Yahudiler, İbrahim'in putperestliğin ilahlarını değil tek Tanrı'yı arayışından dolayı onun kavminin Tanrı tarafından seçildiğine, onlarla ahit yapıldığına ve kendilerinin de bu kavmin devamı olduklarına inanırlar.
Nasyonal Sosyalist Alman İşçi Partisi veya yaygın kısa adıyla Nazi Partisi, Weimar Cumhuriyeti döneminde kurulmuş ve Weimar Cumhuriyeti'ni Nazi Almanyası'na dönüştürüp 1933-1945 yılları arasında yönetmiş olan bir Alman siyasi partisidir. Yirminci yüzyılın ilk yarısında Alman siyasetinde önemli bir yere sahip olmuş partinin programı ve ideolojisi olan nasyonal sosyalizm, radikal antisemitizm ile birlikte etnik milliyetçiliğe dayanan antiliberal ve antikomünist bir görüşteydi. 1921 senesinden itibaren parti başkanlığını sürdürmüş Adolf Hitler'in 1933 senesinde şansölye olmasının ardından 1945 senesine kadar nasyonal sosyalizm döneminde Almanya'nın tek yasal partisi olmuştur.
Nazi Almanyası, Almanya’nın 1933 ile 1945 yılları arasında, Nasyonal Sosyalist Alman İşçi Partisi (NSDAP) idaresi altında, tek parti rejimine dayalı yönetim sistemiyle “Führer” unvanlı hükûmet (1933-1945) ve devlet başkanı (1934-1945) Adolf Hitler’in liderliğinde egemenlik sürdüğü döneme verilen isim. Alman tarihi içerisinde “Reich”ların üçüncüsüdür; bundan dolayı Üçüncü Reich ismiyle de nitelendirilir.
Lebensborn e.V., Nazi ırk temizliğine ve sağlık ideolojisine dayanan "ırksal olarak saf ve sağlıklı" olarak sınıflandırılan kişilerin abartılı ilişkiler yoluyla "Aryan" çocukların doğum oranlarını yükseltmek amacıyla Nazi Almanyası'nda SS tarafından başlatılan ve devlet tarafından desteklenen kayıtlı bir birliktir. Reichsführer-SS Heinrich Himmler tarafından geliştirilerek hayata geçirildi.
Ari ırk, 19. yüzyılın sonlarında Proto-Hint-Avrupa mirasına sahip insanları ırksal gruplarla tanımlamak için ortaya çıkmış ve artık kullanılmayan bir tarihsel ırk kavramıdır. Antropolojik, tarihi ve arkeolojik kanıtlar bu kavramın geçerliliğini desteklememektedir. Kavram, Proto-Hint-Avrupa dilini ilk konuşanların insanlığın üstün bir örneğinin belirgin ataları olduğu ve günümüze kadar onların soyundan gelenlerin Sami ve Hamitik ırklarının yanı sıra Kafkas ırkının bir alt ırkını ya da kendine özgü başka bir ırkı oluşturduğu düşüncesinden türemiştir. Günümüzde, bu gruplar arasındaki yakın genetik benzerlik ve karmaşık karşılıklı ilişkiler nedeniyle, insan popülasyon gruplarını kategorize etmeye yönelik bu taksonomik yaklaşımın yanlış yönlendirilmiş ve biyolojik olarak anlamsız olduğu düşünülmektedir. Irk, kültür ve dilin izomorfizmi, modern akademisyenler tarafından hatalı bir anlayış olarak reddedilmiştir. Ari ırk kavramı 19. yüzyıl boyunca Arthur de Gobineau, Richard Wagner ve bilimsel ırkçılığı daha sonra Nazi ırkçı ideolojisini etkileyen Houston Stewart Chamberlain gibi çeşitli ırkçı ve antisemitik yazarlar tarafından benimsenmiştir. 1930'lara gelindiğinde, kavram hem Nazizm hem de Nordizm ile ilişkilendirilmiş ve Aryan ırkını "üstün ırk" olarak tasvir eden, Aryan olmayanları ırksal olarak aşağı ve yok edilmesi gereken varoluşsal bir tehdit olarak gören beyaz üstünlükçü Aryanizm ideolojisini desteklemek için kullanılmıştır. Bu fikirler Nazi Almanyası'nda Holokost'a yol açan devlet ideolojisinin önemli bir parçasını oluşturmuştur.
Alfred Rosenberg, Nazi Partisi'nin ideoloğu olarak bilinen Alman siyasetçidir.
Nürnberg Yasaları, 15 Eylül 1935'te Nürnberg'de yıllık Nazi Partisi toplantısında kararlaştırılan Nazi Almanyası'nda antisemitik yasalardı. Yasalar, Alman ve Yahudi insanlarını sınıflandırdı. Bu kanuna göre, ari ırktan olmayanlar alt sınıf insanlardır ve ari ırkına ait insanlar ile evlenmeleri yasaklanmıştır. Kanunlar 26 Kasım 1935'te Romanları ve Siyahileri da kapsayacak şekilde genişletildi.
Üstün ırk, Nazi Düşüncesinde İskandinav Irk'ından -19. yüzyılın sonları 20. yüzyılın başlangıcında patlak vermiş ve Aryan Irkı olarak adlandırılmıştır- onların oluşturduğu bir kavramdır. Saf Irk düşüncesini ileri sürer. Nazi düşüncesinde İskandinav Irkı, Kuzey Almanya ovalarında milattan önce yaşadığına inanılan ve Proto-Aryanlar olarak adlandırılan ırkçı düşüncedeki bazı kişilerin en saf ırk olarak açıkladığı ırktır. {bknz. Proto-Aryans} Bu ırkın kayıp kıta Atlantis'in en üstün saf ırkı olduğuna inanılır. Naziler, İskandinavların gerçek Aryanlar olduğunu çünkü onların diğer -yöresel olmayan- Slav Irkı, Roman Irkı ve Hint-İranlı olan Hint-Avrupalı ırklar ile en az karışan ırk olduğunu iddia ederler. Bu iddialarını, İskandinav insanların diğer tüm ırklardan üstün olduğuna dayandırırlar. Naziler onların otoritelerini genişletmeye hakkı olduğuna inanırlar. Bu kavram aynı zamanda İskandinavcılık olarak da bilinir. Bu ırkçılıktaki uygulanan asıl politika ise Nazilerin Aryan olduklarını kanıtlamaya çalışmalarıdır.
SS Irk ve İskan Ana Ofisi,, Nazi Almanyası'nda SS'in ırk "saflığını" korumaktan sorumlu örgütüydü. Görevlerinden biri, SS personelinin evliliklerini Nazi Almanyası'nın ırk politikasına uygun olarak denetlemekti.
Eugen Fischer, Alman tıp, antropoloji ve öjenik profesörü ve Nazi Partisi üyesiydi. Kaiser Wilhelm Antropoloji Enstitüsü, İnsan Kalıtım ve Öjenik'in direktörlüğünü yaptı ve aynı zamanda Berlin'deki Frederick William Üniversitesi rektörlüğünü yaptı.
Nazi öjeniği Nazi Almanyası'nda sağlıklı unsurlarının çoğaltılması, sağlıksız unsurlarının ise azaltılması yoluyla insan soyunun geliştirilmesini amaçlayan politikalar toplamıdır. Alman halkının biyolojik gelişimini amaçlayan üstün ve saf Alman ırkı oluşturmayı hedefleyen ırksal bir ideolojidir.
Aryanizm, sözde Ari ırkını ayrı ve üstün olarak gören bir ırksal üstünlük ideolojisidir. İnsanlığın geri kalanını yönetme hakkına sahip ırksal grup. Başlangıçta Arthur de Gobineau ve Houston Stewart Chamberlain gibi ırkçı teorisyenler tarafından desteklenen Aryanizm, Nazi Almanyası'nda etkisinin zirvesine ulaşmıştır. Rejim 1930'lu ve 40'lı yıllarda bu ideolojiyi tüm gücüyle uyguladı ve Aryan halkı için Lebensraum ya da yaşam alanı arayışıyla 1939 Polonya'nın İşgali ile İkinci Dünya Savaşı'nı ateşledi. 1930'larda Naziler tarafından uygulanan ırk politikaları, Avrupa ve Sovyetler Birliği'nin fethi sırasında doruğa ulaşmış ve günümüzde Holokost olarak bilinen, altı milyon Yahudi ve on bir milyon diğer kurbanın endüstriyel toplu katliamı ile sonuçlanmıştır.
Werner Goldberg, yarı Yahudi soyundan gelen bir Alman asker ve siyasetçi. II. Dünya Savaşı sırasında kısa bir süre asker olarak görev yapmıştır. Fotoğrafı Berliner Tageblatt gazetesinde "İdeal Alman Askeri" olarak yer aldı ve daha sonra Wehrmacht için askere alma afişlerinde kullanıldı.
Nazi Almanyası'nın ırk politikası, Adolf Hitler'in diktatörlüğü altında Nazi Almanyası'nda uygulanan ve bilimsel meşruiyet iddiasında bulunan Ari ırkın üstünlüğünü savunan belirli bir ırkçı doktrine dayanan bir dizi politika ve yasaydı. Bu, zorunlu kısırlaştırma ve Untermenschen ("alt-insanlar") olarak gördüklerinin imhası yoluyla ırksal hijyeni amaçlayan ve Holokost ile sonuçlanan öjenik programı ile birleştirildi.
Nasyonal Sosyalist Halkın Refahı, Üçüncü Reich döneminde bir sosyal yardım kuruluşuydu. NSV ilk olarak 1931'de Berlin şehrinde yerel olarak faaliyet gösteren küçük bir Nazi Partisi'ne bağlı yardım kuruluşu olarak kuruldu. 3 Mayıs 1933'te, Nazi Partisi Almanya'da iktidara geldikten kısa bir süre sonra, Adolf Hitler onu ülke çapında faaliyet gösterecek bir parti örgütüne dönüştürdü. NSV'nin yapısı, yerel, ilçe (Kreis) ve ilçe (Gau) yönetimleriyle Nazi Partisi modeline dayanıyordu.
Nazi ırksal teorileri, nazi ırkçılığını meşrulaştırmak amaçlı ortaya atılmış teorilerdir. Nazi Partisi, ırksal olarak aşağı gördüğü insan gruplarının soykırımını meşrulaştırmak için ideolojisinin bir parçası olarak çeşitli sözdebilimsel ırk sınıflandırmalarını benimsemiş ve geliştirmiştir. Naziler, varsayılan "Aryan ırkı"nı üstün bir "Üstün Irk" olarak görüyorlardı ve Siyahileri, Slavları, Çingeneleri, Yahudileri ve diğer etnik grupları ırksal olarak aşağı "insan altı" olarak kabul ediyorlardı. Bu inançlar, 19. yüzyıl antropolojisi, bilimsel ırkçılık ve anti-semitizmin bir karışımından kaynaklandı.
Aryan sertifikası, Nazi Almanyası'nda "Aryan ulusal topluluğundan" ve "tamamen Aryan kökenli" olan belirli gruplar için devlet ve hükûmet yetkilileri tarafından istenen bir kanıt belgesiydi. Bu sertifikaların kullanılmaya başlanmasıyla "Aryan olmayanların", özellikle de Yahudilerin ve Çingenelerin toplumdan dışlanması başladı; bu, sivil haklardan mahrum bırakılma ve dışlanmadan sınır dışı edilmeye, gettolaşmaya ve toplama kamplarında organize edilen toplu katliamlara kadar vardı. Öte yandan, "bir İngiliz ya da İsveçli, bir Fransız ya da Çek, bir Polonyalı ya da İtalyan... akraba ve dolayısıyla Aryan olarak kabul ediliyordu."
Irksal hijyen, 20. yüzyılın başlarında en kapsamlı uygulamasını Nazi Almanyası'nda bulan bir öjenik yaklaşımını tanımlamak için kullanılmıştır. Bu yaklaşım, ırkların karışmasını önlemeye yönelik çabalarla dikkat çekmiş ve safkan hayvanlar elde etmeye çalışan bir hayvan yetiştiricisinin yöntemlerine benzetilmiştir. Bu çabalar, genellikle bir ırksal hiyerarşinin var olduğuna ve "aşağı ırkların" "üstün ırkları" "kirleteceği" endişesine dayanan bir inançla motive edilmiştir. Bu çabalar, genellikle bir ırksal hiyerarşinin var olduğu ve "aşağı ırkların" "üstün ırkları" "kirleteceği" endişesine dayanan bir inançla motive edilmiştir. O dönemdeki çoğu öjenikçi gibi ırksal hijyenistler de öjeni uygulanmadığı takdirde toplumun hızla yozlaşacağına ve medeniyetin, "aşağı" kabul edilen özelliklerin yayılmasıyla çökeceğine inanmışlardır.
Almanya'daki Yahudilerin Reich Birliği, Şubat 1939'da Nazi Almanyası'nda kurulan bir Yahudi şemsiye örgütüydü. Dernek, Eylül 1933'te kurulan Alman Yahudilerinin Reich Temsilciliğinden ayrıldı. Yeni Dernek, ağırlıklı olarak Yahudi halkının göçü ve zorla sınır dışı edilmesinin koordinasyonu ve desteğiyle ilgilenen idari bir organdı Reich hükûmetinin RSHA (Reichssicherheitshauptamt) tarafından uygulanan sürekli değişen mevzuatına tabiydi. Yeni örgütün hukuki statüsü 4 Temmuz 1939'da Nürnberg Kanunları esas alınarak değiştirilmiş ve Reich İçişleri Bakanlığı tarafından çıkarılan Vatandaşlık Kanununun 10. Yönetmeliği ile tanımlanmıştır. Dernek, Şubat 1939'dan bu yana Reichsvertretung der Deutschen Juden'in faaliyet gösterdiği Reichsvereinigung der Juden in Deutschland adını aldı.
Yirminci Yüzyılın Efsanesi Nürnberg Uluslararası Askerî Ceza Mahkemesi, Nürnberg Uluslararası Askerî Ceza Mahkemesinde insanlığa karşı suç işlediği için yargılanan ve 1946'da idam edilen bir Nasyonal sosyalizm teorisyeni olan Nazi yetkilisi Alfred Rosenberg'in 1930 tarihli kitabıdır. Rosenberg, Nazi Partisi'nin başlıca ideologlarından biri olarak Nazi gazetesi Völkischer Beobachter'in editörü görevindeydi. Tarih profesörü Peter Viereck 1941'de şöyle yazmıştır: "Almanya'nın 'korku psikolojisini' şekillendirmede Rosenberg, kamuoyunda çok konuşulan Goebbels, çok korkulan Himmler ve gizli polisi kadar güçlü bir nüfuza sahiptir."