Nükleer silah, nükleer reaksiyon ve nükleer fisyon birlikte kullanılmasıyla ya da çok daha kuvvetli bir füzyonla elde edilen yüksek yok etme gücüne sahip silahtır. Genel patlayıcılardan farklı olarak çok daha fazla zarar vermek amaçlı kullanılır. Sadece kullanılan bir silah, tüm bir kenti ya da bir ülkeyi canlı, cansız ne varsa tamamen yok edecek güçtedir.
Little Boy, dünyada saldırı amacıyla kullanılan ilk atom bombası'dır. 6 Ağustos 1945 sabahı ABD tarafından, Japon İmparatorluğu'nun Hiroşima şehrine atılmıştır. Hiroşima şehrinin 550 metre üzerinde patlatılan nükleer bomba, 18.000 ton TNT (Trinitrotoluen) patlayıcıya eşdeğer gücündeydi.
20. yüzyıl, teknolojik ilerleme ve başarı bakımından aynı zamanda uygarlaşmış milletlerin birbirlerine sarf ettikleri şiddet içerici suçlamalar bakımından dikkate değerdir. Birkaç saat içerisinde, hatta bir anda bile insanoğlunun tümünü yok edebilecek nükleer silahların icadı ve nükleer enerjinin gelişmesi, medeniyet ve tehdit kavramlarını hiçbir yerde birbirine bu kadar yaklaştırmamıştı.
James Franck, Hamburg doğumlu, Alman fizikçi ve Nobel Fizik Ödülü kazanmış bilim insanı.
Julius Robert Oppenheimer, Amerikalı teorik fizikçi ve İkinci Dünya Savaşı sırasında Manhattan Projesi'nin Los Alamos Laboratuvarı direktörüydü. Kendisi genellikle "atom bombasının babası" olarak anılır.
Manhattan Projesi, II. Dünya Savaşı sırasında ilk nükleer silahların üretimini gerçekleştirmek için yürütülmüş bir araştırma ve geliştirme projesiydi. Proje, Amerika Birleşik Devletleri başta olmak üzere Birleşik Krallık ve Kanada ile iş birliği içinde gerçekleştirildi. 1942'den 1946'ya kadar ABD Ordusu Mühendisler Birliği'nden Tümgeneral Leslie Groves'un projenin yöneticiliğini yaptı. Nükleer fizikçi Robert Oppenheimer da bombaları tasarlayan Los Alamos Laboratuvarı'nın yöneticisiydi. Projenin ismi, ilk karargah Manhattan'da olduğu için Manhattan Bölgesi olarak belirlendi; bu ad yavaş yavaş projenin resmi kod adı olan "Development of Substitute Materials"ın yerini aldı. Proje daha sonra İngilizlerin nükleer silah geliştirme projesi olan Tube Alloys'u da bünyesine kattı ve programı Office of Scientific Research and Development'den devraldı. Manhattan Projesi, en yoğun döneminde yaklaşık 130.000 kişiye istihdam sağladı ve yaklaşık 2 milyar ABD dolarına mal oldu. Bunun yüzde 80'inden fazlası fisil malzemeyi üreten tesisleri inşa etmek ve işletmek içindi. Araştırmalar ve bombanın üretimi, Amerika Birleşik Devletleri, Birleşik Krallık ve Kanada'daki otuzdan fazla tesiste gerçekleştirildi.
Sarov Rusya’da Nijni Novgorod Oblastında dışarıdan ziyarete kapalı bir kasaba. 1946-91 yılları arasında Arzamas-16 (Арзама́с-16) olarak adlandırıldı. Sovyetler Birliği’nin nükleer silah çalışmaları burada yapılmıştır. 2002 yılındaki sayıma göre nüfusu 87.652’dir.
İgor Vasileviç Kurçatov Sovyet fizikçi. Sovyet atom bombası projesinin lideridir.
Amerika Birleşik Devletleri Enerji Bakanlığı, ABD federal hükûmetinin nükleer enerji ve nükleer enerjinin güvenli kullanımı konularında politikalarını yürüten kurumudur.
Thin Man atom bombası, Amerika Birleşik Devletleri’nin Manhattan Projesi sırasında geliştirdiği, plütonyum top tipi silah olması önerilen atom bombası. Plütonyumun doğal bozunma hızı silah tipi bir tasarımda kullanmak için çok yüksek olduğundan gelişimi durduruldu.
Norris Edwin Bradbury, Los Alamos Ulusal Laboratuvarı'nda 1945 ile 1970 yılları arasında görev yapmış Amerikan fizikçi. Robert Oppenheimer tarafından II. Dünya Savaşı sırasındaki Manhattan Projesi'nde başarılı olduğu için bu pozisyona seçilmiştir. Bradbury, Trinity denemelerinden sonuncusu olan "the Gadget"dan sorumluydu.
Leό Szilárd, Macar-Amerikan fizikçi ve mucit.
Emil Julius Klaus Fuchs 1950 yılında II. Dünya Savaşı ve kısa bir süre sonrasında Amerikan, İngiliz ve Kanada Manhattan Projesi’nden elde ettiği bilgileri Sovyetler Birliği’ne iletmesinden dolayı mahkûm edilen Alman teorik fizikçi ve atom casusudur. Los Alamos Laboratuvarında iken Fuchs ilk olarak nükleer silahlarla ilgili birçok teorik hesaplamadan ve sonrasında hidrojen bombası modellerinden sorumluydu.
Dayton Projesi, ilk atom bombasının üretilmesi için başlanan Manhattan Projesinin bir bölümüne verilen isim. Proje Dayton, Ohio'da gerçekleştirildiği için bu ismi almıştır. Proje çalışanları atom bombalarında zincir reaksiyonlarına başlamak için kullanılan polonyum tabanlı modüle nötron başlatıcıların üretilmesinden sorumluydular. Dayton Projesi, 1943'ten 1949'a kadar sürmüş, ardından Miamisburg yakınlarındaki Mound Laboratuvarları'na taşındı.
Nükleer silahlanma yarışı, Amerika Birleşik Devletleri, Sovyetler Birliği ve müttefiklerinin Soğuk Savaş süresince nükleer savaşta üstünlük kurmak için girdikleri bir silahlanma yarışıydı. Bu dönemde, ABD ve Sovyetler'in yanı sıra diğer ülkeler de nükleer silah geliştirmeye başladı, ancak hiçbiri savaş başlığı üretiminde diğer iki süper güç kadar etkin olmadı.
Myrtle Bachelder tam adıyla Myrtle Claire Bachelder, Amerikalı kimyager, akademisyen, bilim insanı ve asker. Manhattan atom bombası projesi'ndeki gizli çalışmaları ve metal kimyasındaki tekniklerin geliştirilmesi ile tanınmaktadır.
Amerika Birleşik Devletleri Atom Enerjisi Komisyonu (AEC), II. Dünya Savaşı'ndan sonra Amerika Birleşik Devletleri Kongresi tarafından atom bilimi ve teknolojisinin barış zamanındaki gelişimini de teşvik etmek ve kontrol altında tutmak için kurulan Amerika Birleşik Devletleri hükûmetinin bir kurumuydu. Başkan Harry S. Truman, 1 Ağustos 1946'da McMahon/Atom Enerjisi Yasası'nı imzalayarak, 1 Ocak 1947'den itibaren atom enerjisinin kontrolünü ordudan sivillere devretmiş oldu. Bu yasa Atom Enerjisi Komisyonu üyelerine savaş sırasında atom bombası üretmek için inşa edilmiş fabrikaların, laboratuvarların, ekipmanların ve personelin tam kontrolünü sağladı.
Teknoloji, İkinci Dünya Savaşı'nda önemli bir rol oynadı. Savaş sırasında kullanılan teknolojilerin bazıları 1920'ler ve 1930'ların iki savaş arası yıllarında geliştirildi, çoğu savaş sırasında ihtiyaçlara ve öğrenilen derslere göre geliştirildi, diğerleri ise savaş sona erdiğinde geliştirilmeye başlandı. Pek çok savaşın günlük yaşamımızda kullandığımız teknolojiler üzerinde büyük etkileri oldu ancak İkinci Dünya Savaşı, günümüzde kullanılan teknoloji ve cihazlar üzerinde en büyük etkiyi yarattı. Teknoloji aynı zamanda II. Dünya Savaşı'nın yürütülmesinde tarihteki diğer savaşlardan daha büyük bir rol oynadı ve sonuçlarında kritik bir rol oynadı.
Tuğgeneral James Creel Marshall, Amerikalı asker. İkinci Dünya Savaşı sırasında atom bombası inşa etmek için Manhattan Projesi'nden sorumlu olan Amerika Birleşik Devletleri Ordusu Mühendisler Birliği subayıydı.
Henry DeWolf "Harry" Smyth, Amerikalı fizikçi ve diplomat. Manhattan Projesi'ndeki çalışmaları ve "Smyth Raporu" olarak bilinen, Amerika Birleşik Devletleri'nin nükleer silah geliştirme sürecini ayrıntılarıyla anlatan raporuyla tanınır. Princeton Üniversitesi'nde fizik profesörü olarak görev yapmış ve burada nükleer fizik üzerine önemli araştırmalar yürütmüştür. Manhattan Projesi sırasında, Amerika Birleşik Devletleri'nin nükleer silah üretme çabalarına bilimsel danışmanlık yapmıştır.