İçeriğe atla

Nazar

Gözü sembolize eden çeşitli nazar boncukları

Nazar ya da kem göz, canlı veya cansız bir varlığın başına kaza veya belâ gelmesine neden olduğuna inanılan bakış. Nazardan özellikle çocukların, hamilelerin ya da hayvanların etkilendiğine inanılır.[1]

Etimoloji

Farsça kökenli kem sözcüğü kötü, fena anlamlarına gelir.[2] Göz sözcüğü Türkçede görme organı anlamına geldiği gibi aynı zamanda halk arasında "kem göz" (kötü niyetli bakış) anlamında da kullanılır. Arapça "nazar" kelimesi de göz/bakış anlamlarına gelir.

Bazı toplumlarda kem gözün nesneleri bile çatlatabildiğine inanılır. Mavi boncuğun bu enerjiyi kendisine çekerek yok edeceği fikri yaygındır. Kelimenin köz “ateş parçası” ile bağlantısı da dikkat çekicidir. Bakışın yakıcı gücü olduğu düşünülür.[3]

Tarihçe

Kem göz inancının kökeni çok eskilere dayanır. Antik Roma ve Helen medeniyetlerinde, Müslüman, Yahudi, Budist ve Hindu toplumlarında da görülen bu inanış özellikle yerli ve köylü toplumlarında yer etmiş, günümüze kadar hayatta kalmayı başarmıştır. Tarih boyunca yabancıların, vücut deformasyonu olan engellilerin, çocuksuz kadınların ve yaşlı kadınların nazarının daha çok değdiğine inanılmıştır.[1]

Geçmişte bazı toplumlarda nazarın kasıtsız olarak değdiğine inanılırdı. Örneğin Slav folklorunda, çocuklarına nazarı değdiği için kendini kör eden bir babanın hikâyesi vardır. Daha yakın zamanlarda ise nazarın kıskançlık sonucu değdiği inanışı yaygınlaşmıştır. Bu nedenle, özellikle Orta Çağ Avrupa'sında, bir mal veya çocuk övüldüğünde "Tanrı izin verirse"[4] veya "Tanrı kutsasın"[5] sözlerini eklemek âdeti yerleşmiştir.[1] Müslüman toplumlarda ise benzer anlamlara gelen maşallah sözü kullanılır.[6]

Korunma

Kem gözlerden koruduğuna inanılan yöntemler toplumdan topluma farklılık gösterir. En yaygın yöntemlerden biri nazar boncuğu gibi takılar takmak ya da üzerinde, muska gibi dua yazılı kâğıtlar taşımaktır. Hindistan'ın bazı yörelerinde evlenen çiftler nazardan korunmak için karşı cinsin kıyafetlerini giyerler. Bazı Asyalı toplumlarda çocukların gözlerinin etrafına siyah boya sürülür. Bazı Afrikalı ve Asyalı toplumlarda kem gözlerden en çok yiyip içerken etkilenildiğine, zira ağız açıkken ruhun vücuttan daha kolay çıkacağına inanılır. Bu nedenle yemek yalnız başına veya yakın akrabaların yanında yenir.[1]

Eski çağlarda, ölülerin ruhlarıyla, periler ve cinlerin birlikte yaşadıkları bir âlemin var olduğuna inanılırdı. Bu âleme bağlı olan insanların, özellikle de büyücülerin gözlerinde kötü ruhların yerleştiğine inanırlardı. Bu yüzden de onların bakışlarının çok güçlü ve zararlı olduğu düşünülürdü. Halk arasında nazara gelmiş biri için üzerlik (bitki) otu yakıp söylenen, "her yerde sen olasın, belâları savasın" sözünün temelinde de bu inanç vardır.[7] Anadolu'da Nazar Ocağı[8] veya Göz Ocağı adı verilen mekanlara gidildiği de bilinmektedir.[9][10]

İslam dininde de bazı hadislerde nazardan ve İslam peygamberinin nazardan korunmak için okuduğu dualardan bahsedilmiştir. Nazar veya İn Yekad ayeti, Müslüman halkların yaşamlarında en çok kullandığı ve aynı şekilde kâmil bir şekilde yazarak nazardan korunmak amacıyla evlerin girişlerine astığı Kur’an-i ayetlerden biridir.[11]

İslam'da ve Kur'an'da nazar diye bir şey olmadığını birçok akademisyen dile getirmiştir[12]

El verme

Dua okuyarak insanları nazarın (kötü gözün) olumsuz etkilerinden kurtarma gücüne sahip olduğuna inanılan kişiler (kadın veya erkek farketmeksizin) yaşlandıklarında, özellikle ölümlerinin yaklaştığını hissettiklerinde bu güçlerini başka birisine devrederler. Buna "El verme" denilir. ("Elini verdi" gibi cümlelerle de söylenir.) Bazen bu yaşlı kişilerin muziplik yaparak birden fazla kişiye el verdiklerine ve bunlardan birine asıl eli kendisine verdiğini, diğerlerini kandırdığını söylediklerine rastlanır. Nazarı kovma/çıkarma işleminin başarılı olduğu dua okuyan kişinin esnemesi ile anlaşılır. Ne kadar çok ve uzun esniyorsa karşısında oturan insan o kadar çok nazara uğramış demektir. Kimi zaman esnemekten gözünden yaşlar gelir. Hatta bazen nazara uğrayan kişi de esner.[13]

Kaynakça

  1. ^ a b c d "eye Nazar." Encyclopædia Britannica. Encyclopædia Britannica Online. Encyclopædia Britannica Inc.
  2. ^ "kem." Güncel Türkçe Sözlük. Türk Dil Kurumu. Erişim: 16 Ocak 2012
  3. ^ Türk Söylence Sözlüğü, Deniz Karakurt, Türkiye, 2011, (OTRS: CC BY-SA 3.0) 7 Kasım 2013 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.
  4. ^ (İngilizce) as God will
  5. ^ (İngilizce) God bless it
  6. ^ "maşallah." 28 Mart 2013 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. Güncel Türkçe Sözlük. Türk Dil Kurumu. Erişim: 4 Aralık 2011.
  7. ^ Türk Mitolojisi Ansiklopedik Sözlük, Celal Beydili, Yurt Yayınevi
  8. ^ İslam Ansiklopedisi - Ocak Maddesi 14 Eylül 2014 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.
  9. ^ Ocak [1] 14 Eylül 2014 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi., Cem Vakfı
  10. ^ ÇIBLAK, Nilgün (2004), “Halk Kültüründe Nazar, Nazarlık İnancı ve Bunlara Bağlı Uygulamalar”, Türklük Bilimi Araştırmaları (TÜBAR), S.15, ss.103-125
  11. ^ "Nazar Ayeti". 26 Ocak 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 9 Aralık 2015. 
  12. ^ [2] Caner taslaman nazar üzerine
  13. ^ Aşık Veysel Meslek Yüksekokulu - "Şarkışla Merkez ve Köyleri İncelemesi", 2017

Ayrıca bakınız

İlgili Araştırma Makaleleri

Cin, İbrahimi dinler de dahil olmak üzere modern veya antik birçok din ve inanışta bulunan bir tür ruhani mitolojik yaratıktır. Farklı inanışlarda farklı karakteristiklere ve özelliklere sahiptir.

<span class="mw-page-title-main">Kölelik</span> bir insanın başka birinin malı ve mülkü olması

Kölelik, bir insanın başka birinin malı ve mülkü olması. Başka bir kişinin malı ve mülkü olan kişiye köle, memlûk veya kul; köle sahibine ise efendi veya mevla denir.

Batıl inanç, genellikle bilgisizlikten, bilimsel bilgilerin veya nedenselliğin yanlış anlaşılmasından, kadere veya büyüye inanmaktan, olağanüstü etkileri algıladığını sanmaktan veya bilinmeyene karşı duyulan korkudan kaynaklanan inanç veya uygulamalardır. Batıl inançlar çoğu zaman şans, kehanet ve belirli ruhani varlıklarla ilişkilidir. Kaynak ve mantıklı bir açıklamadan uzak, uygulamalarda din adı kullanılan inanç ve hareketlere söylenen bir terimdir.

<span class="mw-page-title-main">Büyü</span> doğaüstü eylemleri içeren inanç ve uygulama türleri

Büyü veya sihir, insanların doğaüstü, paranormal veya mistik yöntemlerle doğal dünyayı etkileyebildiğini öne süren uygulamalar ve bunların çevresinde oluşturulan kültürel sistem.

<span class="mw-page-title-main">Peçe</span> Yüzün büyük kısmını örtmeye yarayan örtü

Peçe, doğal etkilerden ve kötü amaçlı bakışlardan korunmak amacıyla yüzün tamamını veya gözler hariç bir kısmını kapatmaya yarayan bir çeşit örtüdür.

<span class="mw-page-title-main">Nazar boncuğu</span> takıldığında nazar değmeyeceğine inanılan, göz şeklindeki boncuk, tılsım

Nazar boncuğu, insanı kem gözlerden koruduğuna inanılan boncuk. Tarih boyunca, çoğu kültürde ve dinsel inançta, göz figürü kötülükleri savan güçlü bir tılsım olarak kabul edilmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Şaman</span> Eski Orta Asya devletlerinde dinsel kişilik

Şaman ya da Kam, Şamanizm dinine inanan kavimler tarafından, ruhlarla insanlar arasında iletişim kurduğuna inanılan dini liderdir. Tunguzcada ve Mançucada ''büyücü'' veya ''kahin'' anlamına gelmektedir.

Hortlak veya Hortdan, Türk halk kültüründe mezardan çıkarak insanları korkuttuğuna inanılan yaratık.

Abası Yakut mitolojisinde, kötülükleri simgelediklerine inanılan ve korunmak için kendilerine kurbanlar sunulan, kötü ruhlara verilen ad.

<span class="mw-page-title-main">İlk Fitne</span> Müslüman halkların bölünmesine sebep olan savaş

İlk Fitne, Halife Osman'ın evinde öldürülmesi ile başlayan ve Muaviye'nin İslam Devleti'nin başına geçmesi ile sonuçlanan iç savaş dönemine İslam tarihinde verilen isim.

<span class="mw-page-title-main">At (folklor)</span> halkbilimi ögesi

Türk halkları kültüründe at, çok önemlidir nitekim, birçok halkbilimciye göre Bozkır Medeniyeti at üzerine kurulmuştur.

<span class="mw-page-title-main">Türk kültüründe Nevruz</span>

Nevruz, Türklerin yeniden tarih sahnesine çıkışını, yeni bir yılın başlamasını ifade eden bir gündür. Bir diğer adı "Ergenekon Bayramı"dır.

<span class="mw-page-title-main">Şer</span> kötü davranış, düşünce, bencillik ve fenalık

Şer ya da kötü, birçok din ve kültürde tanımlanan, kötü davranış, düşünce, bencillik ve fenalıklar. Şer sözcüğü sıklıkla "hayır" sözcüğü ile karşılaştırmalı ve zıt anlamlı olarak kullanılır. Bazı dinlerde şer, evrende hüküm süren kötü bir güç olarak tanımlanır ve şeytan, ahriman gibi varlıklarda vücut bulur.

<span class="mw-page-title-main">Alkarısı</span>

Alkarısı - Türk, Anadolu ve Altay halk inancında lohusa dönemindeki kadınlara ve atlara musallat olduğuna inanılan yaratıktır. Efsanenin temeli Şamanizm'e kadar uzanır. İnanışa göre lohusaların ve yeni doğmuş çocukların ciğerleriyle beslenir. Alkarısından korunmak için çeşitli çarelerin olduğuna inanılır. Lohusa kadını yalnız bırakmamak, ışıkları sürekli yakmak, başucuna Kuran koymak, yüzünü kırmızı örtüyle örtmek, doğum yapılan yere kartal getirmek bunlardan bazılarıdır. Albastıya neden olduğuna inanılır. Albıs adlı yaratık ile de alakalıdır.

<span class="mw-page-title-main">Maşallah</span> Takdir, sevinç, övgü veya minnettarlığı ifade etmek için kullanılan Arapça söz

Maşallah; beğenilen veya takdir edilen bir şey görüldüğünde, "Allah nazardan saklasın" anlamında kullanılan bir söz. Kem gözlerden koruduğuna inanılarak, yazı şeklinde, canlı veya cansız varlıkların üzerinde de taşınır. Müslüman toplumların yanı sıra, geçmişte Osmanlı hakimiyetinde bulunan Balkanlarda ve Kıbrıs'taki gayrimüslim toplumlarda da kullanılır.

<span class="mw-page-title-main">Crossdresser</span> karşı cins ile özdeşleşmiş kıyafetleri giyen kimse

Crossdresser, karşı cins ile özdeşleşmiş kıyafetleri giyen kimsedir. Kadın ise erkek kıyafetleri, erkek ise kadın kıyafetleri giyen kimsedir. Kavram, kıyafetlerin yanı sıra, karşı cins ile özdeşleşmiş aksesuarları; saç, sakal, bıyık, kaş modellerini ve makyajı da kapsar. Crossdresser kimseler bunu cinsel yönelimlerinin bir sonucu olarak yapabilecekleri gibi; kimliklerini gizlemek, herhangi bir sanat gösterisinde yer almak ya da cinsel bir fetiş olarak da yapabilirler.

Eren, Anadolu halk geleneğinde üstad veya üstadın üstadı anlamında kullanılırken dini çevrede ise Evliya anlamında kullanılmaktadır. İren veya Yiren de denir. Ermiş olarak da adlandırılır. Kendini doğanın ve evrenin işleyişine ve yoluna bırakmış, doğrudan yalnızca bunlardan öğrenmeyi yol edinmiş kişilerdir. Öte yandan dini olarak da Tanrıya ve onun yoluna adamış kişi olarak görülür.

Cılka Han - Türk, Yakut ve Altay mitolojisinde Çocuk Tanrısı. Çocuk doğduğunda kaderini belirler. Doğumu yapan kadını da korur. Çocuğu olamayan kadınlar tarafından ondan çocuk dilenir.

Körmöz, Türk ve Altay halk inancında ve mitolojisinde melek ve hayalet anlamına gelen sözcük. Körmös, Kürmös veya Körümes de denir.

<span class="mw-page-title-main">Muska</span>

Muska, bazı hastalıkları, kabus kötülükleri ve nazarı uzaklaştırmak için boyna asılan veya üstte taşınan yazılı kâğıt. Genellikle olası bir hastalıktan korunmak amacıyla veya tedavi için taşınır. Çoğunlukla üçgen biçimindedir. Deri, meşin, gümüş ve altın kılıflar içine konarak boyuna asılır ya da kola takılır.