Sürdürülebilirlik daimi olma yeteneği olarak adlandırılabilir. 21. yüzyılda genel olarak biyosfer ve uygarlığın bu yeteneğine atfen kullanılır. Aynı zamanda, kaynakların sömürülmesi, yatırımların yönü, teknolojik gelişmenin yönlendirilmesi ve kurumsal değişimin uyum içinde olduğu ve insan ihtiyaçlarını ve isteklerini karşılayabilme potansiyelinin hem günümüzde hem de gelecek için korunduğu dengeli bir ortamda değişimin sağlanması olarak tanımlanabilir. Bu alanda çalışanların birçoğu için, sürdürülebilirlik birbirine bağlı şu etki alanları ile tanımlanır: çevre, ekonomik ve sosyal; ve bunlar Fritjof Capra'ya göre Sistemsel Düşüncenin prensiplerine dayanmaktadır. Sürdürülebilir gelişmenin alt etki alanları kültürel, teknolojik ve politik olarak kabul edilir. Bazıları için sürdürülebilir gelişme sürdürülebilirlik için ana prensip olmasına karşın diğerleri için bu iki terim paradoksaldır. Sürdürülebilir gelişme gelecek neslin ihtiyaçlarını karşılama yetisine zarar vermeden günümüzdeki ihtiyaçları karşılayabilen gelişmedir. Sürdürülebilir Gelişme terimi Çevre ve Gelişme Dünya Komisyonu için Brundtland Raporu (1987) tarafından ortaya atılmıştır.
Sürdürülebilir gelişme ya da Sürdürülebilir kalkınma, doğal sistemlerin, ekonominin ve toplumun dayandığı doğal kaynakları ve ekosistem hizmetlerini sağlama yeteneğini sürdürürken, insani gelişme hedeflerine ulaşmak için örgütlenme ilkesidir. Arzulanan sonuç, yaşam koşullarının ve kaynakların, doğal sistemin bütünlüğünü ve istikrarını baltalamaksızın insan ihtiyaçlarını karşılamaya devam etmek için kullanıldığı bir toplumsal durumdur. Sürdürülebilir gelişme, gelecek nesillerin yeterliklerinden ödün vermeden günümüzün ihtiyaçlarını karşılayan bir gelişme olarak tanımlanabilir.
(90482) Orcus Kaliforniya Teknoloji Enstitüsü'nden Michael Brown, Gemini Gözlemevi'nden Chad Trujillo ve Yale Üniversitesi'nden David Rabinowitz tarafından 17 Şubat 2004 tarihinde keşfedilen bir Kuiper kuşağı gök cismidir. Uluslararası Astronomi Birliği'nin adlandırma ilkelerine göre Plüton'a benzer büyüklükte olan ve yakın yörüngelere sahip olan gök cisimleri yeraltı dünyasının tanrılarından seçilerek adlandırılmaktadır. Buna uygun olarak gök cismini keşfedenler Roma mitolojisi'nde ölülerin bir tanrısı olan Orcus'un adını önermiş ve 22 Kasım 2004'te bu isim onaylanmıştır.
50000 Quaoar, Güneş'in Kuiper kuşağı'nda bulunan bir Neptün ötesi cisim ve olası cüce gezegendir. Palomar Gözlemevi'nde bulunan Samuel Oschin Teleskopu'ndan elde edilen görüntülerden faydalanarak 4 Haziran 2002'de Kaliforniya Teknoloji Enstitüsü'nden gök bilimciler Chad Trujillo ve Michael Brown tarafından keşfedilmiştir. Bu gök cisminin ismi Uluslararası Astronomi Birliği'nin neptünötesi gök cisimlerini yaratılış mitlerinden tanrıların adlarının verilmesi ilkesine uygun olarak, keşfin yapıldığı Los Angeles bölgesinin yerlilerinden Tongva halkının yaratılış mitinde geçen tanrı olan "Quaoar"'dan gelmektedir.
Siyanobakteriler (Cyanobacteria), besinini fotosentez yolu ile elde eden bir bakteri dalıdır. Adı, bakterinin renginden gelir. Denizdeki azot çevriminin önemli bir bileşeni ve okyanusun pek çok yerinde özbesilenendir. Ayrıca, karada da bulunmaktadır.
Dünya'ya Yakın Cisimler, yörüngeleri günberi noktasında Dünya'ya 1,3 Astronomik Birim (AB) mesafeden daha yakın olup Dünya'nın çok yakınına gelen gök cisimleridirler. Bunlar birkaç bin Dünya'ya Yakın Asteroit (DYA), Dünya'ya Yakın Kuyruklu yıldız (DYK), bir miktar Güneş etrâfında dolanan uzay aracı ve uzayda Dünya'yla çarpışmadan tâkip edilebilecek büyüklükte meteoritlerden oluşurlar. Makbul olan görüşe göre DYC'lerin geçmişte Dünya'yla çarpışmalarının gezegenimizin jeolojik ve biyolojik târihinde kayda değer rolü olduğu merkezindedir. Dünya'mıza getireceği tehlikelerin farkına varılmasıyla 1980'lerden beri gittikçe artan ilgiyle bu cisimler izlenmişler, gelebilecek tehlikeleri aktif olarak azaltmak için çözümler aranmaya başlamışlardır.
Makemake Güneş Sistemi'ndeki bilinen dördüncü büyük cüce gezegen ve Klasik Kuiper kuşağı cismi popülasyonundaki ikinci büyük Kuiper kuşağı cismidir. Makemake'nin çapı kabaca Plüton'un dörtte üçü kadardır. S/2015 (136472) 1 adında bir uydusu vardır. Bu gezegenin ortalama 30 K olan aşırı düşük sıcaklığı bize yüzeyi hakkında bazı detaylar vermektedir. Tahminlere göre yüzeyi; metan, etan ve olasılıkla nitrojen buzulları ile kaplıdır.
Bu liste, Güneş Sistemi'nden en fazla 5 parsek uzaklıkta olan yıldızları ve kahverengi cüceleri kapsamaktadır. Bu mesafe içerisinde Güneş Sistemi de dâhil olmak üzere 56 yıldız sisteminin varlığı bilinmektedir. Bu sistemlerde bilinen toplam 60 hidrojen-füzyon yıldız ve 13 Kahverengi cüce bulunmaktadır. Bu nesneler görece olarak Dünya'ya yakın olmasına rağmen, sadece dokuz tanesinin görünen büyüklüğü 6,5'ten daha azdır ve bu da bu nesnelerin, sadece %12'sinin çıplak gözle görülebileceği anlamına gelmektedir. Güneş'in dışında sadece üç tane yıldız; Alfa Centauri, Sirius ve Procyon, birinci kadir yıldızlarıdır. Tüm bu nesneler, yerel kabarcık içindeki Samanyolu Gökadası'nın Orion–Kuğu Kolu bölgesinde yer alır.
Edmund Strother Phelps, Jr., Amerikalı ekonomist. 2006 yılında Nobel Ekonomi Ödülü'nü kazanmıştır. 1982'den beri Columbia Üniversitesi'nde profesör olan Phelps, ayrıca Columbia'da Kapitalizm ve Toplum Merkezi'nin direktörüdür.
Carl Bosch Nobel Ödülü bulunan Alman kimyager ve mühendis. Endüstriyel kimya alanının öncülerindendir. Dünyanın en büyük kimya şirketi olan IG Farben'nin kurucusudur.
Gliese 221, Avcı takımyıldızı bölgesinde yaklaşık olarak 66 ışık yılı uzaklıkta bulunan M-tipi kırmızı bir ana kol yıldızıdır. Gliese 221, Gökada içinde Güneş'e göre 40,3 km/sn'lik bir hızla hareket eder. Gökada merkezinden uzaklığı, 16.800 ile 24.500 ışık yılı aralığında değişmektedir.
Sürdürülebilir tarım, gelecek nesillerin ihtiyaçlarını karşılama yeteneğinden ödün vermeden toplumun mevcut gıda ve tekstil ihtiyaçlarını karşılayacak sürdürülebilir yollarla yapılan tarım anlamına gelir. Ekosistem hizmetleri anlayışına dayanabilir. Tarımın sürdürülebilirliğini artırmanın birçok yöntemi vardır. Sürdürülebilir gıda sistemleri içinde tarım geliştirirken, esnek iş süreci ve tarım uygulamalarının geliştirilmesi önemlidir.
Esvatini-Türkiye ilişkileri, Esvatini ile Türkiye arasındaki dış ilişkilerdir. Türkiye'nin Güney Afrika'daki Pretoria Büyükelçisi Esvatini'ye akredite edilmiştir. Esvatini'nin Brüksel Büyükelçiliği de Türkiye'ye akredite edilmiştir.
Sir Patrick Alfred Caldwell-Moore CBE HonFRS FRAS, yazar, araştırmacı, radyo yorumcusu ve televizyon sunucusu olarak bu alanda öne çıkan İngiliz bir amatör astronomdu.
Sara Seager Kanadalı-Amerikalı astronom ve gezegen bilimcidir. Massachusetts Teknoloji Enstitüsü'nde profesördür ve güneş dışı gezegenler ve atmosferleri üzerine yaptığı çalışmalarla tanınır. Bu konularda iki ders kitabının yazarıdır ve Popular Science, Discover, Nature, ve Time tarafından araştırmalarıyla tanınmaktadır. Seager, 2013 yılında, ötegezegen atmosferlerindeki kimyasal izleri tespit etme ve gezegen geçişlerini gözlemlemek için düşük maliyetli uzay gözlemevleri geliştirme konusundaki teorik çalışmasına atıfta bulunarak bir MacArthur Bursu ile ödüllendirilmiştir.
III. Charles bibliyografyası, Kral III. Charles'ın yazdığı, birlikte yazdığı, illüstre ettiği veya anlattığı eserlerden oluşan eserlerdir. Liste giriş veya önsöz yazdığı eserleri de içerir.
Paul Gerard Hawken, Amerikalı bir çevreci, girişimci, yazar, ekonomist ve aktivisttir.
Sürdürülebilir Kalkınma Amacı 2 " sıfır açlığa " ulaşmayı amaçlamaktadır. Birleşmiş Milletler tarafından 2015 yılında belirlenen 17 Sürdürülebilir Kalkınma Amacından biridir. Resmi ifade şu şekildedir: "Açlığı sona erdirin, gıda güvenliğini sağlayın, beslenmeyi iyileştirin ve sürdürülebilir tarımı teşvik edin". SDG 2, "gıda güvenliği, beslenme, kırsal dönüşüm ve sürdürülebilir tarım arasındaki karmaşık bağlantıları" vurgular. Birleşmiş Milletler'e göre yaklaşık 690 milyon aç insan var ve bu da dünya nüfusunun yüzde 10'undan biraz daha azını oluşturuyor. Her dokuz kişiden biri her gece yatağına aç giriyor; buna Güney Sudan, Somali, Yemen ve Nijerya'da şu anda kıtlık riskiyle karşı karşıya olan 20 milyon kişi de dahil.
Ekomodernizm, teknolojik ilerlemenin çevresel zararlarından ekonomik büyümeyi ayrıştırarak doğayı korumanın ve insan refahını artırmanın mümkün olduğunu savunan bir çevre felsefesidir.