Meme kanseri, meme hücrelerinde başlayan kanser türüdür. Akciğer kanserinden sonra, dünyada görülme sıklığı en yüksek olan kanser türüdür. Her 8 kadından birinin hayatının belirli bir zamanında meme kanserine yakalanacağı bildirilmektedir. Erkeklerde de görülmekle beraber, kadın vakaları erkek vakalarından 100 kat daha fazladır. 1970'lerden bu yana meme kanserinin görülme sıklığında artış yaşanmaktadır ve bu artışa modern, Batılı yaşam tarzı sebep olarak gösterilmektedir. Kuzey Amerika ve Avrupa ülkelerinde görülme sıklığı, dünyanın diğer bölgelerinde görülme sıklığından daha fazladır.
Akciğer kanseri, akciğer dokularındaki hücrelerin kontrolsüz çoğaldığı bir hastalıktır. Bu kontrolsüz çoğalma, hücrelerin çevredeki dokuları sararak veya akciğer dışındaki organlara yayılmaları ile (metastaz) sonuçlanabilir. Dünya Sağlık Örgütünün (WHO) raporuna göre akciğer kanseri tüm dünyada kanser türleri arasında en sık ölüme neden olan kanser türüdür ve tüm dünyada her yıl yaklaşık 1,6 milyon ölüme neden olmaktadır.
AIDS, ilk kez 1980'lerin başında Orta ve Güney Afrika'da gündeme gelen ve giderek ürkütücü boyutlara ulaşan, etkeni HIV (İngilizce: Human Immunodeficiency Virus / Türkçe: İnsan bağışıklık yetmezliği virüsü) olan bir enfeksiyon hastalığıdır. HIV, bağışıklık sistemindeki akyuvarların (özellikle CD4+ lenfositler) yapısını bozarak ve sayısını azaltarak vücudun enfeksiyonlara karşı direncini ortadan kaldırır.
İnsan papilloma virüsü, insan papilloma virüs ya da human papillomavirus papillomavirus ailesine mensup, deri ve mukozal yüzeylerdeki bazal epitelyal tabaka hücrelerini enfekte eden bir DNA virüsüdür ve neden olduğu HPV enfeksiyonu, dünyada cinsel yolla bulaşan en yaygın hastalıktır.
Serviks kanseri, servikal kanser ya da rahim ağzı kanseri, rahim ağzının malign (kötücül) kanseridir. Serviks kanseri, epitelden köken alan malign tümör, yani karsinomdur. İlk belirtisi vajinal kanama olabilir, ama iyice ilerleyene kadar bir belirti göstermeme durumu da söz konusudur. Tedavisi, erken evrelerde ameliyat, ileri aşamalarda kemoterapi ve radyoterapidir.
Cinsel yolla bulaşan hastalık (CYBH) veya cinsel yolla bulaşan enfeksiyon (CYBE), daha eski adıyla zührevi hastalık, özellikle vajinal seks olmak üzere anal seks, oral seks, bazen de sürtünme yoluyla cinsel ilişkiyle bulaşabilen enfeksiyonların genel adıdır. CYBE'ler genellikle başlangıçta semptomlara neden olmadığından başkalarına bulaştırma riskleri fazladır. İngilizce literatürde Cinsel yolla bulaşan enfeksiyon terimi, semptomatik hastalığı olmayan vakaları da kapsadığından cinsel yolla bulaşan hastalık veya zührevi hastalık terimlerinin yerine tercih edilmektedir. CYBE'lerin belirti ve bulguları olarak vajinal akıntı, penis akıntısı, cinsel organların üzerinde veya çevresinde ülserler ve pelvik ağrı sayılabilir. Bazı CYBE'ler kısırlığa neden olabilmektedir.
Kabızlık, bağırsak hareketlerinin seyrekleşmesine veya dışkılamanın zor olmasına neden olan bağırsak işlev bozukluğudur. Dışkı genellikle sert ve kurudur. Diğer semptomlar arasında karın ağrısı, şişkinlik ve sanki dışkılama tam olarak tamamlanmamış gibi bir his yer alabilir.
Pankreas kanseri, pankreastaki sağlıklı hücrelerin kontrolden çıkıp hızla çoğalmaları sonucu ortaya çıkan hastalık. Pankreasın normalde yağ ve proteinlerin sindirilmesine yardımcı olan enzimlerin üretilmesi ve aralarında insülinin de bulunduğu hormonları salgılamak gibi işlevleri bulunur. Anormal hücreler, pankreasta tümör oluştururlar. Bu kötü huylu hücreler vücudun başka bölgelerine yayılabilirler (metastaz).
Mide kanseri ve gastrik kanser, sindirim sistemi organlarından midenin herhangi bir parçasından gelişebilen bir kanser türü. Başta yemek borusu ve ince bağırsak olmak üzere başka organlara da metastaz yapabilir. Mortalite oranlarına göre kadınlarda 3., erkeklerde 2. kanser türüdür. Tüm dünyada her yıl yaklaşık 900.000 insan mide kanseri nedeniyle ölmektedir
Yumurtalık kanseri veya over kanseri, kadın üreme organlarında görülen kanser türlerinden biri olup en zor tedavi edilenidir. Çoğunlukla yumurtalıkların yüzey tabakasından itibaren gelişir. Yumurtalık kanserinin en yaygın türleri üst yüzey tabakasında rastlanan epitelyal türü ve yumurta hücrelerinde rastlanan, üreme hücresi tümörüne neden olan türdür. Yumurtalık kanserinin tedavisine geç başlanmasındaki önemli bir neden olarak, başladığında önemli bir şikayete neden olmaması gösterilir. Başlangıçta genellikle hiçbir belirti olmazken, hastalığın son aşamasındaki belirtiler şişkin karın ve karın altı ağrılardır. Hastalık erken teşhis edildiği takdirde hayatta kalma oranı yüksektir. Daha ziyade menopoz sonrası görülmekle birlikte, her yaşta oluşabilmektedir.
Rahim kanseri, kadın genital sisteminde rahim içini döşeyen endometriyumdan kaynaklanan bir kanserdir. Kanser, vücudun diğer bölümlerine yayılma veya dağılma yeteneğine sahip hücre'lerin anormal büyümesinin sonucudur.
Makat fistülü, makat kanalı ile makat derisi arasında olmaması gereken bir tünelin varlığıdır. Anal fistül, perianal fistül, anorektal fistül olarak da adlandırılır. Makat kanalında yer alan dişli çizgiye açılan ve dışkının çıkmasını kolaylaştırmaya yarayan 4-10 adet salgı bezinin iltihaplanmasına anal kriptit adı verilir. Bu iltihabın ilerlemesi ve bir boşluğa birikmesi ile makat apsesi oluşabilir. Makat apselerinin de % 40-50'si makat fistülüne dönüşür. Makat apseleri dayanılmaz ağrıya neden olan şişliklerdir.
Kolorektal cerrahi ve proktoloji; kalın bağırsak (kolon), rektum ve makat bölgesi hastalıkları ile ilgilenen Tıp dalına verilen addır. Günümüzde proktoloji terimi ile; makat hastalıkları ile ilgilenen bölüme, proktoloji uzmanı ise makat hastalıkları üzerine uzmanlaşan Genel Cerrahlar ifade edilmektedir. Kolorektal Cerrahi ve proktoloji alanında çalışan cerrahlara ise Kolorektal Cerrah veya proktolog adı verilir. Proktoloji kelimesi Yunancadaki makat anlamına gelen ‘Proktos’ ve bilim anlamına gelen ‘Logos’ kelimelerinden türetilmiştir.
Kolonoskopi, kalın bağırsağın makattan girilerek, sakinleştirici ilaç (sedasyon) veya anestezi altında bir fiberoptik kamera ile monitör altında incelenmesi. Kolonoskopi işleminden bir gün önce hastaya müshil ilacı verilerek bağırsak temizliği veya bağırsak hazırlığı yapılır. Kolonoskopi uygulaması sırasında hastalar anestezi ile uyutulduğu veya sakinleştirici verildiği için ağrı ve acı hissetmemektedir.
Kalın bağırsağın makata yakın olan bölümüne rektum adı verilir ve bu bölümden kaynaklanan kötü huylu tümörlere rektum kanseri adı verilir. 35 yaştan itibaren sıklığı artmakla birlikte en sık 70 yaştan sonra rastlanır. Batı dünyasında en sık rastlanan üçüncü kanser tipi ve ölüme yol açan kanserler arasında ikinci sıradadır. Çoğunlukla kalın bağırsakta meydana gelen adenom poliplerden ortaya çıkar. Kalın bağırsak kanseri her yaşta görülmesine karşın, hastaların % 90'ından fazlası, kırk yaş ve üzerindedir. Bu yaştan itibaren her on yılda risk yaklaşık iki katına çıkar. Ailesinde kalın bağırsak kanseri veya kalın bağırsak polipi bulunanlar ve ülseratif kolit hastalığı olanlarda risk artar.
Divertiküler hastalık veya diğer adı ile divertiküloz kalın bağırsağın mukoza adı verilen iç yüzeyinin zayıfladığı belirli alanlarda dışarıya doğru cepleşmesi veya fıtıklaşmasıdır. En sık olarak bağırsak içi basıncın artmasına bağlı olarak, kalın bağırsağın nispeten makata yakın olan ‘sigmoid kolon’ adlı bölümünde görülürler. Genellikle 40 yaştan sonra yaşla orantılı olarak artarak görülürler.
Kemik tümörü, kemikteki dokunun neoplastik bir büyümesidir. Kemikte bulunan anormal büyüme benign veya malign olabilir.
Güvenli seks, cinsel yolla bulaşan enfeksiyonların (CYBE), özellikle HIV'in bulaşma veya kapma riskini azaltmak için çeşitli yöntemler veya gereçleri kullanan cinsel aktivitedir. "Güvenli seks", güvenli seks uygulamalarından bazılarının CYBE risklerini tamamen ortadan kaldırmadığını göstermek için bazen daha güvenli seks veya korunmalı seks olarak da adlandırılır. Aynı zamanda, gebeliği önlemeyi amaçlayan ve bazen CYBE risklerini azaltabilen veya ve azaltamayan yöntemleri tanımlamak için kullanılır.
Kedilerde kanser, kediler arasında başlıca ölüm nedenidir. Kanser, kontrolsüz hücre büyümesinden kaynaklanır ve vücuttaki çeşitli hücre tiplerini ve organları etkiler. Kedi kanseri başlangıçta vücudun herhangi bir yerinde bir yumru veya yumru olarak kendini gösterir. Etkilenen hücrede hızla büyür; kendini o bölgedeki deri altındaki dokuya bağlar; ve tümöre bağlı olarak vücudun diğer bölgelerine yayılabilir. Kanser, on yaşın üzerindeki kedilerde ölümlerin yaklaşık %32'sini oluştursa da, erken teşhis edilirse başarıyla tedavi edilebilir.
İnsan papilloma virüsü (HPV) aşıları, belirli insan papilloma virüsü (HPV) türlerinin neden olduğu enfeksiyonu önleyen aşılardır. Mevcut HPV aşıları, iki, dört veya dokuz tip HPV'ye karşı koruma sağlar. Tüm HPV aşıları, en büyük rahim ağzı kanseri riskine neden olan en az HPV tip 16 ve 18'e karşı koruma sağlar. HPV aşılarının rahim ağzı kanserinin %70'ini, anal kanserin %80'ini, vajina kanserinin %60'ını, vulva kanserinin %40'ını önleyebileceği ve HPV pozitif orofaringeal kanserlerin önlenmesinde %90'dan fazla etkinlik gösterdiği tahmin edilmektedir. Ayrıca HPV tiplerine karşı koruma sağlayan dörtlü ve nonvalan aşılar ile bazı genital siğilleri önlerler. HPV-6 ve HPV-11 daha fazla koruma sağlar.