İçeriğe atla

Mary Richardson

Mary Raleigh Richardson (1889 - 7 Kasım 1961), Britanyalı-Kanadalı kadın hakları savunucusu. İngiltere'de kadınların oy hakkını kazanmasında etkin rol oynadı. En saldırgan savunuculardan biri kabul edilen Richardson[1], iki senede dokuz kez tutuklandı ve açlık grevindeyken yemek yemeğe zorlandı. Kadınlara da oy hakkı verilmesi konusunda Londra piskoposunu ikna etti ve kral V. George'a bir dilekçe sundu.

Eylemleri

Yirminci yüzyılın başından itibaren kadın hakları savunucuları isteklerini görünür kılmak için organize olarak o güne kadar denenmemiş taktikleri uygulamaya başladılar. Bu organizasyonlardan en önemlileri 1903 yılında kurulan Kadınların Sosyal ve Politik Birliği (Women's Social and Political Union - (WSPU)) idi. WSPU'nun başında Emmeline Pankhurst vardı.

Gerekli parlamenter reformların yapılmamasının yarattığı umutsuzlukla kadın hakları savunucuları geleneksel kampanya hareketlerinden vazgeçerek bir çeşit gerilla hareketine yöneldiler. Eylemleri çoğunlukla özel mülkiyetlere saldırarak cam kırma, posta kutularını yakma, evleri ateşe verme ve değerli tablolara vandalizm uygulamaydı.

Richardson, 1913 yılında Emily Davison, Epson Derby (senelik olarak yapılan at yarışları) sırasında kralın atının önüne atladığında onun yanındaydı. Davison, o gün aldığı yaralar sonrasında öldü.[2] Olaydan hemen sonra Mary kendisini istasyona kadar takip eden öfkeli kalabalıktan dayak yedi ve ellerinden bir hamalın ona sığınacak yer vermesi sonucunda kurtuldu. Mary Richardson, birçok terörist eylem de gerçekleştirdi. İç İşleri Bakanlığı ve Holloway Hapishanesi'nin camlarını kırdı, bir kır evini ateşe verdi ve bir tren istasyonunu bombaladı.

Aynadaki Venüs'e saldırı

Richardson'ın en ünlü hareketi 10 Mart 1914'te Londra Ulusal Galerisi'ne girerek Diego Velázquez'e ait Aynadaki Venüs isimli tabloya saldırması oldu.[1]

10 Mart sabahı saat 11'de müzeye giren Richardson'ın üstünde gri bir etek ve bir palto vardı. Uzun süre Aynadaki Venüs'ün önünde durarak düşüncelere dalmış gibi göründü. Ardından hızlıca tablonun önündeki koruyucu camı kırdı ve cebinden çıkardığı kısa saplı baltayla resme saldırdı. Tablonun bulunduğu odada görevli olan koruma tarafından tutuklandığında çok sakin davrandı ve sorguya alındığında "Evet, ben bir kadın hakları savunucusuyum. Yeni bir resim satın alabilirsiniz ama Mrs. Pankhurst'un hayatını geri alamazsınız" açıklamasını yaptı.[3] Richardson'ın bahsettiği Mrs. Pankhurst, o anda Holloway Hapishanesi'nde açlık grevinde olan Emmeline Pankhurst idi. Richardson, tabloyu yedi farklı noktadan yırtmayı başarmıştı. Resimdeki kadın figürünün omuzları arasında kalan bölgede büyük bir hasar meydana getirmişti.[4][5] Buna rağmen, tüm yırtıklar Ulusal Galeri'nin yenileyicisi Helmut Ruhemann tarafından onarıldı.[6]

Müzede tutuklandığı sırada Mary Richardson da hapishaneden geçici olarak çıkmıştı (Hastalanması sebebiyle iyileşene kadar dışarıda kalmasına izin verildi. İyileştikten sonra tekrar hapishaneye dönecekti). Basında konuyla ilgili kısa bir açıklaması yayınlandı:

Hükümetin, modern tarihin en güzel karakteri olan Mrs. Pankhurst'e verdiği zararı protesto etmek için mitolojik tarihin en güzel kadınının resmine zarar vermeyi denedim. Adalet de tıpkı renk gibi güzelliğin bir unsurudur. Mrs Pankhurst, kadınlar için adaleti sağlamaya çalışıyor ve bu yüzden de hükümetteki politikacılar tarafından yavaş yavaş öldürülüyor. Eğer eylemime itiraz edenler varsa Mrs Pankhurst ve diğer yaşayan güzel kadınlara zarar verilmesine nasıl izin verebildiklerini düşünsünler. Toplum, bu resme zarar verdiğim için bana taş atmak yerine insanların yok edilmesine destek olmayı durdurmak zorunda.[7]

Saldırının etkileri

Mahkemede, Mary Richardson bir sanat öğrencisi olmasına rağmen adalete sanattan daha fazla önem verdiğini ve hareketinin affedilebilir olmasa da anlaşılabilir olduğunu iddia etti. Saldırısının üzerinden yaklaşık kırk sene sonra 1952'de verdiği bir röportajda hareketinin bir sebebini daha açıkladı: "Erkek ziyaretçilerin tüm gün boyunca ağzı açık bir şekilde resme bakmasından hoşlanmıyordum."[8][9]

Daha sonraki yıllarda Richardson'ın bu hareketi kadın çıplaklığına karşı feminist tutumunun bakış açısını temsil eden bir sembol olarak kabul edilmeye başlandı.[10] Ayrıca, Aynadaki Venüs'ün pazardaki değeri saldırıdan sonra hızla yükseldi. Ek olarak, olayı anlatan gazeteciler saldırıyı cinayet olarak tanımlamayı tercih ettiler. Richardson ise "Kesici Mary" lakabıyla anıldı.

Saldırıdan sonra Ulusal Galeri'deki Wallace Koleksiyonu ve Ulusal Portre Galerisi kadın ziyaretçilere kapatıldı. Sonraki yıllarda ise kadınlar ancak erkeklerin eşliğinde bu koleksiyonları görebildiler. Mary Richardson'ın 1914 yılındaki bu saldırısı sadece siyasi amaçlı bir vandalizm olmakla kalmadı ve aynı zamanda bir sanat müzesinin sanattaki kişisel çalışmaların yanı sıra toplumdaki cinsiyetlerin rollerinin devamlılığını sağlayan bir organizasyon olduğunu gösterdi.

Önemli müzeler, kadınları bir tehlike olarak görmeye başlayıp uzun zaman boyunca kadın ziyaretçilerinden şüphelendiler. Bir müze yöneticisi meslektaşlarından birine yazdığı mektupta "Gerçek şu ki iyi niyetli kişiler, herhangi bir saldırıyı engelleyemez. Bu konuda kadınların kararlarının merhametine kalmış durumdayız." diye yazdı.

Sonraki yaşamı

1919 yılında İşçi Partisi'ne girdi. 1922 yılında Acton'dan, 1926 yılında Bury St Edmunds'tan, 1931 yılında Aldershot'tan ve 1934 yılında Londra'dan parlamentoya girebilmek için aday oldu. Fakat hiç seçilemedi. 1934 yılında, Oswald Mosley'nin Britanya Faşistler Birliği'ne girdi ve partinin kadın kollarının başına geçti. 1935 yılında birliği terk etti. Bir daha da politikayla ilgilenmedi. Roger Robert isminde bir oğlanı evlat edindi ve ona soyadını verdi.

Hastings'i 1913 yılındaki ilk ziyaretinde yüzüne karabiber fırlatılsa da emeklilik yaşamını orada geçirdi, otobiyografisini yazdı. Yazdıkları 1953 yılında yayınlandı.[11] St. James' Road'da bulunan dairesinde 7 Kasım 1961'de öldü. Otopsinin ardından 10 Kasım'da yakıldı ve külleri oğlu Roger tarafından güney Londra'daki evine götürüldü.

Notlar

  • Gamboni, Dario. The Destruction of Art: Iconoclasm and Vandalism since the French Revolution. Reaktion Books - Picturing History, 2007. ISBN 1-86189-316-7
  • Nead, Lynda. "The Female Nude: Art, Obscenity, and Sexuality. Routledge, 1992. ISBN 0-415-02677-6
  • Prater, Andreas. Venus at Her Mirror: Velázquez and the Art of Nude Painting. Prestel, 2002. ISBN 3-7913-2783-6
  • Polhemus, Robert M. Erotic Faith: Being in Love from Jane Austen to D. H. Lawrence. University of Chicago Press, 1995. ISBN 0-226-67323-5

Kaynakça

  1. ^ a b "Mary Richardson'ın kısa biyografisi". 18 Şubat 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 23 Mayıs 2009. 
  2. ^ "An account by Mary Richardson, a suffragette, who saw what happened to Emily Davison (İngilizce)". 7 Mayıs 2009 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 23 Mayıs 2009. 
  3. ^ Davies, Christie. "Velazquez in London". New Criterion. Cilt: 25. Sayı: 5, Ocak 2007. sayfa 53.
  4. ^ MacLaren, sayfa 125.
  5. ^ Prater, sayfa 7.
  6. ^ Davies, Christie. "Velazquez in London". New Criterion, Cilt: 25, Sayı: 5, Ocak 2007.
  7. ^ Robert M. Polhemus. Erotic Faith: Being in Love from Jane Austen to D. H. Lawrence. University of Chicago Press, 1995. sayfa 222
  8. ^ "Otten, Thomas J. Slashing Henry James: On Painting and Political Economy, Circa 1900. The Yale Journal of Criticism - Cilt 13, Sayı 2, Kış 2000, sayfa 293-320". 5 Mart 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 10 Nisan 2020. 
  9. ^ Whitford, Frank. "Still sexy after all these years 17 Mayıs 2011 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.". The Sunday Times, 8 Ekim 2006. (12 Mart 2008'de erişildi).
  10. ^ Lynda Nead. "The Female Nude: Art, Obscenity, and Sexuality. Routledge, 1992. sayfa 35
  11. ^ Amazon.com'daki otobiyografisi

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Pierre Auguste Renoir</span> Fransız heykeltıraş ve ressam (1841 – 1919)

Pierre Auguste Renoir, İzlenimcilik akımının başta gelenlerinden Fransız ressam.

<span class="mw-page-title-main">Diego Velázquez</span> İspanyol ressam (1599-1660)

Diego Rodríguez de Silva y Velázquez, İspanyol ressamdır.

Édouard Manet, Fransız ressam. 19. yüzyılda modern hayatı konu alan resimler yapmaya başlamış ilk ressamlardandır. Manet, gerçekçilik akımından izlenimciliğe geçişte önemli bir rol oynadı. İlk dönem başyapıtlarından Kırda Öğle Yemeği ve Olympia, kendisinden genç ressamlara esin kaynağı oldu. Daha sonraki yıllarda ise o ressamlar izlenimciliğin en önemli isimleri oldular. Günümüzde, bu iki resim, modern sanatın başlangıcı kabul edilir.

<span class="mw-page-title-main">Edgar Degas</span> Fransız ressam (1834-1917)

Edgar Degas, tam adı Hilaire-Germain-Edgar Degas olan, Fransız ressam, heykeltıraş ve çizer. İzlenimcilik akımının kurucularından biri kabul edilse de ressam bu terimi reddedip gerçekçi olarak tanınmayı tercih ettiğini açıklamıştır. Tekniği başarılı bir ressam olan Degas, daha çok dans temalı resimleri ile tanındı. Çalışmalarının yarısından fazlası dansçılarla ilgiliydi. Bu çalışmaları aynı zamanda onun hareketin betimlemesindeki ustalığını gösteriyordu. Dans kadar at yarışları ve çıplak kadınlar çizmekte de başarılıydı. Portreleri de sanat tarihinin en başarılılarından kabul edilir.

<i>Olympia</i> (tablo) Fransız ressam Édouard Manetnin tablosu

Olympia, Fransız ressam Édouard Manet'nin 1863 yılında tamamladığı tablosudur. Gerçekçilik akımının bir örneği olan eser, şu anda Paris'teki Orsay Müzesinde sergilenmektedir.

<i>3 Mayıs 1808</i> İspanyol ressam Francisco Goyanın tablosu

3 Mayıs 1808 ya da Madrid'de 3 Mayıs 1808, İspanyol ressam Francisco Goya'nın 1814 yılında tamamladığı tablosudur. Eser şu anda, Madrid'deki Prado Müzesi'nde sergilenmektedir. Goya bu çalışmayı, Fransızların 1808'de Madrid'i işgali sırasında, Napolyon'un ordularına direnen İspanyolların anısına çizdi. Bu direniş aynı zamanda Yarımada Savaşı'nın tetikleyicisiydi. İspanyol ressamın, aynı boyutlardaki eş çalışması 2 Mayıs 1808 de tıpkı bu tablo gibi İspanya'nın geçici hükûmeti tarafından, Goya'nın önerisi ile, ressama ısmarlandı. Goya, Aragonca yazdığı bir mektupta bu tabloları yapma amacını şöyle açıkladı:

Jean Désiré Gustave Courbet, Fransız ressam. On dokuzuncu yüzyılda Fransa'yı gerçekçilik akımıyla tanıştırdı. Courbet hayat görüşünü şöyle açıkladı:

<i>Aynadaki Venüs</i> Diego Velázquez tablosu

Aynadaki Venüs, İspanyol Altın Çağı'nın önde gelen ressamlarından Diego Velázquez'in (1599–1660) tablosu. Eser Londra'daki Ulusal Galeri'de sergilenmektedir. Velázquez bu tabloyu 1647 ile 1651 yılları arasında tamamlamıştır.

<i>Çıplak Maya</i> İspanyol ressam Francisco de Goyanın 1790 ile 1800 yılları arasında tamamladığı tahmin edilen tablosu

Çıplak Maya ya da Çıplak Maja, İspanyol ressam Francisco de Goya'nın 1790 ile 1800 yılları arasında tamamladığı tahmin edilen tablosudur. Eser şu anda Madrid'deki Prado Müzesi'nde sergilenmektedir. Ressam bu tabloyu, İspanyol engizisyonunun çıplak kadın resimlerinin yapılmasını yasakladığı bir dönemde, İspanya başbakanı Manuel de Godoy'un isteği üzerine yaptı. Resim, Godoy'un koleksiyonuna 12 Kasım 1800 tarihinde katıldı.

<span class="mw-page-title-main">Mary Cassatt</span> Amerikalı ressam (1844 – 1926)

Mary Stevenson Cassatt, Amerikalı ressam.

<i>Kırda Öğle Yemeği</i> Fransız ressam Édouard Manetnin tablosu

Kırda Öğle Yemeği ya da Kırda Piknik Fransız ressam Édouard Manet'nin 1862 - 1863 yılları arasında tamamladığı tablosudur. Eser, şu anda Paris'teki Orsay Müzesi'nde sergilenmektedir.

Kadın hareketi, kadın haklarını desteklemeye yönelik evrensel nitelikteki sosyal harekettir.

<span class="mw-page-title-main">Süfrajet</span>

20. yüzyılın başlarında Birleşik Krallık ve ABD’de pasif direniş, kamu toplantılarını bölme, açlık grevi yapma gibi yollarla kadınların seçme ve seçilme hakkını savunan, az çok organize olmuş radikal kadın hakları savunucuları süfrajet olarak nitelendirilmiştir. Süfrajet hareketleri ağırlıklı olarak orta sınıftan gelen kadınlar tarafından yürütülmüştür.

<span class="mw-page-title-main">Emmeline Pankhurst</span>

Emmeline Pankhurst, radikal feminizm kuramcısı, süfrajet ve kadın hakları savunucusudur.

<span class="mw-page-title-main">Kadınların Sosyal ve Politik Birliği</span>


Kadınların Sosyal ve Politik Birliği Birleşik Krallık'ta kadın hareketleri çerçevesindeki öncü örgütlerden birisidir. Üyelerin süfrajet olarak tanımlandığı ilk gruptur.

<span class="mw-page-title-main">Emily Davison</span> İngiliz kadın hakları aktivisti

Emily Wilding Davison 20. yüzyılın ilk yıllarında Birleşik Krallık'ta kadınların oy hakkına sahip olabilmesi için mücadele etmiş bir süfrajettir. Mücadele verdiği 9 olayda tutuklanmış, 7 defa açlık grevine gitmiş, 49 olayda da mücadeleyi bırakmaya zorlanmıştır. 1913'te Epsom Derbisi adı verilen at yarışlarında yarış esnasında protesto için sahaya girdiği anda Kral V. George 'un atı Anmer'in altında kalmış ve ölmüştür. Cenaze töreni WSPU(Women's Social and Political Union-Kadınların Sosyal ve Politik Birliği) tarafından 14 Haziran 1913'te düzenlenmiştir. 5.000 süfrajet ve Londra sokaklarında sıralanan hayranlarıyla birlikte 50.000 kişinin katıldığı cenaze töreninde, Davison'ın naaşı Bloomsbury'deki kilise töreninden sonra trenle Morpeth, Northumberland'daki aile mezarlığına defnedilmiştir.

Sylvia Sleigh Galler doğumlu Amerikalı realist ressam.

<span class="mw-page-title-main">Nabiler</span>

Nabiler, 1888 ile 1900 yılları arasında etkin olmuş, izlenimcilik ve akademik sanattan soyut sanat, sembolizm ve diğer erken dönem modernist hareketlere geçişte önemli bir rol oynamış genç Fransız sanatçılardan oluşan grup. Grubun üyeleri arasında Pierre Bonnard, Maurice Denis, Paul Ranson, Édouard Vuillard, Ker-Xavier Roussel, Félix Vallotton ve Paul Sérusier vardı. Bu sanatçıların pek çoğu 1880'lerin ikinci yarısında Paris'teki Académie Julian'de öğrenciydi. Gruptaki ressamlar Paul Gauguin ve Paul Cézanne'ın eserlerini beğeniyor, resim sanatını yenileme isteğini paylaşıyordu, ancak bireysel tarzları birbirinden oldukça farklıydı. Onlara göre bir sanat eseri doğanın betimlemesi değil, metaforların ve sembollerin sanatçı tarafından oluşturulmuş bir sentezi olmalıydı. 1900'de son sergisini düzenleyen grup üyeleri, bu tarihten sonra kariyerlerine bireysel olarak devam etti.

<span class="mw-page-title-main">Milena Pavloviç-Barili</span> Sırp ressam ve şair

Milena Pavlović-Barili Sırp ressam ve şairdir. Sırp modernizminin en önemli kadın sanatçılarından biri kabul edilir.

Feminist sanat hareketi, feministler tarafından, kadınların yaşam ve deneyimlerini yansıtan sanat eserleri üretmenin yanı sıra; çağdaş sanat üretimi ve algısının temelini değiştirmek için uluslararası düzeyde gerçekleştirilen çalışmaları ifade eder. Sanat tarihi ve pratiği içinde kadınlara daha fazla görünürlük kazandırmayı amaçlamaktadır. Aynı zamanda feminist hareketin iç düşüncelerini ve amaçlarını görselleştirerek sanat yoluyla herkese gösterme ve anlam verme amacıyla icra edilmektedir. Hareket, sanat dünyasının ana akım anlatısını baltalamaya devam edenlerin rolünü oluşturmasını sağlar.