İçeriğe atla

NF-κB

Kontrol Edilmiş

NF-kappa B (NF-κB, Nuclear Factor kappa B), tüm hücre tiplerinde bulunan bir transkripsiyon faktörüdür. Sitoplazma içinde inaktif halde bulunur. Aktive olduğunda çekirdeğe taşınır.

5 tipi bulunmaktadır: NF-κB1, NF-κB2, RelA (p65), RelB ve c-Rel.

Bazı otoimmün hastalıklarda (örn. ülseratif kolit, Crohn) NF-kappa B'nin etkisi olduğu düşünülmektedir.

İlgili Araştırma Makaleleri

Kappa, Yunan alfabesinin onuncu harfidir. Fenike alfabesinin kaph harfinden gelmektedir. Türkçedeki Kk sesine denk gelir. Kendinden önce Γγ geldiği takdirde değişik şekilde okunabilir. Cümle içinde bulunduğu yere göre g ya da ng olarak okunur.

Einstein alan denklemleri ya da Einstein denklemleri, yüksek hız ve büyük kütlelerde geçerli olan uzayzamanın geometrisi ile enerji ve momentum dağılımını ilişkilendiren doğrusal olmayan diferansiyel denklemler kümesidir. Einstein, bu denklemleri ilk kez 1915 yılında yayımlamıştır.

<span class="mw-page-title-main">Eğrilik</span>

Geometri'de iki çeşit eğrilik tanımlanır. Eğrilik ve özeğrilik. Tarihte ilk olarak 2-boyutlu ve 3-boyutlu uzayda parametrik eğrilerin eğriliği incelendi. Daha sonraki aşamada 2-boyutlu ve 3-boyutlu yüzeylerin eğriliği incelendi ve ortalama eğrilik, Gaussian eğrilik gibi kavramlar ortaya çıktı.

<span class="mw-page-title-main">Geometrik dağılım</span>

Olasılık kuramı ve istatistik bilim dallarında geometrik dağılım şu iki şekilde ifade edilebilen ayrık olasılık dağılımıdır:

Cohen'in kappa katsayısı iki değerleyici arasındaki karşılaştırmalı uyuşmanın güvenirliğini ölçen bir istatistik yöntemidir. Cohen'in kappa ölçüsü her biri N tane maddeyi C tane birbirinden karşılıklı hariç olan kategoriye ayıran iki değerleyicinin arasında bulunan uyuşmayı ölçer. Ortaya çıkan kategorik değişken olduğu için bir parametrik olmayan istatistik türüdür. Cohen'in kappa ölçüsü bu uyuşmanın bir şans eseri olabileceğini de ele aldığı için basit yüzde orantı olarak bulunan uyuşmadan daha güçlü bir sonuç verdiği kabul edilir.

Fleiss'in kappa katsayısı ikiden fazla sabit sayıda değerleyici arasındaki karşılaştırmalı uyuşmanın güvenirliğini ölçen bir istatistik yöntemidir. Fleiss'in kappa ölçüsü sabit sayıda değerleyicinin her birinin, maddeyi veya kişiyi birbirinden karşılıklı hariç olan kategoriye göre ayırmaları süreci sonunda ortaya çıkan değerleyiciler arasındaki uyuşmayı ölçer. Fleiss'in kappa ölçüsü bu uyuşmanın bir şans eseri olabileceğini de ele aldığı için basit yüzde orantı olarak bulunan uyuşmadan daha güçlü bir sonuç verdiği kabul edilir. Ortaya çıkan kategorik değişken olduğu için Fleiss'in kappa katsayısı bir parametrik olmayan istatistik türüdür.

Olasılık kuramı ve istatistik bilim dallarında bir rassal değişken Xin μ = E(X) olarak ifade edilen beklenen değeri ve σ² = E((X - μ)²) olarak ifade edilen varyansı bulunur. Bunlar ilk iki kümülant olarak belirlenirler; yani

κ1 = μ ve κ² = σ².
<span class="mw-page-title-main">Glukokortikoid</span>

Glukokortikoidler (GC), adrenal bezlerden günlük ritimde veya stres durumunda salgılanan kortikoid sınıfından steroid hormonlardır. Hem vücutta salgılanmakta hem de sentetik olarak üretilmektedir. İnsanda salgılanan en önemli glukokortikoid kortizoldür. Glukokortikoidler, etkilerini glukokortikoid reseptörlerine (GR) bağlanarak gösterirler.

<span class="mw-page-title-main">Yunanistan Deniz Kuvvetleri</span>

Yunanistan Deniz Kuvvetleri, Yunanistan Silahlı Kuvvetleri'ne bağlı deniz kuvvetleri.

Sodyum salisilat salisilik asitin sodyum tuzudur. Yüksek sıcaklık ve basınç altında sodyum fenolat ve karbon dioksit den elde edilebilir. Tarihsel olarak, metil salisilatın sodyum hidroksit fazlalığıyla tepkimeye sokulup geri akım altında ısıtılmasıyla sentez edilmiştir.

Fizikte doğrusal olmayan rezonans doğrusal olmayan bir sistemde rezonansın meydana gelmesidir. Bu rezonansta sistem davranışı- rezonans frekans ve modları- salınımın genliğine bağlıdır, fakat doğrusal sistemlerde bu genlikten bağımsızdır.

V(D)J rekombinasyonu, bağışıklık sisteminin immunoglobulin (Ig) ve T hücre reseptörlerinin (TCR) üretiminin erken evrelerindeki genetik rekombinasyon mekanizmalarıdır.

<span class="mw-page-title-main">Kappa Reticuli</span>

Kappa Reticuli, Ağcık takımyıldızı yönünde yaklaşık olarak 70 ışık yılı uzaklıkta bulunan ve görünen büyüklüğü 4,71 kadir olan ikili yıldızdır. Birincil bileşeni, F-tipi sarımsı-beyaz bir altdevdir.

<span class="mw-page-title-main">Kappa Eridani</span>

Kappa Eridani, Irmak takımyıldızı içinde yer alan ve yaklaşık olarak 507 ışık yılı uzaklıkta bulunan bir yıldızdır. Tayf sınıfı B5 IV olan mavi altdev yıldızın görünen parlaklığı +4,23 kadirdir.

<span class="mw-page-title-main">Kappa Orionis</span>

Kappa Orionis, Avcı takımyıldızı yönünde yaklaşık olarak 645 ışık yılı uzaklıkta bulunan B-tipi mavi bir süperdev yıldızdır. Takımyıldızın en parlak altıncı yıldızıdır ve Avcı'nın ana dörtgenini oluşturan yıldızların güneydoğu köşesinde yer alır. Geleneksel adı Saif, Arapça سیف الجبّار saif el jabbardan gelir ve Dev'in kılıcı anlamındadır. Bu isim aslında Eta Orionis için söylenmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Kappa Scorpii</span>

Kappa Scorpii, Akrep takımyıldızı yönünde yaklaşık olarak 483 ışık yılı uzaklıkta bulunan ikili yıldızdır. Geleneksel ismi Sümerce bir kelime olan Girtab, "akrep" için kullanılmış ve Babil yıldız kataloglarında da yer almıştır. Aslında Girtab adı; Lambda Scorpii, Upsilon Scorpii ve Iota Scorpii yıldızlarından oluşan bir yıldız deseni için de kullanılmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Sicim kozmolojisi</span>

Sicim kozmolojisi, ilk kozmolojinin sorularını sicim kuramındaki eşitlikleri uygulayarak çözmeye çalışan yeni bir alandır.Çalışmaların bağlantılı bölgesi brane kozmolojisidir. Bu yaklaşım sicim kuramının şişme kozmolojik modelinden türetilebilir, bu sayede ilk büyük patlama senaryolarına kapı açılmıştır. Fikir, eğimli bir arka planda bozonik sicim özelliği ile bağlantılıdır, düzgün olmayan sigma modeli olarak bilinir. Bu modelin ilk işlemleri beta işlevi olarak gösterilir, modelin sürekli ölçünü bir enerji düzeyinin işlevi olarak nitelendirir, Ricci tensörü ile orantılı olmakla birlikte Ricci akışına da mahal vermiştir. Bu model konformal değişmeze sahip olduğundan mantıklı bir kuantum alan kuramı olarak tutulmalı, beta işlevi ise ardından, hemen sıfır üreten Einstein alan eşitliği olmalıdır. Einstein’ın eşitlikleri bir şekilde yersiz görünse de, bu sonuç kesinlikle iki-boyutlu modelin daha fazla boyutlu fizik üretebileceğini göstermesi açısından dikkat çekicidir. Buradaki ilgi çekici nokta ise sicim kuramı gereksinim olmasa da düz bir arka plandaki tutarlıkla 26 boyut olarak formulize edilebilir. Bu Einstein’ın eşitliklerinin altında yatan fiziğin konformal alan kuramı ile açıklanabileceğine dair ciddi bir ipucudur. Aslında, bu sicim kozmolojisi için şişmeci bir evrene sahip olduğumuza dair bir kanıtımız olduğuna işarettir.Evrenin evriminde, şişme evresinden sonra, bugün gözlemlenen genişleme Firedmann eşitliklerinde tam anlamıyla tanımlanmıştır. İki farklı evre arasında pürüzsüz bir geçiş beklenir. Sicim kozmolojisi, geçişi açıklamakta zorluk çeker. Bu sözlükte zarif çıkış problemi olarak bilinir. Şişmeci kozmoloji skaler alanın varlığının şişmeyi zorladığını ima eder. Sicim kozmolojisinde bu durum dilaton alanına mahal verir.. Bu skaler ifade, düşük enerjilerin efektif kuramı olan skaler alanın bozonik sicimin tanımına girer. Bu eşitlikler Brans-Dicke kuramındakilere benzer. Nicel çözümlenimler boyutların kritik sayısını, (26), dörde düşürmeye çalışır. Genel olarak, Friedmann eşitliklerinden rastgele sayıda boyut elde edilebilir. Başka bir durum ise boyutların kesin sayısı etkili dört boyut kuramı ile çalışarak sıkıştırılmış evrenleri üretir. Sıkıştırılmış boyutlarda skaler alanların oluştuğu Kaluza-Klein kuramı buna bir örnektir. Bu alanlara modili denir.

<span class="mw-page-title-main">Sürekli ortamlar mekaniği</span>

Sürekli ortamlar mekaniği, ayrı parçacıklar yerine tam bir kütle olarak modellenen maddelerin mekanik davranışları ve kinematiğin analizi ile ilgilenen mekaniğin bir dalıdır. Fransız matematikçi Augustin-Louis Cauchy, 19. yüzyılda bu modelleri formüle dökmüştür, fakat bu alandaki araştırmalar günümüzde devam etmektedir. 

<span class="mw-page-title-main">Wiedemann-Franz kanunu</span>

Wiedemann-Franz kanunu, metallerde ısı iletkenliğinin (κ) elektrik iletkenliğine (σ) oranının sıcaklık (T) ile doğru orantılı olduğunu söyleyen kanundur.

<span class="mw-page-title-main">Tümör nekroz faktörü alfa</span>

Tümör nekroz faktörü ; sistemik inflamasyonda yer alan bir hücre sinyal proteinidir (sitokindir) ve akut faz reaksiyonunu oluşturan sitokinlerden biridir. CD4+ lenfositler, NK hücreleri, nötrofiller, mast hücreleri, eozinofiller ve nöronlar gibi diğer birçok hücre tipi tarafından üretilebilmesine karşın, esas olarak aktif makrofajlarca üretilir. TNF, homolog bir TNF alanına sahip çeşitli transmembran proteinlerden oluşan TNF süper ailesinin bir üyesidir.