonlarca etnik Slavların açlıktan ölmesi, hastalık veya zorla çalıştırılarak imha edilmesi ile sonuçlandı. Ancak tam olarak uygulanması bakımından büyük askeri operasyonlar sırasında uygulanabilir değildi ve Nazilerin savaştan yenilgiyle çıkmasıyla tamamen uygulanamadı.
Untermensch veya alt insan, Naziler tarafından sık sık "Doğu’dan gelen kitleler" olarak adlandırılan, Aryan olmayan kitleleri alt insan olarak betimleyen terim. Yahudiler, Romanlar, Slavlar bu tanımlama içerisine sokulmuştur. Terim aynı zamanda Siyahlar, Mulattolar ve Fin-Asya'ya da uygulandı. Nihai Çözüm ile Yahudilerin Holokost ile Polonyalı ve Romanların, ayrıca fiziksel ve zihinsel engelli insanların yok edilme planları bu fikre dayanır. Generalplan Ost’a göre, Doğu-Orta Avrupa’nın Slav nüfusu kısmen Holokost’taki toplu cinayetlerle azaltılacaktı, çoğunluğu Asya’ya sürüldü ve Almanya'da köle emeği olarak kullanıldı. Bu kavram Nazi ırk politikasının önemli bir parçasıydı.
Aryanizm, sözde Ari ırkını ayrı ve üstün olarak gören bir ırksal üstünlük ideolojisidir. İnsanlığın geri kalanını yönetme hakkına sahip ırksal grup. Başlangıçta Arthur de Gobineau ve Houston Stewart Chamberlain gibi ırkçı teorisyenler tarafından desteklenen Aryanizm, Nazi Almanyası'nda etkisinin zirvesine ulaşmıştır. Rejim 1930'lu ve 40'lı yıllarda bu ideolojiyi tüm gücüyle uyguladı ve Aryan halkı için Lebensraum ya da yaşam alanı arayışıyla 1939 Polonya'nın İşgali ile İkinci Dünya Savaşı'nı ateşledi. 1930'larda Naziler tarafından uygulanan ırk politikaları, Avrupa ve Sovyetler Birliği'nin fethi sırasında doruğa ulaşmış ve günümüzde Holokost olarak bilinen, altı milyon Yahudi ve on bir milyon diğer kurbanın endüstriyel toplu katliamı ile sonuçlanmıştır.
Avrupa'nın Yeni Düzeni, Nazi Almanyası'nın egemenliği altındaki fethedilmiş bölgelere empoze etmek istediği siyasi düzendi. Bu düzen, II. Dünya Savaşı'nın başlamasından çok önce uygulanmaya başlamıştı, ancak 1941'de Adolf Hitler tarafından açıkça ilan edildi: "1941 yılı, inanıyorum ki, büyük bir Avrupa Yeni Düzeni'nin tarihi yılı olacaktır!"
Nasyonal Sosyalist Halkın Refahı, Üçüncü Reich döneminde bir sosyal yardım kuruluşuydu. NSV ilk olarak 1931'de Berlin şehrinde yerel olarak faaliyet gösteren küçük bir Nazi Partisi'ne bağlı yardım kuruluşu olarak kuruldu. 3 Mayıs 1933'te, Nazi Partisi Almanya'da iktidara geldikten kısa bir süre sonra, Adolf Hitler onu ülke çapında faaliyet gösterecek bir parti örgütüne dönüştürdü. NSV'nin yapısı, yerel, ilçe (Kreis) ve ilçe (Gau) yönetimleriyle Nazi Partisi modeline dayanıyordu.
Nazi ırksal teorileri, nazi ırkçılığını meşrulaştırmak amaçlı ortaya atılmış teorilerdir. Nazi Partisi, ırksal olarak aşağı gördüğü insan gruplarının soykırımını meşrulaştırmak için ideolojisinin bir parçası olarak çeşitli sözdebilimsel ırk sınıflandırmalarını benimsemiş ve geliştirmiştir. Naziler, varsayılan "Aryan ırkı"nı üstün bir "Üstün Irk" olarak görüyorlardı ve Siyahileri, Slavları, Çingeneleri, Yahudileri ve diğer etnik grupları ırksal olarak aşağı "insan altı" olarak kabul ediyorlardı. Bu inançlar, 19. yüzyıl antropolojisi, bilimsel ırkçılık ve anti-semitizmin bir karışımından kaynaklandı.
Aryan sertifikası, Nazi Almanyası'nda "Aryan ulusal topluluğundan" ve "tamamen Aryan kökenli" olan belirli gruplar için devlet ve hükûmet yetkilileri tarafından istenen bir kanıt belgesiydi. Bu sertifikaların kullanılmaya başlanmasıyla "Aryan olmayanların", özellikle de Yahudilerin ve Çingenelerin toplumdan dışlanması başladı; bu, sivil haklardan mahrum bırakılma ve dışlanmadan sınır dışı edilmeye, gettolaşmaya ve toplama kamplarında organize edilen toplu katliamlara kadar vardı. Öte yandan, "bir İngiliz ya da İsveçli, bir Fransız ya da Çek, bir Polonyalı ya da İtalyan... akraba ve dolayısıyla Aryan olarak kabul ediliyordu."
Mischling Nazi Almanyası'nda, 1935'teki Nürnberg ırk yasalarında kodlandığı şekliyle, Yahudi gibi soydan gelen karışık "Aryan" ve Aryan olmayan kişileri belirtmek için kullanılmış aşağılayıcı bir yasal terim. Almancada, kelime genel olarak melez anlamına gelir. Resmi Nazi terminolojisindeki kullanımının dışında, Mischlingskinder terimi daha sonra II. Dünya Savaşı sonrasında beyaz olmayan askerler ve Alman annelerden doğan savaş bebeklerini ifade etmek için kullanıldı.
Irksal hijyen, 20. yüzyılın başlarında en kapsamlı uygulamasını Nazi Almanyası'nda bulan bir öjenik yaklaşımını tanımlamak için kullanılmıştır. Bu yaklaşım, ırkların karışmasını önlemeye yönelik çabalarla dikkat çekmiş ve safkan hayvanlar elde etmeye çalışan bir hayvan yetiştiricisinin yöntemlerine benzetilmiştir. Bu çabalar, genellikle bir ırksal hiyerarşinin var olduğuna ve "aşağı ırkların" "üstün ırkları" "kirleteceği" endişesine dayanan bir inançla motive edilmiştir. Bu çabalar, genellikle bir ırksal hiyerarşinin var olduğu ve "aşağı ırkların" "üstün ırkları" "kirleteceği" endişesine dayanan bir inançla motive edilmiştir. O dönemdeki çoğu öjenikçi gibi ırksal hijyenistler de öjeni uygulanmadığı takdirde toplumun hızla yozlaşacağına ve medeniyetin, "aşağı" kabul edilen özelliklerin yayılmasıyla çökeceğine inanmışlardır.
Irksal Politikası Bürosu, Nazi Partisi'nin nüfus ve ırk siyaseti alanındaki tüm beyin yıkama ve propaganda çalışmalarını birleştirmek ve denetlemek için kurulmuş bir departmanıydı. 1933'te Nazi Partisi Nüfus Politikası ve Irk Refahı Konusunda Aydınlanma Bürosu olarak kurulan kurum 1935'te adını Nazi Partisi Irk Politikası Bürosu olarak değiştirildi. Dr. Walter Gross ofisi oluşturmakla görevlendirildi ve Nisan 1945'te İkinci Dünya Savaşı'nın sonunda ölene kadar ofisin lideri olarak kaldı.