İçeriğe atla

Marie-Louise von Franz

Marie-Louise von Franz
Marie-Louise von Franz
DoğumMarie-Louise von Franz
4 Ocak 1915
Münih, Alman İmparatorluğu
Ölüm17 Şubat 1998 (83 yaşında)
Küstnach Zürih (kanton) İsviçre, ABD
Vatandaşlıkİsviçre
EğitimZürih Üniversitesi
Kariyeri
Dalıanalitik psikoloji
Doktora
danışmanı
Ernst Howald

Marie-Louise von Franz (4 Ocak 1915 - 17 Şubat 1998) İsviçreli analitik psikolog ve araştırmacı. Özellikle simya üzerine olan el yazmaları ve peri masallarının psikolojik çözümlemeleri ve yorumlanması üzerine çalışmalarıyla tanınır.

Hayatı

Marie-Louise 1915'te Münih'te Avusturyalı bir baronun kızı olarak dünyaya geldi. Ailesi 1919'da İsviçre St. Gallen'e taşındı. 1928'den sonra gimnasyum'a gidebilmek için kızkardeşi ile birlikte Zürih'te yaşadı ve dil ve edebiyat konularında eğitim aldı.[1] 1933'te liseyi bitirdi. Yeğeni ve Carl Gustav Jung'un asistanı olan Toni Wolff ve yedi arkadaşı ile birlikte Jung'un Zürih yakınlarındaki evi Bollingen Tower'e davet edildiği gün hayatının yeni bir evresi başlamış oldu. Kendi ifadesi ile bu karşılaşma "hayatını belirleyen tanışma" oldu.[2] Marie-Louis utangaç, içine dönük, çok zeki, arkadaşlıklarını anlayamadıkları için ailesi ile çatışma içinde bir genç kızdı.[3]

Akademik hayatı

Marie-Louis Zürih Üniversitesinde klasik filoloji üzerine eğitim gördü. 1939 yılında Zürih vatandaşlığına kabul edildi, 1940 yılında klasik filoloji alanında Orta Çağ Latincesi ile ilgili doktorasını tamamladı.[3][4] Bu uzmanlığı sayesinde Orta Çağ'da yazılmış olan simya metinlerinin çevirisi konusunda Jung'a yardımcı oldu ve simyanın psikolojik temellerini ortaya çıkarma üzerine çalışmalar yürüttü. 1949'dan sonra Jung'un analitik psikolojinin geliştirilmesi konusundaki en yakın meslektaşlarından biri oldu.[3] Jung'un 1961'deki ölümüne kadar bu ortak çalışma devam etti.[4] Jung'un Mysterium coniunctionis adlı son çalışmasını, Aquinalı Thomas tarafından yazılmış olan Hristiyan simya metni aurora consurgens için yazdığı bir yorumla birlikte Marie-Louis tamamladı. Uzun yıllar Küstnacht'taki C.G. Jung Ensitüsü'nde öğretim görevlisi ve eğitim analisti olarak çalıştı. 1974 yılında Jung Psikolojisi Vakfı'nı kurdu. Ayrıca 1995'te kurulan Derinlik Psikolojisi Araştırma ve Eğitim Merkezi'nin de onursal başkanı oldu.[4]

Yayınlanmış olan çalışmaları masalların ve rüyaların yorumu, simya ve Orta Çağ'daki kutsal anlatılar, Flüeli Nikola'nın (1417-1487 arasında yaşamış İsviçreli bir aziz) görümleri, sonsuz gençlik ve Jung'un günümüzdeki anlamı üzerine bir biyografidir. Son konudaki çalışması 23 dile çevrilmiştir.[4]

Jung ile tanışma ve çalışma ortaklığı

Zürih'te, 1933'te 18 yaşındayken, bir sınıf arkadaşı ve Jung'un asistanının yeğeni olan Toni Wolff ile beraber yedi arkadaşıyla beraber, Jung tarafından Jung'un Zürih'teki şahsi mülkü Bollingen Kalesi'ne davet edilmiştir. O günün akşamı kardeşine ifade ettiği üzere, bu Franz için güçlü ve "hayatında dönemeç noktası olan karşılaşma" olmuştur.[2]

Buluşmada, Jung ve öğrencileri psikoloji üzerine tartışmıştırlar. Jung, "bilfiil (sembolik olarak değil) ayda yaşayan zihnen hasta kadın"[5] üzerine yorumlamasını getirdiği zaman bu Franz için gerçekliğin ikili bir katmanı olduğunun farkındalığına varmasına sebep olmuştur: Düşleri ve mitleriyle beraber psikolojik, iç dünya bizzat dış dünya kadar gerçek olmalıdır.[6]

Bollingen Kalesi (Jung tarafından kendisine ait arazi üzerinde inşa ettirilmiştir. Jung ile aynı amaçla doğayla beraber olmak ve inzivaya çekilebilecek bir yere sahip olmak adına Franz da Bollingen civarında benzer bir yapı inşa ettirmiştir.)

C. G. Jung'a psikanaliz eğitiminin maddi ve manevi karşılığını ödemek adına onun için Yunanca ve Latinceden metin çevirileri yapmıştır.[7] Diğerlerinin yanında iki asli simya el yazısının çevirisini yapmıştır: Aquinalı Thomas'a atfedilen Aurora Consurgens ve Musaeum Hermeticum. Metinler büyük oranda Arapça pasajlar içerdiğinden, Franz üniversitede Arapça dersleri de almıştır.[5]

1961'deki ölümüne Jung ile sürecek uzun süreli bir çalışma ortaklığının başlangıcı olmuştur bu. Beraberlikleri özellikle simya alanında yakın olmuştur. Söz konusu çalışmaların yalnızca çevirisini yapmakla kalmayıp aynı zamanda Aurora Consurgens'in kökeni ve psikolojik anlamı üzerlerine yorumlamalar da yürütmüştür. Eldeki Hristiyan-simya metninin bizzat Aquinalı Thomas tarafından yazıya döktürüldüğü varsayımını desteklemiştir.[8]

Jung'un "nesnel psişe" ya da "kolektif bilinçdışı" olarak adlandırdığı deneyim, hayatını ve bir o kadar da çalışmalarını etkilemiştir. Bilinçten bağımsız hareket eden bu özerk psişenin gerçekliğini anlamak üzerine çalışmalar vermiştir.

Filmler

Birçok yazılı eserinin yanında, von Franz, öğrencisi Fraser Boa ile beraber 1987 yılında "The Way of the Dream" [Rüyanın Yolu] isimli bir dizi film yapmıştır. 4 bölümlük televizyon dizisi "The Wisdom of the Dream"de [Rüyanın Bilgeliği], 1989 Londra'da bir röportaj vermiştir. Filmin metninin yazılı basımı da yapılmıştır: Seegaller, S. and Berger, M: Jung – the Wisdom of the Dream. London 1989.

Dersleri

1941-1944 yıllarında, Zürih'te, Psikoloji Kulübü'nde ortak üye olarak yer almıştır. Oradaki ilk başta 7 Haziran 1941'de Aziz Perpetua'nın görüleri üzerine dersler vermiştir ve bu dersler daha sonrasında genişletilip yazılı olarak von Franz'ın ilk kitabı "The Visions of Perpetua" (Perpetua'nın Görüleri) başlığıyla basılmıştır. Takip eden yıllarda Zürih Psikoloji Kulübü'nde birçok ders vermiştir. Bu dersler kitaplarının birçoğunun temeli olmuştur.

1944'te kulübün kütüphanecisi olarak görev almıştır.

1944'te kulübün tam teşkül üyesi olmuştur.

1948'de Zürih C. G. Jung Enstitüsü'nün ortak kurucusu olmuştur.

1974'te, birkaç öğrencisiyle beraber (René Malamud, Willi Obrist, Alfred Ribi, and Paul Walder) von Franz, "Stiftung für Jung'sche Psychologie"yi (Jungcu Psikoloji Vakfı) kurmuştur. Bu kurumun amacı, Jungcu derinlik psikolojisi alanının bulguları üzerine yapılan araştırmalar ve fikir tanıtımlarını desteklemektir. Kurum, Jungiana isimli bir derginin yayınlamasını da üstlenmiştir.

Peri Masallarının Yorumu

1935'te Hedwig von Beit, Marie-Louise von Franz'a, peri masalları üzerine bir kitap yazarken yarı zamanlı yardımını ister. Von Franz 9 yıllık çok zaman isteyen araştırma ve yorumlama işine girişmiş olur. Psikoloji problemlerle alakalı olarak peri masalları von Franz için gittikçe daha önemli hale gelmiştir. Söz konusu çalışma, Symbolik des Märchens (Peri Masallarının Sembolizmi) kitabında yayınlanmıştır.[2] Ancak bu çalışma (üç cilt) Hedwit von Beit'ın ismi altında yayınlanmıştır. Sonraki konuşmaları ve kitaplarında, von Franz, peri masallarını günlük yaşamla ilişkilendirir. Alfred Ribi'nin ifadesiyle, von Franz, pekâlâ peri masallarının psikolojik bilgeliğini ilk keşfeden ve ilk serimleyen kişi olarak kabul edilebilir.[5]

Von Franz'ın peri masalları yorumu, Jung'un peri masalları üzerine olan görüşü, peri masallarının insan ruhunun anlık ve saf olup ruhu yalnızca olduğu gibi ifade edebilecek olan ürünleri fikri üzerine atılmıştır.[9] Bu şu anlama gelir ki, von Franz, peri masallarına, ruhun gerçekliğini deneyimlemenin aşamalarından biri olarak bakmaktadır. "Kolektif bilinçdışı psişik sürecin en saf ve en basit dışavurumudurlar" ve "arketipleri en basit, en yalın ve en özlü biçiminde temsil ederler" çünkü mitler ve efsanelerden çok daha az oranda bilinçli malzemelerle harmanlanmıştırlar. "Bu en saf biçim içerisinde, arketipik imgeler, kolektif psişede gerçekleşen süreci anlama konusunda bize en iyi ipuçlarını sunarlar." "Peri masalı kendisinin en iyi açıklamasıdır; yani, onun anlamı hikayenin dizimiyle bağlanan motiflerinin bütünlüğünde ihtiva edilir. [...] Her peri masalı, bir dizi sembolik imgeler ve olaylar ile ifade edilen bir asli psikolojik anlamı barındıran nispeten kapalı bir sistemdir ve pekâlâ bunların içerisinde keşfi yapılabilir."

Şu sonuca vardım ki, tüm peri masalları bir ve aynı psişik olguyu betimlemeye yönelik güdülüm taşırlar fakat bu olgu o kadar kapsamlı ve tüm veçhelerinde kavranması bizim için o kadar zordur ki yüzlerce masal ve ozanın varyasyonuyla binlerce tekrarlaması, bu olgu bilince teslim edilene dek zorunlu kalmaktadır; hatta o zaman dahi izlek tüketilmiş değildir. Bu bilinmeyen olgu, Jung'un Kendilik dediği şeydir, ki bu da kolektif bilinçdışının psişik gerçekliği anlamına gelir. [...] Özünde her arketip, bilinçdışının daima bütün kolektivitesini temsil ettiği gibi, kolektif bilinçdışının yalnızca bir veçhesidir.[10]

Peri masalının kahramanları, bir birey ya da grubun arketipik temelini temsil eden arketipik figürler olarak alınırlar. "Kahraman, o kabile veya ulusun temel bütünlük örüntüsünden ayrıklaşmaya başladığı durumu tekrar sağlıklı duruma kavuşturur. Kahraman, Kendilik'in gereklilikleriyle uyum içinde olan [...] doğru işleyen bir Ben'i gösterip kanıtlayan [...] bir Ben modelidir"[10]

G. Isler daha detayla açıklar: "Hikayenin bütününde olduğu gibi kahraman figürü, başlangıçta yetersiz veya hatalı olan bilinç tutumunun eksiğini giderir. Başlangıçtaki ihtiyaç, ızdırap ve yetersizlik durumu, hikaye sonunda başlangıçtan daha bütünlüklü bir yapının kazanılmasıyla çözülür. Hüküm süren bilincin yenilenmesine (örn. genç kral ile ifade edilebilir) ve öncesine göre Kendilik'in taleplerine daha uygun bir psişik bütünlük ve tamlığa yönelmişliğe karşılık gelir bu." "Peri masalları, bireysel bilinci ama aynı zamanda da kolektif bilincin yetersiz gelen tutumunu ödünler, ki Avrupa kültüründe bu başlıca Hıristiyanlık tarafınca inşa edilmiştir." Kişisel ve öznel yorumlama yollarına karşı biçimde, kahramanın yazgısı bireysel nevroz olarak değil ama doğa tarafından insana gönderilen zorluklar ve tehlikeler olarak yorumlanmalıdır."[11]

Kaynakça

  1. ^ Kennedy-Xypolitas, Emmanuel (2006), "Chronology", in Kennedy-Xypolitas, The Fountain of the Love of Wisdom. An homage to Marie-Louise von Franz, Wilmette, ILlinois: Chiron Publ., pp. xxxv–xlii, ISBN 1-888602-38-4
  2. ^ a b c von Franz, Marie-Anne B. (2006). Some Biographic Data on Marie-Louise von Franz, in: Emmanuel Kennedy-Xypolitas (ed.): The Fountain of the Love of Wisdom. An homage to Marie-Louise von Franz,. Chiron, Illinois. ISBN 1-888602-38-4.
  3. ^ a b c IN REMEMBRANCE OF MARIE-LOUISE VON FRANZ1915-1998, Charles R. Card ve Vasile V. VMorariu, Journal of Interdisciplinary and Cross-Cultural Studies kaynağından arşivlenmiştir.
  4. ^ a b c d Kendisi adına hazırlanan web sitesinden biyografi sayfası 23 Ağustos 2018 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi., Jung psikolojisi vaktı tarafından Marie-Louis von Franz için hazırlanmış olan web sitesi
  5. ^ a b c The fountain of the love of wisdom : an homage to Marie-Louise von Franz. Marie-Luise von Franz, Emmanuel Kennedy. Wilmette, Ill.: Chiron Publications. 2006. ISBN 1-888602-38-4. OCLC 66526936. 
  6. ^ Marie-Louise von Franz : the classic Jungian and the classic Jungian tradition. James A. Hall, Daryl Sharp. Toronto: Inner City Books. 2008. ISBN 978-1-894574-23-5. OCLC 226999079. 
  7. ^ Kirsch, Thomas (2000). The Jungians : a comparative and historical perspective. Londra: Routledge. ISBN 0-203-17082-2. OCLC 48138668. 
  8. ^ Thomas, Aquinas, Saint,?-1274 (2000). Aurora consurgens : a document attributed to Thomas Aquinas on the problem of opposites in alchemy, a companion work to C.G. Jung's Mysterium coniunctions. Marie-Louise von Franz, R. F. C. Hull, A. S. B. Glover. Toronto: Inner City Books. ISBN 0-919123-90-2. OCLC 43634720. 
  9. ^ C. G. Jung: The Phenomoneology of the Sprit in Fairytales (1948). In: Collected Works, Vol. 9,I, (İngilizce). Princeton. 1980. s. 432. 
  10. ^ a b Franz, Marie-Luise von (1987). An introduction to the interpretation of fairy tales. Dallas: Spring Publications. ISBN 0-88214-101-5. OCLC 12749607. 
  11. ^ Lixfeld, Hannjost; Ranke, Kurt; Bausinger, Hermann (1987). "Enzyklopadie des Marchens. Handworterbuch zur historischen und vergleichenden Erzahlforschung". Jahrbuch für Volksliedforschung. 32: 180. doi:10.2307/849463. ISSN 0075-2789. 

İlgili Araştırma Makaleleri

Psikoloji veya Ruh bilimi, içgüdüsel davranışları ve zihni inceleyen bilimdir. Bilinçli ve bilinçsiz olayların yanı sıra daha çok duygu ve düşüncenin incelemesini içeren Psikoloji, çok kapsamlı bir bilimsel alandır. Bu alanda uzman olan ve aynı zamanda bilgi araştırması yapanlara psikolog denir. Psikologlar, beyinin ortaya çıkan özelliklerini ve ortaya çıkan özelliklerle bağlantılı tüm fenomenleri anlamaya çalışırlar ve bu şekilde daha geniş nöro-bilimsel araştırmacı grubuna katılırlar. Psikoloji bilimi, bir sosyal bilim olmasına rağmen aynı zamanda doğa bilimleri olarak da kategorize edilebilir. Özellikle beyin biyolojisi bilgisini oldukça kullanır ve geliştirir.

<span class="mw-page-title-main">Sigmund Freud</span> Psikanaliz biliminin kurucusu olan nörolog

Sigmund Freud veya doğum adı ile Sigismund Schlomo Freud, psikolojinin en önemli alt dallarından biri olan psikanaliz biliminin kurucusu olan Avusturya doğumlu Yahudi nörolog. Psikanaliz, hasta ile psikanalist arasında gerçekleşen diyalog yoluyla psikopatolojik vakaları tedavi etmekte kullanılan klinik yöntemidir. Hastaların zihinsel süreçlerinin bilinç dışı unsurlarla olan bağlantılarını ortaya çıkarmaya çalışır. Freud'a göre, bilinç dışına itimler yaşantıların kendileri değil, anıları üzerinde gerçekleşirler. Ancak söz konusu istekler gerçeğe dönüştürüldüğünde, daha doğrusu doyurulduğunda karşılaşılacak üzüntü ve pişmanlık duygusundan kaçınılmaktadır.

Din psikolojisi, insana özgü olan dinsel yaşamın psikolojik açıdan çeşitli yönlerini inceleyen bilim dalı. Diğer bir ifade ile din psikolojisi, dinin insan ruhundaki temel karakteristiklerini, davranışlara yansıyan etki durumlarını ele alır. Psikoloji duygu, düşünce ve davranışların bilimsel olarak araştırılmasını konu edinirken; din psikolojisi dinî duygu, düşünce ve davranışların araştırılmasını konu edinmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Carl Gustav Jung</span> İsviçreli psikiyatr, analitik psikolojinin kurucusu (1875–1961)

Carl Gustav Jung, İsviçreli psikiyatr. Analitik psikolojinin kurucusudur. Derinlik psikolojisinin Sigmund Freud ve Alfred Adler ile beraber üç büyük kurucusundan birisidir.

<span class="mw-page-title-main">Psikanaliz</span> Freudun çalışmaları üzerine kurulmuş bir psikolojik kuramlar ve yöntemler ailesi

Psikanaliz, kısmen bilinçdışı zihinle ilgilenen ve birlikte zihinsel bozukluklar için bir tedavi yöntemi oluşturan bir dizi teori ve terapötik tekniktir. Bu disiplin 1890'ların başında, çalışmaları kısmen Josef Breuer ve diğerlerinin klinik çalışmalarından kaynaklanan Sigmund Freud tarafından kurulmuştur. Freud, 1939'daki ölümüne kadar psikanaliz teorisini ve pratiğini geliştirmiş ve rafine etmiştir. Bir ansiklopedi maddesinde, psikanalizin temel taşlarını "bilinçdışı zihinsel süreçler olduğu varsayımı, bastırma ve direnç teorisinin kabulü, cinselliğin ve Oedipus kompleksinin öneminin takdir edilmesi" olarak tanımlamıştır. Freud'un meslektaşları Alfred Adler ve Carl Gustav Jung, psikanalizin bireysel psikoloji (Adler) ve analitik psikoloji (Jung) olarak adlandırdıkları dallarını geliştirdiler, ancak Freud'un kendisi bunlara yönelik bir dizi eleştiri yazdı ve bunların psikanaliz biçimleri olduğunu kesinlikle reddetti. Psikanaliz daha sonra Erich Fromm, Karen Horney ve Harry Stack Sullivan gibi neo-Freudyen düşünürler tarafından farklı yönlerde geliştirilmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Transpersonel psikoloji</span>

Transpersonel psikoloji, insan zihninin aşkın veya ruhsal yönleri üzerinde araştırmalar yapan psikoloji okulu.

Kişilik psikolojisi, bireylerin kendilerine özgü davranış, düşünce ve duygu biçimleriyle ilgilenir.

Yönelimsellik, Stanford Encyclopedia of Philosophy tarafından, "zihnin bir şeyin, özelliğin veya vaziyetin üzerine eğilme, yerine geçme veya onları temsil etme gücü" şeklinde tanımlanmıştır. Terim zihnin tasarımlar oluşturma yeteneğine işaret eder ve niyet ile karıştırılmamalıdır. Terim, Orta Çağ'ın Skolastik felsefesinin sona ermesiyle beraber tartışma gündeminden düşmüş fakat yakın dönemde empirist psikolog Franz Brentano tarafından yeniden ele alınmış ve Edmund Husserl tarafından benimsenmiştir. Kavram bugün dil ve zihin felsefecileri için gündemdeki bir meseledir. En erken yönelimsellik teorisi, Aziz Anselmus'un Tanrı'nın varlığına dair ontolojik kanıtıyla ve anlama yetisinde var olan nesneler ile gerçeklikte var olan nesneler arasındaki ayrım hakkındaki ilkeleriyle ilişkilendirilir.

Carl Jung arketiplerin kolektif bilinçaltından gelen evrensel ve kadim model ve imgeler olduğunu ve içgüdünün psişik karşılığı olduğunu ortaya koymuştur. Bunlar imge olarak bilinç düzeyine çıktığında ya da dış dünya ile olan etkileşim sırasında davranışlarla gerçeğe dönüşen, atalarımızdan kalıtımla gelen potansiyellerdir. Otonom ve saklı olan arketipler bilinç düzeyine çıktıklarında bireylere ve içinde yaşadıkları kültürlere özgü olarak ifadeye dönüşürler. Jung psikolojisi'nde arketipler, kolektif bilinçaltının oldukça gelişmiş ögeleridir. Arketiplerin varlığı ancak masallardan, sanattan, mitlerden, dinden ya da rüyalardan dolaylı olarak çıkarsanır.

Sağlık psikolojisi bir tıbbi psikoloji altdalıdır. Sağlık, hastalık ve sağlık hizmetlerindeki psikolojik ve davranışsal süreçlerin incelenmesidir. Psikolojik, davranışsal ve kültürel faktörlerin fiziksel sağlık ve hastalığa nasıl katkıda bulunduğunu anlamakla ilgilenir. Psikolojik faktörler sağlığı doğrudan etkileyebilir. Örneğin, hipotalamik-hipofiz-adrenal ekseni etkileyen kronik olarak meydana gelen çevresel stres faktörleri kümülatif olarak sağlığa zarar verebilir. Davranışsal faktörler de bir kişinin sağlığını etkileyebilir. Örneğin, belirli davranışlar zamanla zararlı olabilir veya sağlığa iyi gelebilir. Sağlık psikologları biyopsikososyal bir yaklaşım benimser. Başka bir deyişle, sağlık psikologları sağlığı sadece biyolojik süreçlerin değil, aynı zamanda psikolojik, davranışsal ve sosyal süreçlerin ürünü olarak anlarlar.

Psikoloji temel bilimi, psikoloji alanında yapılan araştırmaların bazıları, uygulanan psikolojik disiplinlerde yapılan araştırmalardan daha "temel" dir ve doğrudan bir uygulaması yoktur. Psikoloji içerisindeki temel bilim yönelimini yansıttığı düşünülen alt disiplinler arasında biyolojik psikoloji, bilişsel psikoloji, nöropsikoloji vb. alt dallar sayılabilmektedir. Bu alt disiplinlerdeki araştırmalar, metodolojik titizlik ile karakterizedir. Psikolojinin temel bilim olarak kaygı, davranış, biliş ve duyguların altında yatan yasaları ve süreçleri anlamaktır. Temel bilim olarak psikoloji, uygulamalı psikoloji için bir temel sağlar. Uygulamalı psikoloji, aksine, temel psikolojik bilimlerin ortaya koyduğu psikolojik ilkelerin ve teorilerin uygulanmasını içerir; bu uygulamalar zihinsel ve fiziksel sağlık ayrıca eğitim gibi alanlarda sorunların üstesinden gelmeyi veya refahı artırmayı amaçlamaktadır.

Bu liste dikkate değer psikologları ve psikoloji alanında önemli katkıda bulunan insanları gösterir. Liste söz konusu olan kişilerin soyadlarının alfabetik sıralanması sonucu oluşturulmuştur.

<span class="mw-page-title-main">Emma Jung</span>

Emma Jung İsviçreli bir Jung analisti, psikolog ve yazar. Carl Jung ile evlenerek onun önde gelen psikiyatrist ve analitik psikolojinin kurucusu olmasını sağladı ve birlikte beş çocuk sahibi oldular. Hayatının sonuna kadar onun "entelektüel editörü" olmuştur. Ölümünden sonra Jung onu "bir kraliçe" olarak tanımlamıştır.

The Collected Works of CG Jung'un 13. cildi olan Alchemical Studies, Carl Jung'un 1929 yılından itibaren simyaya olan yoğun ilgisinin izini süren beş uzun makalesinden oluşur.

<span class="mw-page-title-main">Yahudi Meryem</span>

Meryem veya Yahudi Meryem, aynı zamanda Kâhin Meryem ya da Kıptî Meryem Yunan simya geleneği temsilcileri ve Panopolisli Zosimos'un çalışmalarıyla tanınan erken dönem simyacılardan biridir. Zosimos'un aktardıkları kapsamında İskenderiye'de milattan önce birinci ve üçüncü yüzyıllar arasında yaşamıştır. Birinci yüzyıldan daha erkene dayanmayan çalışmaları nedeniyle French, Taylor ve Lippman tarafından ilk simya yazarlarından biri olarak kabul edilmektedir.

Rubedo, simyacılar tarafından magnum opus'larındaki dördüncü ve son ana kısımı tanımlamak için kabul edilen "kırmızılık" anlamına gelen Latince bir kelimedir. Rubedo simyasal başarıyı ve büyük işin sonunu işaret ettiğinden, hem altın hem de felsefe taşı kırmızı renkle ilişkilendirilmiştir. Rubedo, Yunanca da iosis kelimesiyle de bilinir.

<span class="mw-page-title-main">Aurora consurgens</span> bu yüzden Thomas Aquinas lehine olaylar vardır

Aurora consurgens; bazı el yazmalarında kendisine eşlik eden zengin resimlendirmelerle ünlü, 15. yüzyıldan kalma bir simya incelemesidir. Geçen yüzyılda metin daha çok "Sahte Aquinas" olarak anılırken, bazı el yazmalarında orijinal olarak atfedildiği Thomas Aquinas'ın lehine olan argümanlar da vardır. Latinceden İngilizceye çevrilen başlık "Yükselen şafak"tır.

Psikoloji ve Simya, C. G. Jung'un Toplu Eserleri'nin 12.cildidir, Carl Jung'un simya, Hıristiyan dogması ve psikolojik sembolizm arasındaki analojileri incelemesidir.

<span class="mw-page-title-main">Charlotte Bühler</span> Amerikalı psikolog

Charlotte Bühler Alman - Amerikan gelişim psikoloğuydu.

<span class="mw-page-title-main">Toni Wolff</span>

Toni Anna Wolff İsviçreli bir Jung analisti ve Carl Jung'un yakın işbirlikçisiydi. Analitik kariyeri boyunca Wolff, kendi adı altında nispeten az yayın yaptı, ancak Jung'un anima, animus ve persona gibi en iyi bilinen kavramlarından bazılarının yanı sıra psikolojik tipler teorisini belirlemesi, tanımlaması ve isimlendirmesinde yardımcı oldu. En bilinen makalesi, dişi psikolojinin dört "tipi" veya yönü üzerine bir denemedir: Amazon, Anne, Hetaira ve Medyal Kadın.