İçeriğe atla

Medîh

Medîh (Arapça: مديح), klasik Arap şiirinde, şiirin temel konularından birisi olarak kabul görmektedir. Methiye sanatı için kullanılan tabirlerden birisidir ve aynı anlama gelmektedir. Klasik Arap edebiyatında, övgü şiirleri oldukça erken bir dönemde yaygın şekilde icra edilen bir tür haline gelmiştir.[1]

Etimoloji

Medîh terimi, Arapçada övmek manasına gelen medeha fiilinden türetilmiştir. Türkçede kullanılan methiye terimi ile kökteştir. Medîh, methiye ve övgü aynı manayı ihtiva etmektedir. Medih tabiri TDK sözlüğünde, övme şeklinde karşılık bulmaktadır.

Klasik Arap Şiirinde Medîh

Klasik Arap şiirinde methiye sanatı, yaygın şekilde işlenmiş temaların başında gelmektedir. Câhiliye döneminden itibaren şairler tarafından yoğun bir ilgi görmüştür. Nitekim şairler şiir sanatını profesyonel olarak icra etmek istediklerinde, genellikle medîh sanatına alaka göstermişlerdir. Çünkü şairler geçimlerini sağlamak maksadıyla, güç ve servet sahibi kimseleri övdükleri methiyeler nazmetmiş, bu hizmetlerinin karşılığında belirli bağış ve hibelerle mükafaatlandırılmışlardır. Dolayısıyla İslam öncesi dönemdeki tarihî vakalara dair malumatların günümüze ulaşabilmiş olmasında, medîh şiirlerinin önemli bir rolü vardır. Klasik Arap şiirinde methedilen unsurlar, genellikle belirli erdemlerden meydana gelmektedir. Cesaret, mertlik, yiğitlik, yardımseverlik, kararlılık, sebat, doğruluk gibi özellikler, methiye şiirlerinde sık şekilde övgüsel unsur olarak kullanılmıştır.[1] Hassân b. Sâbit, el-Mutenebbî, el-Ahtal, Arap edebiyatında ön plana çıkan medîh şairlerinden yalnızca birkaçıdır. el-Mutenebbî'nin Seyfiyyât'ı, çok meşhur bir medîh koleksiyonudur.

Konuyla ilgili yayınlar

Esat Ayyıldız, Klasik Arap Methiyelerinde Yaygın Şekilde Övülen Özellikler, Filoloji Alanında Teori ve Araştırmalar II, Ankara: Gece Kitaplığı, 2020. s.67-95.

Esat Ayyıldız, el-Ahtal'ın Emevilere Methiyeleri 4 Şubat 2021 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi., Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Dergisi, 2017, 57(2).

Esat Ayyıldız, “Hassân b. Sâbit’in Methiyeleri”. ICHES Uluslararası İnsani Bilimler ve Eğitim Bilimleri Kongresi. ed. Meriç Eraslan. 286-298. İzmir: Asos Yayınevi, 2019.

Esat Ayyıldız, el-Mutenebbî’nin Seyfüddevle’ye Methiyeleri (Seyfiyyât) 28 Nisan 2021 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.. BEÜ İlahiyat Fakültesi Dergisi, 2020, 7 (2), 497-518 . DOI: 10.33460/beuifd.810283

Kaynakça

  1. ^ a b Esat Ayyıldız, Klasik Arap Methiyelerinde Yaygın Şekilde Övülen Özellikler, Filoloji Alanında Teori ve Araştırmalar II, Ankara: Gece Kitaplığı, 2020. s.67-95.

İlgili Araştırma Makaleleri

Kaside, genellikle din ve devlet büyüklerini övmek amacıyla yazılan bir şiir formudur. Ancak kaside biçiminin şiirin farklı konuları için de kullanıldığı vakidir. Kaside sanatı, öncelikli olarak Araplar tarafından geliştirilmiştir. Kaside, klasik Arap şiirinin en yüksek hali kabul edilmektedir. Eski Arap edebiyatında kasideler birkaç farklı dahili kısımdan oluşacak şekilde nazmedilmiştir.

Fahriye, Divan edebiyatında şairin övünmek için yazdığı şiir türü. Şairlerin kabileleriyle, soylarıyla, kendileriyle, kahramanlıkları ve cesaretleriyle övünmelerini içerir.

Methiye, edebiyatta bir kimseyi veya bir şeyi övmek için yazılmış şiirlerdir. Methiyeler, genellikle padişahları, sadrazamları, devlet ileri gelenlerini ve din büyüklerini övmek için yazılan kasidelerdir. Ancak kaside şeklinden başka nazım şekilleri ile söylenmiş methiyeler de vardır.

Hassân b. Sâbit, hem İslam öncesinde hem de İslam sonrasında şiir söylemiş önemli bir Arap şairiydi. Özellikle Müslüman olduktan sonra Muhammed'i ve Müslümanları desteklemek için söylediği şiirleriyle ün kazanmıştır. Bu yüzden Muhammed'in baş şairi olarak anılmaktadır. Özellikle methiye ve hicviye şairi olarak bilinmektedir.

Ebü't-Tayyib el-Mütenebbî, tam adıyla Ebü't-Tayyib Ahmed b. el-Hüseyn b. el-Hasen b. Abdissamed el-Cu'fî el-Kindî el-Mütenebbî,10. yüzyılda yaşamış, Arap şiirinin en önemli isimlerinden biri kabul edilen şair. Daha ziyade methiye şiirleriyle tanınmıştır.

Lebîd b. Rebî'a el-'Âmirî (ö.660?), Câhiliye döneminin en meşhur şairlerinden biridir. Muallaka şairlerinden biri kabul edilmektedir.

el-Ahtal (الأَخْطَل) kelimesi, tam adı Giyâs b. Ğavs b. es-Salt b. et-Târika olan Emevî Dönemi şairinin “çenebaz” ve “sefih” anlamlarına gelen lakabıdır. Doğum ve vefat tarihi tam olarak bilinmeyen, ancak 19/640 yılında doğduğu, 92/708 senesinde de öldüğü tahmin edilen şairin, el-Hîra'da (Irak'ta) yahut Rusâfe (Sergiopolis) civarında bir yerde dünyaya geldiği varsayılmaktadır. el-Ahtal, Kuzey Suriye'deki, Monofizit itikadını benimseyen ve büyük çoğunluğu Hristiyan olan Benû Tağlib'e mensuptur. el-Ahtal'ın dîvânında Emevî hanedanlığı için söylediği methiyeler ve onları müdafaa etmek için nazmettiği hicviyeler oldukça önemli bir yer tutmaktadır. Ancak methiye ve kasidelerinde şair kendisini yalnızca Emevî sarayı ile sınırlamamış, aynı zamanda Tağlib kabilesinin de sesi olmuştur. Methiyelerinin yanı sıra el-Ahtal'ın edebî hayatında en dikkat çeken noktalardan birisi, çağdaşı Cerir b. ‘Atiyye (ö.110/728?) ile girdiği nakida atışmalarıdır.

<span class="mw-page-title-main">Seyfü'd Devle</span> Müslüman general

Seyfüddevle el-Hamdânî, veya tam adıyla Ebü’l-Hasen Seyfü’d-devle Alî b. Abdillâh b. Hamdân b. Hamdûn et-Tağlibî el-Hamdânî, Hamdaniler’in Halep kolunun kurucusu ve ilk emiri.

Marhab b. el-Haris Halk arasında "Hayber Atlısı" olarak tanınan Yahudi kökenli bir Arap şairdir. Hayber Savaşı'ndaki askeri rolüyle ve bu savaşta söylediği recez şiirle bilinmektedir.

Rahîl, klasik Arap edebiyatında, klasik kasidenin dahili bölümlerinden birine verilen addır. Kadim Arap şairleri genellikle kasidelerine aşka ilişkin konulardan bahsedilen nesîb bölümüyle başlamaktadır. Nesîb bölümünün ardından, çoğu zaman çölde yapılan yolculukların konu edildiği rahîl bölümüne geçiş yapılmaktadır. Rahîl teması bir tür geçiş bölümüdür ve bu bölümü methiye, hiciv yahut fahriye gibi kasidenin ana temasını teşkil eden asli kısım izlemektedir.

el-Hutay'a Arap edebiyatındaki en meşhur muhadram şairlerden biridir. Özellikle hicviyeleri sayesinde şöhret kazanmıştır.

Nakâ'id, Nakîda, yahut Türkçede kimi zaman yanlış transkribe edilen şekliyle nakaiz veya nakiza, klasik Arap şiirinde hiciv sanatının altında tasnif edilen bir hiciv şekildir.

Recez, Arap edebiyatında Arap şiirinin en yaygın formlarından biridir. Recez, nazım sanatıyla alakalı bir terimdir. Eski Arapların, kaside ve recez başta olmak üzere bir takım şiir nevileri bulunmaktadır.

Beşşâr b. Bürd el-'Ukaylî Abbasi döneminin en meşhur şairlerinden biridir. el-Muvelledûn denilen şairlerin en çok şiir nazmedenlerinden birisi olduğu bilinmektedir. Muhdes şairler arasında sınıflandırılmaktadır. Kaynaklarda, "ibikli" veya "küpeli" manasına gelen el-mura''as lakabıyla anıldığı belirtilmiştir. Şiirlerinde Zerdüştlük eğilimi gösteren bazı ifadelere rastlamak mümkündür. Döneminin önemli hiciv şairlerinden biridir. Buna karşın, methiye, mersiye ve gazel türlerinde de yeteneğini ortaya koyduğu şiirler nazmetmiştir.

Hudbe b. Haşram el-Uzri, Emevî döneminin başlarında yaşamış önemli Arap şairlerinden biridir. Söylediği gazel şiirleri meşhurdur. Bir kasidesinde, seçkin bir şair olduğunu, şiirleriyle kabilesini koruyacağını ve kabilesinin hasımlarını hicvedeceğini belirtmektedir.

Cerîr b. Atiyye (ö.728?), Emevi döneminde yaşamış meşhur hiciv şairlerinden biridir. Söylediği nakâ'id şiirleriyle büyük bir şöhrete ulaşmıştır. Çağdaşı el-Ahtal da Cerîr'i hicvetmiş, aralarındaki hicivleşmeler ünlenmiştir.

Urve b. el-Verd, İslam öncesinde yaşamış meşhur Arap şairlerden biridir. Sa'âlîk yani yağmacı şairlerden kabul edilmektedir. Bazı şiirlerinde kendi akrabalarını dahi hicvettiği bilinmektedir.

el-Farazdak, Emevî döneminin en meşhur Arap şairlerinden biridir. Nazmettiği nakâ'id şiirleri geniş bir tanınırlığa ulaşmıştır. Öyle ki bu dönemde nakâ'id türünün daha ziyade el-Ahtal, Cerîr ve el-Farazdak ile özdeşleştirildiğini söylemek mümkündür.

Sebra b. 'Amr el-Fak'asi, İslam öncesi dönemde yaşamış, çok tanınmayan Arap şairlerinden biridir. Damra b. Damra en-Nehşelî için nazmettiği bir hicviyesi meşhurdur. Onun bu şiiri, kişi hicvine örnek olarak kabul edilmektedir.

el-Velîd b. 'Ubeydi'l-lah el-Buhturî, Abbasi döneminde yaşamış meşhur bir Arap şairidir.