İçeriğe atla

Madde bağımlılığı

Sokakta bir tür madde kullandıktan sonra maddenin etkisi altına giren birisi.

Madde bağımlılığı, (psikiyatri ve adli psikiyatrideki tanımıyla) uyutucu-uyarıcı-keyif verici psikotrop maddelere bağımlı olma durumudur. Bu maddeler, halk dilinde uyuşturucu olarak bilinirler ve bu maddeler merkezi sinir sistemini doğrudan etkileyen kimyasallardır.[1][2][3][4] 4 ana grupta toplanırlar;

  1. Uyarıcı maddeler (kokain, amfetaminler, kafein),
  2. Uyutucu/uyuşturucu maddeler (opium alkaloidleri, barbitüratlar, benzodiazepinler),
  3. Halüsinojenler (esrar, lysergic acid diethylamide-LSD, phencyclidine-PCP),
  4. Uçucular (tiner ve benzerleri)
  5. Tütün ürünleri
  6. Alkol içeren ürünler,
  7. Enerji içeceği

Madde bağımlılığı'nın sinir sisteminin yanı sıra organizmanın tümü üzerinde ölüme yol açabilen olumsuz etkileri vardır (ayrıntılar için: bkz. Uyuşturucu) . Bağımlılık yapan maddelerin kullanımında çeşitli yöntemler uygulanır; sigara gibi dumanı solunur (esrar), tozları burna çekilir (kokain), damara injekte edilir (eroin) ya da tablet olarak kullanılır (amfetaminler). Kokain en iyi bilinen doğal uyarıcıdır. Orta ve Güney Amerika'da yetişen Erythoxylon coca ağacının yapraklarından elde edilir. Güçlü bağımlılık yapan bir alkaloiddir. Kokain kullanımında koka yapraklarının çiğnenmesi ve toz kokainin özel borularla burna çekilmesi gibi çeşitli yöntemler vardır. Amfetamin ve metamfetamin sentetik uyarıcılar arasında en sık kullanılan türevlerdir. Uzun yol kamyon, TIR ve otobüs sürücüleri ile konsantrasyon gerektiren sporlarda doping maddesi olarak kullanılırlar. Tütün ürünleri ve alkollü içecekler, madde bağımlılığının en sık görülen örnekleridir.

Toksik Madde Bağımlılığı Patolojisi[1][2][3][4][5]

Kokain

  • Deri (injeksiyon yeri): Kronik granülomatöz yangı
  • Göz (crack kullanımı): Kornea ülserleri ve infeksiyonlar
  • Ağız ve Dişler (toz çekme): Damak delinmesi (perforasyonu), diş minesi aşınmaları
  • Burun (toz çekme): Nekrozlar, septum delinmesi (perforasyonu)
  • Dolaşım sistemi: Vazokonstriksiyon ve hipertansiyon, kardiyomyopatiler, kalp durmasına bağlı ansızın ölüm
  • Gebelik: Abortuslar, bebekte yoksunluk sendromu

Opium alkaloidleri (Morfin ve Eroin)

Amfetamin-Metamfetamin ve Ekstazi

  • Beyin: Psikiyatrik bozukluklar, nöron yitirilmesi, kanama, iskemik lezyonlar
  • Kalp: Koroner vazokonstriksiyonu (akut/kronik koroner yetmezliği), aritmiler, kardiyomyopatiler
  • Akciğerler: Pulmoner hipertansiyon
  • Gebelik: Abortuslar, bebekte yoksunluk sendromu

Esrar (Cannabis)

Uçucular-Eriticiler (Tiner)

  • Beyin: Nöron yitirilmesine bağlı nöropsikiyatrik bulgular
  • Kemik iliği: İnhibisyon
  • Akciğerler: Pnömoni, KOAH

Tütün ürünleri

Alkol

Enerji İçeceği

Madde bağımlılığı ile ilgili filmler

Kaynakça

  1. ^ a b Çöloğlu AS. Bağımlılık yapan toksik madde ölümlerinde otopsi bulguları: Kokain, amfetaminler, PPA, opium alkaloidleri (morfin ve eroin), Seminer Notları, İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi, Adli Tıp Anabilim Dalı, Cerrahpaşa, İstanbul, 1996
  2. ^ a b Çöloğlu, AS. Kimyasal Zararlara Bağlı Ölümler. Adli Tıp Ders Kitabı, s.183-229, Editörler: C.Çakalır, Z.Soysal, İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Yayınları, Rektörlük No.: 4165, Fakülte No.: 224, İ.Ü. Basımevi ve Film Merkezi, İstanbul, 1999
  3. ^ a b Benjamin A, Chiidi N. Drug Abuse, Addiction and Dependence. Digital Book (Pharmacology and Therapeutics), IntechOpen, 02 July 2014
  4. ^ a b Preedy V (editor). Neuropathology of Drug Addictions and Substance Misuse. Academic Press, London-San Diego-Cambridge-Oxford, 2016
  5. ^ "Medical Park". 24 Temmuz 2024 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 24 Temmuz 2024. 

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Nikotin</span> kimyasal madde

Nikotin (C10H14N2), patlıcangiller (Solanaceae) bitki familyasında bulunan güçlü bir uyarıcı ve alkaloid.

Şok, kalbin aorta attığı kanın akut olarak azalmasına bağlı bir hipoperfüzyon sendromdur. Şok olgusunda yaşamsal dokulara ve organlara yeterli kan gidemez. Dolaşan kanın azalması, dokuların oksijen ve enerji kaynaklarının kesilmesi, metabolizma artıklarının temizlenememesi anlamına gelir. Başlangıç belirtiler hipotansiyon, bilinç kaybı, ağızda kuruluk, deride solukluk, terleme, nabızda artma/azalma, laktik asidoz, parmak uçlarında ve dudaklarda siyanozdur.

<span class="mw-page-title-main">Atropin</span>

Atropin, Atropa belladonna (Güzelavrat Otu) adlı bitkiden elde edilen bir alkaloiddir. Antikolinerjik yapıdadır. Tıpta çok değişik kullanım alanları vardır. Örneğin, göz dibinin muayenesinde, göz bebeğinin genişletilmesi için, ayrıca anesteziden önce üst solunum yollarında salgıların azaltılması için kullanılır.Ayrıca uyuşturucu madde olarak kullanımı 1984 yılında yaygınlaşmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Zehirlenme</span> Kimyasal bir maddenin canlı üzerindeki patolojik etkisidir

Zehirlenme, kimyasal bir maddenin canlı organizma üzerindeki patolojik etkisidir. Görece küçük miktarlarda kimyasal ya da biyokimyasal etki gösteren zehir, süresi ve ağırlığı değişebilen bir hastalık haline ya da ölüme yol açar. Adli tıp uzmanları, zehirlenme olgularını 3 orijine ayırarak inceler:

  1. Kaza
  2. İntihar
  3. Cinayet
<span class="mw-page-title-main">Tütün</span> bitki türü

Tütün, Solanaceae familyasının Nicotiana cinsindeki birçok bitkinin adıdır. Başta Nicotiana tabacum ve Nicotiana rustica türleri olmak üzere, dünya genelinde bilinen 70'ten fazla tütün türü bulunmaktadır. Tütün endüstrisi birçok ülkelerin ekonomisinin esasıdır.

Yoksunluk sendromu, bir ilaca ya da maddeye olan fizyolojik adaptasyon demektir. İlacın ya da maddenin yokluğunda, şiddetli krizlere neden olabilir. Bir veya birkaç kimyasal maddeye bağlı gelişen tolerans sonucu vücuda yerleşir ve bu maddenin eksikliğinde yoksunluk sendromu ortaya çıkar. Alkol, sigara ve eroin yoksunluk sendromu tablosu en sık rastlanan madde bağımlılığı türleridir. Bağımlı gebelerin doğan bebeklerinde benzer bulgulara rastlanır. Eroin bağımlılarında, madde bırakıldığında ağır yoksunluk sendromu belirtileri izlenir. Kokain ve amfetamin gibi uyarıcıların bağımlılık yapmadığı görüşüne karşın, bu gruptaki toksik maddelerin kullanılış yöntemine göre eroin kadar güçlü bağımlılık yapabildiklerini gösteren örnekler vardır; örneğin, gebelik öncesi ve sonrası dönemlerde kokain kullanan annelerin bebeklerinde, memeden kesildikten sonra yoksunluk sendromuna özgü bulgular görülebilmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Uyuşturucu</span> Zevk veya tıbbi amaçlı kullanılan madde

Uyuşturucu, kişisel zevk veya tıbbi amaçlı kullanılan psikoaktif maddelere verilen ortak isim.

<span class="mw-page-title-main">Amfetamin</span> Merkezi sinir sistemi uyarıcısı

Amfetamin (alfa-metil-fenetilamin) narkolepsi ve dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu dahil çeşitli bozuklukların tedavisinde, kilo kontrolünde, iştah azaltıcı olarak kullanılan sentetik bir uyarıcıdır (stimülan). Özellikle DEHB tedavisinde ilaç olarak yaygın kullanımları sebebiyle rahatlıkla elde edilebilir. Bu sebeple yasa dışı olarak en sık kullanılan uyarıcı maddelerden biridir. Yan etki olarak şizofreni benzeri psikozlara neden olur. Yaklaşık 20 günlük kullanım sonunda tolerans gelişir. Zayıf olarak MAO enzimini de inhibe ettiğinden MAO inhibitörleri ve SSRI'lar ile beraber kullanılırsa serotonin sendromuna sebep olabilir. Bu durum siproheptadin ile tedavi edilebilir. DEHB tedavisinde kullanılan ticari ilaçlardan Dexedrine, Elvanse ve Adderall amfetamin içeren ilaçlar arasında sayılabilir.

<span class="mw-page-title-main">Bağımlılık</span>

Bağımlılık, zevke neden olan madde veya davranışların artan miktarlarda tekrarlanmasıyla oluşan biyopsikososyal bir bozukluktur. Bağımlılık kavramı, psikolojide ve politikada farklı tanımlanır. Tıptaki bağımlılık genellikle "toksik madde" olarak nitelendirilen kimyasal maddelerin istismarı için kullanılır.

<span class="mw-page-title-main">Eroin</span> kimyasal bileşik; öforik etkileri nedeniyle en yaygın olarak eğlence amaçlı bir ilaç olarak kullanılan opioid

Eroin yani diasetilmorfin (diamorfin), yarı-sentetik bir afyon alkaloidi türevidir.

<span class="mw-page-title-main">Endokardit</span> Tıbbi durum

Endokardit , kalbin iç zarının (endokard) enfeksiyon hastalığıdır. Kalp kapaklarında ve endokard yüzeyinde mikrop kolonileri içeren gevrek ve dağılgan fibrin kümeleri (vejetasyonlar) oluşur. Mikroplar, endokarda genellikle bakteriyemi ya da sepsis sırasında ulaşırlar. Sosyoekonomik sorunları olan toplumlarda görece sıktır.

<span class="mw-page-title-main">Çevre kirliliği</span> Doğa sorunu

Çevre kirliliği, çevrenin doğal olmayan bir şekilde insan eliyle doğallığının bozulmasıdır. Bu ekosistemi bozma eylemleri; kirlenme şeklinde tabir edilmektedir.

Uyarıcı veya stimülan, genellikle merkezî sinir sistemine etki ederek farkındalığı, dikkati ve uyanıklığı artıran ilaçlar ya da maddelerdir. Genellikle etkinlikleri arttıkça yan etkileri de artar. En güçlü çeşitleri sıklıkla özel reçete ile verilen ya da yasa dışı ilaçlardır. Kahvede bulunan kafein ve sigarada bulunan nikotin dünyada en yaygın olarak kullanılan uyarıcılarıdır. En çok bilinen uyarıcılar arasında efedrin, amfetaminler, kokain, metilfenidat, metilendioksimetamfetamin ve modafinil yer alır.

<span class="mw-page-title-main">Pulmoner ödem</span> akciğerlerin hava boşluklarında ve parankiminde sıvı birikmesi

Pulmoner ödem, pulmonary edema, akciğer ödemi, akciğer konjesyonu; çeşitli sebeplerden ötürü alveollerde transudat birikmesi sonucu meydana gelir. Akciğer ödemi bir hastalık değil polifaktöriyel kaynaklı bir semptomdur. Süngersi bir yapısı olan akciğeri ödem oluşmasından koruyan 3 önemli faktör vardır. Bu faktörlerin olumsuz etkilendiği her süreç akciğer ödemi ile sonlanır:

<span class="mw-page-title-main">İskemi</span> Dokulara kan akışında eksiklik

İskemi (ischemia) yerel kanlanma eksikliğidir.

Konjenital bozukluk olarak da bilinen doğum kusuru, nedeni ne olursa olsun doğumda mevcut olan anormal bir durumdur. Doğum kusurları fiziksel, zihinsel veya gelişimsel engelliliklerle sonuçlanabilir.

Meslek hastalığı, belirli bir meslek ya da sanayi kolunda çalışanlarda çalışılan ortamdan, işin niteliğinden ya da çalışma koşullarından dolayı, bedensel ya da ruhsal bütünlüğün bozulmasıyla ortaya çıkan hastalıkların ortak adıdır. İş kazası ile meslek hastalığı arasındaki temel fark, ilkinde ani bir gelişmeye yol açan bir olay bulunmasına karşılık, ikincisinde sağlığın tedrici bir gelişme sonucunda bozulmasıdır. Türkiye'de Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'na göre meslek hastalığı; çalıştırıldığı işin niteliğine göre tekrarlanan bir sebeple veya işin yürütüm şartları yüzünden uğradığı geçici veya sürekli hastalık, sakatlık ya da ruhî arıza hâlidir.

<span class="mw-page-title-main">Embolizm</span> Atardamar, arteriyol ve kılcal damar hastalıkları

Embolizm, bir kütlenin kan akımıyla sürüklenerek damarları tıkamasına embolizm (embolism), bu cisme embolus denir. Kan akımıyla sürüklenen kütle maddenin her türden fiziksel niteliğini taşıyabilir. Bir embolizm sürecinin etkisi, embolusun kaynağı ve izlediği yol ile belirlenir. Trombuslardan kökenli emboluslar en sık görülen embolizm türünü oluşturur (tromboembolizm).

<span class="mw-page-title-main">Karın ağrısı</span> mide ağrıları

Karın ağrısı, ciddi ve ciddi olmayan tıbbi durumlarla ilişkili olabilen bir semptomdur.

<span class="mw-page-title-main">Konjenital kalp defektleri</span>

Konjenital kalp defektleri ya da konjenital kalp hastalıkları, kalp işlevlerini olumsuz yönde etkileyen, sık görülen doğumsal patolojilerdir. Gebeliğin 3.-8. haftalarındaki embriyogenez kusurunun sonucudur. Doğumların %1’ında görülürler; prematürelerde ve ölü doğum bebeklerinde daha sıktır.