İçeriğe atla

Molek

Molek için kurban edilen bir çocuk sunuluşunu gösteren bir Babil silindir mührü.
İnsanların Molek'e çocuklarını kurban olarak sunmasını yasaklayan İbrani tanrısı YHVH, Musa'ya şöyle der: Musa, İsraillilere de ki, "sizlerden ya da aranızda yaşayan yabancılardan kim çocuğunu Molek'e sunmaya cürret ederse, o kesinlikle öldürülecektir. Vatanın halkı onu taşlaya taşlaya öldürecektir."

Molek (İbraniceמֹלֶךְ, romanize: mōleḵ; YunancaΜόλοχ), İsrail'in komşusu Ammonluların, Kenanlıların ve Fenikelilerin tanrısıdır. Bazı modern bilginler Molok'un Baal'in bir unvanı olduğunu öne sürdüler.[1] Hristiyan kaynaklarına göre o bir ateş tanrısıydı.[2]

Molek'ten Tanah'taki Levililer Kitabı'nda birkaç defa bahsedilir. Molek kendisine "Ge ben Hinnom" vadisinde canlı kız ve çocuk yakılarak kurban edildiği bir tanrıdır. (Yeremya 32:35) İbrani tanrısı YHVH, Molek ile bağlantılı uygulamaları (ona çocuk kurban etme dahil) şiddetle reddeder ve bunu yapanları mahkûm eder.

Melek, mâlik, mülk, mâlik’ül mülk, memlük gibi kelimelerin köken aldığı "m-l-k" ile İsraillilerin komşuları olan Ammonluların tanrısı Molek aynı sessiz harfleri paylaşan kelimelerdir ve olasılıkla aynı etimolojik orijine sahiptirler. İslam inancında cehennemin bekçisi Mâlik'in adı, İbranice "m-l-k" kökünden gelir.[3] Buna göre Molek'e çocukların kurban olarak sunulduğu Hinnom Vadisi (Uzun şekli: Ge ben Hinnom, kısa şekli: Ge Hinnom) cehenneme, Molek ise Mâlik'e dönüşmüştür.

Cehennem bekçisine şöyle feryad ederler: "Mâlik! Ne olur, tükendik artık! Rabbin canımızı alsın, bitirsin işimizi!" O da: "Ölüp kurtulmak yok, ebedî kalacaksınız burada!" der.—Zuhruf 77

Ayrıca bakınız

Kaynakça

İlgili Araştırma Makaleleri

Allah (Arapça: الله, romanize:

<span class="mw-page-title-main">Kur'an</span> İslamın temel dinî metni

Kur'an veya yaygın kullanılan adıyla Kur'an-ı Kerim, Müslüman inancına göre, yaklaşık 23 yıllık bir süreçte ayetleri Allah tarafından Cebrâil adındaki melek aracılığıyla Muhammed'e parça parça vahiyler hâlinde indirilen bir kutsal kitaptır. İslam inancına göre Kur'an, Muhammed'in gerçek bir peygamber olduğunu kanıtlayan en önemli ve en büyük mucizedir. Müslümanlar, namaz başta olmak üzere belli başlı ibadetlerinde Kur'an'dan çeşitli bölümler okurlar.

<span class="mw-page-title-main">Melek</span> dinler terminolojisindeki doğaüstü figür

Melek, dini bir terim. Melek, birçok dinde inanılan semavi verilen isimdir. Meleklerin görevleri Tanrı'ya hizmet etmektir. Meleklere inancın var olduğu her din ve inançta melek kavramına bakış farklıdır.

Azrail, İslam'da dört büyük melekten biri ve eceli dolmuş kişilerin canını almaya gelen 'ölüm meleği' olarak görülür. Yahudilikte bu melek bazen ölen kişinin ruhunu taşıyan bir melek olarak uyarlanmıştır.

Allah'ın isimleri, İslam toplumunda, Kur'an ve hadislerde Allah'a izâfe edilen fiil veya sıfatlardan türetilmiş veya doğrudan Allah'ı ifade amacıyla kullanılmış olan isimlerdir. Yalnızca Kur'an'da geçen ilahi isimler yüzden fazlayken hadislerde Allah'a atfedilen başka isimler de bulunmaktadır. Geniş anlamıyla esmâü'l-hüsnâ kavramı bu adların hepsini kapsasa da terim anlamıyla daha çok doksan dokuz ismi içerdiği kabul edilir ve buna mukabil Türkçede çoğunlukla Allah'ın 99 ismi şeklinde bilinir.

Rahmân, İslam'da bir kavram olan ve Kur'an'da geçen Allah'ın 99 isminden biridir.

<span class="mw-page-title-main">Zerdüşt</span> Zerdüştçülük dininin kurucusu

Zerdüşt, Zerdüştlük olarak bilinen dinin kurucusu kabul edilen Antik İranlı düşünürdür. Bilgelik tanrısı Ahura Mazda'nın kendisine göründüğünü ve ondan doğruluğu yaymak görevini aldığını iddia eden Zerdüşt, Ahura Mazda'nın en büyük tanrı olduğunu, öteki birçok tanrı arasında, yalnız ona tapmak gerektiğini savundu. Antik İran'ın doğusunda doğduğuna dair genel bir düşünce hakimdir. Zerdüşt'ün Avesta'da toplanan ve Zerdüştlük ile ilgili günümüze ulaşan tek belge olan kutsal Gatalar ve Yasna Haptanghaiti ilahilerinin yazarı olduğuna inanılır. Günümüzde Hindistan'daki yandaşlarına, Parsi adı verilir.

<span class="mw-page-title-main">Hayvan kurbanı</span>

Hayvan kurbanı, dini anlamda bir tanrıyı yatıştırmak veya iyiliğini sürdürmek için bir veya daha fazla hayvanın ritüel olarak öldürülmesi ve sunulmasıdır. Geç Antik Çağ'da Hristiyanlığın yayılmasına kadar Avrupa ve Eski Yakın Doğu'da hayvan kurban etme yaygındı ve bugün bazı kültürlerde veya dinlerde devam ediyor. Kurban ritüeli bazı kültürlerde insanların kurban edilmesini kapsıyordu ve muhtemelen tarih içerisinde hayvan kurbanı ile yer değiştirmişti.

<span class="mw-page-title-main">Cehennem</span> çoğu dini inanca göre günahların cezasının çekileceği yer

Cehennem, çeşitli inançlarda ölüm sonrası ceza çekilen ateşli bir yer olarak gösterilir. Cehennemde kalma süresi inanca göre değişiklik gösterebilir. Cehennemde günah borcu ödeninceye kadar kalınıp sonra tekrar cennete gidilebilir. Ancak, cehennem bazıları için sonsuza dek ateşte yanmak anlamına gelir. Cehennem görevlilerine İslam inancında zebani adı verilir.

<span class="mw-page-title-main">Hristiyanlıkta cehennem</span>

Cehennem sözcüğü İbranicedeki "Ge-Hinnom" sözcüğünden gelir. “Ge” sözcüğünün anlamı “Vadi”dir. "Hinnom" sözcüğü ise isimdir. Buna göre Ge-Hinnom sözcüğünün karşılığı, Ge-Ben-Hinnom'un kısaltılmış şeklidir. Hinnom Vadisi'nin bulunduğu yer coğrafi olarak Kudüs'ün güney ve güney batısıdır.

<span class="mw-page-title-main">İslam'da cehennem</span>

Cehennem, çoğu dinde olduğu gibi İslam dininde de, ahiretteki azap yeridir. İnsanlar dünyadaki hareketlerine ve inançlarına göre cennete veya cehenneme giderler. İslam inancına göre, kâfirler, müşrikler ve münafıklar ölümden sonra, "derece derece olan cehennemde" sonsuza dek kalacak ve azap göreceklerdir. Belirtilen şudur ki, İslam inancına aykırı hareket etmiş Müslüman kimseler de günahları ölçüsünde cehennemde kalacak ve cezalandırılacaklardır. İslam dinindeki farklı itikat (inanç) mezheplerinin bu konuda farklı fikirleri ve çeşitli ayrışmaları olsa da, İslam'daki genel görüş budur.

<span class="mw-page-title-main">Kurban Bayramı</span> Ay takvimine göre Zilhicce ayının onunda başlayıp dört gün süren ve kurban kesilen dinî bayram

Kurban Bayramı, Müslümanlar tarafından Hicrî takvime göre Zilhicce ayının 10. gününden itibaren dört gün boyunca kutlanan dinî bir bayramdır. Zilhicce ayının onuncu, on birinci, on ikinci ve on üçüncü günlerine 'Eyyâm-ı nahr' ve bir önceki gün olan Zilhicce ayının dokuzuncu gününe Arefe denir. Kurban Bayramı, aynı zamanda İslam âleminin her yıl Mekke'de hac farizasını ifa ettikleri vakittir.

<span class="mw-page-title-main">Cinsel istismar</span>

Cinsel istismar, kişinin başkaları tarafından cinsel olarak kötüye kullanılması, suistimal edilmesi, istemediği halde başkalarının cinsel yönelimlerine hedef olması durumudur. Her cinsiyetten, her sosyal sınıftan ve meslek grubundan kişiler cinsel istismara uğrayabilmektedir ancak genel olarak kadınların ve çocukların cinsel istismara daha çok maruz kaldıkları söylenebilir.

İslâm'da Melek, Allah tarafından parlak bir kökenden yaratılan göksel varlıklar olduğuna inanılır. Her ne kadar ilmiye meleklerin kesin doğası konusunda hemfikir olmasalar da, onların ince bedenlere sahip özerk varlıklar oldukları konusunda hemfikirdirler.

Hâmân, Kur'an'da Mûsâ, Firavun ve Kārûn ile birlikte anılan bir şahıs veya figürdür. Kur'an anlatısında Mûsâ kendisine bildirilen âyetlerle birlikte Firavun, Hâmân ve Kārûn'a gider ancak onlar Mûsâ'yı sihirbazlıkla ve yalancılıkla suçlarlar. Mûsâ'nın davetini kabul etmeyen Firavun: "Sizin için benden başka bir tanrı tanımıyorum" der ve Hâmân'dan, Mûsâ'nın tanrısına ulaşmak için kendisine bir kule yapmasını ister. En sonunda Firavun, Hâmân ve Kārûn günahlarından ötürü cezalandırılır.

<span class="mw-page-title-main">Mâlik</span>

Mâlik, Arapça bir kelime olup "Mülk" kökünden türemiştir ve "bir mülke sahip olan" anlamını taşır. İslam inancında Mâlik cehennemin yöneticisi olan meleğin ismidir. Kur'an'da bu anlamdaki tek kullanımında, günahkârlar Mâlik'e, Allah'ın kendilerini yok etmesini isteyerek seslenirler, ancak orada sürekli kalacakları cevabı ile karşılaşırlar.

Kurban, İslami bir terim olarak Arapçadan Farsçaya, oradan da Türkçeye geçmiş bir sözcük olup her türlü adağa kurban dense de İslamda özellikle Kurban Bayramı'nda Allah adına kurban kesme ibadetini tanımlar.

Kıyamet günü, hesap günü ya da mahşer günü ; dünyanın sonunun geleceğine ve tüm insanların mahşerde toplanarak hesap vereceğine inanılan zaman. "Dünya merkezli evren" anlayışında dünyanın sonu, evrenin de sonu olarak algılanmıştır. Kıyametin zamanı ile ilgili çok sayıda inanç, öngörü ve kehanet bulunmaktadır. Zerdüştlük, Hristiyanlık ve İslam gibi dinlerde ölülerin dirilerek mahşerde toplanacağına, hayattayken yaptıkları iyilik ve kötülükler için hesap vereceklerine ve haklarında hüküm verileceğine, bunun sonucunda iyilerin cennete, kötülerin ise cezalarını çekmek üzere cehenneme gideceğine inanılır. Apokalypse terimi ile eş anlamlı olarak kullanılır.

<span class="mw-page-title-main">İnsan kurban etme</span> geçmiş toplumlarda tanrı veya ilah için bir insanın öldürülmesi

İnsan kurban etme, genellikle tanrıları, hükümdarı, yetkili veya rahip figürünü veya ölü ataların ruhlarını memnun etmek veya yatıştırmak amacıyla yapılan bir ritüelin parçası olarak bir veya daha fazla insanı öldürme eylemidir. Burada hizmetli veya hizmetliler sonraki yaşamlarında efendilerine hizmet etmeye devam etmeleri için öldürülürdü. Bazı kabile toplumlarında bulunan yakından ilişkili uygulamalar yamyamlık ve kelle avcılığıdır.

Hinnom Vadisi (İbranice: גֵּיא בֶן־הִנֹּם Hinnom Vadisi'nden ilk olarak İbrani Kutsal Kitabı'nda Yehuda ve Benyamin kabileleri arasındaki sınırın bir parçası olarak bahsedilir. Birinci Tapınak döneminin sonlarında, bazı Yahuda krallarının çocuklarını yakarak kurban ettiği Tofet'in yeriydi. Daha sonra, Yeremya tarafından lanetlendi. Sonraki Yahudi Apokaliptizmi haham literatüründe, Gehinnom, kötülerin gideceği yer olarak ilahi ceza ile ilişkilendirildi. Ölülerin meskeni olan daha tarafsız Şeol teriminden farklıdır. İncil'in Kral James Versiyonu, her ikisini de Anglo-Sakson cehennem kelimesiyle tercüme eder.