İçeriğe atla

Mirza Küçük Han

Mirza Küçük Han
Persçe: میرزا كوچک خان
Pers Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti Başkanı
Görev süresi
Haziran 1920 - 2 Kasım 1921
Yerine geldiği Yok (Makam oluşturuldu)
Yerine gelenYok (Makam feshedildi)
Kişisel bilgiler
Doğum 1880
Reşt, Gilan, İran
Ölüm 2 Kasım 1921
Halhal, İran
Partisi Gilan Cengel Hareketi

Mirza Küçük Han (İngilizce: Mirza Koochak Khan; Gilanice: ميرزا کۊجي خان; Farsça: میرزا كوچک خان), İranlı komünist, devrimci, gerilla lideri, milliyetçi ve Gilan Hareketi'nin önderlerinden.

1880 yılında İran'ın Gilan Eyaleti'nin Reşt şehrinde dünyaya gelmiştir. 1921'de Cengeli'de ölmüştür. Babasının adı Mirza Bozorg'tur.[1][2][3]

İlk dönemleri

Yunes, 1800 yılında Reşt kentinin Gilan Eyaletinde orta halli bir ailenin çocuğu olarak dünyaya gelen Küçük Han; Salihabad'taki Hacı Hasan ve Cami Medreselerinde sarf, nahiv ve din ilimleri tahsil etmiştir. Okumayı ve araştırmayı çok seven Mirza Küçük Han'ın ilk gençlik yıllarında, özellikle Kafkaslar üzerinden gelen fikir akımlarıyla, İran Meşrutiyet düşüncesinde yeni anlayışlar gelişmeye başlar. Bunun yanı sıra, İranlı gençlere önderlik etmeleri bakımından hayati önemi haiz olan ancak henüz klasik ulema çizgisinde yer alan Takizade, Devletâbâdî ve Musavat gibi bağımsızlıkçı aydınların da bu fikirlerden etkilenmesi, hürriyet düşüncesinin büyük ivme kazanmasına neden olur. Bu türden düşünce akımları, Tebriz, Tahran, Meşhed ve Gilan gibi şehirlerde özgürlükçü gruplaşmalara neden olur. Mirza Küçük Han da bu dönemde eğitimini yarıda kesip; bir aktivist olarak özgürlükçü akımın içinde yer alır.[1][2][3]

Meşrutiyet mücadelesi

Rus-İran Savaşları'nın sonunda imzalanan Türkmençay Anlaşması ile İran topraklarının neredeyse yarısını kaybetmişti. Bu tarihten sonra İran; bölgedeki iki hakim güç olan İngiltere ve Rusya arasında siyasi ve ekonomik bir mücadele alanı haline gelmiştir. 1908 yılında İran'da petrolün bulunmasıyla da, İran üzerinde, iki ülkenin mücadelesi en üst düzeye çıkmıştır.

Özgürlükçü hareketler, hem toplumun içinde bulunduğu ekonomik duruma (toprak sistemi, ticaretle uğraşan örgütlü sınıf) hem de İngiliz ve Rus emperyalizmine karşı tepki olarak gelişmişti. Burada 19. yüzyılın sonlarında; ekonomik açıdan iflas noktasında olan mutlaki yönetimin yabancılara verdiği imtiyazlar, idari alandaki suistimal ve baskılar da halk üzerinde Kaçar Hanı'na karşı tepkiye ve örgütlenmeye sebep olmuştur.

1906 yılında Tahran'da başlayan isyan, hızla İran'ın diğer şehirlerine de yayılmıştır. Bu isyanı bastıramayan Muzafereddin Şah, meşrutiyeti ilan etmiştir. (5 Ağustos 1906) Fakat bu meşrutiyet çok uzun ömürlü olmamıştır. İngiltere ve Rusya'nın İran üzerindeki amaçları (31 Ağustos 1907'de açıkladıkları anlaşmaları ile tarihe geçmiştir.), İran'ı iki nüfuz bölgesine bölerek paylaşmaktı. Bu alanda sürdürdükleri faaliyetler, 1908 yılında Kaçar Han tarafından ve Rus subayların yönettiği Kazak Birliği vasıtasıyla; meşrutiyetin kanlı bir şekilde yıkılması ile amacına ulaşmıştır. Meşrutiyetçilerin büyük kısmı, idamlardan ve baskılardan kurtulmak amacıyla Kuzey İran'a (Gilan'a) saklanmışlardır. Mirza Küçük Han, bu dönemde Rusya'ya (Tiflis'e) geçmiştir.[1][2][3][4]

Gilan/Cengele ormanları

Mirza Küçük Han Cengel Hareketi’ni başlatmadan kısa bir süre önce

Gilan, Kuzey İran'da, son derece sık ormanlardan oluşan, bir bölgedir. Etnik yapısı bakımından da son derece karışık olan bu bölgede; Gilekler, Talışlar, Farslar, Azeri Türkleri ile küçük grup olarak Ermeniler, Gürcüler ve Çerkesler bir arada yaşamaktadırlar. Büyük bölümü tarımla uğraşan bölge, İran'ın o dönemde, gelir seviyesi en düşük bölgesidir. Ancak; nüfus yoğunluğunda ve okuma-yazma oranında da en gelişmiş bölgedir. Bu da bölgenin tarihi boyunca politize olmasını sağlamıştır.

Mirza Küçük Han, 1915 yılından itibaren ikinci kez mücadeleye bu bölgede başlar. Burada örgütlediği gerilla hareketi ile kısa sürede ismini tüm dünyada tanıtacaktır. Türkiye sınırına yakın bir bölgede, dönemin İngiltere muhalifi bir milletvekili olan Demokrat Parti Başkanı İskenderi'nin İngiliz Kuvvetleri tarafından tutuklanması üzerine; Mirza Küçük Han bu olaya büyük tepki göstererek; Reşt şehrindeki İngiliz Konsolosu'yla, İngiltere Bankası Direktörü'nü ve istihbarat subayı E. Noel'i rehin almış ve İngiltere ile pazarlığa oturmuştur. İngiltere tutukladığı muhalifi serbest bırakmak zorunda kalmıştır.

Mirza Küçük Han; bunun gibi eylemlerle (Hazar Denizi sahillerinde Batı ile ticaret yapan komisyoncuları ayrı bir vergiye bağlamak; büyük toprak ağalarından aldığı haraçları yoksullara dağıtmak vb.) 1917 yılına gelindiğinde Kuzey İran'ın en önemli gücü olmuştu. Öyle ki Mirza Küçük Han'a ait birlikler, İngilizlerin gönderdiği tedip kuvvetlerini dahi püskürtebilecek kuvvete kavuşuyordu.

Dönemin bütün antiemperyalist ve milliyetçi unsurları gibi İngiltere karşıtı faaliyetler içerisinde bulunan Mirza Küçük Han; doğal olarak 1913'ten itibaren Almanya ile yakınlaşmıştır. Alman Devleti'nden yardım alması; aynı zamanda 1917 yılına kadar olan dönemde Osmanlı İmparatorluğu ile işbirliği içinde bulunması; o dönem şartlarında olağan gelişmelerdi. Bu işbirliği, 1920'li yıllara kadar sürmüştür.[1][2][3]

Gilan Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti

1917 Rus Devrimi ile başlayan süreçte; büyük bir özgürlük ve devrim akımı dünyayı sarmıştı. Rus Devrimi'nden sonra iktidara gelen Bolşevikler İran'ın Çarlık Rusyası ile yaptığı bütün anlaşmaları iptal ederek yeni bir anlaşma yapmak istiyordu. Fakat iktidardaki Şah Rejimi, İngiltere yanlısı bir politika izliyordu. Halk içinde de Rus Devrimi'nin etkisiyle Rusya sempatizanı bir kamuoyu oluşmaya başlamıştı. Bu dönemde Sultan Galiyev vb. aydınların da etkisiyle, bütün Müslüman toplumlarında sömürge ve ezilenler için aslında aynı etki söz konusuydu.

Mirza Küçük Han 1920'de Rusya ile işbirliği konusunda bir anlaşma yapmıştır. Bu durumu Türkiye'deki Yusuf Ziya Bey'e yazdığı mektupta şu şekilde anlatmıştır:

07/09/1920

Bolşevik partisine olan dostluğumu, meylimi ve sadıkane inancımı anlatmak için; aynı şekilde, İngiliz güçlerinin çıkarılmasına ilişkin onlarla olan sağlam dostluk akdimiz uyarınca Enzeli’ye gittim. Görüşme ve müzakerelerden sonra, kâfi deliller ile Bolşevik meramname maddelerinden bazılarının İran’da icrasının sadece güçlük çıkarmakla kalmayacağını, bilakis herkesi bize karşı kışkırtacağını ispat ettim. Netice alıp almamamız bir yana, zarar göreceğimiz kesindir. Arazi mülkiyetinin ilgası, başlangıçta, ileri görüş ve ihtiyattan uzaktır; zira mülk sahiplerinin çoğu, kendi aşiret bölgelerinde nüfuzu olan ve arazi mülkiyeti ilgası sebebiyle, çalışmalarımızın önüne set çekecek olan Veşayir eyaleti liderleridir. Olayları susturup kendi çalışmalarımızın temellerini şu üç zemin üzerine oturtmamız daha iyidir: İngilizlerin İran’dan çıkarılması, kapitülasyonların ve (yapılan) antlaşmaların ilgası—Hindistan’a saldırı için İranlıların mükemmel bir şekilde teçhizatlandırılması. Bu birkaç madde etrafında ve merkezin ele geçirilmesindeki başarıyı kazandıktan sonra, o zaman meramname’nin geri kalan maddelerini halkın ruhuna tatbik ile icra etmemiz mümkündür. Eğer bu düzene riayet edilirse, söz veriyorum; 3 ay müddeti zarfında merkezi ele geçirip layıkıyla başarılı olacağım. Hazret, sözümü tasdik ve kabul ettiler ve bana sadece silah vermeyi kararlaştırdılar. Ne kadar gerekliyse o kadar nefer tayin ettim; göndermelerini istiyoruz. Özellikle, dâhili işlerimize müdahale edilmemesi ve aynı şekilde, Lenin ve Troçki’nin “Her millet kendi mukadderatını kendi elinde tutmalıdır.” sözüyle açıkladıkları gibi yönetim İranlıların elinde olması gerektiği vurgulandı. Hatta silahlar karşılığında para vermeyi teklif ettim, kabul etmediler ve bu şekilde antlaşmamız sona erdi. Cengel’den Reşt’e geldik, tüm katmanların mutluluğuyla (Sosyalist Geylan) Cumhuriyet’i ilan ettik. Bizi fevkalade ve geniş bir çehre ile kabul ettiler; her türlü işbirliği ve yardım hâsıl oldu. Tam bir şevkle faaliyetle meşgul olup Mencil’e hücum ettik. Mencil ele geçirildiği gün; gizlice Reşt’e girerek, ismini bilmediğim birkaç cahil nefer yardımı ile Reşt ve Enzeli’yi ele geçiren 600 kişilik bir güç ve Cenab-ı Âlinizin her şeyi bizatihi gözleriyle görüp gerçek şahidi olduğu, yaratılan feci manzara ile karşılaştık. Vilayetleri harap edip düşmanı yendiler. İnkılap’a yardım etmiş İran milletini kendilerine muhalefet ve düşmanlığa maruz bıraktılar. Bana, tam bir utanmazlıkla, eşkıyalık, hıyanet, şah ve İngilizler ile yakınlığı nispet ettiler. Pesihan, Fumen ve Kesma’ya saldırdılar. Bendenizle çatışma ve savaşta bulundular; çünkü hakikatler halktan son derece gizliydi. Hadiseleri aydınlatmaya meylettim. Bu cihetle, çatışmadan sakındım. Vaziyet, mülahaza buyurduğunuz yol ile nihayete ersin diye Cengel’de o zaman kadar oyalanarak vakit geçirdim. İşte o zamanlar Medyuvani’ye yazdığım mektuplarda şu anki durumu öngördüm. Onlara, mektuplaşmalarımızdan bir nüshayı sizi haberdar etmek için gönderdiğimi hatırlattım. Şimdi, Cenab-ı Âlinizden hüküm vermenizi istiyorum. Acaba İnkılap, Beyefendilerin işe el atmış olmaları mıdır? Acaba İnkılapçılar, işte şu nazlı ve dertli varlıklar mıdır?

1920 yılında Mirza Küçük Han Hareketi'nin programı şöyledir:

  1. “İran, İranlılarındır ve toprak işleyenindir.”
  2. “Dışarıda İngilizlere ölüm ve içeride yaşasın yoksullar.”
  3. İran-Türkiye yakınlaşmasını istemektedir.
  4. Şah'ın değiştirilmesi ve meşrutiyete geçişi savunmaktadır. Aynı zamanda Çarlık Rusyası döneminde kurulmuş olan Şah'ın Kazak

Birliği'nin de ilgasını istemektedirler.

Mayıs-Haziran 1920'de Enzeli şehrinde Sovyet yetkililerle işbirliği anlaşması yapan Mirza Küçük Han; partisinin ismini, Adalet Partisi'nden İran Komünist Partisi (Fırka-i Komünist-i İran) olarak değiştiriyordu. Parti, değişik etnik gruplardan gelen üyelerden oluşmaktaydı.Dönemin hareketlerinde görüldüğü gibi -farklı düşünce altyapılarında olsalar da- tüm anti-emperyalist görüşleri bir arada toplamıştı. 4 Haziran 1920 tarihinde merkezi Reşt şehri olmak üzere ‘İran Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti’ ilan edilmiştir. Yeni kurulan hükûmetin en önemli adamı yine Mirza Küçük Han'dır. Fakat parti içindeki farklı fraksiyonlardan biri olan İhsanullah'ın yaptığı üstü örtülü darbenin ardından 28 Haziran'da görevini bırakarak tekrar gerilla hareketinin başına döner. Fakat uzaktan muhalefetini sürdürür.[1][2][3]

Ölümü

Kesik başı

Orta Doğu ve Kafkaslar'daki İngiliz-Rus nüfuz rekabeti, Mart 1921 yılında yapılan anlaşmayla sona ermiştir. Buradaki detaylar, bugünün şekillenmesinde dahi rol oynamış ve bu tarihten sonra İngiltere ve Rusya hiç karşı karşıya gelmemiştir. Özünde İngiltere'nin Rusya'ya karşı duyduğu-hakim olduğu sömürgeler için- rejim ihracı korkusu; Rusya'nın da yeni kurulan devletin geleceği endişeleri yüzünden bu anlaşmaya gidilmiştir. Rusya anlaşmadan sonraki dönemde, Gilan gibi daha önce komünizmin gelişmesi adına desteklediği hareketleri yalnız bırakmıştır. 1921 Mayıs ayı sonlarında İran'da, Rıza Han başbakanlıktan düşürülür. Bu dönemde kuvvetlerini toplayan Albay Rıza birliklerini Gilan'a doğru mevzilendirir. Fakat yine de bölgede bulunan takviye edilmiş Kızıl Ordu birliklerinden çekinmektedir. Kızıl Ordu birlikleri, 8 Eylül 1921'de Lenin'in emriyle çekilirler. Bu durum, Mirza Küçük Han'ın başında bulunduğu gerillaların moralini bozar. Gerek güç yönünden, gerekse moral yönünden zayıflayan Mirza Küçük Han birlikleri, bölgelerini tutamazlar.

Mirza Küçük Han, Albay Rıza Han birliklerine teslim olmaz. Cengeli içlerine doğru kaçar. Onu bulduklarında, soğuktan donmuştur. Kafası kesilir ve Tahran sokaklarına götürülerek dolaştırılır.

Albay Rıza Han, 1921 sonuna gelindiğinde bölgeye ve tüm İran'a hakim olurken; Haydar Han dahil, Gilan Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti'nin tüm üst düzey yöneticilerini öldürür.[1][2][3]

Notlar

  1. ^ a b c d e f Serdar-ı Cengel [Mirza Küçük]; İbrahim Fahkrayi, Yıl;1956; 9.Baskı
  2. ^ a b c d e f Yalçın Küçük, Sırlar, İstanbul: 2005, s. 75-99
  3. ^ a b c d e f Martchenko, Kutchuk Khan, Revue du Monde Musulman, sept-dec., 1920
  4. ^ Yrd. Doç. Dr. Selda Kılıç, İran’da İlk Anayasal Hareket -1906 Meşrutiyeti-, A.Ü.D.T.C.F. Tarih Bölümü

Kaynakça

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Kaçar Hanedanı</span> 1789-1925 yılları arasında İranı yöneten Türk hanedan

Kaçar Hanedanı, İran'daki Azerbaycan Türklerinin Kaçar boylarından olan Kovanlı kolu tarafından kurulmuş ve 1794 ile 1925 yılları arasında hüküm sürmüş bir İran Devletidir.

Mirza, Arapça "emir" kelimesiyle Farsça "zade" ekinin birleşmesiyle oluşmuş soyluluk içeren bir unvan.

<span class="mw-page-title-main">Şahin Giray</span> Kırım Hanlığının son hükümdarı

Şahin Giray, 47'nci ve son Kırım hanıdır. Birinci hanlık dönemi 1777-1781 ve ikinci hanlık dönemi ise 1782-1783 yılları arasında gerçekleşmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Rıza Pehlevi</span> Pehlevi Hanedanından İran şahı

Rıza Şah Pehlevi, 1925-1941 arasında İran'ın şahı. Büyük Rıza Şah adıyla da tanınır. Kaçar Hanedanı'nın son şahı olan Ahmed Kaçar'ı devirerek Pehlevi Hanedanı'nı kurdu. Kurduğu Pehlevi rejimi laik, milliyetçi, militarist ve anti-komünist bir rejimdi.

<span class="mw-page-title-main">İran Cephesi</span>

İran Cephesi veya İran'ın İşgali ya da Osmanlı'nın İran ile yaptığı son savaş olan 1914-18 Osmanlı-İran Savaşı, Osmanlı, Britanya ve Rusya ve Kaçar Devleti'nin arasında Kuzey Azerbaycan'da yaşanan bir dizi askeri çatışmadır. Cephenin, İran için yıkıcı olduğu aşikârdı. Çatışmalarda, İngiliz ve Rus faaliyetlerinin etkisiyle 1917-1919 yılları arasında yaşanan İran kıtlığı nedeniyle 2 milyondan fazla İranlı sivil öldü. Kaçar hükûmetinin I. Dünya Savaşı ve sonrasında ülkenin egemenliğini koruyamaması, 1921'de bir darbeyle Rıza Şah Pehlevi'nin ülkenin başına geçmesine ön ayak oldu.

<span class="mw-page-title-main">Nadir Şah</span> 1. Afşar Devleti Şahı

Nadir Şah Afşar, Afşar İmparatorluğu'nun kurucusu ve ilk hükümdarı olan Türkmen şahtır. İran tarihinin en güçlü hükümdarlarından biri kabul edilip, 1736'dan 1747'deki suikastına kadar Afşar İmparatoru ve İran şahı olarak hüküm sürmüştür. Batı Asya, Güney Kafkasya, Orta Asya ve Güney Asya'da birçok seferde savaşmıştır. Askeri dehası nedeniyle, bazı tarihçiler onu İran'ın Napolyonu veya İkinci İskender olarak tanımlamıştır.

Tudeh Partisi veya Tude Partisi, İran'da kurulan bir komünist partidir. Tam ismi İran Kitlelerinin Partisi'dir. Sovyetler Birliği Komünist Partisi'yle yakın ilişki içinde olmuştur. Tudeh, 1953 yılında başbakan Musaddık rejimine karşı yapılan darbeyle ve daha sonra Ruhullah Humeyni tarafından sürdürülen tasfiyelerle etkisizleştirilene kadar, İran'daki başlıca politik partilerden biri konumundaydı.

<span class="mw-page-title-main">I. Tahmasb</span> 2. Safevî şahı

I. Tahmasb, Safevî Devleti'nin ikinci hükümdarıdır.

<span class="mw-page-title-main">Ahmed Şah Kaçar</span> Eski İran Şahı

Ahmet Şah Kaçar, 16 Temmuz 1909-15 Aralık 1925 arasında İran Şahı.

<span class="mw-page-title-main">Bakü Hanlığı</span>

Bakü Hanlığı, 1718-1806 yıllar arasında Azerbaycanın doğusunda hüküm süren bir hanlık.

<span class="mw-page-title-main">Feth Ali Şah</span>

Feth Ali Şah, Kaçar Hanedanı'ndan olup 1797-1834 yılları arasında İran'da hüküm süren ikinci şah. Yönetimi sırasında Kuzey Kafkasya'yı Gülistan ve Türkmençay Antlaşması'yla geri alınamayacak şekilde Rusya'ya bırakmıştır. Feth Ali Şah Tarihçi Joseph M. Upton'a göre, "uzun sakalıyla, ince beliyle, evlatlarıyla İranlılar arasında meşhurdur." Feth Ali Şah'ın saltanatının sonlarında, ekonomik sıkıntılar, askeri ve teknolojik yükümlülük İran'ı parçalanmanın eşiğine getirdi, ölümünden sonra yaşanan taht mücadelesiyle çözülme hızlandı.

Muhammed Hüdabende veya Hudabende, Muhammed Şah, Sultan Muhammed, 1578 ve 1587 yılları arasında hükümdarlık yapmış Safevî Devletinin 4. şahı.

<span class="mw-page-title-main">Hasan Pirniya</span>

Hasan Pirniya Müşîrü'l-mülk ve daha sonraları babası vefat edince Müşîrü'd-devle olarak tanınan, Nayin doğumlu, İranlı siyasetçı, tarihçi ve hukukçuydu. Kaçar döneminde 4 kez İranın başbanakanlığını üstlenmişti. Rusya'da hukuk eğitimi aldıktan sonra İran'a döndü ve 1902 yılında Rusya buyükelçisi oldu. Daha sonra meşrutiyet devrimine kadar adalet bakanı oldu ve devrimle birlikte İran meşrutiyet devrim anayasasının yazılmasında rol oynadı ve yeniden Hasan Vüsuk başbakanlığında adalet bakanı seçildi ve Hasan Vüsukun ardından dört dönem başbakan oldu. Onun döneminde Hiyabani ayaklanması, Mirza kuçik cengeli ayaklanması ve Rıza Pehlevi'nin kaçar hanedanının yıkma girişimleri en önemli olaylardır.

<span class="mw-page-title-main">Reşt</span>

Reşt, İran'ın kuzeydoğusundaki Gilan Eyaleti'nin yönetim merkezi olan şehirdir.

<span class="mw-page-title-main">Bedehşan</span>

Bedehşan, Afganistan'ın kuzeydoğusunun, Tacikistan'ın güneydoğusunun ve ve Çin'deki Taşkurgan ilçesinin bölümlerinden oluşan tarihi bir bölgedir. Tarihi Bedehşan bölgesinin büyük bir kısmı günümüzde Tacikistan sınırları içerisindedir. Afganistan'ın Bedehşan ili ve Tacikistan'ın Dağlık Bedehşan bölgesi adlarını tarihi Bedehşan bölgesinden alır. Bedahşan bölgesinin müziği, bölgenin kültürel mirasının önemli bir parçasıdır.

<span class="mw-page-title-main">Settar Han</span> İranlı siyasetçi (1868-1914)

Settar Han, ona verilen sıfatıyla سردار ملی İran Anayasa Devrimi'nde kilit bir rol oynadığından İran'da önemli bir ulusal simgedir.

<span class="mw-page-title-main">İran Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti</span> İranda kurulmuş kısa ömürlü sosyalist devlet

İran Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti, İran Şura Sosyalist Cumhuriyeti ya da Gilan Sovyet Cumhuriyeti; kısa süreli var olmuş, Ekim Devrimi'nden etkilenerek İran'ın Gilan bölgesinde Mirza Küçük Han tarafından kurulan devlettir. Mirza Küçük Han'ın "Jangal" gerillaları tarafından oluşturulmuş ve Kızıl Ordu tarafından desteklenmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Mirza Taki Han</span> İran Başbakanı

Mirza Taki Han, 1807 yılında Irâk-ı Acem’de Ferâhân yakınlarındaki Hezâve’de doğdu. Emîr-i Kebîr ve Emîr-i Nizâm unvanlarıyla tanınır.

<span class="mw-page-title-main">Mirza Kuli Han Kaçar</span>

Mirza Kuli Han Kaçar, Pers prens. Kaçar Hanedanı'nın bir prensi ve Ağa Muhammed Şah'ın kardeşiydi. Rus İmparatorluğu'nun bir soylusu olarak, II. Katerina'in hükümdarlığının son dönemlerinde St. Petersburg'da yaşadı.

Gilan Hanlığı, 1747 yılında İran'ın Gilan bölgesinde başkenti Reşt olan Azerbaycan Hanlıkları'ndan biridir.