İçeriğe atla

Maya (din)

Maya, Hinduizm'de kullanılan bir terim olup, tezahür etmiş alem denilen, insanın yaşadığı fiziksel alemin bir hayal, bir aldanmadan (illüzyon) ibaret olduğunu dile getiren kavramdır.

Maya kavramının içeriğindeki fikirler şöyle açıklanabilir:

  • Dünya yaşamı geçici bir rüya gibidir.
  • Hakiki alem ya da hakikatler alemi "tezahür etmemiş alem"dir, tezahür etmiş alem bir hayaller ve aldanmalar alemidir.
  • İnsan eşyayı (nesneleri, doğayı) hakikatte olduğu gibi değil, kendisine göründüğü şekilde algılamaktadır.

Kaynakça

  • Le Dictionnaire de la sagesse orientale, Kurt Friedrichs, Ingrid Fischer-Schreiber, Franz-Karl Ehrhard ve Michael S. Deiner

İlgili Araştırma Makaleleri

Ahiret veya ahret, İslâm termonolojisinde ölümden sonra gidilecek yere verilen bir isim. Ahiret, Kur'an'ın İslâmî eskatolojinin önemli bir parçası olan Ahiret Hesaplaşması ile ilgili bölümlerinde defalarca bahsedilmektedir. Geleneksel olarak, Müslümanların altı temel inanç esaslarından biridir.

<span class="mw-page-title-main">Sembolizm</span>

Sembolizm ya da simgecilik, en genel anlamıyla farklı anlamlara gelen ya da farklı öğeleri simgeleyen çeşitli sembollerin kullanımıdır. Sembolizme sanatta, özellikle resim, müzik ve edebiyat alanlarında rastlanır.

Maya ile şu maddeler kastedilmiş olabilir:

<span class="mw-page-title-main">Ale</span>

Ale, üst köpük mayasından mayalanmış arpadan yapılan bir çeşit bira türüdür. Bu maya birayı hızlı fermente eder ve ona tatlı ve meyvemsi bir tat verir. Çoğu ale nebatî lezzetin kaynağı olan maltın şekerli tadını dengeleyen ve onu muhafaza eden şerbetçiotu içerir. Bira yapımının diğer stili ise alt fermenteli lager denilen biradır.

Hakikat kapısı, Alevîlik'te hakikat demek doğrudan Tanrı vergisi olarak kalbe, gönülde doğan anlam, sezgi ve bilgi demektir. İlham, yalnızca arınmış gönüllere iner. İlhamda aldanma ve yanılma olasılığı yoktur. Hakk'ı görme, tanrısal alemin gücü içerisinde erime, sonsuzlaşarak “bekalaşma” hakikat evresinde gerçekleşir. Kamil insan olma yolculuğunun sonuncusu ve yetkinliğe varma aşamasıdır. “Muhibler”le özdeşleşilir. Bu evrede Hakk’tan halka inilir, yararlı işler yapılır. Düşünce aktarımında son derece cesur ve kurulu düzenin kurallarını yıkıcı, dünyasal yaşamını kurallara alan her türlü baskıya karşı tepkici bir tutum sergilenir. Dört Kapı Kırk Makam inancında Hakikat kapısının makamları şunlardır:

<span class="mw-page-title-main">Kabala</span>

Kabala veya Kabbalah, Yahudi mistisizminde ezoterik bir disiplin, düşünce okulu veya kurallar bütünüdür. Yahudilik'te üyelerine מְקוּבָּל [Kabaliste Mequbbāl] denir. Kabala'nın tanımı, onu takip edenlerin geleneğine ve amaçlarına göre değişiklik gösterir. Kabala, Yahudiliğin ilk yıllarına kadar uzanır; öyle ki, Hristiyanlığı kuran ilk Yahudilerden, Hristiyanlığa da geçmiştir. Yahudilik içindeki mistik dinî yorumların temelini oluşturur. Yahudi Kabalalar, değişmeyen, sonsuz ve ebedi Tanrı'ları Yehova'nın gizemi Ein Sof'u ve ölümlü, sonu olan Evren'in arasındaki ilişkiyi felsefî bir şekilde araştıran bir dizi ezoterik Yahudi öğretileridir.

<span class="mw-page-title-main">Ruh</span> yaşayan bir varlığın manevi özü

Ruh, can ya da tin; din ve felsefede, insan varlığının fiziksel olmayan yönü ya da özü olarak tanımlanır ve genellikle bireysellikle eşanlamlı olarak ele alınır. Teolojide ruh kişinin tanrısallığa ortak olan kısmı olarak tanımlanır ve genellikle bedenin ölümünden sonra kişinin varlığını sürdüren kısmı olarak ele alınır.

Sufi metafiziği başlıca vahdet (birlik) düşüncesi etrafında gelişmiştir. Öyle ki varlık bir "Mutlak Varlık" ve O'nun aynada yansımalarından oluşan görüntülerden ibarettir. Bu anlayışı açıklayan iki farklı ifade biçimi kullanılır; Vahdet-i vücud ve vahdet-i şuhut. Bazı İslami reformcular bu iki deyim arasındaki farklılığın sadece semantik ve deyimle ilgili olduğunu, özünde bir farklılık içermediğini söylerler. Sufi metafiziğinde diğer dikkat çeken konular hulul, teşkik ve maksut birliği gibi konulardır. Allah ile evren arasındaki ilişkinin tarzı sufiler arasında olduğu gibi, sufi olmayan müslümanlar arasında da tartışılagelmekte olan bir konudur.

<span class="mw-page-title-main">Misterler</span>

Misterler Sözcük anlamıyla "esrarengiz sırlar" ya da "gizemler" anlamına gelmekte olup, eski inisiyasyonlarda yalnızca inisiyelerin bilebileceği ilahi hakikatleri ifade etmek üzere kullanılırdı.

<span class="mw-page-title-main">Devi Gita</span>

Hinduizm'in "Şakta" mezhebine ait bir kutsal kitaptır, kelime anlamı "Ana Tanrıça'nın şarkısı"dır. Şakta'lar ana Tanrıça'yı, aynı zamanda "kozmik enerji" olarak tanımlamaktadırlar.

<span class="mw-page-title-main">Düalite</span>

Düalite, Türkçede “ikilik”, “ikilem”, “ikileme”, “ikili denge” gibi çeşitli biçimlerde kullanılmakta olup, doğadaki, evrendeki karşıtlık ve birbirini tamamlayıcılık ilkesini ifade eden genel bir terimdir.

<span class="mw-page-title-main">Sembol</span> bir fikri, süreci veya fiziksel bir varlığı temsil eden bir şey

Sembol veya simge, kavramın uzlaşımsal olarak betimlendiği gösterge türü. Bir düşüncenin, nesnenin, niteliğin, niceliğin vb. ruhbilimsel ve düşünbilimsel açıdan betimlenmesi simgesel anlam taşıyan yapay bir belirtidir. Tüm simgeler doğaları itibarıyla kavramsal olup, sözel, görsel ya da sayısal olabilirler.

<span class="mw-page-title-main">Tüylü yılan</span> Maya ve Aztek kültürlerinde rüzgar ve yağmur tanrısı

Tüylü yılan, Kolomb öncesi Mezoamerika uygarlıklarında önemli doğaüstü varlık ya da tanrı.

Keşif ya da Osmanlıcadaki söylenişiyle keşf, sufi terminolojide kullanılan bir terim olup, kendisine eklenen sıfat ve adlara bağlı olarak çok değişik anlamlara gelmek üzere kullanılmıştır. Terim sözcük anlamıyla Arapçada “açığa çıkarma, örtülü olanı açma, gizli olanı meydana çıkarma, perdenin açılması, sezme, tahmin etme” anlamlarına gelir. Sufi terminolojide ise daha çok sezgiye ya da ilham olunmaya ve görünmez âlemle irtibata ilişkin anlamlarda kullanılır. Terimi bu anlamlarda kullananlardan biri olan ünlü Muhyiddin İbn Arabi'ye göre velîler de, bilgileri peygamberlere vahiy getiren meleğin aldığı kaynaktan alabilirler.

Teftazanî ya da tam adıyla Sadeddîn Messud b. Fahrüddîn Ömer b. Burhâneddîn Abdullâh el-Herevî el-Horâsânî et-Teftâzânî eş-Şâfiî, 14. yüzyıl'da yaşamış Fars mutasavvıf ve İslam düşünürü.

İrfâniye, İslam'da Allah'ı ilahi yaratıcı olarak tanımak ve bilmek demektir. Kavram İslami terminolojide mârifetullâh olarak da bilinirken İsevi terminolojideki karşılığı gnosistir.

Arkonların Tabiatı ya da Arkonların Hakikati, 1945 yılından bulunan Nag Hammadi metinleri arasında yer alan ve içeriğiyle bilim dünyasının büyük ilgisini çeken bir metindir. Gnostik bir metin olarak kabul gören Arkonların Tabiatı, içerik itibarıyla tanrısal alem, düşüş, maddi alem, maddi alemin yöneticileri, insanın oluşumu gibi konuları tematize eder.

<span class="mw-page-title-main">İnternet sosyolojisi</span>

İnternet sosyolojisi toplumbilim kuramının bir bilgi ve iletişim kaynağı olan internete uygulanmasıdır. Toplumsal ağlar, sanal topluluklar, etkileşim yöntemleri ve bilişim suçları bu dalın ilgilendiği konular arasındadır.

<span class="mw-page-title-main">Maya mitolojisi</span>

Maya mitolojisi, Mezoamerikan mitolojisinin bir parçasıdır ve doğanın kişileştirilmiş güçlerinin, tanrıların ve bunlarla etkileşime giren kahramanların ana rolleri oynadığı tüm Maya masallarını kapsar. Maya sözlü geleneğinin diğer kısımları burada dikkate alınmaz.