İçeriğe atla

Kunut

Kunut, İslam dininde ayakta yapılan bir duadır.

Etimoloji

Kunut (Arapça: القنوت) kelimenin tam anlamıyla Klasik Arapçada itaatkar olmak veya ayakta durmak anlamına gelir.

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Türkçe</span> Türk halkının Oğuz Türkçesi dili

Türkçe ya da Türk dili, Güneydoğu Avrupa ve Batı Asya'da konuşulan, Türk dilleri dil ailesine ait sondan eklemeli bir dildir. Türk dilleri ailesinin Oğuz dilleri grubundan bir Batı Oğuz dili olan Osmanlı Türkçesinin devamını oluşturur. Dil, başta Türkiye olmak üzere Balkanlar, Ege Adaları, Kıbrıs ve Orta Doğu'yu kapsayan eski Osmanlı İmparatorluğu coğrafyasında konuşulur. Ethnologue'a göre Türkçe, yaklaşık 90 milyon konuşanı ile dünyada en çok konuşulan 18. dildir. Türkçe, Türkiye, Kuzey Kıbrıs ve Kıbrıs Cumhuriyeti'nde ulusal resmî dil statüsüne sahiptir.

<span class="mw-page-title-main">Mecaz</span> bir ilgi veya benzetme sonucu gerçek anlamından başka anlamda kullanılan söz veya kavram

Bir ilgi veya benzetme sonucu gerçek anlamından başka anlamda kullanılan sözlere veya kavramlara Türkçe eğretileme; Arapça mecaz, istiare; Fransızca trope denir.

Makam, şu anlamlara gelebilir:

<span class="mw-page-title-main">Arapça</span> Afroasya dilleri ailesinin Sami koluna mensup bir dil

Arapça, Afroasya dilleri ailesinin Sami koluna mensup bir dildir. Batıda Atlantik Okyanusu'ndan doğuda Umman Denizi'ne, kuzeyde Akdeniz'den güneydoğuda Afrika Boynuzu ve Hint Okyanusuna uzanan geniş bir coğrafyada konuşulmaktadır. Tüm lehçeleri ile birlikte 420 milyonu aşkın kişi tarafından konuşulduğu tahmin edilmektedir. Arap Birliği'ne üye 22 ülke ile Çad ve Mali dâhil olmak üzere 24 ülkede resmî dildir. Aynı zamanda kısmî olarak tanınan Sahra Demokratik Arap Cumhuriyeti, Somaliland ile Tanzanya'da (Zanzibar) resmî dil statüsündedir. Arap Birliği'nin ve Birleşmiş Milletler'in kabul edilen altı resmî dilinden biridir. Nijer, Senegal ve Kıbrıs Cumhuriyeti'nde ulusal/azınlık dili olarak tanınmıştır. Arapça İran, İsrail, Pakistan, Filipinler ve Güney Afrika Cumhuriyeti anayasalarında özel dil statüsüne sahiptir.

<span class="mw-page-title-main">Abdest</span> İbadet edebilmek için yapılan temizlik

Abdest, Müslümanların, namaz gibi belli ibadetleri yapabilmek için bir düzen içerisinde bazı organları yıkayıp bazılarını mesh etme yoluyla yaptıkları arınma ve temizliktir. Kur'ana göre her namazın yanında bedensel temizlenme amacıyla belli organları yıkamak (gasil) ve meshetmek şeklinde anlatılır. Suyun abdeste uygun olması önemlidir. Su abdeste tadı, bulanıklığı ve kokusunun olağan olması ile uygun olmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Kelime-i şehâdet</span> İslam dinine girişin (mümin olmak) dinen beyanı, başka bir ifadeyle imanın dil ile ikrarı

Kelime-i şehâdet, İslâm inancında Allah'tan başka ilâh olmadığı, Muhammed'in de onun kulu ve elçisi olduğunu beyan eden ibaredir.

<span class="mw-page-title-main">Şair</span> şiir yazan ve yayımlayan kimse

Şair ya da ozan, şiir yazan veya söyleyen kimsedir. Şair kelimesi Arapçadan gelir; doğaüstü güçlere sahip, deli, kâhin gibi anlamlar da yüklenmiştir.

Vitir namazı, İslâm dininde namaz ibadetinin bir türüdür.

Vezir, İslâm devletlerinde hükümdardan sonra gelen en yetkili yönetici.

<span class="mw-page-title-main">Sfenks</span> Antik yapı, Antik Dünyanın 7 harikasından biridir

Sfenks, kafası koç, kuş veya insan, gövdesi ise uzanan bir aslan biçimini alan heykel. İlk önce Antik Mısır'da rastlanan Sfenks, antik Yunan mitolojisinde büyük kültürel önem taşımıştır ve ismini buradan almıştır. Sözcüğün Mısırca’daki orijinal biçimi kepes ankh ya da “yaşayan heykel” anlamında şeşep (sheshep) ankh'tır. Sfenkslerin en tanınmışı Büyük Gize Sfenksi'dir.

Murâkabe, "gözetlemek" anlamına gelen Arapçadaki "rakabe" kökünden türetilmiş bir sufi pratiğidir. Dikkatle izlemek, ilgilenmek, gözleri açık tutmak anlamlarını da taşır. Metaforik açıdan kişinin manevi kalbine dikkatini yöneltmesi ve yaratıcısından gelecek sezgiyi beklemesini ifade eder.

<span class="mw-page-title-main">Sadrazam</span> padişah adına devlet işlerini yöneten en yüksek derecedeki devlet adamı

Sadrazam ya da vezîr-i âzam, Osmanlı İmparatorluğu'nda padişah adına devlet işlerini yöneten en yüksek derecedeki devlet adamı.

<span class="mw-page-title-main">Mektep</span>

Mektep ya da Mekteb ya da Mektephane, el- küttab olarak da anılır., ilkokul anlamına gelen Arapça sözcüktür. Çocuklara İslami konuları, okuma, yazma ve grameri öğretme önceliği olan bir kurum olsa da diğer pratik ve teorik konularda da eğitim vermiştir. 20. yüzyıla kadar mektepler İslam dünyasında kitlesel eğitimin yegane adresi olmuştur.

<span class="mw-page-title-main">Mushaf</span> Kuranın yazılı nüshası

Mushaf Kur'an'ın kitap hâlindeki şekline verilen isimdir.

Rab "Efendi" veya "kral" anlamına gelen İbranice kökenli bir sözcük. Bir diğer anlamı da öğretmen veya usta'dır.

Tekbir, Arapça Allahu ekber şeklinde ifade edilen İslamî kavram. Allah'ın her şeyden üstün, yüce ve ulu olduğunu ifade eder.

<span class="mw-page-title-main">Kadife</span>

Kadife, uzun havlı kumaş.

<span class="mw-page-title-main">Mühimmat</span>

Mühimmat; askerî terminolojide savaş için gerekli, demirbaş olmayan tüm yedek parça ve cephaneyi kapsayan bir terim. Cephane ise ateşli silahlardan atılmak üzere hazırlanmış her türlü patlayıcı veya delici malzemedir.

Kayınbirader veya kayınço, bir erkeğe göre karısının, bir kadına göre kocasının yani evli çiftlerin eşlerinin erkek kardeşleri için kullandıkları terimdir. Kayın sözcüğünden oluşan kayınpeder ve kayınvalide sözcüğünden farklı olarak tek başına kayın olarak kullanıldığında da aynı anlam kastedilir. Fakat kayın olarak kullanılmaz; iyelik eki olması durumunda kaynım, kaynın vb şeklinde kullanılır.

Osman, "bilge, en güçlü, yılan, ejderha yavrusu" anlamlarına gelen Arapça bir erkek adıdır. Müslümanlar arasında erkek ismi olarak popülerdir.