İçeriğe atla

Merak

Uzay ve teleskoplar merakın vazgeçilmez simgeleri olmuştur.[1]
Meraklı kedi

Merak (Latincecūriōsitās, cūriōsus "dikkatli, çalışkan, meraklı" kelimelerinden, Latincecura "özen" kelimesine benzer), insanlarda ve diğer hayvanlarda görülen, keşif, araştırma ve öğrenme gibi meraklı düşünmeyle ilgili bir niteliktir.[2][3]

Merak, insanlarda ve hayvanlarda gözlenen araştırma ve öğrenmeye yönelik bir davranış biçimidir. Ayrıca merak bu davranışa yol açan duygunun adıdır. Merak insanlık tarihinde bilim ve teknolojinin gelişmesine yol açan en önemli niteliktir.

Merak insanlarda bebeklik yaşından yaşlılığa kadar her yaşta gözlenen bir davranıştır. Ayrıca memeli hayvanlar, balıklar, sürüngenler ve böcekler dahil bütün hayvanlarda kolayca gözlemlenebilir.

Merak terimi ayrıca bilgi veya enformasyon edinme arzusuyla ilgili olarak meraklı olma davranışını, özelliğini veya duygusunu da ifade edebilir. Bir davranış ve duygu olarak merak, bilim, dil ve endüstrideki ilerleme gibi insan gelişiminin arkasındaki itici güçtür.[4]

Merak, bir organizmanın öğrenme yeteneğine dayalı Merak, bir organizmanın öğrenme yeteneğine dayalı evrimsel bir uyum olarak düşünülebilir.[5] Bazı meraklı hayvanlar (yani kargagiller, ahtapotlar, yunuslar, filler, sıçanlar, vb.) çevrelerine uyum sağlamak ve şeylerin nasıl çalıştığını öğrenmek için bilgi edinmeye çalışırlar.[6] Bu davranışa yeni şeylere olan sevgi olan neofili denir. Hayvanlar için bilinmeyenden veya yeni şeylerden korkma, neofobi, özellikle yaşamın ilerleyen dönemlerinde çok daha yaygındır.[7]

Nedenler

Çocuklar arkadaşlarının ne okuduğunu görmek için omuzlarının üzerinden bakıyorlar.

Maymunlar, kediler ve kemiriciler de dahil olmak üzere birçok tür merak gösterir.[3] Bu, bebeklikten[8] yetişkinliğe[2] kadar her yaşta insanlarda yaygındır. Araştırmalar, merakın insanlar arasında sabit bir özellik olmadığını, aksine beslenip geliştirilebileceğini göstermiştir.[9]

Merakın erken dönem tanımları buna bilgiye yönelik motive edilmiş bir arzu adını verir.[10] Bu motive edici arzunun, bilgiye, habere ve anlayışa duyulan bir tutkudan veya iştahtan kaynaklandığı söylenir.

Merak hakkındaki geleneksel fikirler, tüm hayvanlarda bulunan doğuştan gelen keşif davranışı olan algısal merak ile özellikle insanlara atfedilen bilgi arzusu olan epistemik merak arasındaki farkı dikkate alacak şekilde genişledi.[11]

Daniel Berlyne[12] merak uyandırmada rol oynayan üç değişken sınıfını tanımladı: psikofiziksel değişkenler, ekolojik değişkenler ve kolektif değişkenler.

Merak madenciliği

Öğrencilerin ilgi alanlarının keşfedilerek bu alanlar doğrultusunda geleceğin mesleklerine giden yolun çizilmesidir. Örnek vermek gerekirse, arabalara merakı olan bir öğrencinin sürücüsüz arabalar alanına, buzdolaplarına ilgisi olan birinin, nesnelerin internetine yönlendirilmesi gibi. İlk defa Buğra Ayan tarafından TED Konferansları'nda[13] ortaya atılan kavramın eğitim sisteminde kullanılması için çeşitli okullarda çalışmalar sürmektedir.

Merak odaklı davranış

Merak odaklı davranış genellikle bilgi edinilen davranış olarak tanımlanır - bir tür keşif davranışı. Bu nedenle duyusal bilgiye erişim sağlayan veya onu artıran tüm davranışları kapsar. Berlyne[12] merak odaklı davranışı üç kategoriye ayırmıştır: yönlendirme tepkileri, hareket keşfi ve araştırma tepkileri veya araştırma manipülasyonu. Daha önce Berlyne[14] merakın ayrıca soru sorma gibi sözel aktiviteleri ve düşünme ("epistemik keşif") gibi içsel olarak beslenen zihinsel süreçlerden oluşan sembolik aktiviteleri de içerdiğini öne sürmüştür.

Kaynakça

  1. ^ "Inspiring with Astronomy". www.esa.int (İngilizce). 6 Ocak 2024 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 6 Ocak 2024. 
  2. ^ a b Berlyne DE (Ağustos 1954). "A theory of human curiosity". British Journal of Psychology. 45 (3). ss. 180–191. doi:10.1111/j.2044-8295.1954.tb01243.x. PMID 13190171. 
  3. ^ a b Berlyne DE (Ağustos 1955). "The arousal and satiation of perceptual curiosity in the rat". Journal of Comparative and Physiological Psychology. 48 (4). ss. 238–246. doi:10.1037/h0042968. PMID 13252149. 
  4. ^ Keller, Heidi; Schneider, Klaus, (Ed.) (1994). Curiosity and Exploration. Berlin: Springer-Verlag. ISBN 978-0-387-54867-8. 
  5. ^ Wang, Maya Z (2019). "Monkeys are curious about counterfactual outcomes". Cognition. Cilt 189. ss. 1–10. doi:10.1016/j.cognition.2019.03.009. PMC 8029581 $2. PMID 30889493. 
  6. ^ Heinrich, Bernd (1995). "Neophilia and exploration in juvenile common ravens, Corvus corax". Animal Behaviour. 50 (3). ss. 695–704. doi:10.1016/0003-3472(95)80130-8. 
  7. ^ Miller, Rachael (2022). "Socio-ecological correlates of neophobia in corvids". Current Biology. 32 (1–6). ss. 74–85.e4. Bibcode:2022CBio...32E..74M. doi:10.1016/j.cub.2021.10.045. PMID 3479369. 
  8. ^ Ofer G, Durban J (1999). "Curiosity: reflections on its nature and functions". American Journal of Psychotherapy. 53 (1). ss. 35-51. doi:10.1176/appi.psychotherapy.1999.53.1.35. PMID 10207585. 
  9. ^ Jirout, Jamie (7 Nisan 2022). "Development and Testing of the Curiosity in Classrooms Framework and Coding Protocol". Front. Psychol. Cilt 13. doi:10.3389/fpsyg.2022.875161. PMC 9022842 $2. PMID 35465531. 
  10. ^ Loewenstein G (1994). "The psychology of curiosity: a review and reinterpretation". Psychological Bulletin. 116 (1). ss. 75-98. CiteSeerX 10.1.1.320.1976 $2. doi:10.1037/0033-2909.116.1.75. 
  11. ^ Kidd C, Hayden BY (Kasım 2015). "The Psychology and Neuroscience of Curiosity". Neuron. 88 (3). ss. 449-460. doi:10.1016/j.neuron.2015.09.010. PMC 4635443 $2. PMID 26539887. 
  12. ^ a b Berlyne DE (1960). Conflict, arousal, and curiosity. New York, N.Y.: McGraw-Hill. 
  13. ^ "TEDx Talks: MERAK Buğra Ayan". TED: EskisarayED. TED Conferences, LLC. 25 Mart 2018 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 6 Mart 2018. 
  14. ^ Berlyne DE (Kasım 1957). "Uncertainty and conflict: a point of contact between information-theory and behavior-theory concepts". Psychological Review. 64, Part 1 (6). ss. 329–339. doi:10.1037/h0041135. PMID 13505970. 

İlgili Araştırma Makaleleri

Uzun süreli bellek ya da Uzun dönemli hafıza, iki depolama hafıza modeli teorisinin bir parçası olarak, öğeler arasındaki ilişkilerin depolandığı bellektir. Teoriye göre uzun süreli bellek, kısa süreli bellekten farklı işlevlere sahiptir. Bu da kısa süreli belleğin 20 ila 30 saniye içerisindeki bilgileri çağırmasından farklı olarak, depolanmış bilgileri uzun sürelerde tekrar, tekrar çağırabilmesidir. Bu iki bellek arasında bir fark görünmüyor gibi olsa da, her ikisi bilgiyi farklı yer ve alanlarda depolamaları bağlamında modelleri farklıdır.

Zihin teorisi diğerlerinin bilgi, duygu, inanç, niyet ve zihinsel durumlarını anlama becerisidir. Başlangıçta şempanzelerin zihinsel durumlardan çıkarım yapmaları için kullanılsa da bugün genel olarak insanlar için kullanılmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Peter Medawar</span> İngiliz-Brezilyalı biyolog (1915 – 1987)

Sir Peter Brian Medawar, Brezilyalı/İngiliz biyolog. Graft reddi ve kazanılmış immün tolerans ile ilgili keşifleri organ nakli uygulamalarında önemli bir yer edinmiştir. 1960 yılında Nobel Fizyoloji veya Tıp Ödülü'ne Sir Frank Macfarlane Burnet ile birlikte layık görüldü.

Çevre ve cinsel yönelim insanların cinsel yöneliminin gelişimindeki olası çevresel faktörleri konu alır. Bazı araştırmacılar çevresel faktörleri hormonal faktörlerden ayırırken diğerleri doğum öncesi hormonlar gibi biyolojik faktörleri çevresel faktörlerin bir parçası olarak görür.

Kabul ve kararlılık terapisi veya KKT klinik davranış analizinin psikoterapide kullanılan bir şeklidir. Kararlılık, davranış değişim stratejileri ile psikolojik esneklik sağlamak için çeşitli şekillerde harmanlanmış kabul ve farkındalık stratrejilerini kullanan kanıta dayalı psikolojik müdahale yöntemleri bütünüdür. Hayes, Wilson ve Strosahl tarafından seksenlerin sonunda geliştirilen bu yaklaşım ilk olarak kapsayıcı uzak durma olarak adlandırılmıştır.

Benlik kaynaklarının tükenmesi, öz-kontrol ya da özgür irade gücünün kullanılabilecek sınırlı kaynaklara dayandığı düşüncesini ifade etmektedir. Zihinsel aktivite için enerji düşük olduğunda, öz kontrol zayıflar ve bu durum benlik kaynaklarının tükenmesi olarak adlandırılır. Özellikle, benlik kaynaklarının tükenmesi durumunun deneyimlenmesi, kişinin daha sonraki aktivitelerde kendini kontrol etme becerisini zayıflatır. Öz-kontrol gerektiren benlik kaynaklarını tüketici bir görev, sonrasında gelen öz-kontrol görevi için, her ne kadar görevler birbiriyle ilişkisiz görünse de, engelleyici bir etki yaratır. Öz-kontrol benliğin hem birey hem de bireylerarası düzeyindeki işlevinde önemli bir role sahiptir. Bu nedenle, benlik kaynaklarının tükenmesi, deneysel psikolojide ve spesifik olarak sosyal psikolojide önemli bir konudur, çünkü mekanizması, insanın öz-kontrol süreçlerinin anlaşılmasına katkıda bulunmaktadır.

Bilişsel davranışçı terapi (BDT) ruh sağlığını geliştirmek amacıyla yapılan bir psikososyal müdahaledir. BDT tipi terapide, bireye fayda sağlamayan bilişsel bozulmalara odaklanır ve bu bilişsel bozulmalar değiştirilmeye çalışılır. Bireyin duygusal denge haline gelmesini ve kendi günlük yaşam problemlerini çözebilmesi için kişisel başa çıkma stratejileri geliştirmesini sağlamayı hedefler. Yöntem depresyon tedavisinde kullanılmak için tasarlanmış olsa da günümüzde anksiyete dahil birçok ruh sağlığı bozukluğunda kullanılmak üzere geliştirilmiştir. BDT bilişsel ve davranışçı psikoterapilerin kanıta dayalı teknik ve stratejilerini birlikte kullanarak psikopatolojileri tedavi etmektedir.

Kendine zarar verme, kişinin kendisine zarar verdiği veya potansiyel olarak verebileceği herhangi bir davranışın varlığıdır. Kendine zarar verici davranışlar yıllar boyunca birçok insan tarafından gösterilmiş bir davranış bozukluğudur. Bu davranış genellikle kasıtlı olabilir, dürtüden doğabilir veya bir alışkanlık olarak gerçekleştirilebilir. Bununla birlikte bu davranış, ölümcül olan, potansiyel olarak alışkanlık oluşturan veya bağımlılık yapan dolayısıyla kendini yok etmeye veya öldürmeye yönelik olma eğilimi olarak tanımlanmaktadır. Genellikle borderline kişilik bozukluğu veya şizofreni gibi akıl hastalıkları ile ilişkilendirilir.

Ahlâki psikoloji ya da ahlâk psikolojisi hem felsefe hem de psikoloji alanlarını ortak bir zeminde inceleyen çalışma alanıdır. Tarihsel olarak, ahlaki psikoloji terimi, ahlaki gelişim çalışmasını ifade etmek için nispeten daha dar bir şekilde kullanılmıştır. Ahlaki psikoloji sonuç olarak etik, psikoloji ve zihin felsefesinin kesişimindeki çeşitli konulara daha geniş olarak değinmeye başlamıştır. Alanın bazı ana konuları ahlaki yargı, ahlaki akıl yürütme, ahlaki duyarlılık, ahlaki sorumluluk, ahlaki motivasyon, ahlaki kimlik, ahlaki eylem, ahlaki gelişim, ahlaki çeşitlilik, ahlaki temeller, ahlaki karakter, fedakarlık, psikolojik egoizm, ahlaki şans, ahlaki tahmin, ahlaki duygu, duygusal tahmin ve ahlaki anlaşmazlık olarak verilebilir.

<span class="mw-page-title-main">Prososyal davranış</span>

Prososyal davranışlar, olumlu sosyal davranışlar ya da başkalarına yarar sağlama niyeti; yardım etmek, paylaşmak, bağış yapmak, işbirliği yapmak ve gönüllülük gibi, diğer insanlara ya da bir bütün olarak topluma fayda sağlayan sosyal davranışlar bütünüdür. Bunlara ek olarak kurallara uymak ya da sosyal olarak kabul edilen davranışlarla uyum içinde olmak da prososyal davranışlar arasında sayılmaktadır.

Psikoloji temel bilimi, psikoloji alanında yapılan araştırmaların bazıları, uygulanan psikolojik disiplinlerde yapılan araştırmalardan daha "temel" dir ve doğrudan bir uygulaması yoktur. Psikoloji içerisindeki temel bilim yönelimini yansıttığı düşünülen alt disiplinler arasında biyolojik psikoloji, bilişsel psikoloji, nöropsikoloji vb. alt dallar sayılabilmektedir. Bu alt disiplinlerdeki araştırmalar, metodolojik titizlik ile karakterizedir. Psikolojinin temel bilim olarak kaygı, davranış, biliş ve duyguların altında yatan yasaları ve süreçleri anlamaktır. Temel bilim olarak psikoloji, uygulamalı psikoloji için bir temel sağlar. Uygulamalı psikoloji, aksine, temel psikolojik bilimlerin ortaya koyduğu psikolojik ilkelerin ve teorilerin uygulanmasını içerir; bu uygulamalar zihinsel ve fiziksel sağlık ayrıca eğitim gibi alanlarda sorunların üstesinden gelmeyi veya refahı artırmayı amaçlamaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Dikkat kontrolü</span>

Dikkat kontrolü, bir bireyin neye dikkat edeceğini ve neyi göz ardı edeceğini seçtiği kapasitesidir. İç kaynaklı dikkat veya yönetici dikkat olarak da bilinir. Daha genel bir tabirle, dikkat kontrolü, bir bireyin konsantre olma becerisi olarak tarif edilebilir. Öncelikli olarak ön singulat korteksi de içeren frontal alanlar tarafından aracılık edilen dikkat kontrolünün, çalışma belleği gibi diğer yönetici işlevler ile yakından ilgili olduğu düşünülmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Sıkıntı</span>

Yaygın kullanımda sıkıntı, bir bireyin özellikle hiçbir şey yapmadan durduğu, çevresiyle ilgilenmediği veya bir gün veya dönemin donuk veya sıkıcı olduğunu hissettiği, duygusal ve bazen de psikolojik bir durumdur.

<span class="mw-page-title-main">Hayvan bilişi</span> insan olmayan hayvanların zekası

Hayvan bilişi, insan-olmayan hayvanların zihinsel kapasitelerini kapsayan bir alandır. Bu alanda kullanılan hayvan koşullandırma ve öğrenim çalışmaları, karşılaştırmalı psikolojiden geliştirilmiştir. Aynı zamanda etoloji, davranışsal ekoloji ve evrimsel psikolojinin etkisinde kalmıştır; bazen bu alandan bilişsel etoloji adıyla da bahsedilir. Hayvan zekası terimiyle ilişkilendirilen pek çok davranış aynı zamanda hayvan bilişinin de kapsamındadır.

Hetero-esnek, birincil olarak heteroseksüel yönelimde minimal eşcinsel aktivite ile karakterize edilen bir cinsel yönelim veya durumsal cinsel davranıştır ve onu biseksüellikten ayırabilir veya ayırmayabilir. "Çoğunlukla düz" olarak nitelendirilmiştir. Bazen heteroseksüellik ve biseksüellik arasındaki geniş bir cinsel yönelim sürekliliğini tarif etmek için iki bi-meraklı da eş tutulsa da, diğer yazarlar hetero-esneği, iki bi-meraklının ima ettiği "cinselliği denemek arzusu"ndan ayırıyorlar. Eşcinselliğin baskın olduğu buna karşılık gelen durum da homo-esnek olarak adlandırılmıştır.

Boy ayrımcılığı veya boyculuk, boya dayanan ayrımcılık veya önyargıdır. İlkece toplum içinde boyu "normal" karşılanan uzunlukta olmayan insanlara yönelik uygulanır. Araştırmalar boy ayrımcılığının genellikle zorbalık şeklinde ortaya çıktığını göstermiştir.

<span class="mw-page-title-main">Akran grubu</span> yaklaşık olarak aynı yaştaki ve genellikle benzer rütbe veya sosyal statüdeki ortaklar

Sosyolojide, bir akran grubu hem bir sosyal grup hem de benzer ilgi alanlarına (homofilik), yaşa, geçmişe veya sosyal statüye sahip birincil bir grup insandır. Bu grubun üyeleri, kişinin inançlarını ve davranışlarını etkileyebilir. Akran grupları hiyerarşiler ve farklı davranış kalıpları içerir. Örneğin bir lise ortamında, 18 yaşındakiler 14 yaşındaki bir akran grubudur çünkü okulda benzer ve paralel yaşam deneyimlerini birlikte paylaşırlar. Bunun aksine, öğretmenler öğrencileri bir akran grubu olarak paylaşmazlar çünkü öğretmenler ve öğrenciler iki farklı rol ve deneyime sahiptir.

Neal Elgar Miller, Amerikalı deneysel psikolog. Fizik, biyoloji ve yazarlık dahil olmak üzere çeşitli ilgi alanlarına sahip enerjik bir insan olarak tanımlanan Miller, bunların yanında psikoloji alanına da girdi. Bilimlerde bir arka plan eğitimi olan Miller, profesörlerden ve önde gelen psikologlardan davranışsal psikoloji ve fizyolojik psikolojinin çeşitli alanlarında, özellikle de davranışa organların tepkileri ilişkilendiren çalışmaları için ilham aldı.

Motor öğrenme, genel olarak, bir organizmanın sinir sisteminin yapısındaki ve işlevindeki değişiklikleri yansıtan hareketlerindeki değişiklikleri ifade eder. Motor öğrenme, değişen zaman ölçeklerinde ve karmaşıklık derecelerinde gerçekleşir: insanlar yıllar boyunca yürümeyi veya konuşmayı öğrenir, ancak yaşamları boyunca boy, kilo, güç vb. değişikliklere uyum sağlamaya devam eder. Motor öğrenme, hayvanların yeni beceriler kazanmasını sağlar ve bazı durumlarda refleksler gibi basit hareketleri kalibre ederek hareketlerin düzgünlüğünü ve doğruluğunu geliştirir. Motor öğrenme araştırması genellikle motor program oluşumuna, hata algılama süreçlerinin duyarlılığına ve hareket şemalarının gücüne katkıda bulunan değişkenleri dikkate alır. Uygun şekilde yanıt verme yeteneği kazanıldığı ve korunduğu için motor öğrenme "nispeten kalıcıdır". Uygulama sırasında veya bazı rahatsızlıklara yanıt olarak performansta elde edilen geçici kazanımlar, genellikle geçici bir öğrenme biçimi olan motor adaptasyon olarak adlandırılır. Motor öğrenme üzerine sinirbilim araştırması, beynin ve omuriliğin hangi bölümlerinin hareketleri ve motor programları temsil ettiği ve sinir sisteminin bağlantı ve sinaptik güçleri değiştirmek için geri bildirimi nasıl işlediğiyle ilgilenir. Davranışsal düzeyde araştırma, motor öğrenmeyi yönlendiren ana bileşenlerin yani uygulamanın yapısı ve geri bildirimin tasarımına ve etkisine odaklanır. Uygulamanın zamanlaması ve organizasyonu, örneğin görevlerin nasıl alt bölümlere ayrılabileceği ve uygulanabileceği bilgilerin tutulmasını etkileyebilir ve geri bildirimin kesin biçimi, hareketin hazırlanmasını, öngörülmesini ve yönlendirilmesini etkileyebilir.

Terapötik İttifak, çalışma ittifakı olarak da tanımlayabilen, danışan ile psikolojik danışman arasında, görev ve sorumlulukların belirlenip ortak hedefe ulaşmayı sağlayan bir ortaklıktır.