İçeriğe atla

Nart destanları

Savsırıko

Nart destanları (AdigeceНарт эпос; Karaçay-BalkarcaНарт таурухла; Osetçe:Нарты кадджытæ/Нарти кадæнгитæ; Narty kaddžytæ/Narti kadængitæ; Çeçence:Нарт Аьрштхой) , Kuzey Kafkasya halklarının sözlü geleneği içerisinde anlatılan ve büyük ölçüde derlenmiş olan yiğitlik destanı.

Kapsam

Abaza, Abhaz, Adige, Ubıh, Karaçay, Balkar, Oset, İnguş ve Svanların dillerinde söylenen Nart destanı parçaları (tekstler) vardır. Bu destanların tümü aynı kategoriden sayılsalar da, anlatılar bir topluluktan diğerine farklılıklar da göstermektedirler. Örneğin aşk ve ihanet (entrika) ögeleri Kabartay ve Oset varyantlarında daha gelişmiş ve daha belirginleşmiştir.

Kafkasyada yaşayan halkların ortak kültür ürünleri olan Nart destanları, Karaçay-Balkar Türklerinin sözlü halk edebiyatında da önemli bir yer tutar. Ayrıca; Çerkes, Abhaz-Abaza, Oset, Çeçen-İnguş ve Kumuk Türklerinin halk kültüründe de yer alan Nart destanları, bunların her bir varyasyonu birbirlerine benzemekle birlikte kendisine özgü millî unsurları bünyesinde barındırdıkları ve aralarında bazı farklılıkların olduğu da bir gerçektir.[1]

Nartlar, aynı adlı destanlarda bahsedilen bir halktır ve gerçekte bu ada sahip bir toplumun geçmişte yaşayıp yaşamadığı bilinmemektedir, fakat yaygın görüşe göre tek bir toplum olmayıp binlerce yıldır birlikte yaşayan ve değişik ırklardan gelen kavimlerin kaynaştığı bir Kafkas halkıdır. Daha doğrusu bugün de var olan bir halklar bütünüdür. Karaçay-Balkar (Alan ve Tavlu), Çeçen-İnguş (Nohçı ve Galgay), Oset (İron ve Digor), Abhaz, Adıge, Avar ve başka pek çok küçük nüfuslu toplumlarının kültürel olarak kaynaşmasıyla ortaya çıkmıştır, ancak her biri kendi dillerini konuşur. Buna karşın ortak kültürel unsurların kime ait olduğu ve hangisinden geldiğini belirlemek bazen çok zor bazen de imkânsızdır. Bu nedenle bir iki örnek vermekle yetinilecektir. Nart mitolojisinin içerisindeki Türk unsurları bulmaya çalışmak zordur. Bazı kavram, isim ve olaylar birebir Türk söylencelerini andırırken bazen de başka uluslara ait olduğu anlaşılan olgular mevcuttur. Fakat tutarlı ve uyumlu bir örüntü içerisindedir.[2]

Ufuk Tavkul'a göre de; Nart destanları Kafkas kökenli Adıge ve Abhazların olduğu kadar, Türk kökenli Karaçay-Balkarların ve Hint-Avrupa kökenli Osetlerin de millî destanları arasındadır. Nartlara değişik bir karakter kazandıran Çeçen-İnguşlar ve Avar, Lezgi, Lak, Dargı, Kumuk gibi farklı etnik kökenlere sahip Dağıstan halkları için de Nart destanları onların ulusal kültürlerinin ve halk edebiyatlarının ayrılmaz bir parçasıdır.[3]

Destanın konusu ve içeriği

Adıge Nartlarının destanları 7 cilt (ve basımı tamamlanamamış 8. cilt), 26 bölüm ve 700'den çok metin halinde derlenip 1968-1971 yılları arasında Maykop'ta yayınlanmıştır. Destan, değişik karakterdeki çok sayıda kadın ve erkek kahramanı, gök ve yer tanrılarını, yarı tanrıları, göğsü kılıçlı orman adamlarını (мэзыл1), hortlakları (хьадэджад) ve Ölüler Ülkesi (Хьадрыхэ) insanlarını, Yisp (Исп) denilen cüceleri, büyücü (уды, нэгъуч1ыцэ) ve kahinleri (усэрэжъ), devleri (иныжъ), perileri (тхьэ1офыд), ejderhaları (блaгъо, шэгьыблэ), define bekçilerini (1этэт) ve bunlar gibi birbirinden farklı mitik yaratıkları konu edinmektedir.

Nart destanı,çok eski dönemler insanının eğitimi, yaşama hazırlanması, model alınacak kişileri ve davranışları gösterme gibi öğretici görevleri yerine getiriyordu. Bu nedenle örnek alınacak kahramanları ve dünya görüşünü sunuyor, kaçınılması gereken davranışları ve kötü örnekleri de sergileyip dışlatıyordu.

Destanda ünlü bir Nart kahramanının nasıl doğduğu, yaşam serüveni ve nasıl öldüğü bir bir anlatılmaktadır. Nart kahramanları,genellikle gizleri ya da zayıf noktaları, büyücü ya da kahinlere danışılarak öğrenildikten sonra öldürülebilmektedirler. Örneğin Savsırıko / Sosruko dizlerine silah işlediği öğrenildikten sonra, Peterezi analığı Joko-nan'ın (Жъокъо-нан) sabahleyin ilk bakışı ile denk düşecek bir okun öldüreceği öğrenildikten sonra öldürülebilmiştir.

Nart sözcüğünün anlamı

Oset Tarihçi Vladimir Abayev, “nart” kelimesinin Moğolca olduğunu ileri sürmekte ve bu kelimeyi “nar” (güneş) + “t” (çokluk veya soy bildiren ek) şeklinde “Güneşin Çocukları” anlamına geldiğini ileri sürmüştür. Abayev’e göre Destanlarda anlatılan Nart kahramanları Alanlar'dır. Yani, Moğollar Alanlar'a “Nart” adını vermişlerdir.[4]

Tarihçi Magomet Habichev, “nart” kelimesinin Moğolca “nert” (Meşhur,Ünlü,Soylu) kelimesinden kaynaklandığını belirtmektedir. Moğolcadaki “nert” kelimesi;

Kalmukça “nerte” (nam salmış), Karaçay Türkçesinde “nart” (alp, kahraman), Kumuk Türkçesinde “nart” (alp,kahraman), Karakalpak Türkçesinde “nart” (alp,kahraman), Sagay Türkçesinde “nart” (alp, kahraman) anlamına gelmektedir.[5]

Tarihçi Murat Karaköt, Şor ve Sagay Türklerinde kahramanlık destanları için “nart-pak” kelimesinin kullanıldığını ve bu kelimenin kavimler göçüyle Sibirya bölgesinden Kafkasya’ya geldiğini belirtmektedir.[4]

"Nart" (ya da Şapsığ söyleyişiyle "Nat") sözcüğü "Gözüpek, korkusuz kahraman" gibi anlamlar içermektedir ve bir görüşe göre Adıgece kökenlidir. Ne (göz)+ Tı (verme) "Netı/Nat" gözünü veren, gözünü budaktan esirgemeyen, korkusuz kahraman demektir. Başka bir iddia ise, etimolojik olarak Nar(göz) + Ant (adige isminin en eski ve gerçek hali) kelimelerinin kısaltılmışıdır. Ant'ların gözü-gözdesi anlamına gelir.[6]

Dilbilimci B.H. Balkarov ise Çerkes dilinde “nar” şeklinde bir kelime olmadığı gibi, Çerkes dilindeki çokluk ekinin “-t” değil, “-khe” olduğunu /t/ ekinin kelimenin kökü olan “nar” kelimesiyle birlikte hiçbir anlam ifade etmediğini belirtmiştir.[7]

Nart destanlarının MÖ 3. - MÖ 1. binyıl boyunca geliştiği, Bronz Çağı, özellikle Demir Çağı'nda biçimlendiği, o çağlara ve izleyen daha yakın dönemlere özgü izler de taşıdığı görülmektedir. Bütün bu gelişim süreci içinde anaerkil aileden ataaerkil aileye, sınıfsız toplumdan sınıfların belirdiği aşamalara geçiş durumları izlenebilmektedir.

Bununla beraber, Mahoşkuşha petroglifleri, oluşumun MÖ. IX-VIII binlere kadar uzanabileceğini gösteriyor[8]

Destan kahramanları

Setenay

Setenay veya (Setenay-guaşe, Сэтэнай-гуащэ); destan kahramanı bilge kadındır. Nartların akıl danıştığı bir anaerkil kadını tipidir. Onun kişiliğinde anaerkil düzenin özellikleri görülebilmektedir.

Diğer söyleyiş biçimleri:

  1. Kabartayca: Сэтэней-гуащэ;
  2. Ubıhça: Сэтэнай, Сэтэнай-Гуаща, Сэтэнэй;
  3. Karaçayca: Сэтэнай-бийче;
  4. Balkarca: Сатанай;
  5. Abhazca: Сэтэни-гуаща;
  6. Osetçe: Шъэтэна;
  7. İnguşça: Сиэла-Сата, Сели-Сата.

"Setenay" Adıgece "kılıç veren" (Сэ/Se "kılıç" + тэн/ten, тын/tın "veren") anlamına gelmektedir ("ay" aidiyet ekidir). Guaşe ("гуащэ") ise "kadın, hanım" anlamı taşır.

Savsırıko , Sosruko

Sosruko veya Savsırıko (Саусырыкъо), Setenay-guaşe'nin taşın içinden doğmuş olan oğludur, dizleri dışında vücuduna silah işlemez.

Diğer söyleyiş biçimleri:

  1. Kabartayca: Sosrıko, Sovsırıko;
  2. Abhazca: Sasrıqua;
  3. Karaçayca: Sasrıko, Sosruko, Sosurqua, Sosurqa;
  4. Osetçe: Ş'ojırıko (Шъожъырыкъо), Sozrıko, Sosırko,
  5. İnguşça: Seska-Solsı, S'eksı Solsı (Cьексы Солсы);
  6. Çeçence: S'eska-Solsa (Сьеска-Солса), So'ska (Соьска)

Sosruka; Adigece "Kızgın Oğlan" (Сао [Шъао]-сыр-ы-къо/Save [Ş'ave] - sır-yı-ko ve "Kılıçla Saldıran" (Сао[Сэуэ]/Save [Seve]) anlamlarına gelir.[9]

Şebatınıko

Şebatınıko (Шэбатыныкъо) veya Badınıko; bir kahramanlık örneğidir. O, her davranışıyla örnek bir yiğittir. Savsırıko'nun kuzenidir (teyze oğludur).

Diğer söyleyiş biçimleri:

  1. Kabartayca: Badınoko;
  2. Ubıhça: Berdenıqua;
  3. Karaçayca: Badinoko, Bödene;
  4. Abhazca: Na-Şbatkva (На-Шбатква);
  5. İnguşça: Batoko-Şertuko, Batoko-Şirtta;
  6. Çeçence: Batkiy, Şirtqa, Batkiyiy, Şirtqa, Batoko-Şertuko.

Şebatınıko, Adıgece "Щe (ok) + бэ (çok) + тын (veren) + къo (oğul) sözcüklerinin bileşimidir. "Çok ok veren" ya da "Ok atan kişi" gibi anlamlar içermektedir.[10]

Verzemeg

Verzemeg; akıllı ve ağır başlıdır. Bütün Nartlar onu örnek alırlar. Nart kahramanlarının lideri ve Setenay-guaşe’nin kocasıdır.

Değişik söyleyiş biçimleri:

  1. Adıgece:Werzemec
  2. Abhazca:Warzamag
  3. Balkarca:Örüzmek
  4. Osetçe:Wrıjmegü, Urızmag

Karaçay-Balkar Türkçesiyle “Örüzmek” adının “örüz” (ırmak, akarsu) + “mek, bek” (bey, prens) şeklinde iki ayrı kelimenin birleşmesinden oluştuğu düşünülmektedir, bu takdirde anlamı “ırmağın beyi, ırmağın sahibi” demek olur.

Peterez

Peterez; Nart destanlarında adı geçen bir kahraman ve destan kişisidir. Sabahleyin analığı Jokonan'ın (Жъокъо-нан) Peterez'e ilk bakışına denk düşecek bir ok dışında, kendisine silah işlemiyordu.

Değişik söyleyiş biçimleri:

  1. Kabartayca: Бэтэрэз, Батраз;
  2. Karaçayca: Батраз;
  3. Abhazca: Патраз;
  4. Osetçe: Батырадз;
  5. Adıgece: Пэтэрэз.

Peterez; Adıgece "düzgün burunlu" anlamına gelir (pe=burun, terez=düzgün).

Nêsren

Nêsren veya Nêsren-jak'e (Несрэн-жак1э); doğruluğu, adaleti ve dürüstlüğü simgeler. Nart Kurultayı'nın (Хасэ) Başkanıdır. "Nesren" sözcüğü, AdIgece "En önce erişen", "Uzağı gören" gibi anlamlar içermektedir.

Nartlardan ateşi çalıp insanları ateşsiz ve karanlıkta bırakan, üstelik tanrılığa da kalkışan Pak'o'yu (Пак1о) kızdırdığından Kaf dağına, bir anlatıya göre de Elbüz tepesine zincirlenmiş, tıpkı Prometheus efsanesinde olduğu gibi, başına bir kartal dikilmiştir. Kartal geceleri Nêsren'in göğsünü parçalayıp acı çektirir, ama gündüzleri ak bir güvercin gelip göğsünü gagası ile sıvazlar ve acısını dindirip, yarasını iyileştirir. Vücuduna silah işlemeyen Peterez, zorlu bir uğraştan sonra, attığı oklarla kartalı kalbinden vurur. Bunları gören Pak'o kaçar. Böylece Nêsren-jak'e kurtulur, Nartlar şölenler düzenleyip şarkılar söylerler, Peterez'i öven sözlerle bu büyük başarıyı kutlarlar.[11]

Büyük ev

O dönemler kocadığına ve elden ayaktan düştüğüne Nart Kurultayınca (Нарт Хасэ) karar verilen saygın yaşlılar, son ziyafetin verildiği Aleg'lerin 30 m boyunda ve her biri sekiz öküz tarafından çekilebilmiş çok sayıda iri sütunlar üzerinde kurulan Büyük evindeki Ölüm Kurultayı (Ук1 Хасэ) sırasında öldürülmektedirler. Aleglerin evi kadın erkek yaşlıların, adından bile ürktüğü bir evdir. Örneğin, yaşlı Verzemeg de, zehir içirilerek ya da içki kupasına gizlice konacak bir zehirli yılana sokturularak öldürüleceklerden biridir.

Yaşlılar dağı

O dönemler, sıradan kişiler ve kocamış kadın ve erkekler, kışın, özellikle de en soğuk günlerde Jığeyıbg (Жъыгъэибг) denilen Yaşlılar Dağında (günümüzde Kıyıboyu Şapsığya'da Kalej-Къэлэжъ Köyünde) kızaklara bindirilip, üstten dik uçuruma doğru kaydırılmakta ya da yüksek yar ile Aşe Irmağı arasındaki kumsala bırakılarak ölüme terk edilmektedir. Uçurum boyunca, sürüler halinde aç kargalar uçuşmakta, gagalanacak yaşlıları beklemektedir. Gelenek acımasızdır ve ondan kaçınmak olanaksızdır. Ama Verzemeg, saygın ve ünlü bir Nart olduğundan, farklı, kendisine yaraşır bir eğlenti (джэгу) ve ağırlama eşliğinde, farkına bile vardırılmadan öldürülecektir.

Ölüm uykusu

Tha ya da Thaşho (Тхьашхо; en büyük Tanrı), Nartlara, elçi olarak küçük bir kuş gönderir, "Uzun ömürlü ve çoğalan, ama geride bir ün bırakmamış Nartlar olarak mı yaşamayı istersiniz, ya da kısa ömürlü, ama ünü büyük Nartlar olarak mı anılmayı seçersiniz?" diye sordurur. Nartlar Kurultayı toplamaya ve karar almaya gerek bile duymadan, hemen oracıkta yanıtlarını bildirirler: Hayvan gibi onursuzcasına çoğalarak yıllarca yaşamayı istemiyoruz: Ömrümüz kısa da olsa, ünümüz büyük olsun! derler. Bunun üzerine Thaşho, Nartların beslenme kaynaklarını yenilememeye (üretmemeye) başlar. Nartlar çevreyi tarayarak ve elde kalmış olan son avlarını da tüketerek, sonunda Maykop kentinin güneyindeki Fışte Dağının (Rusça: Fişt) eteklerine tırmanmaya başlarlar. Ama açlıktan bitkin düşmüş olan Nartlar daha ileriye gidemezler. Yaşça da en küçükleri olan Şıvjıy’ı (Шыужъый), son kez toplu bir yemek yiyebilmek için, elde kalan tek anaç domuzu (къоныжъ) getirmesi için gönderirler. Şıvjıy, domuzu bir dere yatağında bulur, oku ile vurup atının üzerine koyar ve dönüş yoluna koyulur. Dönerken atıyla geçtiği yerler, domuzun ağırlığı nedeniyle, karda ilerleyen birinin açtığı yol gibi, oluk biçiminde açılır ve buralardan dağ suları dere olup akmaya başlarlar. Yolda, adını duyduğu, ama kendisini görmediği insan soyundan genç ve küçük cüsseli biri ile karşılaşır: "Sen Kırım taraflarında yeni türediği söylenen küçük insan soyundan biri olmalısın, kimsin, neyle geçiniyorsun, nerede ve kiminle yaşıyorsun?" diye sorar. "Adım Pak'oko Tatarşav (Пак1окъо Тэтэршъау; Pako oğlu Tataroğlan)" der, "Sizin gibi avlanarak geçiniyorum, ileride bir kulübede annemle birlikte yaşıyorum, buyur" diye sözlerini tamamlar. Tatarşav, daha genç olduğundan Şıvjıy'ın solundan ve omuz boyu gerisinden yürüyormuş. Büyüğe saygıyı ifade eden ve şimdilere değin süren bu Adıge geleneğinin o dönemden kaldığı ve zamanla diğer insan topluluklarına da yayıldığı Adıgeler arasında anlatılır. Ayrıca Tatarşav'ı görenler Nart görmedim demesinler! (Тэтэршъао зилъэгъугъэм нарт слъэгъугъэп ерэмы1у!) özdeyişi de o karşılaşmadan kalmıştır, çünkü Nart görmüş son kişi olan Tatarşav, Nartlardan sonra, Nartlar gibi bir yiğit ve gerçekten Nart sayılan bir kahraman olmuştur. Yol ayrımına geldiklerinde, Şıvjıy: Tatarşav, annene bir armağan göndermeden seni bırakamam, Nartlara yakışmaz bu, ama yoksul biriyim, altın gibi değerli bir şeyim yok der, bir meşe ağacını eğer, tepesini sivriltip ucuna götürmekte olduğu domuzun bir budunu kesip takar, "Al bunu, azar azar evine götürürsün, kurutursanız kış boyunca ikinize de yeter" der ve yoluna devam eder. Nartlar son yemeklerini yer, müzik ve şarkılar eşliğinde son danslarını da oynarlar, ardından topluca derin bir uykuya yatarlar. Onların Fışte Dağı eteklerinde, ama bilinmeyen bir yerde, hâlâ uyumakta oldukları yaşlılar arasında anlatılır.

Nart-Ortshoy destanı

Çeçen destanları, Nart-Ortshoy Destanı adını taşır ve farklıdır. Çeçen destanlarına göre, Nartlar başka bir bölgeden Ortshoy ülkesine gelen ve Ortshoylarla karşılaşan, ama her biri birer yiğit olan başka bir diyarın kahramanlarıdır. Ortshoylar, Ortshoy diyarını saldırganlardan ve devlerden korumaya çalışan yurtseverler ve yerel kahramanlardır. Dağıstan halkları arasında ise, erken İslamlaşma nedeniyle Nart anlatıları çok azalmıştır. Dağıstan halkları arasında Arap-İran çıkışlı İslami anlatılar ve destanlar daha yaygındır.

Ayrıca bakınız

Kaynakça

  1. ^ Adiloğlu, Adilhan. "Nart Destanları" (PDF). 6 Mart 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi (PDF). Erişim tarihi: 28 Temmuz 2014. 
  2. ^ Karakurt, Deniz (2011). Türk Söylence Sözlüğü. Türkiye. s. 169. 
  3. ^ "Nart Destanları'nın Eski Türk Destanları ile İlişkisi, Ufuk Tavkul". 13 Aralık 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 25 Ocak 2012. 
  4. ^ a b Adiloglu, Adilhan. "Adilhan Adiloğlu - Karaçay-Malkar Nart Destanları". 5 Aralık 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 8 Aralık 2023.  s.199
  5. ^ Adiloglu, Adilhan. "Adilhan Adiloğlu - Karaçay-Malkar Nart Destanları". 5 Aralık 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 8 Aralık 2023. 
  6. ^ Şora B. Noghumuka Adighe-Hatike, Çerkes tarihi
  7. ^ Adiloglu, Adilhan. "Adilhan Adiloğlu - Karaçay-Malkar Nart Destanları". 5 Aralık 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 8 Aralık 2023.  s.198
  8. ^ https://tr.m.wikipedia.org/wiki/Mahoşkuşha_petroglifleri []
  9. ^ A.M.Гадагатль,Памят нации, Майкоп,2002,s.309
  10. ^ Проф.Др.A.М.Гадагатль, Память Нации, Республика Адыгея, Майкоп-2002, (s.314-315)
  11. ^ "Adıgey (Çerkesya)'in Kısa Tarihi". Kafkasya Kültürel Dergi, 39-42. 1973. ss. 173-178. 

Dış bağlantılar

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Kafkasya</span> Karadeniz ve Hazar denizi arasında yer alan, Avrupa ve Asyanın sınırında bulunan bölge

Kafkasya, Karadeniz ve Hazar denizi arasında yer alan, Avrupa ve Asya'nın sınırında bulunan bölgenin ismi. Kafkas sıradağlarında, Avrupa'nın en yüksek dağı olan ve Kafkas halklarının sözlü edebiyatını oluşturan Elbruz Dağı bu bölgede bulunmaktadır. Kafkasya bölgesi siyasi ve coğrafi olarak Kuzey Kafkasya ve Güney Kafkasya olmak üzere ikiye ayrılır. Güney Kafkasya, bağımsız ve egemen devletlerden oluşmaktadır. Kuzey Kafkasya ise Rusya içinde bulunmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Adige Cumhuriyeti</span> Rusyaya bağlı özerk cumhuriyet

Adige Cumhuriyeti (AC), Kuzey Kafkasya'da Rusya Federasyonu üyesi bir cumhuriyet. Kafkas Dağlarının kuzeyinde, Krasnodar Kray sınırları içinde yer alır. Cumhuriyetin yazıçeviri olarak adı Respublika Adıgeya olup Adigeya olarak da bilinir. Adige Cumhuriyeti adını, günümüzde nüfusun daha azı durumunda olan Batı Çerkeslerinden alır. Başkenti Maykop'tur. Yüzölçümü 7.600 km², nüfusu 440327 (2010). Nüfus yoğunluğu 58.8'dir. Adige Devlet Üniversitesi cumhuriyetin üniversitesidir.

<span class="mw-page-title-main">Sosruko</span> Kuzey Kafkasya destanlarının en ünlü ve en yaygın mitolojik kahramanı

Sosruko, Kuzey Kafkasya destanlarının en ünlü ve en yaygın mitolojik kahramanı. Sosrıkua, her çağda, her dönemde Nart destanlarının bilinen kahramanıdır.

Kafkas dilleri, Kafkasya'da yaşayan halklarının konuştuğu dillere verilen genel addır. Kafkasya'nın yerli dilleri, birbirlerinden köken açısından bağımsız kabul edilen Kuzeydoğu, Kuzeybatı ve Güney Kafkas dil aileleridir. Buna ek olarak Hint-Avrupa, Türk, Moğol ve Sami dilleri de Kafkasya'da konuşulan diğer dil aileleridir.

Rusya Federasyonu, 85 federe yapıya, birliğe dahil birime, bölünmüştür. Bu yapılanmanın 22 tanesi cumhuriyetlerden oluşur. Cumhuriyetlerde, toplumun çoğunluğunu etnik kökeni Rus olmayan halk oluşturur, fiziki sınırlar bu şekilde belirlenmiştir. Bir cumhuriyette yerel halkın etnik kökeni cumhuriyete isim veren milliyet olarak bilinir. On yıllarca süren Rusya içi göçler nedeniyle artık bu milliyet o cumhuriyetin nüfusunda çoğunluğu temsil etmeyebilir ama yine de o belirli etnik milliyetin cumhuriyeti olarak kabul görür.

<span class="mw-page-title-main">Lezginka</span>

Çeçenlerce Lovzarg, Kabardeylerce Islamey, Osetlerce Zilga, Azerilerce Qaytağı, İnguşlarca Halhar ve Kafkasya dışında Şeyh Şamil ya da Lezginka olarak anılır. Bütün Kafkasya'da yaygın bir şekilde oynanan; değişik kabilelerce Zilga, Maggalan, Çeçen, İsteme, Şamiley adıyla anılan Lezginka, büyük bir beceri ve ustalık isteyen bir danstır.

<span class="mw-page-title-main">İnguşetya</span> Rusyaya bağlı federe cumhuriyet

İnguşetya, İnguşya ya da resmî adıyla İnguşetya Cumhuriyeti Kuzey Kafkasya’da, Rusya Federasyonu’na bağlı federe cumhuriyet. Kuzey Kafkasya Federal Bölgesi’ne dâhil olan İnguşetya’nın güney sınırı; Rusya Federasyonu’nun Gürcistan sınırının parçasıdır. Doğusunda Rusya’nın özerk cumhuriyetlerinden Çeçenya; batısında ise yine aynı statüdeki cumhuriyetlerden Kuzey Osetya-Alanya bulunur.

<span class="mw-page-title-main">Batı Çerkesleri</span>

Batı Çerkesleri ya da Batı Adığeleri, Kuzey Çerkesleri veya Adigeyler, Adigeler, Çerkeslerin bir kolu olan ve Rusya'ya bağlı Adigey Cumhuriyeti ile Krasnodar Krayı ile Çerkes Sürgünü'nde Çarlık Rusyası döneminde Kafkasya'dan Osmanlı İmparatorluğu topraklarına sürülüp tehcir ettirilen ve bugün Türkiye, Ürdün, Suriye ve İsrail gibi ülkelerde yaşayan Kuzey Kafkas halkı. Adigeler, Adigey Cumhuriyetinin 447.109 (2002) olan toplam nüfusunun % 24.2'sini oluşturur.

<span class="mw-page-title-main">Karaçaylar</span> Kafkasya’da yaşayan Kıpçak kökenli Türki halk

Karaçaylar veya Karaçaylılar, çoğunluğu Rusya'ya bağlı Karaçay-Çerkesya'da yaşayan bir Türk halkıdır.

<span class="mw-page-title-main">Svanlar</span> etnik grup

Svanlar, Gürcistan'nın kuzeybatısındaki dağlık Svaneti bölgesinin yerli halkı olan bir Kartveli halkıdır. Svanların konuştuğu Svanca, Kartveli dillerinden biri olup tehlike altındaki diller arasında yer almaktadır. Svanlar ayrıca diğer bir Kartveli dili olan Gürcüce de konuşmaktadırlar. Svanlar tarafından kullanılan öz tanımlama, muhtemelen klasik dönem yazarlarının Misimian etnonimine yansıyan Muşüan'dır.

<span class="mw-page-title-main">Kafkas Dağları</span>

Kafkas Dağları, Kafkas Sıradağları Kafkasya'da Karadeniz ve Azak Denizi ile Hazar Denizi arasında, kuzeybatı ve güneydoğu doğrultusunda uzanan sıradağlar ve dağ sistemi. Bu dağlar kuzeybatıda Taman Yarımadası yakınlarında başlar ve güneydoğuda Apşeron Yarımadasına değin uzanır. Kafkas Dağları, Kuzey ve Güney Kafkaslar olmak üzere ikiye ayrılmaktadır. Kuzeyde kalan sıra dağlara Büyük Kafkas Dağları, Güney Kafkas Dağlarına ise Küçük Kafkas Dağları denir.

<span class="mw-page-title-main">Kafkasya halkları</span>

Kafkasya halkları, Kafkasya'da yaşayan halklar. Bu halklar, coğrafi olarak Kuzey Kafkasya halkları ve Güney Kafkasya halkları biçiminde adlandırılırlar. Etnik açıdan, özellikle dil açısından da Kafkasya yerlileri, Hint-Avrupa kökenliler ve Türk asıllı halklar biçiminde üç öbeğe ayrılırlar.

Peterez, Nart destanlarında adı geçen önde bir kahraman ve destan kişisi. Sabahleyin analığı Joko-nan'ın (Жъокъо-нан) Peterez'e ilk bakışına denk düşecek bir ok dışında, kendisine silah işlemiyordu. Doğumundan önce Nart yaşlıları, "Eğer bu bebek bir kız çocuğu olarak doğarsa, ona bir dikiş sepeti hazırlar, ona göre yetiştiririz; eğer bir oğlan çocuğu olarak doğarsa, onu azgın sulara bırakırız" derler. Şarkının gerisi de şöyledir:

Tanrı bir oğlan çocuğu olarak yarattı Peterez'i
Onu bir sepet içinde
Geçilmesi zor, bataklık bir kamışlığa attılar
Sert bir fırtına esti
Sepeti azgın dalgalara doğru, denize sürükledi
Azgın deniz yatağımdır
Deniz köpükleri de yorganımdır benim
Diyordu Peterez.

Koç'as (КъокӀас), Adigeler arasında anlatılan, yaklaşık üç yüz yıllık bir geçmişe sahip olan destandır. Şiir ve düz anlatım biçimleri vardır.

Örüzmek Han - Kuzey kafkas halklarında efsanevi hakan. Diğer adları Urızmaq 'dır. Karaçay ve Malkarlar ile iç içe geçmiş olan Nart destanlarında Nartların lideri olarak karşımıza çıkan karakter Örüzmek adını taşır ve onun yeryüzüne düşen bir meteor parçasının içinden doğduğu ve kurt sütü içerek büyüdüğü anlatılır. Karısı Satanay Hanım’dır. Örüzmek’in yaşadığı olaylar Basat Han’ın yaşadığı serüvenlerle birebir örtüşür. Tepegözle karşılaşır ve onu öldürür. Türk destanlarında Uruz Bey, Basat’ın babasıdır. Örüzmek’in Kolan adında bir atı vardır ve Türkçe Kulan ile örtüşmektedir, bu kelimenin alaca renk ifade ettiği söylenir.

<span class="mw-page-title-main">Satanay</span>

Satanay Hanım – Kafkas Nart mitolojilerinde baş karakter. Seteney olarak da bilinir. Nart destanlarında nart halkının anaları olarak kabul edilir. Güzelliğin ve bilgeliğin sembolüdür. O, Nartların lideri Vorzemec’in karısıdır. Babası Güneş’tir ve annesi Ay’dır. Doğaüstü güçlere ve sihirlere sahiptir. Prenses anlamına gelen Guaşe unvanını taşımaktadır. Satanay Guaşe gelecekten haber verir, istediği insanın veya hayvanın şekline girebilir. Nart destanlarında Satanay Guaşe ile Vorzemec'in mutlu bir hayat yaşadıkları anlatılır. Nartları düştükleri sıkıntılı durumlardan keskin zekâsıyla kurtarmayı başaran Satanay, kocası Vorzemec'e de zor anlarında yardımcı olur. Nartlar Satanay’a danışmadan hiçbir işe kalkışmazlar.

<span class="mw-page-title-main">Kuzey Kafkasya halkları</span> gizlilik

Kuzey Kafkasya halkları, Çarlık Rusyası döneminde Kuzey Kafkasya’da yaşarlarken Kafkas-Rus Savaşında yenilmeleri üzerine 1864 Çerkes Sürgünü'nde Osmanlı İmparatorluğu topraklarına sürülüp tehcir ettirilen ve bugün diaspora olarak Türkiye, Suriye ve Irak gibi ülkelerde yaşayan Adığe ve Adığe olmayan Kuzey Kafkas halklarına Türkiye ve Ortadoğu'da verilen ortak ad. Çerkeslerin baskın unsurunu oluşturan Adığeler dışında ayrıca Kuzeybatı Kafkas dillerini konuşan Ubıhlar, Abazalar, Abhazlar; İran dillerini konuşan Osetler; Türk dillerini konuşan Karaçaylar, Balkarlar; Kuzeydoğu Kafkas dillerini konuşan Çeçenler, İnguşlar ve Dağıstan halkları da bu tanımlamaya girer. Sünni Müslümandırlar. Karaçaylar, Balkarlar ve Adığeler Hanefi mezhebinden, İnguşlar, Çeçenler ve Dağıstanlılar ise ağırlıklı olarak Şafii mezhebindendir. Türkiye'deki Çerkeslerin 893 köy-kasabası bulunmaktadır.

Kuzey Kafkas ırkı 20. yüzyılın başlarında Kafkas ırkının alt ırklardan biri olarak bilimsel ırkçılık ve biyolojik antropoloji kullanılan bir terimdir.

<span class="mw-page-title-main">Irak'taki Kuzey Kafkasyalılar</span>

Irak'taki Kuzey Kafkasyalılar, Çerkesler, Çeçenler ve Dağıstanlılar da dahil olmak üzere Irak'ta yaşayan Kuzey Kafkasya kökenli insanlardır.

<span class="mw-page-title-main">Çerkes edebiyatı</span>

Çerkes edebiyatı, Çerkes dillerinde yaratılmış sözlü veya yazılı eserlerdir.