İçeriğe atla

Maitreya

Maitreya (Sanskrit: Maitreya, Pali: Metteyya, Çince: 弥勒佛, Mí Lè Fó, Vietnamca: Phật Di Lặc, Tibetçe: byams pa, Japonca: 弥勒菩薩, Miroku-bosatsu, Çince-Japonca değişik yazılışları: 迷諦隸; 梅低梨; 梅怛麗, 彌勒菩薩, 梅怛藥梅怛邪; 每怛哩), Budizm'de dünyanın sonu ve öbür dünya hakkındaki görüşlere (ya da Budist eskatologyasına) göre bu dünyanın gelecek Buddhasıdır. Kimi zaman Geleceğin Budası olarak da adlandırılır.

Maitreya ya da Metteyya Sanskritçe maitri (Pali: mettā) kelimesinden türetilmiştir. Maitri, arkadaşlık anlamına gelen mitra (Pāli: mitta) kelimesiyle aynı köktendir ve evrensel sevgi, şefkat şeklinde çevrilebilmektedir.

Son Buda

Budistlerin yaygın inancına göre gelecekte dünyaya gelecek olan Maitreya, tam aydınlanmaya erişecek ve saf Dharma'yı öğretecek olan bir Bodisatvadır. Çağımızın Budası Gautama Buddha'nın ardılı olacaktır.

Maitreya beş dünyevi Buda'nın sonuncusudur. Bu olgular dünyasına geleceği güne kadar, Tusita adı verilen kendisine ait göksel alemde yaşar; ve orada başka göksel varlıklara öğretiyi anlatır. Dünyaya geri döndüğünde, kendisiyle kişisel olarak bağlı olanlara üç vaaz verecektir. Bu inancın takipçileri, üç vaazda bulunabilmek amacıyla, Maitreya ile bir bağ kurmaya çalışırlar. Bunun bir yolu da, yaşam boyunca çalışıp öldükten sonra Tusita'da yeniden doğmak ve böylelikle Maitreya dünyaya inerken yanında olmaktır.[1]

Maitreya inancı

Maitreya’nın geleceğin Buda’sı olduğu, ilk kez Theravada okulunun Pali Derlemesi'ndeki Suttapitaka’da geçmektedir. Mahayana Budizmi'nin yaygın olduğu bölgelerde popüler bir figürdür; özellikle Tibet Budizmi Maitreya’ya büyük anlamlar yüklemektedir. Sekiz büyük Bodhisattva ya da Buda’nın sekiz büyük oğlu olarak da adlandırılır. Tibet Budizm’inin ilk manastırı olan Samye tapınağı Maitreya inancına adanmıştır. Pali Derlemesine göre Maitreya şu anda Tushita Cennetinde doğmayı beklemektedir. Tushita Cenneti, bütün Buda’ların yeniden doğumdan önce yaşadıkları görüngeler dünyasının altı kat derininde yer alan bir cennettir.

Mahayana'da geleneksel olarak, Maitreya'nin öğretilerini Asanga yoluyla gönderdiği Maitreya'nın beş tezi adlı metinde anlattığına inanılır. Kardeşi Vasubanhu ile Vijnanavada (Yogacara) okulunun kurucusu olarak kabul edilen Asanga 4. yy.’da Purusharpura’da (bugünkü adı Peşaver) doğmuştur.

Çin'de Maitreya inancının kökeni Kuzey Wei Hanedanı dönemine (386–534) dayanır. Japonya'da Maitreya tapıncının 7. yüzyılda başladığı düşünülmektedir.[2] Maitreya inancı zamanla Çin ve Japonya'da popülerliğini yitirmiş, yerini Arık Ülke okulunun savunduğu, Buda'nın adını tekrarlamak yoluyla öldükten sonra cennetle yeniden doğuşu hedefleyen Amithaba inancına bırakmıştır. Bugün bu inancın en canlı olduğu ülke Kore'dir.

Maitreya tasvirleri

Maitreya’nın heykelleri bazen ayakta, ama çoğunlukla oturur şekildedir. Ayrıca diğer Buda’lardan ya da Bodhisattva’lardan farklı olarak Maitreya’nın ayakları bitişiktir. Çoğu heykelinde ise sol elinde bir su kabı bulunmaktadır. Maitreya’nın öğretilerinin büyük bölümü Yogacara okulunun kurucusu Asanga’nın öğretilerine dayanmaktadır. Çin ve Japonya’da da Maitreya’ya tapılmaktadır. Bazı bilgeler, Tushita Cennetinde beklemekte olan Maitreya’nın İranlı kurtarıcı Mithra ile yakınlığa sahip ve Budistler için bir Buda kadar önemli olduğuna inanmaktadır. Kaynaklara göre Shakyamuni Buda’nın yerine gelecek olan Buda’dır.

Batıdaki alımlanışı

Batıda Rudolf Steiner, Türkolog Annemarie von Gabain ve din filozofu Volker Zotz[3] gibi bilimciler Maitreya olgusuyla önemli ölçüde ilgilenmiştir.Geleceğin dünya öğretmeni olma inancı farklı dinlerde ve dinsel içerikli ayaklanmalarda ortaya çıkmıştır. Batıda, Teozofi ve Mistizizm’de geçen, geleceğin Buda’sı oluşumuna yönelik Mitos birçok defa kabul görmüş ve bununla ilgili önemli ölçüde Budizm öğretileri kısmen reddedilmiş ve her bir ayaklanma yeniden yorumlanmıştır.

Notlar

  1. ^ Edward Irons, Encyclopedia of Buddhism, Facts On File, New York, 2008, sf. 326
  2. ^ Edward Irons, Encyclopedia of Buddhism, sf. 326
  3. ^ Volker Zotz, Maitreya. Kontemplationen über den Buddha der Zukunft. Mit einem Vorwort von Lama Anagarika Govinda. Hannoversch Münden 1984, ISBN 3-87998-054-3

Ayrıca bakınız

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Budizm</span> Bir din ve hayat felsefesi

Budizm, bugün dünya üzerinde yaklaşık 500 milyonu aşkın inananı bulunan bir dindir. İlk önce Hindistan’da ortaya çıkmış, daha sonra zaman içinde Güneydoğu ve Doğu Asya’da yayılmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Buda</span> mükemmel aydınlanmaya erişen varlık

Buddha, Sanskrit dilinde “uyanmak, idrak etmek, bilinçlenmek” anlamına gelen “budh” fiilinin geçmiş zaman kipidir. "Uyanmış, idrak etmiş, bilinçlenmiş” anlamına gelir.

<span class="mw-page-title-main">Gotama Buda</span> Budizmin kurucusu olan dinî öğretmen

Sidarta Gotama, yaygın olarak Buda olarak bilinir, MÖ 6 veya 5. yüzyılda Hindistan'da yaşadığı tahmin edilen ve Budizm'in kurucusu olduğu düşünülen din adamı. "Buda" bir lakap olup kendisine ölümünden yüzyıllar sonra atfedilmiştir. Sanskritçede "uyanmış kişi" anlamına gelen Buda, peşine düştüğü yaşam ve ölümün ardındaki gerçeğin arayışı sonucu Sidarta Gotama'da oluşan ruhani aydınlanmayı anlatmak için kullanılan bir ünvandır.

Mahāyāna, Budizm’in üç ana kolundan biridir. Kaynağı Hint yarımadasıdır. Budizm’i Hinayana ve Mahayana olarak sınıflandırır. Vajrayana ise Mahayana Budizm’inin bir uzantısıdır. MS 1. yüzyılda Orta Asya ve Çin’e geçmiş, buradan da Doğu Asya’ya yayılmıştır. Günümüze hâlen uygulanmakta olduğu yerler Hindistan, Çin, Tibet, Japonya, Kore, Vietnam ve Tayvan’dır.

<span class="mw-page-title-main">Bodhisattva</span>

Bodhisattva, Budist düşüncede kendini tüm duyarlı canlıların Budalığa ulaşmasına yardımcı olmaya adamış kişidir. Sanskrit Bodhisattva kelimesi "aydınlanma ('bodhi') ve gerçek ('sattva')" kelimelerinden oluşmuştur.

Bodhi hem Pāli, hem de Sanskrit dillerinde "aydınlanma" anlamına gelen, ancak genellikle "uyanış" veya "bilmek" olarak çevrilen kavram. Budh kökü uyanmak, farkına varmak, bilmek, anlamak anlamına gelir; "Buddha" kelimesi ise "uyanmış olan" anlamında kullanılır. En yaygın olarak Budizm'de kullanılsa da, bodhi diğer Hint felsefelerinde de çeşitli bağlamlarda kullanılan bir kavramdır.

Amitābha ya da Sonsuz Işık Budası Budizmin Mahāyāna okuluna ait yazmalarda adı geçen Buda'lardan biridir. Doğu Asya'ya özgü Arık Ülke mezhebinde en önemli Buda olarak kabul edilir. Vajrayana'da ise, Amitābha uzun ömürlülüğü ile tanınır. Amitābha Dharmakāra adında bir bodhisattva olarak yaşadığı sayısız yaşamlar boyunca yaptığı iyiliklerden biriktirdiği sonsuz erdemlere sahiptir.

Vajrayana Budizmi, farklı kaynaklarda Tantrik Budizm, Tantrayāna, Mantrayana, Mantranaya, Gizli Mantra, Ezoterik Budizm ve Elmas Taşıt adlarıyla da tanınır. Vajrayana Mahayana Budizminin bir uzantısıdır; felsefesinden çok benimsediği uygulamalarla ayrılır. Mahayana'da uygulamalar kabaca iki yola ayrılır: iyi niteliklerin mükemmelleştirilmesi metodu olan Sutrayana ve nihai Budalık hedefini yol olarak benimseyen Vajrayāna metodu. Vajrayana tam aydınlanmaya ulaşılmadan önce Buda-doğasının mistik tecrübe ile deneyimlenmesini gerektirir. Bu tecrübelerin aktarılması için, bir ezoterik bilgi kümesinin Budist tantrik yogiler tarafından toplanmış ve nesilden nesile aktarılmış olması gerekir. Uygulayıcı öncelikle yetkin bir ruhani öğretmen ya da guru tarafından kabul edilmelidir.

Üç Hazine, değişik kaynaklarda Üç değerli taş ya da Üç sığınak olarak da adlandırılır. Budistlerin bir tören ile rehberliğine sığındığı üç şeyi ifade eder. Bunlar:

Theravada ; kelime anlamı olarak, "Yaşlıların öğretisi" ya da "Eski öğreti") günümüze ulaşan en eski Budist okuldur. Kökeni, Buda’nın ilk mensubu olan keşişler (rahipler) topluluğuna dayanmaktadır. Mahayana (büyük taşıt) geleneğinden gelen Budistler tarafından küçük taşıt olarak da adlandırılır. Göreceli olarak daha tutucu ve genel olarak erken dönem Budizmine en yakınıdır. Yüzyıllardan beri Sri Lanka ve güneydoğu Asya'nın en yaygın dinidir. Aynı zamanda güneybatı Çin, Vietnam, Bangladeş, Malezya, Filipinler ve Endonezya'da kimi etnik gruplar tarafından izlenmektedir; Singapur ve Avustralya'da da gittikçe popülerlik kazanmaktadır. Günümüzde dünya çapında Theravada Budistlerin sayısı 100 milyonun üzerindedir. Ayrıca son yıllarda Theravada, Batı'da ve Hindistan'da da kök salmaya başlamıştır.

Mahayana sutraları geniş bir kapsamı olan, Mahayana Budistleri tarafından Buda'nın orijinal öğretisini temsil ettiği kabul edilen sutralar, yani yazılardır. "Mahayana"'dan bahseden ilk sutra, muhtemelen ilk defa 1. yüzyılda derlenen Lotus Sutra'dır.

Dharma terimi Budizmde başlıca iki anlamda kullanılmaktadır:

Budizm genelde bir din olarak kabul edilir; ancak kimi zaman Budizm için “ruhani felsefe” tanımı da yapılmaktadır. Bunun nedeni Budizm'de mutlak bir yaratıcı tanrı fikri bulunmamasıdır. Buda'nın yaşadığı dönemlerden itibaren, bir yaratıcı kavramının bulunmayışı Budist düşüncenin ayırt edici özelliklerinden biri olagelmiştir. Budizmin yaklaşımı klinik ve sistematiktir; Dört Yüce Gerçek’te Buda ızdırap sorununu analiz etmiş, kökenindeki nedeni teşhis etmiş ve ızdırabı ortadan kaldıracak reçeteyi yazmıştır. Buda’nın öğretilerine göre, sekiz katlı asil yolu izleyen tüm duyarlı varlıklar, “bensizlik” (anatta) kavramının kavranması yoluyla cehaleti, dolayısıyla acıyı ortadan kaldırabilir. Bu nedenle, Budizm bir yaratıcı tanrı kavramına değil, ahlak, meditasyon ve bilgelik kavramlarına dayanmıştır. Bu açıdan Budizm, nihai bir "benlik" tanımlayan Hindu düşüncesiyle çelişir.

Budizm okulları, Budizm'in tarih sahnesine çıktığı M.Ö. 5. yüzyıldan itibaren farklı coğrafyalarda yayılma olanağı bulmuş, girdiği yörenin kültürüne uyum sağlamıştır. Bununla birlikte aynı kültürden gelen Budist gelenekler içindeki yorum ve metotlardaki farklılıkların zamanla derinleşmesi biribirinden bağımsız, çeşitli okulların ortaya çıkmasına neden olmuştur.

Arhat; ağırbaşlı, layık kişi anlamına gelen Sanskritçe bir kelime. Budizm'de kin, nefret, cahillik gibi duygulardan arınmış kusursuz kişiler için kullanılan bir unvandır. Kişi nedensellik çemberinin on zincirini aşmıştır. Samsar'a geçmeden Nirvana'ya ulaşmayı hedefler.

<span class="mw-page-title-main">Dipamkara</span>

Dipamkara, Budist geleneğine göre Kashyapa ve Kanakamuni gibi bir Buda’dır. Gautama Buda’dan önceki ilk Buda’lardan biridir. MÖ 3. ya da 4. yüzyılda yaşadığı tahmin edilen Dipamkara’nın 1000 yaşında öldüğü söylenmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Asanga</span>

Asaṅga 4. yüzyılda yaşamış, Budist felsefesinde kardeşi Vasubandhu gibi Yogacara okulunun temsilcisidir.

Kadampa geleneği, Tibet Mahayana Budist okuludur. Hindistan'ın önemli Budist üstadı Atişa'nın (982-1054) önde gelen müridlerinden, din adamı olmayan Tibetli üstad Dromtönpa'nın kurduğu ve üç müridine aktardığı öğretiye dayalı okulun en önemli öğretileri, Atişa tarafından ortaya konulan Bodhicitta ve Lamrim'dir.

<span class="mw-page-title-main">Çin'de Budizm</span>

Çin'de Budizm, MÖ 1. yüzyılda gelmiştir. Budizm, Çin kültürünü sanat, siyaset, edebiyat, felsefe, tıp ve malzeme kültürü gibi çok çeşitli alanlarda şekillendirmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Budist felsefe</span>

Budist felsefe, Gotama Buda'nın ölümünden sonra Hindistan'daki çeşitli Budist okulları arasında gelişen ve daha sonra Asya'nın büyük kısmına yayılan felsefi araştırmalar ve araştırma sistemlerini ifade eder. Budist öğretilerinin yaşam, varoluş, bilgi, akıl, madde ve insan ahlakı değerlerine bakışı veya uygulanması, Budist felsefenin temel konusunu oluşturur. Buda’nın yaşamı boyunca kişisel olarak öğretilerini yazılı olarak kayıt etmemesinden dolayı, Budist felsefesi büyük oranda Budist okullarında geliştirilen Budist öğretilerinin yeniden inşası üzerine kurulmuştur. Budist felsefe’nin çalışma konusu, "Dukkha" kavramı ile başlar. Dukkha, Pali dilinde genellikle sefalet, mutsuzluk, keder, talihsizlik ve umutsuzluk anlamına gelir. Felsefe'nin amacına göre, Dukkha'dan Nirvana'ya ulaşmanın yolu dört asil hakikatte özetlenmiştir. Budizm’de Nirvana’ya ulaşmanın yolu hem felsefi akıl yürütme, hem de meditasyonu birleştirmekten geçer.