Tüketici fiyat endeksi ya da kısaca TÜFE, tipik bir tüketicinin satın aldığı belirli bir ürün ve hizmet grubunun fiyatlarındaki ortalama değişimleri gösteren bir ölçüttür. Yıllık enflasyon değerindeki değişimi ölçmek için kullanılır.
Stopaj, gelir vergisinde, özellikle maaş ve ücretlilerin vergi borçlarının ödenmesinde, gelir henüz sahibinin eline geçmeden verginin kesilmesini ifade eder.
Vergi, ekonomik birimlerden siyasi cebir altında ve karşılıksız devlete kaynak (para) olarak aktarılmasıdır. Kamu hizmeti yapmak durumunda olan devlet, bunu yaparken mal ve hizmet üretiminde bulunur. Gerekli üretim faktörlerini sağlarken kamu fonlarını kullanır. Bu fonlar içerisinde vergi gelirlerinin oranı yüksektir. Sanayileşmiş toplumlarda %100'e ulaşmaktadır. Devlet, belirtilen temel amaç dışında kamu faaliyetlerine paralel diğer bazı fonksiyonları da vergilere yükleyebilir. Bu arada gelir dağılımının kontrolü, piyasada fiyat istikrarının sağlanması gibi fonksiyonlar da kısmen vergiye yüklenebilir.
Beyanname, yazı ile yapılan bildirim. Beyanname, genellikle vergi borçlarının miktarını hesaplamak için mükellef veya vergi sorumluları tarafından, vergi kanunlarında belirtilen dönemlerde vergi dairelerine verilir. Vergi beyannamelerinde başlıca mükellefin adı, adresi, ailevi durumu ile vergi matrahına ve hesabına ilişkin bilgiler yer alır.
Vergi hukuku, kamu hukuku içinde yer alan ve devletin mali faaliyetlerinin hukuki yönünü inceleyen mali hukukun bir alt dalıdır. Mali hukuk; vergi (gelir) hukuku, harcama (gider) hukuku ve bütçe hukuku olmak üzere üç alt sınıflandırmaya tabidir. Vergi hukuku, devletin kamu gücüne dayanarak elde ettiği kamu gelirlerinin hukuki rejimini inceler.
Millî gelir ile ilgili iki temel kavram vardır. Bunlar Gayri Safi Yurt İçi Hasıla (GSYİH) ve Gayri Safi Millî Hasıla (GSMH) kavramlarıdır. GSYİH, bir ülkenin sınırları içerisinde hem o ülkenin yurttaşları hem de yabancılar tarafından elde edilen gelir, GSMH ise bir ülkenin yurttaşları tarafından o ülkenin sınırları içerisinde ve sınırları dışında elde edilen geliri ifade eder.
İkmalen tarh, vergi beyannamesinin belirlenen sürede verilmemesi, gerekli belgelerin doğru şekilde tutulmaması, yaptırılması gereken onaylama ve imzalama işlemlerinin geregi gibi yaptırılmaması neticesinde yaptırılan tarhtır.
Gayrisafi millî hasıla (GSMH), bir ülke vatandaşlarının verilen bir yıl için ürettikleri toplam mal ve hizmetlerin, belli bir para birimi karşılığındaki değerinin toplamıdır. Vatandaşlık ayrımının yapılmasındaki sebep, GSMH'nin gayrisafi yurt içi hasıladan (GSYİH) farklı olduğunu belirtmek içindir. GSYİH, o ülkede faaliyet gösteren yabancı ülke yurttaşlarının ürettiği nihai mal ve hizmetleri de kapsar.
Vergilendirme Türkiye ekonomisinde önemli bir yer tutmaktadır. Türkiye'nin GSYİH'ye oranı %41,65'tir (2021). Vergiler genelde hükûmet tarafından alınır, ancak bazı özel vergiler belediyeler aracılığıyla alınmaktadır.
Vergi kaçırma, bireylerin, şirketlerin, trustların ve diğer kuruluşların yasa dışı yollarla, ödemekle yükümlü oldukları vergileri ödememe çabaları için kullanılan genel bir terimdir. Vergi kaçırmaya teşebbüs eden mükellefler, gerçek durumlarını vergi otoritelerine kasten yanlış tanıtarak ya da gizleyerek vergi yükümlülüklerini azaltmaya çalışırlar. Vergi kaçırmaya göre hapis veya para cezası, vergi affı verilebilir.
Türkiye'deki vergi daireleri, mükellefi tespit eden, vergi tarh eden, tahakkuk ettiren ve tahsil eden dairelerdir.
Verginin tarhı, vergi alacağının kanunlarda gösterilen matrah ve oranlar üzerinden hesaplanarak miktarının belirlenmesidir. Verginin tarhı idarece yapılır. Türkiye'de bu işi vergi daireleri yapmaktadır. Vergi tarhı idari bir işlemdir ve hukuka aykırılığı iddiasıyla vergi mahkemesinde dava konusu edilebilir. Verginin tarhı Vergi Usul Kanunun 20. maddesinde tanımlanmıştır. Vergi Usul Kanunun 25.-39. maddelerinde tarh yöntemlerine ilişkin düzenlemeler yer almaktadır. Buna göre vergi tarhı aşağıdaki yöntemlerle yapılmaktadır. 4 çeşit Tarh vardır.
Pronoia geç dönem Doğu Roma İmparatorluğu'ndaki birey ve kurumlara devlet gelirleri tahsis edilmesini sağlayan bir sistemdi. 11. yüzyıldan başlayarak 15. yüzyılda imparatorluk feth edilene kadar devam eden sistem, aynı dönemdeki Avrupa feodalizminden farklıydı.
Belli bir ülkede belli bir dönemde uygulanan vergilerin bütününe ilişkin hukuki rejim vergi sistemi olarak nitelendirilir. Türk vergi sistemi ise, Türkiye'de belli bir dönemde uygulanan vergileri inceler. Türkiye'de şu an çok vergili sistem geçerli olup, birden fazla kaynak üzerinden alınan birden fazla vergi bulunmaktadır.
Ekolojik vergi veya ekolojik vergilendirme, çevreyi ve doğal kaynakları korumayı ve aşırı tüketimi önlemeyi hedefleyen bir vergilendirme biçimidir. Kavram İngilizce literatürde ekoloji ve vergi (tax) sözcüklerinin birleşiminden oluşan ecotax ile ifade edilmektedir.
Düz oranlı vergi, vergi ödemesinin vergi matrahından bağımsız olarak tek bir oran ile hesaplandığı bir vergi sistemidir. Örneğin, matrah 10.000 TL ise, ödenmesi gereken vergi %20 x 10.000 TL = 2.000 TL ve matrah 100,000 TL ise ödenmesi gereken vergi 20.000 TL'dir. Vergi yüzdesi oranı matrahın bir fonksiyonu olarak grafiğe dökülürse grafik "düz" bir çizgi olur.
Vergi muhasebesi, birincil belgelerin verilerine dayanarak vergi matrahının belirlenmesi için bilgi genelleme sistemidir. Vergi muhasebesi, vergi beyannamelerinin ve vergi ödemelerinin hazırlanmasıyla ilgilenen muhasebe alt sektörüdür. Vergi muhasebesi bireyler, işletmeler, şirketler ve diğer kuruluşlar tarafından kullanılır. Bir birey için vergi muhasebesi, gelire, nitelikli kesintilere, bağışlara ve her türlü kazanç veya zararına odaklanır.
Artan oranlı vergi, vergi matrahı arttıkça matraha uygulanan oranı da artan bir vergi tarifesi türüdür. Örneğin, yıllık 20.000 TL gelire %10 vergi oranı uygulanırken 30.000 TL gelire %15 vergi oranı uygulanması durumunda artan oranlı vergi söz konusudur.
Modern zamanlarda Geoizm olarak da adlandırılan ve tarihsel olarak tek vergi hareketi olarak bilinen Georgizm, insanların ürettikleri değere sahip olmalarına rağmen, tüm doğal kaynaklardan, müştereklerden ve kentsel konumlardan elde edilen ekonomik rantın toplumun tüm üyelerine eşit olması gerektiğini tutan bir ekonomik ideolojidir. Amerikalı iktisatçı ve sosyal reformcu Henry George'un yazılarından geliştirilen Georgist paradigma, ekonomik verimliliği sosyal adaletle bütünleştirmeye çalışan toprak hakları ve kamu finansmanı ilkelerine dayalı olarak sosyal ve ekolojik sorunlara çözümler arar.