İçeriğe atla

Minyatürleştirme

Birbirini takip eden Apple iPod nesilleri için pil şarj cihazları

Minyatürleştirme, giderek daha küçük mekanik, optik ve elektronik ürünler ve cihazlar üretme eğilimidir. Örnekler arasına cep telefonlarının, bilgisayarların minyatürleştirilmesi ve araç motorlarının küçültülmesi de girmektedir. Elektronikte, silikon MOSFET'lerin (MOS transistörler)[1] üstel ölçeklendirilmesi ve minyatürleştirilmesi,[2] Moore yasası[3][4] olarak bilinen bir gözlem olarak, entegre devre çipindeki transistör sayısının her iki yılda bir ikiye[5] katlanmasına yol açmaktadır.[6][7] Bu durum, mikroişlemciler ve bellek çipleri gibi MOS entegre devrelerin artan transistör yoğunluğu, daha hızlı performans ve daha düşük güç tüketimi ile üretilmesine yol açarak elektronik cihazların minyatürleştirilmesini sağlamaktadır.[2][8]

Elektronik devreler

Minyatürleştirmenin tarihi, her biri bir öncekinden daha küçük, daha hızlı ve daha ucuz olan anahtarlama cihazlarının birbirini izlemesine dayanan bilgi teknolojisi tarihiyle bağlantılıdır.[9] İkinci Sanayi Devrimi olarak adlandırılan dönemde minyatürleştirme, bilginin manipülasyonu için kullanılan iki boyutlu elektronik devrelerle sınırlandırılmıştır.[10] Bu yönelim, ilk genel amaçlı bilgisayarlarda vakum tüplerinin kullanılmasıyla kanıtlanmıştır. Teknoloji, 1950'lerde yerini transistörlerin geliştirilmesine ve ardından entegre devre yaklaşımına bırakmıştır.[9]

1963'te minyatür bir televizyon cihazının gösterimi.

MOSFET (Metal oksit yarı iletken alan etkili transistör veya MOS transistörü), 1959'da Mohamed M. Atalla ve Dawon Kahng tarafından Bell Laboratuvarlarında icat edildi ve 1960'ta gösterildi.[11] Yüksek ölçeklenebilirliği[1] ve düşük güç tüketimi sayesinde geniş bir kullanım yelpazesi için minyatürleştirilebilen ve seri üretilebilen ilk gerçek kompakt transistördür ve transistör yoğunluğunun artmasına[12] yol açmıştır.[13] Bu, transistör yoğunluğu arttıkça transistör başına maliyetin azalmasıyla birlikte yüksek yoğunluklu entegre devre çiplerinin üretilmesini mümkün kılmıştır.[7][14]

1960'ların başında, daha sonra Intel'i kuracak olan Gordon Moore, MOSFET cihazlarının ideal elektriksel ve ölçeklendirme özelliklerinin hızla artan entegrasyon seviyelerine ve elektronik uygulamalarda benzersiz bir büyümeye yol açacağını fark etmiştir.[15] 1965'te tanımladığı ve daha sonra onun adıyla anılacak olan Moore yasası,[16] minimum bileşen maliyeti için bir entegre devre üzerindeki transistör sayısının her 18 ayda bir iki katına çıkacağını öngörmekteydi.[3][4] 1974'te IBM'den Robert H. Dennard, hızlı MOSFET ölçeklendirme teknolojisini fark etmiştir ve ilgili Dennard ölçeklendirme kuralını formüle etmiştir.[17][18] Moore, 1975 Uluslararası Elektron Cihazları Toplantısı'nda minyatürleştirmenin gelişimini anlatarak daha önceki tahminlerini doğrulamıştır.[13]

2004 yılına gelindiğinde, elektronik şirketleri 130 nanometre (nm) boyutunda anahtarlamalı MOSFET'lere sahip silikon tümleşik devreler üretmekteydi. Ayrıca, nanoteknoloji girişimi aracılığıyla birkaç nanometre boyutundaki çipler için geliştirme çalışmaları da devam etmekteydi.[19] Odak noktası, tek bir yonga plakasına entegre edilebilecek bileşen sayısını artırmak için bileşenleri daha küçük hale getirmektir. Bu hedef, yonga plakası boyutunun artırılmasını, çipin devreleri arasında sofistike metal bağlantıların geliştirilmesini ve fotolitografi süreçlerinde kullanılan fotorezist maskeleri için polimerlerin iyileştirilmesini gerektirir. Bu kritik yenilikler, daha yoğun entegrasyon ve daha küçük ölçekli bileşenlerin kullanımı için temel sağlar.[16] Bu son ikisi, minyatürleştirmenin nanometre aralığına taşındığı alanlardır.[16]

Diğer alanlar

Minyatürleştirme son elli yılda bir trend haline geldi ve sadece elektronik değil mekanik cihazları da kapsamaya başlamıştır.[20] Mekanik cihazların minyatürleştirilmesi süreci, mekanik parçaların ölçeği küçüldükçe yapısal özelliklerinin değişmesi nedeniyle daha karmaşıklaşmaktadır.[20] Üçüncü Sanayi Devrimi olarak adlandırılan sürecin, üç boyutlu nesneleri küçültebilen ekonomik olarak uygulanabilir teknolojilere dayandığı söylenmektedir.[10]

Tıbbi teknolojide, mühendisler ve tasarımcılar bileşenleri mikro ve nanometre aralığına küçültmek için minyatürleştirmeyi araştırmaktadır. Daha küçük cihazlar daha düşük maliyetli olabilir, daha taşınabilir hale getirilebilir ve daha basit ve daha az müdahaleci tıbbi prosedürlere olanak sağlayabilir.[21]

Ayrıca bakınız

Kaynakça

  1. ^ a b Motoyoshi, M. (2009). "Through-Silicon Via (TSV)" (PDF). Proceedings of the IEEE. 97 (1): 43-48. doi:10.1109/JPROC.2008.2007462. ISSN 0018-9219. 19 Temmuz 2019 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. 
  2. ^ a b Colinge, Jean-Pierre; Colinge, C. A. (2005). Physics of Semiconductor Devices. Springer Science & Business Media. s. 165. ISBN 9780387285238. 
  3. ^ a b "Cramming more components onto integrated circuits" (PDF). Electronics Magazine. 1965. s. 4. 18 Şubat 2008 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 11 Kasım 2006. 
  4. ^ a b "Excerpts from A Conversation with Gordon Moore: Moore's Law" (PDF). Intel Corporation. 2005. s. 1. 29 Ekim 2012 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 2 Mayıs 2006. 
  5. ^ "Tortoise of Transistors Wins the Race - CHM Revolution". Computer History Museum. 10 Mart 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 22 Temmuz 2019. 
  6. ^ Siozios, Kostas; Anagnostos, Dimitrios; Soudris, Dimitrios; Kosmatopoulos, Elias (2018). IoT for Smart Grids: Design Challenges and Paradigms. Springer. s. 167. ISBN 9783030036409. 
  7. ^ a b "Transistors Keep Moore's Law Alive". EETimes. 12 Aralık 2018. 24 Eylül 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 18 Temmuz 2019. 
  8. ^ Sridharan, K.; Pudi, Vikramkumar (2015). Design of Arithmetic Circuits in Quantum Dot Cellular Automata Nanotechnology. Springer. s. 1. ISBN 9783319166889. 
  9. ^ a b Sharma, Karl (2010). Nanostructuring Operations in Nanoscale Science and Engineering. New York: McGraw-Hill Companies Inc. ss. 16. ISBN 9780071626095. 
  10. ^ a b Ghosh, Amitabha; Corves, Burkhard (2015). Introduction to Micromechanisms and Microactuators. Heidelberg: Springer. s. 32. ISBN 9788132221432. 
  11. ^ "1960 – Metal Oxide Semiconductor (MOS) Transistor Demonstrated: John Atalla and Dawon Kahng fabricate working transistors and demonstrate the first successful MOS field-effect amplifier". Computer History Museum. 8 Ekim 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 25 Nisan 2024. 
  12. ^ "Who Invented the Transistor?". Computer History Museum. 4 Aralık 2013. 13 Aralık 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 20 Temmuz 2019. 
  13. ^ a b Brock, David; Moore, Gordon (2006). Understanding Moore's Law: Four Decades of Innovation. Philadelphia, PA: Chemical Heritage Press. ss. 26. ISBN 0941901416. 
  14. ^ Moskowitz, Sanford L. (2016). Advanced Materials Innovation: Managing Global Technology in the 21st century. John Wiley & Sons. ss. 165-167. ISBN 9780470508923. 
  15. ^ Golio, Mike; Golio, Janet (2018). RF and Microwave Passive and Active Technologies. CRC Press. ss. 18-5. ISBN 9781420006728. 
  16. ^ a b c Guston, David (2010). Encyclopedia of Nanoscience and Society. Thousand Oaks, CA: SAGE Publications. s. 440. ISBN 9781412969871. 
  17. ^ McMenamin, Adrian (15 Nisan 2013). "The end of Dennard scaling". 21 Şubat 2014 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 23 Ocak 2014. 
  18. ^ Streetman, Ben G.; Banerjee, Sanjay Kumar (2016). Solid state electronic devices. Boston: Pearson. s. 341. ISBN 978-1-292-06055-2. OCLC 908999844. 
  19. ^ Jha, B.B; Galgali, R.K.; Misra, Vibhuti (2004). Futuristic Materials. New Delhi: Allied Publishers. s. 55. ISBN 8177646168. 
  20. ^ a b Van Riper, A. Bowdoin (2002). Science in Popular Culture: A Reference Guide. Westport, CT: Greenwood Publishing Group. ss. 193. ISBN 0313318220. 
  21. ^ "Micro Moulding and Miniaturisation in MedTech". Micro Systems. 17 Mayıs 2023. 19 Mayıs 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 18 Mayıs 2023. 

Dış bağlantılar

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Bilgisayar</span> çok sayıda aritmetiksel veya mantıksal işlemlerden oluşan bir işi, önceden verilmiş bir programa göre yapıp sonuçlandıran elektronik araç

Bilgisayar, aritmetik veya mantıksal işlem dizilerini (berim) otomatik olarak yürütmek üzere programlanabilen dijital bir elektronik makinedir. Çağdaş bilgisayarlar, programlar olarak bilinen genel işlem kümelerini gerçekleştirebilir. Bu programlar, bilgisayarların çeşitli görevleri gerçekleştirmesini sağlar. Ayrıca bir bilgisayar sisteminin tam verimle çalışabilmesi için donanım, işletim sistemi ve çevresel cihazlara sahip olması gerekmektedir. Bu terim aynı zamanda bir bilgisayar ağı veya bilgisayar kümesi gibi birbirine bağlı ve birlikte çalışan bir grup bilgisayar anlamına da gelebilir.

<span class="mw-page-title-main">Mikrodenetleyici</span>

Mikrodenetleyici bir VLSI entegre devre çipinde küçük bir bilgisayar'dır. Mikrodenetleyici, bellek ve programlanabilir giriş/çıkış çevre birimleri ile birlikte bir veya daha fazla CPU kapsar.

<span class="mw-page-title-main">Silisyum</span> sembolü Si, atom numarası 14 olan element

Silisyum, yeryüzünde en çok bulunan elementlerden biridir. Atom numarası 14'tür. "Si" simgesi ile gösterilir. Oda sıcaklığında katı hâldedir. Yarı iletken özelliğe sahip oluşu ve doğada, ormanlarda, doğal yaşam alanlarında çok bulunması, transistör, diyot ve elektronik hafızalarda kullanılabilmesinin pratik ve hızlı oluşu, entegre devrelerin ve bilgisayarların silisyum teknolojisi ile inşa edilmesini sağlamıştır. "Silikon Vadisi" ismi, silisyumun bilgisayar teknolojilerindeki bu yaygın kullanımından gelmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Sensör</span>

Sensör,, fiziksel bir olayı tespit etmek amacıyla bir çıkış sinyali üreten cihazdır.

<span class="mw-page-title-main">Elektronik devre elemanları</span> elektronik devreyi meydana getiren ögeler

Elektronik devre elemanları, elektrik devresinin çalışabilmesi için kullanılan parçalara denir. Aktif ve pasif devre elemanları olarak iki gruba ayrılır.

<span class="mw-page-title-main">Transistör</span> Devre elemanı

Transistör veya geçirgeç girişine uygulanan sinyali yükselterek gerilim ve akım kazancı sağlayan, gerektiğinde anahtarlama elemanı olarak kullanılan yarı iletken bir elektronik devre elemanıdır. BJT çift birleşim yüzeyli transistördür. İki N maddesi, bir P maddesi (NPN) ya da iki P maddesi, bir N maddesi (PNP) birleşiminden oluşur. Transistör üç kutuplu bir devre elemanıdır. Devre sembolü üzerinde orta kutup Base (B), okun olduğu kutup Emitter (E), diğer kutup Collector(C) olarak adlandırılır. Base akımının şiddetine göre kollektör ve emiter akımları ayarlanır. Bu ayar oranı kazanç faktörüne göre değişir. Transistörler elektronik cihazların temel yapı taşlarındandır. Günlük hayatta kullanılan elektronik cihazlarda birkaç taneden birkaç milyara varan sayıda transistör bulunabilir.

<span class="mw-page-title-main">Elektronik</span> elektrik kullanarak bilgi işleyen, taşıyan veya depolayan elemanları ve sistemleri inceleyen bilim dalı

Elektronik, elektronları ve diğer elektrik yüklü parçacıkları yönlendiren cihazları tasarlamak, oluşturmak ve çalıştırmak için fizik prensiplerini inceleyen ve uygulayan bir bilim ve mühendislik disiplinidir. Elektronik, transistörler, diyotlar ve entegre devreler gibi aktif cihazları kullanarak elektrik akımının akışını kontrol etmek ve yükseltmek ve onu bir formdan diğerine, örneğin alternatif akımdan (AC) doğru akıma (DC) veya analog sinyallerden dijital sinyallere dönüştürmek için kullanan fizik ve elektrik mühendisliğinin bir alt alanıdır.

<span class="mw-page-title-main">MOSFET</span> Elektronik devre bileşeni

Metal oksit yarı iletken alan etkili transistör bir tür alan etkili transistör (FET)’dür ve daha çok silisyum'un kontrollü oksitlenmesi ile üretilir. Voltajı cihazın iletkenliğini belirleyen yalıtımlı bir kapısı vardır. Uygulanan voltaj miktarıyla iletkenliği değiştirme özelliği, elektronik sinyal’lerin güçlendirilmesi veya değiştirilmesi için kullanılabilir.

<span class="mw-page-title-main">Junction Field Effect Transistor</span>

JFET üretilen ilk alan etkili transistörlerdir (FET-Field Effect Transistör). JFET'ler üç bacaklıdır; G (Gate), S (Source) ve D (Drain). JFET'lerin G bacakları normal transistörlerin base bacağına, source bacakları normal transitörlerin emiter bacağına, drain bacakları ise normal transistörlerin kollektör bacaklarına benzetilebilir.

Mikroelektro-mekanik sistemler (MEMS) günümüzde var olan mekanik ve elektrik sistemlerin entegre ve minyatürize versiyonları olup mikron boyutlarında olan bu sistemleri nanoelektromekanik sistemler (NEMS) vasıtası ile nanoteknoloji uygulamaları için de kullanmak da mümkündür. MEMS kavramı ilk olarak 1987 yılında bir mikrodinamik çalıştayı esnasında telaffuz edilmiştir. Fakat MEMS kavramının ortaya çıkması esas olarak entegre devre çalışmalarında yaşanan gelişmeler ışığında olmuştur. Bu gelişmeler içinde kalıba alma, kaplama teknolojileri, ıslak oyma metotları, kuru oyma metotlarında yaşanan gelişmeler mikro aygıt yapımını mümkün kılmıştır. Küçük aygıtların yapılması konusunda ortaya çıkan ilk fikir ünlü fizikçi Richard Feynman tarafından 1959 yılında yapılan "There's plenty of room at the bottom" isimli konuşmada ortaya atılmıştır. Mikro-elektromekanik sistemlerin boyutları 1 ile 100 mikrometre arasında değişim gösterir. Bu küçük boyutlarda standard fizik kuralları genellikle geçersizdir. MEMS yapılarında yüzey alanının hacime oranı oldukça yüksektir bu sebep ile yüzey etkileri hacim etkilerine baskın gelir. Mikro elektro-mekanik sistem yapıları üç bölümden oluşur. Bu bölümler mekanik bölüm, mekanik bölümü çalıştıran tahrik bölümü ve mekanik hareketin davranışını inceleyen algılama bölümü olarak özetlenebilir. MEMS tahrik mekanizmaları verilen tahrik tipine göre farklılık gösterir. MEMS yapıları termal, elektrostatik, manyetik, pnömatik ve optik olarak tahrik edilebilir. Algılama işlemi ise genellikle optik ve elektronik sinyaller vasıtası ile yapılır. MEMS, Makina-Malzeme-Elektronik başta olmak üzere, temelde tüm mühendislik dalları ve temel bilimlerle birlikte pek çok dalı kapsayan çalışmaların yapıldığı disiplinlerarası bir kavramdır.

<span class="mw-page-title-main">Entegre devre</span> genellikle silikondan yapılmış yarı iletken maddeler ile tasarlanmış metal bir levha üzerine yerleştirilen elektronik devreler grubu

Entegre devre, entegre, tümdevre, yonga, kırmık, çip, mikroçip ya da tümleşik devre; genellikle silisyumdan yapılmış yarı iletken maddeler ile tasarlanmış, metal bir levha üzerine yerleştirilen ve bir muhafaza ile kaplanan elektronik devreler grubudur. Entegreler, komponentleri ayrık olan elektronik devrelerden genellikle daha küçük boyutludur. Entegre devreler çok küçük bir alanda milyarlarca transistör ve elektronik devre elemanı içerecek kadar küçültülebilir. Bir devre içerisindeki her bir iletken sıranın genişliği teknolojinin elverdiği ölçüde küçültülebilir. Entegre devreler küçük boyutu, hafifliği ve kullanım kolaylığı ile günümüzün modern elektronik sektöründe çok önemli bir yer tutmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Transistör sayısı</span>

Transistör sayısı bir cihazın barındırdığı transistör miktarını gösterir. Transistör sayısı Entegre devrelerin karmaşıklığını anlamakta en çok kullanılan yöntemdir. Moore yasası'na göre, Entegre devrelerde transistör sayısı her 2 yılda bir 2 katına çıkıyor. Birçok modern mikroişlemcide, transistörlerin büyük bölümü CPU önbelleğinde bulunur.

<span class="mw-page-title-main">Mikroelektronik</span>

Mikroelektronik, çok küçük elektronik tasarım ve bileşenlerin çalışması ve imalatı ile ilgili bir elektronik alanıdır. Bu cihazlar genellikle olarak yarı iletken malzemelerden üretilmektedir. Normal elektronik tasarımın pek çok bileşeni bir mikro elektronik eşdeğeri ile bulunur. Bunlar transistörler, kondansatörler, endüktörler, dirençler, diyotlar ve doğal olarak yalıtkanlar ve iletkenler mikroelektronik cihazlarda bulunur. Zaman zaman farklı mikroelektronik öğelerin ya da entegre devrelerin (IC) birbirine bağlanması gerekebilir. Bunun için mikroelektronik teknolojisinde "tel bağlama" olarak adlandırılabilecek özel bir teknik kullanılır. Ancak bu işlem özel ekipman gerektirir ve pahalıdır.

<span class="mw-page-title-main">Katı hâl elektroniği</span> elektronik dal

Katı hâl elektroniği, transistör, diyot, entegre devre gibi yarı iletken aletlerin kullanıldığı sistemleri kapsayan elektronik dalıdır.

Yarı iletken cihaz, işlevi için yarı iletken bir malzemenin elektronik özelliklerine dayanan elektronik bir bileşendir. Yarı iletken cihazlar çoğu uygulamada vakum tüplerinin yerini almıştır. Bir vakumda gaz halindeki veya termiyonik emisyon yerine katı halde elektrik iletimini kullanırlar.

<span class="mw-page-title-main">Soğutucu (Bilgisayar)</span>

Soğutucu, elektronik veya mekanik bir cihaz tarafından üretilip bir akışkan ortama verilen ısıyı, cihazdan uzağa dağıtan pasif bir ısı değiştiricidir. Böylece cihazın sıcaklığının düzenlenmesini sağlar. Bilgisayarlarda soğutucular CPU'ları, GPU'ları, bazı çipleri ve RAM modüllerini soğutmak için kullanılır. Soğutucular, güç transistörleri, optoelektronikler gibi kendi ısı yayma kabiliyeti, sıcaklığını düzenlemek için yetersiz olan yüksek güçlü yarı iletken cihazlarla birlikte kullanılır.

Devre küçültme terimi, metal oksit yarı iletken (MOS) cihaz ölçeklemesini ifade eder. Bir devreyi küçültme eylemi, genellikle litografi devrelerindeki bir gelişmeyle ilişkilidir, daha gelişmiş bir üretim işlemi kullanarak aşağı yukarı aynı devreyi oluşturmaya dayanır. Devre küçültme; işlemcilerde büyük mimari değişiklikler yapılmadığı için AR-GE (araştırma-geliştirme) ücretlerini azalttığı ve aynı zamanda aynı yonga plağında daha fazla işlemci devresi üretilebildiği için satılan ürün başına maliyeti azalttığı için bir çip firması için genel masrafları azaltmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Katı hal rölesi</span>

Katı hal rölesi (SSR), harici bir voltaj kontrol terminallerine uygulandığında açılıp kapanan bir elektronik anahtarlama cihazıdır. Röle ile aynı işlevi yapar ancak katı hal elektroniği hareketli parçaları olmadığından ve daha uzun çalışma ömrüne sahiptir.

<span class="mw-page-title-main">Görüntü sensörü</span>

Görüntü sensörü veya görüntüleyici, bir görüntü oluşturmak için kullanılan bilgileri algılayan ve ileten bir sensördür. Bunu, ışık dalgalarının değişken zayıflamasını sinyallere, bilgiyi ileten küçük akım patlamalarına dönüştürerek yapmaktadır. Dalgalar, ışık veya diğer elektromanyetik radyasyon olabilir. Görüntü sensörleri, dijital fotoğraf makineleriları, kamera modüllerini, kameralı telefonları, optik fare cihazlarını, tıbbi görüntüleme ekipmanlarını, termal görüntüleme cihazları, radar, sonar ve diğerleri gibi gece görüş ekipmanlarını içeren hem analog hem de dijital tipteki elektronik görüntüleme cihazlarında kullanılır. Teknoloji değiştikçe, elektronik ve dijital görüntüleme, kimyasal ve analog görüntülemenin yerini alma eğilimindedir.

<span class="mw-page-title-main">Karışık sinyal devreleri</span>

Karışık sinyalli entegre devre, tek yarı iletken kalıpta hem analog hem de dijital devresi olan entegre bir devre'dir.