İçeriğe atla

Mustafa Düzgünman

Mustafa Esat Düzgünman
Doğum9 Şubat 1920
Sultantepe, Üsküdar, İstanbul
Ölüm12 Eylül 1990
İstanbul
Defin yeriKaracaahmet Mezarlığı, İstanbul
UyrukTürk
YakınlarıNecmeddin Okyay (büyük dayısı) Saim Düzgünman (babası)
Etkin yıllar1940-1990
EtkilendikleriNecmeddin Okyay
EtkiledikleriAlparslan BabaoğluFuat Başar

Mustafa Esat Düzgünman (9 Şubat 1920, İstanbul – 12 Eylül 1990, İstanbul) Türk ebru sanatçısı, mücellit, dini musiki bestecisi ve icracısı, şair, türbedar ve aktar.

İlk Yılları

Düzgünman, 9 Şubat 1920 tarihinde İstanbul'un Üsküdar ilçesinin Sultantepe semtinde dünyaya geldi. Babası, Sultantepe semtindeki Abdülbâki Efendi Camii ve Aziz Mahmud Hüdâyî Camilerinin imamlığını yapan, ayrıca Üsküdar çarşısında bir aktar dükkânı da olan Sâim (Düzgünman) Efendi'dir. Düzgünman, ilkokulu bitirdikten sonra babasının dükkânında çalışmaya başlamış ve ömrünün sonuna değin baba mesleğini devam ettirmiştir. Pek çok geleneksel sanat alanındaki yetkinliği sebebiyle Hezârfen (Polimat) unvanıyla meşhur olan hattat Necmeddin Okyay, annesinin dayısıdır.[1]

Sanat Eğitimi

1938 yılında büyük dayısı Necmeddin Okyay vasıtasıyla İstanbul Devlet Güzel Sanatlar Akademisi (İDGSA, 1982 yılından itibaren Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi)’nin Türk Tezyinî (Süsleme) Sanatları Bölümü’ne kaydoldu. Bu okulda başta büyük dayısı Necmeddin Okyay’dan olmak üzere geleneksel Türk sanatlarından ciltçilik ve ebru eğitimi aldı. Fakat bir süre sonra geçim şartları sebebiyle eğitimini sonlandırmak zorunda kaldı. Düzgünman, babası Sâim (Düzgünman) Efendi’nin mesleği olan aktarlığa geri döndü ve 1990 senesindeki vefatına kadar bu mesleği sürdürdü.

Sanat Hayatı

Öğrenciliği döneminde özellikle ciltçilikteki şemse tekniği üzerine kendini geliştiren Düzgünman bu sanatı bir süre sonra bıraktı. 1940 senesinde ebru sanatına başladı. 1957 senesinde bu sanat üzerine daha fazla yoğunlaştı ve 1967 yılından itibaren pek çok sergi açtı ve pek çok sergiye de katıldı. Ebruzenliği vefatına kadar sürdürdü.[1]

Ebru Tekniği

Düzgünman muhtelif konularda yenilikçi olmasına rağmen ebru sanatında daha geleneksel bir üslup benimsedi. Akademiden hocası ve büyük dayısı Necmettin Okyay’ın ebru sanatına kazandırdığı çiçekli ebru türlerine kendisi de papatyayı ekleyip pek çok çiçekli ebru türünü rafine eden Düzgünman hem ebru sanatındaki eserleriyle hem de ardından pek çok öğrenci yetiştirmesi sebebiyle ebru sanatının Türkiye’de yayılmasını ve tanıtılmasını sağlamıştır.[2] Özellikle 1968 senesinde Yapı Kredi Bankası'nın Galatasaray’daki genel müdürlük binasında bankanın sanat müşaviri olan Vedat Nedim Tör’ün, Düzgünman’ın ebru çalışmalarını sergilemesi ve bu serginin bir ay boyunca İstanbul halkı tarafından büyük bir ilgi görmesi ebru sanatının yayılmasında ve bilinmesinde etkili olmuştur.[3]

Dini Musiki ve Tasavvuf

Mustafa Düzgünman, ebru ve ciltçilik gibi geleneksel Türk tezyini sanatları dışında dinî mûsikiyle de ilgilenmiş ve bu alanda hem bir icaracı hem bir besteci olmuştur. Yakın arkadaşı meşhur neyzenlerden Niyazi Sayın'la beraber Üsküdarlı Hamzâvî-Melâmî mutasavvıflardan Hâfız Eşref Ede’den[4] tasavvuf zevkini almıştır. “Mızıkalı” Hâfız Muhittin Tanık, Üsküdar  Rifâî şeyhlerinden Hayrullah Tâceddin Yalım ve Hüsnü Sarıer gibi isimlerden de tasavvuf ve dini musiki konusunda istifade etmiştir. Başta dayısı Necmeddin Okyay ve Eşref Ede olmak üzere pek çok tasavvuf ve geleneksel sanat erbabı Düzgünman'ın aktar dükkânını sık sık ziyaret ederlerdi. Dükkânın bu özelliği Prof. Ahmet Yüksel Özemre'nin "Üsküdar'da Bir Attar Dükkânı" kitabına konu olmuştur.[5]

1953 ve 1979 yılları arasında Aziz Mahmud Hüdâyî Dergâhı'nın türbedarlığını yapmıştır. Babasının da zamanında imamlık yaptığı Aziz Mahmud Hüdâyî Camii'nde cuma günü iç ezan ve teravih namazı aralarında okuduğu ilâhilerle iyi bir icracı olarak tanınmıştır. İlahi icracılığının yanında değişik makamlarda 20 kadar ilahi bestelemiştir. Bu ilahilerden bazılarının güftesi kendisine aittir. Bu besteleri son yıllarında yakın arkadaşı neyzen Niyazi Sayın tarafından notaya alınmıştır. Bununla birlikte kendisinin bu eserleri banda okumasıyla eserlerinin tespit edilmesi ve kaydedilmesi de sağlanmıştır.[2]

Şairliği

Koşma tarzında şiirler de yazan Düzgünman'ın en meşhur şiiri ebru sanatını ve tarihçesini anlattığı 20 kıtalık Ebrûnâme'dir.

Ölümü

Mustafa Düzgünman 12 Eylül 1990 tarihinde ölmüş ve naaşı Karacaahmet Mezarlığı'na defnedilmiştir.

Kaynakça

  1. ^ a b "TDV İslam Ansiklopedisi Cilt 10 Sayfa 62". 14 Ağustos 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. 
  2. ^ a b "TDV İslam Ansiklopedisi Cilt 10 Sayfa: 63". 14 Ağustos 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. 
  3. ^ Dere, Ömer Faruk. Ebru Sanatı Tarihçe, Malzeme, Uygulama. İSMEK Yayınları. s. 41. 
  4. ^ "MELÂMÎLİK ÜZERİNE, Ahmet Yüksel Özemre röportajı". 22 Ocak 2017 tarihinde kaynağından arşivlendi. 
  5. ^ Ayvazoğlu, Beşir. Türk Ebrusu'nda Düzgünman Ekolü. İBB Kültür A.Ş. Yayınları. s. 16. 

İlgili Araştırma Makaleleri

İsmâil Hakkı Bursevî,, mutasavvıf, Celvetî şeyhi, müfessir, şâir.

<span class="mw-page-title-main">İsmail Hakkı Altunbezer</span>

İsmail Hakkı Altunbezer, Türk hattatı, tezhip sanatçısı ve tuğrakeşidir.

<span class="mw-page-title-main">Ahmet Özhan</span> Türk Oyuncu ve Sanatçı

Ahmet Şükrü Katıöz ya da sahne adıyla Ahmet Özhan, Türk klasik Türk müziği şarkıcısı ve oyuncu.

<span class="mw-page-title-main">Şefik Bursalı</span> Ressam ve Hattat.

Şefik Bursalı, Türk ressam.

<span class="mw-page-title-main">Ebru</span> geleneksel boyama sanatı

Ebru, kitreyle yoğunlaştırılmış su üstünde, özel hazırlanmış boyalarla oluşturulan desenlerin kâğıt üzerine geçirilmesi yoluyla yapılan bir süsleme sanatıdır. Fırça ve boyaları özeldir.

<span class="mw-page-title-main">Özbekler Tekkesi</span>

Özbekler Tekkesi, 1752'de Buharalı Nakşibendi dervişler tarafından Ahmet Yesevi geleneğinde Üsküdar, Sultantepe'de kurulan tekke. Türk Kurtuluş Savaşı yıllarında Anadolu'ya asker ve cephane göndermede gizli bir üs olarak hizmet verdi. Halen Vakıflar Genel Müdürlüğü'ne bağlı olup müze olarak kullanılması gündemdedir. Üsküdar İlçesinin Sultantepe Mahallesi, Münir Ertegün Sokağın devamında mezarlık içerisinde yer almaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Niyazi Sayın</span> Türk neyzen

Niyazi Sayın, Türk neyzen, ebru sanatçısı ve fotoğrafçı. Sanat Musıkisinin ney üstatlarından Mesut Cemil Bey ve İstanbul ekolünün temsilcisidir.

Aziz Mahmud Hüdayi, Anadolu’da yetişen velîlerden olup, Halvetiyye tarikatının kolu, Celvetiyye tarikatının kurucusudur.

Nezih Uzel,, Türk musikîşinas, gazeteci, yazar.

Füsun Arıkan, Türk ebru sanatçısı. Ortaöğrenimini 1961-68 yılları arasında Çamlıca Kız Lisesi'nde yaptı ve güzel sanatlara ilk yönelişi bu okuldaki resim öğretmeni Zahide Özar sayesinde oldu. 1968 yılında başladığı Devlet Güzel Sanatlar Akademisi 'nde yüksek lisansını tamamlayıp Yüksek Tekstil Desinatörü olarak 1973 yılında mezun oldu. Ebru sanatı ile Sacit Okyay'ın Akademi bünyesindeki atölyesinde tanıştı ve ilk derslerini ondan aldı. 1991 yılında İstanbul Karikatür ve Mizah Müzesi 'nde, Vedat Vaytaş ve Köksal Çiftçi ile birlikte Geleneksel Türk ebru sanatının tanıtılması ve canlandırılması çalışmalarına katıldı. Aynı amaçla 1992 yılında Saint Josephliler Derneği'nde ve 1994 yılından itibaren de kendi atölyesinde seminerler yönetti, kurslar açtı, sohbet toplantıları düzenledi. Radyo ve televizyon programları aracılığı ile ve yazılı basındaki makaleleri ile Ebru Sanatı'nın yaygınlaşmasına çalıştı.

<span class="mw-page-title-main">Türk Vakıf Hat Sanatları Müzesi</span>

Türk Vakıf Hat Sanatları Müzesi, İstanbul Beyazıt Meydanı'nda bulunan, Vakıflar Genel Müdürlüğü’ne bağlı hat müzesidir.

Alparslan Babaoğlu,, ebru sanatçısı. İngitere'de elektronik mühendisliği eğitimi aldı. 1985 yılında Mustafa Düzgünman ile tanıştı ve 1989 yılında hocasından icazetini aldı. Babaoğlu, 1990 yılında Topkapı Sarayı'nda ilk kişisel sergisini açmıştır.

Mehmet İlmi Efendi, Türk hattat.

Ali Rıza Şengel yahut Eyyubî Ali Rıza Bey, Klasik Türk müziği bestekârı ve hocası, nevbezen.

<span class="mw-page-title-main">Emin Barın</span> Türk hattat

Emin Barın veya doğum adıyla Mehmet Emin Barın, Türk hattat ve cilt sanatçısıdır.

Mustafa Devâtî, 17. yüzyıl Osmanlı İmparatorluğunda Üsküdarlı bir Celveti şeyhi. Doğum tarihi ve yeri belli olmamakla beraber Arslan Ağa'nın oğludur. Gençliğinden beri yazıcı olarak çalıştığından dolayı Devâtî ismi verilmiştir. Celvetiyye tarikatına, Aziz Mahmud Hüdayi'nin halifelerinden Mukad Ahmed Efendi vesilesiyle tabi olmuştur.

Mehmed Necmeddin Okyay, Türk hattat, ebru sanatçısı, kemankeş, gül yetiştiricisi, tuğrakeş ve is mürekkebi imali, aharcılık, mücellidlik gibi kitap sanatları ustası, imam ve hatip. Pek çok sanat dalında bilgisi, yetkinliği ve ustalığı ile Hezârfen unvanıyla da tanınmaktadır. Ebru sanatında Necmeddin üslubu'nu oluşturmuştur.

Sami Savni Özer, Türk tasavvuf müziği icrâcısı, müezzin, kasidehan.

Hasan Çelebi, Türk hattat.

Leon Hanciyan/Hancıyan, Osmanlı Ermenisi klasik Türk müziği sanatçısı ve bestekar. Eserlerinin çoğunun unutulmasına rağmen bir peşrev, üç saz semaisi, bir aksak semai ile onbeş kadar şarkısı bilinmektedir.