Edip Yüksel, Kürt asıllı Türk-Amerikalı araştırmacı, yazar ve akademisyen. İngilizce ve Türkçe dillerinde birçok kitap kaleme aldı.
İslamcılık, modern devlet ve devletçiklerin anayasal, ekonomik ve yargısal olarak, bu kesimde canlanma ya da otantikliğe dönüş olarak algılanan İslami uygulamalarla yeniden kurulması gerektiğini öne süren siyasi ideolojidir. Bu akımlardaki hakim anlayış Emr-i bi'l ma'rûf ve nehy-i anil münker'in yerine getirilmesidir. Siyasal İslam'ın Seyyid Kutub ve Mevdudî gibi köktendinci öncüleri "Allah'ın sistemi" olarak gördükleri şeriata dayanmayan güç sahipleri olarak tanımladıkları tağuta isyanı tevhidin ön şartı olarak sundular.
Ehl-i Sünnet ve'l-Cemâat, kısaca Ehl-i Sünnet ya da Sünnîlik, İslam dininin dünya üzerindeki iki büyük kolundan biri ve %77-80'lik bir oran ile en büyük mensubunun bulunduğu mezhepler grubudur. Zaman zaman Sünnî İslam veya Sünnî mezhebi ifadesi de kullanılır. Günümüzde Sünnîlik, kendi içerisinde günümüzde yaşayan iki akaid mezhebi, dört fıkıh mezhebini içermektedir.
Müslüman Kardeşler Cemiyeti ya da İhvânü'l-Müslimîn, Arap dünyasının en eski, en etkili ve en büyük İslamcı hareketi olmakla birlikte birçok Arap ülkesindeki en geniş siyasi muhalif örgütüdür. Mısır'da 1928 yılında İslam alimi ve okul öğretmeni olan Hasan el-Benna tarafından pan-İslamist, şeriatçı, dinî-siyasi amaçlarla çalışan toplumsal hareket olarak kurulmuştur.
FC Beytar Yeruşalim yaygın olarak Beytar Yeruşalim veya sadece Beitar, Kudüs şehrinde bulunan ve İsrail futbolunun en üst seviyesi olan Ligat ha'Al'nde bulunan bir İsrail profesyonel futbol kulübüdür.
Hizb ut-Tahrir, tüm Müslümanları birleştirerek şeriat kurallarıyla yönetilecek İslami hilafet devleti kurmayı amaçlayan uluslararası bir pan-İslamcı, köktendinci siyasi örgüt. 1953'te Filistinli İslam alimi Muhammed Takiyyuddin en-Nebhani tarafından Kudüs'te kurulmuştur.
İslam dünyası veya Müslüman dünyası, İslâmî bir devlet yapısına sahip ülkeler ile birlikte nüfusunun çoğunluğu Müslüman olan ülkelerin tümünü ifade eden bir kavramdır. Bu, İslâm'ın dini inançlarına ve yasalarına veya İslam'ın uygulandığı toplumlara bağlı olan herkesi kapsamaktadır. Günümüzde İslam ülkelerinin tek çatı altında toplandığı tek uluslararası kurum, İslâm İşbirliği Teşkilatı'dır. Modern bir jeopolitik anlamda bu terimler, dahil edilmek için üzerinde anlaşmaya varılmış kriterler olmamasına rağmen, İslâm'ın yaygın olduğu ülkeleri ifade etmektedir. Müslüman çoğunluklu ülkeler terimi, genellikle ikinci anlamda kullanılan bir alternatif terimdir.
Ümmetçilik veya Pan-İslamizm, Müslümanları tek bir İslam devleti altında veya İslami prensiplere sahip uluslararası bir örgüt altında birleştirmeyi savunan bir siyasi harekettir. Tarihsel olarak, tüm Osmanlı vatandaşlarının birliğini amaçlayan Osmanlıcılıktan sonra Pan-İslamizm, imparatorluktaki Müslüman halkların bağımsızlık hareketlerini önlemek amacıyla Sultan II. Abdülhamid tarafından 19. yüzyılın son çeyreğinde Osmanlı İmparatorluğu'nda teşvik edilmiştir.
Suriye Müslüman Kardeşleri İslamcı ideolojiye sahip Müslüman Kardeşler'in bir koludur. Suriye'de bulunan Müslüman Kardeşler'in Mısır Kardeşleri ile zayıf bir bağı olduğu ve grubun kuruluşunda kendisini ılımlı olarak ve en son manifestosu olan 2012 Nisan bildirgesinde amacını bireysel haklara saygıyı taahhüt eder ibaresi ile çoğulculuk ve demokrasiyi ilerletme olarak tanımladığı ve İslam kelimesine bir vurguda bulunmadığı belirtilir. 1940 yılında kurulmuştur. Uzun yıllar özgür eylem veya faaliyet yapamamıştır. Suriye İç Savaşı başlayınca, Beşşar Esad yönetimine karşı muhaliflerin saflarına geçmiştir. Günümüzde başkanlığını Muhammed Riyad el-Şefik yapmaktadır. Merkezi Halep veya Humus'tadır.
Müslüman Kardeşler, Hasan el-Benna tarafından İsmailiye, Mısır'da Mart 1928'de İslamcı bir dinsel, politik ve sosyal hareket olarak kuruldu. Grup diğer nüfusu müslüman olan ülkelere de yayıldı, ancak en geniş veya en geniş olduğu düşünülen yapılanmalarından birisini Mısır'da, yıllar boyunca en kapsamlı, en iyi organize olmuş ve en disiplinli politik muhalefet yapılanmalarından birisi olarak kurdu. 1948, 1954, 1965 yıllarında birbirini takip eden örgüt ve devlet arasında karşılıklı komplo ve suikast suçlamaları ile geçen yılların ardından 2011 yılı devrimi ile İhvan-ı Müslimin yasal olarak tanımlanan bir organizasyon haline geldi. ve 30 Nisan 2011'de Özgürlük ve Adalet Partisi adı ile Mısır'da genel seçimlere katıldı.
Asef Bayat sosyolog ve akademisyen. Halen Illinois Üniversitesi'nde çalışmalarını sürdürmektedir. Siyaset sosyolojisi, toplumsal hareketler ve değişme, din temelli siyaset ve gündelik hayat, toplumsal mekanlar, günümüzde İslam ve özellikle de müslüman Orta Doğu ülkelerindeki halk hareketleri ilgi alanlarını oluşturmaktadır. İran İslam Devrimi, 1970'lerden bugüne İslami hareketler, müslüman yoksul halk hareketleri, müslüman gençlik ve kadınlar gibi konular üzerine yazmıştır.
Berelvi, Sünni İslam içinde Hanefi mezhebine bağlı Hindistan'ın Bereilli kentinden çıkan 200 milyon mensubu olan bir hareket. Hareket ismini lider İmam Ahmed Raza Han'ın (1856-1921) şehrinden alır. Medya ve akedemisyenler tarafından Berelvi ismiyle anılan harekete bağlı olanlar, kendilerine Ehl-i Sünnet vel Cemaat olarak hitab etmeyi tercih ediyor.
Husiler ya da resmî adıyla Ensarullah, Yemen'de faaliyet gösteren Zeydi gruptur. Grup, ismini kurucusu Hüseyin Bedreddin el-Husi'den almıştır. İlk kez 2004 yılında silahlı ayaklanma başlatmışlardır. 2004 yılından beri İran tarafından malî ve askerî destek almaktadır. 2015 yılında gerçekleştirdikleri mücadele ile San'a ve parlamentoyu ele geçirmişlerdir. Grubun sloganı, "Allah büyüktür! İsrail'e ölüm, Amerika'ya ölüm, siyonizme lanet, İslam'a zafer!"dir. Bu slogan, Husi bayraklarında yer alır. Örgütün 7.000-30.000 arası silahlı militanı, 450.000 kadar sivil destekçisi vardır.
Cihatçı Selefîlik, Sünniliğin içerisinde yer alan aşırı muhafazakâr ve köktendinci hareket. Hareketin adı genellikle Vehhâbîler ile birlikte anılmaktadır. Ancak bu hareketin takipçileri Vehhabi sıfatını kendilerine yakıştırmamakta ve bunu küçük düşürücü bir ifade şekli olarak algılamaktadırlar.
Cedidcilik, 19. yüzyılın sonu ve 20. yüzyılın başlarında Rus İmparatorluğu'da özellikle Türk kökenli Müslüman halklar arasında ortaya çıkan sosyal-siyasi ve entelektüel bir harekettir. Önceleri eski eğitim sistemini değiştirmek ve Müslümanlar için Avrupalı eğitiminin gerekliliği savunan bir hareket iken daha sonra feodal kalıntıların lağvedilmesi, İslam'ın ve dini okulların reformu, İslam'ın milli burjuvazinin taleplerine uyarlanması amaçlanmıştır. Hareketin en önde gelen isimlerinden biri İsmail Gaspıralı idi.
Bazen modern Selefilik olarak da adlandırılan İslami modernizm, İslam inancını milliyetçilik, demokrasi, medeni haklar, rasyonellik, eşitlik ve ilerleme gibi modern Batı değerleriyle uzlaştırmaya çalışan ve “ilk Müslüman ideolojik tepki” olarak tanımlanan bir harekettir. “Klasik kavramların ve içtihat yöntemlerinin eleştirel biçimde yeniden incelenmesi” anlayışıyla İslam teolojisine ve Kuran tefsirine yeni bir yaklaşım getirmiştir.
İslam dünyasında liberalizm ve ilerlemecilik, İslami anlayış ve pratik konusunda önemli bir ilerici düşünce birikimi oluşturan kendini bildiren Müslümanları içerir. Bu çalışmalar bazen "ilerici İslam" olarak adlandırılır. Bazı bilim insanları, Omid Safi gibi, "İlerici Müslümanlar" ile "İslam'ın liberal savunucuları" arasında ayrım yapar.
Hint Müslüman Hareketi olarak da anılan Hint Hilâfet Hareketi (1919-1924), Sünni Müslümanların lideri kabul edilen Osmanlı halifesini etkin bir siyasi otorite haline getirmek amacıyla Şevket Ali, Muhammed Ali Cevher, Hakim Ecmel Han ve Ebul Kelam Azad liderliğindeki Britanya Hindistanı Müslümanları tarafından başlatılan pan-İslamcı bir siyasi protesto kampanyasıydı. Hareket, Türkiye'nin daha olumlu bir diplomatik mevki kazandığı ve laikliğe yöneldiği 1922 sonlarında çöktü. 1924'e gelindiğinde Türkiye halifenin rolünü ortadan kaldırdı.
Letonya'da Müslümanların varlığı ilk olarak 19. yüzyılda görüldü. Bu Müslümanlar çoğunlukla kendi iradeleri dışında Letonya'ya götürülen Tatarlar ve Türklerdir.
Hayvan hakları savunucuları ve hayvan özgürlüğü aktivistleri, duyarlı bireylerin insan olmayan hayvanların acıdan kaçınma gibi en temel ihtiyaçlarını, yalnızca tür üyeliği temelinde reddetmenin, ırkçılık veya cinsiyetçiliğe benzer bir ayrımcılık biçimi olduğu görüşündedir. Birçok hayvan hakları savunucusu, hayvanların, menfaatleri yasal korumayı hak eden ahlaki topluluğun bireyleri ve üyeleri olarak görülmesi gerektiğini savunmaktadır.