İçeriğe atla

Nanokompozit

Amorf bir matris içine gömülü nanokristal bileşenli bir nanokompozit malzemenin şematik yapısı

Nanokompozit, kendini oluşturan fazlardan birinin 100 nanometreden (nm) küçük bir, iki veya üç boyuta sahip olduğu kompozitlerdir. Diğer bir tanımı ise malzemeyi oluşturan farklı fazlar arasında nano ölçekli tekrar mesafelerine sahip yapıların bulunduğu çok fazlı katı kompozitlerdir.

Nanokompozitlerin fiziksel özelliklerinde benzeri görülmemiş esneklik ve iyileştirme ile yeni malzemeler tasarlamak ve oluşturmak için nanometre aralığında boyutlara sahip yapı blokları kullanılmaktadır.

Verilen bu tanımlar, gözenekli ortamları, kolloidleri, jelleri ve kopolimerleri ifade edebilmektedir. Ancak daha çok, yapı ve kimyadaki farklılıklar nedeniyle özellikleri farklı olan bir yığın matris ve nano boyutlu faz veya fazların katı kombinasyonu anlamına gelir. Nanokompozitin mekanik, elektriksel, termal, optik, elektrokimyasal, katalitik özellikleri, bileşen malzemelerinkinden önemli ölçüde farklıdır. Bu etkiler için boyut sınırları önerilmiştir:

  1. Katalitik aktivite için <5 nm
  2. Sert bir manyetik malzemeyi yumuşak yapmak için <20 nm
  3. Kırılma indisi değişiklikleri için <50 nm
  4. Süperparamanyetizma, mekanik güçlendirme veya matris dislokasyon hareketini kısıtlamak için <100 nm

Nanokompozitler, örneğin doğada deniz kulağı kabuğu ve kemiğinin yapısında bulunur. Nanoparçacık yönünden zengin malzemelerin kullanımı, bu malzemelerin fiziksel ve kimyasal doğasının anlaşılmasından çok daha öncesine dayanmaktadır. Jose-Yacaman ve diğerleri rengin derinliğinin kökenini ve Maya mavisi boyasının asitlere ve biyo-korozyona direncini araştırdı ve bunu nanoparçacık mekanizmasına bağladı. 1950'lerin ortalarından itibaren nano ölçekli organo-killer, polimer çözeltilerinin akışını (örneğin boya viskozlaştırıcıları olarak) veya jellerin oluşumunu (örneğin, kozmetikte koyulaştırıcı bir madde olarak, hazırlanmış karışımları homojen formda tutarak) kontrol etmek için kullanılmıştır. 1970'lerde polimer / kil kompozitler ders kitaplarının konusuydu, ancak "nanokompozitler" terimi yaygın olarak kullanılmıyordu.

Mekanik açıdan, nanokompozitler, takviye fazının olağanüstü yüksek yüzey / hacim oranı ve / veya olağanüstü yüksek en-boy oranı nedeniyle geleneksel kompozit malzemelerden farklılık gösterir. Takviye malzemesi partiküllerden (örn. Mineraller), tabakalardan (örn. Pul pul dökülmüş kil yığınları) veya liflerden (örn. Karbon nanotüpler veya elektrospun fiberler) oluşabilir. Matris ve takviye faz veya fazları arasındaki arayüz alanı tipik olarak geleneksel kompozit malzemeler için olduğundan daha geniş bir büyüklük düzene sahiptir.[1]

Günümüzde farklı mühendislik malzemelerinin sınırlamalarının üstesinden gelmek için, faydalı alternatifler sağlamak üzere nanokompozitler ortaya çıkmaktadır. Nanokompozitler, dağılmış matrisleri ve dağılmış faz malzemeleri temelinde sınıflandırılabilmektedir.[2]

Çeşitleri

Alüminyum oksit nanokompozitin mikro yapısı

Seramik matris nanokompozitler

Seramik matris nanokompozitler (CMNC), fazlardan en az birinin nano ölçek aralığında (<50-100 nm) boyutlara ve birden fazla katı faza sahip nanokompozitler olarak tanımlanır.[2] Seramiklerde daha iyi özelliklere ulaşmak için matris, yumuşak bir metal faz veya başka bir seramikle bir araya getirilir. Böylece oluşturulan kompozit malzemenin, faz sınırları boyunca farklı fazların (matris ve takviye) etkileşimleriyle çatlama, kırılma dayanıklılığı ve sertlik gibi çeşitli mekanik özellikleri gelişir.[3] Seramik nanokompozitlerde, bir grup nitrür, oksit, silisit ve borürden elde edilen bir seramik, hacmin büyük bir bölümünü kaplar. Çoğu seramik matrisli nanokompozitlerde, iki bileşenden biri metaldir. En iyi sonuç için, hem seramik hem de metalik bileşenler, belirli nanoskopik özellikleri ortaya çıkarmak için eşit olarak dağıtılır.[4] Bu tür nanokompozitlerde, her iki faz da manyetik, kimyasal, optik ve mekanik özellikleri birleştirmiştir.

Titanyum dioksit nanokompozitin mikro yapısı

Bu birleştirme sonucu beklenilen özellikler:

  • Daha iyi tokluk
  • Artan süneklik
  • Artan mukavemet ve sertlik[2]

Seramik-metal nanokompozitlerin tasarımında, karışımın ikili faz diyagramı dikkate alınmalı ve her iki bileşen arasında kimyasal bir reaksiyonu önlemek için önlemler alınmalıdır. Seramik bileşenin hazırlanması genellikle yüksek işlem sıcaklıkları gerektirdiğinden, bu kolayca uyulacak bir kısıtlama değildir. En güvenli ve kolay alınabilecek önlem, karışmayan metal ve seramik fazları dikkatlice seçmektir. Böyle bir kombinasyona örnek olarak, karışımları Gibbs'in Cu-O-Ti üçgeninde (üç bileşenli faz diyagramı) geniş alanlarda karışmayan TiO2 ve Cu'dan oluşan seramik metal kompozittir.[5]

Seramik matris nanokompozitlere (CMNC), Al2O3/SiO2, SiO2/Ni, Al2O3/TiO2, Al2O3/SiC, Al2O3/CNT örnek verilebilirler.[6]

Metal matris nanokompozitler

Bilgisayar simülasyonlu karbon nanotüplü nanokompozit

Metal matris nanokompozitler (MMNC), içine nano boyutlarda (genellikle <100 nm) takviye malzeme yerleştirilmiş biçimlendirilebilir bir metal veya alaşım matrisli malzemelerdir. Aynı zamanda hem matris ve hem de takviye nanometre boyutlarda olabilmektedir.[7] Metal matrisli nanokompozitlerin diğer adı da, güçlendirilmiş metal matrisli kompozitlerdir.[4]

Metal matris nanokompozitler, metal ve seramik özellikleri bir arada içerirler. Süneklik, dayanıklılık, yüksek kuvvet ve yüksek modül bu özelliklere birer örnektir. Bu nedenle MMNC'ler kayma/sıkıştırma süreçlerine ve yüksek servis sıcaklıklarına dayanıklı malzemelerin üretiminde kullanılabilirler. Uzay endüstrisi, otomobil endüstrisi ve yapısal malzemeler önemli kullanım alanlarıdır.

Nano boyutlu takviyelerin kullanılması sebebiyle mikro boyutlulara göre daha kuvvetli ve matrisin ince zerreciklerinin de etkileriyle mekanik özellikleri daha üstündür. Karbidler, nitridler, oksitler gibi nanoseramik parçacıklar ve karbon nanotüp takviyeli çeşitli metal (Al, Mg ve Cu gibi) matris nanokompozitler üretilmektedir.[7] Karbon nanotüp metal matris kompozit, karbon nanotüp malzemelerin yüksek elektrik iletkenliği ve gerilme mukavemetinden yararlanan önemli bir nanokompozittir. Metal matris nanokompozitler üzerine yeni araştırma alanları, karbon nitrür metal matris kompozitler ve bor nitrür takviyeli metal matris kompozitlerdir.[4]

Metal matris nanokompozitlerden beklenilen özellikler:

  • Süper esneklik,
  • Daha düşük erime noktaları,
  • Mukavemet ve sertliğin artması,
  • Geliştirilmiş manyetik özellikler,
  • Artan elektrik direnci, vb.[2]

Metal matris nanokompozitlere (MMNC), Fe-Cr/Al2O3, Ni/Al2O3, Co/Cr, Fe/MgO, Al/CNT, Mg/CNT örnek verilebilir.[6]

Polimer matris nanokompozitler

Polimer nanokompozitleri, özel bir polimer kompozit malzeme sınıfı oluşturmaktadırlar. Polimer matrislerine eklenen dolgu maddeleri hem kimyasal bileşim hem de bireysel elementlerin morfolojisinde farklılık gösterir. Bu dolgu maddelerinin belirgin özelliği, bileşen elementlerinin (partiküller, plakalar, fiberler, v.s.) boyutları 100 nm'nin altındadır. Polimer matris nanokompozitlerin, büyük spesifik yüzey alanı ve polimerle şiddetli moleküller arası etkileşime sahiptirler. Bu sebeple özellikleri, dolgu maddesinin konsantrasyonundaki çok küçük bir değişiklik ile değişebilir.

Polimer matris nanokompozitler (PMNC), polimer kompozitlerin özel bir formudur. Matris faz polimerik bir malzeme, matris içinde dağıtılmış ikinci faz nano boyutlarda takviye fazdır.[8] Nanopartiküllerin bir polimer matrisine eklenmesi, nano ölçekli dolgu maddesinin özelliklerini ve performansını artırır. Nano ölçekli dolgu özellikleri, matris takviyesinden daha iyi veya farklı olduğunda ve dolgu maddesi iyi bir şekilde dağıtıldığında, bu strateji mükemmel çalışır.[4] Ancak dolgu maddesi ve matris arasında tek tip bir dağılım hazırlamak çok zordur. Bu sebeple üretilen nanokompozitler düşük mekanik ve termal özellikler yanısıtır.[2]

Polimer matris nanokompozitlere (PMNC), termoplastik/termoset polimer/tabakalı silikatlar, poliester/TiO2 örnek verilebilir.[9]

Tasarım avantajları

Nanokompozitler iki veya daha fazla ayrı yapı bileşeninin bir malzemede birleştirilmesiyle elde edilirler. Bu birleşimin kazandırdığı küçük boyutlar, geniş yüzey alanları ve fazlar arasındaki arayüzey etkileşimlerinden kaynaklanan benzersiz özellikler sunar. Olağan dışı potansiyelleri, birçok ilacın, biyomalzemenin, katalizörün ve ayrıca bazı yüksek katma değerli materyallerin biyolojik potansiyelini artırmak için sorunsuz bir şekilde kullanılmıştır.[10]

  • Mukavemet, modül ve boyutsal kararlılık dahil olmak üzere mekanik özellikler
  • Elektiriksel iletkenlik
  • Azaltılmış gaz, su ve hidrokarbon geçirgenliği
  • Alev Geciktirici
  • Termal kararlılık
  • Kimyasal direnç
  • Yüzey görünümü
  • Optik netlik[11]

Uygulama alanları

Nanokompozitler şu anda bir dizi alanda kullanılmaktadır ve sürekli olarak yeni uygulamalar geliştirilmektedir. Nanokompozitler için uygulamalar şunları içerir:

  • Bilgisayar çipleri için ince film kapasitörler
  • Aküler için katı polimer elektrolizler.
  • Otomotiv motor parçaları ve yakıt depoları
  • Pervaneler ve kanatlar
  • Oksijen ve gaz bariyerleri
  • Yemek paketleme[11]
  • Üstün mukavemetli lifler ve filmler
  • UV koruma jelleri
  • İlaç dağıtım sistemleri
  • Yeni yangın geciktirici malzemeler
  • Korozyon önleyici bariyer kaplamalar
  • Yağlayıcı ve streç boyalar[2]

Kaynakça

  1. ^ "Nanocomposite". 13 Eylül 2006 tarihinde kaynağından arşivlendi. 
  2. ^ a b c d e f Sen, Mousumi (27 Haziran 2020). Nanocomposite Materials (İngilizce). IntechOpen. ISBN 978-1-78985-671-2. 22 Mayıs 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 22 Mayıs 2021. 
  3. ^ "Prof. Dr. Bilsen Beşergil: Seramik Matris Nanokompozitler, CMNC (ceramic matrix nanocomposites, CMNC)". Prof. Dr. Bilsen Beşergil. 15 Haziran 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 23 Mayıs 2021. 
  4. ^ a b c d "Ceramic Matrix Nanocomposites with Carbon Nanotubes". AZoNano.com (İngilizce). 7 Ocak 2013. 7 Eylül 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 23 Mayıs 2021. 
  5. ^ "Nanocomposite". 13 Eylül 2006 tarihinde kaynağından arşivlendi. 
  6. ^ a b "Prof. Dr. Bilsen Beşergil: Nanokompozitlerin Sınıflandırılması (classification of nanocomposites)". Prof. Dr. Bilsen Beşergil. 28 Ağustos 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 23 Mayıs 2021. 
  7. ^ a b "Prof. Dr. Bilsen Beşergil: Metal Matris Nanokompozitler (metal matrix nanoсomposites)". Prof. Dr. Bilsen Beşergil. 28 Ağustos 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 23 Mayıs 2021. 
  8. ^ "Prof. Dr. Bilsen Beşergil: Polimer Matris Nanokompozitler (polymer nanocomposites)". Prof. Dr. Bilsen Beşergil. 28 Ağustos 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 23 Mayıs 2021. 
  9. ^ "Prof. Dr. Bilsen Beşergil: Nanokompozitlerin Sınıflandırılması (classification of nanocomposites)". Prof. Dr. Bilsen Beşergil. 28 Ağustos 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 24 Mayıs 2021. 
  10. ^ "Highly efficient removal of heavy metal ions by amine-functionalized mesoporous Fe3O4 nanoparticles". Chemical Engineering Journal (İngilizce). 184: 132-140. 1 Mart 2012. doi:10.1016/j.cej.2012.01.016. ISSN 1385-8947. 24 Mayıs 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 27 Mayıs 2021. 
  11. ^ a b "Nanocomposites – An Overview of Properties, Applications and Definition". AZoNano.com (İngilizce). 24 Ocak 2007. 11 Nisan 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 24 Mayıs 2021. 

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Metalurji</span> metal bilimi

Metalurji veya diğer adıyla metal bilimi, metal ve alaşımların, cevher veya metal içeren ham maddelerden; kullanım sürecine uygun kalitede üretilmesini, saflaştırılmasını, alaşımlaştırılmasını, şekillendirilmesini, korunmasını ve "üretim-kullanım" ömrü içindeki çevresel kaygı ve sorumlulukları da dikkate alarak insanların ihtiyaçlarına cevap verecek özellikte ve biçimde hazırlanmasını hedef alan bilim ve teknoloji dalı. Metalurji, metal işleme zanaatından farklıdır.

<span class="mw-page-title-main">Nanoteknoloji</span> Maddenin atomik kontrolü

Nanoteknoloji, maddenin atomik, moleküler ayrıca supramoleküler seviyede kontrolüdür.

<span class="mw-page-title-main">Biyomedikal</span>

Biyomedikal teknoloji ve biyoteknoloji, esas olarak tıpta teşhis ve tedavi amacıyla kullanılabilecek tüm madde, malzeme, aparat ve cihazların üretimi ile ilgilenen disiplinlerarası bir teknoloji dalıdır.

<span class="mw-page-title-main">Kompozit malzemeler</span>

Kompozit malzeme, önemli ölçüde farklı fiziksel veya kimyasal özelliklere sahip iki veya daha fazla bileşen malzemeden yapılan ve birleştirildiğinde öncekinden farklı özelliklere sahip olan bir malzeme üreten bir malzeme.

<span class="mw-page-title-main">Malzeme bilimi</span> yeni malzemelerin keşfi ve tasarımı ile ilgilenen disiplinlerarası alan; öncelikli olarak katıların fiziksel ve kimyasal özellikleriyle ilgilidir

Malzeme bilimi, malzemelerin yapı ve özelliklerini inceleyen, yeni malzemelerin üretilmesini veya sentezlenmesini de içine alan disiplinlerarası bir bilim dalıdır.

<span class="mw-page-title-main">Bıçak</span> Keskin uçlu demir el aleti

Bıçak, keskin ağızlı el aletidir. İşlevine, icrasında kullanıldığı iş ya da hobiye göre farklı biçimleri bulunmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Malzeme</span> hepsi bazı benzer ya da bazılarının karışımı ile oluşan özelliklere sahip olan ve nesnelerin oluşturulabileceği farklı miktarlarda ortaya çıkabilen maddeler

Malzeme, kullanılabilir cisimler yapmak amacı ile doğal veya yapay olarak kullanılan her türlü maddelere "malzeme" denir.

<span class="mw-page-title-main">Kompozit zırh</span>

Kompozit Zırhlar günümüzde metaller gibi klasik malzemelerin birçok özellikleri gelişen teknolojinin ihtiyaçları için yeterli olamayınca, daha üstün özelliklere sahip olan kompozit malzemeler üretilmeye başlanarak bu konuda hızlı bir gelişme sürecine girilmiştir. Klasik malzemelere göre kompozit malzemelerin en belirgin özellikleri hafiflik ve sağlamlıklarıdır. Yapılan araştırma ve geliştirmeler neticesinde, bu malzemelerin çekme, darbe dayanımlarının artırılması; yorulma, kimyasal direnç ve elektrik özelliklerinin iyileştirilmesi mümkün olmuş ve kompozit malzemeler yaygın şekilde havacılık, deniz taşıtları, otomotiv, makine, inşaat, askeri ve uzay teknolojisi alanlarında kullanılmaya başlanmıştır.

Karbon elyaf takviyeli plastik veya karbon elyaf takviyeli polimer sağlam, hafif ve pahalı bir çeşit kompozit malzeme, elyaf takviyeli polimerdir. Cam elyafı'ına benzer şekilde bu kompozit yapıya mukavemet veren malzemeye karbon elyafı denilir. Polimer için en çok epoksi kullanılsa da polyester, vinil ester ya da naylon gibi başka maddelerin de kullanıldığı görülebilir. Kevlar veya alüminyum yapılarında karbon, cam gibi diğer güçlendiricilerle birlikte kullanılır. Grafit takviyeli polimer ya da Grafit elyaf takviyeli polimer (GFRP) de karbon elyafıyla takviyeli bu tür yapıları nitelemek için de kullanılır. Cam elyaf takviyeli malzemelerin de GFRP olarak tanımlanabilmesi ve karışıklık yaşanması nedeniyle bu isimlendirme çok sık kullanılmaz. Bazı ürün tanıtımlarında ise kısaca grafit elyafı denilir.

<span class="mw-page-title-main">Seramik mühendisliği</span> Seramik mühendisliği inorganik, metalik olmayan malzemelerden nesneleri oluşturma bilim ve teknolojisidir.

Seramik mühendisliği inorganik, metalik olmayan malzemelerden nesneleri oluşturma bilim ve teknolojisidir. Bu, ya ısıl hareketle ya da yüksek saflıktaki kimyasal çözeltilerinden çökelme reaksiyonları kullanılarak düşük sıcaklıklarda sağlanır. Bu tanım, hammaddelerin saflaştırılması, söz konusu kimyasal bileşiklerin üretimi, ürüne dönüştürülmesi, yapı kompozisyon ve özelliklerinin incelenmesi çalışmalarını içerir.

Yapıştırıcı yapışkanlık veya kohezyon ile mekanik, kimyasal, yapışkan bir bütün oluşturmak üzere diğer malzemeleri tutan veya çeken herhangi bir malzeme veya maddedir.

<span class="mw-page-title-main">Gevreklik</span>

Bir malzeme stres altında ufak elastik deformasyon ve önemsiz miktarda plastik deformasyon geçirerek kırılırsa malzemenin gevrek olduğu söylenir. Gevrek malzemeler yüksek mukavemetli olsalar bile kırılmadan önce görece düşük miktarda enerji sönümler. Kırılma sırasında genellikle bir çatlama sesi de çıkar. Çoğu seramik ve cam, PMMA ve polistiren gibi bazı polimerler gevrek malzemelerdir. Pek çok çelik yapısına ve üretim yöntemine bağlı olarak düşük sıcaklıklarda gevreklik gösterir.

<span class="mw-page-title-main">Kompozit Malzemeler</span>

Kompozit malzeme, önemli ölçüde farklı fiziksel veya kimyasal özelliklere sahip iki veya daha fazla bileşen malzemeden yapılan ve birleştirildiğinde öncekinden farklı özelliklere sahip olan bir malzeme üreten bir malzeme. Bu kurucu malzemeler, oldukça farklı kimyasal veya fiziksel özelliklere sahiptir ve tek tek elemanlardan farklı özelliklere sahip bir malzeme oluşturmak için birleştirilir. Bitmiş yapı içinde, tek tek elemanlar ayrı ve farklı kalarak kompozitleri, karışımlardan ve katı solüsyonlardan ayırmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Bor fiber</span>

Bor fiberler, sürekli bir ince filament veya tel üzerine borun depozisyonu ile elde edilen yapısal fiberlerdir. Bor Lifi, temel borun başlıca endüstriyel kullanımını temsil eden amorf katı bir bor ürünüdür. Bor lifi, yüksek mukavemet ve yüksek elastik modülün bir birleşimini gösterir.

ISO / TS 80004' te nanomateryal, "nano ölçekte herhangi bir dış boyuta sahip olan veya nano ölçekte iç yapıya veya yüzey yapısına sahip malzeme" olarak tanımlanmaktadır. Nano ölçekte "yaklaşık 1 nm (nanometre) ila 100 nm arasındaki uzunluk aralığı" olarak bilinmektedir. Bu, hem ayrı ayrı malzeme parçaları olan nano nesneleri hem de nano ölçekte dahili veya yüzey yapısına sahip nano yapılı malzemeleri içermektedir. Bir nanomateryal bu iki kategorinin de üyesi olabilmektedir.

Genellikle polimer malzemeleri tasarlayan, analiz eden ve değiştiren bir mühendislik alanıdır. Polimer mühendisliği, petrokimya endüstrisi, polimerizasyon, polimerlerin yapısı ve karakterizasyonu, polimerlerin özellikleri, polimerlerin birleştirilmesi ve işlenmesi ve ana polimerlerin tanımı, yapı özellik ilişkileri ve uygulamalarının yönlerini kapsar.

Yeşil kompozitler ya da biyokompozitler olarak da adlandırılır; yenilenebilir kaynaklardan veya biyolojik maddelerden kaynaklanan hem takviyelerden hem de polimer matris fazından oluşan farklı türde biyo-kompozit malzemeler olarak tanımlanmaktadır. Yeşil kompozitler, çok çeşitli takviye elemanı ve matris malzemelerin kullanımına uygun, iyi mukavemet ve boşluklu yapılarından dolayı iyi ses yalıtım özelliğine sahip, kolayca işlenebilen ve yeni üretim teknikleri gerektirmeyen, mikro ya da nano seviyede çalışılabilen, geri dönüştürülebilir, yenilenebilir, sürdürülebilir doğa dostu malzemelerdir. Yakın geçmişte kendini dünyaya kısa bir sürede tanıtan kompozit malzemeler uzay-hava sistemleri, otomotiv, spor eşyaları gibi birçok gündelik alanlarda vazgeçilemez hale gelmiştir. Genellikle kompozit malzemeler, çeşitli biçimlerde tasarlanabilir olmalarına karşın çoğunlukla epoksi, polipropilen, polietilen vs. bir polimer matrise cam, karbon, aramid veya ultra yüksek moleküler ağırlıklı polietilen liflerin takviyesiyle meydana gelmektedirler. Kompozit malzeme kullanımı artmasının avantajı olmasının yanında oluşacak malzeme için tüketilen atıklar sorun oluşturmaktadır. Ayrıca kompozit malzemeler iki farklı malzemeden meydana geliyor olması geri dönüşümünü zorlaştırmaktadır.

Polimerlerin kristalizasyonu, moleküler zincirlerinin kısmi hizalanmasıyla ilişkili bir işlemdir. Bu zincirler birlikte katlanır ve sferülit adı verilen daha büyük küresel yapılar oluşturan lamel adı verilen düzenli bölgeler oluşturmaktadır. Polimerler, erime, mekanik gerdirme veya çözücü buharlaşmasından soğutma üzerine kristalleşebilmektedir. Kristalleşme, polimerin optik, mekanik, termal ve kimyasal özelliklerini etkilemektedir. Kristallik derecesi farklı analitik yöntemlerle tahmin edilmektedir ve genellikle "yarı kristal" olarak adlandırılan kristalize polimerlerle tipik olarak %10 ile %80 arasında değişmektedir. Yarı kristalli polimerlerin özellikleri, sadece kristallik derecesi ile değil, aynı zamanda moleküler zincirlerin boyutu ve yönü ile de belirlenmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Pasif soğutma</span>

Pasif soğutma doğrudan aktif bir bileşen içermeden sadece ısı transfer metodu ile sıcak yüzeyden ısıyı sistemin dışına iletmek ile görevli bileşenlerdir. Özellikle yarı silikon olarak bilinen transistörlerden oluşan işlemci ve entegrelerin yapıları gereği ısınmaları kaçınılmazdır. Bu ısınma sonucu çıkan ısı sistemin verimini düşüren ısının sistemden atılması gerekmektedir.

<span class="mw-page-title-main">David Carroll (fizikçi)</span> Amerikalı fizikçi

David Carroll, ABD'li fizikçi, malzeme bilimci ve nanoteknolog, Amerikan Fizik Topluluğu üyesi ve Wake Forest Universitesi Nanoteknoloji ve Moleküler Malzemeler Merkezi'nin direktörüdür. Nano-mühendislik kanser terapötikleri, nanokompozit tabanlı ekran ve aydınlatma teknolojileri, yüksek verimli nanokompozit fotovoltaikler ve termo/piezo-elektrik jeneratörleri alanındaki çalışmalarıyla nanobilim ve nanoteknoloji alanına katkıda bulunmuştur.