İçeriğe atla

Mihran Damadyan

Mihran Damadyan
Doğum1863
İstanbul
Ölüm1945
Tanınma nedeniKumkapı Gösterisi
Sason İsyanı

Mihran Damadyan (Damatyan olarak da yazılır; Ermenice: Միհրան Տամատեան; 1863, İstanbul - 1945), Osmanlı Ermenisi devrimci, politik aktivist, yazar ve öğretmendir.

İtalya'nın Venedik kentinde Ermeni Katolik İlahiyat Fakültesi'nde eğitim gördü. Günümüzde Batman iline bağlı olan Sason'da öğretmenlik yapmaya başladı. Boyacıyan Hamparsum Murat Efendi (Medzn Murad) ile birlikte 1894 Sason İsyanı'na önderlik etti. Olaylar sonucu tutuklandı ve hapse atıldı. Hapse atıldığında kaçmasının engellenmesi adına bacaklarının kırıldığı iddia edilmektedir.[1] Zinicre vurularak İstanbul'a gönderildi ve bir süre burada hapiste tutuldu.

Sosyal Demokrat Hınçak Partisi'nin önde gelen üyelerindendi.[2] Fransız yetkililerle yapılan görüşmelerde öncü rol oynuyordu. Görüşmeci olarak, 1920'de Çukurova'da (Kilikya) kurulan bağımsız Ermeni yönetiminin Fransa mandasına girmesini önerdi.[3] Adana'ya giderken dağlık bölgede yolu Türk çetecilerce kesildi ve şiddete uğradı.[4]

Dış bağlantılar

Kaynakça

  1. ^ Blackwell, Alice Stone. Armenian Poems, Rendered into English Verse. Boston, MA: Atlantic Printing Company, 1917
  2. ^ Revolutionary Figures by Mark D. Gavoor
  3. ^ Armenian Library & Museum of America to Honor the Forgotten Heroes of the Armenian Legion - The Armenian Reporter
  4. ^ Double Vision: Reflections on My Heritage, Life, and Profession - by Ben Haig Bagdikian, p.83

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Ermenice</span> Hint-Avrupa dili

Ermenice, Ermeniler tarafından kullanılan Hint-Avrupa dil ailesinden bir dildir. Kendi alfabesi ve Doğu Ermenicesi ve Batı Ermenicesi olarak iki lehçesi vardır. Doğu Ermenicesi Ermenistan'ın resmî dilidir. Türkiye'de ve Ermeni diasporasında çoğunlukla Batı Ermenicesi kullanılır. Hint-Avrupa dil ailesi'nin bağımsız bir alt grubudur.

Türkiye Ermenileri, Türkiye sınırları içinde yaşayan ve Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olan etnik azınlıktır. 1914-1921 yılları arasında 2 milyondan fazla olan Ermeni nüfusunun, günümüzde 40.000 ila 76.000 arasında olduğu tahmin edilmektedir. Bugün Türkiye Ermenilerinin ezici çoğunluğu İstanbul'da yaşamaktadır. Kendi gazetelerini, kiliselerini ve okullarını desteklemektedirler ve çoğunluğu Ermeni Apostolik inancına mensuptur ve Türkiye'deki Ermenilerin azınlığı Ermeni Katolik Kilisesi'ne veya Ermeni Evanjelik Kilisesi'ne mensuptur. Dört bin yıldan fazla bir süredir tarihi anavatanlarında yaşadıkları için Ermeni Diasporası'nın bir parçası olarak görülmemektedirler.

<span class="mw-page-title-main">Ermeni Apostolik Kilisesi</span> Ermeni halkının çoğunluğunun üye olduğu ortodoks inancına inanan Hristiyan kilisesi

Ermeni Apostolik Kilisesi ya da Ermeni Ortodoks Kilisesi, dünya Ermenilerinin büyük çoğunluğunun üye olduğu, dünyanın eski millî Hristiyan kiliselerinden biri olan mezhep. Hristiyanlığı Ermenilere ilk tanıtanlar olduklarına inanılan, İsa Mesih'in havarileri Taday ve Bartalmay'a dayanarak kendisini "apostolik" bir kilise olarak tanımlar.

<span class="mw-page-title-main">Ermeni Devrimci Federasyonu</span> Ermenistan’da bir siyasi parti

Ermeni Devrimci Federasyonu, Ermeni siyasi partisi. Ermenistan'ın bağımsızlığını sağlamak amacıyla 1890'da kuruldu. Hâlen gerek Ermenistan Cumhuriyeti'nde gerek diasporadaki Ermeniler arasında aktif bir siyasi partidir. Doğu Ermenice adıyla Daşnaktsutyun olan örgütün adı Türkçeye Batı Ermenice'den bir takım ses değişikliklerinden sonra Taşnaksutyun olarak geçmiştir ve kısaca Taşnak adıyla da bilinir. Ermenicede Federasyon anlamına gelir; çünkü örgüt özellikle Rusya'daki Ermeni örgütleri başta olmak üzere birçok örgütün birleşmesinden oluştuğundan bu adın verilmesi uygun görülmüştür.

<span class="mw-page-title-main">Ermeni Kırımı</span> Osmanlı İmparatorluğunda ikamet eden Ermenilerin savaş boyunca göçe zorlanması ve sistematik katli

Ermeni Kırımı, 1915 Olayları/Ermeni Tehciri veya Ermeni Soykırımı, Osmanlı hükûmetinin Ermenilere karşı gerçekleştirdiği sürgün ve katliamlardır. Etnik temizliğin sonucunda ölen Ermenilerin sayısı tartışmalıdır; sayı, çeşitli araştırmacılara göre 600.000 ile 1,5 milyon arasında değişiklik gösterir. 1914 yılında Osmanlı topraklarında yaşayan Ermeni nüfusu yapılan farklı tahminler mevcuttur. Osmanlı resmî kayıtlarına göre 1.2 milyon ile Ermeni Patrikhanesi'ne göre 1 milyon 914 bin 620 Ermeni yaşamaktaydı. 1922 sayımlarına göre ise 817 bin Ermeni 'mülteci' olarak Osmanlı topraklarını terk etmiş, 95 bin Ermeni ise din değiştirerek Türkiye topraklarında yaşamaya devam etmiştir. Bu tahminlere göre Osmanlı topraklarında bulunan 900 bin hayatta kalmışken, 300 bin ile 1 milyon arasında Ermeni hayatını kaybetmiştir. Olayların başlangıç tarihi çoğunlukla 250 Ermeni aydının ve komite liderinin Osmanlı yöneticileri tarafından İstanbul'dan Ankara'ya sürüldüğü ve birçoğunun öldürüldüğü 24 Nisan 1915 ile ilişkilendirilmektedir. Ermeni Kırımı, sağlıklı erkek nüfusun toptan öldürülmesi ya da askere alınarak zorla çalıştırılması ve sonrasında kadın, çocuk ve yaşlılarla birlikte ölüm yürüyüşü koşullarında Suriye Çölü'ne sürülmesi gibi olaylarla birlikte I. Dünya Savaşı sırasında ve sonrasında iki aşamada gerçekleşti. Osmanlı askerlerinin koruması eşliğinde yaşadıkları yerlerden sürülen Ermeniler; sürgün sırasında yiyecek ve su sıkıntısı yaşadı; ayrıca çeşitli raporlara göre zaman zaman soygun ve katliamlara maruz kaldı. Ülke genelindeki Ermeni diasporası, genel anlamda Ermenilerin Doğu Anadolu'dan sürülme işleminin doğrudan bir sonucu olarak ortaya çıktı.

<span class="mw-page-title-main">Ermeni Ulusal Hareketi</span>

Ermeni Ulusal Hareketi, 1780 Zeytun İsyanı ile başlayarak 1984 yılına kadar süren dönemdeki "Ermeni ulusal kurtuluş hareketi" olarak da bilinen Ermeni milliyetçiliğini savunan Ermenilerin tarihte kurulmuş olan Ermeni devletlerinin kapsadığı bölgelerde, Doğu Anadolu Bölgesi ve Kafkasya'da, yeniden bir Ermeni devleti kurma amacı doğrultusunda düzenlenen faaliyetlerdir.

Kumkapı gösterileri, 27 Temmuz 1890 tarihinde Osmanlı İmparatorluğu'nun başkenti İstanbul'un Kumkapı semtinde gerçekleşen siyasi eylemdir. Gösteri nedeniyle güvenlik güçleriyle göstericiler arasında çıkan çatışmada çok sayıda gösterici ve zabit yaşamını yitirmiş; pek çoğu da yaralanmıştır.

<span class="mw-page-title-main">24 Nisan 1915'te Ermeni aydınların sürgünü</span>

Ermeni aydınların sürgünü veya diğer adıyla Kızıl Pazar, Osmanlı İmparatorluğu'nun I. Dünya Savaşı içerisinde iken başkent İstanbul'daki Ermeni toplumunun önde gelen insanları tutuklaması ve tehcir etmesidir. Tutuklular, 24 Nisan 1915 tarihinde Dahiliye Nazırı Talat Paşa'nın emriyle Ankara yakınlarındaki iki merkeze taşındı. 27 Mayıs 1915 tarihinde Tehcir Kanunu'nun kabulü ile birlikte daha sonra sürdürülen bu aydınların çoğu öldürüldü. 24 Nisan, Ermeni tehcirinin başlangıç günü olarak kabul edilmekte ve Ermenistan'da ve Ermeni toplulukları tarafından "Ermeni Soykırımını Anma Günü" olarak anılmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Melkon Gürciyan</span>

Melkon Hrand Gürciyan veya Gürcüyan Ermeni yazar, profesör ve sivil aktivist.

<span class="mw-page-title-main">Batı Ermenicesi</span> Ermenice dilinin iki standart biçiminden biri

Batı Ermenicesi, Türkiye Ermenicesi veya İstanbul Ermenicesi, bir Hint-Avrupa dili olan çağdaş Ermenicenin iki standartlaşmış biçiminden birisidir. 1915'e kadar İç, Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde konuşulmaktaydı. Ermeni Kırımı ve dış ülkelere yapılan göçlerden dolayı bugün daha çok Ermeni diasporası tarafından konuşulmaktadır. Türkiye'de ise ancak İstanbul şehrindeki Ermenilerin küçük bir bölümü konuşmaktadır. Batı Ermenicesi Türkiye'deki Ermeni toplumunda sadece küçük bir azınlık tarafından konuşulmaktadır. Ana dili olarak Türkçenin Batı Ermenicesinin yerini almasından dolayı Türkiye'de yok olma sürecine girmiştir ve UNESCO, Türkiye'de Ermeni dilini Dünya yıllık "Atlas of the World's Languages in Danger" na eklemiştir ve burada Türkiye'de Batı Ermeni dilini "definitely endangered language" olarak tanımlamıştır.

<span class="mw-page-title-main">Nemrud Mustafa Paşa</span>

Nemrut veya Nemrut Mustafa Paşa olarak da tanınan Mustafa Yamulki, Kürt asker, 1919-1920 yıllarında Osmanlı İmparatorluğu'nda askeri mahkeme başkanı, Kürdistan Krallığı'nda eğitim bakanı ve gazeteci.

<span class="mw-page-title-main">Hamparsum Boyacıyan</span>

Boyacıyan Doktor Hamparsum Efendi veya Medzn Murad, Osmanlı Ermenisi hekim ve Osmanlı Meclis-i Mebusan üyesi. 1915 Ermeni Kırımı kurbanlarındandır.

<span class="mw-page-title-main">Ermeni Soykırımı'nın inkârı</span> Ermenilere soykırım yapılmadığı iddiasını savunan tez

Ermeni Soykırımı'nın inkârı, Ermeni Kırımı'nın soykırım olarak tanımlanamayacağını savunan veya iddiaların bilimsel yollarla, belgelerle açıklanması gerektiğini savunan tezdir. Ermeni Soykırımı'nın inkârı, bazı ülkelerde tamamen yasaklanmışken bazı ülkelerde soykırım olduğunu ifade etmek hoş karşılanmamaktadır. Pek çok kaynakta ölen insanların sayısı soykırım olduğuna kanıt olarak gösterilmektedir. Ancak bazı araştırmacılara göre de bir soykırım söz konusu değildir. Bu yaklaşımda olanlar, zamanın hükûmetinin bir Ermeni Tehciri gerçekleştirdiğini, olumsuz şartlardan dolayı birçok insanın öldüğünü söylemektedir.

<span class="mw-page-title-main">Serop Ağpür</span>

Ağpür Serop veya Serob Paşa, doğum adıyla Serob Vartanyan, 19. yüzyılın ikinci yarısında Osmanlı İmparatorluğu'na karşı savaşan Ermeni askeri komutan.

<span class="mw-page-title-main">Ermeni-Kürt ilişkileri</span> Irklararası tarihsel ilişki

Ermeni-Kürt ilişkileri, Kürtler ve Ermeniler arasındaki tarihsel ilişkileri kapsamaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Birinci Sason İsyanı</span> Ermenilerin, 1894 yılı içerisinde Osmanlı İmparatorluğu egemenliğine karşı başlattığı ayaklanma olayı

Birinci Sason İsyanı, 1894 Sason İsyanı veya Talori İsyanı, 1894 senesinde Sason'da gerçekleşen Ermeni isyanını ifade eder. Sason günümüzde Batman iline bağlı bir ilçe olmakla beraber Diyarbakır ile Muş arasında kalan dağlık bir bölgedir. İsyan birçok eserde "Sason isyanı" olarak anılsa dahi bazı kaynaklarda "Talori İsyanı" olarak da geçmektedir. Bazı kaynaklarda Talori İsyanı denmesinin sebebi isyanın Sason'a bağlı Talori vadisinde başlamasından ötürüdür. Talori Vadisi ise Sason ile Muş arasında dağlarla çevrili geniş bir vadidir. Ayrıca bu vadi Silvan'lı Bekran aşireti'nin yaz aylarında yayla olarak kullandığı bir yerleşim yeridir. 1875 yıllarında bölgede üç Ermeni köyü mevcutken zamanla köy sayısı on dörde çıkmış ve bölgede Ermeni nüfusunda hızlı bir artış yaşanmıştır. Hızla artan Ermeni nüfusu, Bekranlılar'ın bölgeden çıkmasını istiyor ve bölge aşiretleri ile manastır rahiplerinin desteklerini alarak kendilerinden şikayetçi oluyorlardı.Nitekim bölgede Ermeniler ile Kürtler arasında uzun süredir bir ihtilaf sürüyordu. Ermeniler emniyetlerini sağlamak adına Kürtler'e her yıl vermeleri gereken geleneksel haracı aşiret reislerine vermiyor ve Kürt aşiretlerine karşı direniyorlardı. Osmanlı Devleti ise Kürt aşiretlerini bir Ermeni kalesi olarak görülen Sason'a yönlendirerek direnen Ermenileri kontrol altında tutmak istemekteydi. Bunun üzerine İstanbul Kumkapı Olayın'dan sonra olayın sorumlularından Mihran Damadyan 1891 senesinde Sason'a gelerek yerli Ermeni halkı örgütlemeye yönelik girişimlerde bulunmuştur. "Damadyan Çetesi" adıyla Sason dahilinde kurulan çete Sason'da yaşayan Kürtler'e yönelik saldırılar düzenlemiştir. Çete lideri Damadyan'ın yakalanmasının ardından 1894'te Ermeni Taşnak örgütü, Sason halkının kendilerini Hamidiye tasfiyelerine karşı savunmasına yardımcı olmak için yerel nüfusa silah sağlayarak bölgedeki gerginliklerden yararlanmış ve Talori vadisinde birinci Sason isyanını başlatmıştır. Ardından Damadyan'ın yakalanması üzerine isyancılar Hınçak cemiyeti üyesi olan Hamparsun Boyacıyan önderliğinde, Sason Talori'de kanlı eylemler gerçekleştirmiş ve Hınçaklar, Zadyan ile Behran aşiretlerine saldırarak yağmacılığa başlamışlardır. Boyacıyan'ın Sason bölgesinde halkı kışkırtarak yaptığı propagandalara dair II.Uluslararası Türk-Ermeni İlişkileri ve Büyük güçler sempozyumunda şu ifadeler yer almıştır:

<span class="mw-page-title-main">İkinci Sason İsyanı</span> Ermenilerin, 1904 yılı içerisinde Osmanlı İmparatorluğu egemenliğine karşı başlattığı ayaklanma olayı

İkinci Sason İsyanı veya 1904 Sason İsyanı, Ermeni komiteciler'in Osmanlı İmparatorluğu'na karşı 1904 yılında Osmanlı İmparatorluğu'na karşı Sason'da gerçekleştirdikleri bir ayaklanmadır.

<span class="mw-page-title-main">Ermeni Kırımı'nın tarihyazımı</span>

1915 ve 1917 yılları arasında en az 800.000 Ermeni'nin öldürüldüğü Ermeni Kırımı'nın tarihyazımı I. Dünya Savaşı'nın sonundan beri değişikliklere uğradı. Türkiye'nin dışındaki tarihçilerin çoğu Kırım'ın meydana geldiğini ve olayların bir soykırım olduğunu savunmaktadır, ancak bununla birlikte Kırım'ın sebepleri ve motivleri gibi bazı önemli hususların yorumlanmasında büyük farklılıklar vardır.

<span class="mw-page-title-main">Hrayr Tjohk</span> Ermeni fedai

Hrayr Tjohk, doğum adı, Hrair, Hrayr, Dzhoghk, Djohkh, Dzhokhk olarak da bilinen Ermeni Ulusal Hareketi'nin bir parçası olan bir Ermeni fedaidir. Ermeni Devrimci Federasyonu üyesidir.

<span class="mw-page-title-main">Mihran Mesrobyan</span> Amerikalı mimar

Mihran Mesrobyan, kariyeri birkaç ülkede elli yılı aşkın bir süredir devam eden Amerikalı Ermeniler mimardır. İstanbul Güzel Sanatlar Akademisi'nde eğitim gören Mesrobyan, kariyerine İzmir ve İstanbul'da mimar olarak başladı. Mesrobyan, İstanbul'dayken son Osmanlı Padişahı V. Mehmed'in saray mimarı olarak görev yapmıştır.