İbrahim Şinasi Efendi, Türk gazeteci, yayımcı, şair ve oyun yazarı.
Rubai, aruz ölçüsüyle yazılır. Birimi dörtlüktür. 4 dizelik (mısralık) bir Divan Edebiyatı nazım biçimidir.
Kaside, genellikle din ve devlet büyüklerini övmek amacıyla yazılan bir şiir formudur. Ancak kaside biçiminin şiirin farklı konuları için de kullanıldığı vakidir. Kaside sanatı, öncelikli olarak Araplar tarafından geliştirilmiştir. Kaside, klasik Arap şiirinin en yüksek hali kabul edilmektedir. Eski Arap edebiyatında kasideler birkaç farklı dahili kısımdan oluşacak şekilde nazmedilmiştir.
Gazel, Türkçe Divan edebiyatının en yaygın nazım şeklidir. Gazel sözcüğü sözlük tarifi ile "kadınlarla sevgi üzerine konuşmak, söyleşmek" anlamına gelir.
Sözlük, bir dilin veya dillerin kelime haznesini (sözvarlığını), söyleyiş ve yazılış şekilleriyle veren, sözcüğün kökünü esas alarak, bunların başka unsurlarla kurdukları sözleri ve anlamlarını, değişik kullanışlarını gösteren yazılı eserdir. Eski dilde lügat, kamus denir. Leksikografi sözlükbilimidir. Sözlükçüye leksikografır denir. Lügatça, sadece bir kitapta geçen terimleri anlatır (glossary).
Teşbih, "benzetmek" manasına gelir. İfadeyi kuvvetlendirmek için aralarında benzerlik bulunan iki kavramdan zayıf olanın güçlüye benzetilmesidir. Dinî kavramlarda ise Teşbîh, Tanrı'nın şeklen insana benzetilmesi mânâsına gelmektedir.
Akd ü hall, divan edebiyatında manzum bir yazıyı nesir, bir nesri manzum olarak yazma. Kelime anlamı düğümleme ve çözülmedir. Akd, nesir hâldeki bir sözü vezne döküp şiirleştirmektir. Zıddı hall ise, şiir hâlindeki bir sözü nesre çevirmeye denir.
Şemsi Ahmed Paşa ; ; Şam, Anadolu ve Rumeli beylerbeyi görevlerinde bulunmuş Osmanlı devlet adamıdır.
İskender Pala, Türk profesör, yazar ve divan edebiyatı araştırmacısı, T.C. Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Politikaları Kurulu Başkanı.
Taştir, bir gazelde her beytin iki mısrasının arasına iki veya üç mısra ekleyerek manzume meydana getirmektir. Divan edebiyatı nazım şeklidir.
Sünbülzade Vehbî, 18. yüzyılın dîvan şairlerindendir. Asıl adı Mehmet olup, Maraş'ta 'Sünbülzadeler' olarak anılan ailenin bireylerindendir.
Mesnevi, özellikle Arap, Fars ve Osmanlı edebiyatında kendi aralarında uyaklı beyitlerden oluşan ve aruz ölçüsüyle yazılan divan edebiyatı şiir biçimidir.
Ah mine'l-Aşk, İskender Pala'nın yazdığı, ilk baskısı 1999 yılında Ötüken Yayınları tarafından yayınlanan, Divan Edebiyatı, Divan şairleri ve aşk konularını ele alan bir eserdir. Bunların yanında eser; Osmanlı Tarihi’nden olaylar, hikâyeler ve örnekler ile zenginleştirilmiştir. Şubat 2006’da 7. baskısı Kapı Yayınları tarafından yapılan kitap, 7 bölümden oluşmaktadır.
Tuyuğ, Türklerin Divan şiirine kazandırdığı nazım şeklidir.
Divan şiirine Türkler tarafından katılmış bir nazım şeklidir. Besteyle okumak için yazılmıştır. Bestelenmek amacıyla yazıldığı için 3-5 dörtlük arası değişir. Yeni edebiyatımızda Yahya Kemal Beyatlı, bu türü ustalıkla kullanmıştır. Aruz ölçüsünün her kalıbı kullanılır. Dörtlüklerden kurulan musammat da denebilir. Murabbaya benzer. 5 ya da 6 dizelik bentlerden de oluşabilir. Üçüncü dizeye miyan, dördüncü dizeye nakarat denir. Aşk, sevgili, ayrılık, içki ve eğlence konularında yazılır. Divan edebiyatının ilk şarkı yazarı Nail-i Kadim'dir. Lale Devri'nin en önemli temsilcisi ise Nedim'dir. En çok şarkıyı Enderunlu Vasıf yazmıştır.
Muhammes, beş dizelik bölümler halinde söylenen nazım şeklidir.
Terci-i bent, Arap, İran ve Türk edebiyatlarında bentlerden oluşturulan bir nazım şekli.
Leskofçalı Galip, 19. yüzyıl divan şairi.
Akif Paşa, devlet adamı, divan şairi ve yazarıdır.
Cudi Efendi ya da İbrahim Cudi, Osmanlı siyasetçisi.