İçeriğe atla

Miletopolis

Kontrol Edilmiş
Miletopolis
Miletopolis (Eski Yunanca: Μιλητόπολις)
Diğer adıMiletoupolis (Melde bayırı)
KonumTürkiye Bursa, Mustafakemalpaşa
BölgeMisya
TürYerleşim
Tarihçe
KuruluşLokalizasyonu MÖ 1. yüzyıl
Kültür(ler)Helenistik Dönem, Roma Dönemi
Bağlı olduğuMilet kolonisi, Attika-Delos Deniz Birliği
İlgili kişi(ler)Kyzikoslular, Atinalılar, Miletoslular
Sit ayrıntıları
Buluntu(lar)Nekropol alanı, tapınak kalıntıları, hamam kalıntıları, mimari yapılar, lahitler, bronzdan Apollon heykeli, seramik parçaları, Miletopolis kökenli yazıtlar, figürler, sikkeler, Athena büstü, adak levhalar [1]
Kazı tarihleri1. kazı (1975), 2. kazı (2008).
ArkeologlarHazal Çıtakoğlu
DurumHarabe
Port City Miletoupolis
Menofanların mezar kabartması (Roma'da yaşam ve ölüm, günümüzde Bursa -Mysia'da Miletopolis yakınında- MÖ 1. yüzyıl) Altes Museum.

Miletopolis (Eski Yunanca: Μιλητόπολις) veya Miletoupolis (Μιλητούπολις) Antik Mysia bölgesinin kuzeyinde, Macestus ve Rhyndacus nehirlerinin birleştiği noktada kurulmuş bir şehir. Adını şehrin batısından geçen günümüzde Simav Çayı olarak bilinen Macestus Nehri'nden alır.

Yerleşim

Strabon’a göre Miletopolis bir Milet kolonisiydi. MÖ 1. yüzyılda şehir göl kenarında bulunmaktaydı. Bu göl, Miletopolitis ya da Artynias Gölü olarak adlandırılmıştır. Önemli bir liman kenti olan Miletopolis günümüzde Ulubat gölüne 17 km, Manyas Gölü’ne 27 km, Marmara Denizi'ne 37 km uzaklıktadır.

Araştırma tarihi

Bursa Mustafakemalpaşa yakınlarında Melde bayırı (Üçkürnalı) olarak bilinen mevkide 1975 yılında Bursa İzmir kara yolu çalışmalarında kentin bir bölümü ortaya çıkmış ve kurtarma kazısı yapılmıştır.[2] Bu kurtarma kazısı dışında herhangi bir bilimsel kazı çalışması yapılmamıştır. Kazılarında elde edilen Nümismatik ve Arkeolojik bulgular ışığında elde edilen veriler kısıtlıdır. Kuruluşu hakkında kesin bir bilgi olmamakla birlikte, Kyzikoslular, Atinalılar veya Miletoslular tarafından kurulmuş olması muhtemeldir.

Antik kaynaklarda adı geçen kentin ayrıca bir liman kenti olduğu, Hadriyanus dönemi sikkeleri ve Atina vergi listeleri arşivinden anlaşılmaktadır.[3][4]

Tarihçe

1975 yılı Miletopolis kazı alanında çıkan Bronz Apollon Heykeli MÖ 2. yüzyıl, boy 1,63 metre ayakta duran çıplak erkek heykeli, (Apollon heykellerinin en önemli ortak özelliği genç erkek yakışıklığının simgelenmesidir.)
Miletopolis'ten mücevherler, Marmara Denizi, Türkiye British Museum'da - MS 175-180

Kentin MÖ 7. yüzyılda kurulduğu düşünülmektedir. Başlangıçta Miletopolis’in bir koloni kenti olarak kurulduğu konusuna ışık tutacak yeterince veri yoktur. Miletopolis'in MÖ 5. yüzyılda Attika-Delos Deniz Birliği'ne üye olduğu ve bu birliğe MÖ 410-409 yıllarında vergi ödediği kayıtlarda bulunmaktadır.[2] Bir diğer olguya göre antik kent Miletopolis'te MÖ 4. yüzyılda darp edilen sikkelerin ön yüzünde Athena başı, arka yüzünde ise baykuş bulunmaktadır. Kentin MÖ 4. yüzyılda bağımsız kent statüsüne girdiği gözükmektedir. Arkeolojik bulgular ışığında bakılırsa, kentte çıkan sikkeler üzerindeki betimlemeler ve Kentte çıkan bazı yazıtlarda Miletopolis kentinin Atina ile büyük bağlantısının olduğu netlik kazanmıştır. Miletopolis antik şehir ilk 1974 yılı Bursa-İzmir kara yolu çalışmaları sırasında tespit edilmiş, bu sebeple antik şehrin tahrip olacağı düşünülüp hafriyat durdurulmuştur. 1975 yılında Arkeolojik kazıma başlanmasıyla buradaki veriler kesinlik kazanmıştır.[5] Kazı çalışmalarında Antik Kenti çevreleyen Miletopolis Höyüğün 130x70 cm boyutlarındaki kısmı kaldırılmış yol yapımına devam edilmiştir.[6] Burada çıkan verilere göre M.Ö 100'de kurulduğu Yunan arşiv ve belgelerinde adı geçmektedir. MÖ.4.yüzyılda bazı sikkelerde Miletopolist'en olarak kayıtlarda geçen kentte, 2008 yılında yeniden kurtarma kazısı yapılarak Miletoplis Antik Kentinin bir kısmı gün yüzüne çıkartılmıştır.[3][4] Miletopolis Antik Tarihi ile araştırma yapan belgesel yönetmeni Tekin Gün, Karacabey harası sırtlarında 20 civarında döneme ait mezar ve kalıntılarının bulunduğunu dile getirmiştir.[7][8] Miletopolis Antik Kentinde yapılan arkeolojik kazılarda, bir tapınak, tapınak kalıntıları, hamam kalıntıları, mimari yapılar, ahitler, adak levhaları, mezar stelleri,[9] bronzdan bir Apollon heykeli, büst, seramik parçaları bulunmuştur. Miletopolis kökenli yazıtlar Bursa Arkeoloji Müzesi'nde sergilenmektedir.

Limanın Konumu

Akademik çalışmalar ışığında antik kent üzerinde arkeolojik araştırmaları değerlendiren ve Miletopolis hakkında araştırma yapan bilim insanları, Uluslararası 3. Mustafakemalpaşa Sempozyumu Geçmişten Geleceğe Mustafakemalpaşa adlı eserin 75 ve 116 sayfalarda geçen Liman kenti Miletopolis bölümlerinde şöyle açıklamakta: Antik kent limanı Attik-Delos Deniz Birliği'ne üye olan kentin limanının olması kaçınılmaz bir gerçektir. Ancak, günümüze kadar yapılan arkeolojik araştırmalarda ''Üçkurnalı'' Melde Bayırı ve çevresinde limana ait olabilecek herhangi bir yapı kalıntısı ve arkeolojik veriler ile karşılaşılmamıştır. Yapılan araştırmada, kentin yakın çevresinde yer alan Tatkavaklı mahallesi, Derecik, Ocaklı, Yumurcaklı, Yolağzı ve Ovaazatlı köylerinde ve muhtelif yerlerde antik limana ait olabilecek kalıntılar tespit edilmeye çalışılmıştır.[10] Bunun neticesinde Araştırma yaptığımız köylerde muhtarlar veya köy azaları ile birebir görüşülmüş, çevre hakkındaki bilgilerine başvurulmuştur. Yapılan araştırmada limanla bağlantılı olabilecek herhangi bir yapı kalıntısına rastlanmamıştır. Ancak söz konusu köylerde tekil sayıda mimari parçalara rastlanmış ve bu mimari blok taşların ''Miletopolis Höyüğü''- Melde Bayırı'ndan getirildiği öğrenilmiştir. Yüzeyde limana ait herhangi bir yapı kalıntısına rastlanmayan kentin limanının belirlenebilmesi için bölgenin geçirdiği coğrafi değişim ve depremlerin irdelenmesi gerekmektedir. Nitekim, Uluabat ve Manyas Gölleri Kuzey Anadolu Fay Hattı içerisinde yer alan bölgede Antik Çağ'dan günümüze kadar birçok deprem meydana geldiği ve bu hareketli zemin özellikle Kuvater'de hızlı bir jeomorfolojik gelişim-değişim geçirmiştir.[11] Türkiye'nin ilk kadın jeoloğu Ervin Lahn'a göre, Neojen Dönem'de Bursa-Gönen depresyonu muhtemelen çöküntü alanında büyük bir göl oluşmuş; Kuvater Dönem'de meydana gelen hareketlenme neticesinde ise bu büyük göl, dört ayrı küçük göle dönüşmüştür. Uluabat Gölü'nde yapılan jeolojik ve jeomorfolojik araştırmalar gölün; Geç Holosen'de akarsu yataklarının setlenmesiyle meydana geldiğini göstermektedir.[12] Bölgede akarsu yataklarının eğimi azdır ve nehirlerin biriktirme hızı oldukça fazla olduğu saptanmıştır.[13] Zamanla karasallaşan küçük göllerden geriye Uluabat ve Manyas Gölü kalmıştır. 1910'lü yıllarda Philippson, Miletopolis antik kent, Melde civarında müze tarafından kurtarma kazılarının yapıldığı alanın hemen batısında bir bataklığın varlığından söz etmektedir. Nitekim yaptığı çizimde de bataklığın konumunu açıkça göstermiştir. Günümüzde ise söz konusu bataklığın tamamen kurumuş olduğu, üzerinde yer yer inşaatlar yapıldığı gözlenmiştir.

Araştırma ve Kazılar

Hala gizemini koruyan antik şehir hakkındaki bilgilerin araştırılması gerekmektedir. Miletopolis yerleşiminin Miletoslular, Kyzıkoslular veya Atinalılar arasından kimin kurduğu net olarak bilinmemektedir. Bununla beraber geniş ve kapsamlı arkeolojik kazılar sonrası netlik kazanabileceği düşünülmektedir. Ayrıca Berlin - Altes Museum da sergilenen Menofanların M.Ö.1.yüzyıl'a ait mezar kabartması (Roma'da yaşam ve ölüm),Günümüzde Bursa – Mysia, Miletopolis yakınında çıkarılmış olup antik yerleşimin üzerinde Roma hakimiyetinin varlığını güçlendirmektedir.1902 yılında bölgeyi ziyaret eden bir diğer bilim adamı ise coğrafyacı Alfred Philippson'dur.[14] Philippson, yazdığı eserde, günümüzde “Melde Bayırı” olarak adlandırılan tepenin sol tarafında yer alan bataklıktan ve bataklık etrafında tespit ettiği mimari bloklardan bahsetmektedir. Burasının Miletopolis kenti (Kirmasti) ve kente ait liman olduğu konusunda vurgu yapmaktadır. Philippson, Rhyndakos Nehri'nin getirdiği alüvyonlar sayesine bölgenin zamanla dolduğunu ve arkeolojik kültür varlıklarının zamanla toprak altında kaldığını belirtmektedir.[7] Hasluck ise Miletopolis'in Kyzikos'un egemenlik bölgesi içinde bulunduğunu bildiren araştırmacılardan biridir. Eserinde kentin yerinin Mihaliç veya Melde'de olabileceği görüşlerine yer vermektedir.[15] Ancak, gözlemlerinde Miletopolis sikkelerinin Melde'de çok yoğun olarak çıktığını, Mihaliç'te ise çok nadir olduğunu belirtmektedir. Hasluck, sonuç olarak Melde etrafında yoğun olarak gözlemlediği mimari kalıntılardan ve sikkelerde kentin lokalizasyonu Melde Bayırı ve çevresine vermektedir. J. Artue Munro da, Hasluck gibi Miletopolis'i Melde Bayırı civarına lokalize eden araştırmacılardan birisidir.[16] Kentle ilgili kesinleştirilemeyen soruların cevabını 1975 yılında, Bursa Arkeoloji Müdürlüğü başkanlığında yapılan arkeolojik kazılar ve Alman Epigraf Elmar Schwertheim vermiştir. Melde Bayırı'nda yapılan arkeolojik kazılarda, bir tapınak, “C sondajı” olarak adlandırılan alanda ise, hamama ait yapı kalıntıları tespit edilmiştir . Yapılan kurtarma Schwertheim ise; Kyzikos ve yöresi yazıtlarının 2. serisinde Miletopolis kökenli tüm yazıtları yayınlamıştır. Gerek arkeolojik kazılar gerekse, Schwertheim tarafından yayınlanan yazıtlar kentin lokalizasyon problemini ortadan kaldırmıştır. Yapılan bu araştırma ve kazılar Hellenistik ve Roma Dönemi'nde kentin oldukça önemli bir yer olduğunu gözler önüne sermektedir. Kazılarda tespit edilen mimari yapılar, lahitler, heykel ve M.Ö. 6-5. yüzyıla tarihlenen çeşitli seramik parçaları antik kentin Melde Bayırı'nda olduğu kanaatini güçlendirmiştir.[7]

Buluntular

Yapılan bilimsel arkeolojik açma ve kazılarda Roma İmparatoruna ait bir tapınağın kalıntıları yivli sütunlar, mask kabartmalar, sütun başlıkları, alınlıklar ve çeşitli motiflerle işlenmiş mermer parçaları, 1.13 boyunda bronzdan yapılmış bir Apollon heykeli bulunmuştur. Tapınak kalıntıları arasında bulunan oda girişlerine ait kaide ve sütunlar, mask kabartmalar tapınağın giriş bölümüne ait olduğu sanılmaktadır. Kazılarda ayrıca Apollon heykeline ait parçalar, hamam kalıntıları, yıkık sütunlar arasında mozaik parçaları ve erken Bizans dönemine ait harabe kalıntıları bulunmuştur. Ayrıca Karacabey harasına yakın sırtlarda 20 civarında aile mezarı bulunmuştur.[7]

Galeri

Kaynakça

Özel

  1. ^ ÇITAKOĞLU, Hazal (2016). Miletoupolis Kökenli mezar Stelleri ve Adak Levhaları. Editörler: Sezai Sevim, Murat Çubukçu, Halit Ersöz,. ss. 117,139. ISBN 9786058748521. 2 Eylül 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 2 Eylül 2021. 
  2. ^ a b Tekin Gün:Makale http://www.mootol.com/Yazi2366/miletopolis 10 Nisan 2020 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.
  3. ^ a b Liman Kenti Miletopolis/ HARBOUR CITY OF MILETOPOLIS/ Mustafakemalpaşa Sempozyumu I. Cilt, 13-14-15 Mayıs 2016 / Bursa-Mustafakemalpaşa
  4. ^ a b Miletopolis/ Uluslararası ІІІ. Mustafakemalpaşa Sempozyumu
  5. ^ J. Dedeoğlu, “Miletopolis Kazısı 1975-A Sondaj Çukuru Hafriyat Raporu”, TAD 24/1, 1977
  6. ^ B. Yalman, “ Miletopolis Hafriyatı 1975”, TAD 24/1, 1977,
  7. ^ a b c d GÜN, Tekin (2020). DİRENEN TARİH (2) Bir belgeselcinin gözünden Türkiye'deki Antik Bolge ve Kentleri-(2011 2020) MYSİA (MİSYA). Academia edu. ss. 83,85. 25 Aralık 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 9 Ocak 2022. 
  8. ^ Miletopolis Belgeseli:Yönetmen Tekin Gün 31 Eki 2012 https://www.dailymotion.com/video/xuqxov
  9. ^ M. Şahin, Miletopolis Kökenli Figürlü Mezar Stelleri ve Adak Levhaları,(2000)
  10. ^ GÜN, Tekin (2020). DİRENEN TARİH (2) Bir belgeselcinin gözünden Türkiye'deki Antik Bolge ve Kentleri-(2011 2020) MYSİA (MİSYA) (PDF). Türk Bilimi. ss. 83,84,85. 
  11. ^ DUMANKAYA, Oktay (2016). Liman Kenti Miletoupolis. T.C.Kültür ve Turizm Bakanlığı. ss. 101,116. 2 Eylül 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 2 Eylül 2021. 
  12. ^ E. Lahn, Türkiye Göllerinin Jeolojisi ve Jeomorfolojisi Hakkında bir Etüt, Maden Teknik Arama Yayınları, (Ankara 1948).
  13. ^ GÜNDÜZ, Serkan (2016). Uluslararası 3. Mustafakemalpaşa Sempozyumu. T.C.Kültür ve Turizm Bakanlığı. ss. 101,116. 2 Eylül 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 2 Eylül 2021. 
  14. ^ A. Philippson, Reisen und Forschungen im westlichen Kleinasien Heift III (Gotha 1913).
  15. ^ F. W. Hasluck, Cyzicus, (Cambridge 1910).
  16. ^ J. A. R. Munro, Dascylium, JHS 32, 1912,

Genel

Dış bağlantılar

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Myndos</span>

Myndos ya da Türkçede okunuşuyla Mindos, Antik yazarların sıkça sözünü ettiği, Mausolos'un kurmuş olduğu şehridir. Yerleşim Bodrum yarımadasının en batısına düşen, bugünkü Gümüşlük ilçesinin bulunduğu bölgede yer almıştır. Ege Denizi ile Akdeniz'in kesişme noktasında bulunan kent, MÖ 640 yılında Anadolu'nun en eski medeniyetlerinden Lelegler tarafından kurulmuştur.

<span class="mw-page-title-main">Faselis</span> Likyada bulunan antik Yunan ve Roma kenti

Faselis ya da Phaselis , Likya'da bulunan antik Yunan ve Roma kentidir. Günümüzde Antalya'nın Kemer ilçesi yakınlarındadır. Faselis, tarihî özelliklerinin yanında plajlarıyla da bir deniz turizmi alanı işlevi görmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Arikanda</span> Finike ilçesi yakınlarındaki antik kent

Arikanda, Antalya il sınırları Finike ilçesi yakınlarındaki Likya antik kent.Elmalı - Finike kara yolunun tam yarısında bulunan Arifköyünün Aykırıçay mahallesine yakın bir ören yeridir. Tarihi Bakır Çağı'na kadar geri gitmektedir ve şehrin adı yerli Anadolu dillerinden olan Luvice'de “yüksek kayaların yakınındaki yer” anlamına gelir.

<span class="mw-page-title-main">Knidos</span> Muğlanın Datça ilçesinde bulunan, Karya dönemine ait antik yerleşim

Knidos, Muğla'nın Datça ilçesinde bulunan, Karya dönemine ait antik yerleşimdir.

<span class="mw-page-title-main">Fokaia</span>

Fokaia, İzmir'in Foça ilçesinin Antik Çağ'da ve Bizans Dönemi'ndeki adı. On iki İon kentinden biridir. Önceleri kentin kuruluşu MÖ 11. yüzyıl Aiol'ler tarafından gerçekleştiği, MÖ 9. yüzyılda ise kentin İon tarafına geçtiği düşünülüyordu. Fakat yapılan son araştırmalar kentin kuruluş tarihini MÖ 2000'e kadar geri götürüyor.

<span class="mw-page-title-main">Daskileion</span> Türkiyede arkeolojik bir yerleşim

Dascylium, Dascyleium, Dascylus ya da Daskyleion olarak da yazılır. Güney Marmara'da günümüz Balıkesir, Bandırma, Ergili mahallesi sınırları içinde, antik dönemde Misya olarak anılan bölgede yer alan bir antik kenttir.

<span class="mw-page-title-main">Sardis</span> Türkiyede bir antik kent

Sardis, Manisa'nın Salihli ilçesine bağlı Sart kasabası yakınlarında bulunan ve Lidya (Lydia) devletine başkentlik yapmış antik kent. MÖ 1300'de kurulup MS 1200'de yıkılmıştır. Salihli merkezine 9 km, İzmir'e 82 km uzaklıkta olup, İzmir-Ankara karayolunun iki yanına yayılmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Smirni</span> İzmirde bulunan antik şehir

Smirni, İzmir sınırları içinde iki farklı konumda yer alan tarihî kentler. Körfezin kuzeydoğusunda yer alan ve yüzölçümü yaklaşık yüz dönüm olan bir adacık üzerinde kurulmuştu.

<span class="mw-page-title-main">Ainos</span>

Ainos, Marmara Bölgesi'nde günümüz Enez ilçesi yakınlarındaki bir Antik Yunan kentidir. Yerleşim Saros Körfezi'nin batısında, Meriç nehri ağzının güneyindedir. Orta Miyosen'de oluşmuş bir yarımada kıyısında kurulmuş olan kent bugün kıyıdan 3,5 km içeride kalmıştır. İki limanı olan kentin bu limanları, Meriç'in yığdığı alüvyonlarla, günümüzde Dalyan ve Taşaltı gölleri olarak bilinen iki göl haline gelmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Tieion</span>

Tieion Anadolu'nun Karadeniz Bölgesi'nde, antik çağda Paflagonya denen bölgede bulunan antik Tieion kenttir. Antik kayıtlarda adı "Tius, Tium, Tieium, Tios, Tion", olarak da geçer.

<span class="mw-page-title-main">Kizikos</span> Türkiyenin Balıkesir ili sınırları içinde, Kapıdağ Yarımadasının güneyinde yer alan Mysia antik kenti

Kizikos, günümüz Erdek ilçesi yakınlarında, Marmara Denizi kıyısındaki Misya antik kentidir. Aslen Marmara Denizi'nde bir ada olduğu söylenen ve eskiden anakaraya ya yapay yollarla bağlanan klasik dönemde Arctonnesus adıyla anılan bugünkü Kapıdağ Yarımadası'nın güney kıyı tarafında bulunuyordu.

<span class="mw-page-title-main">Gambrion</span> İzmirde antik kent

Gambrion - Gambreio - Gambrium - Cambre İzmir ili Kınık İlçesi sınırları içindeki Poyracık yerleşiminin yaslandığı Hisarlık Tepesi'nin üstünde kurulmuş bir antik kenttir. Adından, MÖ 399 yılında yöreye ilişkin bilgiler veren Ksenofon'un Onbinlerin Dönüşü adlı eserinde söz edilir. O günlerde Gambrion'un yönetici Pergamon tepesine yerleşmiş Hellas'ın oğlu Gorgion'dur. Gambrion'da basılmış elektron paralar üzerinde on iki ışını bulunan bir yıldız vardır.

<span class="mw-page-title-main">Perperene</span> İzmir ili Bergama ilçesinin sınırları içinde bulunan Kozak Yaylasında bulunan bir antik kent

Perperene İzmir ili Bergama ilçesinin sınırları içinde bulunan Kozak Yaylasında bulunan bir antik kenttir. Aşağıbey köyü, çakıl kayası mevkindedir.

<span class="mw-page-title-main">Simena</span>

Simena, Antalya ilinin Kaş - Demre arasında yer alan, günümüzde Kaleköy olarak adlandırılan antik Likya kenti.

<span class="mw-page-title-main">Kyme</span> İzmir, Aliağa yakınlarında bulunan bir antik kent

Kyme,, Antik Çağ'da Aiolis denilen bölgedeki Aiol kentlerinden biridir. Günümüzde Türkiye'nin İzmir ili Aliağa ilçesi yakınlarında yer almakta olup kıyısında bulunduğu küçük körfez, Nemrut Körfezi olarak adlandırılmaktadır. Ünlü antik çağ coğrafyacısı Strabon yerleşimi; Larissa (Aiolis)'dan 70 stadia, Myrina (Mysia)'dan 40 stadia uzaklıkta tarif etmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Teos</span> Antik kent

Teos veya Teo, Eski İyonya'da batısından yer alan bir antik şehirdir.

Miletepolis, Türkiye'nin Bursa ilinin Mustafakemalpaşa ilçesi sınırları içinde yer alan bir antik kenttir. Antik şehir, ilçeye 4.5 kilometre uzaklıkta yer alır. Miletepolis, Mysia-Bithinya Bölgeleri arasında bağlantıyı sağlayan önemli bir kentti. Kentte ilk kazılar, 1975 yılında bölgede sürdürülen kara yolu çalışmaları sırasında antik kente dair izlerin bulunmasından sonra başlamıştır. Kentte yapılan kazılarda Klasik, Helenistik, Roma ve Bizans dönemine dair buluntular elde edilmiştir.

Apollonia Ad Rhyndacum, antik dönemde Yunan mitolojisi tanrısı Apollon'a adanmış ve Apollonia adı verilmiş Yunan kentlerinden birisidir.

Parlais, Isparta ili Eğirdir ilçesi Barla kasabası sınırları içinde bulunan bir Pisidya bölgesinin küçük antik kent yerleşimidir.

<span class="mw-page-title-main">Pigela</span> Anadoluda bir antik kent

Pygela ya da Phygela, Efes'in güneyinde Kuşadası Körfezi kıyısında, küçük bir antik İyonya kasabasıydı. Tarihte sağlık şehri olarak kurulan ilk yerleşim yerlerinden biri olan kentin kuruluşu Yunan mitolojisinde Miken Kralı Agamemnon'a atfedilir. Kuruluş mitinde ilk yerlilerini Troya Savaşı sonrasında Aka ordusunun bir bölümünün oluşturduğundan bahsedilir ancak arkeolojik buluntular kentteki ilk yerleşimin tarih öncesi dönemlere tarihlendiğine işaret etmektedir. Erken Tunç Çağı'ndan Orta Bizans Dönemi'ne kadar kesintisiz yerleşimin olduğu düşünülen kent, MÖ 5. yüzyılda Attika-Delos Deniz Birliği'nin üyeleri arasında yer almıştır. Bir polis olan kentte Artemis Munychia tapınağı bulunmaktaydı.