
Friedrich Engels, Alman sosyalist, filozof, tarihçi ve siyaset bilimcidir. Aynı zamanda, iş insanı olan Engels'in babasının Salford, Birleşik Krallık, Prusya'nın Barmen şehrinde büyük tekstil fabrikaları vardı. Karl Marx ile birlikte Marksizm'in kurucusu sayılan Engels "ilk marksist" olarak tanımlanmıştır. 1845 yılında kendi gözlem ve araştırmalarına dayanan "1844 Yılında İngiltere'de İşçi Sınıfının Koşulları" isimli yapıtı yayınlanmıştır. Karl Marx'la beraber "Komünist Manifesto"'yu (1848) yazarak komünist kuramın geliştirilmesinde önemli bir rol oynamıştır. Sonrasında Karl Marx'a maddi destek sağlayarak "Das Kapital" için yaptığı araştırmalara yardımcı olan Engels, Karl Marx öldükten sonra onun önemli sayılan eserlerinden Das Kapital'in son iki cildini tamamlamıştır. Ayrıca daha sonra Artı-Değer Teorileri ve Kapital'in 4. cildi olarak Karl Kautsky tarafından basılan Marx'ın notlarını düzenlemiştir. 1884 yılında, Ailenin, Özel Mülkiyetin ve Devletin Kökeni isimli kitabı yayınlanmıştır.

Komünizm ; üretim araçlarının ortak mülkiyeti üzerine kurulu sınıfsız, parasız ve devletsiz bir toplumsal düzen ve bu düzenin kurulmasını amaçlayan toplumsal, siyasi ve ekonomik bir ideoloji ve harekettir. Sadece üretim araçlarının ortak kullanımına dayanan sosyalizm ile tam olarak aynı anlama gelmemesine rağmen hatalı bir biçimde eş anlamlı olarak da kullanılabilmektedir. 20. yüzyılın başından beri dünya siyasetindeki büyük güçlerden biri olarak modern komünizm, genellikle Karl Marx'ın ve Friedrich Engels’in kaleme aldığı Komünist Parti Manifestosu ile birlikte anılır. Buna göre özel mülkiyete dayalı kapitalist toplumun yerine meta üretiminin son bulduğu komünist toplum gerçektir. Komünizmin temelinde yatan sebep, sınıfsız, ortak mülkiyete dayalı bir toplumun kurulması isteğidir. Sınıfsız toplumlarda en genel anlamıyla tüm bireylerin eşit olması fikri karşıt görüşlüler tarafından "ütopya" olarak görülür ve zorla yaşanmaya çalışılırsa kaosa yol açacağı iddia edilir. Paris Komünü, komünist sistem yaşayabilmiş ilk topluluktur. Bunun dışında Mahnovist hareket öncülüğünde Ukrayna ve İspanya iç savaşı sırasında yaklaşık dört yıl süren anarko-komünist hareketle şekillenen toprakların kolektifleştirilmesi esasına dayalı olarak komünist topluluklar da kurulmuştur.

Marksizm, özgün bir siyasal felsefe akımı, tarihin diyalektik materyalist bir yorumuna dayanan ekonomik ve toplumsal bir dünya görüşü, kapitalizmin Marksist açıdan çözümlenmesi, bir toplumsal değişim teorisi, Karl Marx'ın ve Friedrich Engels'in çalışmalarından çıkarılan, insanın özgürleşmesiyle ilgili bir düşünce sistemidir.

Komünist parti, işçi sınıfının önderliğinde üretim araçlarının mülkiyetinin kolektifleştirilmesini hedefleyen ve tüm dünyada herkesten yeteneğine göre, herkese ihtiyacı kadar ilkesi doğrultusunda sınıfsız, sınırsız ve sömürüsüz bir dünya kurmayı amaçlayan yasal veya yasa dışı olarak örgütlenen, silahlı kanadı da bulunabilen siyasi parti.
Leninizm veya Lenincilik, Marksizm üzerine kurulmuş siyâsî ve iktisâdî bir teoridir.
Sovyetler Birliği’nde felsefe, resmi olarak Marksist-Leninist düşünce odaklıydı, bu kuramsal olarak nihai felsefi doğru ve nesnellik temeliydi. 1920’ler ve 1930’lar boyunca, Rus düşüncesinin diğer eğilimleri baskılandı. Stalin 1931’de diyalektik materyalizm’i Marksizm Leninizm ile özdeşleştiren bir karar çıkartarak, bütün komünist devletlerde ve Comintern aracılığıyla çoğu Komünist partide geçerli olacak resmi felsefe haline getirdi.. Bolşevik yönetimin başlangıcından itibaren Sovyet felsefesinin resmi amacı, Komünist düşüncelerin kuramsal olarak anlatılmasıydı. Bununla birlikte, 1917 Ekim Devrimi nden sonra, hem felsefi hem siyasi mücadeleler damgasını vurmuş ve artık eskisi gibi dogmatik olunmayıp daha ilerici ve olumlu konular tartışılır hale getirmiştir. Evald Vasilevich Ilyenkov 1960’ların önde gelen filozoflarından biriydi, Leninist Diyalektik ve Positivizmin Metafizikliği (1979) kitabında, 1920’lerin “mekanikçiler ile “diyalektikçiler” tartışmasını yeniden açtı. 1960’lar ve 1970’lerde analitik felsefe ve mantık deneyciliği dahil Batı felsefeleri Sovyet düşüncesi üzerinde iz bırakmaya başladılar. Keza bu durum da SSCB'nin Stalin sonrası yönetiminde komünist idealini ne derece yeteneksiz kullandığının ve emperyalist ülkelerinin felsefelerine gittikçe kayan bir ivme kazandığının göstergesidir.

Stalinizm veya Stalincilik, Marksist-Leninist ideolojinin 1928-1953 yılları arasında Sovyetler Birliği’ni yöneten Sovyetler Birliği Komünist Partisi Genel Sekreteri Josef Stalin’in uyguladığı siyasi sistemde kullanılan teori ve pratiğine verilen addır.

Proletarya diktatörlüğü, Marksizmdeki tarihsel ve siyasalproleter düşünceye göre, kapitalizmle komünizm arasında uzanan geçiş döneminin siyasal biçimini ifade eder. Sosyalizm dönemi, komünizme yani sınıfsız topluma geçiş dönemi olması itibarıyla proletarya diktatörlüğü dönemidir. Proletarya diktatörlüğü kavramı Marksist devlet anlayışına ve Marksist sınıf teorisine bağlı kesin bir önermedir. Marksizme göre, bu dönem zorunlu bir tarihsel dönemdir. Bu dönemde proletarya sınıf olarak iktidarı elinde bulundurur ve dünya sosyalizmine geçildiği durumda adım adım sönümlenerek sınıfsız topluma geçişi sağlar. Yani sanıldığının aksine proletarya diktatörlüğü sönümlenmez sosyalizm sönümlenerek komünizm yani sınıfsız sömürüsüz dünyaya geçiş yapılır.

Smolny Enstitüsü Rusya tarihinde büyük bir rol oynayan Sankt-Peterburg'da Palladian tarzında büyük bir binadır.

Marksizm-Leninizm, adını Karl Marx ve Vladimir Lenin'den alan, 1920'li yıllarda komünist partiler arasında popülerlik kazanan ideolojik akım. Marksizm-Leninizm; Marx, Engels ve Lenin'in ortaya koyduğu temel öğretilere bağlı kalarak, değişen koşullara ve çağın gereklerine uygun bir biçimde sosyalist sistemde yeniden uygulanmasıdır.

Tek ülkede sosyalizm, 1924 yılında Josef Stalin tarafından ortaya konulan, ertesi yıl Nikolay Buharin tarafından geliştirilen ve son olarak Stalin tarafından devlet politikası olarak benimsenen bir kuramdır.
Öncü parti ya da öncücülük, klasik Marksizm'de yer alan sınıf mücadelesi teorisine, Lenin tarafından "Proletarya Partisi" kapsamında yaptığı katkıyı ifade eden terim. Bu kavram Lenin tarafından Ne Yapmalı? adlı eserinde detaylı olarak açıklanır. Sovyet Anayasası 6. maddesi bu teoriye göre hazırlanmıştır.
Bu maddede; Rus sosyalist devrimci, Marksist-Leninist ideolojinin fikirsel önderi, Ekim Devrimi'nin lideri ve Sovyetler Birliği'nin kurucusu Vladimir Lenin'e ait kitap, yazı, konuşma, makale ve mektup gibi eserler ile kendi hakkında yazılmış kitaplar yer almaktadır. Sovyetler Birliği Komünist Partisi'nin öncüsü ve Rusya Sosyal Demokrat İşçi Partisi'nin (RSDİP) ilk lideridir. Lenin, dünyada eserleri yabancı dile en fazla tercüme edilen kişidir.

Otorite Üzerine, Friedrich Engels'in her türlü otoriteyi reddeden Mihail Bakunin önderliğindeki anarşistlerin görüşlerini eleştirdiği ve proleter devrimin devlet karşısındaki tutumu sorununa ilişkin marksist görüşlere bir temel getiren makalesidir. Makale; dönemin enternasyonal sosyalist hareketini Bakunin etkisindeki anarşizmin etkisinden korumak amacıyla yazılmıştır.

İlerleme Yayıncılık ya da Yabancı Diller Yayınevi, 1931 yılında Sovyetler Birliği'nin başkenti Moskova'da "SSCB Dışişleri İşçileri Derneği" ismiyle kurulan yayınevi. Yayınevi; Marksist-Leninist eserlerin İngilizce sürümlerini yayımlamasıyla bilinmektedir.

Komünist Akademi, Ekim Devrimi sonrası kurulan, Marksizmi bilimsel olarak ele alan Moskova merkezli eğitim ve araştırma kurumu.
Bilimsel komünizm, Marksizm-Leninizm 'in üç ana unsurundan biridir. "proleter sınıfın "(sosyalist sınıfın başka bir deyişle, işçi sınıfı mücadelesi ve sosyalist devrim, "sosyalizm ve komünizmin inşasının arkasındaki yasalar ve bir bütün olarak dünya devrimci süreci hakkında bilimdir. Daha geniş anlamda, bilimsel komünizm, Marksizm-Leninizmden bir bütün olarak söz edebilir; "işçi sınıfının mücadelesine dahil olan radikal çıkarların ve hedeflerin bilimsel ifadesi."
Edgar Marcel Longuet, Fransız bir doktor, sosyalist aktivist ve Karl Marx'ın torunuydu.
Anti-revizyonizm, Marksizm-Leninizm içinde 1950'lerde Sovyet lider Nikita Kruşçev'in reformlarına karşı ortaya çıkan bir pozisyondur. Kruşçev'in selefi Josef Stalin'den farklı bir yorum getirdiği durumlarda, uluslararası komünist hareket içindeki anti-revizyonistler Stalin'in ideolojik mirasına bağlı kalmış ve Kruşçev ve haleflerinin yönetimindeki Sovyetler Birliği'ni devlet kapitalisti ve sosyal emperyalist olmakla eleştirmişlerdir.

Die Marx-Engels-Gesamtausgabe (MEGA), Karl Marx ve Friedrich Engels'in tüm yazılı eserlerinin toplandığı dünyadaki en büyük koleksiyonudur. Mavi Seri olarak da bilinen bu seri, Marx ve Engels'in tüm eserlerini yüksek kaliteli kağıt ve kütüphane ciltli kitaplarda yeniden üretmeyi amaçlayan devam eden bir projedir.