İçeriğe atla

Kurşuna dizerek infaz

Nazi Almanyası'nın Polonya'yı işgali sırasında kurşuna dizilen 56 sivil Polonyalı, 18 Aralık 1939
I. Dünya Savaşı sırasında kurşuna dizilen bir Alman casusu
Francisco Goya'nın Madrid'de 3 Mayıs 1808 isimli tablosu

Kurşuna dizerek infaz ya da kısaca kurşuna dizme, özellikle savaş zamanlarında kullanılan bir idam yöntemi. İdam mangası çoğunlukla askerlerden oluşur. İnfaz, idamı gerçekleştirecek gruptaki herkesin aynı anda ateş etmesi yöntemiyle gerçekleştirilir. Böylece süreçte (tutukluk vb.) herhangi bir aksama yaşanmaz ve mahkûmların kimin silahından çıkan ateşle can verdiği bilinmez. Çoğunlukla mahkûmların gözleri bağlanır ya da başlık takılarak görmeleri engellenir. Bazı zamanlarda ise suçlulara infaz mangasına bakmak isteyip istemedikleri sorulur. İnfazlar, mahkûmlar ayakta ya da otururlarken gerçekleşebilir.

İnfaz mangası tarafından gerçekleştirilen idamlar diğer silahlı infazlardan farklıdır. Örneğin, boynun arka tarafından tek kurşunla gerçekleştirilen idamlarda tek bir infazcı ve tek bir silah vardır. Yine de eğer ilk atışta senkronizasyon problemi yaşanırsa kurşuna dizerek infazda da tek bir kurşun ve tek bir kişi ölüme sebebiyet verebilir.

Yöntem özellikle askeri mahkemeler tarafından, korkaklık, isyan, firar gibi suçlar için verilen bir cezadır. Örneğin 1945 yılında Amerika Birleşik Devletleri Ordusu'ndan kaçan er Eddie Slovik'e bu ceza uygulandı. Amerikan İç Savaşı'ndan beri firar sebebiyle infaz edilen tek Amerikan askeri Slovik oldu. Ayrıca, askerler tarafından gerçekleştirilen cinayet ya da tecavüz gibi ağır suçlarda da bu metot uygulanır. Örneğin Fransa devlet başkanı Charles de Gaulle'e suikast girişiminde bulunan Jean-Marie Bastien-Thiry de kurşuna dizilerek infaz edildi.

İdam mangaları ayrıca politik suçluları cezalandırmak için de kullanıldı. Romanya'nın komünist lideri Nicolae Ceauşescu 25 Aralık 1989 günü bu şekilde infaz edildi.

İnfazların sabah yapılması da bir gelenektir. Çoğunlukla güneş doğduktan yarım ile bir saat sonra gerçekleştirilir.[]

Boş fişek

Bazı durumlarda, idam mangasının bir üyesine içinde kurşun olmayan bir silah verilir. Gruptaki hiç kimseye bu kişinin kim olduğu söylenmez. İdamlarda, geri çekilip ateş etmemeyi önlediğine inanılan bu hareketle infaz işleminin daha sağlam yapılması sağlanır. Bu sayede üyelerin öldürücü darbeyi kendilerinin vurmadığı duygusu güçlenmekte ve silahları kullananların sorumluluk duygusu azalmaktadır.

Türkiye'de kurşuna dizme

Türkiye'de de kurşuna dizmek gibi bir idam yöntemi vardır.[] Ancak bu yöntem sadece askerlere uygulanır. Osmanlı döneminde de Türk Kurtuluş Savaşı döneminde de askerîde firar, vatan hainliği, casusluk vb. suçlar için bu yöntem uygulanmıştır. Bunlardan biri de Yakup Cemildir. Ayrıca Şeyh Said İsyanı'yla bağlantıları olan Cibranlı Halit, Molla Abdurrahman, Yusuf Ziya Bey, Teğmen Ali Rıza Bey ve Faik Bey'de 14 Nisan 1925'te bu yöntemle idam edildi. 1980 darbesinden sonra Millî Güvenlik Kurulu, idamla yargılanan Alparslan Türkeş'i kurşuna dizme kararı aldı fakat Türkeş beraat etmiştir. Alparslan Türkeş 1997 yılında ölmüştür.

Konuyla ilgili yayınlar

  • Moore, William, The Thin Yellow Line, Wordsworth Editions Ltd, 1974
  • Putkowski and Sykes, Shot at Dawn, Leo Cooper, 2006

Dış bağlantılar

Kaynakça

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Alparslan Türkeş</span> Türk asker ve siyasetçi (1917–1997)

Alparslan Türkeş, Türk asker ve siyasetçi. Muvazzaf askerken 27 Mayıs Darbesi'nde aktif rol alan Türkeş, askerlik görevi sonrası başbakan yardımcısı, Milliyetçi Hareket Partisinin kurucusu ve ilk genel başkanı olarak görev yapmıştır. MHP Genel Başkanlığı görevini 1969-1981/1993-1997 yılları arasında sürdürmüştür. Mart 1975-Haziran 1977 ve Temmuz 1977-Ocak 1978 tarihleri arasında Süleyman Demirel tarafından kurulan hükûmetlerde başbakan yardımcısı olarak yer almıştır. 1965, 1969, 1973, 1977 ve 1991 Türkiye genel seçimlerinde milletvekili olarak Meclise girmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Erdal Eren</span> Türkiye Devrimci Komünist Partisi militanı

Erdal Eren, Halkın Kurtuluşu ve Türkiye Devrimci Komünist Partisi mensubu militan. 12 Eylül Darbesi'nden sonra 1980-1984 arasında idam edilen 50 mahkûmdan biridir. 2 Şubat 1980 günü Piyade Er Zekeriya Önge'yi öldürdüğü iddiası ile yargılanıp 19 Mart 1980'de ölüm cezasına çarptırılmış, darbe sonrasında idam edilmiştir.

<span class="mw-page-title-main">İstiklâl mahkemesi</span> Türk Kurtuluş Savaşı ve cumhuriyetin ilk yıllarında faaliyet gösteren özel mahkemeler

İstiklâl mahkemesi, Türk Kurtuluş Savaşı sırasında ayaklanma çıkaran ve yağmaya girişenleri, bozguncuları, orduya ait silah ve mühimmatı çalanları, casusları, asker kaçaklarını ve bağımsızlık hareketini engelleme amacıyla propaganda yapanları yargılamak için, çıkarılan özel bir kanunla ilk olarak 18 Eylül 1920 tarihinde kurulan mahkemelerdir. İlk dönem İstiklâl Mahkemeleri, Ankara'daki hariç olmak üzere 17 Şubat 1921 tarihinde kapatıldı. İkinci dönem İstiklâl Mahkemeleri, çalışmalarına 30 Temmuz 1921'de başladı ve 1923'ün Ekim ayına dek faaliyetlerini sürdürdü. Üçüncü ve son dönem İstiklâl Mahkemeleri ise 1923 ile 1927 yılları arasında etkin oldu.

Ölüm cezası olarak da bilinen ve daha önce adli cinayet olarak adlandırılan idam cezası, bir suçun cezası olarak bir kişinin öldürülmesinin devlet tarafından onaylanmış uygulamasıdır ve genellikle kişinin söz konusu cezayı gerektiren normları ihlal etmekten sorumlu olduğu sonucuna varmak için yetkili, kurallarla yönetilen bir süreci takip eder. Bir suçlunun bu şekilde cezalandırılmasını emreden hüküm, ölüm cezası olarak bilinir ve cezanın yerine getirilmesi eylemi infaz olarak adlandırılır. Ölüm cezasına çarptırılan veya infaz edilmeyi bekleyen mahkumlara "idam mahkumu" denir. Etimolojik olarak idam terimi, kafa kesme yoluyla infaz anlamına gelir, ancak infazlar asma, vurma, zehirli iğne, taşlama, elektrik verme ve gaz verme gibi birçok yöntemle gerçekleştirilir.

<span class="mw-page-title-main">Nürnberg Uluslararası Askerî Ceza Mahkemesi</span> İkinci Dünya Savaşının sonunda bir dizi askeri yargılama

Nürnberg Uluslararası Askeri Ceza Mahkemesi veya Nürnberg mahkemeleri, Ekim 1945'te, ABD, Birleşik Krallık, Fransa ve Sovyetler Birliği'nin açtığı dava. Almanya'nın Nürnberg şehrinde yapıldığı için bu isimle anılmıştır. Nazi liderlerine karşı suçlama 4 noktada toplanıyordu: Barışa karşı suç, insanlığa karşı suç, savaş suçları ve ilk üç noktada listelenen suç eylemlerinin ''ortak bir plan ve komplo süreci ile gerçekleştirilmesi.'' 216 oturum süren yargılamalar 1 Ekim 1946 tarihinde sona erdi ve üçü beraat eden, 22'si için idam cezası istenen 24 sanık şu cezalara çarptırıldı: Daha hafif suçlamalarla yargılananlardan 4 kişi 10 ile 20 yıl arasında hapis cezası aldı: Karl Dönitz, Baldur von Schirach, Albert Speer ve Konstantin von Neurath. Üçü ömür boyu hapse mahkûm edildi: Rudolf Hess, Walter Funk ve Erich Raeder. On ikisi hakkında idam cezası verildi ve bunlardan Hans Frank, Wilhelm Frick, Juluis Streicher, Alfred Rosenberg, Ernst Kaltenbrunner, Joachim von Ribbentrop, Fritz Saucker, Alfred Jodl, Wilhelm Keitel ve Arthur Seyss 16 Ekim 1946 tarihinde idam edildi. Firardaki Martin Bormann'a yokluğunda idam cezası verildi. Hermann Göring ise asılmasına saatler kala zehir içerek kendi hayatına son verdi.

Mustafa Pehlivanoğlu, Türk Ülkücü militan. 10 Ağustos 1978'de dört kahvehaneyi otomatik silahla tarayıp 5 kişiyi öldürdüğü, 12 kişiyi yaraladığı iddia edilerek yargılandı ve 18 Ekim 1979'da idama mahkûm edildi. 12 Eylül Darbesi'nden sonra cezası infaz edildi. 1980-1984 arasında idam edilen 8'i sağ görüşlü 50 mahkûmdan biridir.

<span class="mw-page-title-main">Yakub Cemil</span> Osmanlı subayı

Yakub Cemil, Çerkes asıllı Osmanlı subayı ve İttihat ve Terakki'nin fedailerindendir.

Necdet Adalı, Türk Marksist militan. 10 Temmuz 1977'de kahvehane basıp iki kişiyi öldürdü. Yargılandı ve 2 Ekim 1979'da idama mahkûm oldu. Cezası 12 Eylül Darbesi'nden sonra infaz edildi. 12 Eylül Askerî İdaresi tarafından idam edilen 15'i sol görüşlü 48 mahkûmdan biridir.

<span class="mw-page-title-main">Wilhelm Keitel</span> Wehrmacht Genelkurmay Başkanı, Generalfeldmarschall

Wilhelm Bodewin Johann Gustav Keitel, Alman subay. 1938'den 1945'e kadar Alman ordusunun genelkurmay başkanlığını yaptı. 1940'tan itibaren (Generalfeldmareşal) rütbesi ile Alman ordusunun en yüksek rütbeli subayı olarak Adolf Hitler'in en yakın çalışma arkadaşlarından biri oldu. II. Dünya Savaşı sonunda Nürnberg Mahkemeleri'nde "baş savaş suçlusu" olarak yargılanan 24 kişi ile birlikte hakkındaki 4 iddianın hepsinden "suçlu" bulundu ve "idam cezası"na mahkûm edildi. 16 Ekim 1946 tarihinde, 9 mahkûm ile birlikte Nürnberg'te asılarak idam edildi.

<span class="mw-page-title-main">Veysel Güney</span>

Veysel Güney, Devrimci Yol'un İskenderun sorumlusu militan. Üsteğmen Şahin Akkaya'yı öldürme suçundan mahkûm olmuştur. 12 Eylül Darbesi'nden sonra 1980-1984 arasında idam edilen 17'si sol görüşlü 50 mahkûmdan biridir.

Türkiye Cumhuriyeti'nde ölüm cezası, 1984'ten bu yana uygulanmamaktadır ve 2004'te kaldırılmıştır. Ölüm cezası önce 2001'de savaş tehdidi ve terör suçları hâlleri dışındaki suçlar için kaldırılmış, 3 Ağustos 2002'de "savaş ve çok yakın savaş tehdidi hâllerinde işlenmiş suçlar hariç" şartı ile kaldırılmıştır. 7 Mayıs 2004 tarihli 5170 sayılı Kanun ile Anayasa'dan ölüm cezaları ile ilgili maddeler çıkarılmış, 14 Temmuz 2004 tarihli 5218 sayılı Kanun ile Türk Ceza Kanunu'ndan ölüm cezaları ile ilgili maddeler çıkarılmış, böylece ölüm cezası Türk Hukuku'ndan tamamen kaldırılmıştır.

<i>Zafer Yolları</i>

Zafer Yolları, Humphrey Cobb’un Paths of Glory adlı romanından 1957 yılında uyarlanan siyah beyaz bir Stanley Kubrick savaş filmi. 1992 yılında Kongre Kütüphanesi tarafından "kültürel, tarihi ve estetik olarak önemli" filmler arasına seçilerek ABD Ulusal Film Arşivi'nde muhafaza edilmesine karar verilmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Anton Dostler</span> Alman general

Anton Dostler, II. Dünya Savaşı sırasında Piyade Generali.

Edward Donald Slovik II. Dünya Savaşı sırasında ABD ordusunda er rütbesinde asker ve Amerikan İç Savaşından beri firardan dolayı kurşuna dizilen tek asker. II. Dünya Savaşı sırasında farklı sebeplerden dolayı 21 bin askere farklı cezalar verilse de kurşuna dizilen tek kişidir.

<span class="mw-page-title-main">Friedrich Fromm</span>

Friedrich Fromm, Almanya'nın topçu subayı ve Generaloberst'i.

<i>İmparator I. Maximilianın İnfazı</i>

İmparator I. Maximilian'ın İnfazı, Fransız ressam Édouard Manet'nin 1868 yılında çizdiği tablosu. Eser, I. Maximilian'ın Meksikalı Cumhuriyetçiler tarafından infaz mangası tarafından kurşuna dizerek infaz edilmesini anlatmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Asarak idam</span> idam çeşidi

Asarak infaz etme, tarihteki en eski ve en çok uygulanmış idam cezası yöntemlerinden biridir. Asarak infazda, ilk önce idam mahkûmü idam sehpasına çıkar ve cellat idam mahkûmünün boğazından ip geçirir. Sonra cellat idam sehpasını tekmeyle devirir ve idam mahkûmü boşlukta kaldığı için asılır, boynu kırılarak veya boğularak ölür. Ayrıca mahkûm infazdan kaçmasın diye elleri bağlanır. Asılmak, sadece idam yöntemi değil ayrıca bir intihar yöntemidir.

Türkiye'de idam edilenler listesi, ülkede mahkemelerce ölüm cezası almış ve cezası TBMM ya da diğer yetkili organlarca onaylanarak infaz edilmiş insanların listesidir. Türkiye'de ölüm cezası en son 1984'te uygulanmış, 2004'te hukuk sisteminden tamamen çıkarılmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Jerry Rawlings</span> Gananın 4. devlet başkanı

Jerry John Rawlings ya da kısaca J.J. ), Ganalı asker ve siyasetçi. Rawlings, Afrika kıtasında bulunan Gana'da 1981 ile 2001 yılları arasında devlet başkanlığı makamında bulunmuştur.

Balgat Katliamı, 10 Ağustos 1978'de Ankara'nın Balgat semtinde genellikle sol görüşlü kişilerin gittiği dört kahvehaneye Mustafa Pehlivanoğlu ve diğer Ülkücüler tarafından bir otomobilden otomatik silahlarla yaylım ateşi açılması sonucu 5 kişinin öldüğü saldırı. Katliamın faillerinden Mustafa Pehlivanoğlu, 12 Eylül Darbesi'nden sonra idam edildi.