İçeriğe atla

Makat çatlağı

Makat çatlağı
Bir Anal fissür
UzmanlıkGastroenteroloji Bunu Vikiveri'de düzenleyin

Makat çatlağı, makat yırtığı veya anal fissür; anal kanal yüzeyinde meydana gelen yırtılma.[1][2] İlk kez 1934 yılında klinik bir olgu olarak kabul edilen çatlak;[3] makatta yırtılır gibi şiddetli bir ağrı, dışkılama sırasında veya tuvalet kağıdına bulaşmış olarak parlak kırmızı renkte kan ile belirti verir.[1] Makat çatlağı sadece makat deliğinin ağzında olduğu gibi, ilerleyen vakalarda orta hatta makatın arka tarafına doğru genişler. Olguların büyük bir bölümünde makattaki çatlak veya yırtık yüzeysel iken, bazılarında derinleşip makat kasına dek inebilir.

Nedenleri

Makat çatlakları sıklıkla makatın aşırı zorlanması yani aşırı ıkınma sonucunda oluşurlar. Bunun dışında kronik hastalıklar, enfeksiyon veya tümörlere bağlı olarak görülebilir.[1][3]

Sınıflandırma

Kronik ve akut olmak üzere ikiye ayrılır.[2] Akut fissürler kısa süreli küçük ve yüzeysel çatlaklardır. Zorlanmayla bazen yüzeysel, geçici, akut çatlaklar bebekler dahil herkeste oluşabilir. Kronik çatlaklar daha derin ve büyük olan lezyonlardır. Çatlağın komşuluğunda, etrafında deri kıvrımı denen çıkıntının oluşma sebebi uzun süreli hastalıkta komşu derinin sürekli şişmesidir.[2]

Sıklığı

Kadın ve erkeklerde eşit oranda rastlanır ve tüm yaşlarda görülebilir.[3]

Tedavi

Cerrahi olmayan yöntemler

Lifli gıdalar tüketerek veya lift desteği alarak dışkının yumuşatılması, ilaçlarla dışkılamanın kolaylaştırılması, bol su tüketimi, ılık oturma banyoları, anüs çevresine ilaç uygulanarak ağrının giderilmesi veya kasların gevşetilmesi gibi uygulamalar bulunur.[1][3]

Cerrahi yöntemler

Çoğu çatlakta gerekmemekle beraber özellikle kronik olanlarda cerrahi yöntemler kullanılmaktadır. Buradaki amaç, anal sfinkter kasını gevşetmektir. Kas dokuya Botulinum toksini enjeksiyonu veya dokunun bir kısmının kesilmesi gibi uygulamalar bulunmaktadır.[1][3]

Kaynakça

  1. ^ a b c d e "Anal Fissür". www.tkrcd.org.tr. Türk Kolon ve Rektum Cerrahisi Derneği. 30 Ağustos 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 28 Ağustos 2020. 
  2. ^ a b c Menteş, Bülent; Leventoğlu, Sezai (2011). "Anal Fissür" (PDF). Anorektal Bölgenin Selim Hastalıkları. Türk Kolon ve Rektum Cerrahisi Derneği. ss. 37-49. 17 Ocak 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi (PDF). Erişim tarihi: 28 Ağustos 2020. 
  3. ^ a b c d e Ersan, Yılmaz; Yavuz, Nihat; Çiçek, Yusuf; Ergüney, Sabri; Kuşaslan, Ramazan (2004). "Anal Fissürlerde Medikal Tedavi" (PDF). Cerrahpaşa Tıp Dergisi. 35 (4). ss. 194-199. 3 Ocak 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi (PDF). Erişim tarihi: 28 Ağustos 2020. 
Sınıflandırma
Dış kaynaklar


İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Kalın bağırsak kanseri</span> Hastalık

Kalın bağırsak kanseri veya kolorektal kanser kalın bağırsak, rektum ve apandiste görülen kanserli büyümeleri kapsar. Batı dünyasında en sık rastlanan üçüncü kanser tipi ve ölüme yol açan kanserler arasında ikinci sıradadır. Çoğunlukla kalın bağırsakta meydana gelen adenom poliplerden ortaya çıkar.

<span class="mw-page-title-main">Zehirlenme</span> Kimyasal bir maddenin canlı üzerindeki patolojik etkisidir

Zehirlenme, kimyasal bir maddenin canlı organizma üzerindeki patolojik etkisidir. Görece küçük miktarlarda kimyasal ya da biyokimyasal etki gösteren zehir, süresi ve ağırlığı değişebilen bir hastalık haline ya da ölüme yol açar. Adli tıp uzmanları, zehirlenme olgularını 3 orijine ayırarak inceler:

  1. Kaza
  2. İntihar
  3. Cinayet
<span class="mw-page-title-main">Lupus</span>

Lupus, teknik adıyla Sistemik Lupus Eritematozus (SLE) veya Yaygın Lupus Kızarıklığı, Otoimmun, Kelebek Hastalığı kökenli multisistem hastalıklarının en sık görülen tipik örneğidir. Lupus sözcüğü, Latincede “kurt” anlamında olup ciltte çıkan yaraların yıkıcı özelliğini ifade eder. 1872 yılında Kaposi, hastalığın sadece cildi değil vücudun değişik organlarını etkileyen bir hastalık olduğunu fark etmiştir. Otoimmun antikorların büyük bölümü ANA niteliğindedir. Sessizce gelişebilir ya da akut olarak başlar. Ateşli ataklar biçiminde alevlenmeler gösterir. Organizmanın tümünü etkileyebilir, ancak deri, eklemler, böbrekler ve seröz zarlar zarar gören başlıca dokulardır.

<span class="mw-page-title-main">Lösemi</span> kemik iliğinde oluşan kan kanserleri

Lösemi, kan hücrelerinin özellikle de akyuvarların normalin üzerinde çoğalması ile kendini gösteren bir kanser türüdür.

<span class="mw-page-title-main">Toplardamar</span> pulmoner ven haricinde kalbe doğru oksijeni giderilmiş kan taşıyan kan damarları

Venler veya toplardamarlar kanı kalbe taşıyan kan damarlarıdır. Venler dolaşım sisteminin bir bölümünü oluştururlar. Oksijen bakımından fakir, metabolizma artıklarını taşıyan, kirli kanın kalbe dönüşünü sağlayan damardır. Derinde bulunan toplardamarlar, kasların arasından geçer. Bu damarlar ve yüzeysel toplardamarlar arasında köprüler bulunmaktadır. Bu oluşumda dolaşımın en fazla zorlandığı bölge bacaklardır.

<span class="mw-page-title-main">İnflamasyon</span> iltihaplanma

İnflamasyon, canlı dokunun her türlü canlı, cansız yabancı etkene veya içsel/dışsal doku hasarına verdiği sellüler (hücresel), humoral (sıvısal) ve vasküler (damarsal) bir seri vital yanıttır. İnflamasyon normalde patolojik bir durum olmasına karşın, inflamatuar reaksiyon fizyolojik olarak vücudun gösterdiği bir tepkidir. Halk arasında iltihap tabiri yangı için kullanılmasına rağmen sık sık apseler için de iltihap denmesinden dolayı inflamasyon (inflammare) terimini kullanmak daha yerinde olacaktır. Hücre dejenerasyonu ile birlikte inflamasyon konusu, hastalıkların patolojik temelini oluşturmaktadır.

Crohn hastalığı, kronik ve iltihabi bir bağırsak hastalığıdır. Ağızdan anüse kadar sindirim sisteminin herhangi bir bölümünde ya da aynı anda birkaç farklı bölümünde aralıklı iltihaplar ile kendini gösterir. Bulaşıcı olduğu kanıtlanamamıştır. Bir diğer kronik iltihabi bağırsak hastalığı olan ülseratif kolit ile beraber bu grubun ana öğelerini oluştururlar. Her yıl 100.000 kişiden 5-7'si bu hastalığa yakalanır. Sıklığı kuzeye gidildikçe artar. Onlu, yirmili yaşlarda ve 45 ile 65 yaşları arasında daha çok görülmektedir. Ancak her yaş grubundan insan bu hastalığa yakalanabilir. Hastalığın 3 belirgin tipi vardir. Bunlar inflamatuar crohn, fistülize crohn ve fibrostenoze crohn'dur. Ülseratif kolit ile benzer özellikler taşıması nedeniyle adı geçen hastalık ile Crohn arasında karar vermeyi güçleştiren vakalarda entermediyer bağırsak rahatsızlığı ifadesiyle adlandırılan bir ara kategori de yaygındır.

<span class="mw-page-title-main">Basur</span> bağırsak ve anüs ile ilgili bir hastalık

Basur veya hemoroid ayrıca halk arasında bilinen adıyla mayasıl, anal kanalda dışkı kontrolüne yardımcı olan vasküler yapılardır. Bunlar şiştiği veya iltihaplandığı zaman patolojik hale veya hemoroid memesi hâline gelir. Fizyolojik durumdayken, arteryo-venöz kanallar ve bağ dokudan oluşan bir tampon görevi görürler.

Pamukçuk ya da oral kandidiyaz (oral candidiasis), Candida albicans mantarının ağız mukozasında yaptığı enfeksiyondur. "Pamukçuk" adı genelde bebeklerin ağzında görülen enfeksiyon için kullanılmakla beraber yetişkinlerin ağzında veya boğazında meydana gelen kandida enfeksiyonları için de kullanılır.

<span class="mw-page-title-main">Ülseratif kolit</span> Kalın bağırsakta ülsere neden olan iltihaplı bağırsak hastalığı

Ülseratif kolit (UK), inflamatuar bağırsak hastalığı (IBH)'nın bir şeklidir. Ülseratif kolit ülserler ve açık yaralar ile seyreden, kalın bağırsakları tutan bir kolittir. Aktif hastalığın ana belirtisi genellikle aşamalı bir başlangıç gösteren ısrarlı kanla karışık diyaredir. IBH sıklıkla sıkıntılı ama daha az önemli olan irritabl bağırsak sendromu (IBS) ile karıştırılır.

<span class="mw-page-title-main">Tenoksikam</span>

Tenoksikam bir non-steroidal antienflamatuar ilaç etken maddesidir.

<span class="mw-page-title-main">Diklofenak</span>

Diklofenak enflamasyonu azaltmak ve ağrıyı dindirmek için artrit ve akut sakatlanmalarda kullanılan bir non steroidal antiinflamatuar ilaçtır. Âdet sancısı ve ağrılı âdet görmede de kullanılır. Diklofenak en güçlü analjezik etkiye sahip narkotik olmayan bir ağrı kesicidir.

<span class="mw-page-title-main">Kabızlık</span> dışkının seyrek veya zor tahliyesi ile karakterize bağırsak işlev bozukluğu

Kabızlık, bağırsak hareketlerinin seyrekleşmesine veya dışkılamanın zor olmasına neden olan bağırsak işlev bozukluğudur. Dışkı genellikle sert ve kurudur. Diğer semptomlar arasında karın ağrısı, şişkinlik ve sanki dışkılama tam olarak tamamlanmamış gibi bir his yer alabilir.

<span class="mw-page-title-main">Morfin</span> narkotik analjezik

Morfin, çok etkili bir opiat ağrı kesici ilaç etken maddesidir, opioidlerin tipik aktif maddesidir ve bu grubun prototipidir. Ham afyonda %10-12 oranında mevcuttur. Molekül DSÖ'nün Temel İlaçlar Listesi'nde yer almaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Ketoprofen</span> Ağrı kesici ve ateş düşürücü etkiye sahip bir ilaç etken maddesi

Ketoprofen, ağrı kesici ve ateş düşürücü etkiye sahip bir ilaç etken maddesidir. Non steroidal antiinflamatuar ilaçların propiyonik asitler sınıfındandır.

<span class="mw-page-title-main">Kolorektal cerrahi</span> Rektumdaki sorunlar için tıp uzmanlığı

Kolorektal cerrahi ve proktoloji; kalın bağırsak (kolon), rektum ve makat bölgesi hastalıkları ile ilgilenen Tıp dalına verilen addır. Günümüzde proktoloji terimi ile; makat hastalıkları ile ilgilenen bölüme, proktoloji uzmanı ise makat hastalıkları üzerine uzmanlaşan Genel Cerrahlar ifade edilmektedir. Kolorektal Cerrahi ve proktoloji alanında çalışan cerrahlara ise Kolorektal Cerrah veya proktolog adı verilir. Proktoloji kelimesi Yunancadaki makat anlamına gelen ‘Proktos’ ve bilim anlamına gelen ‘Logos’ kelimelerinden türetilmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Rektum kanseri</span>

Kalın bağırsağın makata yakın olan bölümüne rektum adı verilir ve bu bölümden kaynaklanan kötü huylu tümörlere rektum kanseri adı verilir. 35 yaştan itibaren sıklığı artmakla birlikte en sık 70 yaştan sonra rastlanır. Batı dünyasında en sık rastlanan üçüncü kanser tipi ve ölüme yol açan kanserler arasında ikinci sıradadır. Çoğunlukla kalın bağırsakta meydana gelen adenom poliplerden ortaya çıkar. Kalın bağırsak kanseri her yaşta görülmesine karşın, hastaların % 90'ından fazlası, kırk yaş ve üzerindedir. Bu yaştan itibaren her on yılda risk yaklaşık iki katına çıkar. Ailesinde kalın bağırsak kanseri veya kalın bağırsak polipi bulunanlar ve ülseratif kolit hastalığı olanlarda risk artar.

<span class="mw-page-title-main">Akut solunum sıkıntısı sendromu</span> Solunum sistemi hastalığı

Şok akciğeri akciğer alveol sistemine özgü hücresel komponentlerin ileri düzeyde etkilendiği akut bir tablodur. ARDS süreci akciğerlerde hızlı başlayan yaygın inflamasyon ile tüm alveolleri etkileyen bir zararla bir solunum yetmezliği türüdür. Etken savuşturulabilirse hastadaki yüzeysel bulgular kısa sürede kaybolur. Etkenin güçlü olduğu olgularda solunum desteği gerektiren yoğun bir hipoksi tablosu gelişir. Mortalite ortalaması: %50 (yaşlılarda%90). Yaşama tutunabilen hastalarda, akciğerlerde, solunum işlevlerini ileri derecede etkileyen yaygın doku yıkımları oluşabilir.

<span class="mw-page-title-main">Mehmet Ayhan Kuzu</span>

Mehmet Ayhan Kuzu, Türk Profesör Doktor, Genel Cerrahi Uzmanı ve öğretim üyesi.

<span class="mw-page-title-main">Miyalji</span> Kas ağrısı

Miyalji, kas ağrısı için kullanılan bir tıbbi terimdir. Miyalji birçok hastalığın belirtisidir. Akut miyaljinin en yaygın nedeni, bir kasın veya kas grubunun aşırı kullanımıdır; bir başka olası neden viral enfeksiyondur, özellikle de travma olmadığında.