İçeriğe atla

Muhammed bin Hasan eş-Şeybânî

Muhammed bin Hasan eş-Şeybânî (Arapçaمُحَمَّدْ بِنْ الحَسَنْ اَلشَّيْبَانِي, 749/50 - 805), Hanefî Mezhebi'nin Ebû Hanîfe'den sonraki en ünlü iki bilgininden birisidir. Ebû Yûsuf ile beraber Hanefî mezbenin esaslarının kayda geçirilmesinde büyük emeği geçmiştir.

Hayatı

Mevâlîden olan fakih Şam'da doğmuş o zamanların ilim merkezi olan Kûfe'ye yerleşmiştir. Küçük yaşlardan itibaren Ebû Hanîfe'nin ders halkasına katılmıştır. 767'de hocası öldüğünde on sekiz yaşında olan İmam Muhammed'in eğitimini Ebû Yûsuf tamamladı. Zamanın ünlü ilim merkezlerine yolculuklar yaptı. Medine'de Mâlik bin Enes'ten üç yıl süreyle ilim tahsil etti.[1] Kûfe'ye döndüğünde eğitimini tamamlamış bulunuyordu. Derslerini pek çok öğrenci takip etmeye başladı. Öğrencilerinden Esed bin Furat Kuzey Afrikalı olup eğitiminden sonra Hanefî mezhebinin bu kıtada yayılmasına büyük hizmetler yapmıştır. İmam Şafii dahî ondan etkilenmiştir.

Yaşadığı dönem Abbâsî hanedanının hüküm sürdüğü döneme denk gelir. Hocası gibi siyasî otoriteye boyun eğmemiş, mücadelesini daha çok fikrî alanda yapmayı tercih etmiştir. Harun Reşid'in kadılık görevini reddetmesi üzerine iki ay hapis yatmış, daha sonra bu görevi kabul ederek Rakka kadılığına atanmıştır. Yahya bin Abdullah'ın Abbâsî isyanına karşı halifeye menfî yönde tavır almış ve dönemin siyasî otoritesi tarafından göz hapsine alınmıştır. Görevinden azledilmiş ve Bağdat'ta ikamet etmeye başlamıştır. İleride otoriteyle arası düzelmiş, fakat Abbâsîler onu ülkenin en uzak bölgesi olan Horasan'a kadı olarak tayin etmiştir. Bu görevi esnasında Rey şehrinde vefat etti. Ölümünden sonra ona en büyük sıkıntıları yaşatan Halife Harun Reşid 'Bugün Arapça ve fıkıh defnedildi' deme cüretini gösterebilmiştir.

Hanefî mezhebinde genelde hocası Ebû Hanîfe'nin yolunu izlemekle birlikte bu mezhebin olaylara bakışında yeni bir çığır açtığı da göz ardı edilmemelidir. Hatta bazı İslâm âlimleri onun Hanefiyye'den ayrı bir müçtehit olduğu kanısındadırlar. İmam Yûsuf'la beraber ikisine 'imameyn' ("iki imam") denilir ve ittifak ettikleri görüşler mezhebin neredeyse tartışmasız görüşü gibi kabul edilir. Irak ve Horasan ekollerinin her ikisine de hâkim olduğu için bu iki ekol arasında bir dengeleyici görüşleri vardır.

Kitapları

Muhammed eş-Şeybânî, Hanefî fıkhının neredeyse tüm görüşlerini ilk defa yazıya geçiren âlimdir. Kitaplarının hemen hepsi günümüze ulaşmıştır. -Zahirü’r Rivaye: Hanefî mezhebinin fıkıh görüşlerinin toplandığı altı kitabın ortak adıdır:

    • el-Asl (el-Mebsūt olarak da bilinir)
    • ez-Ziyâdât
    • Câmiu's Sağîr
    • Câmiu'l Kebîr
    • Siyeru's Sağîr
    • Siyeru'l Kebîr

Diğer kitapları:

  • Keysâniyyat
  • Hârûniyyât
  • Cürcâniyyât
  • Rakkıyât
  • Ziyâdetü'z Ziyâdât
  • Redd-u alâ Ehl'il Medine
  • Kitâbu'l Asâr

Kaynakça

  1. ^ İmam Ebu Hanife ve Hanefi mezhebi Prof. Dr. Ahmet Özel DİB yayınları

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Buhârî</span> Buharalı Fars muhaddis

Buhârî ya da tam künyesiyle Ebû Abdillâh Muhammed bin İsmâîl bin İbrâhîm el-Cu'fî el-Buhârî, Buharalı Fars bir muhaddistir. Yazdığı Sahih-i Buhârî diye bilinen eser, daha sonradan Sünni Müslümanlar için güvenilir hadis kaynaklarını teşkil eden ve Kütüb-i Sitte diye anılan serinin ilk kitabıdır.

<span class="mw-page-title-main">Ebu Hanife</span> Hanefî mezhebinin öncüsü ve imamı olan din bilgini

Ebû Hanîfe veya tam adıyla Ebû Hanîfe Numân bin Sâbit bin Zûtâ bin Mâh İslam dininin dört fıkıh mezhebinden birisi olan Hanefi mezhebinin kurucusu ve Sünni fıkhının en büyük üstâdlarından biri sayılan İslam fıkıh ve hadis bilgini. Asıl adı "Nu’man bin Sâbit" olup sevenlerince ismi "İmâm-ı Â’zam" unvanıyla birlikte anılır.

<span class="mw-page-title-main">Sünnilik</span> en yaygın İslam mezhebi

Ehl-i Sünnet ve'l-Cemâat, kısaca Ehl-i Sünnet ya da Sünnîlik, İslam dininin dünya üzerindeki iki büyük kolundan biri ve %77-80'lik bir oran ile en büyük mensubunun bulunduğu mezhepler grubudur. Zaman zaman Sünnî İslam veya Sünnî mezhebi ifadesi de kullanılır. Günümüzde Sünnîlik, kendi içerisinde günümüzde yaşayan iki akaid mezhebi, dört fıkıh mezhebini içermektedir.

İslâm dîni fıkhî mezhepleri; İslam coğrafyasında dînî bölünmeleri ifade etmekle birlikte bu bölünmelerin başlangıcı dînî değil, siyâsî ve sosyal bölünmelerden oluşmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Mâtürîdî</span>

Mâtürîdî ya da tam adıyla Ebû Mansûr Muhammed bin Muhammed bin Mahmûd el-Mâtürîdî es-Semerkandî,, İslam dininin iki itikadi mezhebinden birisi olan Mâtürîdîlik mezhebinin kurucusu ve Hanefîlik mezhebine bağlı olanların itikad imamı sayılan İslâm alimi.

Zeyd bin Ali, Zeydiyye mezhebinin kurucusu, Tabiin'den fıkıh alimidir. İmam Hüseyin’in torunu ve İmâm-ı Zeynelâbidîn’in oğludur. Tam adı, Zeyd bin Zeynelâbidîn Ali bin Hüseyin bin Ali bin Ebû Tâlib’dir. Künyesi, Ebu’l-Hüseyin olup, kendisine Hâşimî ve Kureyşî nisbetleri de verilmiştir.

İtikâdî mezhepler veya Akide mezhepleri ya da İnanç mezhepleri, İnançla ilgili konular İslam'da başlangıçta bir fıkıh dalı kabul edilen kelâm, daha sonra ilm-i tevhid olarak adlandırılmıştır. Daha sonraları Fıkıh, amelî meseleler üzerinde, kelâm ise itîkâdî meseleler üzerinde yoğunlaşmıştır. Müslümanlar, İslâm Peygamberi Muhammed döneminde akıllarındaki soruları hemen ona sorabiliyorlardı. Ancak peygamberin ölümünden sonra sorularına cevap bulamayınca zamanın büyük İslam alimleri Kur'an'ı akıl ile yorumlamaya koyuldular. Böylelikle de i'tikadi mezhepler oluşmuş oldu. Bu mezhepler farklı coğrafyalara yayıldı ve oralarda benimsendi.

İslam mezhepleri, başlangıçta İlk dönemlerde Ali ile Muâviye b. Ebû Süfyân arasındaki savaş ve İslâm toplumundaki bölünme Ehl-i Sünnet, Şîa ve Hâricîler şeklinde ilk mezhepsel ayrışmayı beraberinde getirmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Harun Reşid</span> 5. ve en tanınmış Abbâsî hâlifesi (s. 786–809)

Harun Reşid, beşinci ve en tanınmış Abbasi halifesi. 763'te babası Mehdi'nin o zaman bulunduğu İran'da bulunan Rey şehrinde doğdu. 786'da halife olan kardeşi Hâdî'nin ölmesi üzerine halifeliğe geçti. Hayatının çoğunu Bağdat'ta ve hilafetinin sonlarında yerleştiği Rakka şehrinde geçirdi. 24 Mart 809'da Horasan'ın Tus şehrinde öldü ve orada toprağa verildi. Harun Reşid'in halifelik döneminde Abbasiler çok büyük askerî, siyasal, kültürel ve bilimsel gelişmeler kaydettiler.

Ebû Yûsuf Yâkûb İbn-i İbrâhîm-i Ensâri Hanefî fıkıh ve hadis bilgini.

Sahâbî kavli, İslâm hukuku olan fıkıh ilminin kullandığı kaynaklardan, fer'î delillerdendir. Sahâbeler İslam dininin son peygamberi olduğuna ve güncel şeriatın iletildiğine inanılan Muhammed'in zamanında yaşamış, onunla tanışmış Müslüman kimselerdir. Kavil Arapça kökenlidir ve "söz" demektir. Sahabi kavli ile kasıt sahabilerin fetva ve sözleridir. Birçok fıkıh mezhebinde sahabilerin yaptığı eylemler ve fetva, aslî delillerin olmadığı bir durumda kullanılabilir. Bununla birlikte genel olarak aslî delillerden sayılan kıyasın sahabi kavlinden öncelikli olup olmaması alimden alime farklılık gösterir. Örneğin buradan hareketle Hanefîlikte önemli bir yere sahip olan imameyn İmam Ebû Yûsuf ile [İmam Muhammed] ecîr-i müşterek olanların yanlarında bulunurken zarara uğrayan, zayi olan şeyler için tazminat ödemeleri, bunları tazmin etmelerinin gerekli olduğunu ortaya sürmüşler bu prensibi de sahabeden Ömer ve Ali'nin görüşlerine dayandırmışlardır. Hanefîliğin kurucusu olan Ebû Hanîfe ise bu hususta sahabi kavlini kullanmaktansa, sahabi kavline muhalefet edip kıyasa gitmiştir.

<span class="mw-page-title-main">At eti</span> yiyecek

At eti, atların insan tüketimine uygun hale getirilmiş beden parçalarına verilen addır. Bazı Orta Asya ülkeleri dışında temel bir gıda maddesi olarak kabul edilmemesine karşın dünyanın pek çok ülkesinde sevilen bir yiyecektir.

<span class="mw-page-title-main">Hanefilik</span> İslam mezhebi

Hanefîlik ya da Hanefî mezhebi, İslam dininin Sünnî (fıkıh) mezheplerinden biri. Hanefilerin itikatta (inançta) mezhepleri ise Mâtürîdîliktir. İsmini asıl adı Nûman bin Sâbit olan kurucusu Ebu Hanife'den (699-767) alır. Başta Türkiye, Türkmenistan, Özbekistan, Kazakistan ve Kırgızistan gibi Türkî ülkeler olmak üzere Balkanlar, Tacikistan, Afganistan, Suriye, Ürdün, Bangladeş ve Pakistan'da yaygındır. Dört Sünnî mezhebin nüfus açısından en genişidir. Takipçileri, Sünni nüfusun yarısından fazlasını oluşturmaktadır. Hanefîlik, günümüzde en çok bağlısı bulunan fıkıh mezhebidir. Mezhebin görüşleri El-İhtiyar adlı eserde bir araya toplanmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Ebu Cafer et-Tahavî</span> İslam bilgini

Ebu Cafer et-Tahavî (853-933), Hanefi fıkıh ve akaid bilgini.

Züfer bin Hüzeyl, Hanefi fıkıh ve hadis bilgini.

<span class="mw-page-title-main">Süfyân es-Sevrî</span>

Süfyân as-Sevrî ibn Saîd tebeut tabiinden olan bir İslâm âlimi, hafız, fakih ve Sevrî mezhebi'nin kurucususu. Aynı zamanda büyük muhaddislerdendir.

Kadı, tarihte İslam ülkelerinde insanlar arasında meydana gelen hukuki anlaşmazlıkları sonuçlandırmak, hukuka aykırı davranışların cezasını hükme bağlamak, verdikleri hüküm ve cezaları infaz etmek üzere devletin yetkili kurumları tarafından görevlendirilmiş kimsedir. Kadılara dinî, malî, idarî, eğitim-öğretim gibi görevlerin verildiği de görülmüştür.

Bu, 701'den 800'e İslam dünyasında meydana gelen büyük olayların bir zaman çizelgesidir.

Zahirü'r Rivaye veya Mesail i Usul Ebu Hanife'nin öğrencisi İmam Muhammet El Şeybani tarafından yazılan, Hanefi Mezhebi'nin en mutemed kitaplarını ifade eder. Bu kitaplar Kitab-ul Asl, Cami-us Sağir, Cami-ul Kebir, El Ziyadat, Siyer-i Sağir ve Siyer-i Kebir olmak üzere altı kitaptır.

Câmiu's Sağîr İmam Muhammet El Şeybani'nin, Hanefi Mezhebinde Kuran-ı Kerim'den sonra en güvenilir kitap kabul edilen Zahirü'r Rivaye adlı altı kitaplık külliyatının ikinci kitabıdır.