Komut kümesi mimarisi, CPU'nun yazılım tarafından nasıl kontrol edileceğini tanımlayan bilgisayar soyut modelinin bir parçasıdır. ISA, işlemcinin ne yapabileceğini ve bunu nasıl yapacağını belirterek donanım ve yazılım arasında bir arayüz gibi davranır.

HTTP bir kaynaktan dağıtılan ve ortak kullanıma açık olan hiperortam bilgi sistemleri için uygulama seviyesinde bir iletişim protokolüdür. HTTP, World Wide Web için veri iletişiminin temelidir; burada köprü metni belgeleri, örneğin bir fare tıklamasıyla veya bir web tarayıcısında ekrana dokunarak kullanıcının kolayca erişebileceği diğer kaynaklara köprüler içerir.
Sadece okunabilir bellek. ROM, bilgisayarlarda ve diğer elektronik aletlerde kullanılan bir depolama birimidir. RAM gibi yazılıp silinebilen bir depolama birimi değildir. ROM içeriği sadece üretim anında yazılır. Kullanıcının kendi isteği doğrultusunda programlanamaz.
Bellek bilgisayarı oluşturan 3 ana bileşenden biridir.. İşlemcinin çalıştırdığı programı, lar ve programa ait bilgiler bellek üzerinde saklanır. Bellek geçici bir depolama alanıdır. Bellek üzerindeki bilgiler güç kesildiği anda kaybolurlar. Bu nedenle bilgisayarlarda programları daha uzun süreli ve kalıcı olarak saklamak için farklı birimler mevcuttur.

Dinamik Rastgele Erişimli Bellek, dinamik rastgele erişimli bellek bir tümleşik devre içinde her bir veri bitini ayrı bir kapasitör içinde saklayan Rastgele Erişimli Bellek türüdür. Kapasitörler yapıları gereği bir süre sonra boşalacağından yenileme/tazeleme (refresh) devresine ihtiyaçları vardır. Bu yenileme ihtiyacından dolayı DRAM, SRAM ve diğer statik belleklerin zıddı durumundadır. DRAM’in SRAM üzerindeki avantajı onun yapısal basitliğidir: 1 bit için 1 transistör ve 1 kapasitör DRAM için yeterliyken SRAM için 6 transistör gerekir. DRAM, yenileme devresinden dolayı çok yer kaplar. Güç kaynağı açık olduğu durumda DRAM ve SRAM sakladığı verileri korur bu nedenle her iki bellek aygıtı da volatiledir.
Adres Çözümleme Protokolü ağ katmanı adreslerinin veri bağlantısı katmanı adreslerine çözümlenmesini sağlayan bir telekomünikasyon protokolüdür. 1982 yılında RFC 826 aracılığıyla tanımlanmıştır. STD 37 kodlu bir internet standardıdır.
İşlemci önbelleği, CPU'nun hafızadaki verilere ulaşma süresini azaltan bir donanımdır. Ana belleğe(RAM) kıyasla küçük, hızlı ve işlemci çekirdeğine yakındır. Sık kullanılan veriler ya da en güncel veriler işlemci önbelleğinde saklanır. Günümüzde pek çok CPU, birden çok seviyede önbellek içerir, bu önbellekler verilerin yanı sıra komutları da bünyesinde tutar.
İngilizce: Lightweight Directory Access Protocol veya kısaca LDAP TCP/IP üzerinde çalışan indeks servislerini sorgulama ve değiştirme amacıyla kullanılan uygulama katmanı protokolü.
Sanal bellek, fiziksel belleğin görünürdeki miktarını arttırarak uygulama programına (izlence) fiziksel belleğin boyutundan bağımsız ve sürekli bellek alanı sağlayan bilgisayar tekniğidir. Ana belleğin, diskin (ikincil saklama) önbelleği (cache) gibi davranmasıyla; yani disk yüzeyini belleğin bir uzantısıymış gibi kullanmasıyla gerçekleştirilir. Ancak gerçekte, yalnızca o anda ihtiyaç duyulan veri tekerden ana belleğe aktarılıyor olabilir. Günümüzde genel amaçlı bilgisayarların işletim sistemleri çoklu ortam uygulamaları, kelime işlemcileri, tablolama uygulamaları gibi sıradan uygulamalar için sanal bellek yöntemi kullanılmaktadır.
Sayfalama ya da bellek adresleme, durgun sanal bellek sayfalarının ikincil bellekte (teker) saklanarak daha sonra ihtiyaç duyulduğunda ana belleğe yüklenmesi işlemini içerir. Bir diğer anlamı, adres uzayının belli oranlarda bloklara ayrılmasıdır. Sayfalama, bellek mahallerine ulaşımı ve adreslemeyi kolaylaştırır. 6502 mikroişlemcili bir sistemde 65536'lık adres uzayı 256 adet 256 Baytlık hayalı sayfalara ayrılır. Genelde 6502 işlemcili sitemlerde 1. sayfa yığın olarak ayrılırken 0. sayfaya bakış tabloları veya veri blokları yerleştirilir.

Etkin sayfalar ön belleği (ESÖ) (Translation Lookaside Buffer ) sanal bellek kullanan işlemcilerde adres dönüştürme işleminin hızlandırılmasını sağlayan bir tekniktir.

Aynı zamanda Illinois protokolü olarak da bilinen MESI protokolü yaygın olarak kullanılan bir ön bellek tutarlılığı protokolüdür. Intel'in Pentium işlemcilerinde kullanılan ön belleklerde verimliliği artırmak için kullanılmıştır.

Ön bellek tutarlılığı, paylaşılan kaynağın yerel ön belleğinde kaydedilen verinin tutarlılığını ifade eder. Bir bilgisayar sistemindeki istemciler ortak bir bellek kaynağının ön belleğini kullandıklarında, tutarsız verilerle ilgili sorunlar ortaya çıkabilir. Bu, bilhassa, çoklu işleme yapan sistemlerdeki merkezi işlem birimi için geçerlidir.
MSI protokolü temel bir ön bellek tutarlılığı protokolü olup, çoklu işlemci sistemlerinde çalışır. Diğer ön bellek tutarlılığı protokollerinde olduğu gibi, protokol isminin baş harfleri ön bellek satırının bulunabileceği olası durumların İngilizce isimlerini söyler. .MSI dosya uzantılı bir dosya bir Windows Installer Paketi dosyasıdır. MSI için, ön bellekte bulunan her öbek olası üç durumdan birinde olabilir:
- M - Modified (değiştirilmiş): Öbek değiştirilmiştir, dolayısıyla ön bellekteki veri ana bellekteki veriyle uyumlu değildir. Bir öbeğe "M" durumunda sahip olan ön bellek, bu öbek tahliye edileceği zaman onu ana belleğe yazmakla sorumludur.
- S - Shared (paylaşımda): Bu öbek değiştirilmemiştir ve diğer ön belleklerin en az birinde bulunmaktadır. Ön bellek ana belleğe yazmadan öbeği tahliye edebilir.
- I - Invalid (geçersiz): Bu öbek geçersizdir ve geçersiz olduğu ön belleğin bağlı olduğu işlemcinin bu öbeği kullanabilmesi için, bu öbeğin ana bellekten veya bir başka ön bellekten getirilmesi gerekir.
MERSI protokolü PowerPC G4 işlemcisinde kullanılan bir önbellek tutarlılığı protokolüdür. Bu protokol beş durumdan oluşur. M, E, S ve I durumları MESI protokolündekiyle aynıdır. Farklı olarak bulunan Güncel (Recent) "R" durumu ise, "E" durumuna benzer olarak, geçerli ve ana bellekle aynı olan tek veri olması durumunu ifade eder. "E" durumundan farklı olarak ise, önbellek "R" durumundayken veride değişiklik yapmak (yazmak) istediğinde öncelikle sahipliği için istekte bulunması gerekir. Hem MESI hem MERSI protokollerinde "E" durumundan "M" durumuna geçiş yerel olarak yapılabilir.
MESIF protokolü Intel tarafından ön bellek tutarlı düzensiz bellek erişimi için geliştirilmiş bir ön bellek tutarlılığı protokolüdür. Bu protokol beş durumdan oluşur. Bunlardan "M", "E", "S" ve "I" durumları MESI protokolündeki gibidir. "F" durumu ise "S" durumunun özelleşmiş bir çeşididir ki ilgili ön bellek satırı için herhangi bir istek geldiğinde bu ön bellek cevap verir. Protokole göre eğer herhangi bir ön bellek bir satırı "S" durumunda tutuyorsa, en fazla bir (diğer) ön bellek onu "F" durumunda tutar.

Heartbleed, Taşıma Güvenliği Katmanı (TLS) protokolü gerçekleştiriminde geniş biçimde kullanılan, açık kaynak kodlu kriptografi kütüphanesi OpenSSL'de 2014 yılı Nisan ayında tespit edilen bir yazılım hatasıdır. Heartbleed bu TLS için kullanılan OpenSSL örneğinin, istemci ya da sunucu olduğu fark etmeden kötü niyetle kullanılabilir. Bu açık sayesinde bir saldırgan sunucu hafızasından veri okuyabildiği gibi, bir sunucunun SSL özel anahtarlarını da ele geçirebilir.
REST, Web protokolleri ve teknolojilerini kullanan bir dağıtık sistemdir. REST prensiplerini sağlayan sistemler, RESTful olarak sıfatlandırılır. Temsilî Durum Aktarımı ismindeki temsilî, verinin temsilini kastetmekte olup onunla ilgili durumun aktarılması olarak düşünülebilir.

Harvard mimarisi, veri ve komutların Merkezi İşlem Birimine giden kanallarının ayrılması ile oluşturulmuş MİB mimarisidir. İsmini ilk kez bu mimariyi kullanan bilgisayar Harvard Mark I'den almıştır. Bu mimariyi kullanan makinalar, veriler ile komutlar arasında herhangi bir köprü bulundurmazlar. Veri adresi 8-bit iken program (komut) adresi genellikle 14-bittir.

Hesaplamada, önbellek ; veri depolayan bir donanım veya yazılım bileşenidir, böylece bu veriler için gelecekteki talepler daha hızlı bir şekilde yerine getirilebilir; Bir önbellekte depolanan veriler daha önceki bir hesaplamanın sonucu veya başka bir yerde depolanan verilerin bir kopyası olabilir. İstenen veriler bir önbellekte bulunduğunda, önbellek kaçması, yapamadığında önbellek kaçırma şeklinde göründüğünde önbellek isabet oluşur. Önbellek isabetleri, bir sonucu yeniden hesaplamadan veya daha yavaş bir veri deposundan okumadan daha hızlı olan önbellekten veri okuyarak yapılır; bu nedenle, önbellekten ne kadar fazla istek yapılabiliyorsa, sistem o kadar hızlı çalışır.