İçeriğe atla

Kutlu Adalı suikastı

Kutlu Adalı'nın mezarı

Kıbrıslı gazeteci Kutlu Adalı, 6 Temmuz 1996'da Lefkoşa'daki evinin önünde faili meçhul bir cinayetle öldürüldü.

Arka plan

16 Mart 1996 tarihinde Gazimağusa'da tarihî bir eser olan St. Barnabas Manastırı'na silahlı ve maskeli bir grup tarafından bir soygun düzenlendi. Kuzey Kıbrıs'ta, Güney Kıbrıs'ta ve Türkiye'de bu tuhaf soygun hakkında çeşitli iddialar yayımlandı. Ancak soygun ya da baskının kimler tarafından, ne amaçla gerçekleştirildiği aydınlatılamadı. Yenidüzen gazetesi ve Kutlu Adalı, ısrarla soygunun aydınlatılması yönünde yayın yaptı.[1] Kutlu Adalı, 17 Mart 1996 tarihinde soyguna katılan arabaların renklerinin ve plakalarının kaydedildiğini, arabaların iki Sivil Savunma Örgütü mensubu üzerine kayıtlı olduğunu yazdı. Bu yazının ardından Kutlu Adalı, Sivil Savunma Örgütü'nün Yenidüzen gazetesini arayarak kendilerini tehdit ettiklerini açıkladı. Kutlu Adalı'nın yazıları devam etti. 23 Mart 1996'da olayın soygun ya da baskın olmadığını, Kıbrıs Harekâtı'nda görev yapmış ve yasadışı işlere bulaşmış askerlerin harekât sırasında Rum evlerinden çaldıkları mücevher ve değerli eşyaları St. Barnabas Manastırı'na sakladıklarını ve söz konusu baskının işte bu ganimeti almak amacıyla düzenlendiği yönünde söylentiler dolaştığını yazdı.[2]

Suikast

Kutlu Adalı, 6 Temmuz 1996 gecesi evinin önünde gerçekleştirilen silahlı saldırıda öldürüldü. Polis Genel Müdürlüğü'nün başlattığı soruşturma sonuç vermedi ve cinayeti kimin işlediği belirlenemedi. Bunun üzerine eşi İlkay Adalı, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nde Türkiye aleyhine dava açtı. 31 Mart 2005'te mahkeme, cinayet hakkında yeterli ve inandırıcı araştırma yapılmadığı gerekçesi ile Türkiye'yi mahkûm etti. Manevî tazminat olarak İlkay Adalı'ya üç ay içinde ödenmek üzere 20 bin avro, mahkeme masrafları için ise 75 bin avro, toplamda ise 95 bin avro Türkiye'ye para cezası kesildi.[3]

Cinayetinin arka planında Adalı'nın hakkında araştırma yaptığı, çok değerli tarihî eserlerin yer aldığı St. Barnabas Kilisesi ve İkona Müzesi'nde gerçekleşen silahlı soygun olduğu ileri sürüldü. Söz konusu soygun, 15 Mart 1996'da sabah saatlerinde gerçekleşti. Üç nöbetçiyi etkisiz hâle getirerek bir odaya kilitleyen maskeli ve silahlı kişilerin neler çaldığı açığa çıkarılamadı. Adalı, baskından dokuz gün sonra, 23 Mart günü yayımladığı haberinde, soygunda KKTC Sivil Savunma Teşkilat Başkanlığı'na bağlı resmî araçların kullanıldığını açıkladı. Bu haberden sonra kamuoyunda oluşan merak üzerine, Başbakan Hakkı Atun olayın "askerî bir operasyon" olduğunu açıkladı. Kutlu Adalı, 2 Nisan 1996 tarihinde tehdit edildiğini açıkladı. Adalı'nın açıklaması ve tehditler hakkındaki uyarıları emniyet yetkilileri tarafından dikkate alınmadı. 6 Temmuz 1996 tarihinde suikast gerçekleşti.[4]

Cinayet çeşitli kesimleri ifade özgürlüğünü savunucu tepkilere itti. Burhan Eraslan, verilen tepkileri "Gerçekten de bu cinayet, Kutlu Adalı'nın yazılarında talep ettiği gibi 'konuşan toplum'un başlangıcı oldu." diyerek yorumladı.[4]

Sedat Peker'in iddiaları

Sedat Peker, 23 Mayıs 2021 tarihinde YouTube aracılığıyla Kutlu Adalı cinayetiyle ilgili bildiklerini anlattı.[5] Peker, Adalı cinayetiyle ilgili dönemin Emniyet Genel Müdürü Mehmet Ağar’ı ve Ağar'ın çalışma arkadaşı Korkut Eken’i işaret etti. Kutlu Adalı'nın öldürülmesi görevinin ilk önce kendisine teklif edildiğini itiraf etti. Sedat Peker, video aracılığıyla gerçekleştirdiği açıklamasında şunları söyledi:

“1996’da Kutlu Adalı’nın cinayetine değineceğiz dedik, söz namus. Belki bunu anlattığımda biraz şey olacaksınız, bizim devletimizle hiçbir alakası yok. Biz o zaman Korkut Eken, Mehmet Ağar hep beraberiz. Korkut Abi'nin odası Mehmet Ağar’ın odasının yanında. Çok iyi dinleyin burayı! Çok iyi! Genciz, vatanseveriz! işte şu PKK’ya yardım ediyor, ama genelde bana işadamlarını yönlendiriyorlar, faili meçhullerden ziyade. Bana dedi ki 'Kıbrıs’ta bir adam var', 'Evet abi' dedim. 'Bu...' dedi, '...Kıbrıs’ı Rumlar'a satmak istiyor!' Çocuğuz, genciz zaten. Bizi bir doldur boşalt, bir doldur boşalt. 'Bana iki tane profesyonel' dedi. 'Abi ben öz kardeşimi vereceğim sana' dedim, öz kardeşimi! Evet. Atilla Peker’i dedim. Çok iyidir dedim bu işte, uzmandır. Sokaklardan yetişmiş. THY uçak biletleri hardisklerini atmıyor. Bir arkadaşımdan öğrenmiştim. Tüm harddiskler geçmişten bu yana tüm bilet satışlarının olduğunu öğrenmiştim. Biletlerden bakabilirler. Korkut Eken, Atilla Yıldırım, bu cinayetten ne kadar önce gittiler? Ancak; Allah’a yemin olsun, yüce Allah o insanın kanını bize nasip etmedi! Adam namuslu adam! Bugünleri görmüş adam bunun için çalışmış. Rumlara ülkeyi satacağı yok adamın. Hep böyle yapıyorlar; vatanseverlik, milleti coşturuyorlar! Herkesi birbirine sokuyorlar. Allah’a yemin olsun, aradan zaman geçti. Döndüler 3-4 gün sonra. Denk gelinemedi. Korkut Abi'yle konuştuk. Dedi, 'Tekrardan gideceğiz!', sonra orada bunlara bağlı olan başka bir ekip öldürmüş. Karşılaştık, Korkut Abi'ye. 'Abi?' dedim, 'Halloldu o iş' dedi!"[6]

Sedat Peker'in iddialarının ardından, gazeteci örgütleri ve Kıbrıslı siyasetçiler Kutlu Adalı Cinayeti hakkındaki soruşturmanın yeniden açılmasını talep ettiler.[7] Kuzey Kıbrıs basını, 24 Mayıs 2021 tarihinde iddiaları manşetlerine taşıdı ve KKTC hükûmetinden cinayet soruşturmasının yeniden açılmasını talep etti.[8]

Sedat Peker'in Kutlu Adalı'yı öldürmek üzere Kıbrıs'a gönderdiğini ileri sürdüğü kardeşi Atilla Peker, Muğla'da gözaltına alındı.[7] Cumhuriyetçi Türk Partisi, iddiaları KKTC meclisine taşıyacaklarını açıkladı.[9]

Atilla Peker'in iddiaları

Sedat Peker'in açıklamalarından sonra ağabeyi Atilla Peker gözaltına alındı. Sözcü gazetesi yazarı Saygı Öztürk ile bir mülakat gerçekleştiren Atilla Peker, Kutlu Adalı suikastı ile ilgili suç başvurusunda açıkladıklarını aktardı. Atilla Peker, "Ayhan Sağıroğlu isimli avukatım, Kutlu Adalı ile ilgili ifade vermek istediğimizi söyledi. Ancak o ifadem alınmadı. İfademin alınmamasını, sen bu ifadeden vazgeç diye yorumladım." dedi.[10] Atilla Peker, Kutlu Adalı Cinayeti ile ilgili Saygı Öztürk'e şunları anlattı:

“...1996 yılının mart ya da nisan ayıydı. Kardeşim Sedat Peker’in çağrısı üzerine otele gittim. Orada Korkut Eken de bulunuyordu. Kıbrıs’ta, Türk tarafını Yunanlılar'a satmak isteyen PKK’lılar olduğunu, bunların asker ve polislerimizi şehit edenler olduğunu söyledi. Ben o dönemde 27-28 yaşındayım. Her gencin gösterdiği refleksi gösterip Korkut Bey’le Kıbrıs’a gittim. Şükürler olsun kî, Kutlu Adalı’nın ölümü benim elimden olmadı. Korkut Ağabey'le birlikte Kıbrıs’a gidip bir otele yerleştik. Albay Galip Mendi’nin görev yaptığı Sivil Savunma Dairesi’ne gittik. Orada Yarbay Enver Topuz da bulunuyordu. Onların Kutlu Adalı suikastıyla ilgilerinin olup olmadığını bilmiyorum. O görüşme sırasında da Kutlu Adalı adı geçmedi. Ben bu şahsın o zaman PKK’lı terörist olduğunu sanıyordum. KKTC’ye, Kutlu Adalı’yı öldürmek için gittiğimi biliyordum. Bana, Kutlu Adalı dağlarda gezen PKK’lı terörist gibi anlatılmıştı. Evinin orada keşif yapmak amacıyla iki kez dolaştık. Bu esnada yanımda hep susturucu takılmış uzi ve jeriko silah vardı. Evinin önüne gittiğimizde Adalı’nın yanında 12-13 yaşındaki bir çocuk bulunuyordu. Rahmetli belki başına böyle bir şey gelecek diye çocukla dolaşıyor diye de aklımdan geçti. Yanında çocuk olursa belki canına kıymazlar diye böyle bir yola başvurduğunu düşündüm. Ev yola yakındı. Evin ışıkları yanıyor ve sesler geliyordu..."[10]

Kaynakça

  1. ^ Oğur, Yıldıray. "Aziz Barnabas'tan Sedat Peker'e... - Yıldıray Oğur". KARAR. 24 Mayıs 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 25 Mayıs 2021. 
  2. ^ "Gazeteci Kutlu Adalı'yı ölüme götüren makale". Bianet. 23 Mart 1996. 20 Ocak 2010 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 24 Mayıs 2021. 
  3. ^ Güven, Erdal (3 Nisan 2005). "Kutlu Adalı..." Radikal. 14 Şubat 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 3 Şubat 2010. 
  4. ^ a b Eraslan, Burhan (2016), Kuzey Kıbrıs'ta Basın Özgürlüğü, Lefkoşa: Işık Kitabevi Yayınları, ss. 207-210 
  5. ^ "Sedat Peker Yeni Video 7. BÖLÜM "HAYATA KORKUSUZCA BAKANLAR, ÖLÜMDEN DE KORKMAZLAR"". Sedat Peker. 23 Mayıs 2021. 23 Mayıs 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. 
  6. ^ Serbestiyet (23 Mayıs 2021). "Peker'den Kutlu Adalı cinayeti itirafları: "Halloldu o iş"". serbestiyet.com. 23 Mayıs 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 23 Mayıs 2021. 
  7. ^ a b "Kutlu Adalı cinayeti: Sedat Peker'in iddialarının ardından 'Soruşturma yeniden açılsın' çağrıları yapılıyor". BBC News Türkçe. 25 Mayıs 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 23 Mayıs 2021. 
  8. ^ Serbestiyet (24 Mayıs 2021). "Kutlu Adalı cinayeti itirafı Kıbrıs'ta manşetlerde". serbestiyet.com. 24 Mayıs 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 25 Mayıs 2021. 
  9. ^ "ADALI DEPREMİ". www.starkibris.net. 24 Mayıs 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 25 Mayıs 2021. 
  10. ^ a b "Atilla Peker: Devlete hizmet ettiğimizi sanırken kullanılıyorduk". Sözcü. 29 Mayıs 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 29 Mayıs 2021. 

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Uğur Mumcu</span> Türk araştırmacı-gazeteci, yazar, Kemalist ve sosyalist aydın

Uğur Mumcu, Türk gazeteci, araştırmacı ve yazar.

Derin devlet, Anayasa'da belirlenmiş devlet yapısı dışında oluşturulan devlet yapısını ifade eden siyasi terim.

Mehmet Korkut Eken, Türk asker. 1963 yılında Kara Harp Okulu'na girdi. Türkiye'nin 20 Temmuz 1974 tarihinde Kıbrıs Harekâtı'na katıldı. Gösterdiği cesaret ve yaptığı hizmetlerden dolayı "Şerit Rozet Beratı" ile ödüllendirildi.

<span class="mw-page-title-main">Mehmet Ağar</span> Türk siyasetçi

Mehmet Kemal Ağar Türk bürokrat ve siyasetçidir. Emniyet genel müdürlüğü, Elazığ milletvekilliği ve bakanlık görevlerinde bulundu. 2002 ile 2008 yılları arasında Doğru Yol Partisi'nin ve Demokrat Parti'nin genel başkanlıklarını yürüttü.

<span class="mw-page-title-main">Abdullah Çatlı</span> Türk organize suç örgütü lideri

Abdullah Çatlı, Türk organize suç örgütü lideri, mafya lideri, derin devlet ajanı ve kontrgerilla mensubu.

Susurluk Kazası veya Susurluk Skandalı, 3 Kasım 1996'da saat 19.25 sularında Balıkesir-Bursa kara yolunda Susurluk ilçesi Çatalceviz mevkisinde meydana gelen trafik kazası sonucu, devlet-polis-mafya ilişkilerinin ortaya çıkması ile patlak veren skandal. Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en önemli skandallarındandır.

Türk İntikam Tugayı (TİT), 1970'li yıllarda Kıbrıs'ta sol görüşlü Kıbrıs Türklerine ve 12 Eylül Darbesi'ne kadar geçen süreçte Türkiye'de solcu olarak bilinen ve Türkiye'ye hakaret etmekle suçladıkları kişi ve gruplara karşı suikast ve çoğunluğu ölümle sonuçlanan saldırıları düzenlediği iddia edilen yasa dışı antikomünist aşırı milliyetçi örgüt. TİT olarak üstlendikleri eylemler haricinde, bünyesindeki isimler ve lider kadrosu hiçbir zaman açığa çıkmamıştır.

Reis Sedat Peker, organize suç örgütü kurma iddiası ile hüküm giymiş Türk mafya lideri. Pan-Türkizm temelli politik görüşleri sebebiyle ülkücüler arasında pek çok destekçisi bulunur. Ülkücü olmadığını röportajlarında belirtmiştir. YouTube'dan yayınladığı videolar ile Türkiye'de ve kısmen dünyada gündem olmuştur. Doksanlı senelerde Türkiye'de artan nitelikli mafya oluşumlarının içerisinde yer alması suçlaması ile yargılandı. 1997 ve 1998'de çete kurmak suçlaması ile yargılandığı davalarda mahkeme görevsizlik kararı verdi. 12 Mart 2005'te Kelebek Operasyonu kapsamında tutuklandı ve 31 Ocak 2007'de İstanbul 9. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen dava sonucunda alınan kararda "çıkar amaçlı suç örgütü kurmak ve yönetmek", "kişiyi hürriyetinden yoksun kılmak" ve "evrakta sahtecilik" gibi suçlardan dolayı toplam 14 yıl 5 ay 10 gün hapis cezasına çarptırıldı. 21. Ağır Ceza Mahkemesi'nin uzun tutukluluk süreleri göz önünde bulundurularak cezasının 10 yıldan 5 yıla inmesiyle tahliye edildi.

Tarık Ümit, Dündar Kılıç'ın eski ortağı, Çerkes asıllı MİT ajanı.

Sami Hoştan,, Susurluk davası hükümlüsü, Ergenekon davası sanığı.

Ali Yasak, Mafya lideridir.

<span class="mw-page-title-main">Kutlu Adalı</span> Kıbrıslı Türk gazeteci, şair ve bürokrat

Kutlu Adalı, Kıbrıs Türkü gazeteci, şair, yazar, bürokrat.

Engin Alan, Türk asker ve siyasetçi. 2. Özel Kuvvetler Komutanı. TBMM 24. Dönem MHP İstanbul 1. Bölge milletvekili.

<span class="mw-page-title-main">Savaş Buldan</span> Pervin Buldanın eşi

Savaş Buldan, Susurluk skandalına karışan Kürt kökenli Türk vatandaşı. Siyasetçi Pervin Buldan'ın eşidir. Haziran 1994'te kimliği bilinmeyen kişilerce kaçırıldı ve öldürüldü.

Ankara faili meçhul cinayetler davası, 1993-1996 yılları arasında zorla kaybedilen veya infaz edilen Altındağ Nüfus Müdürü Abdülmecit Baskın, Sağlık Bakanlığı Teftiş Kurulu Başkan Yardımcısı Namık Erdoğan, ANAP Keskin İlçe Başkanı Metin Vural, Behçet Cantürk ve şoförü Recep Kuzucu, Savaş Buldan, Hacı Karay, Adnan Yıldırım, İsmail Karaalioğlu, Avukat Yusuf Ekinci, Ömer Lütfi Topal, Hikmet Babataş, Avukat Medet Serhat, Fevzi Aslan ve yeğeni Salih Aslan, Lazem Esmaeli, Asker Sımıtko, Tarık Ümit ve Avukat Faik Candan'ın öldürülmesine ilişkin 20 Aralık 2013 tarihinde açılan ve Ankara 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülmüş olan davadır. 2019 yılında sanıklar 19 cinayetin 17'sinden delil yetersizliği nedeniyle beraat etmiştir.

Zülfü Tolga Ağar, Türk iş insanı ve siyasetçidir. Elazığ eski milletvekili ve Mehmet Ağar'ın oğludur.

Atilla Peker, Türk mafya ve kontrgerilla.

Sedat Peker'in açıklama videoları, resmi YouTube kanalı üzerinden ilk defa 15 Nisan 2020'de yayınlanmıştır. Yayımlanan videolarda Peker, bazı Türk politikacılar hakkında iddialarda bulunmaktadır. Peker'in 2 Mayıs 2021'de yayınladığı birinci bölümden 20 Haziran'a kadar yayınladığı 10 itiraf videosu, milyonlarca kez izlendi.

Halil Falyalı, Kıbrıs Türkü iş insanıdır. Kuzey Kıbrıs'ta beş yıldızlı otel, kumarhane ve çeşitli sektörlerde şirketlerin sahibi olan Falyalı Mağusa Türk Gücü başkanlığı da yapmıştır.

Feridun Öncel, iş insanı ve mafya mensubu.