
Boz ayı, Ursus cinsine bağlı Avrasya'nın kuzeyinin büyük bir kısmında ve Kuzey Amerika'da yaşayan bir ayı türüdür. Carnivora takımının karada yaşayan en büyük üyelerinden biridir ve boyut açısından tek rakibi ortalama boyutları kısmen daha büyük olan kutup ayısıdır..

Kutup ayısı aynı zamanda beyaz ayı ya da deniz ayısı, ayıgiller (Ursidae) familyasından soğuk kuzey kutup bölgesinin karlı sahillerinde ve buzullar üzerinde yaşayan ayı türüdür. Yaşamakta olan en büyük kara etoburudur ve bulunduğu ortamdaki süper yırtıcıdır. Yaşadığı çevreye çok iyi uyum sağlamıştır. Kalın kürkü onu soğuktan korur, beyaz görünümü avlarından saklar. Kutup ayısı hem karada, hem denizde, hem buzda, hem de su içinde zorlanmadan avlanır.

İnsansılar veya insansı maymunlar (Hominoidea), Eski Dünya maymunlarından bir primat üst familyası. İnsansılar üst familyası iki familyaya bölünür: Gibongiller veya küçük insansı maymunlar (Hylobatidae) ve insangiller veya büyük insansı maymunlar (Hominidae).

Dışbeslenen, dışbeslek, ardıbeslek ya da heterotrof canlılar; besinlerini kendi kendilerine sentezleyemeyen canlılardır. Yaşamlarını sürdürmek için gerekli enerjiyi bu sebeple diğer dışbeslenen ya da kendibeslek canlılardan alması gerekir. Heterotrof terimi mikrobiyoloji alanında ilk kez 1946 yılında, mikroorganizmaların beslenme tiplerine göre sınıflamasında kullanılmıştır. Bugün ise terim besin zincirinin tanımlanmasında birçok alanda kullanılmaktadır.

Apatosaurus, Geç Jura döneminde Kuzey Amerika'da yaşamış sauropod dinozor cinsi. En tanınmış sauropodlardan biridir. Apatosaurus, ortalama 21–23 metre uzunluğunda ve 16.4–22.4 ton ağırlığındaydı.

Ayılar veya Ayıgiller, Ursidae familyasının etçil memelileridir. Ayılar Köpeğimsiler veya köpek benzeri etoburlar olarak sınıflandırılır. Her ne kadar sadece sekiz ayı türü mevcut olsa da, Kuzey yarımkürede ve kısmen Güney yarımkürede çok çeşitli habitatlarda görülürler. Ayılar, Kuzey Amerika, Güney Amerika, Avrupa ve Asya kıtalarında yaşarlar. Modern ayıların ortak özellikleri arasında, tıknaz bacaklı büyük gövdeleri, uzun burunları, küçük yuvarlak kulakları, tüylü saçları ve kısa kuyrukları bulunur.

Baryonyx, Erken Kretase'de İngiltere ve İspanya çevresinde yaşamış, Spinosauridae familyasına bağlı teropod dinozor cinsidir. Ön ayağının birinci parmağındaki büyük bir pençeyle özdeşleşmiş bir dinozordur.

Miyosen, Senozoyik çağın neojen dönemine dahil olan ve jeolojik zamanda 23.03 ile 5.3 milyon yıl önce arasında yer alan bir jeolojik devirdir. Bilimsel literatürde bu devir 3 parça altında incelenir. Bunlar: Erken Miyosen, Orta Miyosen ve Geç Miyosen'dir. Aynı zamanda Miyosen devri, Aquitanian, Burdigalian, Langhian, Serravallian, Tortonian ve Messinian gibi 6 alt zamana ayrılır. Miyosen devrinin öncesinde oligosen devri varken; akabinde pliyosen devri gelmektedir. İlk olarak 19. yy'ın başında Paris havzası etrafında yapılan stratigrafik incelemeler sırasında Charles Lyell tarafından bulunmuş ve tanımlanmış bir zaman dilimidir.

Georges Cuvier Fransız bilim insanı ve devlet yöneticisi. Cuvier, neredeyse hiç kimseden yardım almadan, tek başına, bir bilim dalı olan omurgalı paleontolojisini kurmuş ve organizma biyolojisindeki en güçlü araçlardan biri olan karşılaştırmalı yöntemleri geliştirmiştir. Bu nedenle bazı bilim tarihçileri tarafından omurgalı paleontolojisi, karşılaştırmalı anatomi ve jeolojik tarihlendirme bilimlerinin temellerini atmasından ötürü onu "üç bilim dalının kurucusu" olarak nitelendirilmektedir.

Mağara aslanı, Panthera familyasından soyu tükenmiş bir kedigil türüdür. Geç Pleyistosen devrinden 11 bin yıl önceye dek Avrasya'da yaşamıştır. Boyutları yaklaşık olarak modern aslana benzer, yüzde on kadar daha büyük olduğu sanılmaktadır. 300 kg ortalama ağırlığa ve başından kuyruğuna en az 2.5 metre uzunluğa sahip olduğu sanılmaktadır.

Sayan Dağları, Göktürk Kağanlığı devrindeki adı : Kögmen Dağları) Moğolistan'ın kuzeybatısında, Sibirya'nın güneyindeki sıra dağlardır.

Teropod veya Theropoda, kertenkele kalçalı dinozorlar (Saurischia) takımına bağlı, boş kemikleri ve üç parmaklı uzuvları ile karakterize edilen bir dinozor kladı. Karga boyutundaki Microraptor cinsi ile devasa Tyrannosaurus rex gibi boyutsal açıdan çeşitliliğe sahiptirler. Modern kuşlar da Theropoda kladına bağlıdır.

Himalaya boz ayısı, Himalaya kızıl ayısı, isabelline ayısı veya Dzu-Teh olarak da bilinir, kahverengi ayının bir alt türü ve kuzey Afganistan, kuzey Pakistan, kuzey Hindistan, batı Çin ve Nepal'de yaşayan ayı türü. Bu bölgelerdeki en büyük memelidir ve erkekleri 2,2 m (7 ft) uzunluğa ulaşırken, dişileri biraz daha küçüktür. Bu ayılar hepçildirler ve kış aylarında kış uykusuna yatarlar. Himalaya boz ayısı, Boz ayıların bir türü olarak IUCN tarafından nesli tükenme tehlikesi Asgari endişe altındaki türler sınıflandırılırken, bu alt türler son derece tehlikededir.

Avrasya boz ayısı boz ayının en yaygın alt türlerinden biridir. Avrasya'nın hemen her yerinde yaşayabilen bu canlılar, mitokondriyal DNA'ları üzerinde yapılan araştırmalara göre 5 ana öbeğe ayrılmaktadır.

Toxodon, Geç Pliyosen'den Pleyistosen devri'nin sonuna dek bugünkü Güney Amerika'da yaşamış, soyu tükenen memeli cinsi. Yeni çalışmalarda holosen devri başlarına tarihlenen Toxodon fosillerine rastlanmıştır. Toxodontidae ailesi bu cinsle temsil edilir ve bu aile Miyosen devrinde çeşitlenmiştir.

Palaeoloxodon, Pleyistosen boyunca Avrasya ve Afrika'da yaşamış tüm zamanların en büyük kara memelisi olan, hortumlular (Proboscidea) takımına mensup memeli cinsi. İlk olarak 1924 yılında Matsumoto tarafından tanımlandı, ancak cins tanımlanmadı. Bir kısım görüş bu canlının Elephas cinsi bünyesinde olmasını savunurken; çene ve kafatası üzerine yapılan modern çalışmalar sonucu Palaeoloxodon cinsi kurulmuştur.

Megatherium, Geç Miyosen ila Erken Holosen devirleri arasında Güney Amerika'da yaşamış bir memeli cinsidir.
Sakajia Mağarası Tabiat Anıtı, Gürcistan'ın Imereti bölgesindeki Terjola Belediyesi'nde, Godogani köyünün 1,5 km kuzeydoğusunda, deniz seviyesinden 204 metre yükseklikte bulunan bir karstik mağaradır. Motsameta Manastırı'ndan 1,5 km uzaklıkta, nehrin karşısındaki pitoresk Tskaltsitela Boğazı'nın sol yamacında yer almaktadır. Mağarada birçok önemli arkeolojik, paleobotanik ve paleozoyik keşif yapılmıştır.

Yünlü Gergedan, Pleistosen dönemi boyunca Avrasya'da yaşamış tek toynaklı memeli türü.

Petralona mağarası, ayrıca Kızıl Taşlar Mağarası olarak da bilinir, Yunanistan'ın Halkidiki yarımadasındaki Selanik şehrinin yaklaşık 35 kilometre (22 mi) güney doğusunda, Petralona köyünün yaklaşık 1 kilometre (0,62 mi) doğusunda, Katsika Dağı'nın batı eteğinde deniz seviyesinden 300 m (984 ft) yükseklikte yer alan bir karstik oluşumdur. 1960 yılında fosilleşmiş bir arkaik insan kafatası bulunduğunda bölge halkın dikkatini çekti. Mağara, erozyon nedeniyle kayada yarıklar oluşmasından sadece bir yıl önce (1959) tesadüfen keşfedilmişti. Etkileyici sarkıt ve dikit oluşumlarıyla dikkat çeken ve yoğun miktarda fosil barındıran mağara kısa sürede jeologları ve paleontologları kendisine çekti. Onlarca yıl süren kazılardan sonra mağara halka açıldı ve bilimsel çalışmalara ait belgeler bitişikteki bir arkeoloji müzesinde sunulmaya başlandı.