İçeriğe atla

Muhammed eleştirisi

Muhammed'e yönelik eleştiriler 7. yüzyıldan beri yapılagelmiştir. İlk eleştiriler çağdaşı olan Arap putperestler tarafından "tektanrıcılığı milleti içinde tebliğ" etmesiyle başlamış ve Arabistan'daki Yahudi kabileleri tarafından, İbrani Kutsal Kitabı'ndaki anlatıların ve kişilerin haksız yere kullanması ve Yahudi inancının kötülenmesiyle devam etmiştir. Bu nedenlerden dolayı, Orta Çağ Yahudi yazarları ondan genellikle aşağılayıcı bir takma isim olan ha-Meshuggah (İbranice: מְשֻׁגָּע‬, deli) olarak bahsediyorlardı.[1] Modern zamanlarda eleştiriler genellikle onun peygamberlik iddiasındaki samimiyeti, politik tutumu, evlilikleri ve sahip olduğu köleleri üzerine yapılmaktadır.

Muhammed ve Rahip Sergius (Bahira), 1508, Hollandalı sanatçı Lucas van Leyden'in eseri. Erken Hristiyan eleştirisinde Bahira'nın hatalı görüşleriyle Kur'an'a ilham veren sapkın bir keşiş olduğu iddia edildi.[2]

Genel değerlendirme

Muhammed'in hayatıyla ilgili mistik-destansı unsurlarla süslenen ayrıntılı hikâyeler Ahmediyye, Muhammediyye gibi siyer ve megâzî kitaplarında yer alır. Bilimsel araştırma sınıfında olanlar bir kenara bırakılacak olursa, her eğilimin kendi Muhammed figürünü yarattığı bu hikâyelere toplumun ve din mesleğinde çalışanların ilgisinin gerçeklik ve nesnellik yerine, "hikâyelerin gücü" üzerinden devam ettiği, bu ve benzeri hikâyelerin tarih boyunca dinlenmeye devam edildiği söylenebilir.[3] (bakınız: Revizyonist İslam Araştırmaları Okulu)

Tarihçe

Onu tanıyanların eleştirileri

Muhammed'e yönelik eleştiriler İslam'ın ilk dönemlerine kadar uzanır. Enes bin Malik bunlardan birisini şöyle anlatır: "Bir adam vardı. Neccaroğullarından, Hristiyan'dı, Müslüman olmuştu. Bakara ve Ali İmran surelerini okumuştu. Peygambere de vahiy yazıyordu. Sonra, yeniden Hristiyan oldu ve kaçıp Hristiyanlara katıldı. Ben ne öğretip kendisi için yazdımsa, Muhammed yalnızca onu bilir, başka bir şey bilmez." demeye başladı."[4]

Tek tanrılı dinlere mensup Müslüman olmayan Arapların Muhammed'e karşı eleştirileri 7. yüzyıla dayanmaktadır.

Orta Çağ'da yaşamış eski Müslümanlardan eleştiriler

İbnü'r Râvendî, Ebu'l Âlâ el-Maarrî ve Ebu İsa el-Varrak, Muhammed'in ahlakını eleştiren ünlü ilk dini şüphecilerdi.[5]

Yahudilerden eleştiriler

Orta Çağ döneminde, Yahudi yazarlar Muhammed’i ha-meshuggah (Çılgın Adam) olarak isimlendiriyorlardı. Bu terim genellikle Kitâb-ı Mukaddes'te kendilerinin peygamber olduğuna inanan insanlar için kullanılırdı.[6]

Hristiyanlardan eleştiriler

Martin Luther Muhammed’i "şeytan veya şeytanın ilk doğan çocuğu" olarak tanımlamıştır.[7] Goethe'nin ise İslam hayranı olduğu, Mahomet adlı bir tiyatro hazırlığına giriştiği ve Mahomets Gesang adlı bir şiir yazdığı belirtilmektedir.[8]

20. yüzyıl

20. yüzyılın ilk yıllarında Batı öğretisinde Muhammed görüşü değişti. Bu görüş eleştirel ağırlıklıydı. 1911'de yazılan Katolik Ansiklopedisi'nde Gabriel Oussani'ye göre Muhammed'e Yahudilik ve Hristiyanlığın "kusurlu anlayışı" vahyedilmişti.[]

William Montgomery Watt ve Richard Bell gibi bazı modern yazarlar Muhammed'in takipçilerini kasten aldattığı fikrini reddederler ve Muhammed'in "kesinlikle samimi olduğunu ve tamamen iyi niyetle hareket ettiğini" söyleyip Muhammed'in davası için zorluklara göğüs germeye hazır olmasının bunun göstergesi olduğunu iddia ederler.[9] Watt ve Bernard Lewis, Muhammed'i sadece kendi çıkarları peşinde koşan bir sahtekar olarak görmenin İslam'ın gelişimini anlamayı imkansız hale getirdiğini öne sürerler.[10][11] Alford T. Welch, Muhammed'in yaptığı işe olan sağlam inancı nedeniyle bu kadar etkili ve başarılı olmuş olabileceğini savunur.[12]

Günümüzdeki eski Müslümanlardan eleştiriler

Arif Tekin: Muhammed'in Tanrı tanımında kullandığı isim, sıfat ve zamirlerle, kadınlara ait tutum ve ifadelerinde, içinde yetiştiği "erkek egemen" toplum yapısının yansımalarının bulunması ve Muhammed'in Kur'an'da Mekke döneminde fikir ve inanç özgürlüğünü çağrıştıran mütevazı ifadelere yer verirken, güçlü ve savaşmak için imkanlara sahip olduğu Medine döneminde muhaliflerine karşı savaş ve tehdit içeren ifadelere yer vermesidir. Kendisinin keskin ifadeler içeren bir diğer eleştirisi ise Muhammed'in gerçekten Tanrı'ya inanıp-inanmadığı sorunudur. Tekin, bu çıkarımı Ahzab Suresi örneğinde olduğu gibi Muhammed'in özel hayatını kollayan Kur'an ayetlerini referans vererek yapar.[13]

Eleştiri başlıkları

Bir Hristiyan web sitesinde Muhammed'in hayatıyla ilgili eleştiriler: Kitâb-ı Mukaddes'te Muhammed'in haber verilmesi konusu, Muhammed'in yanlış öngörüleri, kişisel yeterlilik, Muhammed'in tanrılaştırılması, insan olarak davranışları, acımasızlığı, İslam'da kadın-erkek eşitsizliği, evlilikleri, Muhammed ile İsa'nın karşılaştırılması gibi başlıklar altında yapılmıştır.[14]

Diğer bir eleştiri başlığı daha çok Müslüman kökenli yazarlar tarafından öne çıkarılan Kur'an, şeriat ve İslami kavramların kaynaklarına yapılan eleştirilerdir.[13]

Politik tutumu

Şiddet: Muhammed'in Müslümanlar hakkında alaycı şiirler yazan bazı Yahudi şairlerin (Ebu Afâk, Asma bint Mervan, Ka'b İbni El-Eşref) ve tüccarların (İbni Sunayna ve Ebu Rafi) öldürülmesi emrini vermesi[15][16][17][18] eleştiri konusudur. Muhammed'in bazı Yahudi kabilelerine savaş açıp onları Medine'den sürdüğü, Kurayza kabilesine 700-1000 civarında erkeği öldürttüğü, mallarına el koyduğu, kadınları ve çocukları köle olarak sattığı bilgisi bulunmakla birlikte bu uygulamaların tarihî gerçekliği tartışmalı bir konudur.[19]

Kölelik kurumu: Muhammed'e yönelik diğer eleştiri başlıklarından birisi de onun köle ve cariyelere sahip olması ve kölelik karşısındaki tutumudur. (bkn. İslam'da kölelik)

Evlilik ve ilişkileri

Bazı kaynaklara göre Muhammed kendi zamanında muhtemelen olağan karşılanan ancak günümüz değer yargılarıyla şiddetle eleştirilere uğrayan, kesin sayısı bilinmeyen, çok sayıda evlilik, cariye edinme, sözlenme, ayrılma gibi ilişkiler yaşadı.[20] En çok eleştirilen evlilikleri Zeyneb bint Cahş,[21] Aişe bint Ebubekir, Cüveyriye bint Haris ve Safiyye bint Huyey ile yaptığı evliliklerdir.[20] Bu evlilikler çocuk evliliği, evlatlığının karısı ile evlilik ve savaş esiri kadınlardan cinsel olarak faydalanma[22] sebebiyle eleştirilir.

Çocuk evlilikleri: Turan Dursun çocuk yaştaki kızların yaşlanmış olan Muhammed ve diğer ilk Müslüman erkekler ile evlendirilmelerini eleştiri konusu yapar. Bir diğer eleştiri konusu Osman bin Affan örneğinde, nikâhın Osman'ın Müslüman olması karşılığında yapılmasıdır.[23]

Okuryazarlığı ve kaynakları

Muhammed'le ilgili tartışılan konulardan birisi de okuryazar olup olmadığıdır. Geleneksel görüş Muhammed'in okuryazar olmadığı şeklinde ise de[24] uzun yıllar zengin bir kadın olan Hatice'nin ticari faaliyetlerini yürütmesi gibi sebeplerle okuryazar olduğunu düşünenler de vardır.[25][26]

Vahiy öncesi dönemde Araplarda eski dini birikimlerin şairler, kıssa anlatıcıları, hanifler ve Yahudi-Hristiyan din bilginlerinden oluşan ve muhtemelen zengin bir mitolojik kültür birikiminin geniş toplum kesimlerince bilindiği, Muhammed'in de içinde yaşadığı bu toplumun yazılı veya sözlü anlatımlarından oluşan birikime sahip olduğu düşünülmektedir.[27][] Mesela vahiy öncesi dönemde Muhammed'in, eşi Hatice'nin amcasının oğlu olması hasebiyle görüşme ihtimali olan kişilerden biri olan Rahip Varaka, Tevrat, Zebur ve İncil'i kapsayan Kitâb-ı Mukaddes'e hâkimdi. Varaka'nın dinler tarihi konusundaki birikimlerini Muhammed'e aktardığı ve bu bilgilerin Kur'an'daki Yahudi, Hristiyan kültürüyle ilgili dini anlatımlara kaynak teşkil ettiği ileri sürülmektedir.[28]

Ayrıca bakınız

  • Kur'an'a eleştiriler
  • Hadis (eleştiriler bölümü)
  • Siyer
  • Şeriat (eleştiriler bölümü)
  • İslam (eleştiriler bölümü)

Kaynakça

  1. ^ Stillman, Norman A. (1979). The Jews of Arab Lands (İngilizce). Jewish Publication Society. ISBN 978-0-8276-1155-9. 27 Ekim 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 27 Ekim 2023. 
  2. ^ From Writings, by St John of Damascus, The Fathers of the Church, vol. 37 (Washington, DC: Catholic University of America Press, 1958), pp. 153–60. Posted 26 March 2006 to The Orthodox Christian Information Center – St. John of Damascus’s Critique of Islam 10 Ocak 2019 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.
  3. ^ "Arşivlenmiş kopya". 3 Şubat 2014 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 9 Mayıs 2013. 
  4. ^ Buhari, e's-Sahih, Kitabu'l Menakıb/25, c. 4 ,s. 181-182; Tecrid, hadis no: 1477
  5. ^ The Clash of Fundamentalisms: Crusades, Jihads and Modernity; Ali, T., Verso, 2003, Pages 55-56
  6. ^ Norman A. Stillman (1979). The Jews of Arab lands: a history and source book. Jewish Publication Society. s. 236. ISBN 978-0-8276-0198-7. 7 Ocak 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 26 Aralık 2011. 
  7. ^ "Mohammed and Mohammedanism". 5 Nisan 2018 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 9 Mayıs 2013. 
  8. ^ KAHRAMAN, Âlim. "Goethe'nin "Mahomets Gesang" Şiiri : Türkçeye Çevirileri Üzerine." İlmî Araştırmalar : Dil, Edebiyat, Tarih İncelemeleri, 9 (2000): 105-117
  9. ^ Watt, W. Montgomery (1961). Muhammad : prophet and statesman. Londra. ISBN 0-19-881078-4. OCLC 6796252. 
  10. ^ Watt, The Cambridge History of Islam, sf. 37
  11. ^ Lewis, Bernard (1993). The Arabs in history. Sixth edition. Oxford. s. 45. ISBN 1-4237-5741-6. OCLC 64584093. 1 Haziran 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 6 Ağustos 2021. 
  12. ^ Buhl, F.; Welch, A. T. (1993). "Muḥammad". Encyclopaedia of Islam. 7 (2nd bas.). Brill Academic Publishers. ss. 360-376. ISBN 90-04-09419-9.
  13. ^ a b [1] Arif Tekin, Sümerlerden İslam’a Kutsal Kitaplar ve Dinler
  14. ^ "Arşivlenmiş kopya". 20 Mayıs 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 9 Mayıs 2013. 
  15. ^ "Arşivlenmiş kopya". 16 Şubat 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 9 Mayıs 2013. 
  16. ^ "Arşivlenmiş kopya". 14 Temmuz 2014 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 9 Mayıs 2013. 
  17. ^ Süleyman Ateş, Kuran’a göre Hz. Muhammed’in Hayatı, s. 565
  18. ^ "Muhammed'in diğer dinlere ve mensuplarına karşı tutumu, eleştirel". 26 Kasım 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 9 Mayıs 2013. 
  19. ^ (Muhammed ve Yahudiler17 Ocak 2013 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.)
  20. ^ a b "Arşivlenmiş kopya". 15 Mayıs 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 9 Mayıs 2013. 
  21. ^ "Arşivlenmiş kopya". 21 Mayıs 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 9 Mayıs 2013. 
  22. ^ Ahzab 36-37: “Allah ve Peygamber'i bir şeye hükmettiği zaman, inanan erkek ve kadına artık işlerinde başka yolu seçmek yaraşmaz. Allah'a ve Peygamber'e baş kaldıran şüphesiz apaçık bir şekilde sapmış olur. Allah'ın nimet verdiği ve senin de nimetlendirdiğin kimseye: 'Eşini bırakma, Allah'tan sakın' diyor, Allah'ın açığa vuracağı şeyi içinde saklıyordun. İnsanlardan çekiniyordun; oysa Allah'tan çekinmen daha uygundu. Sonunda Zeyd eşiyle ilgisini kestiğinde onu seninle evlendirdik, ki evlatlıkları eşleriyle ilgilerini kestiklerinde onlarla evlenmek konusunda müminlere bir sorumluluk olmadığı bilinsin. Allah'ın buyruğu yerine gelecektir.”
    Ahzab 50: “Ey Peygamber! Mehirlerini verdiğin hanımlarını, Allah'ın sana ganimet olarak verdiği ve elinin altında bulunan cariyeleri, amcanın, halanın, dayının ve teyzenin seninle beraber göç eden kızlarını sana helal kıldık. Bir de Peygamber kendisiyle evlenmek istediği takdirde, kendisini peygambere hibe eden mümin kadını, diğer müminlere değil, sırf sana mahsus olmak üzere (helal kıldık). Kuşkusuz biz, hanımları ve ellerinin altında bulunan cariyeleri hakkında müminlere neyi farz kıldığımızı biliriz. (Bu hususta ne yapmaları lazım geldiğini onlara açıkladık) ki, sana bir zorluk olmasın. Allah bağışlayandır, merhamet edendir.”
    Mu’minun 5-6: “Onlar ki, ırzlarını korurlar. Ancak eşleri ve ellerinin altında bulunan cariyeleri bunun dışındadır. Onlarla ilişkilerinden dolayı kınanmazlar.”
  23. ^ NZcJ4J:http://www.turandursun.com/index.php%3Foption%3Dcom_content%26view%3Darticle%26id%3D881:sah-hz-muhammedn-kac-kizi-vardi-net-br-skandal%26catid%3D49:arif-tekin%26Itemid%3D106%2Bh.z+muhammed%27in+kar%C4%B1lar%C4%B1+-forum+-s%C3%B6zl%C3%BCk&hl=tr&gbv=2&ct=clnk
  24. ^ "Arşivlenmiş kopya". 1 Mart 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 6 Ekim 2020. 
  25. ^ "Arşivlenmiş kopya". 24 Ağustos 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 9 Mayıs 2013. 
  26. ^ "Arşivlenmiş kopya". 27 Ocak 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 9 Mayıs 2013. 
  27. ^ Din bilimleri dergisi İslam öncesi Arap toplumunda hikaye kültürünün bilinebilirlik durumu
  28. ^ "Arşivlenmiş kopya". 4 Şubat 2007 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 9 Mayıs 2013. 

Dış bağlantılar

Eleştiri kitapları

İlgili Araştırma Makaleleri

Peygamber veya yalvaç, Tanrı aracılığıyla bir dini veya dinî öğretiyi yaymakla görevlendirildiğine inanılan kişidir. Peygamberler ayrıca dinî terminolojide âyet, işaret veya mûcize denilen doğaüstü güç veya olayların kendilerine atfedildiği mitolojik veya yarı mitolojik insanlardır. İbrahimî dinlerin inananları, peygamberlerin Tanrı'dan aldıkları “vahiy” adlı mesajları diğer insanlara ulaştırdıklarına inanırlar.

Vehhabîlik ya da Vahhabizm, İslam'a bağlı Sünni-Hanbelî mezhebinin bir altkolu olan ve 18'inci asırda Muhammed bin Abdülvehhâb tarafından başlatılmış fikir akımıdır. Muhammed bin Abdülvehhâb kendi düşüncelerini Kur'an ve Hadislerde olmayan her şeyin reddi, esas İslam'a dönüş olarak tanımlar. Abdülvehhâb'ın etkilendiği İbn Teymiyye ve Ahmed bin Hanbel gibi İslam alimlerinin düşüncelerinin ve şirk olarak görülen şeylere karşı duruşlarının etkisi Vehhabîlik akımında baskındır. Vahhabi(zm) terimi Abdülvehhâb'ın şahsı tarafından kullanılmadı, hatta bazı taraftarları "Selefî" terimini kullanmayı tercih ederek "Vahhabi" kullanımını reddederler. Bunun bir sebebi ise Muhammed bin Abdülvehhâb'ın yeni bir İslam yorumu getirmediği ve esas İslam'ı, Ahmed bin Hanbel'i takip ederek tekrar canlandırdığı düşüncesidir. Vehhabîlik tanımlamasını nadir olarak benimseyen Vehhabîler olsa da, sıklıkla bu mezhepte olmayanlar tarafından onları tanımlama amacıyla kullanılır.

<span class="mw-page-title-main">Ömer</span> İslam Devletinin ikinci halifesi, sahabe

Ömer bin Hattab, İslâm peygamberi Muhammed'in sahâbesi ve İslâm Devleti'nin Ebû Bekir'den sonraki ikinci halifesidir. Ehl-i Sünnet, Ömer bin Hattab'ı zaman zaman "Ömer'ul-Farûk" diye anarlar. Şiiler ise Ömer'in hâlifeliğini tanımazlar. 23 Ağustos 634 tarihinde Râşidîn Halifeliği'nin ikinci hâlifesi oldu ve bu görevi, öldürüldüğü yıl olan 644'e kadar sürdürdü.

<span class="mw-page-title-main">Fatıma</span> İslam peygamberi Muhammedin küçük kızı

Fatıma bint Muhammed, Fatımatü'z-zehra, İslam peygamberi Muhammed'in kızı, Ali bin Ebu Talib'in eşi.

Hanif kelimesinin kaynağı ve anlamına dair çeşitli görüşler bulunmakta; Arapça, İbrânîce, Süryânîce veya Habeşçe bir kökten geldiği öne sürülmektedir. Kelimenin kökünü oluşturan “hnf” bütün Sâmî dillerde ortaktır. Kelimenin Ken‘ânîce şekli olan hanpa ve hanapu Tell el-Amarna tabletlerinde ortaya çıkmaktadır. Bu metinlerde kelime “kötülüğe meyilli ve sapkın olmak, iftira etmek” anlamlarındadır. Yeni İbrânîce ve Mişna’da kullanılan Yahudi-Ârâmî (Judeo-Aramaic) dilinde “iki yüzlü olmak”, Süryânîce şekli olan hanfo (hanpa) ise “putperest” anlamına gelmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Ebû Bekir</span> İslam Devletinin ilk halifesi, sahabe

Ebû Bekir ya da tam adıyla Ebû Bekir Abdullah bin Ebî Kuhâfe Osmân bin Âmir el-Kureşî et-Teymî, İslam peygamberi Muhammed'in sahâbesi ve Dört Halife'nin ilki. Muhammed sonrası Müslüman toplumda 632-634 arası liderlik ve yöneticilik yapması, bu sebeple Muhammed'in halefi olması kendisine ilk halife unvanını kazandırmıştır.

İslâm'da iman, İslam dininin esaslarına inanmaktır. İslam'a göre kişinin kurtuluşa erebilmesi için iman etmesi şarttır. İnanç konusunda ise, farklı mezheplerin farklı görüşleri bulunmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Hatice bint Hüveylid</span> İslam peygamberi Muhammedin ilk eşi

Hatice bint Hüveylid, İslam peygamberi Muhammed'in ilk eşidir. Müslüman olmadan önceki lakabı, "temiz, pak, arınmış" anlamlarına gelen Tâhire idi.

<span class="mw-page-title-main">Hendek Muharebesi</span> Müslümanların Mekkeli paganlar ve Yahudi Beni Kureyza kabilesine karşı yaptığı savunma savaşı

Hendek Muharebesi veya Ahzab Gazvesi, Muhammed liderliğindeki Medine'de yerleşik Müslümanlarla, birleşik Arap ve Yahudi kabileleri arasında 1 Mart - 24 Mart 627 tarihinde meydana gelmiş muharebedir.

Ehli Aba veya Ehli Kisa hadisi, İslam peygamberi Muhammed'in sırtında abası olduğu halde, abanın altına, Fatıma'yı, Ali bin Ebu Talib'i, Hasan'ı ve Hüseyin'i alması ve Ahzab Suresi'nin "Ey Ehli Beyt! Allah sizden günahı gidermek ve sizi tertemiz kılmak istiyor." mealindeki 33. ayetini okumasını anlatır. Ehl-i Aba olayı, Şiilikteki İmametin köklerinin dayandığı önemli olaylardandır.

Tarihte Yahudilik ile İslam arasındaki etkileşimin tarihi, İslamın Arap Yarımadası'nda doğup buradan yayılmaya başladığı 7. yüzyıla kadar uzanır. Gerek Yahudiliğin gerekse İslamın kökenleri Ortadoğu'da, İbrahim'e dayandığından, her ikisi de İbrahimi olarak kabul edilir. Yahudilik ile İslam'ın paylaştığı birçok ortak yön bulunmaktadır: temel dini görünümü, yapısı, hukuk felsefesi ve uygulaması ile İslam ile Yahudilik birbirine benzer. Gerek bu benzerliklerden ötürü, gerekse Müslüman kültürü ve felsefesinin İslam dünyası içinde yaşayan Yahudi cemaatleri üzerindeki etkisi yoluyla, geride kalan 1.400 yıl boyunca bu iki din arasında kesintisiz ve hatrı sayılır bir fiziki, teolojik ve siyasi örtüşme ortaya çıkmıştır.

Muhammed'in Medine ve çevresinde yaşayan Yahudi kabileleriyle irtibata geçtiği birçok yazılı kaynakta anlatılmaktadır. Bu kaynaklarda Muhammed Yahudiler için Ehl-i Kitap diye hitap ederken Müslümanlarla Yahudilerin arasında bir ittifak kurulamadığından bahsedilir.

<span class="mw-page-title-main">Muhammed</span> İslamın kurucu peygamberi (570–632)

Muhammed, dünyanın en kalabalık ikinci dini olan İslam'ın kurucusu ve merkezî figürü olan dinî, askerî ve siyasi Arap liderdir. Arap Yarımadası'nın tamamını ele geçirerek Müslüman hâkimiyetini tek bir yönetim altında birleştirmiş ve böylece İslam'ın kutsal kitabı Kur'an'ın yanı sıra, öğretileri ile uygulamalarını güvence altına alarak İslami dinî inancın temelini oluşturmuştur. Müslümanlar tarafından Âdem, İbrahim, Musa, İsa ve diğer peygamberlerin daha sonradan tahrif edilmiş tek tanrılı dinlerini onaran ve tamamlayan kişi ve Allah'ın insanlara gönderdiği son peygamber olduğuna inanılır.

<span class="mw-page-title-main">Salavat</span> İslamî bir dua

Salavat, İslam peygamberi Muhammed’e ve onun soyundan gelenlere saygı bildirmek için Müslümanlar tarafından okunan dualara denir. En yaygın biçimleri Allahüme salli âla seyyidina Muhammedin ve âla ali seyyidina Muhammed ile Sallallâhu aleyhi ve sellem şeklindedir. Kur'an’da Ahzab Suresi’nin 56. ayetinde Allah ve meleklerin Muhammed’e salâvat okuduğu belirtilerek, inanan kişilerin de ona salat ve selâm okumaları istenir. Müslümanlarda namaz içinde tahiyyata oturunca, namazdan sonraki dualarda, çeşitli dualarda (Mevlid) ve Muhammed’in adını söyleyince ya da yazınca ona salavat okurlar.

Mü'minlerin Anneleri, Kuran'a göre İslam peygamberi Muhammed'in eşlerini tanımlamak için kullanılan ifadedir. İslam peygamberi Muhammed'in farklı kaynaklarda geçen değişik isimlere göre 9 ile 19 arasında kadınla evlendiği düşünülmektedir. İranlı araştırmacı Ali Deştî ise Muhammed'in evlendiği 23 kadının listesini vermiştir. Evlilik olarak kaydedilen kadınların arasında cariye ve savaş esirlerinden hediye edilen isimler de bulunmaktadır. Bunlar evlilik olarak kaydedilse bile İslam kültüründe cariyelerin statüsü ayrıdır ve bu kadınlarla cinsel beraberlik için nikâh işlemi yapılmaz.

<span class="mw-page-title-main">Ümmü Habibe</span>

Ümmü Habibe veya Ümmü Habîbe Remle bint Ebî Süfyân İslâm Peygamberi Muhammed'in eşi. "Müminlerin annesi" diye de adlandırılır.

<span class="mw-page-title-main">Safiyye bint Huyey</span>

Safiyye bint-i Huyey bin Ahtab, İslâm peygamberi Muhammed'in eşi. Asıl ismi Zeyneb'tir.

<span class="mw-page-title-main">Muhammed'in Mekke dönemi</span> İslam peygamberi Muhammedin Mekke hayatı

İslam peygamberi Muhammed, 622 yılındaki hicrete kadar yaşamının ilk 52 yılında (570-622) Mekke'de yaşadı. Hayatının bu döneminde çobanlık ve yoğun olarak da ticaretle uğraştı. Peygamberlik ilanıyla peygamberlik görevi, Hatice bint Hüveylid ile evlenmesi ve Hatice'nin ölümünden sonra Sevde bint Zem'a ile evlenmesi bu dönemde gerçekleşmiştir.

İslam ve çocuklar konusu, İslam'daki çocukların haklarını, çocukların ebeveynlerine karşı görevlerini ve ebeveynlerin hem biyolojik hem de evlatlık çocukları üzerindeki haklarını içerir. Ayrıca farklı düşünce okullarına ilişkin haklar konusundaki görüş ayrılıklarından bazıları da tartışılmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Benî Kurayza Muharebesi</span> 627 yılındaki Müslüman-Yahudi muharebesi

Benî Kurayza Muharebesi, Benî Kureyza Muharebesi veya Benî Kurayza Gazvesi, 627 yılında İslam peygamberi Muhammed'in başında olduğu Müslüman güçleri ile Medineli Yahudi kabilesi Benî Kurayza güçleri arasında, Hendek Muharebesi'nin akabinde gerçekleşen savaştır. Savaş, Müslümanların zaferiyle sonuçlanmıştır.