İçeriğe atla

Mescit Dağı

Mescit Dağı
Harita
En yüksek noktası
Yükseklik3.255 m (10.679 ft)
ListelenmeUltra zirve
Koordinatlar40°22′13″K 41°11′14″D / 40.37028°K 41.18722°D / 40.37028; 41.18722
Coğrafya
KonumTortum, Erzurum, Türkiye
Jeoloji
Dağ türüTektonik
Türkiye üzerinde Mescit Dağı
Mescit Dağı
Türkiye' deki konumu

Mescit Dağı, Erzurum ili sınırları içinde yer alan ve Türkiye'nin 3000 metrenin üstündeki dağlarındandır. 3255 metrelik zirvesi ile Çoruh Nehri'nin çıktığı dağ olan Mescit Dağı, Erzurum şehir merkezinin kuzeyinde yer alır.

Oluşumu

Doğu Anadolu Bölgesi'nde Erzurum'un kuş uçuşu 50 km kadar kuzeyinde bulunan Mescit Dağı da, glasiyasyona uğramış olan dağlar arasındadır. Doğuda derin yarılmış Tortum Vadisi, güney batıda Karasu'ya kavuşan Baş Çayı (Serçeme) kuzeybatıda Çoruh'a karışan Çermeli Dereleri ile kuzeyde Çoruh Nehri'ne bağlı ana kolları açtığı derin yarılmış vadilerle sınırlanan Mescit Dağı, Alt Tersiyer andezit, trakiandezitlerden meydana gelmiştir.

Kuzey-güney yönünde yaklaşık 30 km uzunluğunda ve doğu-batı yönünde 20 km kadar genişliktedir.[1]

Mescit Dağı Buzullaşması

Mescit Dağı, Pleistosen'in muhtemelen Würm buzullaşmasına uğramıştır. Glasiyasyon o zamanki akarsuların kabul havzalarına yerleşmiş ve Mescit Dağı'nın takriben 3100 metreye kadar olan kısımları buzullarla örtülmüştür. Özellikle Yedigöller, Viranşehir Gölleri ve Gökdere'nin kabul havzası kalınlığı 150–200 metreyi bulan, genişliği 2 km, uzunluğu 3–5 km arasında değişen buzullarla örtülmüştür. Bu buzulların aşındırılması sonucunda yukarıda bahsedilen büyük sirkler teşekkül etmiştir. Daha sonra Mescit Dağı kütlesi ikinci bir glasiyasyona uğramıştır. Bu glasiyasyon esnasında daha önce teşekkül etmiş olan büyük sirkler alanında muhtemelen birinci glasyasyondan sonra gelişen akarsuların kabul havzalarında karların birikmesi sonucunda buzullar teşekkül etmiş ve neticede bu buzullar küçük sirklerin açılmasını sağlamıştır. Bu duruma göre, iki safhalı bir glasisyon, ya iki ayrı buzul devresinde ya da bir buzul devresi ve onun bir stadiali ve tali devresi olarak kabul edilir.[1]

Glasiyal Şekiller

Mescit Dağı üzerinde esas itibarıyla glasiyal aşındırma şekillerinden sirkler, sirk gölleri tekne vadiler ve nadiren sürgü ile hörgüç kayalara rastlanılmaktadır.[1]

Sirkler

Dağ üzerinde beş adet büyük sirk ve bunların içerisine yerleşmiş bulunan çok sayıda küçük sirk ve sirk gölleri bulunmaktadır. Belli başlı büyük sirkler ve bunların içerisinde yerleşmiş olan küçük sirklerin özellikleri şöyledir:[1]

Yedi Göller Sirki

Mescit Dağı zirvesinin hemen batısından başlayıp kuzeye doğru uzanan bu sirkin güneyde tabanı 2750 m olup, kuzeye doğru tedricen yükselerek 3100 m ye kadar çıkmaktadır. Bir bütün halinde Yedi göller ana sirkinin kuzey-güney yönünde uzunluğu 6 km, doğu-batı yönünde genişliği ise 2 km kadardır. Genel olarak sirkin tabanı ile onu çevreleyen yamaçlar arasındaki yükseklik farkı 150–200 m arasındadır. Taban kısmında organik madde bakımından zengin toprak ve çayır örtüsü ile kaplı olan bu geniş glasiyal tekne içerisinde 3 adet daimi, 10 adet de geçici sirk gölü bulunmaktadır. Bu tekne içerisinde 2740 m, 2795 m, 2860 m, 2875 m, 2945 m, 2975 m 3105 m yüksekliğinde olmak üzere basamaklar halinde dirilmiş yedi sirk bulunmaktadır. Özellikle kuzeyde bulunan sirklerin tabanı ile dayandığı kuzey yamaç arasında nispi yükseklik 100 m nin üzerindedir.

Yedi göller sirkinin kuzey kesimindeki yamaçları konjelifraksiyonla dikleşmiş durumdadır. Halen aktif halde devam eden parçalanmadan hasıl olan kaya blokları yamaçlar boyunca akmaktadır. Bu arada yamaçlarda birikmiş olan kalın kar örtüsü yaz başlarında sirk yataklarına doğru kaymaktadır.[1]

Viranşehir gölleri

Mescit Dağı'nın güneybatısında Viranşehir deresinin kabul havzasında 2 km genişlikte ve 2 km kadar uzunlukta glasiyal çanak ve bunun içerisine yerleşmiş dokuz adet sirk gölü bulunmaktadır.[1]

Diğer Glasiyal ve Periglasiyal Şekiller

Sözü edilen ana sirklerin açıldığı vadiler boyunca iyi gelişmiş glasiyal tekne vadiler görülmemektedir. Ancak Yedi göller ana sirk yatağının kuzeyinde uzanan Yedi göller deresinin üst kesiminde tipik sayılacak glasiyal tekne vadi gelişmiştir. Glasiyal tekne vadilerin iyi gelişmemiş olmamasının iki ana sebebe bağlayabiliriz:

1- Mescit Dağını vuku bulan glasiyasyon akarsuların kabul havzalarına yerleşen 'sirk galasiyasyonu' şeklinde olmuştur ve glasiyeler geniş alanlara yayılmamıştır. Bu yüzden sirklerden sarkan buzul kütleleri 'U' biçiminde vadileri oluşturacak büyüklükte olmamıştır.

2- Mescit Dağı'na sokulan derelerin eğimi çok fazla olduğundan veya dağlık kütlelerin yamaçlarında eğim çok fazla olduğundan veya dağlık kütlenin yamaçlarında eğim çok fazla olduğu için, akarsular tarafından vadiler çok şiddetli olarak kazılmış ve özellikle geriye doğru ilerleyen aşınım dalgası, glasiyal vadilerin tahrip edilmesine neden olmuştur. Gerçekten Yedi göller çayının vadisinde bu durum açık olarak görülmekte olup, glasiyal tekne vadi, buzulun geri çekildiği safhada fluvio-glasiyal akarsular ve ondan sonra hakim olan fluvial amillerle yarılmıştır. Arazi üzerinde yapılan gözlemlere göre, sirklerden sarkan buzullar, vadiler boyunca - km kadar ilerlemiş ve dar alanlarda glasiyal tekne vadiler açılmıştır.

Hörgüç kayalar, cilalı ve çirik kayalar dar alanlardadır. Ancak bu şekiller önemli ölçüde bozulmuştur. Sürgüler, büyük glasiyal çanaklar dahilinde sirkler arasında önemli ölçüde bulunmamaktadır.

Öte yandan, 3000 metreden yüksek kesimlerde kuvvetli eğimli yamaçlar boyunca şiddetli parçalanma (konjelifraksiyon) görülmektedir. Konjelifraksiyon mahsulü blok, halindeki taş ve çakıllar yamaç boyunca akmaktadır.[1]

Ayrıca bakınız

Kaynakça

  1. ^ a b c d e f g Atalay,i. Mescit Dağı'nın Glasiyal Morfolojisi

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Moren</span>

Moren veya buzultaş, doğrudan doğruya buzulların ilerlemesi veya gerilemesi sırasında, buzulun taşıyarak oluşturduğu tabakalaşmamış depolara genel olarak verilen bir terimdir. Glasiyal koşullar ve süreçler ile taşınan ya da biriktirilmiş olan malzemenin her tanesine moren adı verilir.

<span class="mw-page-title-main">Uludağ</span> Bursa ili sınırları içinde, 2.543 m rakımlı, Türkiyenin en büyük kış ve doğa sporları merkezi olan dağ

Uludağ, Bursa ili sınırları içinde, 2.543 m yüksekliği ile Türkiye'nin en büyük kış ve doğa sporları merkezi olan dağ. Uludağ; Marmara Bölgesinin en yüksek dağıdır. Kuzeybatı-güneydoğu doğrultusunda uzanan Uludağ'ın uzunluğu 40 km'yi bulur. Genişliği ise 15–24 km'dir. Toplu ve heybetli bir görünüşe sahip olan bu dağın Bursa'ya bakan yamaçları kademeli, güneye Orhaneli'ne bakan tarafları ise düz ve daha diktir. En yüksek noktası göller bölgesinde yer alan Uludağ tepe'dir. Uzaktan Bursa'ya yaklaşılırken ve oteller bölgesinde görülen yüksek tepe genelde zirve olarak algılanır. Hâlbuki Zirve gibi görünen o tepenin ismi Keşiş Tepedir ve yüksekliği 2.486 m'dir. Uludağ tepe Keşiş Tepenin 5 km güneydoğusunda yer alır. Dağın kuzey tarafında Sarıalan, Kirazlı, Kadı, Sobra yaylaları vardır.

<span class="mw-page-title-main">Alpler</span> Orta Avrupada yer alan bir sıradağ

Alpler, Orta Avrupa'da yer alan büyük dağ silsilesi. İsviçre, Kuzey İtalya ve Fransa'nın pek çok bölümünde görülür. Avusturya'nın hemen hemen hepsini kaplar ve Almanya'nın güneyinde önemli yer tutar. Coğrafi olarak 44°-48° kuzey enlemleri ve 5°-18° doğu boylamları arasında bulunur. Ekvator'dan ve Kuzey kutbundan hemen hemen aynı uzaklığa sahiptir. 207.000 km² bir alanı kaplar.

<span class="mw-page-title-main">Cilo Dağı</span> Türkiyede bir dağ

Cilo Dağı ya da Buzul Dağı, Türkiye'nin 2. en yüksek dağıdır. Zirvesi dört mevsim boyunca erimeyen kar ve buz örtüsü ile kaplı tektonik bir dağ olan Cilo Dağı Güneydoğu Toroslar'ın en doğu uzantısını oluşturur. Türkiye'nin güneydoğu ucunda, Hakkâri ilinin sınırları içerisinde yer almaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Kaçkar Dağları</span> Türkiyenin kuzeyinde, Doğu Karadeniz sahili boyunca uzanan bir dağ sırası

Kaçkar Dağları, Türkiye'nin kuzeyinde, Doğu Karadeniz sahili boyunca uzanan bir dağ sırası. Kuzey Anadolu Dağları'nın doğudaki bölümünü oluşturur. Doğusundaki birçok zirvesi 3500 m üzerindeyken, batı kesimi 2000 m yüksekliğe kadar ulaşır. En yüksek noktası olan Kaçkar Kavrun Dağı 3932 m yüksekliktedir. 1994 yılında Kaçkar Dağları Millî Parkı tesis edilmiştir. Millî parkın büyük bir bölümü Rize ili Çamlıhemşin ilçesi sınırları içinde, küçük bir bölümü de Artvin ili Yusufeli ilçesi sınırları içinde kalmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Fırtına Deresi</span> Türkiyede nehir

Fırtına Deresi veya eski adıyla Peruma, Doğu Karadeniz'de yer alan akarsulardan birisi olup, Kaçkar Dağları'nın Karadeniz'e bakan yamaçlarındaki derelerin birleşmesi ile oluşmuştur. Rize Ardeşen'in yaklaşık 2 km batısında Karadeniz'e dökülen Fırtına Deresi, 68 km uzunluğundadır. Çay bahçeleri içerisinden geçen, üzerindeki kemer köprülerle süslü Fırtına Deresi, raftinge elverişli parkurlara sahiptir. Nehirde sportif olta balıkçılığı yapılabilmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Vadi</span> coğrafyada tepeler arasındaki alçak alan

Vadi ya da koyak, akarsuyun içinde aktığı, kaynaktan ağıza doğru sürekli inişi bulunan ve birkaç kilometre ile binlerce kilometre arasında olabilen coğrafi alandır. Kısaca vadi, iki dağın arasında zamanla oluşan çukurluktur. Vadiler, akarsuların yaptığı aşınmayla yanlamasına, derinlemesine gelişir. Genellikle dağ ya da tepelerle çevrelenirler.

<span class="mw-page-title-main">Madra Dağları</span>

Madra Dağları ya da Madra Dağı, Ege Bölgesi’nin Asıl Ege Bölümü ile Marmara Bölgesi’nin Güney Marmara Bölümü’nün sınırlarında yer alır. Madra Dağı, Balıkesir ilinin İvrindi, Havran, Burhaniye, Gömeç ve Ayvalık ilçeleri ile İzmir ilinin Bergama ilçesi topraklarında yer almaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Karçal Dağları</span> Artvin ili sınırları içinde kalan dağ silsilesi

Karçal Dağları veya Karaçal Dağı veya Karçhali Dağı, Türkiye'nin kuzeydoğu ucunda, Artvin ili sınırları içinde kalan dağ silsilesidir. Karçal veya Karaçal adı, Gürcüce "Karçhali"den değişime uğramıştır ve Karçhali (კარჩხალი) "çıplak dağ", "kayalık dağ" anlamına gelir. Karçhali Vadisi ile Karçhali Deresi adını bu dağdan alır.

Tatos (Dilek) Dağları Doğu Karadeniz Dağları'nın doğu uzantıları olan sıradağların eski ve orijinal adı olup, Rize ve Erzurum il sınırında yer almaktadırlar. Tatos aynı zamanda Rize'de Osmanlı döneminde yaşamış bir ailenin de adıdır. Yüksekliği 3550 m olan dağların adı Cumhuriyet döneminde Dilek Dağları olarak değiştirilmiştir. Yörede ve yayınlarda Tatos adı kullanılmaya devam etmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Geyik Dağları</span>

Geyik Dağları, Antalya'nın kuzey doğusunda Dedegöl dağlarının en kuzey noktasından başlayarak Taşeli Platosu'na kadar uzanan Batı Torosların Orta Toroslarla bağlandığı noktada bulunan sıradağlar. Bu sıradağların kuzeye bakan tepe yamaçlarında yaz aylarında dahi kar bulunur. Geyik dağları dizi halinde Konya, Karaman ve Antalya illeri arasında bir sınır çizgisi çizerler. Geyik Dağları'nın en yüksek tepesi Antalya'nın Gündoğmuş ilçesi'nin kuzey doğusunda bulan Geyik dağı tepesi 2877 metredir. Dikkate değer bir diğer zirvesi ise yine Antalya’nın Gazipaşa ilçesinin doğu-kuzey doğu istikametinde bulunan Sarıtaş Tepesi ise 2339 metredir.

<span class="mw-page-title-main">Dedegöl Dağı</span>

Dedegöl Dağı, Isparta'nın doğusunda Yenişarbademli ilçesi sınırı içerisinde 2.992 m. yüksekliğiyle Isparta ilinin en yüksek dağıdır. Anamas Dağı olarak da bilinmektedir. Bilinen 15 km uzunluğuyla Türkiye'nin en uzun mağarası olan Pınargözü Mağarası da bu dağ içerisinde yer alır. Dedegöl Dağı, Batı Toroslar orojenik kuşağı içinde yer alan ana hatlarıyla güneyden kuzeye ve kuzeybatıya doğru uzanış gösteren en yüksek noktası 2992 m olan bir dağdır. Kuzey güney doğrultusunda yaklaşık 12 km uzunluğa, doğu-batı doğrultusunda ise 5–6 km genişliğe sahiptir. Doğa Derneği'nin yayınladığı Önemli Doğa Alanları araştırmasına göre Dedegöl Dağları'nın sınırları doğuda Beyşehir Gölü, kuzeyde Belceğiz köyü ve Sarıidris beldesi, batıda Aksu ilçesi ve güneyde Emerdin Dağı ile Köprüçay Vadisi'nden oluşmaktadır. Dedegöl Dağı, tektonik olarak Türkiye'nin en aktif alanlarından biri olan “Isparta Açısı” içinde, bu alanının doğu kesiminde yer almaktadır. Dağın en yüksek noktası Dedegöl Tepe zirvesidir. Kartal Tepe, Karçukur Tepe dağın diğer yüksek tepeleri arasındadır.

<span class="mw-page-title-main">Bartın Çayı</span> Karadenize dökülen akarsu

Bartın Çayı, Antik Partenios, MÖ yıllarda Parthenios adı ile anılan ve kente adını veren Bartın Irmağı'dır.Kastamonu ve Karabük'te bulunan Ilgaz Dağları'nda doğar, kuzeye doğru akar, şehir merkezinde Gazhane Burnu'nda birleşen Kocaçay ve Kocanazçay'ının oluşturduğu ırmak, 15 Km. akarak Boğaz mevkiinde Karadeniz'e ulaşır.

Sirk ve sirk gölleri, yüksek dağ zirveleri yakınlarında buzul aşındırması kontrolünde gelişmiş, kenarları sarp yarım daire veya buna benzer şekildeki çanaklara sirk adı verilmektedir Günümüz buzul arası dönemde yüksek dağlardaki vadi buzullarının erimesi sonucu sirkler günümüzde su ile dolmuş ve gölleşmiştir. Çeşitli büyüklükte olurlar. Oluşumlarının başlangıcında kar aşındırmasının da rolü vardır. Yüksek dağlık kütlelerde yamaçların üst kısımlarında yer alan herhangi bir çukurlukta veya sel kabul havzasında biriken karlar belirli bir kalınlıktan sonra yamacın eğimine uygun olarak hareket ederler ve bu arada zemini oyarak çukurlaştırırlar. Meydana gelen bu çukura nivasyon sirki denir. Burada biriken karlar zamanla buzul buzuna dönüşürler. Bu buzulun aşındırma gücü daha fazladır ve yer aldığı çanağı daha da derinleştirerek onu sirk haline dönüştürür. Nivasyon sirklerinde ters eğimler 5 dereceden daha küçüktür. Buna karşılık asıl sirklerde bu değerden daha büyük bulunur. Sirklerin büyüklüğü buzulun kütlesi ve aşındırma süresiyle doğru orantılıdır. Bu hususta zeminin litolojik özellikleri de önemli bir rol oynar.

<span class="mw-page-title-main">Kaçkar Dağları Millî Parkı</span>

Kaçkar Dağları Millî Parkı büyük bölümü Rizenin Çamlıhemşin ilçesinde, bir bölümü Erzurum ve Artvin illerine uzanan millî park. 51.550 hektarlık mili park Fırtına Deresi ile Hemşin Deresi arasında yer alan Kaçkar Dağları üzerinde kurulmuştur.

Türkiye'deki buzul gölleri, Kuaterner zamanının Pleistosen döneminde oluşan buzul çağında Anadolu'nun yüksek dağlarında oluşmuş buzul gölleridir. Buzullaşma şekilleri genel olarak üç grupta incelenir:

  1. Toros Dağları,
  2. Doğu Karadeniz Dağları,
  3. Volkanlar ve diğer dağlar
<span class="mw-page-title-main">Buzul jeomorfolojisi</span>

Buzullar kendi ağırlığı altında yavaş yavaş hareket eden sıkıştırılmış kardan oluşan büyük buz kütleleridir. Buzullar şekillerine ve altındaki topoğrafyaya göre; örtü ve küçük örtü (takke) buzulları ve şelf buzulu olarak sınıflandırılırlar.

Bingöl Dağları , Doğu Anadolu Bölgesi'nde bulunan kalkan şekilli sönmüş yanardağ. Üst Miyosen-Pliyosen yaşlı dağ KB-GD uzanışlıdır. Yüksekliği 3193 m, uzunluğu 50–55 km, genişliği 30–35 km, alanı 1500 km2'dir. Dağ adını Pleistosen buzullaşması ile oluşan göllerin çokluğundan alır. Dağın 1/3'ü Bingöl topraklarında kalanı Muş ve Erzurum topraklarında bulunur.

<span class="mw-page-title-main">Esence Dağı</span>

Esence Dağı , Doğu Anadolu Bölgesi'nde, Erzincan Ovası'nın kuzeydoğusundaki dağ. Kuzeybatı-güneydoğu doğrultusunda uzanan dağın en yüksek yeri 3 549 metre ile Keşiş Tepesi'dir. Keşiş Tepesi Erzincan ilinin de en yüksek yeridir.

Doğu Karadeniz Dağları, Türkiye'nin kuzeydoğusunda Karadeniz kıyılarına paralel uzanan sıradağlardır. Dağlar denizden hemen sonra yükselir. Arazide derin uçurum ve vadiler güçlü bir rölyef izlenimi verir. Dağların üzeri yoğun tropikal benzeri ormanlar ile kaplıdır. Sıradağlar, Çoruh Nehri ağzından, Melet Irmağı vadisine kadar 400 km boy ve 50–60 km genişliğe sahiptir. 3500 metreyi aşan fazlaca zirve vardır. Bu dağ sırasına Pontidler adı da verilmektedir.