İçeriğe atla

Latife Bekir Çeyrekbaşı

Latife Bekir Çeyrekbaşı
Türkiye Büyük Millet Meclisi
8. Dönem Milletvekili
Görev süresi
5 Ağustos 1946 - 22 Mayıs 1950
Seçim bölgesi1946İzmir
Kadınlar Halk Fırkası Başkanı
Görev süresi
1928-1935
Görev süresi
1949-1950
Kişisel bilgiler
Doğum Latife Hanım
1901
İstanbul, Osmanlı İmparatorluğu
Ölüm 23 Eylül 1952 (51 yaşında)
İstanbul, Türkiye
Defin yeri Edirnekapı Şehitliği
Vatandaşlığı Osmanlı İmparatorluğu
Türkiye
Milliyeti Türk
Partisi Cumhuriyet Halk Partisi
Evlilik(ler) Bekir Vefa Çeyrekbaşı
Akraba(lar) Abdüllatif Suphi Paşa (dedesi)
Hamdullah Suphi Tanrıöver (amcası)
Seniha Sami Moralı (halası)
Sema Çeyrekbaşıoğlu (torunu)
Çocuk(lar) 3
Mesleği Öğretmen, siyasetçi, aktivist

Latife Bekir Çeyrekbaşı veya Atatürk'ün verdiği soyadı ile Latife Işıkdoğdu (1901, İstanbul - 23 Eylül 1952, İstanbul), Osmanlı-Türk eğitimci, siyasetçi ve kadın hakları savunucusu.

20. yüzyılın ilk yarısında Türkiye'deki feminist hareketin önde gelen isimlerinden biri olan Latife Bekir, 1923 yılında kurulan Kadınlar Halk Fırkası ve devamı olan Türk Kadın Birliğinin (TKB) kurucu ve yönetim kadrosunda yer aldı. 1946 Genel Seçimlerinde Cumhuriyet Halk Partisinden (CHP) İzmir milletvekili olarak Türkiye Büyük Millet Meclisine girdi.

Dedesi Osmanlı Maârif-i Umûmiye nazırlarından Abdüllatif Suphi Paşa, amcası ise Cumhuriyet dönemi Milli Eğitim bakanlarından, yazar ve edebiyatçı Hamdullah Suphi Tanrıöver'dir. Torunu Sema Çeyrekbaşıoğlu ise tiyatro ve sinema oyuncusudur.

Yaşamı

İlk yılları ve eğitimi

Latife Hanım 1901 yılında Osmanlı İmparatorluğu'nun başkenti İstanbul'da doğdu. Babası eski Maârif-i Umûmiye nazırlarından Abdüllatif Suphi Paşa'nın oğlu, Orman ve Madenler Müdürü, Kocamemi ailesine mensup Yusuf Kâmil Bey, annesi ise İkinci Meşrutiyet döneminde Selanik ve İstanbul'da kadın derneklerinde faaliyetler yürüten Nesime Hanım'dır.

Latife Hanım evde Klasik Osmanlı-Türk edebiyatının yanı sıra, Arap ve Fars edebiyatı, fen ve dil dersleri alarak yetişti. Konakta dadısı ve mürebbiyesinden Fransızca, babası İzmir'de Ziraat Nezareti müfettişi görevindeyken ise, Rumca öğrendi.[1]

Öğretmenlik kariyeri, sosyal ve siyasal çalışmaları

Latife Hanım iki yıl Konya Kız Muallim Mektebinde Fransızca öğretmeni olarak çalıştıktan sonra[2] on yıl boyunca, aralarında Feriköy'deki Collège Sainte-Jeanne d'Are Fransız Ortaokulunun da bulunduğu, Fransız ve Rum okullarında Türkçe öğretmenliği yaptı.

Kadın hakları ve sosyal sorunlara gençlik yıllarından itibaren ilgi duydu. Henüz on yedi yaşında iken annesi Nesime Hanım'ın İttihat ve Terakki Cemiyetinin yardımıyla kurduğu Teali-i Vatan Osmanlı Hanımlar Cemiyeti katipliğini üstlendi.[3]

Kadın hakları konusundaki faaliyetlerinin yanı sıra, yoksullar, çocuklar, dezavantajlı gruplar ve engelliler için birçok yardım ve hayır cemiyetinin kuruluşuna öncülük edip bu dernek ve vakıflarda çalıştı. Aralarında Hilal-i Ahmer, Hilal-i Ahdar, daha sonra adı Çocuk Esirgeme kurumu olacak olan Himaye-i Etfal Cemiyeti, Türk Maarif Cemiyeti (TED), Darüşşafaka, İzmir Yardımsevenler Derneği, Anneler Birliği ve Kadınlar Esirgeme Kurumu gibi birçok dernek ve kuruluşta çalıştı ve yönetim kadrolarında yer aldı.[2][3]

İlk siyasi faaliyetlerini İstanbul'un Fatih ilçesindeki Horhor Caddesi üzerinde bulunan Abdüllatif Suphi Paşa Konağı'nda amcası Hamdullah Suphi Tanrıöver ile gerçekleştirdi. 1930'da kadınların belediye seçimlerine katılma hakkını almasıyla 1930 yerel seçimlerinde İstanbul Cemiyet-i Belediye (Belediye Meclisi) azalığına seçildi.

1946 genel seçimleri öncesinde İzmir Şehir Meclisi azalığı ve Yardım Sevenler Derneğinin başkanlığı yaptı.[2] 1946 seçimlerinde 115.714 oy alarak Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) listesinden 8. Dönem İzmir milletvekili olarak Türkiye Büyük Millet Meclisine girdi.[2][3] 12 Ağustos 1946-1950 tarihleri arasında TBMM Ekonomi Komisyonu üyeliğinde bulundu.

Özel hayatı ve ölümü

1934 yılında TBMM'de Soyadı Kanunu'nun kabulünün ardından Mustafa Kemal Atatürk kendisine Türk kadınının üzerine ışık gibi doğduğunu söyleyerek "Işıkdoğdu" soyadını verdi.[4]

1915'te İzmir'de Posta ve Telgraf Nezareti Müdür Vekili Bekir Vefa Bey ile evlendi. Bu evlilikten Sîret, Fikret, Nasır ve Necmi isminde çocukları dünyaya geldi.

Devlet hizmetinde sırasıyla İstanbul, İzmir ve Ankara Posta Umum Müdürü olarak görev yapan eşi, Osmanlı döneminde çeyrek vergisini toplayan kişi olmasından dolayı "Çeyrekbaşı" soyadını almıştı. Latife Hanım, eşinin siyasi kırgınlıkları ve Soyadı Kanunu'nun "soyadını aile reisi erkeklerin belirleyebileceğini" ifade eden 4. maddesi nedeniyle, evlendikten sonra "Çeyrekbaşı" soyadını kullanmayı tercih etti.[3] Çiftin üç erkek çocuğu oldu.

Latife Hanım kanser nedeniyle 23 Eylül 1952 tarihinde 51 yaşında İstanbul'da öldü.[2][4][5] Cenazesi 24 Eylül 1952'de evinden alınıp Edirnekapı Şehitliği'ne defnedildi.[6]

Kaynakça

  1. ^ Evrim Şencan GÜRTUNCA (23 Eylül 2021). "Türk kadın devriminde Latife Bekir Işıkdoğdu Çeyrekbaşı". Cumhuriyet. 1 Haziran 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 1 Haziran 2022. 
  2. ^ a b c d e Mustafa Çufalı (2012). TÜRK PARLAMENTO TARİHİ VIII. DÖNEM (1946–1950) (PDF). Türkiye Büyük Millet Meclisi. s. 592. ISBN 978975 6226988. 1 Ocak 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi (PDF). Erişim tarihi: 2 Haziran 2022. 
  3. ^ a b c d Zihnioğlu, Yaprak (1 Nisan 2021). Toplumsal Tarih: Sayı: 328. Tarih Vakfı. s. 70. 2 Haziran 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 2 Haziran 2022. 
  4. ^ a b Evrim ŞENCAN GÜRTUNCA (2020). "SÜFRAJİST HAREKETTE BİR CUMHURİYET KADINI: LATİFE BEKİR ÇEYREKBAŞI". docplayer.biz.tr. Uluslararası Tarih ve Sosyal Araştırmalar Dergisi. ss. 55-84. 12 Haziran 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 2 Haziran 2022. 
  5. ^ Şahin, Cemile (2010). Türk Parlamentosundaki Kadın Milletvekilleri (1935-2007) (PDF). Erzurum: Atatürk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü. 15 Mart 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi (PDF). Erişim tarihi: 5 Haziran 2022. 
  6. ^ Gizem Gümüş (2020). "Latife Bekir Çeyrekbaşı'nın Hayatı ve Faaliyetleri". İzmir: İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi. s. 166. 1 Şubat 2024 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 1 Şubat 2024. 

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Latife Uşşakî</span> Mustafa Kemal Atatürkün eşi (1923–1925)

Latife Uşşakî ya da Latife Hanım, Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk'ün ilk ve tek evliliğinde eşiydi. 29 Ocak 1923 ile 5 Ağustos 1925 tarihleri arasında, iki buçuk yıl Atatürk ile evli kalmıştır. Atatürk ile evliliği ve bu evliliğin bitişi, Türkiye Cumhuriyeti tarihi açısından önemli ve popüler bir konudur.

<span class="mw-page-title-main">Hamdullah Suphi Tanrıöver</span> Türk yazar ve siyasetçi

Hamdullah Suphi Tanrıöver, Türk edebiyatçı, yazar, öğretmen, milletvekili, siyasetçi. Kurtuluş Savaşı ve cumhuriyetin ilk yıllarında TBMM'de yaptığı coşkulu konuşmaları nedeniyle "Millî Hatip" ve "Cumhuriyet Hatibi" olarak tanınan bir siyaset adamı ve yazardır. Ayrıca İstiklâl Marşı'nı Türkiye Büyük Millet Meclisinde ilk okuyan kişidir.

<span class="mw-page-title-main">Zeki Velidi Togan</span> Başkurt tarihçi, Türkolog ve Başkurt devrimci ve kurtuluş hareketinin lideri

Ahmet Zeki Velidi Togan, Başkurt, Türk tarihçi, Türkolog, Başkurt devrimi ve bağımsızlık hareketi önderi. Asıl adı Ahmet Zeki'dir. Rusya'da iken Validov soyadını kullanmış, Türkiye'ye geldikten sonra Togan soyadını almıştır. "Togan" sözcüğü "doğan" sözcüğünün Başkurtça şeklidir.

<span class="mw-page-title-main">Doktor Nâzım</span> Türk doktor, siyasetçi ve bürokrat

Doktor Nâzım veya Selanikli Mehmed Nazım Bey, Türk siyasetçi, hekim, 22 Temmuz 1918-8 Ekim 1918 arası Maârif Nazırı ve 1915-16 dönemi Fenerbahçe SK fahri başkanı. İttihat Terakki Cemiyeti'nin kurucu liderlerinden ve Jön Türk Devrimi'nin öncü isimlerindendir. Askeri Tıbbiye'de okuduğu dönemlerde, daha sonrasında Osmanlı İmparatorluğu'nun bir dönemine hükmedecek İttihat Terakki Fırkası'nın ve Teşkîlât-ı Mahsûsa'nın kurulmasında, örgütlendirilmesinde ve Osmanlı toplumunda büyük bir dönüşüm sağlayan meşrutiyetin yeniden ilanında oldukça önemli rol almış birkaç yöneticisi arasındadır.

<span class="mw-page-title-main">Türk Eğitim Derneği</span>

Türk Eğitim Derneği, yeni kurulmuş Türkiye Cumhuriyeti'nde özel kişi ve kuruluşların eğitime katkı vermesi amacıyla 1928 yılında Ankara'da kurulmuş bir sivil toplum örgütü.

<span class="mw-page-title-main">Vasıf Çınar</span> Türk devlet adamı

Hüseyin Vasıf Çınar, Türk öğretmen, gazeteci, siyasetçi ve diplomattır.

<span class="mw-page-title-main">Nakiye Elgün</span> Türk siyasetçi ve eğitimci

Nakiye Elgün, Türk siyasetçi ve eğitimcidir.

<span class="mw-page-title-main">Ethem Nejat</span> Türk eğitimci ve komünist siyasetçi

Ethem Nejat veya Osmanlıca yazıma göre Edhem Nejad, Türk eğitimci ve komünist siyasetçi. Yaşadığı dönemde eğitimin çağdaşlaştırılması çalışmalarına büyük katkıda bulunmuştur. Türkiye Komünist Partisi'nin kurucularından ve ilk genel sekreteridir. TKP'nin ilk Merkez Komitesi Başkanı Mustafa Suphi ve 13 diğer TKP üyesi ile birlikte Karadeniz açıklarında öldürülmüştür.

<span class="mw-page-title-main">Maârif-i Umûmiye Nezâreti</span> Osmanlının son dönemlerinde eğitim işlerinden sorumlu bakanlık

Maarif Nazırlığı ya da Maarif Nezareti son dönem Osmanlı Hükümetleri'nde eğitim işlerinden sorumlu olan nazırlıktır.

<span class="mw-page-title-main">Abdurrahman Sami Paşa</span> Osmanlı bürokrat, şair

Abdurrahman Sami Paşa, bürokrat, şair.

Sema Çeyrekbaşıoğlu, Türk tiyatro ve sinema oyuncusu. İstanbul Devlet Tiyatrosu sanatçısıdır.

<span class="mw-page-title-main">Türk Ocakları</span> Osmanlı İmparatorluğu ve Türkiyede dernek

Türk Ocakları, Türkçülük düşüncesi etrafında İstanbul merkezli olarak 1912'de kurulan ve 1931'de Cumhuriyet Halk Fırkası'na devredilene dek bu yönde faaliyetlerde bulunan cemiyet. Osmanlı İmparatorluğu'nda II. Meşrutiyet döneminde iyiden iyiye görünür olan kimlik probleminde Osmanlıcılık karşıtlığı ve Türkçülük düşüncesi etrafında birleşen çevrenin Türk Derneği (1908) ve Türk Yurdu Cemiyeti (1912) ile örgütlenmesi Türk Ocakları ile devam etti. Her ne kadar siyasi alana dahil olmama gayesi güdülse bile Türkçülüğün siyasal alana evrilmesiyle ilkin İttihat ve Terakki daha sonra ise cumhuriyet ideolojisiyle program ve amaçlar belirlendi. Devlet ve devletçilik ile olan organik bağı Türk Ocakları'nın büyümesinde önemli bir rol oynadı. Ağırlıkla 1925 yılı sonrasında Cumhuriyet devrimlerinin savunucusu, koruyucusu, çağdaşlaşma düşüncesi ve Türkleştirme politikalarının bir parçası oldu. 1927 yılı gücünün zirvesine giden sürecin ilk eşiği olmakla beraber kapatılmasına giden sürecin de başlangıcı oldu. Türk Ocakları bu tarihte CHF siyasetinin resmî olarak bir parçası oldu ve partinin denetimine girdi. 1930'da Serbest Cumhuriyet Fırkası'nın ortaya çıkışı ve içerideki gelişmeler Türk Ocakları'nın kapatılmasına giden sürecin belirleyicisi oldu. 264 şubesi, 30 binden fazla üyesi ve geniş mal ve menkul varlığıyla önemli bir sivil toplum kuruluşu olan Ocaklar, Türkiye'de tek partili dönemin sivil ve toplumsal yaşama olan müdahalesiyle kapatıldı, tüm varlığı ve üyeleriyle partiye devredildi. Türk Ocakları Türkiye'de çok partili dönemin başlamasıyla birlikte "Ocakların başbuğu" sayılan ve 1912-31 arasında aralıksız genel başkanlık görevinde bulunan Hamdullah Suphi Tanrıöver'le İstanbul merkezli olarak 1949 yılında tekrar faaliyete geçti ve devletle olan organik bağını devam ettirdi. Türk siyasi yaşamındaki muhtelif darbeler Ocakların eski gücüne kavuşmasına engel oldu. Yaşanan kesintilere rağmen "Türk Ocakları" adıyla maruf bir oluşum günümüzde de faaliyetlerine devam etmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Abdüllatif Suphi Paşa</span> Osmanlı devlet adamı, yazar

Abdüllatif Suphi Paşa veya Sami Paşazade Subhi Paşa. Osmanlı devlet adamı ve yazar.

Suphi Ziya Özbekkan, Türk besteci, avukat.

<span class="mw-page-title-main">Yusuf Ziya Paşa (1849 doğumlu devlet görevlisi)</span> Osmanlı Türk hariciyeci

Yusuf Ziya Paşa, Osmanlı devlet adamı, besteci, diplomat.

<span class="mw-page-title-main">Nezihe Muhiddin</span> Türk kadın hakları savunucusu

Nezihe Muhiddin Tepedelengil, Osmanlı-Türk düşünür, gazeteci, yazar, kadın hakları savunucusu.

Galip Bahtiyar Göker, Türk siyasetçiydi.

Osmanlı İmparatorluğu'nda feminizm genel olarak II. Meşrutiyet sonrasındaki göreceli özgürlük ortamında ivme kazandı. Daha öncesinde ise dinsel ve geleneksel nedenlerden dolayı kısıtlı olan kadın yaşamı Tanzimat ile değişime uğramıştı. Tanzimat döneminde yetişen eğitimli kadınlar sonraki kuşaklarda Osmanlı'da hak arayışlarına girdi. II. Meşrutiyet döneminde ise örgütlü hareket edilmeye başlandı ve çeşitli kadın cemiyetleri kurulup kadın dergileri çıkarıldı. 19. Yüzyılda Avrupa feminizmi oy hakkını savunup bu konuda mücadele verirken Osmanlı kadını daha fazla özgürlük, iş olanağı, eğitim ve sosyal yaşam mücadelesi veriyordu. Özellikle Kadınlar Dünyası adlı dergi ile Osmanlı Müdafaa-i Hukuk-ı Nisvan Cemiyeti feminizm bağlamında Osmanlı'da uç noktalardaydı. Ülkeye geç gelen milliyetçilik anlayışı doğrultusunda da bazı kadınlar eski Türklerde var olan kadın-erkek eşitliğini verdikleri mücadelede dile getiriyordu.

Seniha Sami Moralı Türk çevirmen, müzeci.

<span class="mw-page-title-main">Zehra Budunç</span> Osmanlı-Türk eğitimci ve siyasetçi

Zehra Budunç, Osmanlı-Türk eğitimci ve siyasetçi.