Bilgisayar, aritmetik veya mantıksal işlem dizilerini (berim) otomatik olarak yürütmek üzere programlanabilen dijital bir elektronik makinedir. Çağdaş bilgisayarlar, programlar olarak bilinen genel işlem kümelerini gerçekleştirebilir. Bu programlar, bilgisayarların çeşitli görevleri gerçekleştirmesini sağlar. Ayrıca bir bilgisayar sisteminin tam verimle çalışabilmesi için donanım, işletim sistemi ve çevresel cihazlara sahip olması gerekmektedir. Bu terim aynı zamanda bir bilgisayar ağı veya bilgisayar kümesi gibi birbirine bağlı ve birlikte çalışan bir grup bilgisayar anlamına da gelebilir.
Swing 1930'lu yıllarda ortaya çıkan caz akımı. 20. yüzyılın en popüler caz hareketlerinden biri.
Piyano, İtalya'da Bartolomeo Cristofori tarafından 1700 yılı civarında icat edilmiş akustik, tuşlu bir müzik aletidir. Piyanoda ses, teller vasıtasıyla elde edilir. Piyanonun tuşlarına basıldığında içindeki tahta çekiç tellere vurarak sesi oluşturur. Tahta çekicin tellere vurmasından dolayı piyano bazen vurmalı telli çalgı olarak da sınıflandırılır. Piyano klasik ve caz müzikte yaygın olarak kullanılır. Solo performanslar, ansambl, oda müziği, eşlik, bestecilik ve prova için oldukça uygun bir enstrümandır. Piyano taşınabilir bir enstrüman olmamasına ve genelde pahalı olmasına rağmen çok yönlülüğü ve aynı anda birçok yerde bulunma özelliği ile dünyada en yaygın olarak kullanılan enstrümanlardan biri olmayı başarmıştır
Televizyon veya kısaca TV, bir vericiden elektromanyetik dalga hâlinde yayımlanan görüntü ve seslerin, ekranlı ve hoparlörlü elektronik alıcılar sayesinde yeniden görüntü ve sese çevrilmesini sağlayan haberleşme sistemidir. Aynı zamanda kitle iletişim aracı da olan televizyon, yayımlanan görüntü ve sesleri alıcıya ulaştıran elektronik cihazdır.
Müzik, geçmiş ve şimdiki bilinen her kültür ve dinde zaman ve mekânlar arasında büyük çeşitlilik gösterir. En izole edilmiş kabile grupları da dâhil olmak üzere dünyadaki tüm insanlar bir müzik türüne sahip olduklarından, müziğin, insanların dünyaya yayılmasından önce atalardan oluşan topluluklarda mevcut olduğu sonucuna varılabilir. Sonuç olarak, ilk müzik Afrika'da icat edilmiş ve daha sonra çeşitli çalgılar yapmak için çeşitli materyaller kullanarak insan hayatının temel bir bileşeni hâline gelmiş olabilir.
Müzik, insanın doğaya eklediği uyumlu seslerdir. Ses, bir doğa olayıdır. Müzik, bu doğal ve etkin olaydan bilinçli bir çalışma ve emek ile bir sanat yapıtı yaratmak, sesi bilimsel ve estetik bir temele oturtmaktır. Bütün müzik türleri için ana öğeler ritim, tonalite, dinamik ve ses rengi olarak belirtilir. Bu önemli elemanlardan anlaşılacağı gibi müzik yalnız insanın içinden yansıyan duygularla değil, bilgi ve anlayışla yaratılabilir. Müziğin bilgisine bakış, bir sanat olayını anlamamızı da sağlar. Ritim, tonalite, dinamik ve ses renginden hiçbiri, müzikte tek başına yer almaz ancak birlikte müziksel bir bütünlük yaratırlar. Değişik müzik türlerinde farklı oranlarda ağırlık taşıyabilirler. Müzik teorisi, müzik sanatını gerçekleştiren belirli kavram ve sistemlerin bir araya gelmesinden oluşur.
Elektronik müzik veya elektro akustik müzik, elektronik müzik aletleri yardımıyla yapılan müzik türüdür. Elektronik müzik aletleri düşük kuvvetli sistemlerdir. Transistör, tümleşik devre gibi parçalar kullanırlar. Elektromekanik anlamda ses üreten elektronik müzik aletleri elektronik ögeler kullanarak ses üreten enstrümanlar arasında ayrım yapılabilir. Elektromekanik enstrümanlara; Telharmonium, Hammond B3 ve elektro gitar; Elektronik enstrümanlara ise Theremin, synthesizer ve bilgisayar örnekleri verilebilir.
Tekno, elektronik dans müziğinin genellikle DJ setlerinde kullanılmak üzere üretilen kendini tekrarlayan, artan ve azalan bir ritme sahip olan bir tarzıdır. Merkez ritim genellikle 4/4 ölçüdedir ve tempo dakikada 120 ile 150 vuruş arasıdır. Sanatçılar davul makinesi, sıralayıcı ve synthesizer gibi elektronik müzik aletlerini ve dijital ses işleme istasyonlarını kullanabilir. Roland'ın 1980'lerde ürettiği TR-808 ve TR-909 gibi davul makineleri sanatçılar tarafından oldukça rağbet görmekteyken aynı zamanda bu enstrümanların yazılım taklitleri de popülerdir.
Müzik Enstrümanları Dijital Arabirimi ya da kısaca MIDI, elektronik müzik aletleri ve bilgisayarlar arasında gerçek zamanlı veri alışverişini sağlayan, endüstri standardı haline gelmiş yaygın bir iletişim protokolü.
Mekanik saatler içindeki mekanizmaya yüklenen enerjiyi, ölçülü şekilde ritmik hareketlere çeviren, bu hareketleri dişlilerle sayan, belli sayılara ulaşıldığında bunu insanın algılayabileceği şekilde, örneğin çan sesi veya kadran üzerinde değişen açılar şeklinde, zaman ölçümü olarak sunan birer düzenektir.
Ütü, kumaşların kırışıklıklarını düzeltmek ve ütüleme yapmak için kullanılan alet. İngilizceden "clothes iron" anlamındadır. Ütü sözcüğü eski Türkçede "ateşte ısıtılarak kumaş düzeltmeye yarayan demir alet" anlamını verir. Üt- veya üti- "kıl yakmak, aleve tutmak" fiilinden +Ig sonekiyle türetilmiştir.
Tempo müzikte bir parçanın yorumlanma hızı. Duyumun önemli bileşenlerinden biri olan tempo, bir müzik parçasının icra zorluğunun ve eserle aktarılmak istenilen ruh halinin de belirleyicisidir.
Sarkaç bir ipin bir ucuna rahatlıkla sallanabilecek şekilde bağlanılan bir kütle ile oluşturulan düzenektir. Düzenek kütleçekim kuvveti yüzünden denge konumunu muhafaza etmeye meyillidir. Kütle denge konumundan alındığında yercekimi kuvveti tarafından denge noktasina getirilmek üzere hızlandırılacak ve bu da denge noktası etrafında bir salınıma yol acar.
GarageBand Apple Inc. tarafından geliştirilen, kullanıcılara müzik veya podcast oluşturmalarını sağlayan, OS X ve iOS için bir dizi dijital ses işleme istasyonudur. iTunes, iMovie, iDVD, iWeb ve iPhoto ile birlikte iLife yazılım paketinin parçasıdır.
Programlama, müzik aleti sesleri oluşturmak için elektronik cihazlar kullanılması ve bu sayede beste yapılması işlemine verilen ad. 1990'lardan bu yana çoğunlukla elektronik müzik ve hip hop müzik için kullanılır.
Sir Charles Wheatstone, İngiliz bilim insanı ve Viktorya döneminde yapılan birçok buluşun mucidi. Bu icatların içinde İngiliz akordeonu, stereoskop ve bir de adil oyun şifrelemesi bulunmaktadır. Ama Wheatstone özellikle Wheatstone köprüsüne yaptığı katılımlarla biliniyor. Orijinal olarak Samuel Hunter Christie tarafından keşfedilen bu fikir bilinmeyen bir elektrik direncini ölçüyordu ve telgraf sisteminin gelişmesinde çok büyük bir önemi vardı.
Kol saati, insanların saate daha kolay ulaşabilmeleri için tasarlanmış, saat kadranı'na sahip ve bileğe takılan bir araç. Kol saatleri kendi aralarında üçe ayrılır: Analog saat, dijital saat ve akıllı saatler.
1964 Grammy Ödülleri 12 Mayıs 1964'te Chicago, Los Angeles ve New York'ta düzenlendi. Henry Mancini 4 ödül kazandı.
Eşapman, mekanik saatler ve saatlerdeki mekanik bir bağlantıdır. Eşapman, zaman işleyiş elemanına itme verir ve ileriye doğru hareket etmesi için dişli takımını periyodik olarak serbest bırakarak saatin ellerini ilerletir. İtme eylemi, döngüsü sırasında sürtünme nedeniyle kaybedilen enerjiyi değiştirmek ve zaman tutucunun salınımını sürdürmek için enerjiyi saatin zaman tutma elemanına aktarır. Eşapman, sarmal bir yaydan veya kronometrenin dişli takımı yoluyla iletilen asılı bir ağırlıktan gelen kuvvetle tahrik edilir. Sarkacın veya denge çarkının her dönüşü, eşapmanın kaçış tekerleğinin bir dişini serbest bırakır ve saatin dişli takımının sabit bir miktarda ilerlemesine veya "kaçmasına" izin verir. Bu düzenli periyodik ilerleme, saatin ellerini sabit bir hızda ileriye doğru hareket ettirir. Aynı zamanda diş, eşapmanın paletine başka bir diş yakalanmadan önce zaman tutma elemanına bir itme yaparak eşapmanı "kilitli" durumuna geri döndürür. Eşapman dişinin aniden durması, mekanik saatler ve saatler çalıştırırken duyulan karakteristik "tıkırtı" sesini üreten şeydir. İlk mekanik kaçış, eşik kaçış, 13. yüzyılda Orta Çağ Avrupa'sında icat edildi ve mekanik saatin gelişmesine yol açan önemli yenilikti. Eşapmanın tasarımı, bir saatin doğruluğu üzerinde büyük bir etkiye sahiptir ve eşapman tasarımındaki iyileştirmeler, 13. yüzyıldan 19. yüzyıla kadar mekanik zaman işleyişi sırasında zaman ölçümünde iyileştirmeler sağlamıştır.
Orkestriyon, müzik çalan ve bir orkestra veya müzik grubunu taklit edecek şekilde ses çıkarmak amacıyla tasarlanmış makinelerin genel adıdır. Orkestriyonlar büyük bir sabitlenmiş silindir aracılığıyla veya bir müzik rulosu aracılığıyla çalıştırılabilir ve daha az yaygın olarak kitap müziği ile çalıştırılabilir. Ses genellikle borularla üretilir, ancak boru orgunda ve vurmalı çalgılarda bulunan seslerden farklı şekilde seslendirilirler. Pek çok orkestriyonda bir de piyano bulunur. Londra'nın Brentford kentindeki Müzik Müzesi'nde aşağıda açıklanan enstrüman türlerinden birkaçının örnekleri görülebilir ve duyulabilir.