İçeriğe atla

Manyetit

Manyetit, spinal yapısındaki ferrimanyetik, Fe3O4 formülüyle gösterilen demir mineralidir. Ferro-ferrik oksit olarak da bilinen manyetit ayrıca demir 2-3 oksit olarak da adlandırılır. Kimyasal formülü FeO.Fe2O3 şeklinde de yazılmaktadır. Bu gösterim demirin iki farklı değerliğe aynı anda (2+ ve 3+) sahip olduğunu göstermektedir. Manyetik özelliğini 858 K'in üzerinde kaybetmektedir.

Bolivyada bulunan bir manyetit.

Manyetit bir kaya mineralidir ve Fe3O4 kimyasal formülü ile ana demir cevherlerinden birini oluşturur. Demirin oksitlerinden biridir ve ferrimanyetiktir; bir mıknatısa çekilir, kalıcı bir mıknatıs haline gelmesi için de mıknatıslanabilir. Dünya üzerinde doğal olarak bulunan tüm minerallerin en manyetiğidir.[1][2] Doğal olarak mıknatıslanmış lodestone adı verilen manyetit parçaları, eski insanların ilk olarak manyetizmanın özelliğini keşfettikleri küçük demir parçalarını çekecek durumdadır, bugün demir cevheri olarak çıkarılmaktadır.

Hemen hemen tüm magmatik ve metamorfik kayaçlarda küçük manyetit taneleri oluşmaktadır. Manyetit siyah veya kahverengimsi siyahtır, metalik bir parlaklığa sahiptir, 5–6 Mohs sertliğine sahiptir ve siyah bir çizgi bırakır.[1]

Kimyasal IUPAC adı demir oksit ve ortak kimyasal adı demir-ferrik oksittir.

Özellikleri

Magmatik kayaçlara ek olarak, manyetit şeritli demir oluşumları da dahil olmak üzere sedimanter kayaçlarda ve hem zararlı taneler hem de manyetofosiller olarak göl ve deniz çökeltilerinde meydana gelir. Manyetit nanoparçacıkların topraklarda oluştuğu düşünülmektedir, burada muhtemelen hızla maghemite oksitlenirler.[3]

Kristal yapı

Manyetitin kimyasal bileşimi Fe2 + Fe23 + O42−'dir. Yapısının ana detayları 1915 yılında açığa kavuşmuştır. X ışını kırınımı kullanılarak elde edilen ilk kristal yapılardan biridir. Yapı ters spinel olup O2− iyonları yüz merkezli bir kübik kafes oluşturur. Geçiş bölgelerini işgal eden demir katyonlarıdır. Fe3 + katyonlarının yarısı tetrahedral bölgeleri, diğer yarısı Fe2 + katyonları ile birlikte oktahedral bölgeleri işgal eder. Birim hücre 32 02 iyondan oluşur ve birim hücre uzunluğu a = 0.839 nm'dir.[4]

Manyetit hem demir içeren hem de demir içeren demir içerir ve orta düzeyde oksijen bulunabilirliği içeren ortamlar gerektirir.[5]

Manyetit diğer iki demir oksitten farklıdır, çünkü hem iki değerlikli hem de üç değerlikli demir içerir.[4]

Spinel grubunun bir üyesi olarak manyetit, ulvospinel (Fe2TiO4), hersinit (FeAl2O4) ve kromit (FeCr2O4) dahil olmak üzere benzer şekilde yapılandırılmış minerallerle katı çözeltiler oluşturabilir. Tiif manyetit olarak da bilinen titanomagnetit, manyetit ve ulvospinel arasında birçok mafik magmatik kayaçta kristalize olan katı bir çözeltidir. Titanomagnetit, soğutma sırasında oksiksolüsyona uğrayabilir, bu da manyetit ve ilmenitin büyümesine neden olur.

Kristal morfolojisi ve büyüklüğü

Doğal ve sentetik manyetit en çok {111} düzlemle sınırlanan oktahedral kristaller ve eşkenar dörtgen-dodekahedra olarak görülür. Eşleştirme {111} düzleminde gerçekleşir.

Manyetit birim hücresi. Gri küreler oksijen, yeşil iki değerlikli demir, mavi üç değerlikli demirdir. Ayrıca oktahedral boşlukta (açık mavi) ve tetrahedral boşlukta (gri) bir demir atomu gösterilmiştir.

Hidrotermal sentez genellikle 10 mm genişliğinde tek oktahedral kristaller üretir. 416-800 °C'de 0.1M HI veya 2M NH4Cl gibi mineralleştiriciler ve 0.207 MPa'da manyetit, şekilleri eşkenar dörtgen-dodekrahedra formlarının bir kombinasyonu olan kristaller olarak büyür.[4] Kristaller normalden daha yuvarlaktır. Daha yüksek formların ortaya çıkması yuvarlak kristallerdeki alt yüzey / hacim oranının neden olduğu yüzey enerjilerindeki azalmanın bir sonucu olarak değerlendirilmiştir.

Tepkiler

Manyetit, kayaçların oluştuğu koşulları anlamada önem oluşturur. Manyetit, hematit üretmek için oksijen ile reaksiyona girer ve mineral çifti, oksijen fugasitesini kontrol edebilen bir tampon oluşturur. Yaygın olarak, magmatik kayaçlar hem titanomagnetit hem de hemoilmenit veya titanohematitin katı çözeltilerini içerir. Mineral çiftlerinin bileşimleri, magmanın oksitlenmenin nasıl olduğunu hesaplamak için kullanılır (yani, magmanın oksijen fugasitesi): Magmalarda bir dizi oksitleyici koşul bulunur ve oksidasyon durumu, magmaların fraksiyonel kristalleşme ile nasıl gelişebileceğini belirlemeye yardımcı olur. Manyetit ayrıca peridotitlerden ve dunitlerden serpantinleşme ile üretilir.[4]

Manyetik özellikler

Lodestones, manyetik pusulanın erken bir formu olarak kullanılmıştır. Manyetit tipik olarak kayalarda baskın manyetik imzayı taşır ve bu nedenle plaka tektoniklerini anlamada önemli bir bilim ve manyetohidrodinamik ve diğer bilimsel alanlar için tarihi verilerdir, paleomanyetizma için kritik bir araçtır.

Manyetit ve ilmenit, hematit ve ulvospinel gibi diğer demir oksit mineralleri arasındaki ilişkiler çok çalışılmıştır; bu mineraller ve oksijen arasındaki reaksiyonlar manyetitin Dünya'nın manyetik alanının kaydını nasıl ve ne zaman koruduğunu etkiler.

Düşük sıcaklıklarda manyetit, monoklinik bir yapıdan Verwey geçişi olarak bilinen kübik bir yapıyı kristal yapı faz geçişine uğratır. Optik çalışmalar, bu metalin izolatöre geçişinin keskin olduğunu ve 120 K civarında gerçekleştiğini göstermektedir.[6] Verwey geçişi tane büyüklüğü, etki alanı durumu, basınç,[7] ve demir-oksijen stokiyometrisine bağlıdır. Verwey geçişinin yakınında 130 K civarında bir izotropik nokta oluşur, bu noktada manyetokristal anizotropi sabitinin işareti pozitiften negatife değişir.[8] Manyetitin Curie sıcaklığı 858 K'dır (585 °C; 1,085 °F).

Manyetit yeterince büyükse, manyetik yoğunlukları ölçen bir manyetometre kullanılarak aeromanyetik araştırmalarda bulunabilir.[9]

Mevduat dağılımı

Manyetit bazen sahil kumu içinde büyük miktarlarda bulunur. Bu tür siyah kumlar (mineral kumları veya demir kumları) Hong Kong'daki Lung Kwu Tan; California, ABD; ve Yeni Zelanda'nın Kuzey Adası'nın batı kıyısında bulunur. Kayalardan aşınmış olan manyetit, nehirler tarafından sahile taşınır ve dalga hareketi ve akımlarla konsantre edilir. Şeritli demir oluşumlarında büyük tortular bulunmuştur. Bu tortul kayaçlar Dünya atmosferinin oksijen içeriğindeki değişiklikleri çıkarmak için kullanılmıştır.[10]

Kuvars sahil kumu (Chennai, Hindistan) manyetit ve diğer ağır mineraller.

Şili'nin Atacama bölgesinde büyük manyetit yatakları da bulunur; Uruguay'ın Sevgililer bölgesi; Kiruna, İsveç; Batı Avustralya'daki Pilbara, Midwest ve Kuzey Goldfield bölgeleri; Güney Avustralya'daki Eyre Yarımadası; Yeni Güney Galler Tallawang bölgesi; ve ABD'nin New York'un Adirondack bölgesinde aynı şekildedir. Moritanya'nın en yüksek dağı olan Kediet ej Jill, tamamen mineralden yapılmıştır. Mevduat ayrıca Norveç, Almanya, İtalya, İsviçre, Güney Afrika, Hindistan, Endonezya, Meksika, Hong Kong ve Oregon, New Jersey, Pennsylvania, Kuzey Carolina, Batı Virginia, Virginia, New Mexico, Utah ve Colorado'da da bulunur. Birleşik Devletler' in 2005 yılında bir keşif şirketi olan Cardero Resources, Peru'da büyük bir manyetit taşıyan kumul yatağı keşfetmiştir. Kumul alanı 250 kilometrekarelik bir alanı kaplar ve en yüksek kumul çöl tabanından 2.000 metreden (6.560 ft) yüksektir. Kum %10 manyetit içerir.[11]

Yeterince büyük miktarlarda manyetit pusula navigasyonunu etkileyebilir. Tazmanya'da, pusulaları büyük ölçüde etkileyebilecek yüksek mıknatıslanmış kayalara sahip birçok alan vardır. Tazmanya'da navigasyon sorunlarını en aza indirmek için pusula kullanırken ekstra adımlar ve tekrarlanan gözlemler gereklidir.[12]

Kübik bir alışkanlığa sahip manyetit kristalleri sadece bir yerde bulunmuştur: Balmat, St. Lawrence County, New York.[13]

Manyetit ayrıca biyo-mineralizasyon nedeniyle fosillerde de bulunur ve ‘’manyetofosiller’' olarak adlandırılır, meteorlardan gelen uzayda kökenleri olan manyetit örnekleri de vardır.[14]

Biyolojik olaylar

Biyomanyetizma genellikle organizmalarda yaygın olarak bulunan manyetitin biyojenik kristallerinin varlığı ile ilişkilidir. Bu organizmalar, bakterilerden (örneğin, Magnetospirillum magnetotacticum) türlere bağlı olarak farklı organlarda manyetit kristalleri (ve manyetik olarak hassas diğer bileşiklerin) bulunduğu insanlar dahil hayvanlara kadar uzanmaktadır.[15][16] Biyomıknatıslar zayıf manyetik alanların biyolojik sistemler üzerindeki etkilerini açıklamaktadır. Ayrıca elektrik ve manyetik alanlarda (galvanotaksi) hücresel duyarlılığın kimyasal bir temeli de vardır.[17]

Gammaproteobacteria'da manyetit manyetozomları.

Saf manyetit parçacıkları, çeşitli manyetotaktik bakteri türleri tarafından üretilen manyetozomlarda biyo-mineralize edilir. Manyetozomlar, bakteriler tarafından navigasyon için kullanılan uzun yönlendirilmiş manyetit parçacık zincirlerinden oluşur.

Bu bakterilerin ölümünden sonra, manyetozomlardaki manyetit parçacıkları tortularda manyetofosil olarak korunabilir. Manyetotaktik olmayan bazı anaerobik bakteri türleri, amorf ferrik oksidi manyetite indirgeyerek oksijensiz sedimanlarda manyetit oluşturabilir.[18]

Birkaç kuş türünün manye-alıcılık için üst gagada manyetit kristalleri içerdiği bilinmektedir (29) (retinadaki kriptokromlarla birlikte). ortam manyetik alanının yönünü, polaritesini ve büyüklüğünü algılama becerisi sağlar.[19]

Bir yumuşakça türü olan chitons, radula olarak bilinen, manyetit kaplı dişler veya diş dişleriyle kaplı bir dil yapısına sahiptir. Manyetitin sertliği yiyeceklerin parçalanmasına yardımcı olur ve manyetik özellikleri de ayrıca navigasyona yardımcı olabilir. Biyolojik manyetit, organizmanın maruz kaldığı manyetik alanlar hakkında bilgi depolayarak potansiyel olarak bilim insanlarının göçü hakkında bilgi edinmesine izin verebilir. Organizma veya zaman içinde Dünya'nın manyetik alanındaki değişiklikler hakkında bilgi verir.[20]

İnsan beyni

Doku örneklerinin elektron mikroskobu taramaları, vücudun kendi hücreleri tarafından üretilen manyetit ile havadaki kirlilikten emilen manyetit, doğal formların pürüzlü ve kristal halini alırken, manyetit kirliliği yuvarlak nanoparçacıklar olarak ortaya çıkabilir. Potansiyel olarak insan sağlığı tehlikesi olan havadaki manyetit, kirliliğin (özellikle yanma) bir sonucudur. Bu nanoparçacıklar, beyindeki manyetit konsantrasyonunu artırarak koku alma siniri yoluyla beyne gidebilirler. Bazı beyin örneklerinde, nanoparçacık kirliliği doğal parçacıklardan 100: 1 kadar daha fazladır ve bu tür kirlilik kaynaklı manyetit parçacıkları anormal sinirsel bozulmaya bağlanabilir.

Bir çalışmada, karakteristik nanopartiküller 37 kişinin beyninde bulundu: Bunlardan 29'u, 3 ila 85 yaşlarında, önemli bir hava kirliliği sıcak noktası olan Mexico City'de yaşadı ve öldü. 62-92 yaşlarındaki sekiz kişi de Manchester'dan geldi ve bazıları nörodejeneratif hastalıkların şiddetleri nedeniyle öldü.[21] Lancaster Üniversitesi'nden Prof. Barbara Maher tarafından yönetilen ve Ulusal Bilimler Akademisi Bildiriler Kitabı'nda yayınlanan araştırmacılara göre, bu parçacıklar Alzheimer hastalığı gibi hastalıklara makul bir şekilde katkıda bulunabilir.

Nedensel bir bağlantı kurulmamasına rağmen, laboratuvar çalışmaları manyetit gibi demir oksitlerin beyindeki Alzheimer hastalığına bağlı protein plaklarının bir bileşeni olduğunu göstermektedir.[22]Alzheimer hastalarında beynin bazı kısımlarında artmış demir seviyeleri, özellikle manyetik demir bulunmuştur. Demir konsantrasyonlarındaki değişiklikleri izlemek, manyetit ve ferritin arasındaki ilişki nedeniyle semptomların başlamasından önce nöron kaybını ve nörodejeneratif hastalıkların gelişimini tespit etmeyi mümkün kılabilir.[23]

Dokuda, manyetit ve ferritin, kontrast oluşturan manyetik rezonans görüntüleme (MRI) ile etkileşime girecek küçük manyetik alanlar üretebilir. Huntington hastalarında artmış manyetit seviyeleri görülmemiştir; bununla birlikte, çalışma farelerinde yüksek seviyeler bulunmuştur. Uygulamalar Yüksek demir içeriği nedeniyle manyetit uzun süredir önemli bir demir cevheri olmuştur. Yüksek fırınlarda çeliğe dönüştürmek için pik demire veya sünger demire indirgenir. Manyetik kayıt Manyetik asetat bant kullanılarak ses kaydı 1930'larda geliştirildi. Alman manyetofonunda kayıt ortamı olarak manyetit tozu kullanıldı. II. Dünya Savaşı'nın ardından 3M Şirketi Alman tasarımı üzerine çalışmaya devam etti. 1946'da 3M araştırmacıları, manyetiti gama ferrik oksit (γ-Fe2O3) iğne şeklindeki parçacıkları ile değiştirerek kübik kristallerin tozlarını kullanan manyetit bazlı bandı geliştirebileceklerini keşfettiler.[24]

Kataliz

Dünya enerji bütçesinin yaklaşık% 2-3'ü, manyetit türevi katalizörlere dayanan azot fiksasyonu için Haber Prosesine tahsis edilmiştir. Endüstriyel katalizör, genellikle yüksek saflıkta manyetitin azaltılmasıyla elde edilen ince öğütülmüş demir tozundan elde edilir. Toz haline getirilmiş demir metal, tanımlı bir tanecik boyutuna sahip manyetit veya wüstit vermek üzere yakılır (oksitlenir). Manyetit (veya wüstit) parçacıkları daha sonra kısmen indirgenir ve işlemdeki oksijenin bir kısmı giderilir. Elde edilen katalizör parçacıkları, bir wüstit kabuğuna yerleştirilmiş bir manyetit çekirdeğinden oluşur ve bu da demir metalin bir dış kabuğu ile çevrelenir. Katalizör, indirgeme sırasında kütle hacminin büyük bir kısmını muhafaza eder, bu da bir katalizör olarak etkinliğini arttıran, oldukça gözenekli, yüksek yüzeyli bir malzeme ile sonuçlanır.[25][26]

Manyetit nanopartiküller

Manyetit mikro ve nanopartiküller biyomedikalden çevreye kadar çeşitli uygulamalarda kullanılmaktadır. Bir kullanım su arıtmadadır: yüksek gradyanlı manyetik ayırmada, kontamine suya sokulan manyetit nanoparçacıkları, askıdaki partiküllere (örneğin katılar, bakteriler veya plankton) bağlanır ve sıvının dibine yerleşerek kirleticilerin çıkarıldı ve manyetit parçacıkları geri dönüştürülüp yeniden kullanılacak.[27] Bu yöntem radyoaktif ve kanserojen partiküllerle de çalışarak, su sistemlerine giren ağır metaller durumunda önemli bir temizleme aracı olmasını sağlar.[28] Bu ağır metaller, ülke çapında kullanımda olan çeşitli endüstriyel süreçler nedeniyle havzalara girebilir. Kirletici maddeleri vatandaşlar için potansiyel içme suyundan çıkarabilmek, kirlenmiş su içmekle ilişkili sağlık risklerini büyük ölçüde azalttığı için önemli bir uygulamadır. Manyetik nanoparçacıkların bir başka uygulaması ferrofluidlerin yaratılmasıdır. Bunlar oynamak için eğlenceli olmasının yanı sıra çeşitli şekillerde kullanılır. Ferrofluidler insan vücudunda hedefli ilaç dağıtımı için kullanılabilir. İlaç moleküllerine bağlı partiküllerin mıknatıslanması, çözeltinin vücudun istenen alanına "manyetik olarak sürüklenmesine" izin verir. Bu, bir bütün olarak vücuttan ziyade vücudun sadece küçük bir bölgesinin tedavisine izin verir ve diğer şeylerin yanı sıra kanser tedavisinde oldukça faydalı olabilir. Ferrofluidler ayrıca manyetik rezonans görüntüleme (MRI) teknolojisinde de kullanılmaktadır.[29]

Kömür madenciliği endüstrisi

Kömürün atıklardan ayrılması için yoğun orta banyolar kullanıldı. Bu teknik, kömür (m³ başına 1.3-1.4 ton) ve şeyller (m³ başına 2.2-2.4 ton) arasındaki yoğunluk farkını kullanmıştır. Ara yoğunlukta (manyetitli su) bir ortamda, taşlar düşer ve kömür yüzer.[30]

Galeri


Krem renkli feldispat kristalleri üzerinde 1.8 cm'ye kadar manyetit oktahedral kristaller, yer: Cerro Huañaquino, Potosí Bölümü, Bolivya
Süper keskin kristallere sahip manyetit, yüzlerinde epitaksiyal yükselmeler.
Kontrastlı kalkopirit matrisinde alpin kalitesinde manyetit.
Lawrence County, New York nadir bir kübik alışkanlığı ile manyetit.


Kaynakça

  1. ^ a b Hurlbut, Cornelius Searle; W. Edwin Sharp; Edward Salisbury Dana (1998). Dana's minerals and how to study them. John Wiley and Sons. pp. 96. ISBN 978-0-471-15677-2.
  2. ^ Harrison, R. J.; Dunin-Borkowski, RE; Putnis, A (2002). "Direct imaging of nanoscale magnetic interactions in minerals". Proceedings of the National Academy of Sciences. 99 (26): 16556–16561. Bibcode:2002PNAS...9916556H. doi:10.1073/pnas.262514499. PMC 139182. PMID 12482930
  3. ^ Maher, B. A.; Taylor, R. M. (1988). "Formation of ultrafine-grained magnetite in soils". Nature. 336 (6197): 368–370. Bibcode:1988Natur.336..368M. doi:10.1038/336368a0.
  4. ^ a b c d Cornell; Schwertmann (1996). The Iron Oxides. New York: VCH. pp. 28–30. ISBN 978-3-527-28576-1.
  5. ^ Kesler, Stephen E.; Simon, Adam F. (2015). Mineral resources, economics and the environment (2nd ed.). Cambridge, United Kingdom: Cambridge University Press. ISBN 9781107074910. OCLC 907621860.
  6. ^ Gasparov, L. V.; et al. (2000). "Infrared and Raman studies of the Verwey transition in magnetite". Physical Review B. 62 (12): 7939. arXiv:cond-mat/9905278. Bibcode:2000PhRvB..62.7939G. CiteSeerX 10.1.1.242.6889. doi:10.1103/PhysRevB.62.7939.
  7. ^ Gasparov, L. V.; et al. (2005). "Magnetite: Raman study of the high-pressure and low-temperature effects". Journal of Applied Physics. 97 (10): 10A922. arXiv:0907.2456. Bibcode:2005JAP....97jA922G. doi:10.1063/1.1854476. 10A922.
  8. ^ Gubbins, D.; Herrero-Bervera, E., eds. (2007). Encyclopedia of geomagnetism and paleomagnetism. Springer Science & Business Media.
  9. ^ Magnetic Surveys". Minerals Downunder. Australian Mines Atlas. 2014-05-15. Retrieved 2018-03-23.
  10. ^ Klein, C. (1 October 2005). "Some Precambrian banded iron-formations (BIFs) from around the world: Their age, geologic setting, mineralogy, metamorphism, geochemistry, and origins". American Mineralogist. 90 (10): 1473–1499. Bibcode:2005AmMin..90.1473K. doi:10.2138/am.2005.1871
  11. ^ Moriarty, Bob (5 July 2005). "Ferrous Nonsnotus". 321gold. Retrieved 15 November 2018.
  12. ^ Leaman, David. "Magnetic Rocks - Their Effect on Compass Use and Navigation in Tasmania" (PDF).
  13. ^ "The mineral Magnetite". Minerals.net.
  14. ^ Barber, D. J.; Scott, E. R. D. (14 May 2002). "Origin of supposedly biogenic magnetite in the Martian meteorite Allan Hills 84001". Proceedings of the National Academy of Sciences. 99 (10): 6556–6561. Bibcode:2002PNAS...99.6556B. doi:10.1073/pnas.102045799. PMC 124441. PMID 12011420.
  15. ^ Wiltschko, Roswitha; Wiltschko, Wolfgang (2014). "Sensing magnetic directions in birds: radical pair processes involving cryptochrome". Biosensors. 4 (3): 221–42. doi:10.3390/bios4030221. PMC 4264356. PMID 25587420. Lay summary. Birds can use the geomagnetic field for compass orientation. Behavioral experiments, mostly with migrating passerines, revealed three characteristics of the avian magnetic compass: (1) it works spontaneously only in a narrow functional window around the intensity of the ambient magnetic field, but can adapt to other intensities, (2) it is an "inclination compass", not based on the polarity of the magnetic field, but the axial course of the field lines, and (3) it requires short-wavelength light from UV to 565 nm Green.
  16. ^ Kirschvink, Joseph; et al. (1992). "Magnetite biomineralization in the human brain". Proceedings of the National Academy of Sciences of the USA. 89 (16): 7683–7687. Bibcode:1992PNAS...89.7683K. doi:10.1073/pnas.89.16.7683. PMC 49775. PMID 1502184. Lay summary. Using an ultrasensitive superconducting magnetometer in a clean-lab environment, we have detected the presence of ferromagnetic material in a variety of tissues from the human brain.
  17. ^ Nakajima, Ken-ichi; Zhu, Kan; Sun, Yao-Hui; Hegyi, Bence; Zeng, Qunli; Murphy, Christopher J; Small, J Victor; Chen-Izu, Ye; Izumiya, Yoshihiro; Penninger, Josef M; Zhao, Min (2015). "KCNJ15/Kir4.2 couples with polyamines to sense weak extracellular electric fields in galvanotaxis". Nature Communications. 6: 8532. Bibcode:2015NatCo...6.8532N. doi:10.1038/ncomms9532. PMC 4603535. PMID 26449415. Lay summary. Taken together these data suggest a previously unknown two-molecule sensing mechanism in which KCNJ15/Kir4.2 couples with polyamines in sensing weak electric fields.
  18. ^ Lovley, Derek; Stolz, John; Nord, Gordon; Phillips, Elizabeth. "Anaerobic production of magnetite by a dissimilatory iron-reducing microorganism" (PDF). geobacter.org. US Geological Survey, Reston, Virginia 22092, USA Department of Biochemistry, University of Massachusetts, Amherst, Massachusetts 01003, USA. Retrieved 9 February 2018.
  19. ^ Wiltschko, Roswitha; Stapput, Katrin; Thalau, Peter; Wiltschko, Wolfgang (2010). "Directional orientation of birds by the magnetic field under different light conditions". Journal of the Royal Society, Interface. 7 (Suppl 2): S163–77. doi:10.1098/rsif.2009.0367.focus. PMC 2843996. PMID 19864263. Lay summary. Compass orientation controlled by the inclination compass ...allows birds to locate courses of different origin
  20. ^ Bókkon, Istvan; Salari, Vahid (2010). "Information storing by biomagnetites". Journal of Biological Physics. 36 (1): 109–20. arXiv:1012.3368. Bibcode:2010arXiv1012.3368B. doi:10.1007/s10867-009-9173-9. PMC 2791810. PMID 19728122.
  21. ^ BBC Environment:Pollution particles 'get into brain'
  22. ^ ^ Jump up to:a b c Qin, Y., Zhu, W., Zhan, C. et al. J. Huazhong Univ. Sci. Technol. [Med. Sci.] (2011) 31: 578.
  23. ^ Magnetite Nano-Particles in Information Processing: From the Bacteria to the Human Brain Neocortex - ISBN 9781-61761-839-0
  24. ^ Schoenherr, Steven (2002). "The History of Magnetic Recording". Audio Engineering Society.
  25. ^ Jozwiak, W. K.; Kaczmarek, E.; et al. (2007). "Reduction behavior of iron oxides in hydrogen and carbon monoxide atmospheres". Applied Catalysis A: General. 326: 17–27. doi:10.1016/j.apcata.2007.03.021.
  26. ^ Appl, Max (2006). "Ammonia". Ullmann's Encyclopedia of Industrial Chemistry. Weinheim: Wiley-VCH. doi:10.1002/14356007.a02_143.pub2.
  27. ^ Blaney, Lee (2007). "Magnetite (Fe3O4): Properties, Synthesis, and Applications". The Lehigh Review. 15 (5).
  28. ^ Rajput, Shalini; Pittman, Charles U.; Mohan, Dinesh (2016). "Magnetic magnetite (Fe 3 O 4 ) nanoparticle synthesis and applications for lead (Pb 2+ ) and chromium (Cr 6+ ) removal from water". Journal of Colloid and Interface Science. 468: 334–346. Bibcode:2016JCIS..468..334R. doi:10.1016/j.jcis.2015.12.008. PMID 26859095.
  29. ^ Stephen, Zachary R.; Kievit, Forrest M.; Zhang, Miqin (2011). "Magnetite nanoparticles for medical MR imaging". Materials Today. 14 (7–8): 330–338. doi:10.1016/s1369-7021(11)70163-8. PMC 3290401. PMID 22389583.
  30. ^ Nyssen, J; Diependaele, S; Goossens, R (2012). "Belgium's burning coal tips - coupling thermographic ASTER imagery with topography to map debris slide susceptibility". Zeitschrift für Geomorphologie. 56 (1): 23–52.

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Dolomit</span> kalsiyum ve magnezyumlu karbonat birleşiminde mineral

Dolomit, kalsiyum ve magnezyumlu karbonat birleşiminde meydana gelen bir mineral.

<span class="mw-page-title-main">Elektron</span> Temel elektrik yüküne sahip atomaltı parçacık

Elektron, eksi bir temel elektrik yüküne sahip bir atomaltı parçacıktır. Lepton parçacık ailesinin ilk nesline aittir ve bileşenleri ya da bilinen bir alt yapıları olmadığından genellikle temel parçacıklar olarak düşünülürler. Kütleleri, protonların yaklaşık olarak 1/1836'sı kadardır. Kuantum mekaniği özellikleri arasında, indirgenmiş Planck sabiti (ħ) biriminde ifade edilen, yarım tam sayı değerinde içsel bir açısal momentum (spin) vardır. Fermiyon olmasından ötürü, Pauli dışarlama ilkesi gereğince iki elektron aynı kuantum durumunda bulunamaz. Temel parçacıkların tamamı gibi hem parçacık hem dalga özelliklerini gösterir ve bu sayede diğer parçacıklarla çarpışabilir ya da kırınabilirler.

<span class="mw-page-title-main">Mineral</span> inorganik kristalleşmiş katı madde

Mineral, doğal şekilde oluşan, homojen, belirli kimyasal bileşime sahip inorganik kristalleşmiş katı bir maddedir. Buna göre minerallerin özellikleri şöyledir; doğal olarak oluşur, herhangi bir parçası bütününün özelliklerini taşır, belirli bir kimyasal formülü vardır, katı hâlde olup nadiren sıvıdır ve inorganiktir.

<span class="mw-page-title-main">Kükürt</span> atom numarası 16, atom ağırlığı 32,06 olan, 119 °Cde eriyen ve 444 °Cde kaynayan, doğada saf veya başka cisimlerle birleşik olarak bulunan, sarı renkli element, sülf (simgesi S)

Kükürt, simgesi S, atom numarası 16 olan, limon sarısında ametal, yalın katı bir elementtir.

<span class="mw-page-title-main">Demir</span> sembolü Fe ve atom numarası 26 olan kimyasal element

Demir, simgesi Fe ve atom numarası 26 olan kimyasal bir elementtir.

<span class="mw-page-title-main">Kayaç</span> doğal olarak oluşan mineral agregası

Kayaç, çeşitli minerallerin veya mineral ve taş parçacıklarının bir araya gelmesinden ya da bir mineralin çok miktarda birikmesinden meydana gelen katı birikintilerdir. Kayaç terimi eski Türkçede sahre, yeni Türkçede külte ve yabancı dillerdeki rock, roche, gestein sözcükleri karşılığı kullanılmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Demir oksit</span>

Demir oksitler, demir ve oksijenden oluşan kimyasal bileşiklerdir. Sadece birkaç demir oksit tanınır. Hepsi siyah manyetik katılardır. Genellikle stokiyometrik değildirler. Oksihidroksitleri, belki de en iyi bilineni pas olan ilgili bir bileşik sınıfıdır.

<span class="mw-page-title-main">Manganez</span> atom numarası 25, simgesi Mn olan element

Mangan veya Manganez kimyasal bir elementtir. Simgesi Mn ve atom numarası 25'tir.

<span class="mw-page-title-main">Kum</span>

Kum; bölünmüş kaya ve mineral parçacıklarından oluşan granül bir malzemedir. Çakıldan daha ince ve siltden daha kaba olur.

<span class="mw-page-title-main">Manyetik rezonans görüntüleme</span> tıbbi görüntüleme tekniği

Manyetik rezonans görüntüleme , nükleer manyetik rezonans görüntüleme veya manyetik rezonans tomografi, canlıların iç yapısını görüntüleme amacıyla daha çok tıpta kullanılan bir yöntemdir. Yüksek düzeyde manyetizmayla canlı doku, yansıtma yöntemiyle görüntülenir. Farklı özelliklerinden dolayı hastalıkların tespitinde bilgisayarlı tomografiden de destek alınabilir.

<span class="mw-page-title-main">Olivin</span>

Olivin, yüksek sıcaklık silikat minerali ailesidir. Rengi siyahtan zeytin yeşiline değişir. Olivin adını, tephroit (Mn2SiO4), monticellit (CaMgSiO4), larnit (Ca2SiO4) ve kirschsteinite (CaFeSiO4)içeren mineraller grubuyla ilgili bir yapıya denir. Ortorombik simetride kristalleşen olivin grubu minerallerden (Mg,Fe)-olivinlerde Mg2SiO4 ve Fe2SiO4 uç üyeleri arasında tam bir katı çözelti oluştururlar. Ayrıca Fe ve Mn olivinler arasında da sürekli bir seri bulunmaktadır.. Ultrabazik ve bazik kayaçlarda görülen önemli bir mafik mineraldir. Dünit adı verilen ultrabazik kayalar %90,100 olivinden oluşur. Dolomitik Kireç taşı bölgesel ve kontak metamorfizmaları sırasında yüksek dereceli metamorfizma koşullarında forsterit bakımından zengin olivinler oluşur. Olivinlerin kimyasal bileşimleri -plajioklaslarda An (anortit) cinsinden olduğu gibi- içerisinde barındırdığı forsterit (Fo) yüzdesi ile ifade edilir. Örneğin Fo47 şeklindeki bir ifade mineralin % 47 forsteritten, % 53 fayalitten oluştuğunu gösterir.

<span class="mw-page-title-main">Bazalt</span>

Bazalt, volkanik kaya kütlelerinden biri. Siyah renkte ve kesif yığınlar halindedir. Doğada kütle, damar ve akıntı halinde bulunur. Başlıca özelliklerinden birisi, altıgen prizmalar biçiminde, büyük sütunlar meydana getirmesidir. Bu sütunlar, mağma akıntılarının soğuyup büzülmesinden ileri gelmiştir. Sert ve dayanıklı bir taş olduğundan kaldırım, yapı taş, demiryolu, köprü malzemesi olarak kullanılır. Yeryüzünde çok bol olan bazalt, bazı memleketlerde, binlerce kilometrekarelik yerleri örter. Birleşik Krallık'ın kuzeyi, İrlanda, Almanya ve Amerika Birleşik Devletleri'nde büyük Hindistan'da Dekkan bölgesindeki bazalt yığınları 300.000 kilometrekarelik geniş bir bölgeyi kaplar.

<span class="mw-page-title-main">Magma</span> yeraltında bulunan, erimiş haldeki kayaçlar

Magma, yeraltında bulunan, ergimiş haldeki kayaçlar. Kayaçların basınç düşmesi, sıcaklık yükselmesi, H2O ilavesi gibi etkenler altında erimesi sonucu oluşan silikat hamuru durumundaki eriyiklerdir. Yeryüzüne ulaşarak yanardağlardan püsküren magmaya lav denir. Magma, dünya yüzeyinin altında bulunur ve diğer karasal gezegenlerde ve bazı doğal uydularda da magmatizmanın kanıtı keşfedilmiştir. Erimiş kayanın yanı sıra, magma ayrıca kristaller ve volkanik gazlar içerebilir.

<span class="mw-page-title-main">Magmatik kayaçlar</span> Magmanın yeryüzüne çıkarken soğumasıyla meydana gelen kayaçlardır.

Magmatik kayaçlar, magmanın yükselerek yer kabuğunun içerisine girip veya yeryüzüne ulaşıp soğuyarak katılaşması sonucu oluşan kayaç türüdür. Üç ana kaya türünden biridir, diğerleri tortul ve metamorfiktir. Magmatik kaya magma veya lavın soğutulması ve katılaşmasıyla oluşur. Magmatik kayaçlar çok çeşitli jeolojik ortamlarda meydana gelir: kalkanlar, platformlar, orojenler, havzalar, büyük magmatik bölgeler, genişletilmiş kabuk ve okyanus kabuğu. (Resim1) Magmatik kayaçlar temel olarak silikat minerallerinden oluşmuşlardır. Magmanın bileşimi temel bazı elementlerin dağılımını yansıtsa da oranları değişmekte ve bu da belli başlı magma tiplerinin oluşmasına neden olur.

<span class="mw-page-title-main">Hematit</span>

Hematit, Fe2O3 formülüne sahip yaygın bir demir oksittir ve kayalarda ve topraklarda yaygındır. Kan taşı olarak da bilinen hematitin en yaygın renkleri kırmızı ve kahverengidir.Hidrotermal damarlarda ve magmatik kayalarda aksesuar minerali olarak bulunabilir. Volkanik kayalarda, birçok metamorfik kayada, kontakt metamorfik yataklarda, birincil veya ikincil olarak sedimanter kayalarda yaygın olarak oluşabilir. Ayrıca siyahtan griye, sarıdan kahverengine kadar içerdiği diğer kayaçlardan ötürü farklı renkler de bulunur. Pigment olarak da kullanılan hematit, çelik üretiminde kullanılan temel mineraldir. Ana demir cevheri olarak çıkarılır. Çeşitleri arasında böbrek cevheri, martit (manyetit sonrası psödomorflar), demir gülü ve spekülarit (speküler Hematit) bulunur. Bu formlar değişmekle birlikte, hepsinin pas kırmızısı bir çizgisi vardır. Hematit saf demirden daha serttir, ancak çok daha kırılgandır. Maghemite, Hematit ve manyetite bağlı bir oksit mineralidir.

<span class="mw-page-title-main">Dünya'nın manyetik alanı</span> bilimsel terim

Dünya'nın manyetik alanı, diğer adıyla jeomanyetik alan, Dünya'dan uzaya doğru uzanan manyetik alandır. Dünya'dan çıkan manyetik alan, Güneş'ten gelen yüklü parçacıklardan oluşan Güneş rüzgarlarıyla buluşur. Manyetik alanın büyüklüğü, Dünya yüzeyinde 25 ve 65 microtesla arasıdır. Kabaca bakarsak, bu alan, Dünya'nın dönüş eksenini baz alarak, yaklaşık 10 derece kaymış bir manyetik dipoldur. Diğer bir deyişle, düz bir dikdörtgen mıknatısın, yine aynı açıyla Dünya'nın merkezine konması gibidir. Kuzey jeomanyetik kutup, Grönland'ın yakınlarında kuzey yarımkürede olan kutup, aslında manyetik olarak Dünya'nın manyetik alanının güney kutbudur ve Güney jeomanyetik kutup da manyetik alanın kuzey kutbudur. Çubuk mıknatıslardan farklı olarak, Dünya'nın manyetik alanı zamanla değişir çünkü bu manyetik alan, Dünya'nın dönüş hareketinden meydana gelir.

Manyetik kutup değişimi, bir gezegenin manyetik alanındaki bir değişkendir; bu nedenle, coğrafik kuzey ve coğrafik güney aynı kalırken, manyetik kuzey ve manyetik güney pozisyonları değişir. Yeryüzündeki toprak alanı, manyetik alanın yönünün mevcut yön ile aynı olduğu normal polarite dönemleri ile manyetik alanın tam tersi olduğu ters polarite dönemleri arasında değişir. Bu periyotlara kron denir. Kronların zaman aralıkları rastgele dağıtılır ve çoğunun 0,1 ila 1 milyon yıl arasında değiştiği görülür. Sonuncusu olan Brunhes-Matuyama kutup değişimi, 780.000 yıl önce gerçekleşti ve bir insan ömrü ya da boyunca çok hızlı bir şekilde gerçekleşmiş olabilir.

Çekirdeksiz gezegen, metalik bir çekirdeği olmayan, gezegenin etkili bir dev kayalık manto olan karasal gezegenin teorik bir türüdür.

<span class="mw-page-title-main">Biyoelektromanyetizma</span>

Biyoelektromanyetizma veya biyoelektromanyetik, elektromanyetik alanların biyolojik yapılar ve canlılar ile etkilişiminin incelenmesidir. Biyoelektromanyetizmanın farklı inceleme alanları arasında hücre ve dokuların ürettiği alanlar, cep telefonları gibi elektromanyetik radyasyon yayan aygıtların sağlık üzerindeki etkileri ve elektromanyetik alanların tıbbi uygulamaları bulunmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Sideriyen</span>

Sideriyen, Paleoproterozoyik Zaman'daki ilk jeolojik dönemdir ve 2500 milyon yıl öncesinden 2300 milyon yıl öncesine kadar sürmüştür. Bu tarihler stratigrafiye dayalı değildir, kronometrik olarak tanımlanmıştır.