İçeriğe atla

Leylan Muharebesi

Leylan Muharebesi
1730-1732 Osmanlı-Safevî Savaşı

Savaşın son bölümünde Nadir Han, kendisini ilk ve son kez mağlup eden Topal Osman Paşa'nın cesedine üzgün bir şekilde baktığını gösteren bir resim.
Tarih24-26 Ekim 1733
Bölge
Sebep Nadir Han'ın Kirmanşah barış antlaşmasının şartlarından duyduğu memnuniyetsizlik ve kaybettiği toprakları geri alma arzusu
Sonuç Kesin Safevî zaferi[1][2]
Coğrafi
Değişiklikler
Safevî Devleti, Osmanlı Irakı’nı ele geçirmişse de Beluc isyanı nedeniyle Muhammed Han geri çekilmek zorunda kaldı.
Taraflar
Osmanlı İmparatorluğu Safevî İmparatorluğu
Komutanlar ve liderler
Topal Osman Paşa (ölü)
Memiş Paşa (ölü)
Nadir Şah
Hacıbey Han
Güçler
100.000[3] Osmanlılar'dan biraz daha az[3]
Kayıplar

20.000[4][5]

•Bütün topçular[6]
Nispeten az


Leylan Muharebesi ya da Kerkük Muharebesi, 1730-1732 Osmanlı-Safevî Savaşı'nda evre.

Nadir Şah komutasındaki Safevî ordusu Topal Osman Paşa komutasındaki Osmanlı ordusunu 24-26 Ekim 1733 tarihinde Kerkük yakınlarındaki Leylan mevkiinde büyük bir yenilgiye uğratırken, Topal Osman Paşa da savaşta hayatını kaybetti.[7] Bu savaş, her iki taraf için de beklenmedik zaferler ve yenilgilerle dolu bir olaylar zinciriydi. Savaş, Nadir'in ordusu için büyük bir zaferle sonuçlandı. Ancak Nadir Han, imparatorluğun güneyinde Muhammed Han Beluç liderliğindeki artan isyan nedeniyle bölgeyi terk etmek zorunda kaldı. Bu, Nadiri'nin zaferinden tam olarak yararlanmasını engelledi. Çünkü Nadir Han yürüyüşüne devam edip Bağdat'ı ele geçirebilirdi.[8]

Muharebe öncesi

1730-1732 yılları arasında Osmanlı-Safevi savaşı yaşandıktan sonra 1732 yılında Ahmed Paşa Antlaşması imzalandı. Bu antlaşmaya göre Aras Nehri iki devlet arasında sınır olacak, İrevan, Gence, Nahçıvan, Bitlis, Şirvan ve Dağıstan Osmanlılara, Tebriz, Kirmanşah, Luristan ve Erdebil eyaletleri ise Safevilere kalacaktı. Söz konusu antlaşma Osmanlı Devleti'ni memnun etmedi ve sadrazam görevinden uzaklaştırıldı. Yani, hassas bir barış durumu oluşturuldu. Safevi İmparatorluğu ise kaybettikleri toprakları geri alma fırsatı bekliyordu. 1733 yılında fiilen hakimiyeti tamamen ele geçiren Nadir Han, toprakları geri almak için Osmanlılara karşı yeniden savaşa başladı.

Nadir Han'ın Mezopotamya seferi 1732-1733 yıllarını kapsar. İran'ın batısı ve Kafkasya Osmanlı İmparatorluğu'nun kontrolünde iken Nadir Han'ın neden Irak'a saldırdığı kesin olarak bilinmez ve tarihçiler arasında tartışmalara yol açmıştır. Aksvorti, Nadir Han'ın beklenmedik bir yerden vurarak Osmanlılara darbe indirme ve sonrasında Kafkasya ile değiştirdiği bölgeleri ele geçirme fikrinde olduğunu öne sürmektedir. Çünkü ele geçirilmesi istenen Bağdat, müzakereler için en uygun üstünlüktü. Taarruz gerçekleşmeden önce Osmanlı Devleti bunu beklemiyordu ama hazırdı.

Safevi ordusu, sağ kalan 7.000 askeriyle Kerkük'ü kuşatmış ve daha sonra Bağdat yakınlarında Osmanlı ordusunu mağlup etmiştir. Nadir Han, ordusunu zorlu askeri manevralarla Dicle Nehri'nden geçirerek Bağdat şehrini kuşatmıştır. Şehirdeki direnişi Osmanlı komutanı Ahmed Paşa yönetiyordu. İnatçı bir direniş sergileyen Ahmed Paşa, Topal Osman Paşa'nın liderliğindeki 80.000 (bazı kaynaklara göre 100.000 veya 200.000) kişilik Osmanlı ordusunun yardım gelmesine kadar şehri savunmayı başarmıştır. Topal Osman Paşa bu orduyu çeşitli vilayetlerden, Araplar ve Kürtlerden toplamıştı.[9]

Topal Osman Paşa, hileyle Nadir Han'ı dezavantajlı bir savaşa sürükleyerek ordusunun neredeyse 1/4'ünü kaybetmesini sağladı. Sonuç olarak, Safevi ordusu mağlup edildi, ordunun yarısı öldürüldü ve tüm silahlar kaybedildi. Bağdat valisi Ahmed Paşa, Ducum Muharebesi'nin sonuçlarını duyan ve şehri kuşatan 12.000 kişilik Kızılbaş ordusuna saldırdı.

Ducum Muharebesi'ndeki yenilgi Nadir Han için büyük bir darbe oldu. Ordusunun sayısı 30.000'e kadar azalmış, savaş malzemeleri ve yiyecek stoku büyük ölçüde azalmış, Bağdat'a giden yolu kesilmişti. Birçok deneyimli savaşçının hayatını kaybetmesi en büyük sorunlardan biriydi. Ayrıca, daha önce mağlup edilemez olan Nadir Han'ın askerleri bu yenilgiyle savaş moralini kaybetmişti. Nadir Han, durumu değiştirmek için ilk olarak ordunun moralini yükseltmek için yardımcılarını çağırdı ve hatalarını kabul etti:


İsyan, imparatorluğun güneyinde Muhammed Han Beluc'un liderliği altında gerçekleşiyor ve etrafında birçok memnuniyetsiz kitle toplamayı başarmıştı. İsyan yerel Arap kabileleri tarafından da destekleniyordu. Nadir'in düşündüğü çözüm yoluna göre, önce Topal Osman Paşa sorununu çözmeli ve ancak ondan sonra isyanı bastırmak için imparatorluğun güneyine gitmeliydi.

Nadir'in Ducum'daki yenilgisini düzeltmek için sebep olarak siyasi nedenler de vardı. Yenilgi haberinin imparatorluk topraklarında yayılması ve siyasi etkisini azaltması, verimli topraklarda başlayan isyanın daha da büyümesinden korkuyordu. Nadir, kendi etkisini ve otoritesini sağlamak için acil önlemler almaya başladı. Ducum savaşında onu yenen Topal Osman Paşa, bunu başaran ilk kişiydi (hala tek kişi olarak kalır) ve Nadir, ordusunu hızlı bir şekilde yeniden düzenlemek için onunla yeni bir savaş için harekete geçti.

Topal Osman Paşa da kendi ordusunu yeniden toparlamaya çalışıyordu. Ordusunda 20.000 kayıp vermişti. Bu, ordusundaki her 4 kişiden birinin öldüğü anlamına geliyordu. Topal Osman Paşa savaş sırasında 70 yaşındaydı ve kendisinden daha genç bir generalin onun yerine atanmasını talep eden bir mesaj göndermişti. Irak'ı ele geçirmek için gelen son Afşar ordusunun karşısına çıktığında ise 100.000 kişilik güçlü bir ordu oluşturabilmişti.

Savaş

İlk aşama

# Safevi piyadeleri Osmanlı ordusuna saldırır ve her iki taraf da birbirine ateş eder. # Nadir Han, Hacıbey Han'ı 15.000 askerle Osmanlı ordusunun sol kanadına gönderir. # Nadir, 15.000 askerle Osmanlı ordusunun sağ kanadını kuşatıyor. Böylece ordunun kuşatması tamamlanmış olur.

Nadir'in istihbaratçıları, ona Ağ Derbend Vadisi boyunca hareket eden 12.000 kişilik bir ordu hakkında bilgi verdiler. Topal Osman Paşa, bu ordu birliğini ana ordunun önünde onu korumak için Memiş Paşa'nın liderliğinde göndermişti. Nadir Han, Memiş Paşa'yı tutsak etmek için Hacıbey Han'ın liderliğiyle bir avangart birliği gönderdi. Hacıbey Han'ı uzaktan takip eden Memiş Paşa, Nadir'in tüfeklerde pusuya yattığı ordusuna doğru çekildi ve sonuç olarak her iki taraftan da 15.000 kişilik ordu birlikleri Osmanlı ordusuna saldırdı. Nadir Han, bu çatışmada kolaylıkla zafer elde etti. Topal Osman Paşa'ya Nadir'in ordusunu yönlendirdiğini iddia eden ve daha fazla birlik talep eden Memiş Paşa, bu çatışmadan sonra ölüler arasında bulunuyordu.[10]

Memiş Paşa'nın takip ettiği rota, Topal Osman Paşa'nın liderliği altındaki ana kuvvetlerden 5 km uzaktaydı. Nadir Han, onu mağlup ettikten sonra hızla Topal Osman Paşa'ya saldırdı. Topal Osman Paşa bundan haberdar oldu ve kendi savaşçılarına derhal hazır duruma geçme emri verdi. Nadir Han'ın ordusu mesafeyi azalttığında, piyade birliklerine yeniçerilere saldırmak için emir verdi. Yüksek seviyede bir atışma başladı ve Osmanlı-Safevi orduları birbirlerini 2 saat boyunca ateş altına aldılar.

Belirleyici aşama

Safavi ordusunun elit tüfekçi birliği olan cezayirçiler, 2 saatlik çatışmadan sonra doğrudan yeniçerilere saldırdılar.[11] Mükemmel zamanlama ile Nadir Han, kendi süvarilerinin 2 birliğini de saldırmak için gönderdi. Her birinde 15.000 savaşçıyla Hacıbey Han sol kanadı, Nadir Han ise sağ kanadı komuta ediyordu. Nadir Han büyük stratejik bir zeka göstererek manevralar sayesinde Osmanlı ordusunun düzen hattını ikiye böldü.[10]

Nadir Han'ın son emirlerinden sonra artık Osmanlı ordusu cephe hattından saldıran cezayirçiler ve kanatlardan saldıran süvariler tarafından sıkıştırılıyordu. Durum böyle olduğunda Topal Osman Paşa kendi hatasını ve son savaşı olduğunu fark etti ve savaşçılarına katılmak için atın hazırlanmasını emretti. Büyük askeri stratej Topal Osman Paşa, yakın bir süre önce Ducum'da mağlup ettiği genç Türk tarafından mağlup ediliyordu, ancak Topal Osman Paşa kaçmak yerine savaşçılarıyla birlikte ölmeyi seçti. Yaşlı general atının üzerindeyken iki kez tüfekle vuruldu ve öldü. Safevi süvarisi Allahyar Bey Geraylı, Nadir Han'a hediye etmek için onun başını kesti.

Çatışmada 20.000 Osmanlı savaşçısı öldürüldü, tüm topçu Nadir Han'ın eline geçti ve Osmanlı ordusu büyük bir kısmı savaş malzemelerini kaybetti. Ducum'daki ağır mağlubiyetin intikamı böylece alınmış oldu. Nadir, onu hem ilk hem de son kez mağlup eden bir kişiye saygı olarak başıyla bedenini bir arada Bağdat şehrine gönderdi. Ancak Topal Osman Paşa'nın mezarı şu anda Kerkük'teki İmam Kasım Camii'nde bulunmaktadır.

Savaş sonrası ve sonuçları

Nadir Han, bu seferi başladan zaman Bağdat'ı ele geçirmeyi ve ardından Kafkasya'ya yeni bir sefer düzenlemeyi planlıyordu. Topal Paşanın yenilgisi ve ölümünden sonra Ahmed Paşa, toprak değişikliğiyle birlikte barış görüşmelerine başladı. Ancak bu görüşmeler hiçbir zaman İstanbul tarafından onaylanmadı. Kerkük savaşının kötü haberleri Tebriz'e ulaştığında, Osmanlı ordusu Tebriz'i terk etti. Nadir Han'a gelen yeni raporlara göre, imparatorluğun güneyindeki Muhammed Han isyanı giderek büyüyordu ve onu görmezden gelmek tehlikeli olabilirdi. Bu isyan, Nadir Han'ın Bağdat'ı ele geçirme ana hedefini engelledi. Nadir Han isyanı bastırmak ve zayıflayan ordusuna yeni güçler toplamak için geri döndü.

Topal Osman Paşa sonunda Kerkük'te (Ağ Derbend'de) mağlup edilerek öldürüldü, ancak Ducum savaşında Nadir'i mağlup ederek Bağdat şehrini Safevi hâkimiyetine geçmesine engel oldu. Nadir Han, Kerkük savaşında elde ettiği zaferden tam anlamıyla faydalanamadı ve isyanı bastırmak için imparatorluğuna geri döndü. Tarihçiler, Topal Osman Paşa'nın Ducum savaşında mağlup olsaydı, Bağdat'ın Safevi devletine geçeceğini ve uzun süre ona bağlı kalacağını düşünmektedir.

Ayrıca bakınız

Kaynakça

  1. ^ Lockhart, Laurence, Nadir Shah: A Critical Study Based Mainly Upon Contemporary Sources, London, 1938, s. 77. Luzac & Co.
  2. ^ Ghafouri, Ali(2008). History of Iran's wars: from the Medes to now,s. 382. Etela'at Publishing
  3. ^ a b Axworthy, Michael(2009). The Sword of Persia: Nader Shah, from tribal warrior to conquering tyrant,p. 141, I. B. Tauris
  4. ^ Michael George Andrew Axworthy, Nadir Şah, çeviri: Aytən Süleymanova, s.235
  5. ^ Axworthy, Michael(2009). The Sword of Persia: Nader Shah, from tribal warrior to conquering tyrant,p. 190. I. B. Tauris
  6. ^ Moghtader, Gholam-Hussein(2008). The Great Batlles of Nader Shah,p. 46. Donyaye Ketab
  7. ^ Yıldırım, Alper (2017). I. MAHMUD DEVRİ OSMANLI-İRAN İLİŞKİLERİ. Eskişehir: Eskişehir Osmangazi Üniversitesi. 
  8. ^ Əliyarlı, Süleyman (1996). Azərbaycan tarixi (Uzaq keçmişdən 1870-ci illərə qədər. Bakı: Azərbaycan nəşriyyatı. 
  9. ^ "Topal Osman Paşa". islamansiklopedisi.org.tr. 7 Ekim 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. 
  10. ^ a b Ghafouri, Ali(2008). History of Iran's wars: from the Medes to now,p. 382. Etela'at Publishing
  11. ^ "The Army of Nader Shah" (PDF). 3 Mart 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi (PDF). Erişim tarihi: 10 Şubat 2020. 

Kaynak

  • Moghtader, Gholam-Hussein(2008). The Great Batlles of Nader Shah, Donyaye Ketab
  • Axworthy, Michael (2009). The Sword of Persia: Nader Shah, from tribal warrior to conquering tyrant, I. B. Tauris
  • Ghafouri, Ali(2008). History of Iran's wars: from the Medes to now, Etela'at Publishing
  • GÜNHAN BÖREKÇİ(2006). A Contribution to the Military Revolution Debate The Janissaries Use of Volley Fire 1593, Department of History, Ohio University

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Topal Osman Paşa</span> 121. Osmanlı sadrazamı

Topal Osman Paşa, I. Mahmud saltanatında 21 Eylül 1731 - 12 Mart 1732 tarihleri arasında altı ay iki gün sadrazamlık yapmış Osmanlı devlet adamıdır.

<span class="mw-page-title-main">İran-Osmanlı savaşları</span> 16. yüzyıldan 19. yüzyıla kadar İran ve Osmanlı arasında süren bir dizi savaş

İran-Osmanlı Savaşları, 16 ilâ 19. yüzyıl arasında Osmanlı İmparatorluğu ile İran'da otoriteyi elinde bulunduran birbirinin devamı niteliğindeki çeşitli hanedanlar arasında gerçekleşmiştir. Osmanlılar ile İran arasındaki ilk savaş 1514 Çaldıran Muharebesi'dir. Son savaş ise 1821-1823 Osmanlı-İran Savaşı'dır.

<span class="mw-page-title-main">1623-1639 Osmanlı-Safevî Savaşı</span> Osmanlı İmparatorluğu ile Safevi Devleti arasında 1623-1639 yılları arasında yapılmış savaş

1623-1639 Osmanlı-Safevî Savaşı, Osmanlı İmparatorluğu ile Safevî Devleti arasında, Irak meselesi için çıkan savaş.

<span class="mw-page-title-main">Nadir Şah</span> 1. Afşar Devleti Şahı

Nadir Şah Afşar, Afşar İmparatorluğu'nun kurucusu ve ilk hükümdarı olan Türkmen şahtır. İran tarihinin en güçlü hükümdarlarından biri kabul edilip, 1736'dan 1747'deki suikastına kadar Afşar İmparatoru ve İran şahı olarak hüküm sürmüştür. Batı Asya, Güney Kafkasya, Orta Asya ve Güney Asya'da birçok seferde savaşmıştır. Askeri dehası nedeniyle, bazı tarihçiler onu İran'ın Napolyonu veya İkinci İskender olarak tanımlamıştır.

<span class="mw-page-title-main">III. Abbas</span> son etkin Safevi Türkmen hükümdarı

Şah III. Abbas, Safevi Devleti'nin son şahı ve Şah II. Tahmasb'ın oğlu.

<span class="mw-page-title-main">Ducum Muharebesi</span>

Ducum Muharebesi ya da Samarra Muharebesi, 1732-1736 Osmanlı-İran Savaşı'nda bir evre. Topal Osman Paşa komutasındaki Osmanlı ordusu, Nadir Şah komutasındaki Safevî ordusunu 19 Temmuz 1733'te büyük bir yenilgiye uğratarak kuşatma altındaki Bağdat'ı kurtardı.

<span class="mw-page-title-main">1730-1732 Osmanlı-Safevî Savaşı</span> Osmanlı İmparatorluğu ile Safevi Devleti arasında 1730-32 yılları arasında yapılmış savaş

1730-1732 Osmanlı-İran Savaşı, 18. yüzyılda Osmanlı Devleti ile İran'daki Safevi Hanedanı arasında yapılmış olan bir savaştır.

<span class="mw-page-title-main">Melayer Muharebesi</span>

Melayer Muharebesi, 1730-1732 Osmanlı-Safevî Savaşı'nda evre.

<span class="mw-page-title-main">Revan Kuşatması (1731)</span>

Revan Kuşatması, 1730-1732 Osmanlı-Safevî Savaşı'nda evre.

<span class="mw-page-title-main">Arpaçay Muharebesi (1735)</span>

Arpaçay Muharebesi, 1735-1736 Osmanlı-İran Savaşı'nda evre.

Gence Kuşatması 1735-1736 Osmanlı-İran Savaşı'nın son aşamasındaki kuşatma. Şehrin Osmanlı garnizonunun cesur bir savunmasının Arpaçay Muharebesi'nde yardıma yürüyen ana Türk ordusunun yok edilmesiyle boşa çıkmasından sonra, şehrin teslim edilmesiyle sonuçlanmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Afşar İmparatorluğu</span> 1736-1796da Horasan Türk kökenli İran Şahlığı

Afşar İmparatorluğu, Safevi devletinin çöküşünden sonra kurulan Türkmen devletidir. Devletin kurucusu Horasan Türkü olan Nadir Şah Afşar'dır. Nadir Şah'ın devletteki otoritesinin arttığını gören II. Tahmasb, kendi otoritesini artırmak için 1731'de Osmanlıların üzerine yürüdü. Ancak muharebede alınan yenilginin ardından Revan, Osmanlıların eline geçti. Nadir Şah, 1732'de II. Tahmasb'ı iktidardan indirdi ve yerine oğlu III. Abbas'ı getirdi. Nadir Şah, III. Abbas'ın Mart 1736'da tahttan indirilmesinin ardından "Şah" sıfatıyla taç giydi. Böylelikle İran'da Safevî Hanedanı resmen son buldu ve Afşar Hanedanı dönemi başladı.

<span class="mw-page-title-main">İsfahan'ın Kurtuluşu</span>

İsfahan'ın kurtuluşu, Nadir Han'ın liderliğindeki Safevi ordusunun, Murche-Khort Savaşı'nda Eşref Khan'ın liderliğindeki Afgan ordusunu yenmesinin sonucuydu.

<span class="mw-page-title-main">Afşar İmparatorluğu'nun askeri sistemi</span>

Afşar imparatorluğunun askeri sistemi — Afşarların askeri sistemlerinin kökleri, Safevi devletinin çöküşünün arifesinde Horasan'daki kanlı çatışmalar dönemine dayanmaktadır. Yerli bir general ve Türkmen Afşar aşiretinin bir üyesi olan Nadir Gulu Han Afşar'ın komutasındaki savaşçıların sayısı sadece birkaç yüzdü ve onlar günümüz İran'ının kuzeydoğusunda faaliyet gösteriyorlardı. Nadirgulu kendini Şah ilan ettikten sonra komutasındaki toplam savaşçı sayısı 375 bine ulaştı. Tarihçi Mihael Axvorthy'ye göre bu ordu, zamanının en güçlüsü iken, en büyük avantajı, en yetenekli ve başarılı general Nadir tarafından komuta edilmesiydi.

<span class="mw-page-title-main">Kars Muharebesi (1745)</span>

Kars Savaşı (1745), Osmanlı-Kızılbaş Savaşı'nın (1743-1746) son büyük muharebesidir. Savaş, Osmanlı ordusunun kesin yenilgisiyle sonuçlandı. 10 gün boyunca aralıklı olarak devam eden muharebe, Osmanlı ordusunun tam yenilgisiyle sona erdi. Şahbanu Razi Sultan Safevi, savaşta şehit düşen Kızılbaşların isimlerinin açıklığa kavuşturulması ve uygun şekilde defnedilmesi için kişisel bütçesinden özel fonlar ayırdı. Musul yenilgisinden sonra bu savaşta da Osmanlılar Nadir Şah'a yenildiler ve askeri zafer umutları azaldı. Osmanlı tarafı zaferden ümidini keserek müzakerelere yeniden başladı. Sonuç olarak, taraflar arasında Kerden Antlaşması imzalandı.

<span class="mw-page-title-main">Kafkasya Seferi (1735)</span>

Kafkasya seferi - 1734-1735 yıllarını kapsayan bu sefer, Safevi-Osmanlı savaşının son büyük askeri seferiydi. Bu sefer sonucunda Safevi ordusu bir zafer kazanmış ve Kafkasya'da Safevi yönetimi yeniden kurulmuştur.

Eyyubizade Ahmed Paşa, Osmanlı devlet adamı.

<span class="mw-page-title-main">Murçehort Savaşı</span>

Murçehort Savaşı, Nadir Han'ın II. Tahmasb'ı Safevi tahtına geri getirme kampanyasında kazandığı son büyük savaştı. Eşref, Nadir'in birliklerini Harvar geçidinde durduramadı, bunun yerine kendi birlikleri kuşatıldı ve pusuya düşürüldü. Bu savaşta Afganlar, karşı orduya ayak uydurmak için geleneksel taktiklerini değiştirdiler ve bu da ordularının gücünün daha da azalmasına neden oldu. Çünkü ordu yeni sisteme uyum sağlayamadı. Zafer, güneyden İsfahan'a giden yolu açtı ve Safevi yönetiminin yeniden kurulmasıyla sonuçlandı. Ancak birkaç yıl sonra Nadir, Safevileri devirdi.

<span class="mw-page-title-main">Nadir Şah'ın Seferleri</span> Türkmen imparator Nadir Şahın askeri seferleri

Nadir Şah Seferleri, önce han sonrasında Safevi hanedanının yerine şah olan Afşar İmparatorluğu'nun kurucusu Nadir Şah'ın 18. yüzyılın ilk yarısında İran ve Orta Asya'da gerçekleştirdiği askeri seferlerdir. Nadir'in seferlerinin ilki Safevi hanedanı komutanı olarak Hotakilere karşı başlatıldı. Safevi İmparatorluğu'nun başkenti İsfahan'ın Afganlar tarafından ele geçirilmesinin ardından Safevi hanedanı neredeyse yıkılıyordu. Safevi tahtını yeniden tesis etmeye çalışan ve krallık unvanına sahip çıkan II. Tahmasib, Safeviler Nadir'i kişisel askeri hizmetine kabul etti. Nadir o dönemde Horasan'da küçük ve önemsiz bir askerî birliğin komutanlarından biriydi. Kuzeybatıdaki Abdali Afganlarını etkisiz hale getirdikten sonra II. Tahmasb'ı kendisine bağımlı hale getiren Nadir, ülkenin geri kalanını işgal eden Hotakilere karşı savaş başlattı. Afganlara karşı kazanılan birkaç inanılmaz zaferin ardından İsfahan özgürlüğüne kavuştu ve II. Tahmasib, Safevi tahtına çıktı. Böylece Safevi hanedanının hakimiyeti yeniden tesis edildi.