Moğol-Nizârî Savaşı
Moğol-Nîzari Savaşı | |||||||
---|---|---|---|---|---|---|---|
| |||||||
Taraflar | |||||||
Haşhaşiler | |||||||
Komutanlar ve liderler | |||||||
Güçler | |||||||
1000 kuşatma mühendisi 80.000 asker | Bilinmiyor ancak sayıca fazla | ||||||
Kayıplar | |||||||
Bilinmiyor | Kuşatmada 1257 kişi öldü. Katliamlarda 100.000+ kişi öldürüldü |
Alamut Nizarilerine (Haşhaşiler ) karşı Moğol harekâtı 1253'te İran Harezm İmparatorluğu'nun Moğol İmparatorluğu tarafından fethi ve bir dizi Nizari-Moğol çatışması sonrasında başladı. Büyük Han Möngke tarafından emredilen sefer Hülagu tarafından yönetildi. Nizarilere ve daha sonra Abbasi Halifeliğine karşı yürütülen harekât bölgede yeni bir hanlık kurmayı hedefliyordu.
Hülagu'nun seferi İmam Aleüddin Muhammed liderliğindeki Nizari liderleri arasında yoğunlaşan iç çekişmelerin ortasında, Kuhistan ve Kumis'teki kalelere yapılan saldırılarla başladı. Halefi Rükneddin Hürşah amansız Moğol ilerleyişi karşısında uzun bir dizi müzakereye başladı. 1256 yılında İmam, Maymun-Diz'de kuşatılırken teslim oldu ve takipçilerine Hülagu ile yaptığı anlaşmaya göre aynısını yapmalarını emretti. Alamut ele geçirilmesi zor olmasına rağmen teslim oldu. Nizari devleti böylelikle dağıldı, ancak birkaç ayrı kale, özellikle Lemeser, Girduh ve Suriye'dekiler direnmeye devam etti. Mönge han daha sonra Hürşah ve ailesi de dahil olmak üzere tüm Nizarilerin öldürülmesini emretti.
Savaş
Kuhistan, Kumis ve Horasan'a karşı sefer
Mart 1253'te Ketboğa komutasındaki Hülagu'nun ileri muhafızı 12.000 adamla (Köke Ilgei komutasında bir tümen artı iki minggan) Amu Daryayı geçti.[1] Nisan 1253'te Kuhistan'da birkaç Nizari kalesini ele geçirdiler ve sakinlerini öldürdüler. Mayıs'ta Kumis bölgesine saldırdılar ve Nizarilerin ana kalelerinden Girduh'u kuşattılar.[2][3] Ketboga Ordusu 5.000 (muhtemelen Moğol) süvari ve 5.000 (muhtemelen Tacik ) piyadeden oluşuyordu. Ketboğa Girduh'u kuşatmak için Amir Büri komutasında bir ordu bıraktı ve kendisi de yakınlardaki Mihrin (Mehrnegar ) kalesine ve Şah'a saldırdı. Ağustos 1253'te Tarem ve Rudbar ilçelerine çok az başarı ile akınlar düzenlendi. Daha sonra Mansuriah ve Alabeşhin sakinlerine saldırıp katlettiler.[4][5]
Ekim 1253 yılında Hülagu Moğolistan'dan yanında eşleri ve çocukları ile birlikte sefere çıktı.
Kuhistan Temmuz 1253 de düştü ve talan edildi. Ketboğa geçici olarak Tun (Fidavs ) ve Turshiz de birkaç kaleyi ele geçirdi. Birkaç ay sonra Mehrin ve Kumis'teki diğer birkaç kaleyi daha ele geçirdi.[4] Aralık 1253'te Girduh'un garnizonu gece baskın yaptı ve Büri dahil yüz Moğol'u öldürdü.[2] Girduh, kolera salgını nedeniyle düşmenin eşiğindeydi, ancak Lambasar'ın aksine salgını atlattı ve 1254 yazında İmam Alaüddin Muhammed tarafından Alamuttan gönderilen takviyelerin gelmesiyle kurtuldu. Zapt edilemez kale yıllarca direndi.[6]
Eylül 1255'te Hülagu Semerkant yakınlarına ulaştı.[7] Daha sonra Kiş'i (Şehrisabz ) geçici karargahı yaptı ve İran'daki yerel Moğol ve Moğol olmayan yöneticilere haberciler göndererek, Büyük Han'ın genel valisi olarak varlığını duyurdu ve Nizarilere karşı yapacağı seferde yardım istedi.1255 sonbaharında Arghun Aka ona katıldı.[8] Rum (Anadolu), Fars, Irak, Azerbaycan, Arran, Şirvan, Gürcistan ve Ermenistan hükümdarlarının tamamı emirlerini pek çok hediye ile kabul ettiler.[3]
Kuhistan'daki Moğol ilerlemeleri Nizari liderliği arasında şaşkınlığa neden oldu. Melankoliden muzdarip olduğu bildirilen İmam Ala el-Din Muhammed ile danışmanları ve Nizari liderlerinin yanı sıra gelecekteki İmam olarak tayin edilen oğlu Rükneddin arasındaki ilişki zaten kötüleşmişti. İranlı tarihçilere göre, Nizari seçkinleri, Muhammed'i, daha sonra Moğollarla hemen müzakerelere girecek olan Hurşah ile değiştirmek için bir "darbe" planlamışlardı, ancak Hurşah bu planı uygulamadan önce hastalandı.[4] Bununla birlikte, 1 veya 2 Aralık 1255'te Muhammed şüpheli koşullar altında öldü ve yerine yirmili yaşlarının sonundaki Hurşah geçti.[9]
İran'a ulaşmak için Hülagu Ocak 1256'da Çağatay kağanlığı üzerinden Oxus'u (Amu Darya ) geçerek, 1256 Nisan'ında Kuhistan'a girdi. Hülagu, Kietboğa'nın ele geçiremediği Tun'u ilk hedefi olarak seçti. Bir hafta süren kuşatmadan sonra Mayıs 1256 Tun düştü. Ketboğa ve Koke başarısızlıkları nedeniyle Hülagu tarafından azarlandılar. Bölünmüş Moğol ordusu daha sonra yeniden toplandı ve Tus'a saldırdı.[2][7]
Rudbar ve Alamut'a karşı sefer
Hürşah iktidara gelir gelmez, Nizari liderliğinin Moğol yönetimine en yakın Moğol komutanı Kazvin'deki Noyan Yasur'a biat etme isteğini açıkladı. Yasur, İmam'ın Hülegü'nün kampını bizzat ziyaret etmesi gerektiğini söyledi. Yasur ile Rudbarlı Nizariler arasında çatışmalar yaşandı. 12 Haziran'da Nizari güçlerinin toplandığı Alamut yakınlarındaki Siyalan Dağı'nda bir savaşta Yasur mağlup oldu, ancak bölgedeki Nizarileri taciz etmeye devam etti.[11][12]
Hülagu Bistama ulaştı ordusuna yenı tümen ler ve yeni komutanlar katıldı. Birçoğu Batu Han'ın akrabalarıydı.[13] Hülagu, yanında mangonel ve neft kullanımında becerikli bin kuşatma mühendisi (muhtemelen Kuzey Çinli, Hitay ve Müslüman) ekibine sahipti.[2][14]
Moğollar, üç yönden Alamut ve Rudbar'ın kalbine karşı sefer düzenlediler. Sağ kanat Buka Temür ve Köke Ilgei komutasında Taberistan üzerinden yürüdü. Sol kanat, Tegüder ve Ketboğa yönetiminde Hovar ve Semnan üzerinden yürüdü. Merkez Hulagu'nun komutası altındaydı. Bu sırada Hülagu Hürşah'tan teslim olmasını istedi. Hurşah, Maymun-Diz kalesindeydi ve görünüşe göre moğolları oyalamaya çalışıyordu; Kışın gelişi daha uzun süre direnerek Moğol seferini durdurabilirdi. Veziri Keykubad'ı müzakere için Moğollara gönderdi; Vezir Firuzkuh'da Moğollarla buluşup Alamut ve Lambasar dışındaki tüm kalelerin teslim olmasını teklif ettiler ve yine Hürşah'ın Hülegü'yü bizzat ziyaret etmesini bir yıl ertelemesini istediler. Bu arada Hurşah, Girduh'a ve Kuhistan kalelerine teslim olmalarını emretti, Kuhistan kaleleri teslim oldu, ancak Girduh garnizonu direnmeye devam etti. Moğollar ilerlemeye devam ederek Lar, Damavand ve Şahdiz'e ulaştı. Hurşah, 7-8 yaşındaki oğlunu iyi niyet göstergesi olarak Hulagu'ya gönderdi ancak küçük yaşından dolayı geri gönderildi. Hurşah, daha sonra Moğollarla Rey'de tanışan ikinci kardeşi Şahinşahı gönderdi. Ancak Hülegü, iyi niyetini göstermek için Nizari surlarının yıkılmasını talep etti.[2][9][15][16]
Nizari İmam ve Hülegü arasında sayısız görüşme beyhudeydi. Görünüşe göre, Nizari İmamı en azından Nizarilerin ana kalelerini korumaya çalıştı, Moğollar ise Nizarilerin tam olarak boyun eğmesi konusunda kararlıydılar.[17]
8 Kasım 1256'da Hülegü, Maymun- Diz'e bakan bir tepede kamp kurdu. Talekan vadisi ve Alamut dağları üzerinden Maymun- Diz'in eteklerinde görünecek şekilde kaleyi güçleriyle kuşattı.[2]
Maymun-Diz mangoneller tarafından saldırıya uğradı; ama Alamut, Nevisar Şah, Lambsar ve Girduh yüksek bölgelere inşa edildiği için kuşatılması zordu. Bununla birlikte, tahkimatın gücü, zayıf bir nokta bulmak için onları çeşitli açılardan inceleyen Moğolları etkiledi. Kış yaklaştığı için teğmenlerinin çoğu Hülegu'ya kuşatmayı ertelemesini tavsiye etti, ancak o ilerlemeye karar verdi. Ön bombardımanlar üç gün boyunca yakındaki bir tepeden mangoneller tarafından gerçekleştirildi ve her iki tarafta da can kayıpları yaşandı. Dördüncü günde doğrudan bir Moğol saldırısı püskürtüldü. Moğollar daha sonra daha ağır kuşatma silahlarını kullandılar ve yanan ateşe daldırılmış neftleri fırlattılar ve surların etrafına ek mangoneller yerleştirdiler.[2]
O ayın ilerleyen günlerinde Hürşah, kendisinin ve ailesinin dokunulmazlığı koşuluyla teslim olacağını bildiren bir mesaj gönderdi. Hülagu'nun emrini şahsen götüren Ata-Malik Cüveyni Hurşah'tan teslimiyet belgesini imzalamasını istemiş ama Hürşah tereddüt etmiştir. Birkaç gün sonra Hülagu yeni bir bombardımana başladı bunun üzerine 19 Kasım'da Hurşah ve çevresi kaleden inip teslim oldu. Kalenin tahliyesi ertesi güne kadar devam etti. Garnizonun küçük bir kısmı teslim olmayı reddetti ve kaledeki yüksek kubbeli bir binada direndiler üç gün sonra yenilip katledildiler.[2][15][18]
Nizarilerin imamının teslim olma kararı almasında görünüşe göre el-Tusi gibi bilim adamlarından etkilenmiştir. Zira astrolog olan Tusi Yıldızlara bakarak Hürşaha savaşı kaybedeceği kehanetinde bulunmuştur.[19]
Tarihçiler için olayların açıklanamaz bir yönü, Alamut'un Maymun-Diz'de kuşatılmış yoldaşlarına yardım etmek için neden hiçbir çaba göstermediğidir.[20]
Alamut'un teslim edilmesi
Hurşah, Rudbar vadisindeki tüm Nizari kalelerine, kalelerini teslim etme, tahliye etme ve yıkma talimatı verdi. Alamut (sipahsalar Mukaddam el-Din Muhammed Mubariz yönetimindeydi. Lambasar dışında, muhtemelen komutanlarının İmam'ın baskı altında emir verdiğini düşünmesi ve bir çeşit takiyye uygulaması nedeniyle tüm kaleler (kırk civarı) teslim oldu. Kalenin ve garnizonunun küçük boyutuna rağmen Alamut taştan inşa edilmişti (Maymun-Diz'in aksine), iyi hazırlanmıştı ve güvenilir bir su kaynağına sahipti. Ancak, Nizari inancı imama her zaman sadık olması gerektiği için kaleler teslim oldu. Hülegü, ordusuyla Alamut'u kuşattı ve Hürşah başarısızlıkla komutanını teslim olmaya ikna etmeye çalıştı. Hülegü, Alamut'u kuşatmak için Balaghai komutasında büyük bir güç bıraktı ve kendisi ile birlikte Hürşah yakındaki Lambsar'ı kuşatmak için yola çıktı. Mukaddam el-Din, Aralık 1256'da birkaç gün sonra teslim oldu.[2][18]
Cüveyni, Moğolların Alamut'un sıvalı duvarlarını ve kurşun kaplı kapılarını söktükleri zaman karşılaştıkları zorlukları kitabında anlatmaktadır. Moğollar, binaları ateşe vermek ve sonra parça parça yok etmek zorunda kaldı. Şarap, sirke, bal ve diğer ürünlerle dolu geniş odaları, mahzenleri ve derin depolarıda not eder. Yağma sırasında bir adam bal deposunda neredeyse boğuluyordu.[2]
Alamut'un ünlü kütüphanesini inceledikten sonra Cüveyni, " Kursiler ( usturlabın bir parçası), silah küreleri, tam ve kısmi usturlaplar ve diğerleri gibi astronomik aletlerin" ın yanı sıra "Kuran ve diğer seçkin kitapların kopyalarını" kaydetti ve "sapkınlıkları ve yanılgılarıyla ilgili" diğer kitapları yaktı. O da Hasan Sabbah'ın biyografisini, Sargudhasht-ı baba Sayyidina (aldı ilgisini çekti, ancak okuduktan sonra yaktığını iddia ediyor. Tarih-i Cihan-ı Gûşa içeriğini kapsamlı bir şekilde aktarmıştır .[2]
Cüveyni, Alamut ve diğer Nizari kalelerinin zaptedilemezliğine ve kendi kendine yeterliliğine dikkat çekti. Raşid el-Din de benzer şekilde Moğolların Nizarilere karşı savaşlarındaki iyi talihinden söz etmektedir.[19]
Nizarilerin katledilmesi ve sonrası
1256'da Hülâgû, bağımsız bir askerî güç olan İran Nizarilerini neredeyse ortadan kaldırdı.[21] Hürşah Kazvin'e götürüldü ve oradan Suriye Nizari kalelerinin teslim olmasını emreden mesajlar gönderdi. Ancak oradaki Nizariler İmam Hürşah'ın baskı altında olduğu gerekçesiyle emirlerine uymadı.[2] Hürşah, Hülagu'dan Möngke ile Moğolistan'da buluşmasına izin verilmesini istedi ve kalan İsmaili kalelerini teslim olmaya ikna edeceğine söz verdi. Hülagu izin verince Hürşah Möngke Han ile görüşmek için Moğollar'ın başkenti Karkum'a gitti. Ancak Möngke, Lambsar ve Girduh'u teslim edemediği için onu huzuruna kabul etmedi onu azarladı ve memleketine dönmesini emretti. Daha sonra ise fikrini değiştirerek Hürşah'ın ailesi ile birlikte öldürülmesini emretti. Hürşah ve ailesi Moğol eskortları tarafından idam edildi. Bu arada Möngke, Hürşah'ın ailesinin yanı sıra garnizonlar da dahil olmak üzere tüm Nizari Ismaililerin katledilmesini emretti.[17] Kazvin'de tutulan Hürşah'ın yakınları, Karakai Bitikçi tarafından öldürülürken Ötegü-Çin, Kuhistan Nizarileri'ni toplantılara çağırarak yaklaşık 12 bin kişiyi katletti.[19] Yaklaşık 100.000 kişinin öldürüldüğü tahmin ediliyor.
Hülâgû daha sonra ordusunun büyük bir kısmı ile Azerbaycan'a taşınmış, resmen kendi hanlığı (İlhanlı) kurmuş ve 1258'de Bağdat'ı yağmalamıştır.[21]
Nizarilerin merkezi ve yöneticileri ortadan kaldırılırken, Nizariler ya öldürüldü ya da geleneksel kalelerini terk etti. Birçoğu Afganistan, Bedaşhan ve Sindh'e göç etti. İsmaililerin İran, Afganistan, Bedaşhan, Suriye ve Hindistan'da bölgesel dai'lerin kontrolü altında dağınık topluluklar olarak yeniden büyümeye başladıkları iki yüzyıl sonrasına kadar ki tarihleri hakkında çok az şey biliniyor.[17] Suriye'nin Nizarileri, Bahri Memlükleri tarafından hoş görü ile karşılandı ve Memluk hükümdarlığı altında birkaç kaleyi ellerinde tuttular. Memlukler, Nizari fedai'lerini, düşmanlarına karşı suikstlerde özellikle de 1271'de İngiliz Prensi Edward'a suikast girişiminde kullanmış olabilecekleri tahmin edilmektedir.[22]
İran'da Nizarilerin direnişi, özellikle Lambsar, Girduh ve Kuhistan'daki birkaç kalede devam ediyordu.[21][23] Lambasar, bir kolera salgınının ardından 1257 yılının Ocak ayında düştü.[24] Girduh çok daha fazla direndi. Moğollar bu kalenin etrafına kalıcı yapılar ve evler inşa etmişlerdir, Kalenin kalıntıları Nizari ve Moğol mangonelleri için kullanılan iki büyük taşla birlikte bugün hala ayakta durmaktadır.[19] 15 Aralık 1270'te Abaka döneminde Girduh garnizonu kıyafet sıkıntısından teslim oldu. Moğollar hayatta kalan garnizonu öldürdüler ama kaleyi yok etmediler. Aynı yıl, Cüveyni'ye yapılan bir başarısız suikast girişimi de Nizarilere atfedilir.[25] 1273'e gelindiğinde, tüm Suriye Nizari kaleleri de Baybars tarafından ele geçirildi.[26]
1275 yılında, Hürşah'ın oğlu (Nev Devlat veya Ebu Davlat) [9] ve Harezm hanedanının soyundan gelen bir Nizari kuvveti Alamut Kalesi'ni geri aldı, ancak Moğollar bir yıl sonra kaleyi geri aldı.[25][27]
Kaynakça
- ^ Beyond the Legacy of Genghis Khan (İngilizce). BRILL. 2006. s. 123. ISBN 978-90-474-1857-3.
- ^ a b c d e f g h i j k l Eagle's Nest: Ismaili Castles in Iran and Syria (İngilizce). Bloomsbury Academic. 2005. ss. 75-85. ISBN 978-1-85043-464-1. 3 Haziran 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 11 Ocak 2021.
- ^ a b The Mongols and the Armenians (1220-1335) (İngilizce). BRILL. 2010. s. 125. ISBN 978-90-04-18635-4.
- ^ a b c The Isma'ilis: Their History and Doctrines (İngilizce). Cambridge University Press. 1992. s. 422. ISBN 978-0-521-42974-0.
- ^ History of the Mongols: From the 9th to the 19th Century ... (İngilizce). 文殿閣書莊. 1888. ss. 95-97.
- ^ Ismāʻīlī contributions to Islamic culture (İngilizce). Imperial Iranian Academy of Philosophy. 1977. s. 20. 17 Şubat 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 11 Ocak 2021.
- ^ a b The Isma'ilis: Their History and Doctrines (İngilizce). Cambridge University Press. 1992. s. 423. ISBN 978-0-521-42974-0. 11 Ağustos 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 11 Ocak 2021.
- ^ Imperial Nomads: A History of Central Asia, 500–1500 (İngilizce). Leicester University Press. 1979. s. 158. ISBN 978-0-7185-1180-7.
- ^ a b c Virani (2003). "The Eagle Returns: Evidence of Continued Isma?ili Activity at Alamut and in the South Caspian Region Following the Mongol Conquests". Journal of the American Oriental Society. 123 (2): 351-370. doi:10.2307/3217688. ISSN 0003-0279.
- ^ Lewis, Bernard (2011). The Assassins: A Radical Sect in Islam (İngilizce). Orion. ISBN 978-0-297-86333-5.
- ^ "TARIKH - E - IMAMAT". www.ismaili.net. 10 Şubat 2001 tarihinde kaynağından arşivlendi.
- ^ Câmiu't-Tevârîh
- ^ The History of Mongolia (3 Vols.) (İngilizce). Global Oriental. 2010. s. 329. ISBN 978-90-04-21635-8. 12 Ocak 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 11 Ocak 2021.
- ^ Medieval Islamic Civilization: L-Z, index (İngilizce). Taylor & Francis. 2006. s. 510b. ISBN 978-0-415-96692-4. 4 Aralık 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 11 Ocak 2021.
- ^ a b History of the Mongols: The Mongols of Persia (İngilizce). B. Franklin. 1888. ss. 104-109. ISBN 9781605201351.
- ^ The Cambridge History of Iran (İngilizce). Cambridge University Press. 1968. s. 481. ISBN 978-0-521-06936-6.
- ^ a b c "The Mediaeval Ismailis of the Iranian Lands | The Institute of Ismaili Studies". www.iis.ac.uk. 3 Ağustos 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 31 Mart 2020.
- ^ a b The Isma'ilis: Their History and Doctrines (İngilizce). Cambridge University Press. 1992. s. 427. ISBN 978-0-521-42974-0.
- ^ a b c d The Isma'ilis: Their History and Doctrines (İngilizce). Cambridge University Press. 1992. s. 429. ISBN 978-0-521-42974-0.
- ^ The Mongol Warlords: Genghis Khan, Kublai Khan, Hulegu, Tamerlane (İngilizce). Brockhampton Press. 1998. s. 129. ISBN 978-1-86019-407-8.
- ^ a b c "IL-KHANIDS i. DYNASTIC HISTORY – Encyclopaedia Iranica". www.iranicaonline.org. 29 Nisan 2011 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 1 Mayıs 2020.
- ^ Crusader Warfare: Muslims, Mongols and the struggle against the Crusades (İngilizce). Hambledon Continuum. 2007. s. 36. ISBN 978-1-84725-146-6.
- ^ History of the Order of Assassins. [Illustr.] (İngilizce). Funk & Wagnalls. 1969. s. 138.
- ^ Mediæval Researches from Eastern Asiatic Sources: pt. 3. Explanation of a Mongol-Chinese mediæval map of central and western Asia. pt. 4 Chinese intercourse with the countries of central and western Asia during the fifteenth and sixteenth centuries (İngilizce). K. Paul, Trench, Trübner & Company, Limited. 1910. s. 110.
- ^ a b The Ismailis in the Middle Ages: A History of Survival, a Search for Salvation (İngilizce). Oxford University Press, USA. 2007. s. 32. ISBN 978-0-19-531173-0. 20 Ocak 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 11 Ocak 2021.
- ^ The Isma'ilis: Their History and Doctrines (İngilizce). Cambridge University Press. 2007. s. 301. ISBN 978-1-139-46578-6.
- ^ The Templars and the Assassins: The Militia of Heaven (İngilizce). Simon and Schuster. 2001. s. 115. ISBN 978-1-59477-873-5. 4 Aralık 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 11 Ocak 2021.
Konuyla ilgili yayınlar
- Dashdondog, Bayarsaikhan (2020). "Mongol Diplomacy of the Alamut Period". Eurasian Studies. 17 (2): 310-326. doi:10.1163/24685623-12340078.