
Böcekler eklem bacaklılar (Arthropoda) şubesinin sınıfı ve tür ve takson bakımından en kalabalık hayvan sınıfıdır. 1.000.000'dan fazla olan tür sayılarıyla Dünya'daki en fazla türe sahip canlılardır. Dünya'nın hemen hemen her yerinde bulunur ve bazen çok yoğun popülasyonlarda görülebilirler. Her yıl birkaç bin böcek türü tanımlanmaktadır. Toplam tür sayısının 2.000.000 ila 30.000.000 kadar olduğu tahmin edilmektedir. Tür, cins, familya gibi taksonomik kategoriler bakımından 6-10.000.000 sayıya ulaşırlar ve Dünya'daki hayvanların %90 kadarını oluştururlar.

Örümcek, eklembacaklılar (Arthropoda) şubesinin örümceğimsiler (Arachnida) sınıfından Araneae takımının üyelerine verilen genel ad. Hemen hemen dünyanın her tarafında yaşar. 2012 rakamlarına göre 112 familyada ve 3879 cinste toplanan 43.244 türü bilinmektedir.

Tyrannosaurus, Kretase'nin sonlarında yaşamış, büyük bir etobur teropod dinozordur. Tyrannosaurus, diğer tyrannosauridlerden çok daha geniş bir dağılıma sahipti ve bulunduğu yaşam alanındaki etçillerin en büyüğüydü.

Jaguar, kedigiller (Felidae) familyasından ve Panthera cinsinin dört büyük kedisinden biri olan bir Yeni Dünya memelisidir. Diğer üç büyük kedi, Eski Dünya’nın kaplan, aslan ve parstır. Kaplan ve aslandan sonra en büyük üçüncü kedi olan jaguar Batı Yarımküresinin en büyük ve en güçlü kedisidir. Jaguar günümüzde Meksika’dan Orta Amerika’ya ve Paraguay’ın güneyi ile kuzey Arjantin’e kadar dağılan bir alanda bulunmaktadır.

Peygamberdevesi (Mantodea), Polyneoptera üsttakımına bağlı bir böcek takımıdır. Dönencel ve sıcak bölgelerde yaşar, başka böcekler üzerinden beslenir.

Karakulak, kedigiller (Felidae) familyasından vahşi bir hayvan türü.
Biyolojide adaptasyonun birbiriyle ilişkili üç anlamı vardır. İlk olarak, organizmaları çevrelerine uyduran ve evrimsel uygunluklarını artıran dinamik evrimsel doğal seçilim sürecidir. İkinci olarak, bu süreç sırasında popülasyonun ulaştığı bir durumdur. Üçüncü olarak, her bir organizmada işlevsel bir role sahip olan, doğal seçilim yoluyla korunan ve evrimleşen fenotipik bir özellik veya adaptif bir özelliktir.

Geri bildirim, geri dönüş veya geri besleme, bir sürecin basamaklarındaki bir değişimin önceki bir basamağa etki etmesi ve neden-sonuç ilişkisi içerisinde bir döngü oluşturması olayına denir. Burada süreç sıcaklık ayarlı bir soba gibi fiziksel olabileceği gibi kan şekeri döngüsü gibi biyolojik, hatta paradokslarda olduğu gibi tamamen soyut olabilir.

Ancyra, Eurybrachidae familyasına bağlı bir böcek cinsidir. Ön kanatlarında birer parlak benek ve bu beneklerin yanından uzayan iki uzun iplikçiğe sahiptirler. İki anten ve büyük göze benzeyen bu yapılar bir biyolojik taklitçilik örneğidir.
Hayvanlarda cinsellik aynı tür içinde bile değişik biçimlerde gözlemlenir. Araştırmacılar hayvanlar arasında monogami, çok eşlilik, türler arası seks, nesnelerden ya da yerlerden tahrik olma, zorla yapılan seks, ölü hayvanlarla çiftleşme, eşcinsel, heteroseksüel ve biseksüel davranışlar, durumsal seksüel davranışlar ve diğer davranışları gözlemlemiştir.

René Girard, Fransız edebiyat eleştirmeni, antropolog, filozof. Eserleri antropolojik felsefe içinde değerlendirilmektedir. Sayısı 30'u bulan eserleriyle edebiyat eleştirisi, eleştirel teori, antropoloji, teoloji, mitoloji, sosyoloji, iktisat, kültürel çalışmalar ve felsefe gibi birçok akademik alanda etkili olmuştur. Eserlerinin farklı alanlardaki alımlanması farklı olsa da, hakkında her geçen gün yeni çalışmalar yapılmaktadır.

Psödokopulasyon katılımcıların biri ya da ikisi için bir çoğalma işlevine hizmet eden çiftleşme davranışlarında benzerlik gösteren ancak bireyler arasında gerçekten bir cinsel birleşme içermeyen davranışlar için kullanılan bir terimdir. Genellikle çiçek ile çiftleşme davranışı gösteren polinatörler için kullanılır. Bazı çiçekler potansiyel bir dişiyi görsel olarak taklit ederler ancak anahtar dürtüler kimyasal ve dokunmadır. Bitkilerde görülen bu çeşit mimikriye Pouyanne mimikrisi denir.

Hayvan zehri ya da venom, bir hayvanın bir diğerine zarar vermek için ürettiği bir veya daha fazla toksin içeren bir salgıdır. Venom, hem avcılarda hem de avlarda, hem omurgalılarda hem de omurgasızlarda olmak üzere çeşitli hayvanlar arasında ortaya çıkmıştır.

Aposematizm bir av hayvanının olası yırtıcılara kendini avlamanın veya yemenin tehlikeli olduğunu duyurmasını sağlayan adaptasyondur. Av hayvanlarının uyarı sinyali, potansiyel avcıların hayvanı kazançsız olduğu için tercih etmemesine yol açar. Kazançsızlık, avı yemeyi zorlaştıran her türlü savunmadan oluşabilir; örnek olarak, hayvanın zehirli olması, kötü bir kokuya veya tada sahip olması, keskin dikenleri veya agresif yapısı verilebilir. Aposematik sinyaller hem yırtıcı hem de av için faydalıdır, çünkü her iki tarafın da zarar görmesini önler.

Efsanevi yaratık ya da mitolojik yaratık; kurgusal, hayali ve doğaüstü bir hayvandır. Bazen bir kırma, genellikle yarı insandır ve varlığı kanıtlanmamıştır, sadece kurgu ya da folklorda geçmektedir.

Hayvan bilişi, insan-olmayan hayvanların zihinsel kapasitelerini kapsayan bir alandır. Bu alanda kullanılan hayvan koşullandırma ve öğrenim çalışmaları, karşılaştırmalı psikolojiden geliştirilmiştir. Aynı zamanda etoloji, davranışsal ekoloji ve evrimsel psikolojinin etkisinde kalmıştır; bazen bu alandan bilişsel etoloji adıyla da bahsedilir. Hayvan zekası terimiyle ilişkilendirilen pek çok davranış aynı zamanda hayvan bilişinin de kapsamındadır.

Holozoa, hayvanları ve en yakın tek hücreli akrabalarını içeren ancak mantarları hariç tutan bir canlı grubudur. Holozoa ayrıca tunik cinsi Distaplia için kullanılan eski bir isimdir.
Ekolojik topluluk, aynı veya benzer kaynaklar için yerel bir alanda fiilen veya potansiyel olarak rekabet eden, trofik olarak benzer, sempatik türlerden oluşan bir gruptur. Bu türler arasındaki etkileşimler, ekosistemlerin daha karmaşık dinamiklerini analiz etmede ilk adımları oluşturmaktadır. Bu etkileşimler türlerin dağılımını ve dinamiklerini şekillendirmektedir. Bu etkileşimlerden yırtıcılık en yaygın nüfus faaliyetlerinden biridir. En genel anlamıyla avlanma, avcı-av, konak-patojen ve konak-parazitoid etkileşimlerini içermektedir.
Moleküler taklit veya moleküler mimikri, yabancı ve kişinin kendisine ait "öz" peptitler arasındaki sekans (dizi) benzerliklerinin, patojen türevli peptitler tarafından otoreaktif T veya B hücrelerinin çapraz aktivasyonu ile sonuçlanması için yeterli olduğu teorik olasılığı olarak tanımlanır. Doğası gereği hem yabancı hem de öz olabilen birkaç peptit sekansının yaygınlığına rağmen, tek bir antikor veya THR, moleküler taklit teorisinde yapısal homolojinin önemini vurgulayan sadece birkaç önemli amino asit rezidü tarafından aktive edilebilir. B veya T hücrelerinin aktivasyonu üzerine, taklit eden peptite spesifik T veya B hücrelerinin insan proteini kaynaklı "kendi" epitoplarıyla çapraz reaksiyona girebileceğine ve dolayısıyla doku patolojisine (otoimmünite) yol açabileceğine inanılmaktadır. Moleküler taklit, diğer ismi özbağışıklık olan otoimmünitenin harekete geçirilebileceği çeşitli yollardan biri olarak görece yakın zamanda keşfedilmiş bir olgudur. Bununla birlikte, bir moleküler taklit olayı, meydana gelme olasılığı düşük olmasına rağmen bir epifenomenden daha fazlasıdır ve bu olayların birçok insan otoimmün bozukluğunun başlangıcında ciddi etkileri vardır.

Ekolojide kripsis, bir hayvanın veya bitkinin diğer hayvanlar tarafından gözlemlenmesinden veya tespit edilmesinden kaçınma yeteneğidir. Bu bir avcılık stratejisi veya bir avcıya karşı adaptasyon olabilir. Yöntemler arasında kamuflaj, gececillik, yeraltında yaşamak ve taklit yer alır. Kripsi görsel, kokusal (feromonlarla) veya işitsel gizlenmeyi içerebilir. Görsel olduğunda, bazen hayvan kamuflajının eşanlamlısı olan kriptik renklendirme terimi kullanılır ancak hayvanlar veya bitkiler tarafından birçok farklı kamuflaj yöntemi kullanılır.