İçeriğe atla

Muhammed ve Yahudiler

Muhammed'in Medine ve çevresinde yaşayan Yahudi kabileleriyle irtibata geçtiği birçok yazılı kaynakta anlatılmaktadır. Bu kaynaklarda Muhammed Yahudiler için Ehl-i Kitap diye hitap ederken Müslümanlarla Yahudilerin arasında bir ittifak kurulamadığından bahsedilir.

Muhammed, Mekke'den Medine'ye göçünden sonra, aralarında Beni Kaynuka, Beni Nadir ve Beni Kurayza'da yaşayan Yahudi kabileleri de bulunan bölge halkları arasında Medine Sözleşmesi'ni yürürlüğe koydu. Bu sözleşmeye göre, Yahudiler siyasi açıdan Muhammed'i desteklediği sürece Müslümanlarla eşit haklara sahip olacaktı.[1] Daha sonra bu kabilelerle meydana gelen birtakım sorunlar sebebiyle Muhammed bu kabilelerle savaştı.

Muhammed, İsrailoğullarından iki kadınla evlenmiştir: Beni Nadirli bir tutsak olan Safiyya bint Huyayy ve Rayhana bint Zayd.[2]

Muhammed ve Medine'deki Yahudi kabileler

Muhammed Mekke'de dini yayma çabaları sırasında Hristiyan ve Yahudileri Ehl-i Kitap olarak tanımlarken öğretilerindeki temel ilkelerin ortaklığından dolayı onları doğal müttefiki olarak gördü ve onların desteğini alacağını düşündü. Bu zamanlarda Müslümanlar Yahudiler gibi Kudüs yönüne dönüp dua ediyorlardı.[3] Mekke'de Müslümanlara karşı yapılan zulmün arttığı bir ortamda Muhammed'e aralarında büyük bir Yahudi cemaatinin de olduğu çeşitli kültürlerin bulunduğu Medine'de hakimlik yapması teklif edildi.[4]

Muhammed'in hicretinden evvel ve sonra birçok Medineli, Mekkeli göçmenlerin inançlarına geçiş yaparken Yahudilerin çoğunluğu din değiştirmeyi reddetti. Reddetmenin asıl sebebi ise Muhammed'in peygamber sıfatına inanmayışlarıydı.[3] William Montgomery Watt'a göre Yahudilikte Yahudi olmayan birinin peygamber olması kabullenilmesi kolay bir durum değildir.[5] Mark R. Cohen'e göre ise Muhammed'in demeçleri Yahudiler'e yabancı gelmiştir.[6] Muhammed, öğretilerinin kendinden evel gelen peygamberlerle aynı olduğunu söylese de Watt'a göre Yahudiler Kur'an'ı kendi dini yazıtlarına kıyasla çelişkili buldular.[5] Tüm bunların sonucu olarak Medineli Yahudiler ya sürgüne gönderilmiş ya da tamamen yok edilmiştir.

Medine Yahudileri ve modern tarihsel araştırmalar

(Ayrıca bakınız: Revizyonist İslam Araştırmaları Okulu)

Geleneksel siyer anlatımlarında Muhammed'in Medine'den Beni Nadir ve Beni Kaynukalıları sürgün ettiğini, Beni Kurayzalıların erkeklerini idam ettirdiğini, çocuk ve kadınların da köle olarak Necd bölgesinde satıldıklarını okuruz. Bu konudaki genel bilgilerimiz de bununla sınırlıdır.

Modern tarihsel araştırmalara göre ise, bu konulardaki bilgilerimiz doğru olmakla birlikte mesele bu kadar basit değil. Montgommery Watt, Muhammad at Madina adlı eserinde eski tarih kaynaklarında üçten fazla Yahudi kabilenin mevcudiyetinden söz edildiğini, bunların kimisinin muhtemelen Arap veya Yahudi-Arap karışımından oluştuklarını, Muhammed'in siyasi ve nebevi kariyerinden sonra bunların siyasi durgunluğunun tespit edildiğini yazıyor. Ayrıca, Muhammed'in Medine'deki siyasi kariyeri sırasında Medine'de Beni Sa'lebeh adlı, Arap meşrepli bir dördüncü Yahudi kabilenin mevcudiyetinin tespit edildiğini kaydediyor.[7] Rubin Uri'ye göre ise, belgedeki on üç kabile mağazi kitaplarıyla karşılaştırılınca kesin bir tarihsel kanaat elde edilemiyor.[8] Mahomet adlı eserinde, fransız tarihçisi Maxime Rodinson üç büyük kabilenin, bölgeden tasfiye edilince belgeden silindiklerini tespit ediyor.[9] Robert Bertram Serjeant'nin Sunnah Jâmi'ah adlı Avrupa tarihçileri tarafından kaynak eser kabul edilen bilimsel tezinde çok farklı bilgilere rastlıyoruz. Örneğin Sunnah Jâmiah'da ibn Hişam ve Ebu Ubayd'in eserindeki meşhur Medine Anayasası incelenmektedir. Serjeant'nin tespitine göre Medine belgesinde kendilerinden sözedilen on üç Yahudi kabilesi var idi, oysa Muhammed üç kabileyle sorun yaşamıştır. Araştırmasına göre muhtemelen belgedeki Yahudi kabileleri siyaseten durgun kaldılar ve sorun yaşamadılar. Belki de meşhur üç büyük kabileyle bağlantılıydılar.[10] Bu tespitlere göre belgeden sözü edilen on üç Yahudi kabilesinden onunun sorun yaşamadıklarını anlamak lazım. İbn Sa'd bölgede Muhammed'in ölümünden sonra da Yahudi kabilesi bulunduğunu kaydetmektedir.[11]

Yine, Muhammed Hamidullah, Diplomatik vesikalarında Beni Ureyd adlı bir kabileyle Medine'de anlaşma zikrediyor.[12] Ve ebu'l Ferec el İsfahani'nin Kitab'al agani'sinde benzer şekilde hadis mecmualarında sözü edilmeyen kabilelerin Medine'de yaşadıklarını okuyoruz.[13] Barakat Ahmad, « Muhammad and the Jews. A re-examination. » adlı eserinde 600 ila 900 insanın Medine'de katledilmesinin[14] Medine'de ciddi bir tehlike doğuracağını ve verilen rakamların Yahudi cifirine göre Muhammed'den önceki katliamlara dayandığını söylemektedir. Ve üç kabile Sürgün edildikten sonra 10 kadar Yahudi kabilenin Medine köylerinde yaşamaya devam ettiklerini, Kur'an ve farklı kaynaklara dayanarak savunmaktadır.[15]

Muhammed ve Medine Yahudileriyle ilgili tarihsel araştırmalar dönemle ilgili bilimsel ve arkeolojik araştırmaların önemini bir kez daha belgelemektedir. İslam peygamberi üzerine tarihsel araştırmalar, sire'lerin bilimsel tahkiksiz güvenilir kaynak sayılmadığından, teknik olarak çok zorluklar ihtiva etmektedir.

Bilindiği üzere hicazdaki gayri Müslimler Ömer al Farukun hilafeti döneminde tehcir edilmişlerdi. Böylece Yemen'de kalan Yahudi ve Hristiyan azınlıkları hariç Arap yarım adasından Müslüman olmayanlar Kuzeye doğru göçtürülmüşlerdi. Muhtemelen İslamlaşmayan Medine Yahudileri de Hayber Yahudileriyle birlikte tehcir edilmişlerdi ki ibn İshak gibi kimi kadim tarihçiler Hayber'i Medine'ye bağlı olarak görmekteydiler.

Dış kaynak

Kaynakça

  1. ^ Ahmed (1979), p. 46-7
  2. ^ "Muhammed'in evlilikleri". 1 Ekim 2011 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 4 Ağustos 2011. 
  3. ^ a b Esposito, John. 1998. Islam: the Straight Path, extended edition. Oxford university press, p.17
  4. ^ Encyclopedia of Religion, Second Edition, Lindsay Jones, Muhammad article, ISBN 0-02-865742-X
  5. ^ a b The Cambridge History of Islam, pp. 43-44
  6. ^ Mark R. Cohen, Under Crescent and Cross: The Jews in the Middle Ages, p. 23, Princeton University Press
  7. ^ Montgommery Watt, Muhammad at Madina ; Oxford, at the Clarendon press (1956), s. 198.
  8. ^ Bulletin Critique des Annales Islamologiques 18 (2002) Rubin Uri (ed.) : The Life of Muhammad. Vol. 4 (Institut Français d'Archéologie Orientale corp. 2009 p.35
  9. ^ Maxime Rodinson, Mahomet, édition Seuil, (1994) ; s.184
  10. ^ Roger Bertram Serjeant Sunnah Jamiah, Cambridge Press (1978 SAOS & Cambridge Press 2009) 1. sahifa.
  11. ^ ibn Sa'd (m. 230) Mukhassas, Kahire, 1925, 2/1, s. 26, 1, 2. op cit., I/II, s. 75. İbn Sa’d, I/II, s. 173
  12. ^ Macmū'at al-vesāik al-siyāsīyah lil-'ahd al-nabavī vel-hilāfah al-rāşidah - 5 ci bqskı, Muhammed Hamidullah. Yayınevi, Dār al-Nafāis, Beiruh 1985, 40. belge
  13. ^ Jacques Berque, Musiques sur le fleuve. Les plus belles pages du Kitâb al-Aghani, vol. XIX, p.94 (Arapçadan Fransızcaya tercüme)
  14. ^ "Arşivlenmiş kopya". 19 Temmuz 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 3 Ağustos 2012. 
  15. ^ Barakat Ahmad, « Muhammad and the jews. A re-examination. ». Indian Institude of Islamic Studies. VPD LDT. ISBN 0 7069 0 804 X (IV02A2501). édité en 1979. Prologue par Bernard Lewis, s.40-43.

Ayrıca bakınız

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Ali</span> İslam Devletinin dördüncü halifesi ve Şiilerin birinci imamı

Ali bin Ebu Talib, İslam Devleti'nin 656-661 yılları arasındaki halifesi. İslam peygamberi Muhammed'in damadı ve amcası Ebu Talib'in oğlu olan Ali, Muhammed'in İslam'a davetini kabul eden ilk erkek kişidir. Sünni İslam'a göre Ali, dört halifenin sonuncusu, Şii İslam'a göre ise imamların ilki ve Muhammed'in hak vârisidir. Şii ve Sünni İslam arasındaki farklılaşmanın ana nedeni Muhammed'in gerçek vârisinin kim olduğu konusundaki görüş farklılığından ileri gelmektedir.

Şeytan ayetleri, Muhammed tarafından önce vahiy olarak açıklanıp sonrasında bu ayetlerin Şeytan isimli varlık tarafından kulağına söylendiği ifade edilerek Kur'an'dan çıkartıldığı belirtilen ayetlerdir. Bu ayetlerle ilgili rivayetler, Taberî, Vâkidî, İbn Sa'd, Ebu Cafer Taberi ve İbni İshak'ın eserlerinde yer almıştır. Şeytan ayetleri kavramı ilk defa İskoç tarihçi William Muir tarafından 1858'de kullanılmıştır.

Ümmet, İslam toplumunun tamamını ifade eden bir kavram. Ümmet kelime olarak bir anneden doğan çocuklara verilen isimdir. Daha sonra İslam inancına sahip herkesi içine alan bir anlama kavuşmuştur. İslam inancının en önemli kaynağı Kur'an'da birçok yerde geçmiştir. Müslümanların içindeki bir cemaate de zaman zaman ümmet denildiği görülmektedir. Ümmet bu bakımdan bazen bütün bir Müslüman toplumunu ifade ederken, bazen de Müslümanların içinde farklı özelliklere sahip daha küçük gruplardan her birini de ifade etmektedir. Diğer yandan ümmet kelimesi aynı zamanda her bir Müslüman için de kullanılmaktadır. Örneğin "Peygamberimize sadık bir ümmet olmak istiyorum." gibi. Ümmet, "imam" kelimesi ile aynı kökten gelmektedir. Her peygamber, birer imâm, rehber olarak kabul edilir ve ona tabi olanlara da onun ümmeti denir.

<span class="mw-page-title-main">Uhud Muharebesi</span> İslam tarihinde Müslümanlar ile Mekkeli paganların yaptığı ikinci savaş

Uhud Muharebesi, 23 Mart 625 tarihinde İslam peygamberi Muhammed komutasındaki Müslüman ordusu ile Mekkeli Ebu Süfyan'ın ordusu arasında, Medine yakınlarındaki Uhud Dağı'nda gerçekleşen muharebedir. Muharebenin sonucunda Müslümanlar çok fazla kayıp vermiş, Muhammed yaralanmış ve en önemli sahabelerden biri olan Hamza bin Abdülmuttalib öldürülmüştür.

<span class="mw-page-title-main">Hendek Muharebesi</span> Müslümanların Mekkeli paganlar ve Yahudi Beni Kureyza kabilesine karşı yaptığı savunma savaşı

Hendek Muharebesi veya Ahzab Gazvesi, Muhammed liderliğindeki Medine'de yerleşik Müslümanlarla, birleşik Arap ve Yahudi kabileleri arasında 1 Mart - 24 Mart 627 tarihinde meydana gelmiş muharebedir.

<span class="mw-page-title-main">Mus'ab bin Umeyr</span> sahabe

Mus'ab bin Umeyr, İslam peygamberi Muhammed'in sahabesidir. Mekke'deki Kureyş kabilesinin Abdüddar boyuna mensuptur. 614 yılında İslam'ı kabul etti ve 625 yılında Uhud Muharebesi'nde öldü.

Medine Anayasası, Medine Sözleşmesi olarak da bilinir, Günümüzde MS 622-624'te yazıldığına inanılan bir belgeye verilen isimdir.

<span class="mw-page-title-main">Ebu Zer el-Gıfârî</span> İlk Müslümanlardan biri

Cündeb bin Cünâde bin Süfyân, lakabı Ebu Zer, Ebu Zer el-Gıfârî, İslam'ı ilk kabul eden sahabilerden biriydi. İslam peygamberi Muhammed kendisine Abdullah adını vermiştir. Beni Gifar kabilesindendi. Doğum tarihi bilinmemektedir. 652 yılında, Medine çölü yakınlarındaki El-Rabaza kentinde ölmüştür.

Muhacirun,, İslam peygamberi Muhammed ile birlikte Mekke'den Medine'ye (Yesrib'e) hicret eden Mekkeli Müslümanlar için kullanılır. İslami Hicri takvimin başlangıcını teşkil eden bu önemli olaya Hicret denir. Medine'de Muhacirun Müslümanları karşılayıp rivayete göre tüm mallarını onlarla paylaşarak yeni bir hayat kurmalarını sağlayan fedakâr Müslümanlara ise Ensar denir.

<span class="mw-page-title-main">Muhammed</span> İslamın kurucu peygamberi (570–632)

Muhammed, dünyanın en kalabalık ikinci dini olan İslam'ın kurucusu ve merkezî figürü olan dinî, askerî ve siyasi Arap liderdir. Arap Yarımadası'nın tamamını ele geçirerek Müslüman hâkimiyetini tek bir yönetim altında birleştirmiş ve böylece İslam'ın kutsal kitabı Kur'an'ın yanı sıra, öğretileri ile uygulamalarını güvence altına alarak İslami dinî inancın temelini oluşturmuştur. Müslümanlar tarafından Âdem, İbrahim, Musa, İsa ve diğer peygamberlerin daha sonradan tahrif edilmiş tek tanrılı dinlerini onaran ve tamamlayan kişi ve Allah'ın insanlara gönderdiği son peygamber olduğuna inanılır.

<span class="mw-page-title-main">Benî Kurayza</span> 7. yüzyılın başlarında Medinede yaşamış Yahudi kabilelerinden biri

Beni Kurayza veya Beni Kureyza, 7. yüzyılda Arap Yarımadası'nın kuzeyindeki Yesrib vahasında (Medine) yaşamış bir Yahudi kabilesiydi. İslam peygamberi Muhammed'in 622'de Medine'ye hicret etmesinden sonra, Muhammed tarafından düzenlenen Medine Sözleşmesi'ne katılmışlardır. Bu sözleşmede yer alan, herhangi bir saldırı durumunda Medine'yi birlikte savunacakları maddesini Hendek Muharebesi'nde (627) ihlal ettikleri ve üstelik Müslümanlarla karşı savaştıkları gerekçesiyle Muhammed yönetimindeki Müslüman kuvvetleri tarafından erkeklerin ölüm cezasına çarptırıldığı, kadınların ve çocukların ise köleleştirildikleri iddia edilir.

Ebû 'Afek (Arapça: أبو عفك‎, İbranice: אבו עפכ‎,, Medine'nin tanınan Yahudi şairlerinden biridir. Kendisi Muhammed'in isteği üzerine Salim bin Umeyr Tarafından öldürülmüştür.

<span class="mw-page-title-main">Muhammed'in Mekke dönemi</span> İslam peygamberi Muhammedin Mekke hayatı

İslam peygamberi Muhammed, 622 yılındaki hicrete kadar yaşamının ilk 52 yılında (570-622) Mekke'de yaşadı. Hayatının bu döneminde çobanlık ve yoğun olarak da ticaretle uğraştı. Peygamberlik ilanıyla peygamberlik görevi, Hatice bint Hüveylid ile evlenmesi ve Hatice'nin ölümünden sonra Sevde bint Zem'a ile evlenmesi bu dönemde gerçekleşmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Kinane bin el-Rabi</span>

Kinane bin el-Rabi' Kinane bin el-Rabi'a ve Kinane bin el-Rabi bin Ebu el-Hukayk olarak da bilinen, 7.yüzyıl Arabistan'ının Yahudi bir kabile lideri ve Muhammed'in muhalifiydi. Şair Rabi bin Ebu Hukayk'ın oğludur. Rabi, Nadir kabilesi ile Müslümanların savaşları sırasında öldürüldü.

<span class="mw-page-title-main">Benî Kurayza Muharebesi</span> 627 yılındaki Müslüman-Yahudi muharebesi

Benî Kurayza Muharebesi, Benî Kureyza Muharebesi veya Benî Kurayza Gazvesi, 627 yılında İslam peygamberi Muhammed'in başında olduğu Müslüman güçleri ile Medineli Yahudi kabilesi Benî Kurayza güçleri arasında, Hendek Muharebesi'nin akabinde gerçekleşen savaştır. Savaş, Müslümanların zaferiyle sonuçlanmıştır.

İslam peygamberi Muhammed, şehrin sıkıntı çektiği kabileler arasındaki anlaşmazlıkları karara bağlamak için şehir liderleri tarafından Medine'ye davet edilmişti. Muhammed Medine'ye hicret edip burada işleri yola koyduktan sonra 629 yılının Kasım ayında Mekke'yi fethetti.

<span class="mw-page-title-main">Medine İslam Devleti</span> İslam peygamberi Muhammedin Medinede kurduğu devlet

Medine İslam Devleti, İslâm peygamberi Muhammed'in ve takipçilerinin Mekke'den Hicret olarak bilinen göçünü takiben Medine şehrine geldiği 622 yılından 632 yılındaki ölümüne kadar Arap Yarımadası'na egemen olan teokratik bir devletti. Medine İslam Devleti, ilk İslâm devleti ve Râşidîn Halifeliği'nin öncüsü olarak kabul edilir.

Müreysî Seferi Aralık 627'de Benî Mustaliḳ kabilesine karşı Müslümanların ilk seferidir.

Abdullah bin Übey bin Selül, Medine'deki Hazreç kabilesinin reisiydi. İslam peygamberi Muhammed'in gelişiyle birlikte İbn Ubeyy görünüşte Müslüman oldu, ancak Müslüman geleneği onun ölümüne kadar İslam'a münafık olduğunu belirtir. Muhammed'le tekrarlanan çatışmalardan dolayı İslami gelenek onu Münafık (ikiyüzlü) ve "Münafikun lideri" olarak etiketlemiştir.