İçeriğe atla

Mühendishane-i Bahr-i Hümâyun

Mühendishane-i Bahr-i Hümâyûn (Türkçe: İmparatorluk Deniz Mühendishanesi)[1] (Osmanlıcaمهندسخانۂ بحرئ همايون Osmanlı İmparatorluğu döneminde, 1773[1] yılında III. Mustafa zamanında tersane ve donanmanın geliştirilmesi ve de tersane halkının eğitilmesi amacıyla açılmış teknik okuldur. Okulda sınıflara ilk defa tahta ve sıra konulmuştur. Bir okul matbaası kurulmuş ve ders kitapları basılmıştır.

1774 yılında vefat eden III. Mustafa'nın son ve en önemli icraatlarından biri olan ve bir tersane gözü içerisinde “Hendese Odası” adıyla bir sınıf olarak açılan okul; 1782 yılında Padişah I. Abdülhamit döneminde Mühendishane-i Bahr-i Hümâyûn adını almıştır. İstanbul Teknik Üniversitesi ve Deniz Harp Okulu ile Deniz Lisesi, bu kurumun içinden ayrılarak eğitime devam etmiştir.

İTÜ'nün geçmişten bugüne aldığı adlar

Türk eğitim tarihinde modern anlamda ilk defa kurulan bu mektebin açılmasında 1768'de başlayan Rus savaşında, Osmanlı ordusunun teknik açıdan zafiyet içinde bulunmasının önemli rolü vardır. Savaş sırasında topçuluğun çağdaş hale getirilmesi çalışmaları ehemmiyet kazanmış ve bu arada Ekim 1772'de, bir yıl kadar hizmet veren bir topçu mektebi açılmış olmakla beraber bunun savaşın seyri üzerinde etkisi görülmemişti. 1770 tarihinde gerçekleşen Çeşme Deniz Muharebesi’nden sonra donanmanın yeniden yapılanması girişimleri de kalıcı ve semereli olmamıştı. Eğitilmiş kadrolara duyulan ihtiyaç bir deniz mühendishanesi açılmasını kaçınılmaz kılmıştı.

Okulun resmi açılış tarihi 1773 olarak kabul edilmekle beraber Toderini’nin belirttiği bu tarih yanıltıcı olduğuna yönelik birtakım referanslar bulunmakla beraber, Baron de Tott’un hâtıratında konuyla ilgili anlatımın tahlili neticesinde bunun doğru olamayacağı ortaya atılmıştır.[2] Mühendishâne-i Bahrî-i Hümâyun’un açılışı Fransız arşiv belgelerine göre 29 Nisan 1775 tarihindedir. Mühendishânenin ilk hocalarından Cezayirli Seyyid Hasan Hoca da yazmış olduğu bir risalenin önsözünde bu hususu teyit etmekte ve açılışının I. Abdülhamid zamanında ve Sadrazam Derviş Mehmed Paşa’nın üçüncü sadâreti döneminde yani Temmuz 1775’te olduğunu belirtmektedir. Hatta az sayıdaki talebeyi gayrete getirmek üzere 15 Temmuz’da bunlara birer nişan verildiği tespit edilmiştir.[3]

Fransızca kaynaklarda “Ecole de Théorie” veya “Ecol de Mathématiques”, Türkçe kaynaklarda “Hendesehâne” yahut “Hendese Odası” olarak geçen ve Tersane'de gemilerin çekildiği boş bir hangarda açılan okul, içlerinde ileri yaşlarda olanların da bulunduğu az sayıda talebeyle eğitime başladı. Baron de Tott’un imtihandan geçirerek seçtiği ilk öğrenciler genelde ibtidaî riyâziye bilgisine sahip eski kaptanlardan, bunların veya yüksek rütbeli bazı memurların çocuklarından oluşuyordu. Gerekli bazı kitaplar ve aletler Paris’ten getirtilmişti. İlk aylarında Fransız hocalarından Gilles Jean-Marie Brazzer de Kermovan tarafından matematik ağırlıklı bir eğitim verilmekte olan okulda kısa bir zaman sonra devletin eğitilmiş denizcilere olan ihtiyacından dolayı ve Cezayirli Gazi Hasan Paşa’nın da isteğiyle ders müfredatında deniz mühendisliği, hendese ve coğrafya bilimlerine ağırlık verilecek şekilde değişiklik yapıldı. 1776 yılı başlarında okulun nizamnamesi hazırlanarak yürürlüğe konuldu. Bir hoca ve yardımcısıyla bir alet muhafızından oluşan üç kişilik maaşlı bir kadro tayini yapılan okula on talebe kaydedildi. Daha sonraları tersane kâtiplerinden ve diğer hevesli olanlardan oluşan ve dersleri dışarıdan takip eden elliye yakın müdaviminin de bulunduğu anlaşılmaktadır.

Kaynakça

  1. ^ a b Tarihçe, http://www.itu.edu.tr/?itu-hakkinda/tarihce 25 Mayıs 2020 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.
  2. ^ Beydilli, s. 23
  3. ^ Kaçar, Osmanlı Devleti’nde Bilim ve Eğitim Anlayışındaki Değişmeler ve Mühendishânelerin Kuruluşu, s. 96-97

Dış bağlantılar

Aynı zamanda Batılı anlamda Türk Resim Sanatının başlangıcı sayılan "Asker Ressamlar Kuşağı" nın ilk eğitim aldığı kurumdur.


İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">İstanbul Teknik Üniversitesi</span> İstanbulda kurulu devlet üniversitesi

İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ), kökleri 1773 yılına dayanan İstanbul'da yer alan bir devlet üniversitesi.

<span class="mw-page-title-main">Deniz Harp Okulu</span> Türk Deniz Kuvvetlerine muvazzaf subay yetiştiren lisans düzeyindeki okul, bahriye

Deniz Harp Okulu (DHO) ya da geleneksel adıyla Bahriye; 1773 yılında Cezayirli Gazi Hasan Paşa tarafından Kasımpaşa, İstanbul'da Tersane Hendesehanesi adıyla kurulmuş olan ve 1985'ten itibaren Tuzla, İstanbul'da bulunan Türk Deniz Kuvvetleri'ne muharip subay yetiştiren askeri eğitim kurumu. Mezuniyet törenleri her yıl 31 Ağustos'ta yapılan Deniz Harp Okulu'nda, Deniz Kuvvetleri Komutanlığı bağlısı birliklerde görev yapmak üzere subay yetiştirilmektedir. Okulda endüstri, elektrik-elektronik, bilgisayar, makine ve gemi inşa mühendisliği bölümleri vardır. Ayrıca okulun Pusula adında bir de öğrenci dergisi mevcuttur. Okulun komutanlığını Tuğamiral Ramazan Özoğul yapmaktadır. Öğrencilere bahriyeli denmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Deniz Lisesi</span> Heybeliadada eğitim vermiş askerî lise

Deniz Lisesi veya eski adıyla Bahriye Mektebi, Türkiye Cumhuriyeti Millî Eğitim Bakanlığı bünyesindeki yabancı dil ağırlıklı liselerin fen bilimleri alanı programı uygulayan, Deniz Harp Okulu'na öğrenci yetiştiren bir askeri lisedir. 31 Temmuz 2016 tarihinde Olağanüstü Hal kapsamında çıkartılan kanun hükmündeki kararname ile kapatılmıştır. 2017 itibarıyla Deniz Harp Okulunun hazırlık bölümü olarak hizmet vermektedir.

François Baron de Tott Macar kökenli aristokrat bir Fransız subayıdır. Osmanlı İmparatorluğu'nun 18. yüzyılda yaptığı reform hareketlerine olan katkılarıyla hatırlanır.

<span class="mw-page-title-main">Mühendishane-i Berrî-i Hümâyûn</span> Osmanlı İmparatorluğu’nda askeri mühendislik eğitimi veren okul

Mühendishane-i Berrî-i Hümâyûn, İstanbul'da 1795 yılında kurulan; Osmanlı ordusu için topçu ve istihkâm subayı yetiştiren askerî okul. III. Selim devrinde yeniden yapılanmanın en önemli kurumlarından biri olarak 1795‘te Hasköy’de açılmıştır. 1773’te kurulan Mühendishâne-i Bahrî-i Hümâyun’dan sonra imparatorluğun ikinci mühendishanesidir. Örneklerini, Fransa’da Mouradgea D’Ohsson’un ve özellikle Viyana’da Ebûbekir Râtib Efendi’nin gözlemlediği askerlik ve mühendislik akademilerinden almıştır. Kuruluş sebebi Nizâm-ı Cedîd ordusunun teşkil edilmesiyle bağlantılıdır. İlk dönemiyle ilgili belgelerde Fünûn-i Harbiyye Tâlimhânesi, Mekteb-i Fünûn-i Harbiyye veya Mühendishâne-i Sultânî gibi isimlerle, ardından da Mühendishane-i Berrî-i Hümâyûn olarak anılmıştır.

İlk kez denizcilik eğitimi vermek üzere kurulan Mühendishane-i Bahr-i Hümayun ders programında yapılan yenilikler ve gelişmelerle önce Mühendishane-i Berr-i Hümayun'a daha sonra Mühendis Mekteb-i Alisi'ne dönüştü. En sonunda ise Yüksek Mühendis Mektebi adını almıştır. İlk mezunlarını 1931 yılında veren Yüksek Mühendis Mektebi Cumhuriyet Türkiye'sinin bayındırlık işleri için gerekli teknik elemanları yetiştiriyordu. Önceleri sadece Gümüşsuyu kışlasını kullanan Yüksek Mühendis Mektebi daha sonra Maçka ve Taşkışla silahhanelerine sahip olmasıyla birlikte büyüdü ve eğitim kadrosunu da İsviçre ve Almanya'dan gelen hocalarla geliştirdi. 1944 yılında ise Yüksek Mühendis Mektebi İstanbul Teknik Üniversitesi'ne dönüştü.

TSK nın Kara, Deniz ve Hava Harp Okullarında yetiştirmediği sınıf ve branşlardaki açığı kapatmak için askerî lise ve lise çıkışlı olmak şartı ile sınavla seçilen öğrenciler yurt içi ve yurt dışındaki fakülte ve yüksek okullarda askeri öğrenci olarak öğrenim görürler. Bu görevi yürütmek maksadı ile Ankara Cebeci'de Fakülte ve Yüksek Okullar Komutanlığı kurulmuş olup daha sonra bu uygulamadan vazgeçilmiş ve sadece Bando Sınıfına yönelik subay ihtiyacının karşılanmasında kullanılmıştır.

Osmanlı Devleti, kurulduğu andan itibaren genişlemeye başlamış ve bu da köprü, cami, yollar gibi binaların yapılmasını gerektirmiştir. İlk dönemlerde zanaatkarlar hem mimar, hem mühendis, hem de sanattan anlayan kişilerdi. Osmanlı Devleti'nde özellikle mimarlık alanında Mimar Sinan'ın yaptığı eserler önemli teknik çalışmalardandır.

Hoca İshak Efendi, Osmanlı mühendis, eğitimci.

Hendese-i Mülkiye, 1883 yılında Padişah II. Abdülhamid tarafından kurulmuştur. Mühendishane-i Berr-i Hümayundaki kılıçhanelerden birisi boşaltılıp Hendese-i Mülkiye öğrencilerine tahsis edilmiştir. Kuruluşunda Fransa'daki École des Ponts et Chaussées örnek alınmıştır. Ancak daha sonra Fransız usulü terk edilmiş ve Alman usulüne geçilmiştir. Hendese-i Mülkiye önceleri askeriyeye bağlıydı, fakat daha sonra askeriyeden ayrılıp Bayındırlık Bakanlığına bağlanmıştır. Adı da Mühendis Mektebi olarak değiştirilmiştir (1909).

<span class="mw-page-title-main">Cezayirli Gazi Hasan Paşa</span> 155. Osmanlı sadrazamı

Cezayirli Gazi Hasan Paşa, 18. yy'ın ikinci yarısında Kaptan-ı derya ve sadrazam olarak görev yapan Palabıyık lakaplı Osmanlı devlet adamıdır.

Mühendis Mekteb-i Âlîsi, askeri idareden ayrılarak kurulan Hendese-i Mülkiye'nin devamı olan kurumdur. Prof. Dr. Karl von Terzaghi okulun önemli hocalarındandır. Bu dönemde ülkede ilk defa Mühendis Mektebi Mecmuası adıyla akademik bir mühendislik dergisi çıkartılmıştır. Okula ilk kez kız öğrenci bu dönemde kabul edildi ve İTÜ'nün bugün hala kullanılan arı simgesine o dönemde karar verilmiştir. 1.Dünya Savaşı ve Kurtuluş Savaşı döneminde öğrenciler orduya katılmış ve okul 1915 ile 1921 yıllarında mezun vermemiştir. Okul daha sonra Yüksek Mühendis Mektebi adını alarak eğitim ve öğretimine devam etmiştir.

Reşat Baykal, İTÜ eski rektörü ve bilim insanıdır.

<span class="mw-page-title-main">Türkiye'de inşaat mühendisliği</span>

Türkiye'de inşaat mühendisliğinin başlangıç tarihi İTÜ İnşaat Fakültesi'nin başlangıcı olarak sayılan ve 1727 yılında Damat İbrahim Paşa tarafından açılmış olan Humbarahane olarak kabul edilir. Ancak bu girişim Yeniçerilerin karşı koyması nedeniyle yarım kalmıştır. 1773 yılında Gazi Hasan Paşa ile Baron de Tott'un teklifiyle III. Mustafa Mühendishane-i Bahr-i Hümayun'u açtırmış ve bu yolla donanmadaki gemi mühendislerinin bilgisizliğini gidermeye çalışmıştır. İlk adı Mühendishane olan bu üniversite Türk tarihinin ilk üniversitesidir. I. Abdülhamit devrinde büyümeye devam eden bu üniversite, III. Selim döneminde 1795'te adı Mühendishane-i Berrî-i Hümâyûn olacak şekilde ikiye ayrılmış ve bir kanunnameye bağlanmıştır. Her iki üniversite de 1808 yılına kadar eğitime devam etti. Mühendishane-i Berrî-i Hümâyûn'da 1797 yılında Yeni Metotlar adlı kitap ile inşaat mühendisliği hakkında bazı kitaplar basıldı. Fizik, kimya, trigonometri, topoğrafya, mukavemet, hidrolik, akarsu hidroliği, akışkanlar mekaniği, optik, botanik, jeoloji, mineroloji, sektant ve oktant gibi dersler ilk defa bu üniversitede okutuldu.

İstanbul Erkekler Voleybol Ligi 1921-1970 arası Türkiye Erkekler Voleybol Şampiyonası kurulana dek düzenlenen spor organizasyonu.

<span class="mw-page-title-main">Osmanlı ordusu</span> Osmanlı İmparatorluğu’nun askeri gücü

Osmanlı İmparatorluğu'nun silahlı kuvvetleri kara ordusu, donanma ve tayyare bölüklerini içermekteydi.

Müderris Abdurrahman Efendi, 1797 yılında Üsküdar - İstanbul'da açılan "Mühendishane Matbaası"nın ilk müdürüdür. Cebir ve geometri müderrisi olan Abdurrahman Efendi, Nizam-ı Cedid hareketleri esnasında 1793 yılında kurulan Mühendishane-i Berrî-i Hümâyûn açılmadan önce 10 yıl boyunca Fransız uzmanlardan istihkam teknikleri konusunda ders almış ve "Mühendishane Matbaası"nı idare ederken yeni kurulan okulda mühendislik dersleri de vermiştir. Halk arasında "Üsküdar Matbaası" olarak da bilinen "Mühendishane Matbaası" Müderris Abdurrahman Efendinin yönetiminde başta Cedid Atlas olmak üzere çok önemli eserler basıp yayınlamasına rağmen "kamu yararına" çalışan bir kurum olarak görüldüğünden sermayesi yetersiz kalmış ve gelişme gösterememiş, bu konuda gelişme olmaması üzerine Müderris Abdurrahman Efendi 2 Aralık 1807 tarihinde yerini Sab›k Defteremini vekili Seyyid Hüseyin Beyefendi'ye bırakmıştır. Doğum ve ölüm tarihlerine dair kayıt bulunamamıştır.

<span class="mw-page-title-main">Osmanlı İmparatorluğu'nda eğitim</span> Osmanlı Devletinde eğitim sistemi

Osmanlı İmparatorluğu'nda eğitim. İslam eğitim sisteminin temel kurumu olan medrese, Osmanlılar dönemininde de eğitimin temeli olmuş, Osmanlı İmparatorluğu'na uygun biçimsel gelişmeler göstermiştir. Medrese sıbyan mektebinden sonra orta, lise, yüksek okul ve üniversite eğitimi veren, İslami kimliği nedeniyle yalnızca Müslümanların devam ettiği bir eğitim kurumu özelliğindedir. İmparatorluk sınırlarındaki Müslümanların eğitimi ulema adı verilen dindar topluluk tarafından İslam dininin hükümlerine göre denetlenmekteydi. II. Mahmut dönemine kadar İslami örgütlenme yürütülmüştür. Bu dönemde batı biçimi kurumlar oluşturulmadan önce, memur yetiştirmek amacıyla Acemi Oğlanlar Ocağı ve Enderûn Mektebi; sivil halkın eğitimi amacıyla Sıbyan Mektepleri ve Medreseler kurulmuş idi. İlk medrese 1331'de kurulan İznik Orhaniyesi'dir.

Hüseyin Rıfkı Tamani, Başhoca (rektör), mühendis, yazar.

<span class="mw-page-title-main">Rüşdiye</span>

Rüşdiye, Mekteb-i Rüşdî, 1839'da ilân edilen Tanzimat Fermanı sonrasında Osmanlı Devleti'nde açılan ortaöğretim kurumudur.