İçeriğe atla

Monera

Monera (Yunanca - μονήρης (monḗrēs), "tek", "yalnız"), prokaryotlardan oluşan biyolojik bir âlemdir. Bu nedenle, çekirdeği olmayan tek hücreli organizmalardan oluşur.

Monera taksonu ilk kez 1866'da Ernst Haeckel tarafından bir şube olarak önerildi. Daha sonra bu şube 1925'te Édouard Chatton tarafından âlem mertebesine yükseltildi. Monera taksonu ile yaygın olarak kabul edilen son mega sınıflandırma, 1969'da Robert Whittaker tarafından kurulan beş âlem sınıflandırma sistemiydi.

Carl Woese tarafından 1977'de tanıtılan ve yaşamın evrimsel tarihini yansıtan üç âlemli taksonomi sistemi altında, Monera âleminde bulunan organizmalar Arkeler ve Bakteriler (üçüncü üst âlem olarak Ökaryotlar ile) olmak üzere iki üst âleme ayrılmıştır. Ayrıca, şu anda Arkeler ve Ökaryotlar'ın her ikisinin de birbiriyle Bakteriler ile olduğundan daha yakından ilişkili olduğuna inanıldığından, Monera taksonu parafiletiktir (en yakın ortak atalarının tüm torunlarını içermez). "Moneran" terimi, bu grubun üyelerinin gayrî resmi adıdır ve bazen her iki üst âlemin bir üyesini belirtmek için kullanılmaktadır ("prokaryot" terimi gibi).[1]

Çoğu bakteri Monera altında sınıflandırılmıştı. Fakat bazı siyanobakteriler (genellikle mavi-yeşil algler olarak adlandırılır), fotosentez yapma yetenekleri nedeniyle başlangıçta Plantae altında sınıflandırıldılar.

Kaynakça

  1. ^ "Moneran", Encyclopædia Britannica, 1 Şubat 2018, 13 Mart 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi, erişim tarihi: 13 Kasım 2018 

Dış bağlantılar

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Bakteri</span> mikroorganizma üst âlemi

Bakteri (İngilizce telaffuz: [bækˈtɪəriə] ( dinle); tekil isim: bacterium), tek hücreli mikroorganizma grubudur. Tipik olarak birkaç mikrometre uzunluğunda olan bakterilerin çeşitli şekilleri vardır, kimi küresel, kimi spiral şekilli, kimi çubuksu, kimi virgül şeklinde olabilir. Yeryüzündeki her ortamda bakteriler mevcuttur. Toprakta, deniz suyunda, okyanusun derinliklerinde, yer kabuğunda, deride, hayvanların bağırsaklarında, asitli sıcak su kaynaklarında, radyoaktif atıklarda büyüyebilen tipleri vardır. Tipik olarak bir gram toprakta bulunan bakteri hücrelerinin sayısı 40 milyon, bir mililitre tatlı suda ise bir milyondur; toplu olarak dünyada beş nonilyon (5×1030) bakteri bulunmaktadır, bunlar dünyadaki biyokütlenin çoğunu oluşturur. Bakteriler gıdaların geri dönüşümü için hayati bir öneme sahiptirler ve gıda döngülerindeki çoğu önemli adım, atmosferden azot fiksasyonu gibi, bakterilere bağlıdır. Ancak bu bakterilerin çoğu henüz tanımlanmamıştır ve bakteri şubelerinin sadece yaklaşık yarısı laboratuvarda kültürlenebilen türlere sahiptir. Bakterilerin araştırıldığı bilim bakteriyolojidir, bu, mikrobiyolojinin bir dalıdır.

<span class="mw-page-title-main">Âlem (biyoloji)</span> taksonomik sıralama

Âlem, taksonomide organizmaların bilimsel sınıflandırmasında kullanılan en üst sınıflandırma taksonudur.

Biyolojide taksonomi , ortak özelliklere dayalı olarak biyolojik organizma gruplarını adlandırma, tanımlama (sınırlandırma) ve sınıflandırma bilimsel çalışmasıdır. Organizmalar taksonlar halinde gruplandırılır ve bu gruplara taksonomik bir seviye verilir; belirli bir seviyedeki gruplar daha yüksek rütbeli daha kapsayıcı bir grup oluşturmak için toplanabilir, böylece taksonomik bir hiyerarşi oluşturulur. Modern kullanımdaki başlıca sıralamalar üst âlem, âlem, şube, sınıf, takım, familya, cins ve türdür. İsveçli botanikçi Carl Linnaeus, organizmaları kategorize etmek için Linnaean taksonomisi olarak bilinen sıralı bir sistem ve organizmaları adlandırmak için ikili adlandırma geliştirdiği için mevcut taksonomi sisteminin kurucusu olarak kabul edilir.

Takson, canlıların sınıflandırılmasında, âlemden alt türe kadar bir hiyerarşi içinde düzenlenmiş tüm birimlerin ortak adı.

Hücre bir canlının yapısal ve işlevsel özellikler gösterebilen en küçük birimidir. Hücre kelimesi, ; Latince küçük odacık anlamına gelen "cellula" kelimesinden Robert Hooke tarafından türetilmiştir. Hücrenin içerisinde "Solunum, Boşaltım, Beslenme, Sindirim" gibi yaşamsal faaliyetler gerçekleşir.

Biyolojide filogenetik çeşitli organizma grupları arasındaki evrimsel ilişkinin araştırmasıdır. Bu ilişkiler filogeni olarak adlandırılır. Filogenetik terimi Yunanca kökenlidir, "kabile, ırk" anlamına gelen file veya filon (φυλή/φῦλον) ve doğumla ilişkili anlamındaki genetikos (γενετικός) terimlerinden türetilmiştir. Organizmaların sınıflandırması ve adlandırması olan taksonomi, filogenetikten büyük miktarda etkilenmiştir ama yöntemsel ve mantıksal olarak farklıdır. Bu iki saha, "kladizm" veya "kladistik" olarak bilinen filogenetik sistematik bilim dalında örtüşürler. Filogenetik sistematikte taksonları birbirinden ayırt etmek için sadece filogenetik ağaçlar kullanılır. Evrimsel hayat ağacının araştırılması için filogenetik analiz yöntemleri vazgeçilmez hâle gelmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Canlı</span> herhangi bir bitişik canlı fiziksel varlık; varlık ya da varlık yaşayan; tek bir hayvan, bitki, mantar veya bakteri gibi canlı bir şey

Canlı ya da organizma, biyoloji ve ekolojide fonksiyonlarını yaşama mümkün olduğunca uyum sağlayarak sürdürebilen basit yapı moleküllerinin veya karmaşık organ sistemlerinin bir araya gelmesiyle oluşan varlıklar için kullanılan bir kavramdır.

<span class="mw-page-title-main">Protistler</span> bitki, hayvan ve mantar olmayan tüm ökaryotlar

Protistler, ayrışık (heterojen) bir canlı grubudur ve hayvan, bitki ya da mantar olarak değerlendirilemeyen ökaryot canlılardan oluşur. Protistler bilimsel sınıflandırma açısından âlem olarak değerlendirilse de tek soylu (monophyletic) değil, kısmi soylu (paraphyletic) bir gruptur. Protistler içinde değerlendirilen canlıların da görece basit yapılı ya da ileri düzeyde özelleşmiş dokuları olmayan olmak dışında ortak özellikleri pek yoktur.

<span class="mw-page-title-main">Ökaryot</span> hücrelerinde bir çekirdek ve genellikle organeller içeren canlılar

Ökaryotlar, hücrelerinde bir çekirdek ve –genellikle– organeller içeren bir canlılar grubu olup, bilimsel sınıflandırmada arkeler ve bakterilerle beraber tüm canlıları kapsayan üç ana gruptan biridir.

<span class="mw-page-title-main">Prokaryot</span> fosfolipid barındıran hücre duvarı ve tek helezonlu DNA molekülü hücre içinde serbest halde bulunan mikroorganizmalar

Prokaryotlar ya da Prokaryota; bakteriler, siyanobakteriler, riketsiyalar, aktinomisetler, arkealer ve mikroplazmaların gruplarının dahil olduğu; gerçek çekirdek zarları ve membrana bağlı organelleri olmayan, fosfolipid barındıran hücre duvarı ve tek helezonlu DNA molekülü hücre içinde serbest halde bulunan mikroorganizmaları kapsayan canlılar üst alemdir.

Alt âlem, taksonomide âlemin altında yer alan bilimsel sınıflandırma taksonu.

<span class="mw-page-title-main">Arkea</span> aşırı şartlarda yaşayabilen mikroskobik canlılar

Arkeler, Arkea veya Arkebakteriler, canlı organizmaların bir ana bölümüdür.

<span class="mw-page-title-main">Mikroorganizma</span> mikroskobik bir organizma

Bir mikroorganizma veya mikrop mikroskobik bir organizmadır. Mikroorganizmaları inceleyen, Anton van Leeuwenhoek'un kendi tasarımı olan bir mikroskop kullanarak 1675'te mikroorganizmaları keşfetmesi ile başlayan bilim dalına mikrobiyoloji denir.

Biyolojik sınıflandırma sisteminde taksonomik seviye takson adı verilen bir grup canlının taksonomik hiyerarşi için göreceli olarak bulundukları sıradır. Taksonomik seviyeye örnek olarak tür, cins, familya, takım, sınıf, şube, âlem ve üst âlem verilebilir.

<span class="mw-page-title-main">Klad</span> ortak bir atadan ve tüm torunlardan oluşan grup

Klad ya da monofiletik grup, ortak ataları ile onun soyundan gelenlerin oluşturduğu bir organizma grubudur. Taksonomi literatüründe Latince cladus terimi de sıklıkla kullanılır.

Hücrelerin evrimi, hücrelerin evrimsel kökenini ve daha sonraki evrimsel gelişimini ifade eder. Hücreler ilk olarak en az 3,8 milyar yıl önce, dünya oluştuktan yaklaşık 750 milyon yıl sonra ortaya çıktı.

<span class="mw-page-title-main">Eosit hipotezi</span>

Eosit varsayımı, arkeler içerisindeki bir şube olan Crenarchaeota içinde ortaya çıkan ökaryotları gösteren biyolojik bir sınıflandırmadır. Bu varsayım, ilk olarak James A. Lake ve meslektaşları tarafından 1984 yılında Crenarchaeota ve ökaryotlardaki ribozomların biçimlerinin bakterilere ya da arkelerin ikinci ana şubesi olan Euryarchaeota'ya göre birbirine daha çok benzediği bulgusuna dayanılarak önerildi.

<span class="mw-page-title-main">Crenarchaeota</span> arke filumu

Crenarchaeota, Archaea âlemine bağlı ökaryotlarla ilişkili bir algae şubesidir. Başlangıçta, Crenarchaeota'nın kükürt bağımlı ekstremofiller olduğu düşünülüyordu, ancak son çalışmalar, organizmaların deniz ortamında en bol bulunan arke olabileceğini gösteren karakteristik Crenarchaeota çevresel rRNA'sını tanımladı. Başlangıçta, rRNA dizilerine dayalı olarak diğer arkelerden ayrılmışlardı; bazı crenarchaea'ların histonlara sahip olduğu tespit edilmesine rağmen, histon eksikliği gibi diğer fizyolojik özellikler bu bölünmeyi desteklemiştir. Yakın zamana kadar kültürlenmiş tüm Crenarchaealar, bazıları 113 °C'ye kadar büyüme yeteneğine sahip olan termofilik veya hipertermofilik organizmaların. Bu organizmalar gram negatif boyanır ve morfolojik olarak çeşitlidir; çubuk, kok, ipliksi ve tuhaf şekilli hücrelere sahiptir.

<span class="mw-page-title-main">Üç üst âlem sistemi</span> Yaşamın sınıflandırılmasına ilişkin hipotez

Üç üst âlem sistemi, Carl Woese, Otto Kandler ve Mark Wheelis tarafından 1990 yılında tanıtılan ve hücreli canlıları Arkeler, Bakteriler ve Ökaryotlar olmak üzere üç üst âleme ayıran biyolojik bir sınıflandırmadır. İki üst âlem sistemi ve beş âlem sınıflandırması gibi daha önceki sınıflandırmalardan temel ayrımı, arkelerin bütünüyle bakterilerden ayrılmış olmasıdır. Üç üst âlem sisteminin bilimsel anlamdaki rakibi, Ökaryotları bir arke grubu olarak kabul ederek, canlıları yalnızca Bakteriler ve Arkeler olarak ayıran "iki üst âlem sistemi"dir (en).

<span class="mw-page-title-main">Neomura</span>

Neomura, Arkea ve Ökaryotlar üst âlemlerinden oluşan olası bir kladdır. Grup, 2002 yılında Thomas Cavalier-Smith tarafından adlandırıldı. Adı, bakteriden evrimleştiği hipotezini yansıtan "yeni duvarlar" anlamına gelir ve en büyük değişikliklerden biri, peptidoglikan hücre duvarlarının diğer glikoproteinlerle yer değiştirmesiydi. 2017 Ağustos ayından beri neomuran hipotezi bilim insanları tarafından genel kabul görmüş değildir. Moleküler filogenezler, ökaryotların tüm arkelerle bir klad oluşturmak yerine, bir arke grubuyla yakından ilişkili olduğunu, onlardan evrimleştiğini ve Arkeler ile Bakteriler'in kardeş gruplar olduğunu ortaya koymaktadır.