Arap harfleri, 7. yüzyılın üçüncü çeyreğinden itibaren Emevi ve Abbasi imparatorlukları aracılığıyla Orta Doğu merkezli geniş bir alana yayılma olanağı bulmuş İslam dininin benimsendiği coğrafyalarda kabul gören, kökeni Arap alfabesine dayalı, ünsüz alfabesi türünde bir yazı sistemidir. Dünyada Latin alfabesinden sonra en çok kullanılan yazı sistemidir.
Altay dilleri ilk olarak 18. yüzyılda ileri sürülmüş Avrasya'da yaygınca konuşulan Türk dilleri, Moğolca, Tunguzca ve bazen Japonca, Korece ve Aynu dillerinin ortak bir ataya sahip olduklarını savunan varsayımsal bir dil ailesidir.
Kiril alfabesi, Avrasya'da çeşitli dillerin yazımı için kullanılan alfabedir. Çeşitli Slav, Kafkas, Moğol, Ural, ve İranî dillerinin resmî alfabesidir. En eski Slav kitaplarının yazıldığı iki alfabeden biri olan Kiril yazısı, Aziz Kiril ve kardeşi Metodius tarafından 9. yüzyılın ilk çeyreğinde oluşturulmuştur.
Uygurca veya Yeni Uygurca, Uygurlar tarafından konuşulan, Türk dillerinin Uygur grubunda yer alan bir dil.
Moğolca, Moğolistan ve civardaki bazı özerk bölgelerde resmî dil olan Asya dilidir.
Türk dilleri veya Türkî diller, Doğu Avrupa'dan Sibirya ve Çin'in batısına dek uzanan bir alana yayılmış ve içerisinde 35 yaşayan dil barındıran dil ailesi. Toplamda yaklaşık 180 ile 200 milyon kişi tarafından konuşulan Türk dillerinin en çok konuşulan lehçesi Türkçe olup tüm Türk dili konuşurlarının %40'ı bu dili konuşmaktadır. Bu dili Azerice, Özbekçe, Uygurca, Kazakça, Türkmence ve Tatarca takip etmektedir.
Ayırıcı im, fonetik işaret veya diyakritik; telaffuz, ton ve diğer ayırıcı unsurları belirtmek için gliflere eklenen imdir. Örneğin Latin harflerine geçiş döneminde Türkçedeki ötümsüz artdişyuvasıl sürtünmeli ünsüz sesini karşılamak için yeni arayışlara gidilmiş ve mevcut S harfine sedil eklenerek Ş harfi elde edilmiştir. O > Ö veya A > Â ya da Y > Ý gibi harflerde ayırıcı imlere örnekler görülebilir.
Altay dağları, Orta ve Doğu Asya'da bulunan; Rusya, Çin, Moğolistan ve Kazakistan'ın birleştiği ve İrtiş ve Obi nehirlerinin kaynaklarının bulunduğu sıradağdır. Sıradağ, kuzeydoğuda Sayan Dağları ile birleşir ve güneydoğuda giderek alçalarak Gobi Çölü'nün yüksek platosuyla birleşir. Yaklaşık 45° ila 52° K ve yaklaşık 84° ila 99° D arasında uzanır.
Ogur grubu, Oğur grubu, Ogur öbeği, Oğur öbeği, Ön Bulgar grubu, Lir Türkçesi, Hun-Bulgarca ya da R-Türkçesi Türkî diller ailesinin bir koludur. Bu grubun günümüzde tek hayatta kalmış olan dili, yaklaşık iki milyon kişinin konuştuğu Çuvaşçadır. Gruba ait tarihi bir dil olan Ön Bulgarca bugün ölü dillerdendir.
Tuvaca, Tuva Türkçesi, Tuva dili, Rusya'ya bağlı özerk Tuva Cumhuriyetinde Tuvalar tarafından konuşulan Sayan dilleri grubundan çağdaş Türk yazı dillerinden biridir. Tuva Cumhuriyeti'ndeki 250.000 civarındaki Tuva nüfusunun yanı sıra, kuzey-batı Moğolistan'da 27.000 kişi ve Çin'in adlandırmasıyla Sincan Uygur Özerk Bölgesi'ne Türk Dünyasındaki adlandırmayla Doğu Türkistan'a bağlı Altay İli'nde 2.400 kişi bu dili konuşmaktadır. Ayrıca Buryat Özerk Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti'nde ve Kazakistan'da az sayıda Tuvaca konuşanlar vardır.
Dongxianglar, Çin Halk Cumhuriyeti'nin 56 resmî etnik grubundan biri olan Müslüman Moğol azınlık halkıdır. Dongxiang ismi doğudaki köy halkı anlamındadır. 2000 yılında yapılan nüfus sayımında sayıları 513.805 bulan Dongxianglar 13. yüzyılda İslâm dinini benimsemişlerdir. Dongxianglar Gansu Eyaletinde Sincan Uygur Özerk Bölgesinde, Qinghai Eyaletinde ve Ningxia Özerk bölgesinde yaşarlar. Dongxiang dili Moğol-Altay dilleri dalına aittir.
Latinizasyon (Romanizasyon) tabiri genel olarak Latin alfabesi dışındaki ses sistemlerinin Latin alfabesine çevrilmesini ifade eder. Arapçanın Latin alfabesine çevirisi yapılırken bu uygulamaların hiçbirinde (fonetik alfabeler hariç) ortak bir uygulama geliştirilememiştir. Çünkü her ülke kendi harflerini esas alan bir çeviri sistemi benimsemiştir. Fakat yine de ana hatlarıyla genel kabul görmüş bazı sesler ve simgeler tercih edilmeye başlanmıştır. Ortak Türkçe alfabesi esas alınarak yapılan bir işaret sistemi büyük oranda geliştirilmiş durumdadır. Fakat yine de çeşitli ülkelerin, sesleri simgelerken kullandıkları harflerin değişik olması nedeniyle farklılıklar ortaya çıkmaktadır.
Tin – Türk ve Altay halk inancında Ruh. Tın olarak da söylenir. İnsan varlığının somutdışı ve nesnesel olmayan kısmı. Soyut varlık. Düşünsel ve duygusal yapı.
Ana Türkçe, Ön Türkçe veya Proto Türkçe, Türk dilleri ailesinin Şaz ve Oğur dallarına ayrılmadan önceki dönemlerine ait varsayımsal bir anadildir. Diğer anadiller gibi, geçmişteki konuşma dili ile birebir aynı olmayabilir. "İlk" ve "en eski" anlamlarına gelen proto sözcüğünün ifade ettiği gibi, ilk Türkçe olarak görülebilir.
Yenisey Kırgızları ya da Eski Kırgızlar, günümüzde Krasnoyarsk Krayı sınırlarında kalan Sayan-Altay bölgesinde, Baykal Gölü'nün batısında Yenisey Nehri'nin aşağısında Minusinsk'in güney kısımlarında MÖ 3 yüzyıldan MS 13. yüzyıla kadar yaşamış eski Türk halkı. Tarihte Kırgız adıyla anılan en eski ilk halk olup günümüzdeki Hakaslar, Fuyü Gırgıs dilini konuşan Fuyü Kırgızları, Kırgızlar, Altaylar ve Sayan dillerini konuşan Tuvalar/Tofalar/Duhalar/Soyotlar gibi Türk halklarının atalarından biridir. Yenisey Kırgızları Antik ve Orta Çağ Orta Asya'sının askeri-siyasi ve etno-kültürel tarihinde önemli bir rol oynamışlardır.
Türk dili tarihi, çivi yazılı Sümerce tabletlerdeki alıntı kelimeler şeklinde bilinen ilk örneklerine rastlanan, coğrafya olarak Moğolistan ve Çin içlerinden Avrupa’nın ortalarına, Sibirya’dan Hindistan ve Kuzey Afrika sahasına kadar yayılmış olan Türk dilinin tarihidir. Günümüzde Asya ve Avrupa kıtalarında konuşulan ve yazılan Türk yazı dilleri ve bunların ağızlarının tarihî süreçlerini kapsar.
Şaz Türkçesi, Doğu Türkçesi veya Z-Türkçesi, Macar türkologları, lehçeler tasnifi için z > r (=rotasizm) ve ş > l (=lambdasizm) değişimlerini daha esaslı saydıklarından, Türk lehçelerini bu esasa göre ikiye ayırmışlar ve z-ş esaslı lehçeler grubuna “Doğu Türkçesi”, r-l esaslı lehçelere de “Batı Türkçesi” demişlerdir. l-r paralelliğini çok basitçe anlatmak gerekirse Lir Türkçesindeki kır sözcüğü Şaz Türkçesinde kız şeklindedir.
Ana Altay dili veya Ana Altayca, birçok akademisyence varlığı reddedilen Altay dillerinin kökeni olan dil. Tarihî dönemde konuşulmuş olduğu düşünülen bu dilden sonraki tarihlerde Türk, Moğol, Mançu-Tunguz, Kore ve Japon dilleri çıkmıştır. Bu asıl dilin yapısı, özelliklerine dair çeşitli çalışmalar ortaya koyulmuştur.
Çengel işareti, dil biliminde ve çoğu dilde kullanılan bir diyakritik işarettir. Türkçede yalnız sessiz harflerde kullanılan ve harflerin ses değerlerini değiştiren bir göstergedir.