
Diktatörlük, bir diktatör tarafından kontrol edilen bir hükümet biçimidir. Bir diktatörlükte siyaset, diktatör tarafından kontrol edilir ve danışmanlar, general ve diğer üst düzey yetkililerden oluşan bir iç çember aracılığıyla kolaylaştırılır. Diktatör, iç çevreyi etkileyerek ve onları memnun ederek kontrolünü sürdürürken, rakip siyasi partiler, silahlı direniş veya sadakatsiz parti üyeleri gibi herhangi bir olası muhalefeti baskı altına alır. Diktatörlükler, askeri darbeyle gücü ele geçiren önceki hükûmeti zorla deviren bir şekilde veya seçilmiş liderlerin yönetimlerini kalıcı hale getirdiği bir darbeyle oluşturulabilir. Diktatörlükler otoriter veya totaliter olup askeri diktatörlükler, tek parti diktatörlükleri veya mutlak monarşiler olarak sınıflandırılabilir.

Siyasi parti, belirli bir ülkenin seçimlerinde yarışacak adayları koordine eden bir örgütlenmedir. Bir parti üyelerinin genellikle politika konusunda benzer fikirlere sahip olması yaygındır ve partiler belirli ideolojik veya politika hedeflerini destekleyebilir.

Hindistan Halk Partisi, Hindistan'da bir siyasi partidir ve Hindistan Ulusal Kongresi ile birlikte Hindistan'ın iki büyük siyasi partisinden biridir. 2014'ten bu yana, görevdeki Başbakan Narendra Modi yönetiminde Hindistan'da iktidarda olan siyasi partidir. BJP sağcı siyasetle uyumludur ve politikaları Hindu milliyetçi bir ideoloji olan Hindutva'ya bağlıdır. Rashtriya Swayamsevak Sangh (RSS) gönüllü paramiliter örgütü ile yakın ideolojik ve örgütsel bağlara sahiptir. Eylül 2023 itibarıyla, Hindistan Parlamentosu'nun yanı sıra eyalet yasama meclislerindeki temsil açısından ülkenin en büyük siyasi partisidir.
Muhafazakârlık veya tutuculuk, geleneksel toplumsal etmenlerin korunmasını destekleyen politik ve toplumsal felsefedir. Daha belirgin bir anlamda ilgili toplumun içinde bulunduğu çağın gereklerini göz ardı etmeksizin, geçmişten gelen tarihsel, kültürel ve uygar birikimlerini kaybetmeden, kısaca öz dinamiklerinin değişmesine karşı direnç gösteren, toplumsal-kültürel değerlerin korunmasını savunan politik bir görüştür.
Sivil toplum, toplumun "üçüncü ayağı" olarak anlaşılabilir ve hükûmet ve iş dünyasından ayrı olarak aile ve özel alanı da içerir. Diğer yazarlar tarafından, sivil toplum, 1) vatandaşların çıkarlarını ve iradesini ilerleten sivil toplum kuruluşları ve kurumlarının toplamı veya 2) hükûmetten bağımsız olan toplumdaki bireyler ve kuruluşlar anlamında kullanılır.
Gölge kabine veya gölge hükûmet, İngiliz Westminster yönetim sisteminde Ana Muhalefet partisinin Liderinin önderliğinde söz konusu partinin üst düzey sözcülerinden oluşan ve her biri iktidar partisinin yönetimdeki bakanlarının birine alternatif (gölge) oluşturan, kendileri iktidar olursa iktidar partisinin belli bir konuda yaptığı uygulamadan farklı olarak ne şekilde davranacaklarını belirten üyeler topluluğudur.

Liberal demokrasi veya Batı demokrasisi, temsilci demokratik bir hükûmet biçimi altında işleyen liberal siyasi bir ideolojinin birleşimidir. Birden fazla ayrı siyasi partinin katıldığı seçimler, hükûmetin farklı kollarına güçler ayrılığı, günlük yaşamda açık bir toplumun bir parçası olarak hukukun üstünlüğü, özel mülkiyetle piyasa ekonomisi, insan haklarının, medeni hakların, medeni özgürlüklerin ve siyasi özgürlüklerin eşit şekilde korunması gibi özelliklere sahiptir. Uygulamada sistemini tanımlamak için liberal demokrasiler genellikle hükûmetin yetkilerini belirleyen ve toplumsal sözleşmeyi güvence altına alan bir anayasaya başvururlar, bu anayasa ya kodifiye edilmiş ya da kodifiye edilmemiş olabilir. 20. yüzyılın ikinci yarısında genişleme döneminden sonra liberal demokrasi, dünyadaki yaygın bir siyasi sistem haline geldi.

Suriye Komünist Partisi, 1924 yılında Suriye’de kurulan siyasi partidir. Parti, 1972'de Ulusal İlerici Cephe’nin üyesi oldu. 1986 yılındaki ayrılıktan sonra, ismi iki farklı parti tarafından kullanılmaktadır; Suriye Komünist Partisi (Birleşik) ve Suriye Komünist Partisi (Bekdaş).

Aşırı sol, radikal sol veya ekstrem sol siyasi yelpazenin solunda standart siyasi solun ötesinde olan politikalardır. Terimin tek ve tutarlı bir tanımı yoktur; bazı bilim insanları bunu sosyal demokrasinin daha solunu temsil ettiği şeklinde değerlendirirken diğerleri bunu komünist partilerin soluyla sınırlı tutar. Bazı durumlarda aşırı sol, bazı otoriterlik biçimleri, anarşizm, komünizm ve Marksizm ile ilişkilendirilmiş veya devrimci sosyalizm, buna ek olarak ilgili komünist ideolojileri veya anti-kapitalizm ve küreselleşme karşıtlığını savunan gruplar olarak karakterize edilmiştir. Aşırı sol terörizm, ideallerini demokratik süreçleri kullanmak yerine siyasi şiddet yoluyla gerçekleştirmeye çalışan aşırıcı, militan veya isyankar gruplardan oluşur.

Jobbik - Muhafazakarlar, bir Macar siyasi partisi.
Sol popülizm, solculuğun ve popülizmin birleştiği bir siyasi ideolojidir. Söylemleri sıklıkla anti-elitist duyguların açığa çıkarılması, sisteme muhalefet ve "geniş halk kitleleri" adına konuşmaktır. Sol popülistlerin genellikle sahip oldukları fikirler antikapitalizm, sosyal adalet, pasifizm ve küreselleşme karşıtlığı iken sınıf bilinci ve sosyalist teoriler geleneksel sol partilerde olduğu kadar önemli değildir. Sol popülizmin eşitlikçi fikirlere dayandığı ve ötekileştirmeye karşı olduğu kabul edilir. Bazı sol popülist hareketler, sosyal demokrasinin içinde kabul edilir.

Demokratik Madagaskar Cumhuriyeti, 1975 yılından 1992 yılına kadar bugünkü Madagaskar Cumhuriyeti sınırları içerisinde kurulan devlet.

Demokratikleşme, daha demokratik bir siyasi rejime doğru demokratik bir geçişi ifade eder ve demokratik yönde gerçekleşen önemli siyasi değişiklikleri içerir. Demokratikleşme süreci, otoriter bir rejimden tam anlamıyla demokrasiye, otoriter bir siyasi sistemden yarı-demokrasiye veya hibrit bir siyasi sistemden demokratik bir siyasi sisteme geçişi içeren bir durum olabilir.
Radikal demokrasi Ernesto Laclau ve Chantal Mouffe tarafından 1985'te yazılmış kitapları Hegemonya ve Sosyalist Strateji: Radikal Demokratik Politikalara Doğru'da ortaya atılmıştır. İddiaları, toplumsal ve siyasi değişim amaçlayan toplumsal hareketlerin neoliberal ve neomuhafazakar demokrasi mefkureleriyle mücadele edecek bir stratejiye ihtiyaç duyduklarıdır. Bu strateji eşitlik ve özgürlük temelinde farklılığı içerecek şekilde demokrasinin liberal tanımını genişletmektir.
Hristiyan sağ, Avrupa ve Amerika'daki Hristiyan nüfusun çoğunluk olduğu ülkelerde dindar sağ olarak da adlandırılan, siyasi yelpazenin sağ cenahındaki hizipleri ifade etmektedir. Bu görüşü benimsemiş siyasi hareketler toplumsal olarak muhafazakâr tercihleri ve politikaları savunurlar. Hristiyanlık içindeki öğreti ve değerleri siyasette de uygulamayı ilke edinen Hristiyan sağ, esas olarak bu öğretilerin toplumsal düzenlemeler ve hukuk kuralları oluşturulurken öncelikli olarak dikkate alınmasını savunurlar.
Siyasi yelpaze, siyasi pozisyon veya politik spektrum, farklı siyasi pozisyonları birbirine göre tanımlamak ve sınıflandırmak amacıyla kullanılan bir sistemdir. Bu pozisyonlar, bağımsız siyasi boyutları temsil eden bir veya daha fazla geometrik eksende yer alır. "Siyasi pusula" ve "siyasi harita" ifadeleri, özellikle popüler iki boyutlu modellerine atıfta bulunmak üzere, siyasi yelpazeyi ifade etmek için kullanılan terimlerdir.

Suriye Arap Sosyalist Birlik Partisi (ASB) Suriye'de Nasırcı bir siyasi partidir. ASB, Safvan el-Kudsi tarafından yönetilmektedir. Parti, orijinal ASB'den ayrıldıktan sonra 1973'te kurulmuştur.
Sorumluluk veya hesap verebilirlik, etik ve yönetim açısından cevap verebilirlik, suçlanabilirlik, sorumluluk ve hesap verme beklentisidir.
Siyasi kutuplaşma, siyasi tutumun veya tavrın merkezden uzaklaşarak ideolojik aşırılıklara doğru ayrışmasıdır.
Plüralizm ya da çoğulculuk, siyasetin karar alma mekanizmalarının çoğunlukla hükümet çerçevesinde yer aldığını ancak birçok hükümet dışı grubun da kaynaklarını etki yaratmak için kullandığını savunan görüştür. Plüralistler için temel soru, siyasi bir süreçte iktidar ve etkinin nasıl dağıtıldığıdır. Birey grupları kendi çıkarlarını maksimize etmeye çalışır. İktidar, rakip gruplar arasında sürekli bir pazarlık süreci olduğu için çatışma hatları çoklu ve değişkendi. Eşitsizlikler olabilir ancak bu eşitsizlikler, kaynakların çeşitli şekil ve dağılımları ile nüfusun geneline yayılma ve dengelenme eğilimindedir. Bu görüşe göre herhangi bir değişim yavaş ve aşamalı olacaktır çünkü grupların farklı çıkarları vardır ve mevzuatı yok etmek için "veto grupları" olarak hareket edebilirler. Farklı ve rekabet halindeki çıkarların varlığı, demokratik dengenin temelini oluşturur ve bireylerin hedeflerine ulaşması için hayati önem taşır.